Etiket: Kurulan

  • TKDK’dan alınan hibe desteğiyle kurulan tesiste ihracat başladı

    TKDK’dan alınan hibe desteğiyle kurulan tesiste ihracat başladı

    Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumundan (TKDK) aldığı hibe desteği ile 10 bin metreküplük soğuk hava tesisi ile kiraz/elma işleme tesisi kuran Macit Okur, Almanya, Rusya ve Çin pazarına girdi.

    Birçok ülkeye ihracata başlayan işletme şu anda 125 kişiye istihdam sağlıyor.

    Amasya merkezde kurduğu tesisle bölgeden aldığı kiraz ve elma gibi ürünlerin ihracatını yapan bir soğuk hava tesisi kurucusu Macit Okur, “İhracatta büyük hedeflerimiz var. Şimdiden Almanya, Rusya ve Çin pazarına girdik. İşletmemiz ise şu anda 125 kişiye istihdam sağlıyor. Bölgede kiraz ve elma boylama ve paketleme konusunda tek tesisiz diyebilirim. En kaliteli ürünleri daha dalında iken çiftçimizle anlaşarak alıyoruz. Çiftçimizin kaliteli ürün üretebilmesi için eğitimler veriyoruz. Burada TKDK çok önemli bir misyona sahip. Onların maddi ve manevi desteği olmasa bu yatırımı yapmaya cesaret edemezdik” dedi.

    Amasya’da meyve ihracatı gerçekleştiren Macit Okur’dan saklama koşulları ve saklanacak ürünlere uygulanan işlemler hakkında bilgiler alan TKDK Amasya İl Koordinatörü Cengiz Dikici burada yaptığı açıklamada Amasya’nın ülkenin önemli meyve üretim merkezlerinden olduğunu ifade ederek, “İlimizde üretilen edilen meyve çeşitleri özellikleri itibarıyla çabuk bozulabilen ürünlerdir. Bu sebeple üretilen meyve çeşitlerinin uygun şartlarda saklanarak, gerektiğinde pazara sunulması önem arz etmektedir” diye konuştu.

  • Mersin halinde çalışan kadınların çocukları için kurulan kreş, öğrenci kabulüne başladı

    Mersin halinde çalışan kadınların çocukları için kurulan kreş, öğrenci kabulüne başladı

    Mersin Büyükşehir Belediyesi, Yaş Sebze ve Meyve Hali’nde çalışan kadınların çocukları için kreş açtı. ’Münir Özkul’ adı verilen kreş, öğrenci kabulüne başladı.

    Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, hali ziyaret ederek, incelemelerde bulundu. Başkan Seçer, hal programına, Mersin Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği’nde gerçekleştirilen toplantı ile başladı. Seçer, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ayhan Kızıltan’ın da katıldığı toplantıda, dernek başkanı Münir Şen ve hal esnafı ile sohbet etti. Kendisinin de tarımın içinde geldiğini hatırlatan Seçer, çiftçinin de komisyoncunun da sevkiyatçının da ne hissettiğini anlayabildiğini ifade etti. Mersin Yaş Sebze ve Meyve Hali’nin tarım ürünlerinin değer bulduğu alanlardan biri olduğunu belirten Seçer, tarımın onlarca sektörü etkileyen ana sektörlerden biri olduğunu vurguladı.

    Hal esnafına Büyükşehir Belediyesinin hal çevresinde yaptığı yol, asfalt, kaldırım, kavşak çalışmaları ile ilerleyen süreçte gerçekleştireceği yatırımlar hakkında bilgi veren Seçer, daha sonra hal içinde incelemelerde bulundu. Seçer, inceleme gezisi sonrasında yaptığı açıklamada, “Bizim toptancı halimiz, sadece Türkiye’nin değil, Ortadoğu’nun, Balkanlar’ın en büyük hali. Hem hacim olarak, hem içerisindeki işyeri sayısı olarak, hem işlem büyüklüğü olarak, Avrupa’nın da önemli hallerinden bir tanesi. Mersin ekonomisine de önemli değer katan bir yer burası. Tarım, meyvecilik, sebzecilik denince Türkiye’de ilk akla gelen kentlerden bir tanesi Mersin. İşte tarlada el emeğiyle, alın teriyle üretilen ürünlerin değer bulduğu yer burası. Türkiye’nin her tarafından tüccarlar gelip buradan alışveriş ediyorlar ve kendi bölgelerine pazarlara sevk ediyorlar. Büyük bir toptancı hali. Biz de yönetime geldiğimizden bu yana, burada sıkıntıları sorun olmaktan çıkarıp, bir düzene girmek istiyoruz. Gerçekten biraz kendi haline bırakılmış bir bölgeydi burası. Bir disiplin, bir düzen sağlamaya çalışıyoruz. Fiziki koşullarını gözden geçiriyoruz. Burada bir düzen olsun istiyoruz” dedi.

