Etiket: Lazım”

  • Kılıçdaroğlu’ndan ’Joe Biden’ açıklaması: “Önce bir tabloyu görmemiz, açıklamaları görmemiz lazım”

    Kılıçdaroğlu’ndan ’Joe Biden’ açıklaması: “Önce bir tabloyu görmemiz, açıklamaları görmemiz lazım”

    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ABD Başkanı Joe Biden’in Türkiye yaklaşımına ilişkin, “Önce bir tabloyu görmemiz, açıklamaları görmemiz lazım” dedi.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir dizi ziyaretlerde bulunmak üzere geldiği Kırşehir’de Kırşehir Abdallar Grubu’ndan bazı temsilcilerle de görüştü. CHP liderine Uzun Çarşıda davul zurna gösterisi yapıldı. Yeniden Ahi Külliyesi alanına gelen Kılıçdaroğlu, esnafı çadır sohbetinde dinledi. Esnafın sıkıntıları dinleyen Kılıçdaroğlu, daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

    Adaletin bozulmaması gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Umarım kararı uygulamayan hakimlere küpe olur. Devletin yargı üzerine inşasını biliyoruz. Eğer adalet bozulursa, vatandaş hakkını arayamaz konuma gelirse, bu temelde büyük bir devlet krizine yol açar. Şimdilik o kriz önlenmiş oluyor. Yargıya, özellikle iktidarın müdahale ettiğini yargıya talimat verdiğini, o talimat çerçevesinde karar aldıklarını biliyoruz ama hükümetten ayrı bir bakanın tartışma zemini oluşturmaları ve Türkiye’yi nasıl yönetemediklerinin de açık bir göstergesidir. AK Parti hükümeti artık ülkeyi yönetemiyor. Sorun yaşayan esnaf, servisçi öğrencilerle görüştüm. Bana söyler misiniz; devleti yönetenler bu sorunlarla uğraşıyorlar mı? Benimle uğraşıyorlar. İşsizlikle, yolsuzlukla, esnafın derdiye uğraş. Türkiye hangi hale geldi. Bütün bu gerçekler ortadayken onların gündemleri çok farklı. 10 milyon işsiz var bu ülkede. Gezdiğim esnafı gördüm. Böyle bir dönem Cumhuriyet tarihinde görülmedi. Herkes sandığı bekliyor. Sandığı koyun diyorlar önümüze yeter diyorlar” diye konuştu.

    “Seçim tahminim yok”

    “Erken seçim açıklamalarının olduğu, kendisinin ise bir tahmininin olup olmadığı yönünde ki soruya” Kılıçdaroğlu, “Herhangi bir erken seçim tahminim yok” derken, “ABD’nin yeni başkanının Türkiye yaklaşımları” yönündeki soruya ise, “Önce bir tabloyu görmemiz, açıklamaları görmemiz lazım. Türkiye’nin bütün ülkelerle barış içerisinde olmamızı isterim. Türkiye’nin kendi demokrasini geliştirmesini isterim” diye cevap verdi.

  • Koşukavak: “Alanya lider ve ne yaptığını bulmak lazım”

    Koşukavak: “Alanya lider ve ne yaptığını bulmak lazım”

    Denizlispor’un çiçeği burnundaki teknik direktörü Yalçın Koşukavak, Alanyaspor maçı öncesi yaptığı açıklamada, “Alanya lider ve ne yaptığını bulmak lazım” dedi.

