Etiket: marka

  • Erzurum 2020’de 359 marka çıkardı

    Erzurum 2020’de 359 marka çıkardı

    Erzurum’dan 2020 yılında 359, 1995-2020 yılları kapsamında ise 3 bin 343 marka başvurusu yapıldı. İl marka başvurusu sayısı kaydında bölge illeri içinde 2020 yılında ve 26 yıllık düzeyde Malatya ve Elazığ’ın ardından 3’üncü sırayı aldı.

    Erzurum’dan 2020 yılında 359, 1995 – 2020 yılları kapsamında ise 3 bin 343 marka başvurusu yapıldı. İl marka başvurusu sayısı kaydında bölge illeri içinde 2020 yılında ve 26 yıllık düzeyde Malatya ve Elazığ’ın ardından 3’üncü sırayı aldı. Erzurum’dan geçen yıl başvurusu yapılan 359 markadan 164’ü tescil edildi.

    Erzurum Yıllık Dağılım

    Erzurum’dan 1995’te 19, 1996’da 24, 1997’de 18, 1998’de 18, 1999’da 45, 2000 yılında 61, 2001’de 46, 2002’de 59, 2003’te 40, 2004’te 53, 2005’te 115, 2006’da 167, 2007’de 151, 2008’de 129, 2009’da 138, 2010’da 154, 2011’de 168, 2012’de 174, 2013’te 195, 2014’te 200, 2015’te 190, 2016X’da 197, 2017’de 232, 2018’de 186, 2019’da 205, 2020’de 359 marka başvurusu yapıldı.

    2020 Bölgesel Dağılım ve Erzurum’un Payı

    TÜRKPATENT verileri üzerinden DOSİAD tarafından gerçekleştirilen analize göre, 2020 yılında Erzurum’dan 359, KUDAKA istatistik Bölgesi İllerinden 514, Kuzeydoğu Anadolu istatistik Bölgesinden 737, Doğu Anadolu Bölgesinden ise 2 bin 245 marka başvurusu yapıldı. Erzurum’un marka başvuru payı KUDAKA Bölgesinde yüzde 69,84, Kuzeydoğu Anadolu Bölgesinde yüzde 48,71, Doğu Anadolu Bölgesi toplamında yüzde 15,99 oldu.

    1995 – 2020 Bölgesel Dağlımı ve Erzurum’un Payı

    DOSİAD tarafından gerçekleştirilen analize göre, 1995 – 2020 yılları arasında Erzurum’dan 3 bin 343, KUDAKA istatistik Bölgesi İllerinden 4 bin 831, Kuzeydoğu Anadolu istatistik Bölgesinden 6 bin 835, Doğu Anadolu Bölgesinden ise 21 bin 352 marka başvurusu kaydedildi. Erzurum’un marka başvuru payı KUDAKA Bölgesinde yüzde 69,19, Kuzeydoğu Anadolu Bölgesinde yüzde 48,91, Doğu Anadolu Bölgesi toplamında yüzde 15,65 oldu.

    Bölge İlleri 2020 Dağılımı

    Erzurum 2020 yılında marka başvuru sayısı bakımından 3’üncü sırayı aldı. Dönemde; Malatya’dan 614, Elazığ’dan 410, Erzurum’dan 359, Van’dan 297, Erzincan’dan 116, Ağrı’dan 93, Kars’tan 55, Iğdır’dan 46, Muş’tan 55, Bingöl’den 51, Bitlis’ten 63, Hakkari’den 28, Tunceli’den 29, Ardahan’dan ise 29 marka başvurusu yapıldı.

    Bölge İlleri 1995 – 2020 Dağılımı

    Erzurum 1995 – 2020 yılları arasında marka başvuru sayısı bakımından Malatya ve Elazığ’ın ardından 3’üncü oldu. Dönemde; Malatya’dan 5 bin 857, Elazığ’dan 4 bin 476, Erzurum’dan 3 bin 343, Van’dan 2 bin 411, Erzincan’dan bin 296, Ağrı’dan 685, Kars’tan 602, Iğdır’dan 524, Muş’tan 499, Bingöl’den 461, Bitlis’ten 424, Hakkari’den 364, Tunceli’den 217, Ardahan’dan 193 marka başvurusu yapıldı.

