ErzurumFlaş

Etiket: Ocakları

  • Bolu Jandarma Alay Komutanı Albay Ersever’den Ülkü Ocakları ziyareti açıklaması

    Bolu Jandarma Alay Komutanı Albay Ersever’den Ülkü Ocakları ziyareti açıklaması

    Bolu’da, Ülkü Ocakları ziyareti nedeniyle sosyal medyada linç edilmeye çalışılan İl Jandarma Alay Komutanı Albay Ömer Ersever, “Anlık olarak gerçekleşen ziyaret tamamen insani gerekçeyle icabet eden bir ziyaretti” dedi.

    Bolu İl Jandarma Komutanı Albay Ömer Ersever, geçtiğimiz gün İzzet Baysal caddesi üzerinde işyeri bulunan Kıbrıs gazisini ziyaret etti. Ziyaretinin ardından Kıbrıs gazisinin işyeriyle aynı binada yer alan Ülkü Ocakları üyeleri karşılaşan Ersever, vatandaşların ısrarı üzerine Ülkü Ocakları’na da giderek kısa bir ziyaret gerçekleştirdi.

    Ülkü Ocakları ziyaretine dair fotoğrafların paylaşılması üzerine, Albay Ersever hakkında sosyal medyada bir grup tarafından karalama kampanyası düzenlendi. Hakkındaki karalama kampanyasına karşı açıklama yapan Albay Ersever, “Bakanlığımızın talimatları doğrultusunda yapmış olduğum şehit yakınları ve gazilerimizin ziyaretlerinden biri olan Kıbrıs gazimizin işyeri çıkışında hemen aynı bina içinde bulunan ve daha önce şehitlik ziyareti ve milli bayramlarda çok defa karşılaştığım vatandaşlarımızın ısrarlı daveti karşısında anlık olarak gelişen bu dernek ziyareti tamamen insani gerekçeyle icabet edilen bir ziyarettir” dedi.

  • Alperen Ocakları Vakfı kan tazeledi

    Alperen Ocakları Vakfı kan tazeledi

    Alperen Ocakları Vakfı Genel Başkanı Avukat Samet Bağcı, yeni yıl için hedeflerini belirtti. Genel Başkan Bağcı, “Önümüzdeki bir senenin geçirmiş olduğumuz bir seneden daha dolu, daha güzel, daha verimli ve daha çok hizmetle geçmesi ümidiyle yeni yönetim kurulumuzun camiamıza, vatanımıza, milletimize hayırlar getirmesini temenni ediyor; selam ve saygılarımı sunuyorum” dedi.

    Alperen Ocakları Vakfı Genel Başkanı Avukat Samet Bağcı, yeni yıla yeni yönetimle girerek kan tazelediklerini belirtti. Yeni yönetim hakkında yazılı bir açıklama yapan Genel Başkan Bağcı, “Kıymetli dava arkadaşlarım, göreve geldiğimiz günden bugüne kadarki bir yıllık süreçte; Alperen Ocakları Eğitim, Kültür ve Dayanışma Vakfı genel merkez yönetim kurulu olarak, elimizden geldiği kadar devraldığımız bayrağı ileriye taşımaya gayret gösterdik. Yönetimimde bulunan tüm arkadaşlarımın; teşkilatlarımız, camiamız, devletimiz ve milletimiz için güzel hizmetlere (tüm olumsuz şartlara, pandemi ve imkansızlıklara rağmen) imza attığı kanaatindeyim” ifadelerini kullandı.

