Etiket: müzakere

  • KUTSO Meclis üyesi Semra Sarıışık Tozaraydın’dan ’Kadın ve Müzakere’ konulu sunum

    Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası’nın (KUTSO) Meclis üyesi Semra Sarışık Tozaraydın, ’Kadın ve Müzakere’ konulu bir sunum yaptı.

    Meclis Başkan Vekili Ahmet Bağırgan başkanlığında gerçekleştirilen ve KUTSO Yönetim Kurulu ve Meclis üyeleri ile meslek komitesi başkanlarının katıldığı toplantı, ilgili gündem maddeleriyle yapıldı.

    Toplantıda konuk edilen Bosna Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kazım Hacımeriç, Bosna Hersek’teki sosyal hayat ve iş hayatına ilişkin bilgiler paylaştı. Hitabının ardından, KUTSO Meclis Başkanı Nafi Güral tarafından, günün anısına Rengarenk Kütahya eseri hediye edildi.

    Olağan gündem maddelerinde yer alan konuların görüşülerek, ilgili kararların alındığı toplantıda, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmet Y.Yazaroğlu aylık faaliyet raporunu, Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Tolga Eskioğlu, aylık mizanı haziruna sundu.

    Sunum sonrası Semra Sarışık Tozaraydın’a, KUTSO Meclis Başkanı Nafi Güral tarafından günün anısına plaket takdim edildi. (EFE)

  • AB hukuk uzmanı Kutucu: “Şangay 5’lisine girmemiz, AB ile müzakere vazgeçmemiz demek”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Şanghay 5’lisi içinde Türkiye niye olmasın?” demesiyle birlikte gündeme gelen Şangay 5’lisi ile ilgili merak edilenleri İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Avrupa Birliği Hukuku Uzmanı Serçin Kutucu yanıtladı.

    Türkiye, Şangay İşbirliği Örgütü Enerji Kulübü’nün 2017 dönem başkanı da olduktan sonra art arda gelen Şangay 5’lisi ile ilgili gelişmeler doğrultusunda insanların kafasında birçok soru oluştu. İşte o soruların yanıtlarını İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Avrupa Birliği Hukuku Uzmanı Serçin Kutucu şu şekilde yanıtladı;

    Şangay 5’lisine girebilmek için ne gibi şartlar vardır? Bu süreç Türkiye’yi AB gibi zorlar mı?

    “Şangay 5’lisi 2001 yılında Özbekistan’ın katılımıyla Şangay İşbirliği Örgütü’ne (ŞİÖ) dönüştü. Hâlihazırda 6 üyesi var (Çin, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Özbekistan). ŞİÖ Şartı’ndan güç ve güvenlik işbirliğine dayalı bir örgüt olduğu görülüyor. Enerji, ekonomi, bilim ve toplumsal alanda da işbirliği öngörülmüş. Türkiye şu anda diyalog ortağı. Gözlemci statüsünde olan devletler de var.

    “Çin ve Rusya’nın ikna olması örgüte girmemiz için yeterli olur”

    ŞİÖ Şartı’nın 13. maddesi diğer bölge devletlerin üyeliğine açık olduklarını ifade ediyor. En güçlü karar organı Devlet Başkanları Konseyi. Üyeliği de bu organ ele alacaktır. Kararlar oy kullanmadan anlaşmayla alınıyor, eğer karar alma sırasında hiçbir üye devlet itirazda bulunmazsa, oybirliğiyle alınmış sayılıyor. Zaten toplamda 6 üyesi var. AB’de olduğu gibi farklı menfaatleri temsil eden kurumlar arası bir denge politikası söz konusu değil. Çin ve Rusya’nın ikna olması yeterli olacaktır.”

    AB ile ŞİÖ arasında ne gibi belli başlı yapısal farklar var?

    “ŞİÖ’nün yapılanması AB’den oldukça farklı. AB, uzun yıllara dayalı siyasi müzakereler ve Adalet Divanı’nın birleştirici içtihatları üzerine kurulu uluslar-üstü nitelik taşıyan kendine has bir hukuk yapılanması. Üye devletlerarasında sıkı bir bütünleşme öngörüyor. ŞİÖ, klasik anlamda devletlerarası bir örgüt. Toplam 26 maddelik bir kurucu antlaşması var. Alınan kararlara uyulup uyulmadığı yine örgüt organları tarafından denetleniyor.”

    Şangay ilk kez üye olmayan bir ülkeye yani Türkiye’ye Enerji Kulübü Başkanlığı verdi. Bunu bir yeşil ışık olarak değerlendirebilir miyiz?

