Etiket: Mültecinin

  • 7 bin 488 Suriyeli mültecinin barınacağı konteyner kentin açılışı törenle yapıldı

    Kilis’te, Kuveyt devleti öncülüğünde bin 248 aile ile 7 bin 488 Suriyeli mültecinin faydalanacağı Kuveyt Emiri Şeyh Sabah konteyner kent açıldı.

    Öncüpınar Konteyner Kenti, Kuveyt devleti öncülüğünde oluşturulan“ İnsani Yardım Lecnesi” üyesi olan Kuveyt Bakanlığı ve 11 İnsani Yardım Kurumunun bir araya gelerek oluşturduğu fon ve İHH -İnsani Yardım Vakfı ve AFAD kurumunun ortaklığı ile hayata geçirildi. İnternational Islamic Charity Organization kurumu projenin bütçesinin toplandığı ve bizzat projeyi takip eden ana kurum oldu. 624 adet çift katlı 30 metrekare ebatında toplam bin 248 ev, bin 576 metrekare okul, 676 metrekare anaokulu, 450 metrekare mescit, 480 metrakare meslek öğretilerinin gerçekleştirileceği bir binayı kapsarken, projeden bin 248 aile ile 7 bin 488 Suriyeli mültecinin faydalanacağı 10 milyon 664 bin dolara mal olan Kuveyt Emiri Şeyh Sabah konteyner kent açıldı.

    Öncüpınar Konteyner kent içerisine ek olarak yapılan Şeyh Sabah konteyner kent açılışına AFAD Başkanı Mehmet Halis Bilden, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ercan Demirci, Kilis Valisi İsmail Çataklı, İHH Başkanı Bülent Yıldırım, Kuveyt Emiri Danışmanı Abdullah Matuk, Kuveyt Ankara Büyükelçisi Gassan Elzevavi, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay, Kilis Belediye Başkanı Hasan Kara, ile yurt dışı ve içerisinden çok sayıda davetli katıldı.

    Törende bir konuşma yapan , İHH Başkanı Bülent Yıldırım, Türkiye, dünyada en çok mülteciye bakan ülke olduğunu ifade ederek, “mültecilere yardımcı olan bütün ülkelere şükranlarımızı sunuyoruz. Öncüpınar Kampımızda daha önce 248 adet konteyner teslim ettik., Şuanda da toplam, bin 248 teslim ediliyor. Bunlar çift katlı konteynerler, bir adet çift katlı okul yapıldı. Bir adet çift katlı ana okulu yapıldı. Bir cami yapıldı. Bir adet sosyal tesis yapıldı” dedi.

    Kuveyt Emiri Danışmanı Abdullah Matuk,”ikinci vatanımız olan Türkiye’de tekrar sizinle birlikte olmaktan mutluluğunu paylaşıyorum. Kuveyt Emiri, adına bu projenin açılışına şahitlik etmenin mutluluğunu yaşıyoruz. İnsani yardım işlerini önderi Kuveyt Emiri Şeyh Sabah’ın yardım ve destekleriyle bu projenin açılışının iftiharla gerçekleştiriyoruz. Biz böylesi günde bin 248 konuttan, okuldan, hastaneden, sosyal tesisten ve ana okulundan müteşekkir bu projenin Kuveyt emirinden, kuvet halkından Suriyeli kardeşlerimize bir hediyedir” dedi.

    Kilis Belediye Başkanı Hasan Kara ise Suriye olayı olana kadar obezitenin yalnız insanlarla ilgili olduğunu düşündüklerini ifade ederek, “Ama Suriye olayı patlak verdikten sonra obezitenin şehirler içinde büyük bir problem olduğunu his ettik yaşadık. Sadece 3 saniye gözlerinizi kapatın ve düşünün, ‘yatağa 70 kilo yatıp, sabahleyin 160 kilo katlığınızın hesabını yapın’, ‘Aynaya baktığınız zaman kendinizi nasıl görürsünüz, eşiniz var ise size nasıl görür, hesabını yapın’ beyninizde nasıl handikapları yaşarsınız, bizde onları yaşadık. Kilis merkezde 93 bin nüfusumuz olmasına rağmen şuanda 135 bin misafirimiz var. Yüzde 60 misafirimiz var, yüzde 40 yerli halkımız var. İnsanlık tarihinde doğal afetlerler ve savaşlardan göç olmuştur. Bir yerden bir yere kendi nüfusundan fazla insanda gelmiştir. Fakat kavganın dövüşün, büyük olayların olmadığı yer olmamıştır. Ama Kilis’te, hiçbir sorun yoktur” dedi.

    AFAD Başkanı Mehmet Halis Bilden, 2’inci dünya savaşından sonra en büyük insani kriz olan Suriye krizinde Türkiye’nin oynadığı tarihi rol nesiller boyu unutulmayacağını ifade ederek, “insanlık Avrupa sınırlarında tekmelenirken, yine Akdeniz’de, bir sürü insan boğulurken, Türkiye tarihten gelen vicdanı sorumluluğunu 2011 yılından beri yerine getirmektedir” dedi.