    Erzurum Marka Başvurusunda 38’inci

    Erzurum 2020 yılında marka başvuru sayısı yüksekliği bakımından iller sıralamasında 38’inci oldu. Marka başvuru sayısının en yüksek olduğu 40 il; İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Antalya, Gaziantep, Konya, Kocaeli, Adana, Mersin, Denizli, Kayseri, Muğla, Hatay, Sakarya, Manisa, Balıkesir, Eskişehir, Samsun, Aydın, Tekirdağ, Kahramanmaraş, Trabzon, Diyarbakır, Şanlıurfa, Çanakkale, Afyonkarahisar, Malatya, Mardin, Kütahya, Düzce, Isparta, Elazığ, Rize, Nevşehir, Ordu, Sivas, Erzurum, Çorum, Batman olarak sıralandı.

    Erzurum Tescilli Markada 40’ıncı

    Erzurum 164 tescilli marka sayısıyla, Türkiye illeri tescil edilen marka sayısında 40’ıncı oldu. Marka tescil sayısının en yüksek olduğu iller; İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Antalya, Gaziantep, Konya, Kocaeli, Adana, Mersin, Denizli, Kayseri, Muğla, Eskişehir, Manisa, Hatay, Balıkesir, Sakarya, Aydın, Samsun, Tekirdağ, Şanlıurfa, Çanakkale, Afyonkarahisar, Kahramanmaraş, Trabzon, Diyarbakır, Mardin, Malatya, Isparta, Elazığ, Nevşehir, Kütahya, Düzce, Ordu, Rize, Bolu, Batman, Çorum, Erzurum olarak belirtildi.

  • Kavurma ile marka olan Halk Et, hayvansal atıklardan sokak hayvanlarına mama üretecek

    Kavurma ile marka olan Halk Et, hayvansal atıklardan sokak hayvanlarına mama üretecek

    Çorum Belediyesi bünyesinde faaliyet gösteren Halk Et, kavurma üretimi ile Türkiye’de bir marka haline gelirken, önümüzdeki günlerde ise hayvansal atıklardan sokak hayvanları için mama üretecek.

    Geçen yıl hizmete açılan Halk Et tesislerinde üretimi yapılan kavurma ülke genelinde büyük ilgi görüyor. Marka tescili yapılan ve vakumlanmış poşetlerde kilo ile gramlarına göre fiyatlandırılarak satışa sunulan Çorum kavurmasının yıllık 400 ton üretimi yapılıyor. Ürün çeşitliliğini artırmak için Ar-Ge çalışmalarını devam ettiren Halk Et, önümüzdeki günlerde ise belediye barınağı ve sokaklarda barınan hayvanları mama üretimine başlayacak. Belediye’ye ait hayvan pazarı ve Halk Et Kombinası’nı ziyaret eden Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, çalışmaları yerinde inceledi. İncelemelerin ardından Başkan Aşgın tesislerde yapılan çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu.

    ’Yıllık 400 ton et üretimi kapasitesine ulaştı’

    Halk Et Tanzim Satış Mağazası’nı geçen yıl Mayıs ayında hizmete açtıklarını hatırlatan Başkan Dr. Halil İbrahim Aşgın, amaçlarının kaliteli, güvenli, ucuz eti halkla buluşturmak olduğunu söyledi. Halk Et’te günlük 400 kilo et satışı yapıldığını açıklayan Aşgın, pandemi döneminde hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması olması nedeniyle paket servisi hizmeti de verdiklerini açıkladı.

    Halk Et’te sadece kesim ve et satışı yapılmadığını anlatan Başkan Aşgın, “Halk Et olarak Çorum kavurması markasıyla kavurma üretimine başladık. Yıllık 400 tonluk bir üretim kapasitesine ulaştık. Ürün yetiştiremiyoruz. Çok güzel bir teveccüh oluştu. Türkiye çapında çalışmalar devam ediyor” dedi.

    Dana ve manda sucuğu üretimi noktasında Ar-Ge çalışmalarının tamamlanmasıyla birlikte Halk Et markamızla sucuk satışlarının başladığını dile getiren Aşgın, Halk Et’e Türkiye genelinde büyük bir ilginin olduğunu açıkladı. Aşgın, Halk Et’e entegre tesis kurulmasının ardından et kapasitesini daha yukarılara taşıyacaklarını belirtti.

