Etiket: Milyonu

  • 12 Milyonu 12 No’lu Bayi Kazandırdı

    Süper Loto’dan 12 milyon TL tutturan şanslı numaraların Kahramanmaraş’ın Onikişubat ilçesindeki 12nolu Sayısal Loto bayisinde oynandığı ortaya çıktı.

    Milli Piyango İdaresince düzenlenen Süper Loto’nun 11 Şubat 2016 Perşembe günkü çekilişi yapıldı. Çekiliş sonucunda, 434’üncü haftanın kazandıran numaraları 18, 27, 33, 38, 43 ve 53 oldu. Süper Loto’da 6 bilen 2 kişi 12 milyon 24 bin 157,15’er TL ikramiye kazandı. Süper Loto’da 6 bilen 2 kupon Kahramanmaraş’ın Onikişubat ve Sivas’ın Zara ilçelerinde oynandı.

    Şanslı numaraların oynandığı Kahramanmaraş’ın Onikişubat ilçesindeki 12nolu Sayısal Loto bayi sahibi Faruk Numanoğlu şanslı numaraları tesadüfen öğrendiğini belirterek, “12 Şubat günü 12 trilyonun 12nolu bayiinden çıkması da çok tesadüf bir olay. İnşallah numaraların çıktığı kişi hayırlı işlerinde kullanır” dedi.

  • Prof. Dr. Tezer Kutluk: “2025 Yılında 30 Milyon Kişi Kanser Olacak, 16 Milyonu Hayatını Kaybedecek”

    Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü (UICC) Başkanı Prof Dr. Tezer Kutluk, 2025 yılında 30 milyon kişinin kanser olacağını ve bunların 16 milyonunun öleceğini belirterek, bir an önce önlem alınması gerektiğini söyledi.

    Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü Başkanı Prof Dr. Tezer Kutluk kanserle ilgili gerçekleri Antalya Gazeteciler Cemiyeti’nde 4 Şubat Dünya Kanser Günü nedeniyle gerçekleştirdiği toplantıda açıkladı. Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Antalya Şubesi Başkanı Op. Dr. Kadri Yakut, Memorial Sağlık Grubu Antalya Onkoloji Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, Antalya Halk Sağlığı İl Müdürü Uzm. Dr. Murat Özdemir de toplantıda ellerine yapıştırdıkları notlarla kansere karşı tek elden mesaj verdi.

    “2025 YILINDA 30 MİLYON KİŞİ KANSER OLACAK, 16 MİLYONU ÖLECEK”

    Prof. Dr. Tezer Kutluk, kanserin büyük bir sorun olduğunu ve her yıl 14 milyon kişinin kanser olduğunu bunların 8 milyonunun ise hayatını kaybettiğini söyledi. Nüfus artışına göre kanser sayısındaki değişimi de vurgulayan Kutluk, “Eğer böyle gidecek olursa sadece nüfus artışının etkisi ile 2025 yılında 14 milyon sayısı 25-30 milyona doğru gidiyor. Neredeyse iki katı. Ölümler de öyle olacak ve 16 milyonu bulacak. Bu önemli bir sorun” diye konuştu.

    Kanserin dünya ülkelerine maliyeti her yıl 1.2 trilyon dolar olduğunu ve bu rakamı hayal dahi edemediğini vurgulayan Prof. Kutluk, “Ben hayal edemiyorum bu bütçeyi. Bırakın fakirleri zengin ülkelerin bile baş edemeyeceği bir şey. Böyle büyük bir sorun için iyi bir ekonomi gerekiyor. Daha fazla canın kurtarılması için insanlık kansere karşı bir şeyler yapmak zorunda. Yapabilirseniz daha az insanın kanser olmasını sağlamak ve kanseri önlemek lazım. Yapılabilir mi yapılabilir. 8 milyon ölümden 4 milyonu 35 ve 69 yaş arasında erken yaş ölümleri kategorisine giriyor” dedi.