    “Önümüzdeki bir senenin geçirmiş olduğumuz bir seneden daha dolu geçmesini ümit ediyorum”

    Alperen Ocakları Vakfı Genel Başkanı Avukat Samet Bağcı tarafından konu hakkında yapılan yazılı açıklamanın devamında ise şu ifadeler yer aldı:

    “Tabi ki bu kadar yokluk içerisinde verilen bu ağır mücadeleler, belirli bir süreden sonra yorgunluklara sebep olabiliyor. Şahsım da göreve geldiğim ilk gün dahi, kendime bazı sürelerle görev biçtiğimi, ondan sonra devam etmek için gerekirse sil baştan yoklamalar yapılması gerektiğini ifade etmiştim. Bu kapsamda da, her sene başı, yani yıl bazlı olarak da gerekli gördüğüm durumlarda, arkadaşlarımla da istişare ederek kendi yönetimimde bir kan tazeleme yahut değişiklik yapmayı doğru gördüğümü belirtmiştim. Sonuç itibariyle bizlerin gözünde bu bir bayrak yarışı. Kimi zaman sahadayız, kimi zaman yedek kulübesinde dinlenmede. Bazen enerjisi taze ya da dinlenmiş arkadaşlarımızın katacağı fayda bizlerden daha fazla da olabilmekte.

    Bu itibarla, sene içerisinde Vakıf Mütevelli Heyeti Üyemiz seçilerek hizmetlerine orada devam edecek olan Mehmet Sezer Hocama, Parti Başkanlık Divanına geçmesi suretiyle hizmetlerine orada devam edecek olan Av. Mikail Şahan Başkanıma ve de akademik çalışmalarına yoğunluk verecek ancak her daim fikir alışverişimiz devam edecek olan Şükrü Öztürk Başkanımıza bu bir sene boyunca gösterdikleri emek, çaba ve mesaileri için şahsım ve teşkilatlarım adına teşekkürlerimi sunuyorum.

    Yeni dönemde, yönetimim de dahil olmak üzere ocak içerisinde kimsenin (il-ilçe yahut il-genel merkez) iki görevi olmayacağını da ifade ederek; şartlara göre kısa zamanda bu duruma uyum sağlanacağının da altını çizmek isterim. Önümüzdeki bir senenin geçirmiş olduğumuz bir seneden daha dolu, daha güzel, daha verimli ve daha çok hizmetle geçmesi ümidiyle yeni yönetim kurulumuzun camiamıza, vatanımıza, milletimize hayırlar getirmesini temenni ediyor; selam ve saygılarımı sunuyorum.”

  • Ermenistan’ı kınayan Kılıçdaroğlu’na Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Canpolat’tan destek

    Ermenistan’ı kınayan Kılıçdaroğlu’na Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Canpolat’tan destek

    Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat, Ermenistan’ın dün gece Azerbaycan’a yönelik saldırısı sonrası sosyal medya hesabından kınama mesajı yayımlayan CHP Lideri Kılıçdaroğlu’na destek verdi.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ermenistan’ın dün gece Azerbaycan’a yönelik saldırısı sonrası sosyal medya hesabından Ermenistan’ı kınayan bir mesaj yayımladı. Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat, Ermenistan’ın saldırısını insanlık suçu olarak tanımlayan Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamasını doğru bulduğunu belirtip destek verdi. Siyaset ile milli meseleleri ayrı tutmak gerektiğini vurgulayan Canpolat, şu ifadeleri kullandı:

    “Öncelikle Ermenistan’ın kardeş ülke Azerbaycan’a olan saldırısını şiddetle kınıyoruz. Ermenistan gerçekleştirdiği saldırılarda adeta terör devleti gibi insanlık suçu işlemektedir. Azerbaycan asla yalnız değildir. Kardeş ülke Azerbaycan’ın sonuna kadar yanındayız. Yalnız bölgemizde yaşanılan tüm gelişmeler birlik ve beraberliğin önemini daha çok arttırmıştır. Dışarıdan bölgemize ve ülkemize yönelik ciddi tehditler vardır. Bu tehditlere karşı millilik ve vatanseverlik temelinde birleşebilirsek dışarıya karşı çok daha güçlü ve başarılı oluruz. Ülkemizin ve Azerbaycan’ın düşmanları alçaktır, namussuzdur. Bu düşmanlar silahlarla saldırdığı gibi aynı zamanda içeriden de karışıklık çıkartarak bizleri birbirimiz düşürmek ve kaleyi içerden kuşatmaya çalışacaklardır. Türkiye’nin vatanseverleri olarak buna fırsat vermemeliyiz. Tüm bu yaşanılanlara karşı CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun dünkü Ermenistan’ı kınayan ve Azerbaycan’ı destekleyen açıklamasını önemli görüyoruz. Siyaset ile milli meseleleri ayrı tutmak gerekmektedir. Elbette muhalefet edilip siyaset yapılmalıdır. Ancak milli meselelerde dışarıya karşı bir ve diri olmayız. Bizler doğruya doğru, yanlışa yanlış deriz Sayın Kılıçdaoğlu’nun Ermenistan konusundaki açıklamasını doğru bulup destekliyoruz.”

  • Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Canpolat’tan Ayasofya önerisi: “24 Temmuz tarihi Bağımsızlık Bayramı olarak kutlanmalı”

    Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Canpolat’tan Ayasofya önerisi: “24 Temmuz tarihi Bağımsızlık Bayramı olarak kutlanmalı”

    Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nde 86 yıl sonra cuma namazı kılınmasına ilişkin, “24 Temmuz tarihi, Türk tarihi açısından önemli bir yere sahiptir. 86 yıl sonra tekrar cuma namazının kılındığı 24 Temmuz tarihi Bağımsızlık Bayramı olarak kutlanmalıdır” dedi.

    Osmanlı Ocakları’nın tarih hocası, konferans ve toplantılarına katılan Rotterdam İslam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akgündüz ile Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat, 86 yıl sonra dün ilk kez namaz kılınan Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nin açılışı ve tarihi sürecine ilişkin Ayasofya Camii önünde karşılıklı değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ayasofya üzerinden dünyaya verdiği mesajların önemine dikkat çeken Prof. Dr. Ahmet Akgündüz, “Sayın Cumhurbaşkanımız ‘Ayasofya; kiliseden değil, müzeden camiye dönüştürüldü’ dedi. Ben bu sözü çok sevdim” şeklinde konuştu.

    “Adının yanına vakfiyede yer alan ve orijinal ismi olan ‘Mescidi Fethiye’ adının da eklenmesi gerekir diye düşünüyorum”

    Fatih Sultan Mehmet’in Ayasofya Vakfiyesi üzerinden AK Parti hükümetine ve Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’a seslenen Prof. Dr. Ahmet Akgündüz, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Türkiye, Ayasofya’yı camii olarak ibadete açmakla çok önemli ve hayırlı bir hizmete imza atmıştır. Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi adının yanına vakfiyede yer alan ve orijinal ismi olan ‘Mescidi Fethiye’ adının da eklenmesi gerekir diye düşünüyorum.”

    Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat’la ilginç bir hatırasını da paylaşan Prof. Dr. Ahmet Akgündüz, şunları söyledi:

    “Avrupa’da bir siyasi partinin başkanı, bana bundan tam 19 sene öncesinde ilginç bir söz söyledi. Ayasofya konusunda fikirlerini benimle paylaşan o siyasi parti başkanı, ‘Samimi bir Hristiyan devlet adamı Ayasofya’nın kirli, paslı bir müze olarak kalmasını istemiyor. İster cami veya ister kilise olsun ama müze yerine mabet olarak kalsın’ dedi. Bu sözü bundan tam 19 yıl öncesinde bir siyasi partinin genel başkanı bana söyledi.”

    “Fatih Sultan Mehmet, o dönemlerde tüm kilise ve havraları çok rahatlıkla camiye dönüştürebilirken adaletli davranmıştır”

    Ayasofya’nın ibadete açılması nedeniyle bazı Avrupa ülkelerinden gelen tepkileri de yorumlayan Akgündüz, sözlerini şöyle tamamladı:

    “Ayasofya ve İstanbul savaş yoluyla, kılıç gücüyle alınmıştır. Hahamlar ve papazlar, Fatih Sultan Mehmet Han’a gelerek, ‘17 tane kiliseyi ister camiye dönüştürebilir veya istersen yıkabilirsin. O halde sen burayı barış yoluyla almış gibi muamele et’ dedi. İşte bu nedenle; Üsküdar, Beyoğlu, Kumkapı ve Edirnekapı’da kilise çanları çalıyor. Fatih Sultan Mehmet, o dönemlerde tüm kilise ve havraları çok rahatlıkla camiye dönüştürebilirken adaletli davranmıştır.”

