Etiket: Memur-sen’den

  • Memur-Sen’den toplu sözleşme açıklaması

    Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi Numan Şeker, toplu sözleşme görüşmelerinde kamu görevlilerinin beklentilerini karşılayacak tekliflerle masaya oturacaklarını söyledi.

    Ankara’da Memur-Sen 25. Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı’nın ardından ayağının tozuyla şube başkanlarıyla sendika binasında bir araya gelen Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi Numan Şeker, gerçekleştirdiği basın açıklaması ile 4. dönem toplu sözleşmesi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Toplu sözleşme masasında emeğin hakkını koruyacaklarının altını çizen Numan Şeker, “Yetkili sendika olarak, 5 milyon 100 bin çalışanın sorumluluğuyla masaya oturacağız. Sendikamız tabandan gelen her teklifi gündeme aldı. Teklifimizi Devlet Personel Başkanlığına da teslim edildi. Toplu sözleşme masasına maliyet, külfet ya da bütçe yükü gibi kavramlar üzerinden anlam yüklenmesini reddettik. Bu çerçevede, dört işleme ve hesap makinesine ayarlı değil; adil işlere, izan ve insaf akidesine dayalı bir toplu sözleşme süreci hedefliyoruz. Kamu işvereninin ve siyasi iradenin, bütçe disiplini, mali imkanlar, cimriliğe odaklı hesaplar üzerinden şekillenmiş bir stratejiyle masaya gelmesini doğru bulmayız” diye konuştu.

    Memur-Sen olarak güçlü bir Türkiye için çalıştıklarını vurgulayan Numan Şeker, “Sendika olarak bizim de paydaşı olduğumuz ‘büyük Türkiye’ iradesinin hükümlerine yansıtıldığı bir toplu sözleşme metni için masada ter akıtacağız. Kamu işverenin de aynı hedef ve hassasiyetle, tekliflerle masaya gelmesi gerekiyor. Siyasi iradenin ve kamu işverenin bize sunacağı teklifler kamu görevlilerini ve bizleri gücendirmemeli, germemeli; aksine, Türkiye’nin 2023 vizyonu noktasında güven vermeli, inandırıcılığı beslemeli” dedi. Kamu işverenine ve siyasi iradenin de kamu görevlilerinin taleplerini dikkate alması gerektiğinin altını çizen Şeker, geçmiş dönem toplu sözleşme ve toplu görüşme süreçlerine dikkat çekerek; siyasi iradenin teklif vermekten uzak duran yaklaşımıyla ve teklif sunmaktan kaçınan kamu işvereni fotoğrafıyla bu dönem karşılaşmak istemediklerini vurguladı. Üç yılı kapsayan orta vadeli mali plan ve programlar hazırlayan iradenin, kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarını, özlük haklarını konu edinen teklif hazırlamakta yetersiz kaldığını, isteksiz olduğunu düşünmek istemiyoruz” diyen Şeker, “Memur-Sen olarak, görüşmelerin başlamasından bir hafta öncesinde, tekliflerimizi kamu işverenine sunduk. 1 Ağustos’taki ilk oturumda, kamu işvereninin de tekliflerini bize sunmasını bekliyoruz” şeklinde konuştu.