    ’Pastırma ve hazır et döneri üretimi için çalışmalar devam ediyor’

    İki ürün üzerinde Ar-Ge çalışmalarının devam ettiğini kaydeden Aşgın, “Bu ürünlerden bir tanesi pastırma. Pastırma ile ilgili bir Ar-Ge çalışmalarında sona gelindi. Yakında tüm Türkiye ile buluşturmuş olacağız. Hazır et döner ile ilgili çalışmamız var. Şehrimizde ve ülkemizde birçok lokantamız var. Hazır et dönerle ilgili çalışmalar tamamlanmak üzere. Sadece Çorum’da ve bölgemizde değil ülke genelinde iddialı bir şekilde yürüyüşümüze devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    ’Hayvansal atıklardan mama üretimi yapılacak’

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın sıfır atıkla ilgili özel bir çalışması olduğunu vurgulayan Başkan Aşgın, “Çorum Belediyesi olarak sıfır atık ile ilgili çalışmalar yürütüyoruz. Onlardan bir tanesi bu tesisler bünyesinde yürütüyoruz. Ar-Ge çalışmalarında sona yaklaştık. Hayvansal atıklar var. Mama yapıldığında hayvanlar bunu tüketebilir. Bu anlamda özellikle barınağımızda ve sokaklarda barınan hayvanlarımız için bu hayvansal atıklardan mama üretimi için çalışmalarda sona gelindi. Kısa sürede bu çalışmamızda sonuçlanacak. Hayvansal atıklardan mama da üretmiş olacağız” ifadelerini kullandı.

  • NEÜ Rektörü Prof. Dr. Zorlu: “Yükseköğrenimde marka olacağız”

    NEÜ Rektörü Prof. Dr. Zorlu: “Yükseköğrenimde marka olacağız”

    Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Rektörü Prof. Dr. Cem Zorlu, yaptıkları çalışmalar ve devam eden projelerle yükseköğrenimde markalaşma hedefi doğrultusunda güzel neticeleri en kısa zamanda alacaklarına inandığını söyledi.

    Ahmet Keleşoğlu İlahiyat Fakültesi Nezahat Keleşoğlu Konferans Salonunda düzenlenen basın toplantısında, 2020 yılının üniversite açısından değerlendirmesini yapan Rektör Zorlu, gündemde olan projelerle ilgili açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Zorlu, Temmuz ayında üniversitenin 10. yılını kutladıklarını belirterek, “Necmettin Erbakan Üniversitemizin kuruluşunun 10. yılında geriye dönüp yapılan çalışmalara bakınca; marka değeri yüksek, yenilikçi ve dinamik bir devlet üniversitesi olduğumuzu görüyorum. 2020 yılı içerisinde çeşitli yarışma, proje ve çalışmalarda üniversitemizden hem öğrencilerimizin hem de kıymetli akademisyenlerimizin önemli başarılar elde ettiklerini takdirle takip ettik. NEÜ’nün Eseri olarak adlandırdığımız başarılarımız yıl boyunca bizleri gururlandırmaya devam etti. Öğrencilerimizin katıldığı birçok yarışma ve projede, fen bilimlerinden sosyal bilimlere birçok alanda göğsümüzü kabartan sonuçlar elde ettik” dedi.

    Pandemi sebebi ile fiziki içerikler nispeten azalsa da ikinci altı ayda çevrimiçi etkinlikleri artırdıklarını kaydeden Rektör Zorlu, “Üstelik sayıca artırmakla kalmadık, aynı zamanda da geniş bir yelpazede içerikler sunduk. Daha güzel bir gelecek inşa etme hususunda üstlendiğimiz görevi pandemi gibi zorlu bir süreci yaşarken yürütebilmek bizler için son derece önemli bir husustur. Gerek çalıştaylar, gerek webinarlar, gerekse de sosyal medya üzerinden yürüttüğümüz faaliyetler hakikaten takdire şayan. Halihazırda üniversitemiz, ülkemizin en fazla webinar programı yapan üniversitelerinin başında gelirken, dört sempozyumu geniş bir katılımla online ortamda gerçekleştirme başarısı göstermiştir. Ekim 2020’den yılsonuna kadar olan zaman diliminde üniversitenin uzaktan eğitim sürecinde elde ettiği veriler de bizi memnun etmiştir” dedi.

