ANNESİ FENALAŞTI
Törene katılan Müslüm Gürses’in üvey annesi Emine Akbaş, rahatsızlanınca ambulansa götürüldü. Kısa süreli tedavinin ardından tekrar salona dönen Akbaş, uzun süre Gürses’in tabutuna sarılarak ağladı.Elinde Müslüm Gürses’in fotoğraflarının ve kasetlerinin olduğu bir döviz taşıyan hayranı da tabutun başına gelerek dua etti.
Müslüm Gürses’in cenazesi, toprağa verilmek üzere Zincirlikuyu Mezarlığı’na götürüldü.
İLK TÖREN CEMAL REŞİT REY’DEYDİ
Müslüm Baba’nın naaşı, Cemal Reşit Rey sahnesine getirildi. Büyük ustanın sanatçı dostları ve sevenleri salonu doldurdu. Törende, hayatının anlatıldığı kısa bir belgesel yayınlandı.
“DÜNYANIN EN İYİ İNSANINI KAYBETTİM”
Eşi Muhterem Nur, ayağa kalkamadığı için oturduğu yerden sadece birkaç cümle söyleyebildi. Nur, “Özür diliyorum sesim çıkmıyor. Dünyanın en iyi insanını kaybettiğim için çok üzgünüm. Onun gibi bir insan çıkmayacak. Uçtu…uçtu gitti.Başka bir şey söyleyemiyorum. Hepinize teşekkür ediyorum” sözleriyle acısını dile getirdi.
Salon çıkışında konuşan Muhterem Nur, “Çok canım yanıyor, Müslüm bir daha geri dönmeyecek artık bunu biliyorum” dedi.
“O, BUNU BAŞARDI”
Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, “Başımız sağ olsun Allah gani gani rahmet eylesin. O bize demişti ki ya gittiğin yerde mutlu ol ya da kalbimde tahta sahip ol. Biz inanıyoruz ki o gittiği yerde mutlu olacak. Biz onu ne kadar seversek sevelim onu yaratan kadar sevemeyiz. O onu daha çok sevenin yanına gitti.”
Biz şunu gördük, her şarkısı onda her sözünde Anadolu insanının dile getiremediği isyanını büyük bir tevazu ile dile getirdi. Sadece bir hayata sahip olmak, ama güçlü bir sese sahip olmak her kula nasip olamaz. Dün acı haber geldiğinden beri Adana’nın Urfa’nın İstanbul’un İzmir’in sokaklarında 7’den 70’e herkes büyük bir ustayı son yolculuğuna uğurlanmanın hazırlığını yaptı.
Bu törenler çok önemlidir. Devletin büyük bir sanatçıyı uğurlaması çok önemlidir. Ama sokaktaki vatandaşın bir sanatçıyı uğurlaması hepsinden önemlidir. Bu millet ona dua ediyor. Biz bugünden itibaren Anadolu’nun sesinin biraz daha eksik olduğunu biliyoruz. Ama nihayetinde onun da anlattığı gibi bu hayat gelip geçici bir hayat. Netice itibarıyla dışlanmışların, bir kenara itilmişlerin gönlünde taht kurmak çok önemli… O bunu başardı. Evet, erken gitti. Ama birçok hayatın sığacağı bir hayat yaşadı. Onu hiç unutmayacağız. Bugün bütün Anadolu onu kucaklıyor. Sayın Başbakan’ımız adına bütün sevenlerine başsağlığı diliyorum Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun.”
“DÜN GÖRDÜĞÜM SEVGİYİ ASLA UNUTMAYACAĞIM”
Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, “Eşleri hanımefendiye ne kadar teşekkür etsek azdır. Müslüm Baba’ya karşı hanımefendi o 109 gün ve öncesinde ne kadar fedakâr olduğunu gösterdi.
Ve sizlere teşekkür ediyorum. Tencere kaynarken herkes var. Ama tencere kaynamazken sizler varsınız. Dün Müslüm Babayı Zincirlikuyu’ya götürürken gördüğüm sevgiyi asla unutmayacağım.
Ben 109 gündür Müslüm Baba ile beraberim. Müslüm Baba için ayın 7’sini Şişli Camii’nde yapacağız. 40’ını da işli Camii’nde yapacağız. Müslüm baba çok değerli bir sanatçı. Bu ülkeden bir Müslüm Baba geldi ve geçti. Sizlere sevginizden dolayı çok teşekkür ediyorum. Mekânı cennet olsun, onu bir kez daha saygıyla anıyorum.”
