Etiket: Müdürden

  • Müdürden Bafralı dondurmacılara tüyo

    Müdürden Bafralı dondurmacılara tüyo

    Samsun İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, “Salep Yetiştiriciliği” toplantısında yaptığı konuşmada, Maraşlı dondurmacılara vermediği tüyoyu Bafralı dondurmacılara verebileceğini söyledi.

    Samsun’un Bafra ilçesinde oluşturulan Salep Çalışma Grubu tarafından “Salep Yetiştiriciliği” konulu toplantı düzenlendi. Türkiye doğasında bol miktarda bulunan, son yıllarda ekonomik getirisinin yüksek olması dolayısı ile küçük ölçekli arazilerde yetiştirilmeye başlanan salebin Bafra’da yaygınlaştırılması için çalışmalara başlandı. Bu amaçla İlçe Kaymakamı Cevdet Ertürkmen’in talimatları ile Bafra Meslek Yüksekokulu, Samsun İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Bafra İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü, Bafra Doğa Koruma ve Milli Parklar Şefliği, Bafra Ziraat Odası Başkanlığı, Dedeli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kurumlarından temsilcilerin yer aldığı “Salep Çalışma Grubu” oluşturulmuştu. Çalışma grubu çiftçileri bilgilendirmek amacı “Salep Yetiştiriciliği” konulu toplantı düzenledi.

    Bafra Meslek Yüksekokulundan Öğretim Görevlisi Doç. Dr Ömer Çalışkan salep yetiştiriciliği, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Ziraat Yüksek Mühendisi Yasemin Saraç salep yetiştiriciliği mevzuatı ve salep pazarlama imkanları konusunda, Bafra Doğa Koruma ve Milli Parklar Şefliğinden Cengiz Akyüz de doğadan salep toplama yasağı ve yaptırımları konusunda bilgi verdi.

    Toplantıda, salep yetiştiriciliği yapmak isteyen çiftçilerin uyması gereken mevzuatlar, doğadan salep toplanması ile ilgili yasal yaptırımlar, toprak hazırlığından pazarlanmasına kadar olan yetiştiricilik süreçleri ve pazarlama imkanları anlatıldı. Toplantı sırasında çiftçiler tarafından yapılan katkılar da değerlendirilerek çalışma grubu tarafından eylem planı hazırlanıp Bafra’da salep yetiştiriciliğine mevzuat kuralları çerçevesinde başlanması ele alındı.

    Kaymakam Cevdet Ertürkmen, “Hocalarımız yetiştiriciliği anlattı, bundan sonraki süreçte örgütlenme konusunda kadın çiftçilerimizi kooperatifçiliğe yönlendireceğiz. Daha kurumsal bir yapı olarak çalışmalarını sağlayacağız. Biz bunun öngörülerini çalışmalarını zaten yapmıştık İlçe Tarım Müdürlüğü olarak, İl Tarım Müdürlüğümüz de bu konuda destek verdi. Bu çalışmanın akabinde arkadaşlarımız sahayı gezerek önce bu üreticilerimizi örgütleyeceğiz. Özellikle önceliğimiz bir kooperatif haline gelebilmek. Ama dedelide ki hadise daha kurumsal onların sertifikası var. Özellikle tohum, yumru yetiştirerek sertifikalı kooperatiflere verme noktasında bir devlet kurumundan almamız bizi daha meşru kılacak, elimizi aha çok güçlendirecektir. Bunun yanında İlçe Tarım Müdürlüğümüzün arazileri de var, deneme ürünleri yapma noktasında, teknik tarım lisemiz var, orada da bu çalışmaları yürüteceğiz. Pazar sıkıntısı yok. Gerçek kaliteli kurusu için konuşuyorum, 450 liraya kadar çıkan bir ürün” dedi.

