Etiket: milyon

  • Vali Memiş: “2 milyon küçükbaş hedefi hayal değil”

    Vali Memiş: “2 milyon küçükbaş hedefi hayal değil”

    Erzurum Valisi Okay Memiş, “Küçükbaş hayvanda bir yılda hedefimiz en az 2 milyon. Bana da gülersiniz içinizden ama ben bu kentin potansiyelini biliyorum. 2 milyon küçükbaş hiç ütopik hedef değil.” dedi.

    Atatürk Üniversitesi Mavi Salon’da, Erzurum Valiliği ve Ziraat Bankası Bölge Yöneticiliği iş birliğinde yürütülecek “Köyümde Yaşamak İçin Bir Sürü Nedenim Var” Koyunculuk Projesi’nin lansman toplantısı yapıldı.

    Vali Memiş, programda yaptığı konuşmada, “Köyümde Yaşamak İçin Bir Sürü Nedenim Var” Koyunculuk Projesi’nin hayalindeki proje olduğunu belirterek, bununla vatandaşlara doğrudan katkı sağlanacağını aktardı.

    Çiftçimiz bu projeyi bekliyordu

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkililerine, projenin uygulanmasına yönelik adımları dolayısıyla teşekkür eden Vali Memiş, “Bu proje aslında bizim, çiftçilerin beklediği bir şeydi, gözümüz aydın olsun. Eminim ki bu hükümetimizin gurur duyacağı iş olacak. Erzurum olarak bu projeyi Türkiye’de 81 ilde en iyi uygulayan il olacağız, hedefimiz bu.” diye konuştu.

    Vali Okay Memiş, Türkiye’nin toplam mera varlığının yüzde 13’ünün Erzurum’da olduğunu anımsatarak, “Toplam merası en fazla il Erzurum. Koyunculuk açısından en fazla müsait olan il de biziz. Projeyi en iyi uygulayan il olacağız. Hodri meydan, devlet bir fırsat verdi, bu fırsatı herkes tek tek değerlendirmeli. Erzurum’un bütün ilçeleriyle bu işi üstlenmeliyiz.” ifadesini kullandı.

    Bu kentin potansiyelini biliyorum

    Göreve geldiğinde Erzurum olarak 1 milyon büyükbaş hayvan varlığı hedeflediklerine emin adımlarla yaklaştıklarını kaydeden Vali Memiş, şöyle konuştu: “Diğer illerin yıllık büyükbaş havyan artış hızı 3-4 bin iken biz 100 bin üzeri artış sağladık ve en az 150 bin de damızlık olarak satıyoruz. 827 bin büyükbaş rakamı açıklandı ama o 900 binin üstünde. Hedefimiz olan 1 milyona aslında yaklaştık. Büyükbaş hayvan sayısı bakımından 2, koyunculukta ise 22. sıradayız. İlçelerimizin potansiyelini biliyoruz. Küçükbaş hayvanda bir yılda hedefimiz en az 2 milyon. Bu size hiç ütopik gelmesin, bu kenti tanıyamayanlara bu hedef ütopik gelir. Bana da gülersiniz içinizden ama ben bu kentin potansiyelini biliyorum. 2 milyon küçükbaş hiç ütopik hedef değil.”

    Vali Okay Memiş, Ziraat Bankası yetkilileri proje kontratına imza attığı buluşmada, Tarım ve Orman İl Müdürü Osman Akar ile Ziraat Bankası Bölge Başkanlığı yetkilisi Gürhan Yapıcı sunum yaparak, proje hakkında bilgiler verdi.

    Toplantıya, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, AK Parti İl Başkanı Mehmet Emin Öz, kaymakamlar, akademisyenler, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile müessese yetkilileri katıldı.

  • Tarsus Belediyesinin tohum takasıyla 1 milyon tohum el değiştirdi

    Tarsus Belediyesinin tohum takasıyla 1 milyon tohum el değiştirdi

    MERSİN (İHA) – Mersin’in Tarsus Belediyesi, bünyesinde Tohum Bankası oluşturdu. Belediyenin hayata geçirdiği proje kapsamında Tarsus’ta ilk defa ata tohumu takas töreni gerçekleştirildi. Sandal Mahallesindeki etkinlikte, 1 milyon adet tohum takasla teslim alındı.