    “Türkiye’nin uluslararası bağlamdaki rekabetçi konumuna katkı sağlamayı sürdürüyoruz”

    Necmettin Erbakan Üniversitesi’nin, akademik başarılarından bahseden Rektör Zorlu, “Uluslararası eğitim almış, ulusal ve uluslararası etkili bilimsel araştırmalara sahip, alanında tanınan akademisyenleri kadromuza dahil ettik, ediyoruz. Bilimsel çalışmalarımızla, milli kalkınma politikalarının geliştirilmesine verdiğimiz desteğin yanı sıra ekonomiye ve endüstriye sağladığımız katma değer ile Türkiye’nin uluslararası bağlamdaki rekabetçi konumuna katkı sağlamayı sürdürüyoruz. Gelecek yıllar bize çok daha iyi gelecek, buna inanıyoruz. Yükseköğretimin uluslararasılaşması, dünya genelindeki üniversiteler arasında daha fazla etkileşim ve iş birliği için önemli fırsatlar sunmaktadır. Varlığımızı ve başarılarımızı küresel girişimler ve iş birlikleri açısından pekiştirmek için Uluslararasılaşma Stratejisi Belgesini oluşturduk. Bugün itibari ile 1.621 olan uluslararası öğrenci sayımızı 2025 yılına kadar iki katına çıkarmayı hedefliyoruz. Bu rakam, toplam öğrenci sayımızın yüzde 10’una tekabül edecek. Yurtdışında öğrenim veya staj hareketliliğinde bulunan öğrencilerimizin sayısını yüzde 5’e ulaştırmak, gönüllü elçilerimiz olan uluslararası mezunlarımız ile güçlü bir bağ oluşturmak için Mezunlar Ofisi kurmak, uluslararası büyük ölçekte hibe projeleri üretmek ve çift diploma programlarına ev sahipliği yapmak, NEÜ Uluslararası Bursunu başlatmak, ortaya koyduğumuz stratejik hedeflerin başlıcaları olmak üzere bir kısmını teşkil etmektedir. Misyonumuz, uluslararası yetenekleri üniversitemize kazandırmak ve kendi öğrencilerimizi ve akademisyenlerimizi yurtdışındaki akranlarıyla etkileşim kurmaya teşvik etmektedir. Sayısı otuzu aşan veri tabanına erişimi bulunan üniversitemizin yayınevi ve kütüphane kaynaklarının ulusal ve uluslararası alanda tanınan hizmetleriyle gurur duyuyoruz. Yayıncılık alanındaki faaliyetler, elbette üniversitelerin başarısına etki eden en önemli faktörlerden birisidir. Bu bağlamda 2020 yılında yayıncılık faaliyetlerimizi konsolide ve koordine etmek ve üniversitemize akademik alanda katkı sunmak üzere NEÜ Yayınevini aktif olarak faaliyete geçirdik. NEÜ Yayınevi, Wiley ve Springer dahil olmak üzere en prestijli yayınevleriyle stratejik ortaklıklar kurdu. Akademik personelimiz tarafından üretilen projeler ve yayınlarla araştırma kalitemizin üstünlüğünü ön plana çıkarmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

    “Yükseköğrenimde markalaşma hedefimiz doğrultusunda güzel neticeler alacağız”

    Yabancı dilin hayatımızın bir gerçeği olduğunu ve bunun akademik hayatta daha fazla ön plana çıktığını ifade eden Rektör Zorlu, “Hem bireysel hem de kurumsal manada performansın artmasında en önemli etkenlerin başında geliyor. Bu manada; Yabancı Diller Yüksekokulumuz bünyesindeki eğitimlerimizi yoğunlaştırarak, öğrenci ve akademisyenlerimize yönelik kurslarımızı sayıca artırdık, içerik bakımından da zenginleştirdik. Doktora programlarında zorunlu olan yabancı dili, yüksek lisans yapmak isteyen araştırmacılar için de zorunlu kıldık. Ayrıca, yabancı dille eğitim veren 5 program daha açarak toplamda 13 programa ulaştık. Yedi programımızın da şu an teklif aşamasında olduğunu ayrıca belirtmek isterim. Diğer taraftan, yıl içerisinde 1 fakülte, 2 meslek yüksekokulu ve 5 uygulama ve araştırma merkezi, 5 bölüm, 11 anabilim dalı, 1 bilim dalı, 1 anasanat dalı, 25 önlisans/lisans programı, 13 tezli yüksek lisans programı, 6 tezsiz yüksek lisans programı ve 8 doktora programı açarak akademik yapımızı daha da güçlendirdik. Yükseköğrenimde markalaşma hedefimiz doğrultusunda güzel neticeleri, en kısa zamanda alacağımıza inanıyorum” ifadelerini kullandı.

