Etiket: Nüfusun

  • Kanada’da Eylül 2021’e kadar nüfusun yarısından fazlasının aşılanması bekleniyor

    Kanada’da Eylül 2021’e kadar nüfusun yarısından fazlasının aşılanması bekleniyor

    Kanada Başbakanı Justin Trudeau, sorun çıkmaması halinde Eylül ayına kadar nüfusun yarısından fazlasının aşılanmış olabileceğini açıkladı.

    Kanada Başbakanı Justin Trudeau, yeni tip korona virüs (Covid-19) ile mücadele kapsamında açıklamalarda bulundu. Başbakan Trudeau, “Her şey yolunda giderse Kanadalıların yarısından fazlası önümüzdeki Eylül ayına kadar aşılanabilir” diye konuştu. Salgınla mücadele edebilmek için şu ana kadar 7 farkı ilaç şirketinden 414 milyon doza kadar aşı temin elde etme stratejisine de değinen Trudeau, bu miktardaki dozun ülkedeki herkesi birkaç defa aşılamaya yetecek kadar olduğunu, salgınla mücadele için farklı yaklaşımların varlığından dolayı Kanada’nın seçeneklerini arttırmak istediğini aktardı.

    Kanada’da insanların aşının güvenliğine yönelik endişelerinin bulunduğunu belirten Trudeau, “Sanırım hepimizin sorduğu soru şu, güvenli olacak mı? Etkili olacak mı? Bilim adamlarımızın şu anda çok ama çok dikkatli incelediği şey bu. Bu salgını atlatmak için doğru aşı ne olursa olsun, Kanadalıların bunların milyonlarca dozuna erişme şansı çok yüksek” dedi.

    Sağlık politikalarından sorumlu departman olan “Health Canada” tarafından yapılan açıklamada ise aşı uygulamalarının başlamasından önce aşı adaylarının değerlendirileceği, ABD ve Avrupa’da beklenen onaylar alındıktan sonra incelemelerin yılbaşından önce gerçekleştirileceği ifade edildi. Aşının Kanada tarafından onay alması halinde öncelikli grupların Ocak ve Mart ayları arasında aşılanmaya başlanacağı, Eylül 2021’e kadar ise Kanadalıların yarısından fazlasının aşılanmasının beklendiği ifade edildi. Trudeau’nun ”Kanada’nın İkinci Dünya Savaşı’ndan beri gördüğü en büyük seferberlik çabası” olarak nitelendirdiği salgın sürecinin ülke tarihindeki en büyük aşılama olacağı ve aşı dağıtımı ve tedariki için iyi bir lojistik ağ kurmaya başlandığı duyuruldu.

  • Aydın’da nüfusun yüzde 26’sı Efeler’de yaşıyor

    Türkiye istatistik Kurumu verilerine göre Aydın’da toplam nüfusun yüzde 26.60’ı Efeler ilçesinde yaşıyor.

    TÜİK 2017 yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre Aydın’ın toplam nüfusu 1 milyon 080 bin 839 kişi olarak açıklanırken, 287 bin 518 kişi ile Efeler ilçesi yüzde 26.60’lık oranla en kalabalık ilçe oldu.

    Aydın nüfusu 2016 yılında binde 13,91 oranında artarken, 2017 yılında ise binde 11,71 artış gösterdi. 2017 yılında Türkiye için nüfus artış hızı ise binde 12,4 olarak gerçekleşti.

    Aydın’da ikamet eden nüfus bir önceki yıla göre 12 bin 579 kişi artarken, 2017 yılında 2016 yılına göre nüfus artış hızı en düşük ilçe Karacasu, nüfus artış hızı en yüksek olan ilçe ise Didim oldu.

    Aydın nüfusunun yüzde 49,9’unu 539 bin 726 kişi ile erkekler, yüzde 50,1’ini 541 bin 113 kişi ise kadınlar oluştururken, 2016 yılında kilometrekareye 136 kişi, 2017 yılında 138 kişi düştüğü açıklandı.

