Etiket: Olacağım”

  • Akşener:”babaanne Değil, Başbakan Olacağım”

    Milliyetçi Hareket Partili eski milletvekili Meral Akşener, gün boyu Uşak ziyaretlerinin ardından akşam saatlerinde Atatürk Kültür Merkezinde Uşaklılar ile buluştu. Akşener konuşmasında, “Babaanne olmaktan vazgeçtim. Gelinim torunuma iyi bakıyor, Başbakan olacağım” dedi.

    Atatürk Kültür Merkezinde Uşaklılara hitap eden Milliyetçi Hareket Partisi eski milletvekili Meral Akşener; “Denizli, Aksaray, Uşak ve Kilis il teşkilatları ile Aksaray Merkez ilçe teşkilatı, İstanbul Fatih ilçesi teşkilatı, Elazığ, Samsun, Tokat, Kırklareli, Tekirdağ, Bayburt, Gümüşhane, Çorum İl, Elazığ merkez, Bayburt merkez, Gümüşhane merkez ilçe teşkilatları genel merkez tarafından kapatılmıştır. Atanan insanı görevden almak kötü bir şeydir ama seçilmiş bir heyeti görevden almak hakikaten çok istiskal edici bir durumdur. Ama buna rağmen Valilik kanadıyla bir partinin kapatılması gerçekten kalpleri kanatan bir durumdur. Genel merkez valiliğe yazı yazar, Uşak ilini kapattık der ve Uşak il başkanı ve yöneticileri anahtarı valiliğe teslim eder. Milletin kurduğu, ülkücülerin kurduğu, rahmetli cennet mekan başbuğumuzun kurduğu partimizi bugüne kadar sadece ihtilaller kapatmıştı. Bugün gelinen noktada valilik kanadıyla, genel merkez yazısıyla kapısına kilit vurdurulmak içimizde derin bir acıdır. O nedenle Uşak İl başkanı Ali Kurt ile biz kader birliği ettik. O benim evladım. Onun için buradayım. Onun için buradayız. Onunla birlikte bütün teşkilat mensuplarımız için buradayım.” Dedi.

    “DURMUŞ YILMAZ EKONOMİNİN PATRONUDUR”

    Akşener konuşmasının devamında gün boyu Uşak ziyaretlerinde sürekli yanında bulunan Durmuş Yılmaz’ın, ekonomi patronu olduğu ifade ederek; “Durmuş bey dedi ki ekonomi halledilebilir. Doğrudur, ekonominin patronu karşımda oturuyor. Dolayısıyla elbette ki halledilir. Durmuş bey hallederim dediği için etrafında da genç ülkücü kardeşlerimizi, güzel kadroları toplayacağı için onlar adına ben size güveniyorum, ekonomi sorununu çözdük gitti, ben ekonomi hakkında konuşmayacağım. Sadece kültürel değerlerimiz değil, dini inançlarımızın, ahlaki değerlerimizin de yerle bir edildiği erozyona uğradığı bir dönemden geçiyoruz. Hırsızlık yapanın, onun rüşvet olmadığına dair İslam alimlerinden fetva aldığı bir dönemden geçiyoruz. Hadi bundan utanmıyorsunuz, bari Allah’tan korkun”

    “BABAANNE OLMAKTAN VAZGEÇTİM”

    Akşener; “Milliyetçi Hareket Partisi düzenlenmeye, bozulan değerleri yeni baştan düzeltmeye kararlıdır, iradesi bu yöndedir ve bunu başaracaktır. O nedenle ben Başbakan olacağım dedim, ben inandım sizde inandınız. Bugün yol yürüdük, Uşaklılar da inanmış. Ben ya başbakan ya babaanne olacağım demişim ya, babaanne olmaktan vazgeçtim, gelin çok iyi bakıyor. Zaten elini değdirmiyor toruna. Onun için torundan vazgeçtim, ya başbakan olacağım ya başbakan olacağım” ifadesini kullandı.

    “YÜZDE ELLİ DÜŞMEZSE MERAL AKŞENER DEĞİLİM”

    Akşener konuşmasının son bölümünde; “Üst kurul delegelerimiz bizleri seçerse eğer, seçilir seçilmez doğru Güneydoğu ya gideceğiz. Ev ziyaretleri, hasta ziyaretleri, düğün ziyaretleri yapacağız. Evlerde kalacağız ve birbirimizle 14 yılda tahrip edilen kardeşlik bağlarımızı yeni baştan kuracağız. Ve asla size söz veriyorum, asla aldandım, aldatıldım demeyeceğim. Aldatmaktan ve aldatılmaktan bahsetmişken, her gün yeni bir şey öğreniyorum. Bu meşhur çözüm sürecinin en başında Habur’da geldi gitti teröristler, bir çadır mahkemesi kuruldu. O çadır mahkemesinden Türk Bayrağı ve Atatürk posteri teröristler rahatsız olmasın diye çıkarıldı ve bahar başladı. Sonra Oslo görüşmeleri, İmralı, Kandil derken birden bire Türkiye de bombalar patlamaya başladı. Adalet ve Kalkınma Partisi oylarını o bölgeden yükseltmek istedi ve birden biz PKK’nın büyük bir düşman olduğunu Sayın Erdoğan’ın ağzından ilk defa duyduk. Diyarbakır’da, Sur’da, Silopi’de, Cizre’de, Yüksekova’da birçok yerde hendekler kazıldı. Çukurlar kazıldı. İnşaatlar yapılıyor, büyük ağır silahlar geçiriliyor, nasıl oldu bu iş dediğimiz zaman öğrendik ki Apo (Abdullah Öcalan) bunları kandırmış. Ondan evvelde kandıranlar vardı. En son Putin kandırmış. Uluslararası ilişkilerde ve terör problemlerinde ciddiyetinizi ortaya koymazsanız, işte önüne gelen size böyle kandırır. Milliyetçi Hareket Partisi iş başına geldiğinde, iktidar olduğunda ilk işi Türkiye’de terör belasının belini kırmak olacaktır. Biz bunu biliyoruz, daha önce yaptık bundan sonra çok daha kolay sizin iradenizle gerçekleştireceğiz. Ve inanıyorum ki zaten iktidar olduğumuzun ertesi günü terör faaliyetleri yüzde elli düşmezse bende Meral Akşener değilim” dedi.

