Etiket: Lazım”

  • MASTOB Başkanı Barut: “Turizmde kaliteyi artırmamız lazım”

    Manavgat-Side Turistik Otelciler Birliği (MASTOB) Başkanı Cengiz Haydar Barut, Ocak ayından buyana Manavgat’ın 3 milyon turisti ağırladığını belirterek, “Artık sayıları bir kenara bırakıp turizmde kaliteyi artırmalıyız” dedi.

    MASTOB Başkanı Cengiz Haydar Barut, turizmin Antalya ve Manavgat’ın yüzde doksanını temsil eden bir sektör olduğunu Türkiye’de Turizm hareketinin ilk geliştiği yerin Side ve Manavgat bölgesi olduğunu söyledi. Manavgat-Side destinasyonunun dünyanın en büyük destinasyonları arasında yer aldığına dikkat çeken Barut “Bugün itibariyle 8,5 milyon turist Antalya Havalimanına indi. Bu demektir ki 8.5 milyonun, 3 milyonunu 1 Ocak’tan beri Manavgat’ta ağırladık. Biz de bu kadar düşünmüyorduk. Sezon başında yaptığımız toplantılarda 14 milyonu telaffuz etmiştik. Ama bugünlere gelince 14 milyon turist Antalya için hayal değil. Bunu eminim ki aralık ayının sonuna kadar Antalya Havalimanına gelen turist sayısının 14 milyonu bulacağından eminiz. Bu Manavgat ölçeğinde 5 milyon turist demektir. 5 milyon turisti ağırlamak bir bölge için çok da kolay değildir. Bir gurur meselesidir. Ben burada özellikle 5 milyon turisti ağırlarken tüm yöneticilerimizin, tüm yatırımcı arkadaşlarımızın, bölgede turizme hizmet eden tüm arkadaşlarımızı kutluyorum tebrik ediyorum” dedi.

    “Kaliteyi arttırmanın yollarına bakmak gerekir”

    Turizmde artık rakamlarla konuşmak yerine kaliteyi arttırmanın yollarına bakmak gerektiğini savunan MASTOB Başkanı Barut, “Artık bugüne kadar biz tamam sayılarla hep gurur duyduk. Sayılarla konuştuk. Ama sayılarla konuşmak artık bundan sonra bizim işimiz olmamalı. Biz öncelikle bölgemizde başlamak üzere tüm Türkiye’de hizmet kalitesini, çevre kalitesini, bölge kalitesini nasıl arttırırız onu konuşmamız lazım. Bunun için de artık “Deniz, Güneş, Kum, Çevre” dememiz lazım. Çevremize iyi bakmamız lazım. Bunları konuşmamamız gerekiyor. Bundan sonraki amacımız turizmi 12 aya yaymak. Bunu çok uzun yıllardır konuşuyoruz. Ama biliyorsunuz Türkiye o kadar kritik bir noktada ki biz bunu konuşuyoruz biraz oturtmaya çalışıyoruz. Kışı unutuyoruz yazımızı kurtarmaya çalışıyoruz. Şu an da kışın nasıl daha çok turist getirebiliriz buna kafa yormamız lazım. Bunun içinde bölgemizde Kültür, Sanat, Spor olmazsa olmaz. Tarihe yatırım yapmamız lazım ama tarihe yapılan yatırım çok uzun vade isteyen bir yatırımdır. Türkiye’de hiçbir turizm bölgesinde olmayan bir şansımız var.”

  • Atmaca: “Dövizi olan halkımızın dövizini bozup üretime katkı sağlaması lazım”

    Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) Trabzon Şube Başkanı Mehmet Atmaca, son günlerde kur üzerinde oynanan oyunlar ile Türk ekonomisine zarar verilmeye çalışıldığını belirterek “Bu toplumu hiçbir yaptırım ile diz çöktüremeyecekler” dedi.

    Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Atmaca, “Türkiye ekonomisine Cumhuriyet tarihi boyunca 15’er yıllık dilimlere ayırırsak en büyük gelişmeyi son 15 yıl içerisinde yaşadığımız açıktır. Bunun yanında Türkiye geliştirmiş olduğu politikalarla bölgesel bir güç haline gelmiştir. Bunun sonucunda Türkiye hem İslam ülkelerinin hem Türki cumhuriyetlerin hem de gelişmekte olan ülkeler için bir model haline gelmiştir. İslam ülkeleri içerisinde en hızlı gelişen ve en istikrarlı ülkedir. Tabii ki bu durumun Batı’yı rahatsız etmesi normal. Batı için, Ortadoğu politikalarında ve İslam ülkeleri ile olan ilişkilerinde artık önlerine çıkan bir engel olarak Türkiye var. Bununla ilgili son yıllarda defalarca ekonomik siyasi operasyon hatta 15 temmuz tarihinde askeri olmak üzere darbe girişimi yaşadık. Allah’a şükür ki hiçbir operasyon bizi yolumuzdan çevirmeye güç yetiremedi. Bu toplumu hiçbir yaptırım ile diz çöktüremeyecekler. Son günlerde kur oynamaları üzerinden ülkemize yapılan operasyonu temelinde yatan sebep budur. Bizler ülke olarak her krizden karlı çıkmayı başarmamız lazım. Bu krizleri fırsata dönüştürmek lazım. Ülke olarak ekonomik siyasi ve diğer alanlarda eksiklerimizi tamamlamamız lazım. Daha çok çalışıp daha çok üretmemiz lazım. İnşaata dayalı ekonomiden üretime dayalı ekonomiye geçmemiz lazım. İhracatımızı arttırmamız lazım. Yeni pazarlara yönelmemiz lazım” diye konuştu.

    “Üretmeden tüketerek bir ekonomi düze çıkmaz” diyen Atmaca “Biz bu yüzden TÜMSİAD ailesi olarak bir sloganımız var; ‘Kaliteli üret, yerli tüket’ Bu bizim için çok önemli. Her alanda en kaliteli ürünü üretip hem yerli tüketmemiz lazım, hem de bunu ihraç etmemiz lazım. Biz üyelerimizi bu mantaliteye kanalize ediyoruz. Milli olmamız lazım. Bizler ülkemize yapılan bu operasyonda hem Cumhurbaşkanımızın hem de hükümetimizin tam destek olarak arkasındayız. Dövizi olan halkımızın bu dövizini bozup üretime katkı sağlaması lazım. Maliye Bakanınız Berat Albayrak‘ın yaptığı açıklamayı da çok olumlu buluyoruz. Çok yakın zamanda ekonomiye yeni bir vizyon katacağına inanıyoruz. Tasarruf tedbirleri uygulanması ekonomiye ekstra bir güç getirecektir. Yeni dönemde üretime kanalize olacağı bir ekonomik yapının geliştireceğini inanıyoruz. Birlik ve beraberlik içerisinde bütün sorunları aşıp ülkemizi daha güçlü bir hale getirmek için ne gerekiyorsa biz yapmaya hazırız. Halkımızın da buna destek olacağına inanıyor, büyümenin gelişmenin anahtarının birlik ve beraberlikten geçtiğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

  • TED Başkanı Pehlivanoğlu: “Eğitimde dünya ile rekabet etmemiz lazım”

    Türk Eğitim Derneği (TED) Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu, eğitimde dünya ile rekabet etmemiz gerektiğini belirterek, “Dünya ile rekabet etmemiz lazımdır. Sadece diploma vermek için eğitim vermekten vazgeçmemiz lazım. Biz diploma dağıtan kuruluşlar olamayız” dedi.

    TED Van Koleji tarafından TED Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu ile Eğitimci-Yazar Abbas Güçlü’nün katılımıyla “Eğitim Sohbeti” konferansı düzenledi. TED Van Koleji Konferans Salonu’nda düzenlenen program, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından, TED Van Koleji Kurucu Temsilcisi Gökmen Uçar’ın açılış konuşmasıyla başladı. Daha sonra kürsüye çıkan TED Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu, TED’in kurulduğu günden bu yana kendilerine 3 tane önemli misyon yüklediğini belirtti. TED Genel Başkanı Pehlivanoğlu, “Şükürler olsun bugün 39’uncu okulumuzu açıyoruz. Bize 3 tane misyon yüklediler. Birincisi; ülkenin, vatanın her köşesinde okullar aç, rekabet koşullarını değiştir, tüccarlık yapmak isteyenlerin önüne geç ve İstanbul, Ankara’ya göç ettirmeden orada nitelikli bir eğitim ver dediler. Misyonumuzun dediği gibi ülkemizin her tarafına yayılmaya devam ediyoruz. İkincisi; sadece annesi ve basının parası olan çocukların iyi eğitim almasıyla bir ülke kalkınmaz, aksine dibe çöker. Onun için başarılı ve maddi imkanı yetersiz çocuklara sahip çıkın demişler. Şükürler olsun şimdi binlerce çocuğumuza nitelikli burs veriyoruz. Üçüncüsün de ise, eğitimde öncü olun demişler. Bu ülkede sosyal adaletsizliğin en büyük olduğu nokta nedir? Derseniz. ‘Anası-babasının parası olanlar ile olmayanlar arasındaki adaletsiz uçurum olan eğitimdir’ deriz” diye konuştu.

