Etiket: Müezzinoğlu

  • Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu:

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, güçlü bir parlamento ve cumhurbaşkanlığı sistemi için STK’ların desteğine ihtiyaçları olduğunu söyledi.

    Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde Bursa’daki STK’lar ile bir araya gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, 16 Nisan’da verdikleri desteklerden dolayı teşekkür etti. Müezzinoğlu, “Artık önümüzde hayır diyen kitlenin de evet diyen kitlenin de ortak hayallerini ve ortak hedeflerini şekillendireceğimiz güçlü bir dönem olacağını inanıyorum. Bunun başarısının alt yapısını ise bu salonu dolduran STK’lar şekillendirilecektir. Sizler bu toplumu temsil etmektesiniz. Dolayısı ile bundan sonra siyasetin dinamiklerinde, ülkenin yönetiminde ve ülke yönetimlerinin vizyonunda sivil toplum örgütleri daha anlamlı, daha değerli ve daha fonksiyonel olmalıdır. Bunu başarabilmeliyiz” dedi.

    Müezzinoğlu, “80 milyonun ortak hayalleri, hedefleri ve hak etmişlikleri var. Yani 80 milyon olarak bu milletin hak ettiği bugünden daha güzel ve huzurlu günlerdir. Ayrıştıran çatıştıran veya milletin önüne engeller çıkartarak milletin geri bırakan anlayışlar değil, tam aksine millet ile beraber ortak hedefe yürüyen bir sürecin artık arifesinde olmaktan çıktık. Fiilen içine girdik. 2019 yılına kendimizi ve vizyonumuzu hazırlamak zorundayız. Bunu özellikle STK’lar ve siyasi partilerden talep etmemiz gerekiyor. Sizlerden bu anlamda AK Parti olarak milli iradenin daha güçlü olabilmesi için, güçlü bir parlamentoya ve cumhurbaşkanlığı sistemi için destek bekliyoruz. Bunun için önümüzde yaklaşık 2,5 yıllık bir dönem var” diye konuştu.

  • Bakan Müezzinoğlu: “Millet adına güçlü bir sistem kuruldu”

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, “Artık ipin ucu milletin elinde. Millet adına güçlü bir sistem kuruldu” dedi.

    Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen AK Parti Bursa 47. İl Danışma Meclisi toplantısında konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, “Doğduğumuz günde, kurulduğumuz günde adımızla alay edenler daha sonra kapımızın önünde nöbet tuttu. Onları da dışlamadık. Bir savcının dava açarak bizi mahkeme kapılarında süründürmek isteyenleri, ’bu parti laikliğe karşı odaktır’ diyenleri aştık. Bu milletin kaderiyle oynamak isteyenleri de aştık. Ama bu milletin kaderiyle oynanmasına müsaade etmedik. Eski Türkiye’de kalan bazı partiler, referandum sonrası 1.5 milyon insanın oyunu yine mahkeme kapılarına götürdü. Yetmedi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine götürecek kadar millet vicdanından uzak oldular. Tek yetkili Yüksek Seçim Kuruluna çete diyecek kadar küçüldüler. Peki sen 411 milletvekilinin bu ülkede başörtüsü yasağını kaldırmakla ilgili yaptığı değişikliği Anayasa Mahkemesine götürürken oradaki 11 mahkeme üyesine biz çete demedik, yanlış yaptı dedik. Milli iradenin üzerine güç olamaz dedik” diye konuştu.

    Parti olarak ayrım yapmadıklarını söyleyen Bakan Müezzinoğlu, “Yakasında AK Parti rozeti olan da, olmayan da saygındır, değerlidir, bizim kardeşimizdir. Bizim için bu salonun içi de, dışı da bayram yeridir. Çünkü biz bir medeniyet anlayışının mensuplarıyız. Mevlana derki ’Benim medeniyetimin mensupları, nefsinin mahkumu olanlar değil vicdanının esiri olandır’ der. Biz vicdanlarımızın esiri olduğumuz için buralarda bu alın ve akıl terini döküyoruz” şeklinde konuştu.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın makamları kendisi için istemediğini belirten Müezzinoğlu, “Milletin makamının güçlü ve hak edilen yerde olması için o mücadeleyi veren bir lidere sahibiz. Rabbim o liderden razı olsun. Ey Kılıçdaroğlu. Ey hayırcılığın öncülüğünü yapan kitle veya onun temsilcileri. Artık ipin ucu milletin elinde. Millet adına güçlü bir sistem kuruldu” dedi.