    “Enerji Kulübü’nün Örgüt yapılanmasındaki yerine bakmak gerekir. ŞİÖ genç diyebileceğimiz bir bölgesel örgüt. Güçlü liderliği benimseyen devletlerden oluşuyor. Daha esnek veya kuralsız olabilir. Diğer tarafta Türkiye de bulunduğu konum itibarıyla önemli bir ülke, neden yeşil ışık yakılmasın?”

    Eğer Türkiye Şangay 5’lisine girerse neler olabilir (olumlu ya da olumsuz) ve nasıl etkileniriz?

    “AB ile yürüttüğü müzakerelerden ve ortaklıktan ayrılması gerekir. ŞİÖ bir işbirliği. AB bir ortaklık. AB, küçük devletlerin de seslerini duyurduğu bir mekanizma üzerine kurulu. Üstelik mekanizmanın işleyişini bir yargı organı denetliyor. ŞİÖ’de Çin ve Rusya gibi iki dev ülke var. Diğer 4 ülke; Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Özbekistan. Rusça konuşan ülkeler. Diyalog halinde olunması önemli. Fakat Türkiye, Avrupa Kıtası’na Çin’e olduğundan çok daha yakın. Bugün Türkiye’nin toplumsal hayatı, ekonomisi, kültürü, hukuku, dili Avrupa’ya itiraf etmek isteyeceğimizden çok daha fazla bağlıdır.”

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı ile Kıbrıs konusundaki müzakere sürecini görüştü

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Kıbrıs konusundaki müzakere sürecini görüştü.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, bugün akşam saatlerinde İstanbul’da bir araya geldi.

    Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, İstanbul’da Tarabya Köşkü’nde gerçekleşen görüşmede, Kıbrıs konusundaki müzakere süreci ele alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı’nın, Mont Pèlerin’de yapılacak görüşmelerle ilgili olarak da çözüm konusundaki kararlılıklarını koruduklarına işaret ettikleri belirtildi. Müzakerelerde hassas bir sürecin içine girildiğine dikkati çeken Erdoğan ve Akıncı’nın, Kıbrıs meselesiyle ilgili çözümde, adada iki kesimli, iki toplumlu yapının hukuken güvence altına alınmasının; garanti sisteminin korunmasının önemli olduğunu da vurguladıkları öğrenildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya Mont Pèlerin’deki görüşmelerle ilgili başarılı dileklerini de ilettiği kaydedildi.

  • Aydın’da Türkiye – Avrupa Birliği Müzakere Fasılları Eğitimi Düzenlendi

    Aydın Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğüne bağlı Proje Ar-Ge ve Koordinasyon Birimi ile Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nda görevli AB uzmanlarıyla eğitim programı düzenlendi.

    Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü ve Aydın Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü Koordinasyon ve Tarımsal Veriler Şube Müdürlüğü Proje Ar-Ge ve Koordinasyon Birimi işbirliği ile Türkiye – Avrupa Birliği Müzakere Fasılları Eğitimi yapıldı.

    Aydın Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Mustafa Bircan’ın açılış konuşmasını yaptığı ’Türkiye – Avrupa Birliği Müzakere Süreci ve Bakanlığımız Sorumluluğunda Yürütülen Müzakere Fasılları Eğitim Programı’na, Koordinasyon ve Tarımsal Veriler Şube Müdürü Adem Kaplan ve Kırsal Kalkınma ve Örgütlenme Şube Müdürü Mustafa Aslan ile birlikte toplam 55 teknik personel katıldı. Kurumun bağlı bulunduğu Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü’nde görevli AB uzmanları Duygu Çevirme, Derya Dağdelen ve Mahmut Erdoğan tarafından Türkiye – Avrupa Birliği İlişkileri, AB’ne Uyum, Mali İşbirliği ve Bakanlık sorumluluğunda yürütülen Fasıllar (Fasıl 11: Tarım ve Kırsal Kalkınma, Fasıl 12: Gıda Güvenilirliği, Veterinerlik ve Bitki Sağlığı, Fasıl 13: Balıkçılık) konularının detaylı olarak anlatıldığı program soru ve cevaplarla sona erdi.

  • Biber gazına karşı ‘müzakereci’ dönemi

    Biber gazına karşı ‘müzakereci’ dönemi

    İçişleri Bakanı Muammer Güler 81 ilin valiliğine gönderdiği yönergeyle toplumsal olaylarda şiddeti önlemek amacıyla ‘arabulucu’ formülünü devreye sokuyor…

     

    İçişleri Bakanlığı, sokak eylemlerinde göstericilerle güvenlik kuvvetleri arasında “müzakereci” olarak görev yapacak arabulucuların görevlendirilmesiyle ilgili özel yönergeyi devreye soktu. Yönergeye göre; toplumsal olaylarda görevlendirilecek müzakereci, güvenlik kuvvetlerinin müdahalesi öncesi devreye girecek. Bakanlık, bu yolla PKK sorununun çözümü çerçevesinde başlatılan süreçte toplumsal olayların da “sulh” yoluyla sonuçlanmasını hedefledi. Müzakereciler polis arasından seçilecek ve özel olarak eğitilecek.

