Etiket: müslüm gürses

  • Müslüm Gürses müzesi

    İki ay önce vefat eden Müslüm Gürses adına, memleketi Şanlıurfa’da müze açılıyor. Müzede ünlü sanatçının özel eşyaları sergilenecek,

     

    Şanlıurfa Valiliği, Şanlıurfa Belediyesi ve Harran Üniversitesi; geçtiğimiz Mart ayında hayatını kaybeden Müslüm Gürses için memleketi Şanlıurfa’da müze açıyor. Merhum sanatçının eşi Muhterem Nur; Gürses’in eşyalarını kolilere doldurup ‘Müslüm Gürses Müzesi’nde sergilenmek üzere Şanlıurfa’ya gönderdi.

     

     


    ÖDÜLLER, KOSTÜMLER, CD’LER
    Önümüzdeki günlerde Şanlıurfa Balıklıgöl civarında açılması planlanan müzede; hayranları Gürses’in özel eşyalarını yakından görebilecek. Sergilenecek eşyalar arasında; Gürses’in sahne kıyafetleri, sazları, fotoğraf ve haberleri, ödülleri, resimleri, eski ve yeni albümleri, CD’leri, plakları ve yüzlerce kişisel eşyası olacak. Ünlü sanatçının vefatından önce hazırladığı ‘Ervah-ı Ezelden-Veda’ albümünün yapımcısı Yusuf Ziya Oran, müzenin açılışından sonra albümün tanıtımı için bir konser düzenleyeceklerini söyledi. Oran, konsere ve müzeyle ilgili etkinliklere Muhterem Nur’un da katılacağını belirtti.

  • ‘Veda’ albümü 2 saatte tükendi

    ‘Veda’ albümü 2 saatte tükendi

    Arabeskin babası Müslüm Gürses’in ölmeden önce hazırladığı son albümü “Veda” satışa çıkar çıkmaz tükendi.
    Yaşamını yitiren arabeskin babası Müslüm Gürses‘in sevenlerinden ayrılmadan önce hazırladığı son albümü “Veda”  satışa çıkar çıkmaz tükendi. Son dönemde albüm satışları müzik yapımcılarını kan ağlatırken, 25 bin baskıyla çıkan Müslüm Gürses‘in Veda albümü yok sattı.

     

    YENİ BASKIYA GİRDİLER

    Müslüm Gürses hastaneye yatmadan önce kayıtlarını tamamlanmış olduğu Veda,  müzik marketlerinde yerini aldığı 2 saat içinde tükendi ve şirket yeni baskıya girdi. Ünlü sanatçının vefatından sonra,  diğer albümlerine olan ilgi de daha da arttı.

     

    Sanatçının 100’e yakın albümünü koleksiyonlarında görmek isteyen Gürses hayranları, kaset ve CD’leri almak için müzik marketlere yoğun ilgi gösteriyorlar.

     

    Doğum gününde bir sürpriz daha

    Müslüm Gürses’in doğum günü olan 5 Temmuz’da ise bir albüm daha geliyor. Eflatun Müzik tarafından çıkarılacak albümde 45 sanatçı Müslüm Gürses şarkılarını seslendirecek. İsmi ‘Müslüm Gürses Şarkıları’ olması düşünülen albümde Sezen Aksu, Seda Sayan, Funda Arar, Kubat, Ebru Yaşar gibi ünlü isimler ‘baba’nın şarkılarını söyleyecek.

    BUGÜN GAZETESİ

  • Müslüm Gürses’in mezarı açılacak mı?

    Müslüm Gürses’in mezarı açılacak mı?

    Milliyet yazarı Ali Eyüboğlu bugünkü köşe yazısında Müslüm Gürses’in akrabalarının mezarını açmak istediğini yazdı.

     

    İbrahim Tatlıses’in, “Yoğun bakımda kaptığı mikroptan daha önce öldü ama hastane bunu gizledi” tweet’i ortalığı ayağa kaldırmıştı. Müslüm Gürses’in akrabası Mehmet Ölmez, sanatçının ölümüyle ilgili bazı şüpheleri olduğunu ve olayın araştırılmasını istediklerini söylüyor. Muhterem Nur’sa “Kocama asla  otopsi yaptırmam yeterince acı çekti zaten” diyor.

