Etiket: olabilir

  • Lion Havayolları’na ait uçağın gövdesi bulunmuş olabilir

    Endonezya Ordu Şefi Hadi Tjahjanto yaptığı açıklamada, Jakarta açıklarında düşen Lion Havayolları’na ait uçağın gövdesi olduğu düşünülen bir nesnenin bulunduğunu söyledi.

    Endonezya Ordusu (TNI) Şefi Hadi Tjahjanto, henüz onaylanmamış olmasına rağmen, bir arama ve kurtarma ekibinin 2 gün önce Jakarta açıklarında düşen Lion Havayolları’na ait uçağın gövdesi olduğuna inanılan 22 metrelik bir nesnenin bulunduğunu dişe getirdi. Tjahjanto, “Bulunan objenin koordinatlarını işaretledik. Tüm gemiler bu bilgiyi onaylamak için bulunan koordinatlara odaklandı. Umarım bulunan nesne aradığımız uçağın parçasıdır” dedi.

    Tjahjanto, bu operasyonun uzaktan kumandalı bir araç (ROV), çok ışınlı eko siren gibi çeşitli ekipmanlara sahip olan donanma gemisi KRI Rigel ve onunla benzer ekipmanlara sahip olan Donanmanın Hidrografi ve Oşinografi Merkezinden (Pushidros) başka gemiler tarafından yönetildiğini söyledi.

    Ordu Şefi Ulusal Arama ve Kurtarma Ajansı Basarnas, gemilerinin de benzer şekilde kullanıldığını belirtti.

    Lion Air Teknik İşler Direktörü işten çıkarıldı

    Endonezya resmi haber ajansı Antara’da çıkan habere göre, Endonezya Ulaştırma Bakanı Budi Karya Sumadi, Lion Havayolları Teknik İşler Direktörü ve birkaç teknikçinin 2 gün önce düşen uçakla alakalı olarak işten çıkarılması talimatı verdi. Haberde Sumadi’nin, “Bugün, uçağın uçuş yapmasına izin veren Lion Havayolları teknik işler direktörünü ve bazı teknik çalışanları işten çıkaracağız” dediği bildirildi.

    Endonezya ulaştırma yetkilisi, düşen uçağın kara kutusundan da sinyal algıladıklarını ifade etti.

  • CHP’li Erol, Ankara’dan Belediye Başkanlığına aday olabilir

    Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına adı geçen CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Elazığlılar rıza gösterip, partisinin ön seçim yapması halinde aday olabileceğini söyledi.

    CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı için isminin geçmesiyle ilgili bir gazetecinin sorusu üzerine açıklamada bulundu.

    41 yıl aradan sonra Elazığ seçmeninin kendisini milletvekili seçtiğini belirten CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, “Bana Elazığlı hemşehrilerim kendilerini 5 yıl temsil etme yetkisi verdi. Benim Ankara Büyükşehir Belediye başkanlığım için 2 kriterim var. Birincisi ve en önemlisi bu adaylığa Elazığlıların rıza göstermesidir. Elazığlılar rıza vermediği sürece asla aday olmam ve şerefle Elazığ milletvekilliğine devam ederim. Rıza gösterirlerse ve partim ön seçim yaparsa düşünürüm” dedi.

    Bu 2 durumun gerçekleşmesi halinde aday olacağını aktaran Erol, aksi takdirde Elazığ Milletvekili olarak siyasi yaşamına onurla devam edeceğini kaydetti.

  • İhmal edilen diş erken doğuma sebep olabilir

    Hamilelikte yaşanan fizyolojik değişimler sebebiyle diş ve diş etlerinin hassaslaştığını ifade uzmanlar, tedavi edilmeyen ciddi dişeti rahatsızlıklarının gebe kadınlarda erken doğuma ya da düşüğe neden olabileceğini söyledi.

    Planlı hamilelik sürecinden önce anne adaylarının özellikle diş kontrolünü yaptırması gerektiğini belirten Diş Hekimi Şiar Atmaca, yaşanabilecek rahatsızlıklar karşısında önceden alınacak tedbirlerle ağız sağlığı açısından rahat bir gebelik dönemi geçirilebileceğini kaydetti. Atmaca, “Rutin diş sağlığı kontrollerini yaptıran bir kişi hamilelik sırasında ağız sağlığına dikkat ederse olumsuz bir etki süreci yok denecek kadar az olur. ‘Hamilelik sürecinde diş kaybı yaşanır’ inancı yanlış. Bunun sebebi bebek değil, ağız ve diş sağlığı için gerekli bakımın yapılmamasıdır. Özellikle hamileliğin ilk dönemlerinde görülen kusma ağız içinde asidik bir ortam oluşturduğu için diş etlerinde hassasiyet, aşınma ve çürüğe sebep olabilir. Kusma sonrası ağzın bol su ile çalkalanmalı ve kusmadan en az yarım saat sonra dişler doğru şekilde fırçalanmalıdır“ dedi.