    “Şu anda halden rüsum gelirimiz 17 milyon lira civarında”

    Mersin Hali’nin Büyükşehir Belediyesi’nin de önemli vergi geliri kaynaklarından biri olduğunu ifade eden Seçer, geçmişteki yönetimsel hatalar nedeniyle belediyenin gelir kaybına uğradığını söyledi. Seçer, yönetime geldikten sonra aksayan yönleri düzeltmek, disiplini sağlamak amacıyla çeşitli adımlar attıklarını belirterek, “2018 yılında buradan elde edilen gelir 13 milyon lira. Hatta 2017 rakamları da 1 milyon gerisinde, 12 milyon. 2018’de 13 milyona çıkmış. Biz 2019’un Nisan ayında yönetime geldik ve bu halin hal rüsumu geliri 20 milyon liraya çıktı birdenbire. Şu anda ilk 6 aylık rakam geçen yılın neredeyse 1 yıllık gelirine yakın. Şu anda ilk 6 ayda buradaki rüsum gelirimiz 17 milyon lira civarında. Demek ki bir disiplin, denetleme olursa, vergi ve gelir kaçaklarını, bu anlamdaki adaletsizliği de önleyebiliyorsunuz. Eğer burada başta kendi görevlilerinizi denetleyemiyorsanız, burada yasalara uygun şekilde çalışan vatandaşlarımızın, esnaflarımızın hakkını, yasalara uygun şekilde çalışmayanlara yedirmiş oluyorsunuz. Bir adaletsizlik, bir haksız rekabet ortamı, devlet ve kamu eliyle sağlamış oluyorsunuz. Bunu bütün hallerimizde önemsiyoruz. Ama Mersin merkez Toptancı Sebze ve Meyve Halimiz bizim için tabi ki en büyük kapasiteli, en değerli alanlarımızdan bir tanesi” diye konuştu.

    “Türkiye’de bir ilk”

    Seçer, Mersin halinde hizmete açtıkları çocuk kreşinde de incelemelerde bulundu. Seçer, kreşin yer seçimi açısından dünyada, Türkiye’de bir ilk olduğunu vurgulayarak, “Son derece güzel bir yerleşke burası. Burada çalışan, sebze halinde çalışan, sevkiyatçılar bölümünde çalışan çok sayıda kadınlarımız var. Bunlar sabahın erken saatinde işlerine geliyorlar ve çocuklarını ya bir yakınlarına bırakıyorlar ya da evde kendi hallerine bırakıyorlar. Bu da değişik sorunlar oluşturuyor. Hem kendi ailelerine, hem toplumsal sorun olarak bizlere yansıyor. Çocukları küçük yaştan okul öncesi eğitmek bir anlamda sosyal devlet anlayışı. Sosyal belediyecilik anlayışı. Burada bunu seçim öncesi değerlendirdik. Bu fikri de bana komisyoncular dernek başkanımız verdi ve yönetime gelir gelmez de uygulamaya aldık. Bu kreşimizi, bu şirin binamızı yaptık. Burada artık çocuklarımız eğitim, öğrenim görecek. 55 kapasiteli bir kreş burası. Ancak pandemi kuralları gereği şu aşamada yüzde 50 azalttık kapasiteyi. Yeni eğitim dönemine başlıyoruz. Hemen yarın faaliyetlerimiz başlayacak. 12 yeni öğrencimiz gelecek. Kayıtlar devam ediyor, talepler var. Yine Toroslar’da da o bölgede de kreşimiz faaliyette. Yaklaşık 40 kişilik bir kreşimiz var orada da. Orada da yüzde 50 kapasite ile devam ediyoruz. Ama şu anda kreşe devam eden öğrenci sayımız kadar yedekte bekleyen de var. Çok sayıda rağbet var” şeklinde konuştu.

    “Eğitimde fırsat eşitliği sağlamak istiyoruz”

    Vatandaşların Mersin Büyükşehir’e ait kreşleri gördükçe, tanıdıkça, çocuklarını bu kreşlere kayıt ettirmek istediğini ifade eden Seçer, “Biz bunların sayısını artıracağız. Anamur’dan Tarsus’a kadar daire başkanlarımızın bu konuda önemli çalışmaları var. Bir bir, ihtiyaç olan yerlerde, özellikle görece olarak düşük gelirli ailelerin yaşadığı bölgelerde biz bunlara ağırlık vermek istiyoruz. Eğitimde fırsat eşitliği, çocuklarımızın ailelerden kaynaklı fırsat eşitliği sorununu ortadan kaldırmak istiyoruz. Yani gelir olarak yüksek düzeyde ailelerin çocukları tabi bu imkanlardan faydalanabiliyorlar ama dar gelirli ailelerimizin çocukları faydalanmakta sıkıntı yaşıyorlar. İşte biz bu açığı devlet olarak, belediye olarak kapatmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

    Seçer, böyle yapıları Mersin’in birçok yerinde yapacaklarını belirterek, “Aslında tercih edilen yer olarak bakıldığı zaman, gerçekten kimsenin aklına gelmeyecek bir yer ve çok anlamlı. Yoksa halkımız böyle tesislere, böyle eğitim yuvalarına layık ve bunun sayısını da artıracağız. Daha çok değerli projelerin altına imza atacağız. Bu daha başlangıç diye düşünüyorum” dedi.

    Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan da Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin hale kazandırdığı kreşe hayranlığını dile getirerek, “İncelememiz esnasında kreşi görünce, ‘böyle bir mekanın olacağını hayal etmezdim’ dedim. Başkanımıza çok teşekkür ederiz. Seçim öncesi talebi gelmiş, başkanımız da gerçekleştirmiş. Pırıl pırıl bir yer yapılmış. Çocuk olasım geldi. Mersin’in gücünü ortaya çıkarmak için başkanımıza destek vermek ve bir arada olmak gerekir. Hal ile ilgili planlanan, yapımı süren, başlanacak olan birçok proje var. O yönden de biz çok mutlu ve umutluyuz” diye konuştu.

    Mersin Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncular Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Münir Şen de Başkan Seçer’e ziyaretlerinden dolayı teşekkür ederek, “Her yerde söylüyoruz, Başkanımız halden anladığı için, çok şükür çözülemeyecek bir sorunumuz yok. Tarımın içinden gelen birisi olduğu için, belediye başkanı, milletvekili iken de bizim için, bizim gözümüzde onun üst kimliği hep tüccar, üretici. Bundan dolayı Başkanımız, bizim için bir başkandan daha öte, daha değerli. Halimiz içinde bulunan kreş Türkiye’de bir ilk. Kreş bizim talebimizdi. Başkanımız halden anladığı için sağ olsunlar ikiletmediler. Burada çalışan dezavantajlı kadınlarımız var. Onlar geldikleri zaman gözleri arkada kalıyordu. Ama böyle bir ortamda bir neslin yetişmesi bizim için gurur. Bunu sağlayan Vahap başkanımız’ da çok teşekkür ediyoruz. Korona virüs sürecinde de Türkiye’de örnek bir belediyecilik sergilediler. Hale girenlerin ateşinin ölçülmesi, dezenfektan dağıtılması örnek oldu” şeklinde konuştu.

  • Şehirdeki paydaşlar ile kurulan iletişim köprüsü güçleniyor

    Şehirdeki paydaşlar ile kurulan iletişim köprüsü güçleniyor

    Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Erzurum Kültür ve Eğitim Vakfı (EKEV) tarafından düzenlenen kahvaltı programında, şehre ve gündeme ait değerlendirmelerde bulundu.

    İstişare kültürüne katkı sunmak ve şehrin paydaşları ile kurulan iletişim köprüsünü güçlendirmek adına hafta sonu ziyaretlerine devam eden Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Erzurum Kültür ve Eğitim Vakfının (EKEV) konuğu oldu. Rektör yardımcısı, rektör danışmanı ile birim ve ofis koordinatörlerinin yer aldığı kahvaltı programında heyet, EKEV Başkanı Prof. Dr. Selahattin Sert, geniş katılımlı mütevelli heyeti, Güneş Koleji yönetici ve idarecileriyle bir araya geldi.

    Tarihi mirası ve kadim bir kültürü bünyesinde barındıran Erzurum’un gelişmesi ve ilerlemesi için yakın zamanda 120 kişilik bir katılımla gerçekleşen “Erzurum’un Geleceği” arama konferansındaki çıktıları EKEV yönetimiyle paylaşan Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı, sağlık sektöründen turizme, tarım ve hayvancılıktan iş dünyasına kadar birçok alanda gerçekleşen proje önerilerini dinleyicilere aktardı.

    “Tasarlanan Projeler, Ortak Bir Ruhla Ancak Sonuca Ulaşabilir”

    Yeni Nesil Üniversitenin gerekliliklerinden biri olan toplumla bütünleşmeye önem verdiklerinin de altını çizen Çomaklı: “Sanayi, tarım, ticaret ve kültürel faaliyetlerin topluma faydalı olması ve bilginin değere dönüştürülmesi için üniversitemizin önemli çalışmaları var. Bu sayede hem toplumla hem de çeşitli sektörlerle sürekli iletişim halindeyiz. Şehrimizin kalkınması, üniversite-toplum buluşmasıyla gerçekleşecektir. Girişimci bir üniversite olarak en önemli paydaşlarımız sizlersiniz. Bu bilinçle hareket ederek şehrimizin gelişmesi için hep birlikte gereken adımları atmalıyız” dedi.