    “Maraş’ta çok istediler ama ben vermedim”

    İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam da , “Maraş bölgesi geçmişte biyo korsan salepçiydi. Dondurmacılar köylerde mutlaka salep toplatırlar ve satın alırlardı. Ama bugün keşke o zaman bugünkü gibi yetiştiricilik olsaydı, o bölgedeki salebi bitirmesiydik. Artık dağlarda falan var ama o da çok az. Öncelikle bakanlığımıza göl soğanı ve saleple ilgili projemizi sunduk. Bu proje çıktığında Bafra’mıza gerekli desteği vereceğiz. Üretici belgesini sizler yapamayacaksınız. İlçe müdürlüğündeki arkadaşlarımız sizi yönlendirecekler. Herkes bireysel bir şey yaptığı zaman bunun içinden çıkamazsınız. Bir birlik gibi, kooperatif gibi bir araya gelirseniz masrafı az olur. Bafra’da dondurmacılık çok iyi. Ben dondurmacılara bir tüyo vermek istiyorum. Onu Maraş’ta da yapmıyorlar. Bende bir formül var. Tutmazsa, Türkiye’de isim yapmazsa ben bir şey bilmiyorum. Başka bir formül. İçine bir şey daha katacaksın. Onu Maraş’ta çok istediler ama ben vermedim. Onu da burada vereyim. Benim doyduğum yer memleketimdir. O formülü burada vereceğim” şeklinde konuştu.

  • Duyarlılık gösteren fotoğrafçıya müdürden teşekkür

    Duyarlılık gösteren fotoğrafçıya müdürden teşekkür

    Amasya İl Milli Eğitim Müdürü İlker Kösterelioğlu, Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda (YKS) kimlik belgeleri olmayan 3 öğrenci için dükkanını açarak öğrencilerin fotoğraflarını hazırlayan ve sınava yetişmelerine katkı sağlayan fotoğrafçıya teşekkür etti.

    27 Haziran Cumartesi günü YKS (Yükseköğretim Kurumları Sınavı) 1. oturum sınavına girmek isteyen 3 öğrenci yeni kimlik belgeleri olmadığından dolayı sınava alınmayınca, geçici kimlik belgesi çıkarmak için Amasya Nüfus Müdürlüğüne gitti. Burada görevli memur öğrencilerden biyometrik fotoğraf talep etti. Fotoğrafçıların sokağa çıkma yasağı nedeniyle kapalı olması yüzünden fotoğraf çektiremeyen öğrencilerin yardımına önce nüfus memuru yetişti. Telefon ile fotoğrafçı Tuncay Çuhadar’ı arayan nüfus memuru durumu kendisine izah etti. Tereddüt etmeden dükkanını açan Çuhadar, zaman ile yarışan öğrencileri sınava yetiştirdi. Bu örnek davranışını sosyal medyadan paylaşan 35 yıllık Fotoğrafçı Tuncay Çuhadar, Amasya İl Milli Eğitim Müdürü İlker Kösterelioğlu’nun dikkatini çekti. Kösterelioğlu, bugün makamında fotoğrafçı Tuncay Çuhadar’ı ağırladı. Kendisine örnek davranışından dolayı teşekkür ederek, Amasya figürlü bir hediye takdim etti.

    Konuyla ilgili açıklama yapan Amasya İl Milli Eğitim Müdürü İlker Kösterelioğlu, “Tuncay Beyi sosyal medya üzerinden takip ettim. 3 öğrencimiz kimliği olmadığından dolayı sınava alınmayınca nüfus müdürlüğü resimler için kendisine başvurmuş. Kendisi de o saatlerde evdeymiş. Haberi alır almaz hemen dükkanını açıp öğrenci arkadaşlarımıza çok kısa sürede nüfus kağıtları için gerekli olan fotoğrafları hazırlamış. Sosyal medyada gördüğümüz kadarıyla birçok kamu kurum özellikle polislerimiz çocuklarımıza yardım durumunda hemen seferber olmuşlar. İlimizde de böyle bir örneği görünce arkadaşımızı kurumumuza davet ederek, kendisine bir kahve ısmarladık ve teşekkür ettik. Bu güzel davranışından dolayı öğrencilerimiz adına kendisine tekrar teşekkür ediyorum” dedi.