    Numan Şeker, Memur-Sen’in 2018 ve 2019 yıllarını kapsayan 4. dönem toplu sözleşmesine dair tekliflerinin önemli başlıklarını kamuoyuna paylaştı: “Kümülatif olarak maaşlara, en düşüğü yıllık yüzde 16.60, iki yıllık yüzde 38.52 oranında zam yapılmasını içeren üç alternatifli teklifle ve masada olacağız. Enflasyon farkının 6 aylık dönem sonunda değil; gerçekleştiği aydan itibaren yansıtılmasını istiyoruz. Kamu görevlilerine büyüme oranının yüzde 50’si oranında refah payı verilsin teklifini masaya taşıyoruz. Gelir vergisi oranındaki artışa dayalı maaş kaybının telafisini istiyoruz. Kıdem aylığı gösterge rakamının 5 katı artırılmasını talep ediyoruz Yan ödeme kat sayısının ve gösterge rakamlarının yüzde 50 artırımlı uygulanmasını istiyoruz. Toplu sözleşme ikramiyesinin 77 TL’den 102 TL’ye yükseltilmesini ve yetkili sendikaların üyelerine bir kat artırımlı (204 TL) ödenmesini teklif ediyoruz. Eş yardımının 219 TL’den için 410 TL’ye, çocuk yardımının 102 TL’ye yükseltilmesi teklifini masaya taşıyoruz. Kamu görevlilerine ilave doğum yardımı ödeneği verilmeli diyoruz. Ölüm yardımı ödeneğinde artış istiyoruz. Kreş yardımı ödeneğinin hayata geçirilmesini ve 426 TL olarak ödemesini istiyoruz. Kamu görevlilerine 4 bin 878 TL tutarında evlenme yardımı ödeneği verilmesini teklif ediyoruz. Fazla çalışma ücretlerindeki mevcut tutarların yüzde 100 artırılmasını istiyoruz. Sosyal yardımların aylıksız izin döneminde de ödenmesini talep ediyoruz. Sözleşmeli ve geçici personel statüsündeki kamu görevlilerinin memur kadrosuna geçirilmesi ve kadrolu istihdam edilme noktasındaki ısrarımızı teklif olarak masaya taşıyoruz. Kamu görevlilerine görev süreleri boyunca bir defa kullanılmak üzere ‘hac izni’ verilmesini istiyoruz.”

  • Memur-Sen’den ‘FETÖ davalarına müdahil olun’ çağrısı

    Memur Sen Manisa İl Temsilciliğine bağlı sendikaların üyeleri 15 Temmuz darbe girişiminin yıldönümünde üzerlerinde 249 şehidin fotoğrafı ve isimleri bulunan yeleklerle basın açıklaması gerçekleştirdi. Memur Sen Manisa İl Temsilcisi Mustafa İrğat da tüm vatandaşlara FETÖ davalarında müdahil olma talebinde bulunmalarını istedi.

    15 Temmuz hain darbe ve işgal girişiminin yıl dönümünde toplumun her kesiminde olduğu gibi Memur Sen Manisa İl Temsilciliği de meydana inerek hainleri lanetleyerek şehitler için dua okudu.

    15 Temmuz darbe girişiminin üst aklın tezgahı olduğunu ve milletin akıl ve imanıyla aşıldığını dile getiren Memur Sen Manisa İl Temsilcisi Mustafa İrğat, “Türkiye ne kadar güçlenirse emperyalizm o kadar kuduruyor, öfkeleniyor. O halde görev bitmiş değil. 15 Temmuz’da çıktığımız sokaklardan evlerimize dönüp uyumaya kalkarsak bizi uykumuzda boğarlar. Darbeciler şimdi mahkemelerde hesap veriyor. 15 Temmuz gecesi ellerimizle yakalayıp adalete teslim ettiğimiz hainler türlü ayak oyunları içindeler. Yıllardır eğitimine aldıkları takiyye ve pişkinlikle hakikati sulandırma, zihinleri bulandırma, davanın seyrini saptırma, darbe girişimini tartışmaya açma, Gülen’i temize çıkarma, zaman kazanma, hakikati zehirleme amacıyla ‘kontrollü darbe’ söylemini son derece örgütlü bir şekilde, bir plan dairesinde ilmek ilmek örmeye çalışıyorlar. Ama asla meydanlardaki zaferi mahkeme salonlarında kaybetmeyeceğiz. O nedenle FETÖ davalarını takip edelim, müdahil olalım. Mahkeme salonlarının önünde çadırlarımızı kuralım. Milli irade nöbetleri gibi şimdi de adalet nöbetleri tutalım” diyerek, vatandaşları davalara müdahil olmaya davet etti.