    2019 yılında akademisyenlerin de destekleriyle ihtiyaç sahibi ve başarılı öğrencilerine burs vermeye başladıklarını hatırlatan Prof. Dr. Cem Zorlu şöyle devam etti:

    “2019’da her ay 112 öğrencimize burs vermiştik, 2020 yılında fiziki eğitim olmasa da aynı şekilde bu öğrencilerimize burs vermeyi sürdürdük. İnşallah önümüzdeki dönemlerde hem öğrenci sayısını hem de verdiğimiz burs miktarını artırmayı arzu ediyoruz. Öğrenci Destek Merkezimiz, 6 senedir öğrencilerimize psikolojik destek hizmeti sağlıyor. NEÜ Artı Kariyer Merkezimiz de öğrencilerimize kılavuz olan yeni birimlerimizden birisi. 2020 yılının en önemli gelişmelerinden birisi, merkezi kütüphanemizin yapımına ilişkin attığımız adım oldu. Üniversitemize çok değerli katkıları olan Ahmet-Nezahat Keleşoğlu Vakfı ile el sıkıştık. İnşallah bu yıl temelimizi atacağız ve en kısa süre içerisinde yapımını tamamlayarak hizmete açacağız.”

    Üniversite – Sanayi işbirliği

    NEÜ Rektörü Zorlu, işinin ehli, mesleğinin erbabı mezunlar yetiştirmek için özellikle uygulama alanlarında iş birliklerine önem verdiklerini kaydederek, “Organize sanayi bölgeleri ve özel sektör kuruluşları ile süreklilik arz eden bir yapıda ilişki içerisindeyiz. Bu yönümüzle hem akademisyenlerimiz hem de öğrencilerimizin çeşitli uygulama ve projelere doğrudan erişmelerine yardımcı oluyoruz. Hem şehrimiz hem de dış dünya ile kurduğumuz geniş ve çeşitli bağlantılarımızın, akademi – endüstri işbirliği ve dayanışmasına örnek teşkil edecek bir sinerji ortaya çıkarmış olmasından memnuniyet duyuyoruz. 2020 yılı sonu itibari ile 13 öğretim üyemiz Konya sanayisinde Ar-Ge projelerine danışmanlık yapıyor. 6 öğretim üyemiz teknoloji geliştirme bölgelerinde bilişim-yönetim, endüstriyel otomasyon, tıbbi aromatik, makine imalatı ve enerji alanlarında firma kurmuş vaziyetteler. Konya sanayisinde bulunan firmaların Ar-Ge merkezleri ile iş birliği protokolü imzalayarak araştırma ve geliştirme faaliyetlerine katkı sunuyoruz. Önceki dönemlerde 5 firma ile anlaşmamız vardı, 2020 yılında bu sayıyı 15’e çıkardık. İçerisinde yer aldığımız araştırma geliştirme projeleri ile ekonomiye doğrudan ve dolaylı olarak toplam 22 milyon TL katkı sağlıyoruz. Konya turizmine katkıda bulunmak için de çalışmalar yapıyoruz. Üniversitemiz ile Türk Patent ve Marka Kurumu arasında ilk kez gerçekleştirilen işbirliği çerçevesinde, üniversitemiz bünyesinde ‘Türk Patent ve Marka Kurumu Bilgi ve Doküman Birimi’ni kurduk. Konya’da Sıfır Atık Belgesi alan ilk kamu üniversitesi olduk” dedi.