  • Müslüm Gürses’in Vefatı ve Sonrasında Neler Yaşandı?

    Muhterem Nur, 3 Mart’ta hayatını kaybeden Müslüm Gürses’le ilgili açıklamalarda bulundu…

     

    Arabesk müziğinin ustası Müslüm Gürses bundan tam 7 gün önce hastanede son nefesini verdi. Ailesini ve sevenlerini yasa boğan bu ölüm sonrası Gürses’in tedavi süreci, cenaze töreniyle ilgili tartışmalar çok konuşuldu.

    Gürses’in hayat arkadaşı Muhterem Nur, Müslüm Gürses’in vefat ettiği günü, cenaze törenini ve sonrası ilk kez anlattı. Türkiye Gazetesi’nden Fatih Vural’a konuşan Muhterem Nur, Gürses’in cenazesinin Fatih’te kalkmasını istediğini kaydetti.

     

    İŞTE MUHTEREM NUR’UN AĞZINDAN GÜRSES’İN VEFATI VE SONRASINDA YAŞANANLAR

    “Eğer evde yanımda ölseydi, ikimiz birlikte ölecektik. Çünkü kalp kapakçıklarım çok rahatsız. Ameliyat ettirmeyi de düşünmüyorum. O rahatsızlıkla beraber yaşayacağım ki çabuk gitmek için! Bir an önce ona kavuşmak maksadıyla.”

     

    “Kasten yapmadılar. Ölmemden korktular belki ama doktor nezaretinde beni onun yanına indirebilirlerdi. Kocamı orada öpecektim, onunla konuşacaktım. Ben onu duymayacaktım fakat o beni duyacaktı”

    Muhterem Nur, çok sevdiği eşini en son perşembe günü ziyaret etmiş:

     

    GÖZLERİ KAPALIYDI, ONA SON BAKTIĞIMDA

    Nur, acı haberi almadan önce perşembe gecesi ağır bir rüya görmüş. O rüyada eşi ölmüş: “Yalova Araba Vapuru İskelesi’nin meydanındaydım. Rahmetli annem, sol tarafımdaydı. Sağımda da vefat eden bir arkadaşım var. Annem, ‘Müslüm geliyor’ dedi. Uzaktan dört karanlık silüet geliyor. Sağında, solunda, başucunda ve ayakucunda. Önüme getirdiler ve tuttular. Ölmüş. Beyazlar içinde. Sadece ayakları açık. Sapsarı, mum gibi olmuş. Yüzünü öptüm, ‘Müslüm beni almadan nereye gidiyorsun? Beni yalnız bıraktın’ dedim ama nasıl ağlıyorum. Ben öyle söylerken eli oynadı. ‘Götürmeyin onu. Canlı, o.’ dedim. Ama o karaltılar, götürdü onu. Sabah 5 buçuk gibi silkelenerek uyandım. Rüyamda bembeyaz bir örtü içindeydi.”

     

     

    Haber ile ilgili metin girin!.

    MÜSLÜM’Ü Bİ BEZ PARÇASINA SARMIŞLARDI KAN İÇİNDEYDİ

    34 yıldır sevdiği adamın yüzüne en son, Zincirlikuyu Mezarlığı’nın gasilhanesinde bakmış uzun uzun. Şahit olduğu manzaranın, rüyayla örtüşen hiçbir yanı yoktu: “Kocamı en alt çekmeceye koymuşlar. Gelişigüzel bir Amerikan bezine sarmışlar. Tam bir paçavra! O bez de kan içindeydi. Çok ağladım. Kimsesiz ölmüş gibiydi…”

     

    SİGARAYI NASIL BIRAKTI

    Müslüm Gürses’in kalbindeki stendin kontrolü sebebiyle gittikleri hastanede doktoru “Akciğerler çok kötü. Kalpte anadamar tıkalı. Bu mesuliyeti üzerime almam. Ameliyat da edemeyiz. İlaç vereceğim. Sonra kontrole gelin” demiş. O ilaçlara 20 gün devam etmiş Müslüm Gürses. Muhterem Nur, anzer balı ve polenlerle tedaviyi desteklemiş. Hastaneden döndükleri anda arabada si-garasını yakmış Müslüm Baba. Muhterem Hanım, “Öleceksin. İçme şunu!” demiş. Alacağı cevap, geç kalmış bir vedanın tescili: “Hayatım iki tane kaldı. Birini şimdi, diğerini evde içip bırakacağım.” O son sigaradan sonra da ağzına koymamış. Tam 27 gün sonra, gece yatakta “Öf, öf” diyerek acı çekmiş Müslüm Gürses. Kan ter içinde kalmış. 8 tane fanila değiştirmiş. Ertesi gün yeniden gittikleri doktorları, Gürses’teki değişime hayret etmiş: “Ne yaptınız da bu kadar iyi oldu?” O iyileşme üstüne karar verilmiş: 15 Kasım’da ameliyat.