    Denizlispor, Süper Lig’in 13. haftasında 20 Aralık 2020 Pazar günü Denizli Atatürk Stadyumu’nda Aytemiz Alanyaspor ile karşılaşacak. Denizlispor’un yeni teknik direktörü Yalçın Koşukavak, antrenman öncesi öncesinde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Teknik Direktör Koşukavak, yeni takımıyla çıktığı ilk antrenman öncesi, görevinin zor ve kolay bir iş olmadığını, takımın ise ligde kredi kaybettiğini belirtti. Koşukavak, “Görev zor ve kolay iş yok zaten. Benim buraya kadar gelen kariyerimde hep zor işler vardı ve Allah’ın izniyle yüzümün akıyla çıktım. Şimdi burada bir iş var ve biraz zor. Malum gerçekçi bir şey söylemek gerekir, 6 puan var ve ligin burasına kadar kredi kaybedilmiş. Her geçen hafta ligin boyu kısaldıkça bu kredi anlamında tehditkar bir durum oluşuyor. Bu demek değildir ki geçen sezon ve ondan önceki sezonlara döndüğümüzde Süper Lig’e bunu başaran Rizespor ve Antalyaspor vardı. O zaman 18 takımdı şimdi 21, o zaman 3 düşüyordu şimdi 4 takım” dedi.

    “Alanya takımı bir şeyi doğru yapıyor ki bu takım lider, ne yaptığını bulmak lazım”

    Koşukavak, oyuncularla ilk gün toplantı yaptığını vurgulayarak, “Yarıdan itibaren daha derinlemesine biri şekilde Alanya maçı hazırlıklarımıza devam edeceğiz. Alanya takımı bir şeyi doğru yapıyor ki bu takım lider ve ne yaptığını bulmak lazım. Oyuncu kalitesi güçlü bir plan yapısı ve alan kullanımını iyi biliyorlar. Bunları artıya geçiren ve her kazandığı maçta lige karşı coşkuları artıyor. Bu periyotta bir haftada 3 tane maç var. Yeni gelen bir antrenör için kolay bir şey değil. 5 gün antrenman yapacaksınız ve o 3 maçı antrenmansız oynayacaksınız. Risk var mı, var. Dünyada bilinen antrenörlerde bu işlere girdiler. Mesela Klopp, Menz takımını ligde tuttu ve bir anda bilindik oldu. Risk almıyorsanız risk alıyorsunuz ve o zamanda varlığını hissettiremiyorsunuz” diye konuştu.

    “Denizlispor takımının iç sahada olmaması bize bir dezavantaj”

    Antrenman öncesinde konuşan Teknik Direktör Koşukavak, “Taraftar tepki gösterebilir ve karşılıksız sever. Bazı skorlarla ve takımın durumundan dolayı o tepkiler gelebilir ve ben onların hepsini haklı buluyorum. Bugün belki maçlar seyircili oynansa aldığı maaştan gelen insanlar var. Bu sektöre nakit akışı sağlıyor. Tuttuğu takımları iyi yerde görmek istedikleri için haklılar. Bence Denizlispor takımının iç sahada olmaması bize bir dezavantaj” ifadelerini kullandı.

  • TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: “Kapitalizmin kendini gözden geçirmesi lazım”

    TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: “Kapitalizmin kendini gözden geçirmesi lazım”

    Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “Kapitalizmin kendini sorgulaması, yeniden yazılması lazım. Yüzde 1’in mutluluğu, yüzde 99’unun mutsuzluğu üzerine kesinlikle oturamaz. Daha adil sistemi bir sisteme ihtiyacı var dünyanın. Kapitalizmin kendini gözden geçirmesi lazım” dedi.

    TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) tarafından İzmir’de bir otelde düzenlenen 77. Ege Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, Türkiye ilk defa ekonomik politikalar üzerinde bir kuruluşun da emeği olduğunu söyleyerek, “Bu anlamda Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) halen tek başına. Türkiye’nin en büyük ihtiyacı bu. Bugün Washington’da en az bin 200 tane düşünce kuruluşu var” diye konuştu. Markalaşmanın önemine vurgu yapan Hisarcıklıoğlu, “Şehirlerde de markalaşma önemli ancak ülkenin marka olması lazım. Ülke marka olduğu zaman her yaptığını hizmetin değeri artıyor” şeklinde konuştu. Girişimciliğin önemini aktaran Hisarcıklıoğlu, bir ülkede ne kadar girişimci varsa ülkenin o kadar zengin olduğunu dile getirerek, “Japonya’nın yüzde 5’i girişimci. Türkiye’nin yüzde ise yüzde 2. Gidecek çok yolumuz var. Ne kadar çok girişimciyi artırırsak o kadar az işsizlik demek. Her bir girişimci 10 kişi istihdam ediyor” diye konuştu.