    Basın açıklaması okunan duaların ardından sona erdi. Basın açıklamasına, Memur Sen Konfederasyonuna bağlı sendika başkanları ve üyelerinin yanı sıra Şehzadeler Belediye Başkanı Ömer Faruk Çelik de katıldı.

  • Memur-Sen’den duygulandıran ‘15 Temmuz’ programı

    Muş’ta Memur-Sen Muş İl Başkanlığı tarafından ‘15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’ yıldönümü münasebetiyle düzenlenen programda 15 Temmuz gecesinde şehit olan 249 vatandaşı simgeleyen yelekler giyilip, isimleri tek tek okunarak dua edildi.

    Atatürk Çocuk Parkı önünde düzenlenen 15 Temmuz şehitlerini anma programına Memur-Sen Başkanı Fehmi Kuzey Vurar, Memur-Sen üyeleri, Memur-Sen’e bağlı iş kolları, 15 Temmuz gazileri Abdullah İrgin, Sedat Ergün ve kentte faaliyet yürüten STK’lar, dernekler ile çok sayıda vatandaş katıldı. Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan program, 15 Temmuz gecesinde şehit olan 249 vatandaşın isimlerinin okunması ile devam etti. Yoklama sırasında isimleri tek tek okunan şehitler için programa katılanlar tarafından ‘burada’ denildi.

    “15 Temmuz direniş ruhu yolumuzu aydınlatmaya devam edecek”

    Programda basın açıklamasını okuyan Memur-Sen Başkanı Fehmi Kuzey Vurar, 15 Temmuz direniş ruhunun yollarını aydınlatmaya devam edeceğini ifade ederek, bundan bir yıl önce Fetullahçı terör örgütünün, millete boyun eğdirmeye, yönetime el koymaya yeltendiğini söyledi. Girişimi darbenin yanında bir işgal girişimi olarak değerlendirdiklerini hatırlatan Memur-Sen Muş Başkanı “urar, “Hain darbe ve işgal girişiminde 8 binden fazla askeri personel, 35 uçak, 37 helikopter, 74 tank, 246 zırhlı araç, 3 askeri gemi ve 4 bine yakın silah bu millete karşı kullanıldı. Meclis, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Özel Harekat Daire Başkanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü, MİT saldırıya uğradı. Genelkurmay, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, TRT ve onlarca kurum işgal edildi. Onlarca kurumun işgalini ise millet engelledi. Darbe girişimi sonucu 249 kahraman kardeşimiz şehit, 2 bin 193 kardeşimiz de gazi oldu. 15 Temmuz bize iki şey hatırlatıyor; birincisi; FETÖ’cü ihanet, ikincisi; kahramanca direniş, vatana sadakat, şahadet ve yeniden diriliş. İhaneti de sadakati de unutmayacağız ve unutturmayacağız. Çünkü gaflete uyuyan ihanete uyanır. 15 Temmuz bir şahadet geçididir. Çanakkale’nin kınalı kuzularının, Kafkasların, Sarıkamışların, Yemenlerin hikayesidir” dedi.

    “15 Temmuz bir şehadet şölenidir”