     

    SON SÖZLERİ: CEBİMDE SAATİM VE TELEFONUM VAR UNUTMA

    Hastaneye gidecekleri gün, eviyle vedalaşmış adeta Müslüm Baba. Evin dört bir yanını dolaşıp çıkmak istememiş. “Ya Müslüm, aşağıda bekliyorlar, hadi güzelim” diyen eşine, “Öf ya sen de bypass gibi kadınsın” demiş. Hastane odasında doktora, “Bu ameliyat koltuk altından olacak değil mi?” diye sorduğunda, doktorun “Hayır, göğüs yarılacak. Açık ameliyat olacaksınız” sözleriyle, “Muhterem kalk. Öyle de öleceğim, böyle de öleceğim. Evimize gidelim” demesi bir olmuş. Kaçmaya hazırlandıkları sırada odaya giren doktoru, “Ameliyat olmazsanız, yüzde 92 ölüm tehlikesi var. Kalbiniz her an durabilir. Damar çok daralmış” demiş. Başta “Olsun” karşılığını verse de, sonunda ikna olmuş. Ameliyathane girmeden son sözleri, eşine olmuş: “Cebimde saatim ve telefonum var, unutma…” Gidiş o gidiş…

     

    “TEŞVİKİYE’Yİ BEN İSTEMEDİM”

    Muhterem Hanım, eşinin cenaze törenini arabadan izlemiş. “Yoksa beni ezerlerdi. Ayak altında kalırdım” diye açıklıyor sebebini. “Peki neden Teşvikiye Camii’nin seçtiniz? Hayranları buna çok içerledi” diye sorduğumda ise, “Ben ‘Cenazesi Teşvikiye Camii’nden kaldırılsın’ demedim. Şişli Camii’nden veya Fatih Camii’nden kaldırılmasını istedim. Ya da Eyüp Camii’nden. Orayı kim istedi bilmiyorum! Bana hiç kimse sormadı! Ama ‘Entellerin cenazelerinin kalktığı cami’ diye düşünmüyorum ben! Cami, camidir” cümleleriyle dışa vuruyor düşüncelerini. Son albümünde 12 şarkı okuyan Müslüm Baba’ya albümünü tamamlamak da kısmet olmuş. Üstelik de hastaneye yatmadan bir gece evvel. Muhterem Nur, o geceyi şöyle anlatıyor: “Evdeki son gece komşuma geçtim. Kapıya kadar geldi. ‘Muhteremciğim, ben stüdyoya gideyim. Şarkının birini beğenmedim. Onu tekrar okumak istiyorum’ dedi. ‘Canın öyle istiyorsa, git hayatım’ dedim ben de. Hatta iki şarkı okumuş. Zevkle geldi. ‘Çok güzel oldu. Bunlar geçici değil, kalıcı şeyler. İnsan bu dünyaya güzel şeyler bırakmalı, Muhteremciğim’ dedi.” Eşinin anlatımına göre; Müslüm Gürses’in bıraktığı bir vasiyet yok. Nur, medyada çıkan haberleri “Öleceğini nereden bilecek ki vasiyet etsin?” diyerek karşılıyor.

     

     

    Haber ile ilgili metin girin!.

    BİR TOKATLA BAŞLADI ÖMÜR BOYU SÜRDÜ

    Aralarında 16 yaş farkı olan Muhterem Nur, Müslüm Gürses’le nasıl tanıştıklarını bütün detaylarıyla anlattı.

