Etiket: Mülteciler

  • Göçmenler Günü’nde Mülteciler Yeteneklerini Sergiledi

    Şanlıurfa’da Uluslararası 18 Aralık Göçmenler Günü’nde mülteciler yeteneklerini sergiledi.

    Ülkelerinde çıkan iç savaştan dolayı Türkiye’ye sığınan ve Şanlıurfa merkez ile çadır kentlerinde yaşayan Suriyeli mülteciler, Göç İdaresi Şanlıurfa İl Müdürlüğü ve Şanlıurfa AFAD İl Müdürlüğü’nün 18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü dolayısıyla düzenlediği programa katıldı. Etkinlikte Akçakale Süleyman Şah Konaklama Tesisleri’nde kalan Suriyeli mülteciler tarafından hazırlanan resim, el işi, dikiş ve sırma işleri GAP Tarımsal Araştırma Enstitüsü alanında sergilendi. En fazla öne çıkan ise mültecilerin resim alanındaki yetenekleri oldu

    Etkinlikte Suriyeli minik öğrenciler de folklor gösterisi sundu. Şanlıurfa Valisi İzzetin Küçük, bu güzel gösteriden dolayı öğrencileri kutlayarak, onlarla sohbet etti.

    Programa Şanlıurfa Valisi İzzetin Küçük, AFAD İl Müdürü Mahmut Sönmez, Şanlıurfa Göç İdaresi Müdürü Ensar Şener, Jandarma Komutanı Albay Selman Kömürcü, Büyükşehir Belediye Başkanı Av. Nihat Çiftçi, İl Emniyet Müdürü Eyyüp Pınarbaşı katıldı. Vali Küçük, alandaki bütün stantları ziyaret ederek, çalışmalarından dolayı Suriyelileri kutladı.

  • Mülteciler İzmir’de Yalnız Değil

    Soğuk kış günlerinin hüküm sürdüğü günlerde, ülkelerindeki iç karışıklıktan kaçarak İzmir’in Basmane semti ve çevresini mesken tutan Suriyelilerin yüzü, Hatuniye İlim Yayma ve İsrafı Önleme Derneği’nin yardım ve destekleriyle gülüyor.

    Hayata tutunabilmek, güvenli bir ortamda yaşayabilmek umudu ile ülkelerindeki savaş ortamından kaçan Suriyeli mültecilerin yürek burkan dramları sürerken, onlarla ilgili güzel gelişmeler de yaşanıyor. Hükümet ve yerel yönetimlerin yanı sıra hayır dernekleri de evlerini, mülklerini bırakıp başka diyarlara göçen mültecilere yardım konusunda adeta seferber oldu. Bunlardan biri de İzmir’in Basmane semtindeki Hatuniye İlim Yayma ve İsrafı Önleme Derneği. Dernek yönetimi, düzenli olarak her gün Suriyeli göçmenlere sıcak yemek ikram ederken, haftada bir de gıda paketleri dağıtıyor.

    BİR EL VERİYOR, DİĞER EL DAĞITIYOR

    Suriyeli dramı yaşanmadan önce de evlenecek kızlara çeyiz, öğrenimini sürdüren gençlere burs temin eden dernek, yaz aylarında park ve bahçelerde yatıp-kalkan Suriyelilere battaniye ve giyecek yardımı da yapıyor, boğazlarından sıcak lokma geçsin diye Hatuniye Camii bahçesinde her gün 500 kişiye sıcak yemek dağıtıyor.

    Kendini hayır işlerine vakfeden derneğin kurucu başkanı Nuri Akay, “Komşusu aç iken, tok yatan bizden değildir’ hadisi şerifi üzerine elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyoruz. Yazık bu insanlara, bunlar bizim dindaşımız, komşumuz. Kim ister ki durup dururken vatanını, ocağını terk etmeyi. Kış ayları başladı, hala sokaklarda hayatta kalma mücadelesi veriyorlar. Biz ise dernek olarak, hayırseverlerin yaptıkları bağışlarla sıcak yemek veriyor, gıda desteği sağlıyoruz” dedi.

    YÜZLERİ GÜLÜYOR

    Kucaklarında soğuktan üşümesin diye sarıp sarmaladıkları çocuklarıyla gıda yardımı alabilmek için Basmane’deki dernek önüne gelen Suriyeli kadınlar ise uzun kuyruklar oluşturdu. Başkan Akay ve dernek görevlilerinin ellerinden giyecek ve gıda paketlerini alan Suriyeli göçmenlerin yüzleri güldü.