    15 Temmuz’un bir diriliş gecesi olduğunu kaydeden Vurar, “15 Temmuz bir iman manifestosudur. 15 Temmuz’u unutmayacağız, unutturmayacağız. Maalesef üzerinden bir yıl geçmesine rağmen belli kesimlerin hala 15 Temmuz ihanetinin boyutunun idrakinde olmadığını görüyoruz. Darbe başarılı olsaydı 16 Temmuz sabahı nasıl bir felakete uyanacaklarının farkında değiller. Hiçbir insani, İslami, ahlaki değer taşımayan bu Batıni sapkın örgütlenmenin yapabileceği kötülükler tasavvur ve muhayyilemizi aşar. Darbe başarılı olsaydı eski Türkiye’nin FETÖ’cü modifikasyonuna uyanacaktık. Darbe gerçekleşseydi Türkiye bu darbenin arkasındaki üst aklın oyuncağı haline gelecek, ekonomik olarak da bir sömürü ve yağma ülkesine dönüşecekti. 13 yılda dişimizle tırnağımızla elde ettiğimiz haklarımız elimizden alınacaktı. Darbe girişimi başarılı olsaydı, muhacirler sığınacak bir yurt bulamayacak, mazlumlar kendilerine uzanan yardım elini kaybedecekti. İşte bu gerçeklerin farkında olan milletin sadık evlatları o gece ’Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım’ diyerek bir insan seline dönüştüler ve zulmün tankını topunu uçağını bombasını ezip geçtiler. Bu nedenle darbe ve işgal girişiminin başarılı olmasını canları pahasına önleyen şehitlerimize ve gazilerimize bir vatan borçlu olduğumuzu unutmayalım. Unutmayalım ki; onlar bu millete bu vatanı yeniden hediye ettiler” ifadelerini kullandı.

    “Memur-Sen olarak 1 milyon üyemizle sokağa ilk çıkanlardan olmanın onurunu yaşıyoruz”

    Memur-Sen olarak da 15 Temmuz gecesi 1 milyon üyeleriyle sokağa ilk çıkanlardan olmanın onurunu yaşadıklarını ifade eden Vurar, “O gün hiçbir hesap yapmadan, ’ama’, ’fakat’, ’lakin’ demeden kelle koltukta, ’Kim demiş her şeyin bitişi ölüm destanlar yayılır mezarımızdan’ diyerek alanlara aktık. Bu ülkenin büyük küçük yüzlerce binlerce sivil toplum örgütü, mensuplarıyla o gün meydanlara çıktı. Örgütsüz kitleler de o gün aynı duyguyla alanlardaydı. O gün aramızdaki bütün farklılıkları bir kenara koyduk; ’sen’ veya ’ben’ demedik ’biz’ olduk. En önemlisi de budur. ’Vatan da, meydanlar da bizim’ dedik, alanları kardeşlik alanları kıldık. Bir olduk, gerçek anlamda biz olduk, ümmet olduk. En çok ihtiyacımız olduğunu düşündüğümüz şeye aslında sahip olduğumuzu gördük. Gördük ki, düşman ne kadar güçlü, tuzaklar ne kadar profesyonel olursa olsun, şuurlu bir milletin üstesinden gelemeyeceği hiçbir şey, alt edemeyeceği hiçbir düşman ve bozamayacağı hiçbir tuzak yoktur Allah’ın izniyle. Akif’çe dersek: ‘Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez’ evet, milletin toplu vuran yürekleri karşısında tanklar, toplar, uçaklar, helikopterler, FETÖ ve arkasındaki küresel şebeke rezil rüsva oldu, zillet içinde mağlubiyeti tattı” diye konuştu.

    Program, okunan basın metninin ardından şehitler için dualar edilmesi ve gaziler için iyi dilek temennisinde bulunulmasıyla sona erdi. Kalabalık Muş Valiliği tarafından bugün saat 23.00’te düzenlenecek olan nöbete hazırlanmak üzere olaysız bir şekilde dağıldı.

  • Memur-Sen’den çatı davasının görüldüğü Sincan’da milli irade nöbeti

    Memur-Sen öncülüğünde bir araya gelen Ankara 15 Temmuz Platformu’nun 15 Temmuz hain darbe girişiminin beyin takımı olarak bilinen sanıkların yargılandığı çatı davasındaki nöbetler devam ediyor. Bugünkü nöbeti ise mahkeme binası önünde Memur-Sen Konfederasyonuna bağlı Toç-Bir-Sen gerçekleştirdi.