  • Bakan Müezzinoğlu: “Bundan sonra hiçbir hain plancı bu milletin kaderiyle oynama cesaretini gösteremeyecektir”

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, “Bundan sonra hiçbir hain plancı bu milletin kaderiyle oynama cesaretini gösteremeyecektir” dedi.

    Bakan Müezzinoğlu, Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği’nin (OHSAD) 2017 Kurultayı kapsamında düzenlediği 8. Sağlıkta Ortak Çözüm Toplantısına katıldı. Antalya’da düzenlenen toplantıda konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, “Bizim istikrarlı ve güvenli dönemlere ihtiyacımız var. Son 3-4 yıldır istikrar ve güvenimizle oynamak isteyen tuzaklar var. Bu tuzakların büyük çoğunluğunu bertaraf ettik. 249 şehidimiz, 2 bin 200 gazimiz ile ana tuzağı bozduk. Bundan sonra bu tabloyu gören hiçbir hain plancı bu milletin kaderiyle oynama cesaretini gösteremeyecektir” ifadelerini kaydetti.

    “Paylaşımlar yaparak çözümler de kademe kademe gelecek”

    Sitemler, gözyaşı ve buruklukların olduğunu söyleyen Bakan Müezzinoğlu, ancak umut ve güvenin devam ettiğini ifade etti. Müezzinoğlu, “Türkçe’de ‘dertler ve sıkıntılar paylaşıldıkça azalır, mutluluklar da paylaşıldıkça çoğalır’ şeklinde söz bulunur. Dolayısıyla paylaşımlar yaparak çözümler de kademe kademe gelecek. Bu çerçevede hali vakti yerinde bir vatandaş bir gün işinden çıkmış evine gidiyor veya evinden çıkmış işine gidecek yan tarafta ağlayan bir çocuk görüyor. Çocuğa ’hayrola niye ağlıyorsun?’ diyor. ’Bir liram vardı kaybettim’ diyor. Vatandaş da cebinden çıkartıyor ’al evladım ağlama’ çocuk ağlamayı kesiyor. Paranın altına üstüne bakarken vatandaş ayrılıyor. Arabaya doğru iki üç adım atıyor ve ağlama sesi tekrar geliyor. Çocuk yine ağlıyor, vatandaş çocuğun yanına gidiyor ve hayrola şimdi niye ağlıyorsun diyor. Çocuk da şimdi iki liram olacaktı şeklinde cevap veriyor. Arzu ediyoruz şimdi iki liramız olması gerekiyordu. 1 lirayı verdik iki lirayı da birlikte şekillendireceğiz” dedi.

    “Ülke insanını tıbbi gelişmelerden mahrum bırakamayız”

    En büyük sermayenin kendimize olan inanç olduğunu dile getiren Bakan Müezzinoğlu, “Güvencemiz, geleceğe olan umudumuzdur. En büyük sermayemiz bu mesleğin dinamiklerinin her halükarda yarını bugünden daha güçlü olacaktır. Her gün bilimsel gelişmeleri hızla takip etmekte bile zorlandığımız, her türlü bilimsel gelişmenin dünya kadar mali finansal yük getirdiği ortada. Ancak bundan asla uzak duramayacağız, bu ülke insanını tıbbi gelişmelerden mahrum bırakamayız. Bu zorlukları yenebilmek için birbirimizi iyi anlamak, çözümleri birlikte üretebilmek, çözüm ortağı olabilmeyi bugünden daha iyi başarabilmekten geçtiğine inanıyorum. Geçtiğimiz günlerin önemli kazanımları var. Bu kazanımları arkada bırakıp önümüzdeki sorunlarla birbirimizi boğarsak birbirimize haksızlık yaparız” diye konuştu.