    Dünyanın birbirine yaklaşık 270 milyar dolar borcu olduğunu anlatan Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu: “Dünya için ikinci büyük mesele gelir eşitsizliği. En üst serveti olanların, ki bunlar yüzde 1’i oluşturuyor, serveti artıyor. Dünya nüfusunun yüzde 99’u ise aşağı doğru gidiyor. Dünyanın geleceği açısından büyük risk. Popülizm, ırkçılık, ufak meselelerin öne çıkmasının altında bunlar var. Yüzde 1 çok memnun. Yüzde 99 gittikçe fakirleşiyor. Kapitalizmin kendini sorgulaması, yeniden yazılması lazım. Yüzde 1’in mutluluğu, yüzde 99’unun mutsuzluğu üzerine kesinlikle oturamaz. Daha adil sistemi bir sisteme ihtiyacı var dünyanın. Kapitalizmin kendini gözden geçirmesi lazım.”

    “Yüksek katma değerli mal ve hizmet ihracatına dayalı bir ekonomik modele ihtiyaç vardır”

    İzmir Ticaret Odası (İZTO) Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener ise Türkiye’nin genç nüfusunun yıllardır dikkati çeken bir potansiyel olduğunu söyleyerek, Ege’nin de sadece Türkiye’yi değil tüm dünyayı etkileyecek bir gücünün olduğunu dile getirdi.

    EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Aslan da Türkiye’nin 2018’de yaşadığı kur kırılmalarının ve kurdaki ani artışların ardından 2019’da yerini dengeleme sürecine bıraktığını belirtti. Sürdürülebilir büyüme ve ekonomik kalkınmanın sağlanması, faiz indirimlerinin yanı sıra üretime ve ihracata dayalı ekonomiye geçilebilmesi için yapısal ve ekonomik reformların üzerinde durulması gerektiğine işaret eden Aslan, şunları kaydetti: “Kalkınma odaklı ve refahın toplumun geneline yayılmasını sağlayacak büyümenin sağlanması ve hem sosyal hem de ekonomik olarak en önemli sorunlarımızdan biri olan yüksek işsizlik oranının düşürülmesi için üretim yatırımlarının artışı sağlamalı, özellikle de katma değeri yüksek mal ve hizmet yatırımlarına yönelmek gereklidir. Tüketime dayalı değil, teknoloji ve dijital dönüşüme dayanan, marka değeri olan, yüksek katma değerli mal ve hizmet ihracatına dayalı bir ekonomik modele ihtiyaç vardır.”

  • Bakan Albayrak: “Bir sene önce dolara güvenenlerin şimdiki halini sormak lazım”

    Bakan Albayrak: “Bir sene önce dolara güvenenlerin şimdiki halini sormak lazım”

    Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, kurda sağlanan istikrar sonrası bir sene önce dolara güvenenlerin şimdiki halini merak ettiğini ifade ederek, “Bugün yine aynı şekilde dolara güvenenlerin halini seneye bir daha konuşacağız. Hiç merak etmeyin Türk Lirası’na güvenenler bu istikrarlı süreci yaşayacak” dedi.

    Bir dizi gezi ve ziyarette bulunmak üzere Erzurum’a gelen Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak Erzurum İş Dünyası Buluşması’na katıldı.