    Açılıma destek
    Son dönemde yurt genelinde çeşitli siyasi partiler, sendikalar gibi sivil toplum kuruluşlarının yanısıra, hükümet uygulamalarına tepki göstermek isteyen kişi ya da grupların koordinesinde gerçekleştirilen protesto eylemlerinde yaşanan şiddet olaylarının artış göstermesi İçişleri Bakanlığı’nı harekete geçirdi. İçişleri Bakanı Muammer Güler‘in talimatıyla “Toplumsal Olaylarda Müzakereci Görevlendirilmesi” konusunda özel bir yönerge hazırlanarak 81 il valiliğine gönderildi. Bakan Güler’in imzasını taşıyan yönergenin valiliklere ulaşmasıyla birlikte illerdeki toplumsal olaylarda güvenlik kuvvetlerinin aldığı önlemler çerçevesinde müzakereciler resmi olarak görev yapmaya başlayacak. Bu yolla, çözüm sürecinde sokak eylemlerinin şiddet olayına dönüşmesi de engellenmeye çalışılacak.

     

     

    Başmüzakereci ve müzakereci
    Yönergede, “düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti kapsamında yapılan açıklamalar”, “Gösteri yürüyüşü”, “Başmüzakereci” ile “müzakereci” tanımlamaları yapıldı. Yönergeye göre, aynı kentte birden fazla müzakereci olması halinde il emniyet müdürlüğünde görev yapan güvenlik ya daçevik kuvvet biriminden sorumlu il emniyet müdür yardımcısı başmüzakereci olacak.
    Jandarma sorumluluk bölgesinde ise ihtiyaç halinde uygun bir personel valinin onayı ile görevlendirilecek.

     

     

    Eylemlerde en önde olacak
    Yönergede, başmüzakereci ve müzakerecilerin yetkileri de belirlendi. Buna göre, başmüzakereci ya da müzakereciler olaylar öncesi, sırasında ve sonrasında temasa geçilmesi gereken sivil toplum kuruluşu yöneticileri, muhtarlar ve kanaat önderleriyle sürekli temas ve diyalog içinde bulunacak. Eylem bilgisi alındıktan sonra grup lideri ya da yöneticileriyle veya grubu olumlu yönde etkileyeceği değerlendirilen kişilerle temasa geçip müzakere sürecini başlatacak olan müzakereciler, elde edilen ve değerlendirilen bilgiler doğrultusunda üst makamları bilgilendirerek ortak hareket tarzının belirlenmesini sağlayacak.

     
    Eylem sırasında grup lideri veya yöneticilerinin taleplerini üst makamlara bildirme yetkisi verilen müzakereciler kitlenin yasadışı eylem yapması durumunda grup lideri veya yöneticilerini uyarıp üst makamlara anında bilgi verecek. Müzakereciler, eylemi provoke edebilecek kişi ya da gruplarla ilgili gerekli önlemlerin alınmasını sağlayacak.

     

     

    İnanca saygılı, tarafsız ve objektif
    Yönergeye göre, başmüzakereciler öncelikle il emniyet müdürü ve valiye, müzakereciler ise öncelikli olarak başmüzakereciye, il emniyet müdürüne veya olay yerindeki üst amire karşı, jandarma bölgesinde görevlendirilecek müzakereci ise görev yapacağı yerin mülki amirine karşı sorumlu olacak. Başmüzakereciler veya müzakereciler, mümkün olduğu kadar kitleden uzak biçimde müzakere yürütecek. Grup lideri veya yöneticilerine karşı saygılı davranmakla sorumlu tutulan müzakereciler, öncelikle grup lideri ya da yöneticileriyle muhatap olacak. Hakaret sayılabilecek davranışlardan kaçınmakla sorumlu olacak müzakereciler, grubun inanç ve değer yargılarını dikkate alacak, tarafsız ve objektif olacak.

     

     

    Özel eğitim alacak
    Müzakereci olarak tespit edilen kişiler, özel eğitimden geçirilecek. Bu kapsamda, müzakerecilere, toplantı ve gösteri yürüyüşleri mavzuatı ile yüksek yargı kararlarının analizi, toplumsal olayların aşamaları, yönetimi, önleme ve müdahale teknik ve taktikleri, polis etiği, kitle psikolojisi, grup dinamiği, öfke kontrolü, etkili müzakere teknikleri, iletişim becerileri, toplumsal olaylarda kriz yönetimi, risk analizi, medya ile iletişim konularında 25 saatlik Toplumsal Olaylarda Müzakere Temel Eğitimi verilecek.