    “24 Temmuz tarihi Bağımsızlık Bayramı olarak kutlanmalıdır”

    24 Temmuz tarihinin Bağımsızlık Günü olarak kutlanması gerektiğini ifade eden Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat ise şunları söyledi:

    “24 Temmuz tarihi, Türk tarihi açısından önemli bir yere sahiptir. 86 yıl sonra tekrar cuma namazının kılındığı 24 Temmuz tarihi Bağımsızlık Bayramı olarak kutlanmalıdır. Çünkü Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde Türkiye prangalarını kırmış, ikinci bir Bağımsızlık savaşı başlatmıştır. Türkiye’nin Ayasofya kararı da yerli ve milli bir duruşun ürünüdür. Eskisi gibi dışarıya karşı el pençe duran bir Türkiye yoktur. Türkiye her türlü baskıya rağmen kendi kararını kendisi verebilmiştir ve cuma namazını Ayasofya’da kıldık.”

  • Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Canpolat: “15 Temmuz’da ölümüne mücadele ettik”

    Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Canpolat: “15 Temmuz’da ölümüne mücadele ettik”

    Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat, “15 Temmuz gecesi hem AK Parti Genel Merkezi önünde, hem de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde ölümüne mücadele ettik” dedi.

    Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimine ilişkin açıklamalarda bulundu. 15 Temmuz hain darbe girişimi gecesinde AK Parti Genel Başkan Yardımcılarından AK Parti Genel Merkezi ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni koruma görevi aldıklarını belirten Canpolat, “Biz bu mücadeleyi cihan devletimiz Türkiye’nin Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde emperyalist güçlere karşı ikinci istiklal ve istikbal savaşı verdiğini anladığımız ilk andan itibaren 15 Temmuz 2016 hain darbe teşebbüsünden çok daha önce Zaman Gazetesi ve Samanyolu TV önünde eylemler başlatarak, FETÖ ile mücadelenin meşale ateşini yakmanın haklı gururunu yaşıyoruz. 15 Temmuz 2016 tarihinde AK Parti Genel Başkan Yardımcılarının bizi arayarak, ‘AK Partimizin önünde etten duvar örün, darbe oluyor’ demeleri üzerine şahsım ve dava arkadaşlarım, 15 Temmuz gecesi hem AK Parti Genel Merkezi önünde, hem de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde ölümüne mücadele ettik. Yaralanmamıza rağmen bir beklenti içine düşmedik, gazilik müracaatında dahi bulunmadık. Biz bu meşaleyi FETÖ ve diğer bölücü unsurlar ile mücadele edilsin diye başlattık. FETÖ; FETÖ üzerinden imanlı, ihlaslı insanları ve vatanseverleri hedefe koyarken ne yazık ki herkes sadece izleyerek yetindi” ifadelerini kullandı.

    “Osmanlı Ocakları hakkında genelge çıkaran Davutoğlu’nun şimdilerde bir parti kurması manidardır”

    Canpolat, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

    “15 Temmuz öncesinde Osmanlı Ocakları hakkında genelge çıkaran Davutoğlu’nun şimdilerde bir parti kurması manidardır. Aslında FETÖ için 15 Temmuz öncesi darbeye direnecek olan Osmanlı Ocakları hakkında genelge çıkarmak çok doğru bir hamleydi. Başaramayanlar yeni emellerinin peşinde ve siyasi partiler kurarak hala işgal girişiminden vazgeçmemişlerdir.”

    Canpolat, “Bu millet sadece 15 Temmuz gecesi hatırlanmamalıdır. Asker, tören yürüyüşünde belli olur. Bu millet ve Osmanlı Ocakları teşkilatlarımız bu töreni hakkıyla geçmiştir. Sınıfta kalanlar, millet hakkında genelge çıkaranlardır. Sınıfta kalanlar Erdoğan’a, işin özü Türkiye’ye ihanet edenlerdir” dedi.