Etiket: milyon

  • TKDK’dan Amasya’da 109 projeye 7 milyon lira destek

    TKDK’dan Amasya’da 109 projeye 7 milyon lira destek

    Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Amasya İl Koordinatörlüğü IPARD II Programının 9. çağrısı sonucunda 109 projeye 7 milyon lira destek sağlayacak.

    TKDK İl Koordinatörü Cengiz Dikici, “Toplam yatırım tutarı 14 milyon liralık projelere 7 milyon lira destek sağlanacak. Kurum olarak projeleri hızla onaylamak ve ödemeyi hedefliyoruz” dedi.

    Avrupa Birliği’nin Kırsal Kalkınmayı Destek Programı olan IPARD kapsamında kentte bu zamana kadar 545 projeye 185 milyon lira tutarında yatırım yapıldığını ve bu yatırımın 55 milyonluk kısmının TKDK tarafından hibe edildiğini anımsatan Dikici, “TKDK yeni çağrılarla projelere destek vermeye devam edecektir. Vatandaşlarımız lütfen bu fırsatları kaçırmasınlar. Kapımız yatırım yapmak isteyen tüm vatandaşlarımıza açıktır” diye konuştu.

  • Eski İzmit Büyükşehir Belediye Başkanı Sirmen’e 13 milyon 658 bin 772 lira ceza

    Eski İzmit Büyükşehir Belediye Başkanı Sirmen’e 13 milyon 658 bin 772 lira ceza

    Eski İzmit Büyükşehir Belediye Başkanı Sefa Sirmen’e, “İzmit Doğalgaz” projesi kapsamında yüklenici konsorsiyuma haksız yere para ödediği iddiası ile yargılandığı davada 13 milyon 658 bin 772 TL tazminat cezası verildi.

    CHP’li eski İzmit Büyükşehir Belediye Başkanı Sefa Sirmen ve beraberindeki 15 sanık hakkında, 1994-2002 yılları arasında yürüttüğü belediye başkanlığı görevi sırasında “İzmit Doğalgaz” projesi kapsamında yüklenici konsorsiyuma haksız yere para ödediği gerekçesiyle açılan dava Kocaeli 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya davacı Kocaeli Büyükşehir Belediyesinin avukatları ile haklarında şikayet bulunan 16 sanığın avukatları katıldı. Duruşmada mahkeme heyeti sanıkların savunmalarını dinlendi.

    13 milyon 658 bin 772 TL tazminat

    Mahkeme heyeti, davanın Sefa Sirmen bakımından kabulüne ve diğer 15 şüpheli bakamından reddine karar verdi. Duruşmada İzmit Doğalgaz projesi kapsamında haksız yere konsorsiyuma para ödediği gerekçesiyle Sefa Sirmen’in Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne 13 milyon 658 bin 772 TL tazminat ödemesine karar verdi.

    Daha önce açılan davada tutuklanmıştı

    Öte yandan Sefa Sirmen, konu ile ilgili yargılandığı davada 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılarak tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Sefa Sirmen daha sonra 2017 yılı Şubat ayında tahliye edilmişti.

  • Suluova OSB’ye son 6 ayda 24,5 milyon yatırım

    Suluova OSB’ye son 6 ayda 24,5 milyon yatırım

    Suluova Belediye Başkanı Fatih Üçok, Suluova Organize Sanayi Bölgesi’ne (OSB) son 6 ayda 24,5 milyon TL’lik yatırım yapıldığını açıkladı.

    Suluova Belediye Başkanı ve aynı zaman da Suluova OSB Yönetim Kurulu Başkanı olan Fatih Üçok, “OSB’mizde son 6 ay içerisinde tamamlanarak faaliyete geçecek, Türkiye ve Amasya ekonomisine katma değer sağlayacak 5 firmamız toplamda 24 milyon 500 bin TL yatırım yapmışlardır” dedi.