    İhmal edilen ağız ve diş problemlerinin gebelik sürecinde ciddi sıkıntılara sebebiyet verebileceğini ifade eden Diş Hekimi Şiar Atmaca, “Gebelikte yaşanan hormon seviyesindeki değişimler diş eti hastalıklarının görülme sıklığının arttırabiliyor. Tedavi edilmeyen ciddi dişeti rahatsızlıkları olan gebe kadınlarda erken doğum ya da düşükle sonuçlanacak doğum riski vardır. Anne ağzında yüksek oranda çürük yapıcı bakteri varsa çocukta da yaygın çürüklere sebep olabilir. Enfeksiyona bağlı erken doğumsa bebekte nörolojik sorunlara dahi sebep olabilir” şeklinde konuştu.

    Gebelik süresince genellikle acil durumlar dışında diş tedavilerinin yapılamadığını aktaran Şiar Atmaca, “Planlı gebelikte hamilelik öncesi ya da hamileliğin öğrenilmesi ile ilk kontrollerin yapılması gerekir. Bu süreci daha konforlu geçirmek isteyen anne adayları hekimlerine nasıl bir bakım süreci geçireceğini danışabilir. Gebelik sürecinde üç ayda bir rutin kontrollerin yapılması gelişmekte olan rahatsızlıkların erken tespit edilmesini sağlayacağı için önemlidir“ şeklinde konuştu.

  • Büyük Giza Piramidi, odalarında elektromanyetik enerji topluyor olabilir

    Uluslararası fizikçilerden oluşan bir ekip tarafından yapılan teorik araştırma sonucunda, Mısır’daki Büyük Giza Piramidinin iç odalarında ve tabanının altında elektromanyetik enerji topladığını keşfedildi.

    Uygulamalı Fizik Dergisi’nde yer alan araştırmaya göre, uluslararası fizikçilerden oluşan bir ekip Mısır’daki Büyük Giza Piramidinin iç odalarında ve tabanının altında elektromanyetik enerji topladığını keşfetti.

    Eski Mısırlılar muhtemelen bu tuhaf tasarım anlayışından haberdar olmasa da, çalışma gelecekte nanoparçacık araştırmaları için önemli olabilir.

    Araştırmalar piramitlerde yeni bilgiler bulmaya yardım edecek

    Araştırmacılar makalelerinde, piramitlerin özelliklerinin incelenmesi için modern fiziksel yöntem ve yaklaşımların uygulamaları önemli ve çok üretken olduğunu ifade etti. Makalede, bu incelemelerin, yeni keşifler yapılmasına ya da piramitlerde yeni ilgi alanları bulmayı teşvik edecek yeni bilgiler edinmeye izin verebileceği bildirildi.

    Görünür ışık, radyo dalgaları ve mikrodalgalar dahil elektromanyetik radyasyon, salınan elektrik ve manyetik alanların dalgalarını yaymaktadır.

    Günlük yaşamda elektromanyetik enerji çok önemlidir

    Avusturalya’da bulunan Monash Üniversitesi’nden fizikçi olan ve araştırmada yer almayan Antonija Grubisic-Cabo ScienceAlert’e yaptığı açıklamada, “Günlük yaşamda elektromanyetik enerji çok önemlidir ve her gün farklı türde elektromanyetik enerji kullanıyor ve deneyimliyoruz. Örneğin, güneş ışığı elektromanyetik dalgaların bir şeklidir, ama aynı zamanda evlerimizde yaygın olarak kullanılan şeyler, örneğin mikrodalgalar ve radyolar elektromanyetik enerjiye dayanır “dedi.

    Piramitlerin bu dalgalarla nasıl hareket ettiklerini test etmek için, araştırmacılar ilk önce radyo dalgalarının neden olduğu rezonansların (yansıma veya titreşimden kaynaklanan ses) nasıl başlatıldığını tahmin etmeye çalıştı.

    Bazı varsayımları değerlendirmek zorundaydık

    Rusya’daki ITMO Üniversitesi’nden araştırmacı Andrey Evlyukhin bu konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Bazı varsayımları değerlendirmek zorundaydık. Örneğin, içinde bilinmeyen boşluklar olmadığını ve sıradan bir kireç taşının özelliklerine sahip yapı malzemesinin piramidin içine ve dışına eşit şekilde dağıldığını varsaydık” dedi.