    Şehrin geleceği için yapılan çalışmaların ve tasarlanan projelerin ortak bir ruh ve azami gayretle sonuca ulaşabileceğini ifade eden Rektör Çomaklı, misafirperverlikleri için EKEV yönetimine teşekkür ederek çalışmalarında başarılar diledi.

    Kültür ve Eğitim Vakfı Başkanı Prof. Dr. Selahattin Sert ise, sivil toplum kuruluşları ile dernek ve vakıflara gösterdiği yakın ilgiden dolayı Rektör Ömer Çomaklı’ya teşekkür ederek Atatürk Üniversitesinin çalışmalarını yakından takip ettiklerini, Üniversite-STK buluşmalarının kendilerini ziyadesiyle memnun ettiğini ifade etti ve başarı temennilerinde bulundu.

  • Rize’de zabıta sahile kurulan masaları ve sobalar kaldırdı

    Rize Belediyesi Zabıta Müdürlüğü, sahil dolgu parkındaki kaldırımlara konulan soba, masa ve sandalyeleri kaldırdı.

    Rize Sahili’nde hizmet veren işletmelerin yürüyüş alanına yerleştirdiği masa ve sandalyelerle soğuğu engellemek için kurduğu sobalar, Rize Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekiplerince kaldırıldı. Gündüz saatlerinde başlayan kaldırma işlemleri akşam saatlerine kadar devam etti.

    Sahil parkında vatandaşın kullanım alanı olan yürüyüş alanlarını yönetmeliğe aykırı bir şekilde kullanmamaları konusunda iş yeri sahiplerini uyaran zabıta ekipleri, sahil parkından vatandaşların güvenli, rahat ve huzurlu bir şekilde istifade etmesinin devam etmesi amacıyla denetimlerin düzenli bir şekilde sürdürüleceğini açıkladı.

  • 1974 yılında Almanya’da kurulan, 1987 yılında Trabzon’da süt ürünleri üretmeye başlayan KETAŞ firması iflas etti

    1974 yılında Almanya’da gurbetçiler tarafından kurulan faaliyetlerine ise 1987 yılında Trabzon’un Vakfıkebir İlçesi’nde başlayan KETAŞ Gıda San. Tic. A.Ş ekonomik sıkıntılar nedeniyle iflas ederek kapattı.

    Vakfıkebir İlçesi’ne bağlı Güney Köyü Mevkii’nde bulunan ve 800 ortaklı KETAŞ Gıda San. Tic. A.Ş.’nin ekonomik sıkıntılardan dolayı iflas ederek kapatması bölgede üzüntüyle karşılandı. 1974 yılında Almanya’da kurulan firma, üretimlerine ise 1987 yılında başlamıştı. Üretim olarak beyaz peynir, kaşar peyniri, tereyağ, yoğurt, lor peyniri olmak üzere bölgenin lokomotif durumunda olan firma 31 Aralık 2018’de kapılarını kapattı. Firma, şimdi ise yeni sahibini beklemeye başladı.

    Ketaş Gıda Sanayisi Muhasebe Yetkilisi Yılmaz Şeref, işletmenin 1974 yılında Almanya’da kurulduğunu belirterek, “İşletme 1974 yılında Almanya’da kuruldu. 1987 yılında Vakfıkebir’de üretim yapmaya başladı. Üretim olarak beyaz peynir, kaşar peyniri, tereyağ, yoğurt, lor peyniri olmak üzere bölgenin lokomotif durumundaydı. 31 Aralık 2018 tarihi itibariyle de fabrika kapatılmış durumdadır. 6 veya 7 ay içerisinde de işletme satılacak” dedi.

    Firmanın 800 ortaklı olduğunu belirten Şeref, “800 ortak, mal değerleri belirlendikten sonra borçlar ve alacaklıların ödemeleri yapılmasının ardından kalan para ortaklar arasında bölüşülecek. 30 tane işçi vardı. Onların da çıkışını verdik” ifadelerini kullandı.

    KETAŞ Gıda San. Tic. A.Ş.’nin kapatılmasının yönetim zaafiyetinden kaynaklandığını belirten Şeref, “Bu işletme iyi yönetilemedi. Gelen kişiler burayı kendi amaçları doğrultusunda kullandılar. İşletmeyi perişan hale getirdiler. Bura Karadeniz Bölgesinin Lokomotif durumundadır. Buranın üretim izin belgeleri ve markası var. Burayı alan kişi bu marka değerini daha yukarıya taşıyabilir. Buranın sahibi olmadığı için bu duruma düştü. Burayı alacak olan kişi eminim buradan kar edecektir. Çünkü süt fabrikaları kar eden firmalardır” şeklinde konuştu.

    Şeref, KETAŞ’ın iflas etmesinin bölge halkını da olumsuz etkileyeceğini sözlerine ekledi.