    “Bu meslek derya kuyusu bir meslek”

    Türkiye’nin bundan 15 yıl önce dünyada ve bölgedeki sağlıktaki konumuna bakıldığında, üniversite, kamu ya da özel sektörde Yunanistan’ın örnek gösterildiğini söyleyen Bakan Müezzinoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Oralardan hizmet almak için imkanları olanların imkanlarını kullandığı bir noktadan artık onlarla dengeyi kurmuş tam aksine yer yer onlara rekabet alanları oluşturan bir konuma geldik. Çıktığımız her basamağın kendine ait yeni sorunları var. Bir basamak üstesine ait hedeflerin getirdiği zorluklar var. Bu zorluklardan korkarak çekinerek değil, özgüvenimizi perçinleyerek geldik. Son 5 yılda özel sağlık sektörüne ne girmiş, 20 yıldır var olanlar basamakların nasıl çıkıldığını çok iyi yaşamıştır. Bunları birebir yaşayanlardan bir benim. İster kamu alanı, isterse özel sektör. Her çıktığımız basamağın kendine ait yeni sorunları var ve olacaktır. Bu meslek derya kuyusu bir meslek, her geçen gün detayları artan bilimsel gelişmeler ile yenilikleri insanın tüketimine tedavi ve teşhis hizmetine giren alanlar var. Finansal organizasyonunda sorunları var bu durumun getirdiği. Sorunlar olmadan çözebilmek mümkün değil.”

    “Türkiye 3-4 yıldır olağanüstü sorunlar yaşayarak bu noktalara geldi”

    Türkiye’nin 3-4 yıldır olağanüstü sorunlar yaşayarak bu noktalara geldiğini söyleyen Bakan Dr. Müezzinoğlu, “2016’da güneydoğuda terörle ilgili tablo, peşinden Rusya ile uçak krizi, ardından da 15 Temmuz hain darbe girişimini yaşadık. Biz 1998’de 1999’da, 2000’de hiçbiri olmadan yaşadığımız olağanüstü krizler, borçlarımızın olağanüstü artışların yaşandığı dönemleri yaşadık. Bunları arkada bırakalım, bunları bir daha yaşamayalım ama hiç sorunsuz bir süreci şekillendirebilmek için de birbirimizi anlamaya paylaşmaya ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.

    “Türkiye sağlıkta bölgenin iddialı ülkesi olabilir”

    Özel sağlık sektörünün bu ülkenin ana sac ayaklarından biri olduğunu ifade eden Müezzinoğlu, diğer ayakların üniversite hastaneleri ve kamu devlet hastaneleri olduğunu belirterek, “Bundan bu ülkenin vazgeçebilmesi mümkün değil. Vazgeçme gibi bakış açısı yok. Üçünün birlikte geliştiği süreci şekillendirebilirsek Türkiye sağlıkta bölgenin iddialı ülkesi olabilir. Hem insanı hem de bölge insanı için. Özel sektör dinamiklerini konjektürel ve güncel konulardaki sıkıntılara dayandırarak hedeflerini ve motivasyonunu asla daraltmamalı. Hedefleri 80 milyon ülke insanın içindeki birlik payı ve yakın coğrafyadaki 1,5 milyar insana hitap edebilecek, bu nüfusun 1 milyarı bizim sağlık hizmeti standardı, onların tamamından yüksek olan bir ülkenin mensuplarıyız. Sağlık hizmeti sunumu standardı bizden yüksek olanları da, standardı geliştiren ama finansal maliyeti daha az olan cazibe merkezi olan bir ülkeyiz” dedi.

    “Üniversite hastanelerimiz, bana göre birinci önceliktir”

    Ülkede istikrarlı ve güvenli bir sürecin olduğunu dile getiren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, “Bu süreci beraber paylaşarak daha güçlü hale getirmek gibi bir görevimiz, sorumluğumuz var. Bakanlıkların getirdiği sorumluluklar bu mesleğin bu ülkedeki potansiyelinin yarınları güçlü taşınabilmesi adına da sorumluluklarımızı beraber sizlerden bir kardeşiniz olarak şekillendirmek boynumuzun borcudur. Öncelikle bizim üniversite hastanelerimiz, bana göre birinci önceliktir. Bilimsel anlamda yeni bir vizyona dönmeleri lazım. Sağlık hizmeti sunumunda da hizmet sunumu standartlarını nitelikli boyuta taşıyacak özel alanlara ya da nitelikli alanlara konsantre olmaları lazım. Bunun için de bizim düzenleme altyapılarını onlar adına daha sağlıklı yapmamız lazım. Üniversite hastaneleri aile hekimlerinin baktığı, ilçedeki hastaların tedavisinin yapıldığı mekanlar değil tam aksine bu sağlık hizmeti sunumundaki kitlenin yüzde 30’luk grubunu özellikle, ayrıcalıklı, nitelikli tedavi gerektiren ve teşhis gerektiren alanları onların farklı dinamikleri ile şekillendirmeli” ifadelerine yer verdi.