    Aydın nüfusunun yüzde 40,2’si 434 bin 335 kişi 30 yaşın altında gözükürken, 90 yaşın üzerinde 837 erkek, 2 bin 153 kadın ve toplam 2 bin 990 kişi yaşıyor. Yaş gruplarına göre en fazla nüfus 82 bin 265 kişi ile 35-39 yaş grubunda bulunuyor.

  • Arslan: “Engelli nüfusun çoğalması kaygıları arttırmaktadır”

    Adıyaman’ın Besni ilçesinde faaliyetlerini sürdüren Anadolu Sakatlar Derneği Besni Şube Başkanı Ömer Arslan, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle bir mesaj yayımladı.

    İnsanlık tarihi ile birlikte ortaya çıkan engelliliğin, toplumda devam eden dezavantajlı bir durum olduğunu söyleyen Başkan Arslan, tarihin değişik dönemlerinde engellilere yönelik farklı uygulamalar yapıldığını dile getirdi.

    Başkan Arslan, “Zaman zaman engelliler veya aileleri toplumun diğer üyeleri tarafından ötelenmiş ve dışlanmış, bazen de bu duruma acıma duygusu ile yaklaşılmıştır. Zaman zamanda engellilerin topluma entegre olabilmeleri için farklı projeler üretilmiştir. Engelli nüfusun çoğalması bu alandaki kaygıları arttırmaktadır. Çünkü nüfusların yaşlanması ve yaşlı insanların engelli hale gelme riskinin yüksek olması ile birlikte kronik sağlık sorunlarının da küresel olarak artış göstermesi engelli nüfusun artmasına neden olmaktadır. Dünya çapında engelli olmayan insanlara kıyasla engelli insanlar daha olumsuz sağlık durumuna, daha düşük eğitim başarısına ve iktisadi katılıma, bunun yanında daha yüksek yoksulluk oranlarına sahiptirler. Birçok insanın varlığına alıştığı ve kolaylıkla ulaşabildiği sağlık, eğitim, istihdam, ulaşım ve bilgi edinme gibi hizmetlere erişimde, engelli insanların birtakım bariyerlerle karşılaşması bu farkları kısmen açıklayabilir” dedi.

    Başkan Arslan, “Biz Anadolu Sakatlar Derneği olarak Adıyaman ve ilçelerinde yaşayan engelli kardeşlerimizin sosyal, kültürel, ekonomik, eğitim ve sağlıktan kaynaklanan sorunları ve bu sorunlara karşı alınabilecek tedbirler üzerine çeşitli araştırmalar yaptık. Ulaşılan sonuçların engelli kardeşlerimizin sorunlarını belirlemeye ışık tutması açısında önemlidir. Araştırma kapsamında 163 engelli ve aileleri evlerinde ziyaret edilerek yada derneğimize ziyaretlerinde sorulan sorularla anket ve mülakat uygulanmıştır. Bu kapsamda engellilerimizin topluma etkin katılımının sağlanması fiziksel, sosyal, ekonomik ve davranışsal engellerle karşılaşmalarının önlenmesi, kendilerine ve ailelerine devletin verebileceği katkıların belirlenmesi ve psiko-sosyal destek hizmetlerinin arttırılmasına önem verilmesi gerektiği varsayımından hareket edilmiştir. Engelli bireyler ve ailelerine yapılan ekonomik yardımlar, onların sağlıklı bir yaşam sürmeleri ve mutlu olmaları için yeterli olmamaktadır. Bunun yerine Sosyal hayata katılmak, ekonomik ve iş gücü olarak da katkıda bulunmak toplumun diğer bireyleri tarafından değer atfedilmek istemektedirler. Bu araştırma ile engellilerin bu tür sorunlara nasıl yaklaştıkları ve beklentileri üzerinde durulmuştur. Bu duygu ve düşüncelerle engelli kardeşlerimizin önündeki tüm engellerin ortadan kalktığı günleri hep beraber görebilme ümidiyle, engellilerimize ve ailelerine sağlık, mutluluk ve engelsiz bir dünya diliyor, 3 Aralık Dünya Engelliler Gününü kutluyorum” dedi.