    “TIP TEKNOLOJİSİNDE BAŞ DÖNDÜRÜCÜ GELİŞMELER VAR”

    Tıp alanında baş döndürecek oranda gelişmelerin olduğunu belirten Prof. Kutluk, klasik tedavi yöntemlerine ek olarak ilaç tedavisinin de geliştiğini söyledi. Kanserin amansız hastalık olmaktan çıktığını ve başarı oranlarının devrim niteliğini taşıdığını da vurgulayan Kutluk şöyle konuştu:

    “Tıp teknolojisinde baş döndürücü gelişmeler var. Klasik radyoterapi, kemoterapi yanında ilaç teknolojisindeki gelişmeler daha iyi imkanlar sunuyor. Kanser tek bir hastalık olmadığı için tek bir çözüm yok. Ama inanın her gün basamak basamak daha iyiye gidiyor. Amansız bir hastalık olmaktan çıktı. Erişkin kanserlerinde tedavi başarısı yüzde 60’ların üzerine çıktı. 1960’lı yıllarda yüzde 10’du. 50 yıldaki bu ilerleme devrim niteliğindedir. Çocuk kanserlerinde ise yüzde 85’lere ulaştı. Doğru zamanda doğru yerde doru tedavi almak lazım.”

    “CEP TELEFONU KANSER YAPAR MI TARTIŞMASI ARTIK YARAR VERMİYOR”

    Kanser örgütü olarak “Yapabilirim ve yapabiliriz” sloganı ile yola çıktıklarını ve ne yapabileceklerini gösterdiklerini de ifade eden Kutluk, bu projeyle kansere çok dikkat çektiklerini söyledi. Tünelin ucundaki ışığı gördüklerini ancak ışığa ulaşmak için çalışmalara hız vermek zorunda olduklarını belirten Kutluk, “Hep birlikte çalışıp yapabiliriz yapabilirim dediğimiz zaman kanser çok görülen ve öldüren bir hastalık olmaktan çıkacaktır” dedi.

    “Cep telefonları kanser yapar mı?” sorusuyla sık sık karşılaştıklarını ancak bu tartışmanın artık fayda getirmediğini de belirten Kutluk, “Cep telefonları kanser yapar mı tartışması artık yarar vermeyen bir tartışma olmaya başladı. Stres kanser yapar mı yapmaz deseniz bile inanmıyorlar yapar diyorlar. Stres doğrudan kanser yapmıyor. Stresli bir insan hastalığı iyi yönetemezse kanser oluyor” dedi.

    “ANTALYA KANSER TARAMASINDA LİDER KONUMUNDA”

    Antalya Halk Sağlığı İl Müdürü Uzm. Dr. Murat Özdemir, Antalya’da kanserle ilgili yapılan çalışmalardan bilgi verdi. Herkesin tütünün ve alkolün zararlı olduğun bildiğini belirten Özdemir, bu zararlara ilişkin çocukları bilgilendirmek için okullarda çalışmalar yaptıklarını söyledi. Antalya’nın kanser taramasına ilişkin Türkiye’de en başarılı il olduğunu da belirten Özdemir, “Kolon kanseriyle ilgili 80 bin kişiye geçen yıl ulaştık pelvis kanseriyle ilgili de 75 bin kadınımızı taradık. Türkiye’de lider durumundayız. Türkiye’de en fazla rahim kanseri taraması yapan il Antalya’dır” dedi.

    DOKTORLAR ELLERİYLE KONUŞTU

    Toplantının ardından doktorlar kansere dikkat çekmek için ellerine postitlere yazdıkları notları yapıştırarak elleriyle mesaj verdi. Prof. Dr. Tezer Kutluk, “Kanseri yenmek için birlikte çalışabilirim”, Uzm. Dr. Murat Özdemir, “Engelleri aşalım”, Prof. Dr. Mustafa Özdoğan ise “Kanserden korkmayalım”, Op. Dr. Kadri Yakut “Kanseri kontrol edebiliriz” notuyla mesaj verdi.

