ErzurumFlaş

Etiket: Lösemi

  • (Özel Haber) Hastanede Yatan Lösemi Hastası Çocuklara Yılbaşı Sürprizi

    İstanbul Medeniyet Üniversitesi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi gören çocuklar için yılbaşı programı düzenlendi. Aralarında lösemi hastalarının da bulunduğu çok sayıda çocuk, farklı bölümlerde düzenlenen programla yeni yılı karşıladı.

    İstanbul Medeniyet Üniversitesi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Hayata Renk Ver Derneği ile birlikte, hastanede tedavi gören çocuklar için yılbaşı programı düzenledi. Yılbaşı programına hastanenin Çocuk Hizmetleri Çocuk Onkoloji Servisi ve Dahiliye servisinde yatan çok sayıda çocuk katıldı.

    Yılbaşı programı başlamadan önce hastanedeki bazı bölümler, görevliler tarafından özenle süslendi, çam ağaçları ışıklandırıldı, balonlar hazırlandı. Daha sonra Noel ablalar çocuklarla tek tek ilgilendi. Yanlarındaki çuvaldan hediye çıkaran Noel ablalar, çocuklara hediyelerini dağıttı. Program sırasında organik malzemelerle hazırlanmış ürünler çocuklara ikram edilirken, müzik dinletisi de sunuldu.

    “BU ETKİNLİKLER ÇOCUKLARIN İYİLEŞMESİNE KATKI SAĞLIYOR”

    Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Uzman Doktor Habip Yılmaz, etkinliğe katılan çocukların her birinin farklı bölümlerde tedavi gördüğünü belirterek, çocuklar için zaman zaman etkinlikler düzenlediklerini söyledi. Bir derneğin son bir yıldır çeşitli etkinliklerle katkı sağladığını ifade eden Yılmaz, “Hayata Renk Ver Derneği son bir yıldır Hematolojide tedavi gören çocuklarımızla ilgilenmeye başladı. Onlara bir eğitim odası yaptı. Haftanın belirli günleri gelip onlara kitap okuma, çeşitli etkinlikler yapıyor. Çocukların sosyal yönlerini geliştirmek için uğraşıyor. Çünkü hematoloji çocuklarımız, uzun süreli belki aylarca yatan çocuklarımız var. Bu çocuklar burada sıkılıyor, psikolojik olarak yoruluyor. Bu tarz etkinlikler çocukların iyileşmesine katkı sağlıyor” şeklinde konuştu.

    Uzun süreli tedavi gören çocukların eğitimlerinde de aksama olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Özellikle uzun süre yatan çocuklarımız eğitimlerine bir dönem ara vermek zorunda kalıyorlar. Biz bunu geçen dönemlerde Milli Eğitim Müdürlüğü ile görüştüğümüzde bunlarla ilgili çalışma yapacaklarını ve bu çocukların eğitim hayatına hastanede devam edebilmesi için gerekli işlemlerin yapılacağını söylemişlerdi. Bu konu ile ilgili çalışmaları da sürdürüyorlar. İlerleyen süreçte bu çocuklarımızın herhangi bir kaybı olmayacak, eğitimlerine hastanede de devam edecekler” dedi.

  • (Özel Haber) Lösemi Hastaları İçin Bin Kilometre Yürüyecek

    Muğla’nın Fethiye ilçesinde yamaç paraşütü eğitmenliği yapan 30 yaşındaki Yavuz Aslan, lösemili çocuklar için bin kilometre yürüyecek.

    Lösemili hastalar için 20 Kasım günü yola çıktığı Fethiye’den İstanbul’a 40 günde yürümeyi planlayan Yavuz Aslan, çadır haricinde hiç bir yerde konaklamıyor. 25 gündür yollarda olan Aslan, şu ana kadar 750 kilometreden fazla mesafeyi yürüyerek geçti. Aslan, konaklama ile dışarıdan yemek almaksızın bin kilometrelik yolu tamamlamak istiyor. Fethiye’den çıktığı yürüyüşte Aydın, İzmir, Manisa ve Balıkesir’den geçen maceracı adam, en son olarak Bursa’yı geride bıraktı. Yavuz Aslan, yürüyüşünü İstanbul Beşiktaş’taki eski İnönü Stadı önünde bitirecek. Yemeklerini de kendisi yapan Aslan, yola 81 kilo ile çıkarken, şu anda 70 kiloya düştü. Aslan’ın projesi sosyal medya takipçileri tarafından destek görüyor.

    Aslan, “Beni sosyal medya hesabımdan takip eden lösemi hastası çocuğu olan aileler ile diğer takipçilerimi tanıştırdım. Yağmurda ve rüzgarda dahi yürüyorum. Gece bir evde ya da otelde konaklamıyorum. Onun yerine çadırda kalıyorum. Bütün evim sırtımda. Çantamda ocak gibi mutfak gereçlerim var. Gece çadır kurduğum yerlerde kendi yemeğimi yapıyorum. Projeye başlamadan önce 81 kiloydum. Şu an ise 70 kiloyum. Bu süreçte iki çift ayakkabı parçaladım. Ayağımdakiler üçüncü ayakkabılarım. Yol kenarında yürüdüğüm için az da olsa araç trafiği veya şehirden uzak yerlerdeki köpek saldırıları tehlike arz edebiliyor. Bunun dışında akşam çadır açmak için uygun yer arıyorum. Sabahları protein almak için 2 ya da 3 yumurta yiyorum. Gün içinde harcadığım 2 bin 500 kaloriyi karşılamak için meyve ve kuruyemiş yiyorum. Akşamları da duruma göre patates, tavuk ya da makarna haşlıyorum. Yıllardır spor yapıyorum ve şu anda da aktif olarak 8 sporla ilgileniyorum. Bunun da faydası oluyor elbette” dedi.