    Erzurum’da iş adamlarına seslenen Albayrak, Türkiye’nin son dönemdeki ekonomik saldırılarla başa çıktığını ifade ederek, “Her gün iki ilimiz olmakla birlikte illerimizi ziyaret ediyoruz. Burada hakikaten istiyoruz ki iş dünyamızla sizlerle oturup konuşalım ve sizleri dinleyelim. Gittiğimiz illerde ülkemizin ekonomisine yönelik sizlerin önerilerini alalım. Türkiye’nin değişimi özelinde özellikle gündemdeki meselelerinizin yanında ülkemizin ekonomisine dair öneri alalım. Bu değişim dönüşümün faydalarını sizlerle paylaşalım. Malumunuz ülkemiz ekonominin her alanında büyük bir potansiyele sahip bir ülke. Son 17 yılda bu potansiyeli zaman zaman harekete geçirsek de ülkemizin karşı karşıya kaldığı sınamalarla bu süreçler dönem dönem kesintiye uğradı. Son 6 yıldır Gezi’yle başlayan olaylar, darbe girişimi, terör olaylarıyla Türkiye fiili bir savaş altında bıraktı. Özellikle son dönemdeki tüm bu ekonomik saldırılar da dahil olmak üzere tüm bu saldırmalarla başa çıktı. Artık yeni bir dönem Türkiye ekonomisini harekete geçirme zamanı. Türkiye’nin potansiyelini bir daha kesintiye uğramayacak şekilde harekete geçirmeye çalışacağız. Erzurum, bizim bir ve beraber olduğumuz zaman kenetlendiğimiz zaman neler yapabileceğimizi en iyi bilen kentlerden birisi. Büyük ve güçlü Türkiye ideali için omuz omuza kilitleniyoruz. Erzurum ekonomisini geliştirmek için valimiz ve milletvekillerimiz ile konuştuk. Yeni sanayi bölgesi ve Tekstilkent ile ilgili biz hepsine destek vermenin taahhüdünü veriyoruz. Destek ve para bizden yeter ki siz bunları bitirin” şeklinde konuştu.

    Bakan Albayrak, tüm detaylar göz önünde bulundurulduğunda yılı yüzde 12 enflasyon rakamının altında kapatacaklarını belirterek “Ülkemiz açısında önemli verimli gelişmelerin olduğu haftayı geride bıraktık. Çeyreklik bazda pozitif büyümeden sonra yıllık bazda da pozitif büyümeye geçtik. 2019 yılı için felaket senaryoları vardı. Bütün bunları yanıltacak şekilde çalışıyoruz. Ekonomimiz yılın üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre 0,95 oranında büyüme kaydetti. Son dört çeyrekte negatif olan toplam iş talebinin büyümeye katkısı üçüncü çeyrekte yeniden pozitife dönmüş oldu ve yüzde 1.1’lik pozitife katkı vermiş oldu. Son üç çeyrektir yine negatif olan sanayi sektörünün katkısı yine üçüncü çeyrekte yine pozitife dönerek 0,3 oranında pozitif bir ivme yakaladı. 2019 yılı son çeyreğine ilişkin öncü göstergelere baktığınız da ekonomik aktivite de ki toparlanma eğiliminin daha da artarak ilerlediğini görüyoruz. Mevsimsellikten arındırılırmış endeksler şunu gösteriyor ki dördüncü çeyrekte bizim yüzde 5’i yakalayacağımızı gösteriyor. Tüm bunun yanında ekonomik güven endeksleri yüzde 81,9’ken 84,6’ya çıktı. Kasım ayı itibariyle yüzde 91,3 seviyesine çıktı. Yine ikinci çeyrekte 46,7’deydi piyano endeksi. Üçüncü çeyrekte 48.2, Kasım’da 48.5’e, şimdi ise yüzde 50’lik kritik eşiği aşma seviyesine geldi. Tüm bunlar sadece son çeyrekte daha da ileri taşıdığımızda yılı yüzde 1 seviyesine çıkarmaya çalışıyoruz. Kaynakları verimli şekilde kullanarak bu ivmenin artmasını bekliyoruz. Pazartesi günü açıklanan büyüme rakamlarından sonra Salı günü enflasyon rakamları açıklandı. Enflasyonda beklentilerimize paralel olarak Kasım ayında hafif baz etkisi yükselmesini de gördük. Eylül ayı itibari ile koyduğumuz yüzde 12’lik enflasyon hedefinin çok daha rahat şekilde geçekleşeceği noktada Kasım ayı 10.55 seviyesini gördü. Geçen yılın aynı ayına göre 11 puanlık bir düşüşü gördük. TÜFE yüzde 40 seviyelerindeydi yüzde 4 seviyesine geriledi. Enflasyondaki düşüş 3-5 aya kadar faizlerdeki iyileşmenin aşağıya nasıl indiğini görüyoruz. Tüketici fiyatlarında üretici fiyatlarında tüm bu fiyatlar üzerindeki baskılar yavaş yavaş dinmeye başladı bu da maliyetleri ciddi şekilde rahatlatıyor. Bunların yanında kurda sağlanan istikrar var. Bir sene önce dolara güvenenlerin şimdiki halini sormak lazım. Bugün yine aynı şekilde dolara güvenenlerin halini seneye bir daha konuşacağız. Hiç merak etmeyin Türk Lirası’na güvenenler bu istikrarlı süreci yaşayacak. Tüm detayları göz önüne aldığımızda yılı yüzde 12 enflasyon seviyesinin altında kapatacağımızı düşünüyorum” dedi.