  • Diyabetli Sayısı 415 Milyonu Geçti

    Manisa Devlet Hastanesinde açılan diyabet okulunun tanıtım programı hastanenin eğitim salonunda yapıldı. Tanıtımda konuşan Manisa Diyabet İl Koordinatörü Uzman Dr. Sabriye Özkaya Kafesçiler, dünyada her 6 saniyede bir kişinin diyabet nedeniyle hayatını kaybettiğini ve diyabet hastası sayısının 415 milyonu geçtiğini söyledi.

    Sağlık Bakanlığı tarafından diyabet hastalığı ile mücadele kapsamında hayata geçirilen diyabet okulları projesi kapsamında Manisa Devlet Hastanesinde diyabet okulu açıldı. İlk dersin 1 Şubat tarihinde verileceği okulun tanıtımı hastanede tedavi gören diyabet hastalarına yönelik olarak hastanenin eğitim salonunda gerçekleştirildi.

    Tanıtım toplantısına Manisa Devlet Hastanesi Yöneticisi Dr. Zafer Ulusan, Manisa Diyabet İl Koordinatörü Uzman Dr. Sabriye Özkaya Kafesçiler, Uzman Dr. Birsen Koyuncu, diyabet hemşireleri ve hastanede tedavi gören diyabet hemşireleri katıldı.

    Tanıtım toplantısının açılış konuşmasını yapan Manisa Devlet Hastanesi Yöneticisi Dr. Zafer Ulusan, “Hastanemizde diyabet hastalarına, diyabet hastalığı konusunda bilgi vermek ve farkındalığı artırmak için diyabet okulunu açmış bulunuyoruz. Doktorlarımız Sabriye Hanım ve Birsen Hanım gerekli bilgileri verecek. Hepimiz için hayırlı olsun” dedi.

    Manisa Kamu Hastaneleri Diyabet İl Koordinatörü Uzman Dr. Sabriye Özkaya Kafesçiler de, diyabetin giderek yaygınlaştığına dikkat çekerek şunları söyledi:

    “Diyabet artık dünya çapında pandemi etkisi oluşturan bir hastalık. Bulaşıcı ve salgın hastalık boyutuna ulaşmış durumda. Tüm dünyada bu hastalığın önüne geçmek için pek çok strateji ve proje geliştirilmekte. Sağlık Bakanlığımız bu bağlamda ‘Her insanın sağlıklı yaşam doğru beslenme lüks değil hakkıdır’ düşüncesiyle pek çok projeye adım attı. Bu projelerden bir tanesi de diyabetin önlenmesi, doğru tedavisi, komplikasyonlarıyla mücadelesi için eğitim çalışmalarıdır. Bu bünyede açılan diyabet okulları tüm ülkemizde yayılmakta. Manisa içinde Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliğinin düzenlediği bu programın ilki bizim hastanemizde diyabet okulu olarak başlamaktadır.”

    DİYABET ÜLKESİ

    Diyabetin çok önemli olduğunu kaydeden Kafesçiler, diyabetin çok yaygınlaştığını söyledi.

    Dünyada bugün için uluslararası diyabet federasyonunun verdiği bilgiye göre, 415 milyon diyabet hastası olduğunu anlatan Kafesçiler, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu ne demektir biliyor musunuz? Dünyadaki en kalabalık ülkeleri sınıflandırdığımızda birinci sırada Çin var, ikide Hindistan var. Bütün diyabet hastalarını bir ülkede toplasak ve buna Diyabet ülkesi adını versek, dünyanın üçüncü büyük ülkesi olur. Amerika’dan daha büyük bir ülke olduğunu görüyoruz. 415 milyon çok dehşet bir rakam. Ülkemizde de en son yapılan çalışmada bu oran yüzde 13.7 olarak belirtilmiştir. Her 6 saniyede bir kişinin diyabetten öldüğünü düşünürsek bu hastalığın önlenmesi, doğru takibi, doğru tedavisi önem taşımaktadır. Bu amaçla bizde bu hastane bünyesinde diyetisyenlerimiz, diyabet hemşirelerimiz, Doktor Birsen Hanım, ben ve diğer dahiliye uzmanı arkadaşlarımızla birlikte belli periyotla Diyabet okulunda öğrenci programı seçeceğiz ve sertifikasyon programını başlatacağız. Böylece ülke çapında eğitimi yaygınlaştırarak bu hastalığın Manisa’da ve ülkemizde önlenmesi için gerekli çabayı atmış olacağız.”