    Araştırmacılar, piramit modeli ve elektromanyetik yansımasını yaptı. Böylece, araştırma ekibi, yok olma kesiti adı verilen bir şeyi hesaplayarak, dalga enerjisinin piramit tarafından nasıl dağıldığını veya emildiğini tahmin edebildi.

    Çok kutuplu analiz olarak adlandırılan özel bir analiz türünü kullanan araştırmacılar, dağınık alanların, piramidin iç bölmelerinde ve tabanının altında yoğunlaştığını buldu.

    Eski Mısırlıların, ölü için en iyi FM radyo setleri oluşturmak için piramitleri nasıl organize ettikleri konusunda birçok varsayım yapılabilmesine rağmen, eski Mısırlıların bu özellikleri bilmeleri pek olası değildir ve bu sadece piramitlerin nasıl durduğuna dair ilginç bir rastlantıdır.

    Alışılmadık bir araştırma

    Monash Üniversitesi’nden Grusibic- Cabo yaptığı açıklamada,”Bu araştırma alışılmadık gibi görünse de, daha önce Modern Piramitleri incelemek için modern fizik yaklaşımları kullanılmış ve tamamen yeni bir yapının keşfedilmesine yol açmıştır. Bu araştırma tamamen teorik olduğu için, neyin başarabileceğini veya gerçek hayatta bunu yapmanın bile mümkün olduğunu söylemek zor” dedi.

    “ITMO Üniversitesi’nden Fizikçi Polina Kapitainova, “Uygun elektromanyetik özelliklere sahip bir malzeme seçerek, nanosensörler ve etkili solar hücrelerde pratik uygulamayla piramidal nanopartiküller elde edebiliriz” açıklamasında bulundu.

  • İncefikir: “Çukurova soya bölgesi olabilir”

    Seyhan Ziraat Odası Başkanı Cahit İncefikir, Türkiye’de, ilk olarak 1930’lu yıllarda Karadeniz Bölgesi’nde ekimine başlanan ve son 20 yıldan itibaren de bölgede sulanabilen alanlarda yetiştirilen soya bitkisinin Çukurova Bölgesinde ikinci ürün olarak ekilmesi durumunda, üreticinin daha karlı olacağını ve Türkiye’deki ham yağ açığının da kapanacağını söyledi.

    İncefikir, yaptığı açıklamada, protein bakımından zengin bir yağ bitkisi olan soyanın Türkiye’de ekim alanlarının her geçen yıl artması gerekirken azaldığına dikkat çekerek, kullanılan soyanın yüzde 90’ına yakının ithal edildiğini söyledi. Son dönemde üretimi yapılan soyada ilk sırayı yüzde 60 ile Adana’nın aldığını belirten İncefikir, Mersin, Samsun, Osmaniye, Kahramanmaraş’ta da ekim yapıldığını belirtti. Çukurova’nın; yapılacak desteklemelerle soya bölgesi olabileceğini belirten İncefikir, “Toprak isteği bakımından fazla seçici olmayan soya, pamuk ve buğdayın yetiştiği her toprakta rahatlıkla yetiştirilebilmektedir. Yağlı tohumlar içerisinde yüzde 40 gibi en yüksek protein oranına sahip bir bitkidir. Üreticisine para kazandırmanın yanı sıra, Türkiye’nin yağlı tohum ihtiyacı bu şekilde karşılanabilir. Türkiye ham yağ için yurt dışına büyük ödeme yapıyor. Soya özellikle Çukurova’da teşvik edilirse, hem üretici hem de devlet kazanacak” dedi.

    Soyanın anızı yok

    Soyanın anızının olmadığını da vurgulayan İncefikir, “Adanalı hatta Çukurova çiftçisi soyayı üretebilecek durumda. Bölgemizde ekilecek bu ürün gelir anlamında üreticiyi rahatlatacaktır. Ayrıca soyanın ekilmesi ile farklı sektörlerde bundan faydalanacaktır. Ekim yapılan toprağa ayrıca soyanın farklı bir faydası bulunuyor. Çukurova Bölgesi’nde yoğun olarak ekilen mısırın anızını yok etmek isteyen üretici yakıyor. Yakılan anızla birlikte topraktaki birçok organizmada yok oluyor. Ancak üretici soyada böyle bir sıkıntı yaşamıyor. Soyanın tamamen yerli tohumla üretiliyor olmasının da bizim için ayrı bir getirisi var. Soya yurt dışında farklı şekillerde üretiliyor. GDO’lu ve GDO’suz ayırabiliriz. GDO’lu daha ucuz. İthal edilenler genelde ucuzu. Yerli soya GDO’suz. İnsan sağlığı açısından sorun yaratmayan bir ürün. Soyanın doğru tarım politikalarıyla yaygınlaştırılmasının zamanın geldiğini düşünüyoruz” diye konuştu.