    “Üniversite ve tıp fakülteleri dünya ile yarışta iddialı olabilecek dilimleri planlamaları gerekiyor”

    Eğitimde iddialı olmak zorunda olduklarını dile getiren Bakan Mehmet Müezzinoğlu, “Biz bir taraftan tüketimin üretim alanlarını, tükettiklerimizi üretebilen bir noktaya getirmeliyiz. Üreterek kendi ekonomik dinamiklerimizi, finansal dinamiklerimizi iki üç kademe yukarıya taşıyacak alanları şekillendirmemiz lazım. Üniversite hastanelerinin yönetimleri finansman boyutlarıyla, daha sağlıklı ve iki de bir SUT rakamıyla uğraşan değil, bir taraftan hizmetin dinamiklerini koyacak, eğitimi araştırmayı gerilemeden öncelikleyerek üniversite ve tıp fakülteleri dünya ile yarışta iddialı olabilecek dilimleri planlamaları gerekiyor” diye konuştu.

    “80 milyon vatandaşımıza ekonomik durumu ne olursa olsun sağlık hizmeti almasında engel koymamalıyız”

    Kamu hastanelerinde vizyonun oturduğunu belirten Müezzinoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Dünyada fiziki mekan standardı, tıbbi teknoloji standardı ve vatandaşa ulaşım kolaylığı standardı ile vatandaşa Almanya’da şöyle bir hastane varmış dedirtmeyecek yolculuğa başladı. 80 milyon vatandaşımıza ekonomik durumu ne olursa olsun sağlık hizmeti almasında engel koymamalıyız. İmkanı olmayanın da tedavi hakkıdır. Vatandaşımız mağdur olmamalıdır. Kamu hizmeti vermekteki sorumluluk vatandaşın hizmet alma hakkını karşılayacak şekilde olmalıdır.”

    “Özel sektör korkularıyla değil, özgüveni ile bugünlere geldi”

    Şehir hastanelerinin kamunun bir vizyonu olduğunu ifade eden Bakan Mehmet Müezzinoğlu, özel sektörün vizyonuyla dünya ile yarışması gerektiğini dile getirdi. Bakan Müezzinoğlu, “Özel tektir bu yarışta mağdur olan olmaz. Onun da vizyonunun gelişmesine vesile olur. Korku kaybettirir, özgüven kazandırır. Özel sektör korkularla bugünlere gelmedi. Özgüveni ile geldi. Özgüvenini kaybeden bir özel sektör kendi içinde kaybetmeye başlamıştır. Özel sektör hem 80 milyonluk ülke insanına sağlık hizmeti vermekteki özgüvenini arttırmalı, tırnak içindeki sorunlara takılarak motivasyonunu kaybetmektedir” dedi.

    “Akşamdan sabaha çözülecek sıkıntılar değil bunlar”

    Sağlık Uygulama Tebliğinin (SUT) hiç gündemde olmadığı dönemlerden özel sektörün geldiğini söyleyen Bakan Müezzinoğlu, “Özel sektör hizmet verdiğinde, vatandaşa faturasını veriyordu. Vatandaş SGK’dan alıyor muydu alamıyor muydu? Özel sektör finansmanını o dönemde vatandaşın cebinden sağlıyordu. O dönemde vatandaşın tamamına hizmet verecek duruma geldi. Bu dönüşümde tabi ki sorunlar var. Akşamdan sabaha çözülecek sıkıntılar değil bunlar. 2-3 yıldır yaşadıklarımız olağanüstülüklerle dolu. Bunlar olmasaydı belki bu sorunları konuşmayacaktık belki yeni sorunlar konuşacaktık” şeklinde konuştu.