“HAYATI BOYUNCA HİÇ MUTLU OLMADI”
Tören öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Hakkı Bulut, “Hayatı boyunca hiç mutlu olmadı, Türk Sanat camiasının başı sağı olsun” dedi.
Törene katılan şarkıcı Mine Koşan da Gürses ile ilgili düşüncelerini şöyle açıkladı: “Müslüm Gürses çok özel bir ses ve özel bir kişilikti. Benim kafamda hep Usta şarkısı çalıyor nedense. Gürses halkın duygularını ve düşüncelerini dile getiren bir sanatçıydı.
Menajeri Nevzat Takmaz, “Abim böyle ölümü hak etmedi. Sürekli Müslüm Baba’nın yanındaydım, çok uğraştık kurtaramadık” dedi.
Takmaz, mikrop kaptığı iddialarına ise, “İbrahim Bey’in fizik tedavi doktoruyla konuşmuştuk. Durumunun kötü olduğunu söylemiştim ona, ama tam ölmüş değildi. Bir hafta önce ölmedi. Muhterem Hanım’ a durumunun bu kadar ciddi olduğunu söylemiyorduk” sözleriyle yanıt verdi.
Ahmet Selçuk İlhan, “Hep bir umutla bekledik, Ama olmadı. O Allah’ın hayat çizgisini tamamladı ve sonsuzluğa gitti. Tek tesellimiz bize bıraktığı o güzel şarkılar. Erken kaybettik isyanlardayız. Onu gönül sahnemizde yıllarca taşıyacağız” sözleriyle duygularını dile getirdi.
“BÜLENT ABİ, GERÇEKTEN ÖLDÜ MÜ”
Bülent Sertaç, “Müslüm Gürses’i tanımak lazımdı. İnsanların nabzını ölçmek için yürüdüm, hakikaten çok seviliyormuş. Bana taziye dileyenler, “Bülent Abi, gerçekten öldü mü” diyenler, ağlayanlar, inanmayanlar var. Ama artık aramızda değil Müslüm Gürses. Bugün şarkılar ağlıyor sazlar ağlıyor insanlar ağlıyor.”
Selami Şahin, “Müslüm kimseyi taklit etmedi. Biz Adana’dan tanışıyoruz. Dostluğumuz 40 yılı geçti. Az önce dinledim bir şarkısını. Çok ağladım. “Allah’ın zoruna gider mi bilmem, böyle yaşamaktan bıktım ben usta…”
Onun yeri dolmayacaktır. Kimseye karşı bir yanlış yapayım düşüncesine sahip değildi. Din dil ırk ayrımı yapmayan bir insandı. Ateş düştüğü yeri yakar. Benim yüreğim yanıyor. Allah’tan rahmet diliyorum. Her canlı ölümü tadacaktır. Erken ayrıldı, rahmetler diliyoruz.”
Nuri Sesigüzel, “Müslüm Gürses benim köylümdür. Nasıl anlatayım o beni biliyor. Ben onu biliyorum. Halfeti gecesi yaptık, çok güzel bir gece geçirmiştik. Ben Allah’tan rahmet diliyorum. Değerli bir insan, değerli bir hemşerim… Kimseyle alaveresi dalaveresi yok. Sözde var, yürekte var… Hepinize geldiğiniz için teşekkür ediyorum.
“2013 SANAT CAMİASINA KARA BULUT GİBİ GELDİ”
Adnan Şenses, “4 ay evvel hastaneye gittiğimde göremezsin, kendinde değil dediler. Kendisini çok görmek istedim, helallik almak istedim. Ama göremedim. Her seferinde sağlık durumu ile ilgili araştırma yaptım.
2013 sanat camiiasına kara bulut gibi geldi. Birçok sanatçımız, yazarımız, gazeteci arkadaşımız hayatını kaybetti. İnşallah bir daha acı duymayalım. Ne dedikodusu vardı, ne yalanı vardı, kendi halinde bir insandı. Onu tanıyanlar en az bizler kadar üzüldü. Nur içinde yatsın, onu anacağız. Bugün yaşıyormuş gibi anacağız. Allah kalanlara ömür versin.”