  • Bakan Yılmaz Suriyeli Mülteciler Konusunda Uyarılarda Bulundu

    Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde Suriye Krizinin Etkilerinin Azaltılması Projesi imza törenine katılan Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Suriyeli mülteci sorununun nitelik değiştirdiğini ifade etti.

    Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Gaziantep’te bir otelde düzenlenen ’Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde Suriye Krizinin Etkilerinin Azaltılması Projesi’ ile ’Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı’ imza törenine katıldı.

    İmza töreninde konuşan Bakan Yılmaz, göç eden Suriyelilerle ilgili sorunun nitelik değiştirdiğine dikkat çekti. Bakan Yılmaz, “Suriye’den göç etmek zorunda kalan insanlarla ilgili durum şu anda bir nitelik değiştiriyor. Bunun da ben altını çizmek isterim. Karşı karşıya kaldığımız mesele acil insani müdahalelerde bulunulması gereken bir durumun ötesine geçmiş durumda” dedi.

    Suriye’de barışın ve istikrarın sağlanması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, “Suriye halkının arzu ettiği bir yönetimin oluşması ve o çerçevede Suriye’de huzurun, barışın ve istikrarın sağlanması gerekiyor. Bu olmadığı sürece maalesef insani ve kalkınma yardımları da bir ölçüde bu sorunu hafifletebilir. Esas sorunun çözümü elbette siyasi çözümdür. Bu anlamda da bütün dünyanın, uluslararası camianın mutlaka bu sorununun çözümüne katkıda bulunması gerekiyor. Evrensel hukuk, Suriye halkının talepleri ve beklentileri çerçevesinde bu sorunun çözüme kavuşturulması Türkiye olarak en büyük dileğimizdir” dedi.

    Yerel altyapıya değinen Yılmaz, “Özellikle Kilis gibi illerimiz nüfusun üstünde bir misafir barındırıyor. Şehrin mevcut alt yapısıyla ilgili sorunların çözümünü geliştirmemiz gerekiyor. Bu illerimizdeki vatandaşlarımızın, bir taraftan da şehre gelen misafirlerimizin mutlaka belli bir eğitimden istifade etmesi gerekiyor. Bu eğitimlerle geleceğe iyi hazırlanılması gerekiyor. Bu noktaları içeren önemli bir projenin imza törenini burada gerçekleştireceğiz” diye konuştu.

  • Nobel Ödüllü Aziz Sancar: “Avrupa, Mülteciler Konusunda Türkiye’ye Yardım Etmeli”

    Kimya dalında Nobel Ödülü alan Türk asıllı Profesör Aziz Sancar, Avrupa’nın mülteciler konusunda Türkiye’ye yardım etmesi gerektiğini söyledi. Sancar, Galatasaray’a üye olmanın kendisini Nobel Ödülü almak kadar mutlu ettiğini belirtti.

    Nobel Ödüllü Prof. Dr. Sancar, İsveç’in başkenti Stockholm’deki Nobel Center’da yapılan basın toplantısında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Amerikan ve Türk olmak üzere iki vatandaşlığı bulunduğunu dile getiren Sancar, “Fakat ben kendimi Türk olarak hissediyorum. Nobel’i kazandığım zaman Türkiye`den aldığım tepkiler muhteşemdi. Mardin’deki bakkaldan Türkiye Cumhurbaşkanı’na kadar telefonlar aldım. Bu beni çok mesut etti ve onur verdi. Böyle olacağını bilseydim iki misli fazla çalışırdım, Nobel Ödülü’nü yıllar önce alırdım diye düşündüm” şeklinde konuştu.

    Sancar, Türk milletinin kendisine gösterdiği ilgi karşısında şoke olduğunu belirterek, “Bu aldığım ödülü Türkiye’ye, Atatürk’e ve onun silah arkadaşlarına hediye ediyorum. Bu Nobel Ödülü Cumhuriyet devriminin ödülüdür. Benim ödülüm değildir” ifadelerinde bulundu.