    Açıklamalarının devamında ise Suluova üretim ve lojistik alanında çok iyi konumda olduğunu belirten Başkan Üçok, “Üretim ve lojistik alanlarında çok önemli bir noktada bulunan Suluova OSB’miz yeni üretim alanları ve genişleme alanıyla inşallah yakın bir zaman da önemli bir üretim üssü haline gelecektir. Firmalarımıza sağladıkları katma değer için teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

  • GAÜN’de 3 milyon Euro bütçeli proje yeniden imzalandı

    GAÜN’de 3 milyon Euro bütçeli proje yeniden imzalandı

    Gaziantep Üniversitesi Suriyeli Öğrenciler Burs Programı Projesi için Hollanda Dış İşleri Bakanlığı ve Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Rektörlüğü arasında, yaklaşık 3 milyon Euro bütçeli proje anlaşması 3 yıl süreli olarak yeniden imzalandı.

    Yükseköğrenimin toplumların sosyal ve ekonomik gelişimi için çok önemli olduğunu belirten GAÜN Rektörü Prof. Dr. Arif Özaydın, yükseköğrenimin aynı zamanda toplumun yüzleşebileceği her türlü sorunun çözümünde gerekli araçlardan birisi olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Özaydın, bu açıdan Gaziantep Üniversitesi’nde öğrenim gören tüm öğrencilerin, yaşadığı topluma katkı sağlayabilmeleri için bu projenin yürütülmesinin çok önemli olduğunu ifade etti.

    Eğitim ve etkinlikler düzenlenecek

    Prof. Dr. Özaydın, yaklaşık 3 milyon Euro bütçeli bu proje kapsamında,3 yıl boyunca öğrencilere burs vermenin yanı sıra, Gaziantep Üniversitesi’nde okuyan tüm öğrencilerin katılım sağlayabileceği akademik, sosyal, kültürel içerikli eğitimler ve etkinlikler düzenleneceğini belirtti.

    TDP Proje Koordinatörü Öğr. Gör. Simge Akbaş ise, Gaziantep Üniversitesi Toplumsal Duyarlılık Projeleri Merkezi tarafından yürütülen Hollanda Dış İşleri Bakanlığı tarafından finanse edilen projenin, bugün halen Türkiye’de bağımsız olarak uygulanan ilk ve tek burs programı olduğunu söyledi. Öğr. Gör. Akbaş, bu programın sosyal entegrasyonu sağlamlaştırmak, güçlü iletişim ve organizasyon becerilerini kazandırmak, sosyal sorumluluk çerçevesinde çeşitli projelerde gönüllü olarak yer almayı teşvik etmek açısından büyük önem taşıdığını vurguladı.

    3 yıl süreyle yenilenen ilk proje

    Projenin, GAÜN Toplumsal Duyarlılık Projeleri (TDP) Merkezi bünyesinde Türkiye’deki ilk burs programı olarak 2014 yılında uygulanmaya başlandığını hatırlatan Öğr. Gör. Akbaş sözlerinin devamında, önceki yıllarda 1 senelik periyotlarla imzalanan programın; altı yıl boyunca başarılı ve şeffaf uygulanması sonucunda Hollanda Dış İşleri Bakanlığı tarafından 2020-2023 yıllarını kapsamak üzere ilk defa 3 yıl süre ile yenilendiğini söyledi.

  • Sağlık Bakanı Koca: “Yapılan sözleşme ile 50 milyon doz aşı için imza atıldı”

    Sağlık Bakanı Koca: “Yapılan sözleşme ile 50 milyon doz aşı için imza atıldı”

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Bizim bu dönemde Sinovac dediğimiz inaktif aşıyla diyaloglarımız devam ediyor. Bununla ilgili bir sözleşme yapıldı. Toplam Aralık, Ocak ve Şubat ayında bir sorun olmazsa yapılan sözleşme ile 50 milyon doz aşı için imza atıldı” dedi.