    “Toplam 210 yatağımızı Covid vakalarına tahsis ettik”

    Sağlık alanında yapılanlarla ilgili bilgiler veren Rektör Zorlu, “Üniversitemizi temsil eden Meram Tıp Fakültesi Hastanesi ve Diş Hekimliği Fakültesi maalesef hala sürmekte olan pandemi sürecinde şehrimize en üst düzeyde katkı sundu, sunuyor. Hastanemizde, pandeminin ilk haftalarında hızlıca diğer polikliniklerden uzak bir mekanda Covid-19 polikliniği oluşturduk. 185 servis ve 25 yoğun bakım olmak üzere toplam 210 yatağımızı Covid vakalarına tahsis ettik, 2020 sonu itibari ile hazırladığımız immün plazma ise 3 bin 899 adet. Dört ameliyathanemizi izole ederek sadece Covid-19’lu hastalara hizmet verecek şekilde tahsis ettik. Bu süreçte Koronavirüs dışı alanlarda da hizmetlerimizi sürdürdük elbette. Geçen seneki kapasitemizin yüzde 80’ine ulaştığımızı söyleyebiliriz. Diş Hekimliği Fakültemizi yılın ortalarında yeni binasına taşıdık. Pandemiye uygun olarak hastayı fakültede daha az tutacak, hızlı ve güvenilir tedavi yöntemleri gerçekleştirdik” şeklinde konuştu.

    Üniversite bünyesinde bugün itibari ile 125 öğrenci topluluğu olduğunu kaydeden Rektör Prof. Dr. Cem Zorlu, bu topluluklara üye olan 8 bin öğrenci bulunduğunu, üye sayısını, iki yıl içerisinde en az iki katına çıkarma hedefi doğrultusunda çalışmalar planladıklarını ifade etti. Necmettin Erbakan Üniversite Vakfı’nın da hayırlı olmasını dileyen Rektör Zorlu, “Vakıfların, üniversitelerin gelişimlerinde ön açıcı bir misyonu olduğu bir gerçek. Geçtiğimiz yıl adım attığımız vakfımızın kuruluşunu güçlü ve adanmış bir yönetim teşekkül ettirerek 2020 yılında tamamladık” diye konuştu. Basın Buluşması, Rektör Zorlu’nun basın mensuplarının sorularını yanıtlamasıyla sona erdi.

  • SUBÜ’nin insan kaynakları projesine MARKA desteği

    SUBÜ’nin insan kaynakları projesine MARKA desteği

    SUBÜ Kariyer Merkezi tarafından sanayi işletmelerinin insan kaynakları ihtiyacına yönelik hazırlanan proje, MARKA’dan teknik destek almaya hak kazandı.

    Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Kariyer Planlama ve İnsan Kaynakları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından hazırlanan ‘Sanayi İşletmelerinin Mevcut ve Gelecekteki İnsan Kaynaklarına Yönelik İhtiyaç Analizinin Yapılması’ başlıklı proje Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) Teknik Destek Programı kapsamında teknik destek almaya hak kazandı. Sanayideki işletmelerin hem günümüzde hem de ilerleyen süreçlerdeki insan kaynaklarına ilişkin ihtiyaçlarını tespit etmek amacıyla hazırlanan proje sonucunda alınan destekle üniversite-sanayi iş birliğinin güçlendirilmesi hedefleniyor. Proje kapsamında elde edilecek sonuçlar doğrultusunda merkez tarafından işletmelere katkıda bulunacak eğitim destek planlaması yapılacak.

  • Alpedo’ya yılın başarılı dondurma marka ödülü

    Alpedo’ya yılın başarılı dondurma marka ödülü

    Kahramanmaraş’ta Kervan Pastanelerinin markası olan Alpedo, yılın en başarılı dondurma markası ödülünü aldı. Pek çok ünlü ismin katıldığı ödül töreninde Alpedo adına ödülü Sami Kervancıoğlu aldı.

    İstanbul’da Profilo AVM Kültür Merkezi’nde yapılan ödül töreninde 2020 yılında alanında en başarılı olan kişi ve kurumlara ödülleri verildi. Ödül töreninde Kahramanmaraş adına “Yılın En iyi dondurma Markası” ödülünü Alpedo-Kervan Lezzetler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Sami Kervancıoğlu aldı.

    Kervancıoğlu ödül treninde yaptığı konuşmada, “Öncelikle çok teşekkür ediyorum. Aslında ödül törenine dondurmamızla gelecektik ancak korona virüs tedbirleri nedeniyle yiyecek içecek yasak olduğu için getiremedik. Bizlerde Kahramanmaraş Alpedo olarak bu organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz” dedi.