    “Kendi evlatlarımıza sahip çıkacağız”

    TED’in okulları olan bir sivil toplum örgütü olduğuna dikkat çeken Pehlivanoğlu, “Ancak bu milletin evlatlarına sahip çıkmazsak, onları kodlamadan, onları bölmeden, onları ideolojilere esir etmeden vatan, bayrak, millet sevgisiyle doldurarak, dünya ile rekabet edecek bir hale getiremezsek bu güzel vatanın geleceğinden falan bahsedemeyiz. Onun içindir ki biz eğitimde dershane sistemine en büyük mücadeleyi vermiş bir kurumuz. ‘TED ne değildir’ derseniz. TED bir kolej değildir. Okulları da olan bir sivil toplum örgütüdür” dedi.

    “Değerleri olmayan bir toplum ayakta duramaz”

    Değeri olmayan bir toplumun ayakta duramayacağına dikkat çeken Pehlivanoğlu, “Değer nedir? Kültür ve inançtır. Bir toplumun kültürü yok ise ve ya kültüre sahip değilse, bir toplumun inancı yoksa ve inancına sarılmıyorsa o toplum ayakta duramaz. Bütün bunların yanında da dünya ile rekabet etmemiz lazımdır. Sadece diploma vermek için eğitim vermekten vazgeçmemiz lazımdır. Biz diploma dağıtan kuruluşlar olamayız. Maalesef bugün eğitim diploma verme ve sınav üzerine odaklanmış vaziyettedir. Analar kollarında kalmış iki tane bileziği satıp, 25 bin lira dershane denilen yerlere çocuğunu gönderenler ile rekabet etmeye çalışıyor. Van’ın köyündeki çocuklar, benim çocuğumu aynı sınava sokuyorsunuz. Aynı eğitimi veremediğimiz bir topluma, aynı sınavı nasıl verirsiniz?” diye konuştu.

    Ülkenin evlatlarını bölmeden, bölüştürmeden, yoksul, zengin diye ayırt etmeden iyi bir eğitim vermek zorunda olduklarını ifade eden Pehlivanoğlu, şunları kaydetti:

    “Bunun parayla alakası yok. Bunun bir inançla, duruşla alakası var. Bu ülkenin sorunu para ve kaynakların yetersizliği değil, kullananların her gün sistem değiştirmesidir. Bakandan bakana, YÖK başkanından YÖK başkana değişecek, sınav başladıktan sonra sınavın değişeceği bir metot istemiyoruz. Çocukların sadece sınavla başarılı kılındığı bir ülke de istemiyoruz. TED’in meşalesi aydınlık vermek için yakılmıştır. İleriyi aydınlatmak için yakılmıştır. TED’in meşalesi petrol değil, gönül yağıyla yanar.”

    “Eğitim olmadan bu ülkenin kalkınması mümkün değil”

    Eğitimci-Yazar Abbas Güçlü ise, Van’ın eğitimle meşhur olması gerektiğini belirterek, “Van bir dönem Canavarı ile bir dönem kahvaltısı ile meşhur ben Van’ın eğitimiyle meşhur olmasını isterdim. Van için söylenecek bir şey olduğu zaman bizde öyle üniversiteler, kolejler, fen liseleri ve okullar var ki Türkiye’nin en iyileri bizde dedirtecek eğitim kurumları. Ama Van’dan 2-3 tane isim çıkıyor arkası gelmiyor sanatçı çıkmıyor, sporcu çıkmıyor, her alanda yüzlerce isim çıkması lazımdı bu nasıl olacak eğitimle olacak. Yani eğitim olmadan bu ülkenin kalkınması mümkün değil” dedi.

    TED Genel Başkanı Pehlivanoğlu ve Eğitimci-Yazar Güçlü’nün yanı sıra Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, birçok eğitimci ve davetlinin katıldığı konferans, soru-cevap bölümüyle son buldu.

  • TÜRK-İŞ Genel Başkanı Atalay: “FETÖ terör örgütünün kökünün kazınması lazım”

    Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, FETÖ terör örgütünün kökünün kazınması gerektiğini söyledi.

    TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, Sakarya’da basın mensuplarıyla bir araya geldi. Başkan Atalay yaptığı açıklamada, “17-25 Aralık’tan öncesi bunlarla ilgili bir şey söyleyene ben hemen müdahale ederdim. Yapmayın günahlarını almayın derdim. Yakınlarımın bana dediklerine ben inanmadım. Bunlar öyle bir kamuflaj yaptılar ki, öyle maske ile gezdiler ki hiçbirimiz tanımadık. Bunlara hepimizin bir bağı, merhabası oldu. Toplantıyı kilisede yapıyorlar. Kilisede Amerikan bayrağını öpüyor bunların dinler arası diyaloğu o. Ötesi berisi yok bu işin. Bu işin kökünü kazımak lazım. Ama bunu yaparken sırf ben sevap kazanayım, cenneti kazanayım basit meselelerden etkisi, yetkisi olmayan insanlar var. Bunların ayıklanması lazım” dedi.

    “Kandil olmasa biz iki tane Almanya olurduk”

    Kandil dağının temizlenmesi gerektiğini vurgulayan Başkan Atalay, “Ben görevim icabı Türkiye’nin tüm kurumlarında oturma imkanı, görüşme imkanım var. Kandil denen bir yeri temizlendi, bir şey kalmadı diyorlar. 24 Haziran seçimleri ve Kandil operasyonları benim için önemli. Afrin’i gördük oradaki tünelleri gördük. Afrin düz bir alan. Kandil huni gibi bir alan. Amerika’nın ve Avrupa’nın en büyük yığınağının yaptığı yer. Bunu ne zaman göreceğiz ancak oraya asker çıktığı zaman. Cephaneliğe, tünellere, hastanesine kadar adam yapmış. Kandil olmasa biz iki tane Almanya olurduk. Bizim sıradan bir bomba biri 100 bin, biri 575 bin lira bir tanesi. Güvenlik güçlerine sıkıntı vermeden, siyasileri bu işin içine sokmadan Kandil’in temizlenmesi hepimizin yararına. Benim asgari ücretimin yararına, emeklinin yararına. Bu beladan kurtulmamız lazım. Bu güvenlik meselesinde dikkatli davranmak, ağzımızdan çıkanın kulağımızın duyması lazım. Zaman zaman siyasilerimiz ölçüyü kaçırıyorlar asker polis meselesine” diye konuştu.

    “Tren gara kadar girmeli”

    Sakarya Üniversitesi, ada treni ve Sakaryaspor ile ilgili açıklama yapan Atalay, “Ben iyi bir rektör bekliyorum. Kabiliyetli, şehri kucaklayacak bir rektöre ihtiyacımız var. Bu şehir de 95 bin öğrenci var. Önceden öğrenci çok üniversite çok iyi diye biliyordum öyle değilmiş. Talebe ne kadar az eğitim kalitesi o kadar çok sonradan öğrendim. Bu şehirde işçi ailesi diyor ki kızımı Sakarya’ya göndereceğim çünkü güvenilir bir yer olay olmuyor. Sakarya’nın birinci tercih edilmesinin sebebi olay olmuyor. İyi bir rektöre ihtiyacımız var. Arzularımdan bir tanesi treninin gara gelmesini istiyorum ama o trafiği de bakarak halledilmesi gerekiyor. En önemlisi de Sakaryaspor’un birinci lige çıkmasına ihtiyacım var. Benim gücüm yettiği kadar ben yardım ediyorum” şeklinde konuştu.

  • Vali Şakalar: “Bizi biz yapan değerleri okumak lazım”

    Sinop Valisi Köksal Şakalar, “Bizi biz yapan değerleri okumak lazım. Dünyayı tanımak için diğer ülkelerde insanların nasıl yaşadığını öğrenmek için o ülkelerin yazarlarını da okumak lazım” dedi.

    İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen “Bir Kitapta Sen Anlat Projesi” kapsamında yapılan yarışmalarda dereceye giren öğrencilere çeşitli hediyeler verildi. Sinop Sultan Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Çok Amaçlı Salonunda gerçekleştirilen etkinliğe Sinop Valisi Köksal Şakalar, Sinop Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat Dalgın, Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkkan ve vatandaşlar katıldı.

    Burada konuşan Sinop Valisi Köksal Şakalar, “Bizi biz yapan değerleri okumak lazım. Dünyayı tanımak için diğer ülkelerde insanların nasıl yaşadığını öğrenmek için o ülkelerin yazarlarını da okumak lazım. Bu projeyi düzenleyen başta Milli Eğitim Müdürümüz olmak üzere tüm öğretmenlerimize ve öğrencilerimize teşekkür ediyorum. Bu uygulamanın devam etmesi için de üzerimize düşen görevi yapacağım” dedi.

    Vali Köksal Şakalar’ın konuşmasının ardından dereceye giren öğrencilere çeşitli hediyeler verildi.