    “Güçlü bir sistemin istikrarının güvenini planlamak arkadaşlarımızın ihmal etmemesi gereken bir konu başlığı”

    Daha yeni bir referandumdan çıkıldığını dile getiren Bakan Müezzinoğlu, “Ülkede istikrarlı bir sürecin temel kolonlarını diktik. Bu kolonların ana sahibi artık 80 milyon ülke insanı sahibi olacak. 80 milyon ülke insanını vicdanının ağırlıklı çoğunluğunun yetkiyi verdiği yürütme, bu ülkeyi yönetmede söz sahibi olacak. Bu ülke insanını vicdanının ağırlıklı çoğunluğu millet geleceği adına yanlış yapmaz, geleceği adına yanlış yapmaz. Güçlü bir sistemin istikrarının güvenini bugünden planlamak bizim bu salondaki arkadaşlarımızın asla ihmal etmemesi gereken bir konu başlığı” diye konuştu.

    “Sac ayağının bir ayağının zayıf kalması durumunda sağlıklı helva yapılamaz”

    Sac ayağının bir ayağının zayıf kalması durumunda onun üzerine sağlıklı bir kazan oturtamayacaklarını ifade eden Bakan Müezzinoğlu, “Sağlıklı bir aşure ya da keşkek yapamayız. Sağlıklı helva yapamazsın. O nedenle bir üniversite, iki kamu, üç özel sektör saç ayağımızın vazgeçilmezleridir. O üç ayağının da zayıf alanlarının da güçlendirdiği her ayağın kendine ait zenginlikleriyle güçlü kılacağımız dönem olması için hazırız. Bunu paylaşarak şekillendirmekte inşallah şimdi, belki bir ay sonra birçok konu daha arkada kalmış olacak” dedi.

    “Bu zararlardan en anlamlısı ve en değerlisi 249 şehidimiz”

    Sağlık Uygulama Tebliğinin uygulamalarının kendi açısından espriye döndüğünü ifade eden Bakan Mehmet Müezzinoğlu, “Özel sektörden arkadaşlar bunu bana getirdiklerinde valla dokunamayız dedim. Dedim ki SUT’la ilgili anayasa maddesi var. 10 yıldan önce herhangi bir değişiklik yapılamaz diye. 10 yılı da doldurduk dolduracağız. Bu ülke bizim. Çok alarak yarın çok alacağımız anlamına gelmez. Yapıyı çökerttiğimiz zaman beraber çökeriz. Sağlıklı, sürdürülebilir geliştirilebilir olsun. Paylaşarak yapalım, günü gelecek aza razı olacağız. Günü gelecek zarara razı olacağız. 2016 da birçok alanda birçok zarara razı olduk. Bu zararlardan en anlamlısı ve en değerlisi 249 şehidimiz. 249 şehidimiz olmasaydı, o gece bu salonda ben olmazdım. Siz de muhtemelen bu salon organizasyonunu yapacak noktada olmazsınız. Dolayısıyla ülke, ülkenin dinamikleri zaman zaman başımıza hiç beklemediğimiz olağanüstülere hainlikleri getirebiliyor. Onu da anlayabilen normalleştikten sonra da geleceğe olan umudumuzu güvenimizi sarsmadan yürütebilecek, keser bana yontsun değil, birlikte büyütelim. Ekonomi büyürse ekonomik olarak büyüyeceğiz” diye konuştu.

    “Hiçbir hain plancı bu milletin kaderiyle oynama cesaretini gösteremeyecek”

    Birçok eksiğin standartlarını yükseltebilmek adına sağlığa ayırabilecekleri payı önümüzdeki yıllarda bir iki puan daha artırabilecek altyapının olduğunu belirten Müezzinoğlu, “Ekonomik bütçemizi büyüttüğümüzde bir trilyon doları yakaladığında gayri safi milli hasılamız, buradaki payımız artacak. Bizim tek şeye ihtiyacımız var istikrarlı ve güvenli dönemlere ihtiyacımız var. Son 3-4 yıldır istikrar ve güvenimizle oynamak isteyen tuzaklar var. Bu tuzakların büyük çoğunluğunu bertaraf ettik. 249 şehidimiz, 2 bin 200 gazimiz ile ana tuzağı bozduk. Bundan sonra bu tabloyu gören hiçbir hain plancı bu milletin kaderiyle oynama cesaretini gösteremeyecektir. Kendi standardımızı yükseltecek vizyonumuzu geliştirecek farklılıkları yakalayacak alanları çok daha akıl teri dökerek, çok daha farklılıkları oluşturacak” diye konuştu.