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Aşılardaki son gelişmelerin sorulması üzerine, Türkiye’de Pfizer ve Sinovac firmaları tarafından geliştirilen aşıların Faz-3 denemelerinin hala devam ettiğini hatırlatan Bakan Koca, “Erken dönemde vatandaşımızı aşıya eriştirmek noktasında bir çaba içindeyiz. Burada özellikle dikkat ettiğimiz husus da; vatandaşımıza uygun bulduğumuz, uygun olabilir diye düşündüğümüz aşının etkinlik ve güvenilirliğini önemsiyoruz. Dolayısıyla bu anlamda etkin ve de güvenilir olduğunu bildiğimiz aşıları erken dönemde tedarik ederek vatandaşımızla buluşturmak istiyoruz. Aşılar biliyorsunuz farklı yöntemlerle geliştiriliyor, inaktif aşılar var, mRNA aşısı, protein ve vektör aşıları şeklinde. Bizim bu dönemde Sinovac dediğimiz inaktif aşıyla diyaloglarımız devam ediyor. Bununla ilgili bir sözleşme yapıldı. Toplam Aralık, Ocak ve Şubat ayında bir sorun olmazsa yapılan sözleşme ile 50 milyon doz aşı için imza atıldı. Yani sözleşme imzalandı. Aralık ayında asgari 10 milyon doz olmak üzere ama 20 milyon hedefliyoruz. Ocak ayında 20 milyonda sorun yok, Şubat ayında da asgari 10 milyon olmak üzere toplam 50 milyon doz için sözleşme imzalandı. Diğer mRNA aşısı (Pfizer) için de Aralık ayında 1 milyon, ilerleyen süreçte takvim daha belirlenmedi ama 25 milyona kadar aşının verilebileceği konusunda görüşmelerimiz devam ediyor. Rusya ve diğer aşılarla da irtibat halindeyiz” şeklinde konuştu.

    “Kısıtlamalar sonrası en erken 1 hafta 10 gün içerisinde sonucu görmek mümkün olur”

    Vaka artışının sürdüğü ve şuan uygulanan hafta sonu sokağa çıkma kısıtlamalarının uzayıp uzamayacağı konusundaki sorulara cevap veren Bakan Koca, “Biliyorsunuz geçen hafta sonu başladı kısıtlamalar. Kısıtlamalar sonrası en erken 1 hafta 10 gün içerisinde, ortalama 2 hafta içerisinde sonucu görmek, değerlendirmek mümkün olur. Dolayısıyla şuan değerlendirmek açısından erken olur. Ama önümüzdeki hafta daha net, bu kısıtlamaların pandeminin seyrini nasıl değiştirdiğini, nasıl etkilediğini görmüş olacağız. Ona göre de ilave bir tedbir alınıp alınmaması gerektiğini de öneri olarak sunulmuş olacak. Bahsettiğiniz saat uygulaması, özellikle hafta sonu için söylenen; Bilim Kurulu’nun aslında hafta sonu uygulaması ile ilgili genel olarak kanaat olarak olmamıştı. Kabinede değerlendirildi. Biliyorsunuz yurt dışında, özellikle hafta içi uygulamalarda 21.00 – 07.00 uygulamaları Fransa dahil olmak üzere yaygın. Biz tersine şöyle demiş olsaydık; hafta sonu 20.00 ile sabah 10.00 arası sokağa çıkma yasağı olacak. Demiş olsaydık aynı algı olur muydu? Olmazdı. Ama aslında olan olay buydu. Bu gerektiğinde daha da genişletilebilir. Ama genişletilme veya daraltılma veya farklı bir öneriyi sunabilmemiz bizim 1 hafta – 10 günlük zaman dilimi sonrası bu kısıtlamalarla elde edilen sonuçla doğru orantılı olur” diye konuştu.

    “Bu dönemde en ufak bir grip benzeri, nezle benzeri belirtinin de Covid olabileceğini mutlak düşünelim”

    Covid-19 enfeksiyonunda erken başlanan ilaç tedavisinin hayati derecede öneme sahip olduğuna dikkat çeken Koca, “Vatandaşımızın yüzde 80’e yakınının hafif geçirdiğini biliyoruz. Hafif geçirenler ben ilaç almadan da bunu hafif atlattım diye düşünüyor olabilir. Ama bize özellikle müracaat eden, ağır gelen hastaların özellikle ilaç kullanmayan hastalar olduğunun altını çizmek istiyorum. Yani hastaneye yatan, yoğun bakıma geçişi olan ve erken dönemde kaybetme durumunda kaldığımız hastaların önemli kısmı, erken dönemde tedavisi başlanmayan ve erken dönemde ilacını almayan kişiler olduğunu bilelim. Bu hastalıkta ilk 3-5 günün hatta 6 günün hafif seyrettiğini devamında 7’nci, 8’inci gün giderek akciğerde, akciğer tutulumu ile kendisini gösterdiğini, eğer kötüleşirsen bu 2ilacı al diye bir yaklaşımın doğru olmadığını söylemek istiyorum. Çünkü zaten o dönemde 7’nci, 8’inci günde aldığınızda etkisi artık olmaktan çıkmış oluyor. O nedenle erken dönemde ilaçlarımızı hemen alalım. Bu dönemde en ufak bir grip benzeri, nezle benzeri belirtinin de Covid olabileceğini mutlak düşünelim” açıklamalarında bulundu.