  • Beykoz Kaymakamı Katırcı: “Aziziye Tabyalarına Saygı Yürüyüşünün İstanbulda’ki Öncüsü Olacağım”

    Erzurum’daki Aziziye Tabyalarına saygı yürüyüşüne 30 kişilik ekiple katılan Beykoz Kaymakamı Katırcı, “Cam’ın Başkenti Beykoz’dan Anadolu’nun önsözü Erzurum’a Nenehatun’a saygı yürüyüşü” pankartı ile dikkate çekti.

    Bir dönem Erzurum’da Yakutiye Kaymakamı olarak görev yapan Beykoz Kaymakamı Katırcı, Aziziye tabyalarına saygı yürüyüşünün, Çanakkale zaferi ruhuyla yapılmasının batıdaki insanların etkinliklere katılımın sağlanması açısından önemli olduğunu söyledi.

    Yürüyüşe 27 öğrenci ve 3 öğretmen ile katıldıklarını belirten Katırcı, ‘’Yetim Öğrenciler Projesi kapsamında yürüyüşe 27 lise öğrencisi ve 3 öğretmen ile katıldık. Bu anlamlı yürüyüş Erzurum Valisi Sayın Ahmet Altıparmak’ın öncülüğü ile 2013 yılında başladı. Tabya savunmasının ne demek olduğunu insanlar bilmiyordu. Sayın valimiz geldikten sonra bu iş önem kazandı. Her yıl katılım artarak devam ediyor. 2013 yılına göre yoğun bir katılım vardı. Batıdaki Çanakkale Zaferi anma etkinliklerine doğudan yoğun katılım oluyor, doğudaki etkinliklere de batıdaki insanların katılımının sağlanması için ortak bilinç oluşturulmalı, etkinliğin içeriği her yıl zenginleşerek, devam etmelidir’’ dedi.

    İSTANBUL’DAKİ ERZURUM DERNEKLERİ BU İŞİ SAHİPLENMELİ

    İstanbul’daki Erzurum derneklerinin yürüyüşe etkin şekilde katılmadığını belirten Katırcı, etkinliğin ne zaman yapılacağını ‘duymadım, bilmiyordum’ gibi mazeretlerin rasyonel olmadığını ifade etti.

    Derneklere duyuruların sosyal medya ve basın aracılığıyla yapıldığını belirten Katırcı, ‘’Sivil toplum kuruluşları bu konuda daha duyarlı olmalıdır. Yürüyüş konusunda gereken duyurular yapıldı. Yürüyüşe bir gün kala bizi arayan Erzurum dernekleri oldu. Bundan sonraki yürüyüşlere Erzurum derneklerinin katılım noktasında etkinliğini artırmak için gereken çalışmaları yapacağız’’ dedi.

    Erzurum’un çalıştığı kentler içerisinde önemli bir yere sahip olduğunu belirten Katırcı, ‘’Erzurum gibi çalışma ortamı herkese nasip olmaz. Erzurum’un benim gözümde önemli bir yeri var. Erzurumlular ile aramızda bir gönül bağı oluştu. Bürokratlar çalıştıkları yerli olurlar, ancak bu kent insanın başımın üstünde yeri var. Erzurum insanı çok vefalı. Erzurumlular Beykoz’da bana sahip çıktı. Erzurumlular arası sinerjinin artması gerçekten çok önemli. Bu noktada bu tarihi yürüyüşlerin etkili bir şekilde yapılması için dernekler çok iyi organize olabilmeli ve bu işi sahiplenmelidir. Aziziye Tabyalarına saygı yürüyüşünün İstanbulda’ki öncüsü olacağım. Katılım konusundaki organizasyonu yapacağız. Önemli olan Anadolu’nun önsözü Erzurum’un tarihi misyonunu her yerde tanıtabilmek. Öğrencilerimiz Erzurum’u çok beğendi, kafalarındaki doğu ön yargısı aşılmış oldu. Bizleri Erzurum’da misafirperver bir şekilde karşılayan tüm kurumlara ve Erzurumlulara teşekkür ediyorum.’’ dedi.