    Fotoğrafçı Tuncay Çuhadar ise olayı şu şekilde aktardı: “Cumartesi günü evimdeyken gelen bir telefon ile 3 arkadaşımıza biyometrik fotoğraf çekilmesi gerektiğini söylediler. Zamanla yarıştığımız için hemen telefon ile Amasya Emniyet Müdürlüğünden izin aldım ve tereddüt etmeden dükkanımı açtım. 3 dakikada kendilerine fotoğrafları hazırlayıp verdim. Öğrencilerimizi sınava yetiştirmenin mutluluğunu sosyal medyadan paylaştım ve Milli Eğitim Müdürümüz beni makamına davet ederek burada teşekkür etti. 35 yıllık meslek hayatımda çok evlilik gördüm, düğün çektim. Çok mutluluklara şahitlik ettim. Fakat bunun mutluluğu bambaşka” diye konuştu.

  • Genel müdürden Foça’da bilgi almak isteyen gazetecilere çifte standart

    İzmir’in Foça ilçesinde petrol sızıntısı nedeniyle yaşanan çevre felaketine ilişkin bilgi almak isteyen basın mensuplarına Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürü Sebahattin Dökmeci’nin çifte standart uygulayarak bilgi vermemesi gazetecilerin tepkisine neden oldu.

    Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürü Sebahattin Dökmeci, İzmir’in Foça ilçesinde yaşanan petrol sızıntısı ve ardından oluşan çevre kirliliği nedeniyle sabah erken saatlerde bölgeye geldi. Olayı anlık olarak takip etmek isteyen gazeteciler de bölgeden gelişmeleri anbean aktarırken, Genel Müdür Dökmeci ile görüşüp ilçedeki son durumu haberleştirmek istedi. Bilgi almak isteyen gazeteciler, Genel Müdür Dökmeci’nin “Ben Anadolu Ajansı ile ayrı röportaj yapsam iyi olur. Bazı özel veriler var, onları Anadolu Ajansı ile paylaşacağım” demesi ise basın mensuplarını şaşırttı. Bu durum karşısında neye uğradığını şaşıran ve tepki gösteren gazeteciler, daha sonra alandan ayrıldı.

    Dün çevre felaketi ile ilgili gazetecilere toplu açıklama yapan Dökmeci’nin amaçları sadece bilgi almak olan ve görevini yerine getirmeye çalışan gazetecilere neden çifte standart uyguladığı ise merak konusu oldu.

  • Müdürden avlanma uyarısı

    Ordu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Kemal Yılmaz, su ürünleri genel av yasaklarının 15 Nisan tarihinden itibaren başladığını hatırlatarak, bazı av yasaklarının tarihlerini de açıkladı.

    Denizlerde ve iç sularda ticari amaçlı su ürünleri avcılığına getirilen genel yasakların 15 Nisan’da başladığını belirten Kemal Yılmaz, yasakların Akdeniz’de 15 Nisan-15 Eylül, diğer denizlerde 15 Nisan-31 Ağustos tarihleri arasında geçerli olduğunu kaydetti.

    Alamana (voli) ağları ile 15 Nisan-15 Mayıs tarihleri arasında su ürünleri avcılığının yasak olduğunu belirten Yılmaz, “Gırgır ağlarının kullanımının yasak, alamana ağlarının kullanımının serbest olduğu dönemde, 22 metreden (12 kulaç) daha fazla derinliğe sahip alamana (voli) ağlarının su ürünleri avcılığında kullanılması yasaktır. Bütün karasularımızda 15 Nisan – 31 Ağustos tarihleri arasında algarna ile deniz salyangozu avcılığı yasaktır. Sadece Dalma yöntemi ile deniz salyangozu avcılığı dönem boyunca serbesttir” dedi.