    Genelkurmay çatı davasının görüldüğü Sincan’daki Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü önünde bir araya gelen Toç-Bir-Sen üyeleri, ellerindeki döviz ve pankartlarla davanın takipçisi olacakları mesajını verdiler. Burada yapılan basın açıklamasına Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Toç-Bir-Sen Genel Başkanı Günay Kaya, Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Levent Uslu ile çok sayıda Toç-Bir-Sen üyesi katıldı. Toç-Bir-Sen Genel Başkanı Kaya, davayı Türkiye’nin darbeler tarihinin kirli parantezinin kapatılması için 15 Temmuz’da başlayan direnişin son hamlesi olarak nitelendirdi. Kaya, 15 Temmuz’da tutulan nöbetlerin aynı kararlılık ve hissiyatla dava sürecinde de devam etmesi gerektiğini söyledi. Darbecilerin çeşitli yollarla dezenformasyon ve manipülasyon yaptıklarını belirten Kaya, bununla mücadele etmek için davanın takipçisi olacaklarını vurguladı. Savunmalarda dile getirilen ve bazı kesimlerce de desteklenen kontrollü darbe söyleminin FETÖ’nün bir icadı olduğunu söyleyen Günay Kaya, “Sanıkların psikolojik harp tekniği temelinde üretilmiş bu savunma taktikleri, ortak dil ve tavırları, arkasında örgütlü bir yapının varlığını gösteriyor” dedi.

    Geçmişteki darbe davalarında olduğu gibi yargı sürecinin takip edilmemesi durumunda darbecilerin hak ettikleri cezayı almaması ihtimaline karşın teyakkuzda olunması gerektiğini ifade eden Kaya, “Özellikle İstanbul, Muğla ve Ankara başta olmak üzere FETÖ darbe davaları dikkatli bir şekilde takip edilmelidir. Darbe önlenmiştir ancak rehavete de yer yoktur. Şimdi darbecilerle hesaplaşma zamanıdır. Cezasız kalan her suçun bir yenisini rahminde taşıdığı bilinmelidir. O nedenle dava neticeleninceye kadar biz burada nöbetteyiz, teyakkuzdayız. İhanete geçit vermedik, cezasız kalmasına da izin vermeyeceğiz” diye konuştu.

    Toç-Bir-Sen üyeleri, basın açıklaması sonrası duruşmanın görüldüğü salona geçerek davayı takip ettiler. Nöbetlerin dava sonuçlanana kadar devam edeceği belirtildi.

  • Memur-Sen’den ’Genelkurmay Çatı Davası’na ilişkin açıklama

    Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Genelkurmay Çatı Davasına ilişkin “Bu davayı Memur-Sen ailesi olarak sonuna kadar takip etmek için, şehit olan dört tane Memur-Sen ferdinin bu davada takipçisi olmak için buradayız” dedi.

    “Genelkurmay Çatı Davası” Sincan Cezaevi yerleşkesi mahkeme salonunda başladı. Darbe girişimi çatı davasının sanıkları hakim karşısına çıkarken Memur-Sen’den mahkeme binası önünde basın açıklaması geldi. Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın yaptığı açıklamada, bugünün Türkiye için tarihi bir gün olduğunu belirterek, “Türkiye’nin geleceğine kastedenlerin, milletin iradesini hafife alanların, kanlı bir kalkışmayla bu milletin kanına girenlerin yargı önüne çıkarıldığı, hesap verecekleri gün. Dolayısıyla bu davayı Memur-Sen ailesi olarak sonuna kadar takip etmek için, şehit olan dört tane Memur-Sen ferdinin bu davada takipçisi olmak için buradayız” diye konuştu.

    “Memur-Sen ailesi olarak bu davayı baştan sona takip edeceğiz” ifadelerini kullanan Yalçın, “En ufak zafiyete müsaade ettirmeyeceğiz, çünkü 15 Temmuz darbesi Türkiye’de darbeler parantezinin sonuna kadar kapanması için son derece önemli” şeklinde konuştu.

    Öte yandan, kampüs içinde basın açıklaması yapan bir diğer grup da ellerinde urganlarla “idam, idam isteriz”, “şehitler ölmez, vatan bölünmez” sloganları attı.