    Projeye başlarken ailesine haber vermediğini ifade eden Aslan, “Çünkü aileler bu tür şeylerde tedirgin olabiliyor. Onlar da basından görüp haberdar oldu. Yamaç paraşütü eğitmeniyim, ancak bu proje için işimi ve sosyal hayatımı tamamen askıya aldım” diye konuştu.

  • Lösemi Tedavisi Gören Öğretmene Çaycuma’dan Destek

    Ege Üniversitesi Hastanesi Onkoloji Bölümü’nde Lösemi tedavisi gören ve ilik nakline ihtiyacı olan 26 yaşındaki öğretmen Ali Aktuğ için başlatılan kampanyaya Çaycuma’dan da destek geldi.

    Zonguldak Kızılay Kan Merkezi iş birliğiyle Eğitim Bir Sen Çaycuma Temsilciliğinin katkılarıyla Ali Aktuğ için Çaycuma Atatürk Anıtı önünde kan bağışı kampanyası düzenlendi. Eğitim Bir Sen Çaycuma Yöneticilerinden Tayfun Akkuzu, ilik nakli bekleyen öğretmen için herkesi duyarlı olmaya davet ederek, bir gün herkesin kana ve desteğe ihtiyacı olabileceğini söyledi.

    Zonguldak Kızılay Kan Merkezi ekip doktorlarından Mehmet Günaydın, çalışmalarıyla ilgili yaptığı açıklamada, “Her hafta Cuma günleri saat 10.30 ile 17.00 arası Çaycuma’dayız. Her hafta ortalama 60-70 ünite kan alıyoruz. İnsanları bu konuda duyarlı olmalarını istiyoruz. Özellikle kış aylarında bağış sayısı düşüyor. Fakat hastanelerdeki ihtiyaç sayısı düşmüyor. Bunun için insanlarımızdan duyarlılık bekliyoruz. Her zaman dediğimiz gibi kan sürekli bir ihtiyaçtır. Bir gün bizimde ihtiyacımız olabilir. Lösemi Hastası 26 yaşındaki öğretmen Ali Aktuğ için, Kızılay tarafından Kök Projesi başlatıldı. Kemik iliği ve kök hücre ile ilgili bir kampanya. Destek olmak isteyenlerden kan bağışı değil de iki tüp kan alınıyor. Formlar doldurulup kayıt altına alınarak, işlemler Sağlık Bakanlığı tarafından yapılıyor” dedi.

    Kampanyanın şu an iyi gittiğini söyleyen Günaydın, Çaycuma’dan iyi bir bağış beklediğini ifade etti.

  • Lösemi Hastası İrem Acı Haberi Twitter Hesabından Duyurdu

    Kastamonu’da yaklaşık 2 yıldır lösemi tedavisi gören 17 yaşındaki İrem, hayatını kaybetti. Genç kız, Twitter hesabından “#yolunsonu, çok erken oldu böyle bitmemeliydi” şeklinde paylaşımda da bulunmuştu.

    Kastamonu Basketbol Amatör Ligi’nde mücadele eden Kastamonu Polisgücüspor oyuncusu 17 yaşındaki İrem Güngör, 2013’te antrenman sırasında sırtında hissettiği şiddetli ağrı nedeniyle Kastamonu Dr. Münif İslamoğlu Devlet Hastanesine başvurdu. Buradan Ankara’ya sevk edilen İrem Güngör’e, Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesinde lösemi tanısı konuldu.

    Yakalandığı amansız hastalık nedeniyle hem okulunu hem de çok sevdiği basketbolu bırakmak zorunda kalan İrem Güngör, yaklaşık iki yıldır lösemi tedavisi görüyordu. Her geçen gün daha iyiye giden sağlığına rağmen İrem Güngör, Kastamonu’daki evinde aniden fenalaştı. Kastamonu Dr. Münif İslamoğlu Devlet Hastanesine kaldırılan İrem Güngör, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. İrem Güngör’ün cenazesi, hastanenin morgundan alınarak Kastamonu Darende Camisi’nde öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazı sonrası gözyaşları arasında toprağa verildi. Cenaze törenine Kastamonu Emniyet Müdürü Mustafa Yol’dan da katıldı.

    BLOĞUNDA KAN VE TROMBOSİT BAĞIŞI İSTEDİ

    Yakalandığı lösemi hastalığıyla ilgili yaşadıklarını açtığı bloğunda paylaşan İrem Güngör, hastalığı ile mücadele ederken yaşadıklarını ve duygularını kaleme aldı. Tedavi sürecini anlatan ve yaşadığı acıları paylaşan İrem Güngör, ayrıca bloğunda kan ve trombosit bağışında bulunulmasını istedi. Güngör, bloğunda şunları yazdı:

    “Siz hayatınızdaki ufak tefek şeyleri kendinize dert etmeyin ve karşılaştığınız zorluklarla mücadele etmekten kaçmayın. Hayat bazı şeyleri dert etmek için gerçekten çok kısa. Hazır hayatınızın değerini anlamanızı sağlayacak kötü bir şey yaşamamışken hayatınızın tadını çıkarın ve kendi halinize şükredin. Bu arada kan ve trombosit bağışları bizim için eşi bulunmaz hazine gibidir. Bağışladığınız kan ile hem kendiniz daha sağlıklı oluyorsunuz hem de belki de farkında olmadan birilerinin hayatını kurtarıyorsunuz. Her sağlıklı bireyi bu konuda duyarlı olmaya davet ediyorum.”

    TWİTTER’DAN PAYLAŞTI

    İrem Güngör, sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabından da, “#yolunsonu, çok erken oldu böyle bitmemeliydi” şeklinde paylaşımda bulunmuştu.