Kocaeli’nin Karamürsel İlçesinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle D-130 Karayolu trafiğe kapandı.
Kaza D-130 Karayolu Karamürsel girişinde gerçekleşti. Yalova istikametine seyreden M. A.(31) idaresindeki 16 MBZ 97 plakalı özel otomobil, bir anda kontrolden çıkarak takla attı. Özel otomobilin ön kısmının tamamen parçalandığı kazada sürücü şans eseri yara almadan kurtuldu.
Kaza sonrasında D-130 Karayolunun Yalova yönünde trafik tek şeritten verildi. Polis kazayla ilgili soruşturma başlattı.
Tokat’ın Erbaa ilçesinde inşaat malzemeleri satan iş yerinde çıkan yangın yaklaşık 3 saat süren çalışmaların ardından söndürüldü.
Edinilen bilgiye göre; Erbaa Cumhuriyet Mahallesi Alişan Diktaş Caddesi üzerinde bulunan Mustafa Mazlum Toydaş ve Metin Toydaş kardeşlere ait 2 katlı ahşap iş yerinde akşam saatlerinde henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Yapı malzemelerinin alev alması sonucu büyüyen yangına Erbaa Belediyesi itfaiye ekiplerinin yanı sıra Amasya, Tokat, Niksar, Taşova’dan gelen itfaiye ekipleri ile Orman İşletme Müdürlüğü’ne ait arazözle müdahale edildi.
Patlamaların yaşandığı yangın yaklaşık 3 saatte kontrol altına alınabildi. Büyük çapta maddi hasar meydana gelen yangınla ilgili soruşturma başlatıldı. Erbaa Belediye Başkanı Hüseyin Yıldırım, yangın sönmüş durumda olduğunu ve köpüklü soğutma çalışmaları devam ettiğini ifade ederek, “Büyük bir yangın atlattık. En büyük tesellimiz can kaybı ve yaralanan kimsenin olmaması. Tüm Erbaa’ya ve iş yeri sahibine geçmiş olsun diliyorum” dedi.
Malatya’da iki otomobilin çarpışması sonucu maddi hasarlı kaza meydana geldi.
Kaza, İnönü Caddesi’nde yaşandı. 44 FK 848 plakalı otomobil ile 44 NH 816 plakalı otomobil çarpıştı. Çarpmanın etkisiyle iki araçta da maddi hasar meydana gelirken, kazada kimse yaralanmadı. Öte yandan, İnönü Caddesi ile Leblebici Sokak girişinde sık sık kazaların yaşandığını söyleyen vatandaşlar, bu konuda yetkililerin bir önlem alması gerektiğini ifade ettiler.
Gaziantep’in Yavuzeli ilçesinin ilk camisi olan Merkez Cami’nin yeniden yapılmak üzere yıkılan şadırvan, lojman ve tuvaletleri, geçen 6 aya rağmen maddi imkansızlıklar nedeniyle yapılamadı. İnşaatın sürebilmesi için hayırseverlerin yardımları bekleniyor.
Yavuzeli ilçesinin ilk camisi olan Merkez Cami’nin, şadırvan, lojman ve tuvaletleri yenisi yapılmak üzere 9 Nisan 2015 günü yıkılmıştı. Yıkılan yere içerisinde Kur’an-ı Kerim Kursu ve imam-hatip lojmanı olan bir bina ve cami bahçesine yeni bir şadırvan ile tuvaletlerin yapılması planlanmıştı. Yenisi yapılmak üzere yıkılan alanlarda maddi imkansızlıklar nedeniyle 6 aydır herhangi bir çalışma yapılamadı. Çalışmaların yapılabilmesi için cami hayırseverlerden ve yetkililerden yardım bekleniyor. Hayırseverlere yardım çağrısında bulunan Merkez Cami İmamı İlyas Yılmaz, “İlçemizdeki üç camiden biri ve 1960’tan bu güne kadar ibadete açık olan Camimiz, İlçemizin en eski camisidir. Tuvaletleri ve abdest alma yerleri yetersiz gelmektedir. Mahallemize uzun zaman yetecek Kuran kursu, tuvalet ve abdest alma yerlerine yenisinin yapılması ve inşaata başlanması için hayırsever kişi ve kuruluşların ilgisine ihtiyacımız var. Cemaatimiz elinden gelen yardımları yapmaktadır, ama bu yardımlar yeterli gelmemektedir. Bu durumda inşaatı devam ettirmekte zorlanıyoruz. İnşaatın devam etmesi için bir an önce maddi olarak tüm Yavuzelili hemşehrilerimizden ve yardımsever vatandaşlarımızdan yardım beklemekteyiz. Ayrıca kum, Demir, Çimento, Briket gibi yardımlar da kabul edilmektedir” dedi. Yavuzeli Müftülüğü ile yapılan görüşme sonunda Merkez Cami inşaatı için yardım hesabı açıldığını belirten Yılmaz, yardım yapmak isteyenlerin müftülüğe veya kendisine ulaşabileceğini kaydetti.