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay, Suriye’de bir trajedi yaşandığını belirterek, “Bu yaşanan olaylar Suriye’de hiç yaşanmamış olsaydı, keşke Suriye’de insanlar, kendi evlerinde kendi barklarında kendi normal hayatlarını sürdürüyor olsalar, gönül bunu arzı ederdi. Suriye’de çocuklar, kendi çocukluklarını yaşıyor, olsalardı, yaşamaya devam ediyorlar olsalardı, bizde böyle bir vesileyle gelmemiş olurduk. Ama Suriye7de insanlar rejim tarafından katlediliyor” dedi.

    Son olarak Kilis Valisi İsmali Çataklı ise yaptığı konuşmada, “Ne acıdır ki coğrafyamızda kan ve göz yaşı, hakim, hemen bulunduğumuz noktanın birkaç yüz metre güneyinde Suriye’de, yüz binlerce insan hayatını kaybetti. Milyonlarca insan gerek Suriye’nin içinde gerekse Suriye’den diğer ülkelere göç etmek zorunda kaldı. Bu çerçevede ülkemizde 3 milyondan fazla Suriyeli kardeşine ev sahipliği yapıyor. Ne acıdır ki bu insanlara dünyanın yüzünü ve sırtını döndüğünü görüyoruz. Bütün bu insanları tüm dünya görmezden gelse de, ülkemiz ve insanımız bu insanlara sahip çıkmaya devam edecek” dedi.

    Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Kuveyt Emiri Şeyh Sabah’ın posterlerinin asıldığı konteyner kentte Türkiye ve Suriye bayrakları da asıldı. Plaket takdiminden sonra konteyner kent açılışına katılanlar, çift katlı konteyner evler ile okulları gezdiler.

  • Bir mültecinin yürek burkan dramı

    Türkiye’ye devam eden sığınmacı akını Giresun’da da kendini hissettirmeye başladı. Sayısı net olarak açıklanmasa da Suriye’deki iç savaştan ve Afganistan’daki Taliban yönetiminden kaçan binlerce mülteci için Giresun da sığınma yerleri oldu.

    8 ülkeyle sınırı olan Türkiye’nin mülteci ve sığınmacı sorunu bitmek bilmiyor. Ülkelerini terk etmek zorunda kalarak Giresun’a gelen yüzlerce Afganlı mülteciden Farıd Noorzeh’de sadece biri.

    Kendi ülkesinde market işletmeciliği yaparken Türkiye’de mülteci durumuna düşen Farıd Noorzeh’in anlattıkları ise yürek burktu.

    Eşi Taliban tarafından katledilen kendisi ise yaralanan Farıd Noorzeh’i dört çocuğundan ikisini Afganistan’da bırakarak en küçük iki çocuğunu yanına alarak aylarca yürüyerek Türkiye’ye sığındı.

    ‘Taliban eşimi öldürdü’

    Şimdi Giresun’da yapılan yardımlarla yaşamını sürdüren Farıd Noorzeh;

    “Babam ve birçok çocuk gözlerimin önünde öldürüldü. Gözlerimin önünde öldürülenlerden biri de eşimdi. Market işletmeciliği yapıyordum. Elimizdeki parayı zaten daima alıyorlardı. Sonunda canımızı da aldılar. Eşimi gözlerimin önünde katlettiler. Çocuğumun boğazına bıçak dayadılar. Yaşları 5 ila 16 arasında değişen 4 çocuğum vardı. Çocuklarım için tekrar evlenmek zorunda kaldım. Ancak yaşadığımız zulüm bitmek bilmiyordu. Bu yüzden her şeyi bırakarak kaçmaya karar verdim. En küçük olan iki çocuğumu alarak ve sonradan tekrar evlendiğim hamile olan eşimle yola çıktık. Çamurlu tarlalardan haftalarca sınırı geçmeye çalıştık.”

    “Geri döneceğime kurşuna dizsinler”

    Tek isteğinin burada güvenle yaşamak olduğunu ifade eden Farıd Noorzeh, geri gönderileceklerine kurşuna dizilmeyi tercih ettiklerini söyledi.

    Farıd Noorzeh’i; “Geldiğim yere kıyasla burası cennet sayılır. Tek isteğim burada güvenle yaşamak, ancak geri göndereceklerse kurşuna dizsinler daha iyi. Buranın insanları çok hayır sever bize kucak açtılar. Bazen oturduğum mahalledeki camideki cemaat para topluyor. Bir ay oldu geleli ve ilk geldiğimizde ısınmak için çocuklarımızla bir birimize sarılıyorduk. Çöpe atılan ekmeklerle karnımızı doyuruyorduk. Şimdi ise komşularımız evimize soba ve yakacak getirdiler. Ancak ben bu yardımlardan ziyade çalışarak aileme bakmak istiyorum.”dedi.