    Bakan Albayrak Erzurum’daki programının ardından Ağrı’da iş adamları ile bir araya gelecek.

  • Birevim YKB Murat Çiftçi: “Dijital lazım; tasarruf elzem anlayışındayız”

    Birevim YKB Murat Çiftçi: “Dijital lazım; tasarruf elzem anlayışındayız”

    Birevim Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi, VİZYONER19 Zirvesinde yaptığı konuşmasında, “Bugün Türkiye nüfusunun en az yüzde 70’i, konvansiyonel finans kaynaklarına erişemiyor. Bu nedenle, dijital lazım; tasarruf elzem anlayışındayız.” dedi.

    Geliştirdiği tasarruf odaklı faizsiz finans modeliyle ev veya araba sahibi olma hayaline çözüm üreten Birevim, Vizyoner Zirvesi’ne ana sponsor oldu. Birevim Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi zirvede yaptığı konuşmasında etkinliğin ana sponsoru olmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi.

    Şirket olarak kendilerinin bu sürecin neresinde olduklarına da değinen Çiftçi, “Artık tüm endüstriler deneyimi merkeze alarak yeniden konumlanıyor. Dilerseniz hep birlikte 2025 yılında modern bir ev hayal edelim. Tabi ki akıllı cihazların, sanal sesli asistanların varlığı artacak. Bunlar, elbette ki, ev yaşamına büyük faydalar sağlayacak. Bırakalım 2025’i, gelecek yıl nesnelerin interneti sayesinde 30 milyar cihazın birbiriyle bağlantılı olması ve 40 zettabayt veri üretmesi bekleniyor. Peki acaba bu evlerde büyüyen çocuklar, ne tür deneyimlere ve hatıralara sahip olacak? Yani nerede ve ne tür kolaylıklarla yaşadığınız değil, güven hissiniz, hatıralarınız ve deneyimleriniz bir evi, ev yapacak. Görünen o ki, dijitalleşmede fiziksel unsurlara kıyasla, bir evi tam anlamıyla sıcak bir yuvaya dönüştüren tek şey ’insani değerler’ olacak. Konu tasarruf kültürü olduğunda da, finans olduğunda da, teknoloji olduğunda da gelecek olduğunda da değişmiyor; odağımız hep ‘insan’ oluyor. Bizim de odağımızda insan, insan odaklı finans ve tasarruf var. Ve bulunduğumuz her ortamda böyle hatırlatmalar yapmayı görev sayıyoruz. Kısacası, dijital lazım; tasarruf elzem anlayışındayız.” dedi