Kütahya İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Esen, öğretmenliğin kesinlikle maddi yönden gelişme gayesiyle yapılan bir meslek olmadığını dile getirdi.
Öğretmenler günü sebebiyle bir açıklama yapan Esen, öğretmenlerin, sermayesi olan bilgiye yeni projelerle donatıp geliştirmek zorunda olduklarını kaydetti.
Esen, “Millet olma vasfını kazanmış tüm medeniyetler, bu özelliğini ortak kültür ve ahlaka sahip olmaya, yani milli birlik şuuruna borçludurlar. Maddi ve manevi olarak ilerlemeyi şiar edinmiş ülkemiz de bu şuuru asırladır korumuş ve korumaya da devam etmektedir. Bu topraklara vatan kimliği kazandıran ecdadımızın bizlere bıraktığı bu milli birlik şuuruna, asırlardır gerçek anlamını kazandıran, kuşkusuz öğretmenlerimizdir. Onlar, ülkemizin bağımsızlığının ve bütünlüğünün gizli kahramanları ve teminatıdırlar. Bu anlayışa evrensel bir hüviyet kazandıran Atatürk şöyle demiştir. ’Ulusları kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir.’ Böyle bir davanın mihenk taşı olmak, onurlu olduğu kadar aynı zamanda meşakkatli de bir iştir. Siz değerli meslektaşlarım, ülkemiz adına bu onurlu ve ağır görevin bugünün dünyasındaki temsilcileri ve fedailerisiniz. Bu kutlu yolculukta sizlerin en büyük rehberi, bilginiz, tecrübeniz ve erdeminiz olacaktır.Bizler; ister genel olsun ister özel olsun, karşılaştığımız tüm sorunlar karşısında çelik gibi bir iradeye sahip olmalı ve haktan ayrılmamalıyız. Çünkü öğretmenler bugün de yarın da insanların en güvenilir ve en müşfik kollarıdır. Bu bağlamda şefkat peygamberinin ’Ben ancak muallim olarak gönderildim.’ Hadis-i şerifleri, doğru rehber olma ölçüsünün en güzel kanıtı olsa gerek. Dolayısıyla, hayatımızda hiçbir zaman ümitsizlik ve çaresizlik olmamalı. Bu yüzden hayatımızın merkezinde olan eğitim işleri, sıradan bir görev ifade etmez. Biz vicdanen kendinden emin olarak çalışabiliyorsak, toplum huzurlu, mamur ve vizyon sahibi olur. Şunu da unutmamak gerekir ki, öğretmen, doğru bilginin varisidir; birikimi ise nitelikli ve ahlaklı nesillerdir. Mevlana’yı, Yunus Emre’yi, Akşemsettin’i maddi varlıkları değil, gönül zenginlikleri ve öğretmenlikleri baş tacı yapmıştır. Asırlara uzanan bu sevgi iklimi kalıcılığını öğretilen güzel ahlak ve faydalı ilme borçludur. O nedenle, her öğretmen kendisinden alınan ilham ölçüsünde görevine bağlıdır diyebiliriz.Bir hususu özellikle belirtmekte yarar görüyorum: Bugünün dünyasıyla yarının 2023 Türkiye’sine, hedeflenen yeniliklerle ulaşmak bizlerin uhdesindedir. Bu yüzden en büyük sermayemiz olan bilgiyi, yeni projelerle donatıp geliştirmeliyiz. Bu da eğitimin en önemli dönütlerinden olan üreten bireyler yetiştirmemizi zorunlu kılar. Evet, esasen ahlaklı ve nitelikli bireyler, ürettikleriyle kendilerini gerçekleştirmiş olurlar. Artık son 7 yılına girdiğimiz, Cumhuriyetimizin 100. yılında, ülkenin her ferdi, kendisiyle ve toplumla barışık yenilikçi ve üreten olmalıdır. Bunu sağlamak şüphesiz sizlerin fedakarlıklarıyla mümkün olacaktır.Aklın ve gönlün birleştiği bu yolda sizlere başarılar diliyor, heyecanınızı her daim diri tutmanızı temenni ediyorum. Sizler de, milli menfaatlerimiz adına elinizi taşın altına koymaya karar verdiniz. Bundan sonra tüm enerjinizi nitelikli, çağdaş bireyler yetiştirmeye harcayacaksınız. Unutmayınız, öğretmenlik kesinlikle maddi yönden gelişme gayesiyle yapılan bir meslek değildir. Sizlerin en büyük sermayesi yetiştireceğiniz beyinler olacaktır. Ayrıca bu yolda, meslekte tecrübe kazanmış olan öğretmenlerimizden yardım almayı da ihmal etmeyiniz.Gözünüz arkada kalmasın. Emin olunuz ki, sizlerin biz eğitimcilere bıraktığı miras, güçlenerek büyüyecektir. Ne yapmamız gerektiğini biliyor ve yarınlarımıza güvenle bakıyoruz” ifadelerini kullandı. (EFE)