    “AVRUPA, MÜLTECİLER KONUSUNDA TÜRKİYE’YE YARDIM ETMELİ”

    Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Profesör Aziz Sancar, İsveçli bir gazetecinin “Sizin doğduğunuz ve gençliğinizin geçtiği yöreden binlerce mülteci Türkiye’ye ve Avrupa’ya geliyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz” sorusuna, “Bu konuda en büyük yük Türkiye’de. Bugün Türkiye’de Suriye ve Irak’tan gelen 2 milyon küsur mülteci var. Bütün Avrupa ülkelerinin Türkiye’ye yardım etmesi lazım” cevabını verdi.

    Kanser hastalığı ile sorulan sorular üzerine Sancar, “Önümüzdeki 5 veya 10 sene sonra kanser hastalığının yok olacağını düşündüğünü ifade ederek, “Bunu ben görebilir miyim bilmiyorum” dedi.

    “TÜRKİYE’DE BİLİM YAPMAK ÇOK ZOR”

    Türkiye’de çok az bilim adamıyla tanıştığını, hepsinin çok yüksek, kaliteli insanlar olduğunu anlatan Aziz Sancar, “Fakat Türkiye`de bilim yapmak çok zor, çok kargaşalık var. Onun için ben Türk basınını okumuyorum. Okursam moralim bozuluyor” diye konuştu.

    “GENÇLERE TAVSİYEM, GİDİN YURTDIŞINDA ARAŞTIRMA YAPIN AMA ÜLKENİZE DÖNÜN”

    Bir gazetecinin, “İyi ki Amerika’ya gitmişim dediniz mi?” şeklindeki sorusuna şu cevabı verdi:

    “Hayır, iyi ki gitmişim demedim. Bütün gençlere tavsiyem, gidin yurt dışında araştırma yapın fakat ülkenize dönün diyorum. Ben bazen keşke Türkiye’ye dönüp bu ödülü memleketimde alsaydım diyorum. Çok daha iyi olacaktı.”

    “GÜNEYDOĞU’DA YAŞANAN OLAYLAR BENİ ÇOK ÜZÜYOR”

    Bir Türk gazetecinin de Güneydoğu’daki olaylar hakkındaki düşüncelerini sorması üzerine Sancar, “Bu konu beni çok üzüyor. Benim memleketimde Kürt arkadaşlarım var. Onları öz kardeşlerim kadar severim. Bildiğiniz gibi ben Güneydoğu’da doğdum. Onları öz kardeşlerim gibi tedavi ettim. Yaşlı Kürt hanımlarının ellerini öptüm. Ben siyasetçi değilim. Bu üzücü olaylar inşallah son bulur” şeklinde konuştu.

    Aziz Sancar, ne zaman Türkiye’ye gideceği yönündeki soruya ise “Mayıs ayında” cevabını verdi.

    “GALATASARAY’A ÜYE OLMAK NOBEL ÖDÜLÜ ALMAK KADAR MUTLU ETTİ”

    Son olarak, doğduğundan beri Galatasaraylı olduğunu dile getiren Nobel Ödüllü Profesör Aziz Sancar, elini cebine atıp Galatasaray kongre üyesi kartını göstererek, “Galatasaray’a üye olmak beni Nobel Ödülü almak kadar mutlu etti. Bana bu ödülü veren başta Galatasaray başkanına ve bütün Galatasaraylılara teşekkür ederim” dedi.

  • Kütahya’daki Mülteciler Bilgilendirildi

    Kütahya İHH, Kütahya Aile Ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü, Kütahya Göç Müdürlüğü öncülüğünde Kütahya’da yaşayan mültecilere yönelik bir eğitim programı hazırlandı.

    Eğitim programının içeriği, mültecilerle yüz yüze gelen kamu, kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütlerinin görüşleri alınarak hazırlandı. İletişimden sağlığa, hukuktan trafiğe bir çok konu sunumun içine yerleştirildi.

    Programın Arapça çevirisini İHH Mülteci Birim Başkanı eczacı Muhammed Afifi tarafından yapıldı.

    Belediye Kültür Sarayı’nda gerçekleştirilen seminere Vali Şerif Yılmaz, Kütahya Belediye Başkanı Kamil Saraçoğlu, ilgili kurum yetkilileri ile çok sayıda mülteci katıldı.