    Balıklara göre avlanma tarihleri

    Yılmaz, şu bilgileri verdi: “Bütün karasularımızda 15 Nisan-15 Haziran tarihleri arasında her türlü istihsal vasıtası ile kalkan avcılığı yasaktır. Parakete ve fanyalı ağlar ile kalkan avcılığı dönem boyunca yasaktır. Kalkan avcılığında kullanılacak ağların göz açıklığı 400 mm’den küçük olamaz. Av yasağından önce avlanarak İl ve İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüklerine stok tespiti yaptırılan kalkan balıklarının, yasağın başlamasından itibaren en geç 7 gün içerisinde pazarlanması zorunludur. Bütün karasularımızda 1 Nisan-31 Ağustos tarihleri arasında ağ dalyanları dahil her türlü istihsal vasıtası ile palamut ve torik avcılığı yasaktır. Ancak 15-31 Ağustos tarihleri arasında çapari ile palamut avcılığı serbesttir. Limanlarda, balıkçı barınaklarında, barınma ve çekek yerlerinde ve bu yerlerin girişinde ana mendireğin başından itibaren 100 m yarıçaplı alanda su ürünleri avcılığı yasaktır. Denizlerde yapılan su ürünleri avcılığında tek kat misina ağları, çoklu tek kat misina ağları ve dolanan (drift-net) ağların kullanılması yasaktır. Bu ağların, gemilerde, balıkçı barınaklarında, barınma ve çekek yerlerinde bulunması yasaktır.”

    Yılmaz, son olarak avcılara uyarıda bulunarak, “İdeal avcılık dengeli avcılıktır. Aşırı ve kuralsız avcılık, geleceğimizin ve çok önemli bir zenginliğimizin yok edilmesi demektir. İyi bir gelecek için avlanma usul ve esaslarına uyunuz. Amacınız günü kurtarmak değil, geleceği kurtarmak olmalıdır” diye konuştu.

  • Müdürden darbe şiiri

    Ordu’nun Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ekrem Cinoğlu, darbe girişimi ile ilgili bir şiir yazdı.

    Yazdığı şiiri sosyal medya hesabından paylaşan Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ekrem Cinoğlu, kısa süre içerisinde binlerce kişi tarafından beğeni aldı. ‘Temmuz Bizim’ isimli şiiri 15 Temmuz gününde yaşanan darbe girişiminden etkilenerek yazdığını belirten Müdür Cinoğlu, “İlk akşam hemen sokağa fırladım ve meydanda yerimi aldım. Herkesin akın akın meydanlara koşuşundan dolayı çok duygulandım. Darbe girişimi nedeniyle ülkenin elden gittiği algısı ile her Türk ferdi gibi endişe duydum. Halkın sokağa dökülmesi ile bu darbe girişimi başarısızlıkla sonuçlandı. Halkımız bir olduktan sonra bizlerin başaramayacağı bir şey olmaz. Demokrasi nöbetimizi her zaman burada devam ettiriyoruz. Demokrasiye karşı yapılacak her türlü saldırıya karşı milletimiz dik duracaktır. Şiirim gerçekten çok beğenildi. Ben de çok duygulanarak yazdım. 15 Temmuz’da darbeye karşı kahramanca direnen yüce Türk milletine ithafen bu şiiri yazdım” dedi.

    Cinoğlu’nun kaleme aldığı ‘Temmuz Bizim’ isimli şiir şöyle:

    “Destanın Şanlı Oğlu Oğuz Bizim

    Çaldıranı Toz Eden Yavuz Bizim

    Yürüdük Tankların Tam Üzerine

    Çocuklar Rahat Olun Temmuz Bizim.

    Hayber Kalesini Yüklendi Ali

    Anında Kırıldı Küffarın Beli

    Takkesi Düşünce Göründü Keli

    Çocuklar Rahat Olun Temmuz Bizim.

    Başbuğum Emretti: ’Sokağa Çıkın!

    Cesaret Devini Göğsüne Takın!

    Şu Koşan Nineye; Dedeye Bakın!

    Çocuklar Rahat Olun Temmuz Bizim.

    Köprüler Tutulmuş, Maşa Ellerce

    İnsanlar Sokağa, Aktı Sellerce

    Türküler Söylenir; Kalır Yıllarca

    Çocuklar Rahat Olun Temmuz Bizim.

    Şanlı Bayrak Elde, Gider Savaşa

    ’Ya Kuzgun Leşe Der Ya Devlet Başa’

    Bir Oldukça Millet, Yer Yok Telaşa

    Çocuklar Rahat Olun Temmuz Bizim.”