    “Türkiye bugün bölgesinde sağlık alanında farklı bir marka değerini yakaladı”

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, “Acile gelenlerin yüzde 70’inin acil olmadığını bildiğimiz bir tabloda yalnız ekonomik olarak tatmin edici ücreti vermiş olmamız, acille ilgili sorunumuz olmadığı anlamına gelmez. Acilin, acil statüsünü doğru şekillendirmek ve o statünün hak ve hukuku neyse onun karşılığını şekillendirmeli. Yapacak çok işimiz var ama çok işleri de yaptık. Türkiye’de bugün bölgesinde sağlık alanında farklı bir marka değerini yakaladı. Kamu ve özel sektörde marka değerini yakaladı. Üniversiteler biraz zayıf halka olarak kaldı ama önümüzdeki yıllarda inşallah bu halkayı da güçlendireceğiz. Biz birbirimizle rekabet olarak değil, birlikte sağlık hizmet sunumu standardını, kalitesini, vizyonunu büyüterek hepimizin kendi adına olan payı büyütecektir ve geleceğe ait olan güvenini artıracaktır” dedi.

    “Kol dikmek, kalp nakli yapmaktan daha zor”

    OHSAD Genel Başkanı Reşat Bahat, Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) problemlerin artık çözülmesi gerektiğini söyledi. Acil servis ve fark alınamayan kalemlerin tamamına yakınında zarar ettiklerini belirten Bahat, acillerin zarar edilen durumlar haline geldiğini kaydetti. Reşat Bahat, “Acilde fark alınamayan kalemlerin tamamına yakınında devasa zararlar ediyoruz. Acillere baktıkça zarar ettiğimiz durum haline geldi. Bir vatandaşın kolu kopuyor 10 saatlik ameliyat, gecenin 3’ünde ya da pazar günü veriliyor. Kolu dikecek, doktoru bulamıyorsunuz. Kimse artık gecenin 3’ünde telefonunu açmıyor. O kol çöpe atıldığında Sosyal Güvenlik protez parası veriyor, sakata ayırıyor, emeklilik parası veriyor. 8-9 yıldır anlatıyoruz, bu kolun dikilmesi için 30-40 bin lira vermiyoruz. Kolu dikmek, kalp nakli yapmaktan daha zor. Daha korkunç bir maliyete niye sebep oluyoruz. Muayeneyi anlıyorum da bunu anlayamıyorum” dedi.

  • Bakan Müezzinoğlu: “Hayır diyenler de kazandı”

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, referandum sonuçlarıyla ilgili, “Hayır oyu verenler de kazandı” dedi.

    Bursa’da 15 Temmuz Şehitler Meydanı’nda konuşma yapan Bakan Müezzinoğlu, “Bu millet bu milletin düşmanlarına her zaman olduğu gibi bu günde dersini verdi mi? Bakınız son 2 aydır 3 aydır milletimizle beraber hep geleceği konuştuk hep dedik ki bu milletten rahatsız olanlar var Türkiye’nin büyük gelişmiş ülkelere olan yarısından rahatsız olanlar var Almanya, Hollanda dersini aldın mı? Sizler sayesinde dersini aldı. Rabbim sizlerden razı olsun. Rabbim bu büyük milletin birlik ve beraberliğini bozmasın. Bundan sonra artık hangi siyası görüşte olursa olsun herkes önce halk diyecek millet diyecek. Milletin yarınlarını bugünden daha iyi yapmak zorunda olacak. O nedenle hayır diyen kardeşlerimde şunu bilsinler ki onlar da kazandı, onlar da kazanacak. Rabbim inşallah bunu nasip edecek. Bu gün hayır diyen kardeşlerimin bir kısmı bir gün sonra bir kısmı 5 yıl sonra keşke bende evet demiş olsaydım diyecekler. Onlar da bizim kardeşimiz 80 milyon biriz, birlikte büyük Türkiye’yiz. Onun için bizim büyüklüğümüzden rahatsız olanlar zaman zaman tuzak kuruyorlar. Ama biz hep beraber o tuzakları bozduk mu? Bundan sonra inşallah artık tuzak kuramayacakları güçlü bir sisteme evet dedik mi? İşte bu akşam sizlere evinize gidip de elinizi vicdanınıza koyup rahat uyumak düşer. Rabbimize şükrederek ’Yarabbi bu millet adına bu ülke adına üzerime düşeni yaptım sen benden razı ol’ diyerek rahat bir uyku uyumayı ve yarınlara güçlü icraatlar yapacak cumhurbaşkanına, bizlere dua edin” açıklamasında bulundu.