  • Erzurum’da nüfusun yüzde 52’si tarımda istihdam ediliyor

    Tam 90 bin tarımsal işletmeye sahip olan Erzurum’da nüfusun yaklaşık yüzde 52’si tarımda istihdam ediliyor. 650 bini büyükbaş olmak üzere toplamda 1 milyon 400 bin adet hayvan varlığı yanında yaklaşık 1,6 milyon hektar mera varlığına sahip olan Erzurum’da, yaz aylarında bu rakamlar çok daha yüksek seviyeleri görebiliyor.

    Erzurum’dan yılda yaklaşık 100 bin büyükbaş 230 bin küçükbaş hayvan il dışına sevk edilirken, il içindeki pazar faaliyetleri de düşünüldüğünde büyük bir ekonomik döngü göze çarpıyor. Erzurum, bu nitelikleri sayesinde hayvancılığın başkenti olarak nitelendirilirken, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı da, hayvancılığa yönelik çeşitli teşviklerde bulunuyor.

    “Çoban Desteği”, “Hububat Bitkilerinin Silajının Desteklenmesi”, “Genç Çiftçi Desteği”, “Ahır ve Ağıl Desteklemesi”, “Damızlık Boğa-Koç Desteklemesi”, “Hayvancılık Bölgelerinin Oluşturulması” gibi birçok destekleme dışında “Buzağı Desteklemesi” gibi hayvancılık için önem teşkil eden politikada Erzurum yönlendirici il konumunda bulunurken, 80-90 milyon lira civarında olan yıllık desteklemeler, 2016 yılında buzağı desteklemesi ile 130 milyonun üzerine çıktı.

    VERİMLİLİĞİ ARTIRMAK AMACIYLA ATILAN ADIMLAR

    Erzurum’da hayvan hastalık ve zararlıları ile mücadeleye önem verilerek yıllık 2 milyona yakın aşılma yapılıyor. Verimliliği artırmak adına 231 adet damızlık koç ve bin 186 adet damızlık boğanın dağıtıldığı Erzurum’da, modern hayvancılık işletmelerinin kurulması için 13 tesis tamamlanırken, 1617 damızlık hayvan üretime kazandırıldı. Yine ahır ve ağıl şartlarının iyileştirilmesi için bugüne kadar 315 projenin yatırıma alındığı Erzurum’da, 45 proje tamamlanırken, sadece bu yıl içerisinde ahır ve ağıl yapımı için yaklaşık 90 milyon lira hibe değeri olan 655 proje değerlendirmeye alındı.

    Erzurum’u damızlık merkezi yapma adına 1 adet 500 başlık düve üretim projesi yatırıma alınırken, gençlerin dinamikliğini tarımda da görebilmek adına geçen yıl 243 gencin 30 bin liralık projeleri desteklendi. Yine edinilen bilgilere göre; bu yıl da 3 bin 815 başvurunun alındığı Erzurum’da, 258 proje uygulamaya konulacak. Bunun dışında yerel ve ulusal kaynaklar kullanılarak yem bitkileri tohumu dağıtıldı.

    ERZURUM’DA BESİCİLİK MALİYETLERİ DÜŞÜRÜLMELİ!

    Öte yandan Erzurum’daki hayvancılık faaliyetlerinin ne büyük bir öneme sahip olduğu, özellikle Kurban Bayramı öncesinde çok daha belirgin bir biçimde ortaya çıkıyor. Türkiye’nin dört bir yanına yapılan küçük ve büyükbaş hayvan sevkiyatı, Erzurum imzasını taşırken, hayvan pazarlarını Erzurum yaylalarında beslenmiş olan büyükbaş hayvanlar süslüyor. Erzurum’dan bu yıl da yurdun birçok noktasına hayvan sevkiyatı yapılırken, rakamların önümüzdeki günlerde netleşmesi bekleniyor. Erzurum’daki canlı hayvan varlığının artması için özellikle hayvancılığa yönelik teşviklerin çeşitlendirilmesi çağrısında bulunulurken, üretim maliyetlerinin düşürülmesi ise, bu beklentilerin en başında geliyor.