    Tarsus Belediyesi tarafından hayata geçirilen Ata Tohumu projesi kapsamında Sandal Mahallesinde düzenlenen törende kırsal kalkınmaya destek sunuldu. Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan’ın seçim öncesinde açıkladığı projelerden biri olan kırsal kalkınma hamleleri kentin çeşitli bölgelerinde uygulanıyor. Özellikle de organik tarımı desteklemek amacıyla Tarsus Belediyesinde hayata geçirilen proje ile Sandal Mahallesinde bulunan üreticileri ile “Tohum Takas Etkinliği” düzenledi.

    ‘Evladiyelik ata tohumuna sahip çıkıyoruz’ sloganıyla uygulamaya konulan proje kapsamında gerçekleştirilen törende, toplamda 1 milyon adet pembe domates, karpuz, mor mısır, acebek (börülce), bamya, firik mısır, susam, sumak, kavun, bal kabağı, Tarsus nohudu, yeşil mercimek ve fasulye çeşitleri takasla teslim alındı.

    Tarsus Belediyesi, tohum takasında bünyesinde kurduğu Gen Bankasında çoğalttığı karnabahar, marul, beyaz ve kırmızı lahana fidelerini mahalle sakinlerine teslim etti.

    Törende konuşan Sandal Mahallesi muhtarı Ali Sarıçiyan, ilk kez düzenlenen şenliğe katkı sunan Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan’a ve katılım sağlayan herkese teşekkür etti.

    “Köylerimizi şehirleştirmeyelim”

    Başkan Bozdoğan da yaptığı konuşmada, ekonomik olarak zorluklar yaşayan insanların Covid-19 süreciyle daha çok zorlandıklarını söyledi. Yerel yönetimlerin, belediyelerin bu konuda köylere çok büyük destek olmaları gerektiğini vurgulayan Bozdoğan, bu çerçevede ekip olarak ellerinden gelen çabayı gösterdiklerini belirtti. Bozdoğan, “Elbette bu köylerimiz için daha fazlasını yapacağız ama benim istediğim tek bir şey var; köyleri şehir haline getirmeyin. Bırakın köyler köy olsun. İşte görüyorsunuz ata tohumu. Burayı şehir haline getirdiğinizde hormonlu mu besleneceksiniz? Bırakın şu ata tohumumuzu üretelim, köyümüz köy olsun, hiç şehirleştirmeyelim. O köy havasından hiçbir zaman uzaklaşmazsak insanlarımız da koşa koşa Tarsus’a yerleşmezler. Köydeki nüfusa baktım, Sandal çok kalabalık bir yer ama şurada burnunuzun dibinde Anadolu Yakası, Sandallıların oraya taşınmasıyla daha geniş bir nüfus oldu. Size şu konuda söz veriyorum; o kadar güzel hizmetler yapacağız ki Sandal’a; Tarsus’a, Anadolu Yakası’na giden Sandallılar tekrar buraya geri gelecekler. İnsan olarak gittiğim her yerde söylüyorum; merhamet ve adaletimizi göstermede, paylaşmada, ötekine vermede her zaman adil olacağız. Beni sizler tanıyorsunuz çoğunuzun çocuğu gibiydim, buraya ilk geldiğimde meslek hayatımın ilk günleriydi. Bana sahip çıktınız, elinizden geleni de yaptınız. Siyaseti bir tarafa bırakalım. Benim gönlümde dostluk vardır, yüreğimde sevgi vardır, benim içimde insanlarla olan samimi diyalog, samimi iletişim vardır. Bu projede emeği bulunan Belediye Başkan Yardımcımız Osman Bey’i çalışmalarından dolayı tebrik ediyorum. Yine bu projenin hayata geçirilmesinde emeği olan ekibimizin her kademesinde görev alan çalışma arkadaşlarımıza teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.