    Referandum sürecinde görev alan partililere teşekkür eden Bakan Müezzinoğlu, cumhurbaşkanlığı sisteminin ülkeyi daha da güçlendireceğini ifade etti. Müezzinoğlu, “Bu milli irade bayramı, bu demokrasi bayramında alın teriniz var, gönül sızınız var. Sizlere binlerce teşekkür ediyorum. Rabbim sizlerden razı olsun diyorum. Genç kardeşlerimden hanım kardeşlerimden bütün Bursalılardan rabbim razı olsun diyorum. AK Parti kurulduğu günden beri hep millet dedi, hep vatan dedi, hep devlet dedi, hep beraber ay yıldızlı bayrak dedi. Biz diyoruz ki ay yıldızlı bayrağımız daha güçlü dalgalansın. İstiyoruz ki milletimiz geleceğe daha çok umutla ve güvenle baksın. Onun için milletimiz adına güçlü bir sistemi Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini getirdik. Milletimiz de ’evet’ dedi. hayırlı uğurlu olsun. Artık güçlü Türkiye artık büyük Türkiye artık büyük hedeflerine hızlı yürüyen bir Türkiye var bu Türkiye’nin oluşmasında sizlerin emeği var Rabbim sizlerden razı olsun sizlere gönül dolusu teşekkürler” şeklinde konuştu.

  • Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu oyunu kullandı

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, 16 Nisan referandumunun milletin barışına, kardeşliğine katkı sağlayacağını belirterek, “Bundan sonraki süreçte dar siyasi çekişmeler azalacak, milletçe büyük hedeflere yürüyüşümüz güçlenecek” dedi.

    Doktor Müezzinoğlu, oyunu saat 15.00’te merkez Osmangazi İlçesi Fatih Anadolu Teknik Lisesi’nde 2190 numaralı sandıkta kullandı. Oyunu kullandıktan sonra açıklama yapan Bakan Müezzinoğlu, bugün milletin vicdanının konuştuğunu ifade ederek, “Bu seçimin ardından milletçe büyük hedeflere yürüyüşümüz güçlenecek. Öyle inanıyorum, kısır çekişmelerin bittiği bir dönem olacak. Siyasi tercihlerimiz, bugün tercihlerimiz farklı olabilir ama biz birlikte büyük bir milletiz. Birlikte tarihi geleceğe yürüyen milletiz. Birlikte büyük hedefleri ve büyük hayalleri olan bir milletiz. O nedenle demokrasinin güzelliğini ayrışma değil birbirimizi tam aksine daha çok sevme, birlikte büyük hedeflere yürüyebilmeye vesile olması için arzu ediyoruz. Önümüzdeki süreçle ilgili bir sistem değişikliği önerisi milletimizin vicdanına getirildi. Bugün milletimizin vicdanı konuşuyor. 2-3 saat sonra milletimizin vicdanı ne dediyse herkes o vicdana teslim olacak. O vicdanın gereklerini yöneticiler, siyasiler millete yakışır şekilde yapmaya devam edecekler. Milletimiz ve geleceği için ülkemizin güçlü istikrarlı yolculuğu için hayırlı olmasını diliyorum. Fevkalade iyi olacaktır. Bursa ve ülkemiz için hayırlı olsun” diye konuştu.