    1981’de başlayan büyük bir aşk, onlarınki. Malatya’da aile bahçesinde düzenlenen bir eğlencede ‘Sahneye en son ben çıkacağım’ diye başlayan assolistlik kavgasının ardından Muhterem Nur’un yüzüne inen bir tokatla başlayan… Müslüm Gürses, “İsyankâr” şarkısıyla patlamış, 25 yaşında bir delikanlı. Muhterem Nur ise 15 yaşında girdiği sinemada giderek dibe vuran 41 yaşında bir şantöz. Yediği tokadın ardından organizatöre “İşi bırakıyorum” diyen Muhterem Nur, “Gidersen mahvoluruz” karşılığını alır. Bırakmak işine gelmez; zira para kazanmak zorundadır. Ama kendisinden özür dilenmeden olmaz! Ona “Müslüm özür dilemez” deseler de kafasına koymuştur: “Odasına gittim. Yatağın üstüne oturdum ama bir ayağım kapıda. Üstüme gelirse, kaçacağım. ‘Akşam sizi kırdımsa özür dilerim’ dedi. Koşa koşa merdivenlerden indim. Ertesi akşam, tavuklu bulgur pilavıyla onun kalbini çaldım.” Çok fazla içki içen, içtikçe ‘vahşileşen’ bu genç şöhreti, düzene sokmaya kararlıdır Muhterem Hanım. İçkiyi bıraktırır da. 3 sene süren arkadaşlıklarına rağmen insanların bakış açısından rahatsız olan Muhterem Nur, evde oturdukları bir gün, “Müslüm, evlenelim mi seninle?” diye sorduğunda, “Neden olmasın?” cevabını alır. Bu sene 5 Mayıs’ta 30. yaşına girecek evliliğin temeli de o diyalogla atılır. Beykoz’da kıyılan nikâhta sadece beş kişi vardır.

     

    TAYYİP BEY HEP ARADI ONUN YERİ HEP AYRI

    Hastane sürecinde birçok insanın yanında olduğunu ifade eden Muhterem Nur’un, siyasilerden ayrı bir yere koyduğu isim var ki, o da Başbakan Erdoğan: “Tayyip Bey, her gün aradı. İhtiyacımı sordu. Kardeşi Mustafa Bey, sürekli hastanedeydi. Hep teselli verdiler.” Hastanenin çıkardığı 600 bin liralık borcun Başbakan Erdoğan’ın talimatıyla mı silindiğini sorduğumda, “Benim de kulağıma geldi, bu” diyor. Hastanenin çıkardığı borcu kendisi de bilmiyor. Sırrı Süreyya Önder’in hayatını filme alacağına dair söylentilere ise, “Sırrı Süreyya kimdir?” dedikten sonra ekliyor: “O filme müsaade etmem. Üvey anası da çıkmış, güya Müslüm vasiyet etmiş, babasının mezarına gömülmeyi. Bir kere köye gitmeyi düşünmüyordu ki, mezara gitmeyi düşünsün! Orada mezarlık yok ki çöplük var! Bir mezara en az on kişi giriyor orada.”

  • İşte Müslüm Baba’nın hastane gerçeği

    Müslüm Gürses’in ölümünden sonra en çok konuşulan konulardan biri olan hastanenin çıkardığı fatura iddialarına hastaneden net açıklama geldi. 1 milyon liralık fatura iddiasına hastaneden açıklama geldi.

     

    Arabesk müziğinin unutulmaz isimlerinden Müslüm Baba lakaplı Müslüm Gürses’in tedavi gördüğü hastanenin yönetiminden Milliyet’e açıklama geldi. Gürses’e çıkartılan faturanın ayrıntılarını veren yetkili konuyla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:

     

     


    HESAP NASIL ÇIKARILIYOR?

    “Hastane faturası, otel faturası gibi günlük hesaplanamaz. Günlük maliyet diye bir şey olamaz çünkü her gün bir sürü farklı işlemi var. Yeri geldi 50 bin TL masraf çıkan günler oldu. 60-70 kan tahlili, mantar ilaçları, antibiyotikler, 3 kez ameliyat, 8-10 kez kolonoskopi, sayısız konsültasyon yapıldı. 20 bin TL’lik akciğer makinesi iki kez değiştirildi. Ancak biz hastane olarak en başından ‘Misafirimiz olacaksınız’ dedik. Müslüm Gürses gibi değerli sanatçılarımıza bu desteği veriyoruz. Gürses’ten tek kuruş alınmadı.”