    Erzurum’daki besiciler, uzun süren kış mevsimi dolayısıyla hayvanlarını aylarca ahır ve ağıllarda pahalı yemlerle beslemek durumunda kalıyor. Verim kalitesinin artırılabilmesi ve besicilik maliyetlerinin Erzurum’da yük olmaktan çıkarılabilmesi için özellikle yem temini ve tedariği noktasında rahatlatıcı adımların atılması gerekiyor.

  • Ramazan bayramı tatili nedeniyle nüfusun 4 milyonu bulduğu Antalya’da sahiller doldu

    Ramazan Bayramı nedeniyle İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa gibi kentler başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanından tatilciler Antalya’ya akın etti. Nüfusun dört günlüğüne 4 milyonu bulan Antalya’da tatilciler sahilleri doldurdu.

    Okulların kapandığı döneme denk gelen Ramazan Bayramı nedeniyle iç turizmde ciddi hareketliliğe yol açan bayram tatili döneminde birçok tatilci de 3.5 günlük resmi tatil dönemini, idari izinle birlikte 9 güne uzattı.

    Nüfus 4 günde 4 milyonu geçiyor

    Nüfusu 2.3 milyon olan Antalya’nın 4 günlük bayram döneminde yerli ve yabancı tatilciler nedeniyle nüfusunun ise 4 milyonun üzerine çıkması bekleniyor. 4 günlük bayram tatilinde Antalya’yı tercih eden yerli turistler dünyaca ünlü Konyaaltı Plajı’nda serinlemeyi tercih etti. Hava sıcaklığının 38 derece olarak ölçüldüğü Antalya’da nem oranı 45, deniz suyu sıcaklığı ise 25 derece olarak ölçüldü. Her türlü hizmetin verildiği sahilde hemen hemen boş yer kalmazken, vatandaşlar boş şezlong ve şemsiye bulmakta güçlük çekti. Sahile gelen vatandaşlar içerisinde denizin keyfini her zamanki gibi çocuklar ve anneleri çıkardı. Kimi tatilciler şezlonglarda güneşlenirken, kimileri denizde kulaç attı. Antalya’da bayram boyunca hava sıcaklığının gündüz saatlerinde en düşük 33, en yüksek 39 derece olması bekleniyor.

    “Tatilimi denize girerek geçiriyorum”

    Bayram tatilini geçirmek için İstanbul’dan Antalya’ya geldiğini ifade eden Hale Genç, “İstanbul’dan hem akrabalarımı ziyaret etmeye hem de burası sıcak olduğu için tercih ettim. Hava çok güzel. Bende tatilimi denize girerek geçiriyorum. Tatilimiz 4 gün bende bu 4 günümü burada geçireceğim. Plajlar çok güzel. Erken geldim ama eş dost ziyaretini bayramın ilk gününe sakladım ve yarın ziyaretlere başlayacağım” dedi.

    “Antalya’nın diğer güzelliklerini de gezerek değerlendireceğiz”

    Eskişehir’den Antalya’ya eşi ve çocuğuyla tatile geldiğini dile getiren Sinem Kurşun, “Güneşin ve denizin tadını çıkartıyoruz. 4 günlük bayram tatilimizi değerlendiriyoruz ve eğleniyoruz. Tatilimizi yoğun olarak denizde geçireceğiz ancak Antalya’nın diğer güzelliklerini de gezerek değerlendireceğiz” şeklinde konuştu.

    Antalya’ya tatile geldiğini ifade eden Tatyana Aykut ise havanın sıcak ama güzel olduğunu söylerken denize girerek serinlediğini dile getirdi.