    Diyabet okuluna katılan diyabet hastalarının kendilerinin birer yardımcısı olacağını dile getiren Kafesçiler, şunları söyledi:

    “Biz endokrinoloji ve diyabet hekimlerinin birer yardımcısı olacaklar. O mahallenin, o köyün birer temsilcisi olacaklar. Bizim bilgilerimizi onlara aktaracak. Dolayısıyla o hastalarımızı bazı ödül programlarımız olacak, sertifikalarını verdiğimiz dönemde bazı kolaylaştırma işlemlerimiz olacak. Dolayısıyla katılımlarınızı bekliyoruz. Katılımlarınızın çok olacağına inanıyoruz. 1 Şubat itibariyle ilk diyabet okulumuzun dersi başlayacak 14 Mart gibi ilk diyabet okulumuzun eğitim süreci sonlanacak. İlk sertifikayı 14 Mart Tıp Bayramında verilmesi için planlama yapılacak. Kamu Hastaneleri grubundaki bütün A ve B grubu hastanelerde yapılacak olan bir eğitim çalışması bu. Diğer hastanelerle koordineli bir şekilde çalışmaları yürüteceğiz.”

    YARALARI KAPANMIYOR

    Tanıtım toplantısına katılan ve 9 yıldır diyabet hastası olan Mehmet Ercan, 9-10 senedir diyabetle mücadele ettiğini ve vücudunda açılan yaraların kapanmak bilmediğini belirterek eğitime katılacağını söyledi.

    Şehrinaz Güldane isimli diyabet hastası da şöyle konuştu: “Hastalıktan dolayı ayaklarında yara çıkanı gördükçe çok üzülüyorum. Ben de ayağımda yara çıkacak diye çok korkuyorum. Dikkat etmeye uğraşıyorum ama üzüntüler peşimizi bırakmıyor yemeklerime dikkat ediyorum.”

    Manisa Devlet Hastanesi ile birlikte il genelinde Merkez Efendi, Turgutlu, Akhisar, Alaşehir, Soma ve Salihli devlet hastanelerinde de diyabet okullarının açılacağı öğrenilirken, Manisa’nın ikinci diyabet okulu Merkez Efendi Devlet Hastanesinde 20 Ocak tarihinde açılacak.

  • Türkiyenin Aylık 2 Milyar Tllik Karşılıksız Çekinin 120 Milyonu Antalyadan

    ATSO Başkanı Davut Çetin, Ekim ayı meclis toplantısında karşılıksız çeklerin durumunu değerlendirdi. Çetin, Türkiye’de aylık 2 milyar TL’lik karşılıksız çıkan çekin 120 milyonunun Antalya’dan olduğunu söyledi.

    Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Ekim ayı olağan meclis toplantısı ATSO meclis salonunda Meclis Başkanı İzzet Bayar başkanlığında gerçekleştirildi. ATSO Başkanı Davut Çetin ve üyelerin katıldığı toplantıda Başkan Çetin, ekonomiye ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

    Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 92’nci yılını coşkuyla kutlayamadıklarını belirten Çetin, yaşanan terör ve şehit olayları nedeniyle üzüntüsünü ifade etti. 7 Haziran seçimlerinden önce sürekli olarak siyasi uzlaşma çağrısı yaptıklarını ancak başarılı olamadıklarını da belirten Çetin, “Buradan herkese bir kez daha çağrıda bulunuyorum. Siyaset, iktidar kavgası değildir, siyaset demokrasi ve hizmet yarışıdır. Devlet, milletin vergisiyle millete hizmet eden kurumlar demektir. Bir devlet ancak demokrasi ve adaletle ayakta kalır. Bu nedenle dünyanın en büyük 10 ekonomisi hedefinin yanına, dünyanın en ileri 10 demokrasisinden birisi olma hedefinin de konulmasını istiyoruz” dedi.

    Çetin, gerilim halinin bir an önce bitmesi gerektiğini ve uzlaşıyı görene dek bunları söylemeye devam edeceklerini söyledi.