  • ABD’de 67 milyon yıllık dinozor iskeleti 31.85 milyon dolara alıcı buldu

    ABD’de 67 milyon yıllık dinozor iskeleti 31.85 milyon dolara alıcı buldu

    ABD’nin New York şehrinde bir açık artırmada 67 milyon yıllık dinozor iskeleti, 31.85 milyon dolara satıldı.

    ABD’nin New York şehrindeki Christie’s müzayede evinde “Stan” adındaki 67 milyon yıllık T-rex iskeleti 31.85 milyon dolara satıldı. Dinozor iskeletinin şu ana kadar satılan en pahalı dinozor fosili olarak kayıtlara geçtiği belirtildi. 11 metre 27 santimetre uzunluğundaki dinozor iskeletini alan kişinin ismi açıklanmazken, alıcının telefonla teklif veren bir şirket olduğu duyuruldu.

    Güney Dakota’daki Black Hills Jeolojik Araştırma Enstitüsü’nde yıllardır sergilenen dinozor iskeletinin 188 kemiği, bozulmamış kafası ve 11 santimden uzun dişleri ile şimdiye kadar bulunmuş eksiksiz en büyük T-rex fosillerinden biri olduğu ifade edildi.

  • Antalya, tarihin en kötü turizm sezonunu 3 buçuk milyon turistle kapatabilir

    Antalya, tarihin en kötü turizm sezonunu 3 buçuk milyon turistle kapatabilir

    İngiltere’nin Türkiye’yi güvenli seyahat listesinden çıkartmasının turizmi olumsuz etkileyeceğini söyleyen Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu Başkanı Recep Yavuz, Bodrum, Dalaman ve Antalya’ya günde 10 bine yakın İngiliz turist geldiğini, karardan sonra ise yüzde 90 dolulukla gelen uçakların, yüzde 20’ye düştüğünü kaydetti. Alman uçak sayısında da artış yaşandığını belirten Yavuz, “Bu şekilde devam ederse Antalya’ya bu ay yaklaşık 1 buçuk milyon turist gelebilir. Zaten bizim öngörümüz 3 buçuk milyon turistti. Antalya, tarihin en kötü turizm sezonunu 3 buçuk milyon turistle kapatabilir” dedi.

    Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu Başkanı ve NBK Touristic Genel Müdürü Recep Yavuz, Eylül sonu itibariyle Antalya’nın 2 buçuk milyon turisti ağırladığını belirterek, “Bu rakam 2 buçuk ayda oldu. Temmuz ortasında başlayıp, Ağustos’a devam edip, Eylül ayında biten bir sayı. Bu rakam, pandemi şartlarına göre başarılı. Ama geçen seneyle kıyasladığımızda 5’te 1’i gibi bir turist rakamına tekabül ediyor. Türkiye ve Antalya şu dönemde bir şekilde ayakta kalabildi. Otelleri açıldı, havaalanları çalıştı. Antalya, ayakta kalabilen nadir destinasyonlardan birisi oldu. Bundan sonraki ise belirsiz bir dönem. Herkesin ikinci dalgayı konuştuğu bir dönemdeyiz” dedi.

    “Yüzde 90 dolulukla gelen uçaklar, yüzde 20’ye indi”

    Korona virüs dolayısıyla yapılan yeni kısıtlamaların, yaptırımların anlık ve günlük kararlar olabildiğini kaydeden Yavuz, “Buna en büyük örneği İngiliz pazarıyla yaşadık. İngiltere’nin 1 gün içinde aldığı karar bizi olumsuz etkileyecek. Bodrum, Dalaman ve Antalya’ya günde 10 bine yakın İngiliz geliyordu. Yüzde 90 dolulukla gelen uçaklar, yüzde 20’ye indi. İngiltere’nin kararı, Türkiye’ye gelecek yaklaşık 200 bin İngiliz turistin gelememesi anlamına geliyor. İngiliz pazarı, tüm engellere rağmen Türkiye’ye bir şekilde gelmeye devam etti. İngilizler Almanya’ya, İspanya’ya gidemezken Türkiye’ye geldiler. Bu kararla hem Türkiye, hem de İngiliz turistler cezalandırıldı. Turizmciler olarak bunun yeniden gözden geçirilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Alman uçak sayısında artış yaşandı”