    Mülteci vatandaşların hayatlarını kolaylaştırmak adına böyle bir program organize edildiğini belirten Vali Şerif Yılmaz, “Bizler göçün ne demek olduğunu biliyoruz. Bu topraklara Orta Asya’dan geldik ve değişik bölgelerde, çoğu zaman at üzerinde, çadırda yaşayarak buralara geldik. Ecdadın ilk çadır kurduğu yerde, Kütahya’dayız. O çadırın kurulduğu yerde dikilen çınar, o gölgesi köküyle beraber gönül coğrafyamızı oluşturdu. Ve bugün o gönül coğrafyamızdan gelen sizlere yardımcı olabilmek, kendinizi evinizde hissetmeniz için Devletin her türlü imkanı kullanılıyor. Bugün belki de Müslümanlara en fazla zulmeden Yahudilere, İspanya’dan kovulduğunda Osmanlı Devleti sahip çıktı, misafir etti. Yine bugün sınır komşularımızda bulunan ülkelerde mağdur ve mazlum olan insanlara etnik, kimlik, cinsiyet, dini inançlarına bakılmaksızın tümüne bize müracaat ettiğinde kapılarımızı ve gönlümü açtık” dedi.

    Mağdur ve mazlum olan bütün insanlara Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kapılarının her zaman açık olduğunu ifade eden Yılmaz, “Bize demokrasi ve insanlık dersi vermeye kalkanlar maalesef kapılarını kapatıyor, mazlum ve mağdur insanları görmezden geliyorlar. “Yaratılanı severiz, Yaratan’dan ötürü” anlayışından dolayı bizim mağdur ve mazlum olan her insana kapımız açık. Bu yüzden Cumhurbaşkanımız dahil olmak üzere tüm devlet erkanının söylediği ve bu uğurda bize verilen talimatları yerine getiriyoruz” diye konuştu.

    Mültecilerin işlemlerini Göç İdaresi İl Müdürlüğü’nün ücretsiz olarak yaptığını belirten Vali Şerif Yılmaz, “Sizler burada yaşadığınız süre içerisinde başka ülkelere gitme taleplerinizi resmi makamlara iletiyorsunuz ve gerekli çalışmalar yapılıyor. Sizden ricam aracı kullanmayın. Hiçbir devlet kurumunda sizden bu iş ve işlemler için hiçbir ücret talep edilemez, ücret talep eden kim var ise bize bildirin. İş ve işlemlerinizi gerçekleştirmek için Göç İdaresi İl Müdürlüğümüz var” ifadelerini kullandı.

    “TÜRKÇE’Yİ MUTLAKA ÖĞRENİN”

    Mülteci vatandaşlara “Türkçe öğrenin ve bunu asla asimilasyon olarak düşünmeyin” diye seslenen Vali Yılmaz, “Burada bulunduğunuz süre içerisinde kendi hayatınızı kolaylaştırmak için açtığımız Türkçe Dil Kurslarına katılmalısınız. Bunu asla asimilasyon olarak düşünmeyin. Halk Eğitim Müdürlüğü bünyesinde açılacak olan kurslara katılacak olan kursiyerlerimize ekstra para ödemesi yapılacak. Eğitim çağında olan çocuklarınızı okullara gönderin, eğitimlerini tamamlasınlar. Aileleri tarafından okul kıyafetleri temin edilemeyen çocuklarımızın kıyafetlerini temin edeceğiz. Çocuklara eğitimlerini tamamlamak şartıyla eğitim süreci boyunca kendi çocuklarımıza sağladığımız destekleri sağlayacağız. Biz imkanımız olduğu sürece sizlere yardımcı olmaya, destek olmaya devam edeceğiz, bundan kimsenin şüphesi olmasın. Bunu yapacak gücümüz de ülke olarak, millet olarak var” diye konuştu.

    Konuşmaların ardından mültecilere, Türkiye’nin yeni göç sistemi ile ikamet izinleri, Türk Hukuk Sistemi, Sağlık Sistemi, Sosyal Güvenlik, Eğitim Sistemi ve Mülkiyet Edinme Sistemi ile İl Göç Müdürlüklerince yapılmaya başlanması, Kütahya’da bulunan Uluslararası Koruma kapsamında bulunan yabancıların Türk örf ve adetleri, okul çağında olan çocukların okullara gönderilmesi ve yetişkinlerin de Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünce açılan Türkçe eğitim kurslarına teşvik edilmeleri ve ülkemizde bulundukları süre içerisinde uyması gereken kurallar ve sahip oldukları hak ve sorumluluklar anlatıldı.

    Kütahya’da 3 bin 25 mültecinin ikamet ettiği öğrenildi. (EFE)