    Ekonominin yaşanan terör olayları nedeniyle ikinci plana düştüğünü belirten Çetin, seçimlerde siyasi partilerin ekonomi yönünde vaatlere yöneldiğini söyledi. Ekonominin son durumuna ilişkin verilerde paylaşan Çetin, “Büyüme hedeflerini ve kişi başı milli geliri görüyoruz yüzde 4 ve 5 büyüme hedefleri şu an için çok iyimser, mevcut durumda yüzde 3’ü aşmamız zor. Buna rağmen yüzde 4,4 buçuk büyüsek bile dolar bazında fakirleşmiş oluyoruz. Bu sene, yıl ortası kur 2.73 alındığı için kişi başı gelirde 9 bin doları ancak kurtarıyoruz. Gelecek yıl dolar ortalama 3 lirada kalırsa 8 bin dolarlara inmiş oluyoruz. 2008 yılında 10 bin dolar düzeyine çıkılmıştı. Yani böyle giderse 2008 yılı düzeyine 2018’de de ulaşamamış olacağız. Böylece 10 yıl boyunca 10 bin doları aşamamış oluyoruz. Buna ister orta gelir tuzağı diyelim, ister başka şey diyelim, bunun adı refah kaybıdır” dedi.

    “İHTİYAÇ KREDİLERİNDE SORUN DİKKAT ÇEKİCİ”

    Kredilerle ilgili de konuşan Çetin, takipteki kredilerde artışın olduğunu söyledi. Konut kredilerinde sorun olmadığını ancak ihtiyaç kredilerinde sıkıntının dikkat çekici olduğunu ifade eden Başkan Çetin, “Türkiye genelinde takipteki kredilerde yüzde 27 artış var. Konut kredilerinde sorun yok, ama ihtiyaç kredilerinde ve KOBİ kredilerindeki sorun dikkat çekici boyutta. İhtiyaç kredilerinde takip düzeyi yüzde 169, KOBİ kredilerinde takip yüzde 37 buçuk artmış” dedi.

    Antalya’nın durumunun daha iyi olduğunu da değinen Başkan Çetin, “Antalya’da takipteki kredilerde artış yüzde 12.6 oranıyla ülke geneline göre daha iyi durumda. Antalya’da sektörel kredilerde ise inşaat sektöründe takipteki kredilerde bir artış başladığını görüyoruz” diye konuştu.

    KARŞILIKSIZ ÇEKLERİN DURUMU

    Türkiye’de yaklaşık olarak aylık 2 milyar TL’lik 60-70 bin çekin karşılıksız olduğunu ifade eden Başkan Çetin, Antalya’daki duruma da değinerek şöyle konuştu:

    “Karşılıksız çıkan çeklerin toplamdaki payı yüzde 3-4 arasında. Türkiye’de ayda yaklaşık 2 milyar TL tutarında, 60-70 bin çek karşılıksız çıkıyor, Antalya’da ise ayda 100-120 milyon TL tutarında 3-4 bin arası çek karşılıksız çıkıyor. Oranlar düşük de olsa ticarette güveni sarsan bir konu. Bu nedenle artık bu karşılıksız çek ayıbının bitmesi, ticaretin daha güvenli hale gelmesi gerekiyor. Önümüzdeki dönemde Türkiye’de siyasi belirsizliğin bitmesi, kurulacak hükümetin yapısal önlem takvimi açıklaması ve merkez bankasının izleyeceği faiz politikası en önemli konulardır. Bu 3 konuda olumlu gelişme olursa dövizde ve genel durumda iyileşme görürüz, aksi halde sıkıntılar devam edecektir” dedi.

    TURİZMİN DURUMU

    Antalya’da turist sayısının düşüşünün aylık yüzde 5 oranında sabit şekilde devam ettiğini belirten Çetin, 550 bin kaybın olduğunu söyledi. Antalya’da yabancı çalışan sayısına da değinen Başkan Çetin, Antalya’da turizmde çalışan yabancı sayılarında da düşüş olduğunu söyledi.