    Yavuz, bu dönemde sevindirici olayların da yaşandığını ifade ederek, Alman uçak sayısında artış yaşandığını söyledi. 4 Ekim’de Antalya’ya 31 Alman uçağının indiğini kaydeden Yavuz, “Bu da sevindirici bir gelişme. Avrupa’da sonbahar tatilinin başlamasından kaynaklanan bir hareketlilik olduğunu düşünüyorum. Bu dönem, daha çok gezen, ülke ve tarihi yerler gören turistlerin dönemi. Bu şekilde giderse Ekim ayında da yol kazası yaşamazsak bu ay yaklaşık 1 buçuk milyon turist gelebilir. Zaten bizim öngörümüz 3 buçuk milyon turistti. Antalya, tarihin en kötü turizm sezonunu 3 buçuk milyon turistle kapatabilir” diye konuştu.

    “Ruslar Kasım’a kadar gelebilir”

    Rus turistlerin halen kente gelmeye devam ettiğini aktaran Yavuz, “Ruslarda her an her şey olabilir. Çok hızlı karar alınabiliyor, sürpriz kararlar olabiliyor. Ruslar bu şekilde devam edecek gibi görünüyor. Türkiye ve Rusya arasında ilişkilerde şiddetli şekilde sıkıntı yaşamazsak, bu şekilde devam edebilir. Hatta belki Ruslar tatillerini Ekim, Kasım sonuna kadar uzatabilirler” şeklinde konuştu.

  • İsveç Azerbaycan Diaspora Teşkilatı: “Ermenistan’ın saldırıları yüzünden 1 milyon kişi Karabağ’ı terk etti”

    İsveç Azerbaycan Diaspora Teşkilatı: “Ermenistan’ın saldırıları yüzünden 1 milyon kişi Karabağ’ı terk etti”

    İsveç Azerbaycan Diaspora Teşkilatı üyeleri, Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarına yaptığı saldırılar yüzünden 1 milyon kişinin Karabağ’ı terk ettiğini hatırlatarak, Azerbaycan’a destek verdi.

    Azerbaycan ordusu Ermenistan’ın işgal ettiği topraklara yönelik operasyonlarını sürdürürken, Azerbaycan vatandaşları ülkelerine her alanda destek olmaya devam ediyor. İsveç’in başkenti Stockholm’de İsveç Azerbaycan Diaspora Teşkilatı tarafından düzenlenen basın toplantısında, Ermenistan’ın yıllardır Azerbaycan topraklarına devam eden saldırıları anlatıldı. Teşkilat Başkanı İrade Alieja Söderberg, “26 senedir Azerbaycan toprağı olan Karabağ’dan Ermenistan’ın derhal çıkması lazım. Zira ben Karabağ’da doğdum, 26 sene önce Rusya’nın desteği ile Karabağ’ı işgal eden saldırgan Ermenistan yüzünden 1 milyon kişi Karabağ’daki evlerini, işlerini bırakıp Bakü’ye göçtü. Bu işgali gözlerimle gördüm” dedi.

    İsveç Azerbaycan Federasyonu İkinci Başkanı Teymur Eminbeyli ise yaptığı konuşmada, “Minsk her iki tarafı barışa davet etti. Ancak 26 senedir ateşkes anlaşmasından beri hakkaniyete yönelik ciddi bir iş yapılmadı. Fransa ise açıktan açığa Ermenistan yanlısı politika yürütüyor. Böyle bir barışın mümkünatı gerçeklikten uzaktır” ifadelerini kullandı.

    Azerbaycanlı yazar Eluca Atalı da, “Ben Minsk Grubu’na güvenmiyorum. Barışın tek şartı işgalci Ermenistan’ın Azerbaycan toprağı olan Karabağ’ı terk etmesi lazım” dedi.