    “Bu dönemde benim vatandaşıma verdiğim bütün rakamların tamamının doğru olduğunun altını çizmek istiyorum”

    Bugüne kadar Covid-19 ile ilgili açıklanan verilerin tamamının doğru veriler olduğunun altını çizen Bakan Koca, “Bugün benim söylediğim 28 bin 351 sayısı toplam vaka sayısı. Vaka PCR testi pozitif olan herkestir. Semptomu olsun, olmasın. Belirtisi olsun, olmasın herkes anlamına gelir. Yani hastaneye yatan bizim hasta diye tanımladığımız, ağır hasta diye tanımladığımız bütün hastalar dahil olmak üzere testi pozitif olan herkes. Bunun dışında ölümlerle ilgili olarak, bizim bu dönemde benim vatandaşıma verdiğim bütün rakamların tamamının doğru olduğunun altını çizmek istiyorum. Vaka sayısı adı altında vakaları vermedik. Hasta sayısı adı altında verdik. Bugün için toplam vakayı vermiş olduk” dedi.

    “Enfeksiyon belirtisi olan her hasta Covid hastası mıdır”

    Ekrem İmamoğlu’nun ölümler ile ilgili yapmış olduğu açıklamaların sorulması üzerine cevap veren Bakan Koca şu ifadeleri kullandı:

    “Ölümlerle ilgili bildiğiniz gibi Mart ayında pandemi başladığında baştan definlerle ilgili özel defnedilmesi gerektiği, hatta özel mezarlık, ayrılmış mezarlık olması gerektiği, torbalar durumu, defnedileceği bilgisiyle ilgili kafa karışıklığı vardı. O dönemde genelge yayınlamıştık. Normal bulaşıcı olan diğer hastalıklar gibi HIV ve benzeri, menenjit gibi nasıl defin yapılıyorsa benzer şekilde defnin yapılmasını belirten yazı yazmıştık. Ama o alışkanlık o güden beri yer yer devam eder oldu. Yine o dönemde daha önce bulaşıcı hastalıklar olarak ölüm belgemiz var. Belgenin sol üst kısmında ölüm şekli yazar, altında ölüm nedeni yazar. Ölüm şekli doğal mı, adli bir ölüm mü? Bunu belirlemek için konulan kısım. İlk hekimin işaretlediği bir kısım. Ölüm nedeni ise ikinci bir hekimle doldurulan kısım. Bulaşıcı hastalıklar kısmı var ayrıca. Bu kısımda Mart’tan önce çok da doldurulan bir bölüm değildi. Esas ölüm nedeni çünkü önemli olandı. Fakat bizim genelge sonrası bulaşıcı hastalıklar gibi defnedilmesini belirttiğimiz için her geçen gün bu hane doldurulmaya başlandı. Bildiğimiz 192 bulaşıcı hastalıklar sadece buraya düşülerek işlenmedi. Enfeksiyon bulgusu olan her hasta buraya işlendi. Enfeksiyon bulgusu olan her hasta bulaşıcı hastalıklar kısmına işlendi. Yani akciğer kanseri, prostat, meme kanseri veya lenfoma veya lösemi gibi hastalığı olup enfeksiyonla kaybedilmeyen hasta mı var? Enfeksiyon bulgusu olmayan menenjit hastası mı var, enfeksiyon bulgusu akciğer kanseri hastası mı var kaybedildiğinde? Enfeksiyon bulgusu olan her hastanın işlendiği yer bulaşıcı hastalıklardır. Ama esas ikinci bölüm ise ölüm sebebidir. Ölüm sebebi Covid ise Covid, menenjit ise menenjit yazılıyor. Orası da ikinci bir hekimin denetimiyle yapılıyor. Bakanlık olarak biz yapmıyoruz, hekimlerin doldurduğu kısım bu. Enfeksiyon belirtisi olan her hasta Covid hastası mıdır?”