    İnsanın en büyük hazinesinin, sahip olduğu değerler olduğunu, eğer insanın elinden bu değerlerin simgesi olan anlamı alırsak, yerine ne verirsek verelim, haklı olarak, mutlu olmayacağını vurgulayan Çiftçi, sözlerine şöyle devam etti: “Tam da bu nedenle biz, Birevim olarak, hep insan odaklılıktan söz ediyor, bu konuda ödün vermeden yol almaya gayret ediyoruz. Türkiye’de 23 milyon aile var. Biz şu an, her ay 100 bin kişiyi tasarruf anlayışı ve kültürüyle tanıştırıyoruz. Hedefimiz 5 yılda 5 milyon ailenin birlikte tasarruf finansmanıyla ev veya araba hayallerine kavuşmasına vesile olmak. Ve bunun için dijitalleşme yolunda önemli yatırımlar yapıyoruz. İnsanı merkeze alan çözüm odaklı sosyal politikalar geliştirmek için de gayret sarf ediyoruz. Çünkü bu, sadece ticari bir iş değil, aynı zamanda milli bir kalkınma modeli bizim için. Bakın, tam bu noktada, Cumhurbaşkanımızın 9 Eylül 2019 tarihli bir konuşmasından alıntı yapmak isterim. Diyor ki; “Alternatif finans konusunda cesur adımlar atacağız. Bizim medeniyetimiz ve kültürümüz insanı merkeze alır. Faize ve borçlanmaya dayalı sisteme karşı çıkmamızın nedeni inancımızın yanı sıra sistemin insani yükünün ağırlaşmış olmasıdır.”” şeklinde konuştu

    “Bugün Türkiye nüfusunun en az yüzde 70’i, konvansiyonel finans kaynaklarına erişemiyor”

    Abdurrahman Kaan’ın da da her fırsatta faizsiz ve değerlere uygun alternatif finans modellerinin bir an önce hayata geçirilmesi ve yaygınlaştırması gerektiğini ifade eden Murat Çiftçi, “Bugün Türkiye nüfusunun en az yüzde 70’i, konvansiyonel finans kaynaklarına erişemiyor. Bu kaynaklara erişebilenler ise faiz oranlarını yüksek buluyor ya da faizle işlem yapmayı tercih etmediği için, alternatif çözüm arayışına giriyor. Birevim işte bu arayışın sonucunda doğmuş bir kuruluştur. Biz insanlara, alternatif bir finansman hizmeti sunuyoruz. Ve tasarruf kültürünün yaygınlaşması için elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Çünkü tasarruf bilinci, bizim kuşağın ivedilikle hatırlaması ve genç kuşaklara öğretmesi gereken bir konu. Tasarruf ahlakının, paylaşma, dayanışma bilinciyle birlikte geliştiğini; mutluluğun, verdikçe, bölüştükçe, paylaştıkça arttığını; paylaştıkça çoğaldığını, bir fiil yaşayarak öğrendik. Kaynakların hızla tükendiği bir yüzyılda, tasarruflu yaşamanın ne denli elzem olduğu tartışılmaz. Birlikte tasarruf finansmanı bağlamının ulusal bir politika olarak ele alınması ve bunun da bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor. Mesela Sıfır Atık Projesi önemli bir farkındalık oluşturdu ve oluşturmaya da devam ediyor. Birevim olarak önceliklerimizi biliyor; dijitalleşmek lazım, tasarruf kültürü elzem diyoruz.” ifadelerini kullandı

    İnsan Odaklı Finans ve Tasarruf Zirvesi Ocak ayında

    Değerlerin hızla tüketildiği dünyada, Ahsen’i Takvîm olarak tanımlanıp, şereflendirilen insanın değerinin, yeniden hatırlanmasına; bir olmanın birlik olmanın öneminin yeniden farkına varılmasına vesile olmak istediklerinin altını çizen Çiftçi, sözlerini şöyle tamamladı: “Üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmek, birlikte tasarruf ekonomisini ve anlayışını; karar vericiler, bireyler ve toplum nezdinde yaygınlaştırmak adına her fırsatta tasarruf odaklı ulusal ve uluslararası toplantılar düzenliyoruz. 2020 Ocak ayı içinde yapacağımız İnsan Odaklı Finans ve Tasarruf Zirvesi’nin de bu konuda önemli adımlar atılması için vesile olacağını umuyor ve sizleri oraya da davet etmek istiyorum.”