Etiket: Külünk:

  • Külünk: “Doğu Kudüs kararı tarihi bir adımdır”

    Konya’nın merkez Meram İlçe Belediyesi tarafından düzenlenen “Milli Bakışla Yeni Türkiye Vizyonu” konulu konferansa AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, katıldı.

    İslam İşbirliği Teşkilatı’nın İstanbul’da aldığı “Doğu Kudüs’ün Filistin’in başkenti olması” kararının tarihi bir adım olduğunu belirten AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, “Son yüzyılın ‘one minute’ dan sonra, ‘dünya 5’ten büyüktür’ den sonra yani bir iddianın, dünyanın güç merkezine yönelik en kökten itirazın ete ve kemiğe büründüğü gündür bugün. Bugünü tarih sayfalarını kaydedin. Son yüzyıldır üzerimizde kabus gibi duran, eşitlikten, adaletten, sevgiden ve insandan mahrum dünyayı şekillendiren bu gücün yönetim merkezinde insan yoktur. Batı insansız uygarlığın adıdır. Bugün dünya insansız bir uygarlığın hegomanyası altındadır. Eşref-i mahlukat olan insan üzerinden buna itiraz etmesin diye İslam da tasfiye edilmek isteniyor” diye konuştu.

    “Türkiye Ortadoğululaştırılmak isteniyor”

    Küresel sistemin Türkiye’yi Ortadoğulaştırarak hedeflerine ulaşmak istediğine dikkat çeken Külünk, “Türkiye’nin selef-i salihin çizgideki Anadolu irfanı diye tarif ettiğimiz ve 7 asır insanlık için bir cihanşümul medeniyet üretmenin sırrı olmuş, farklılıkların birliği ilkesi içerisinde, farklı dil, farklı din, farklı kültür ve farklı renkleri adalet ve sevgi temasıyla meczetmiş ve bir arada tutmuş, İmam Maturudi ve İmam-ı Azam çizgisi hedef alınarak Türkiye’nin Ortadoğululaştırılması isteniyor. Bu tehlike Türkiye’nin yaşadığı 5 darbe kadar önemli bir tehlikedir. Bu milletin evrensel, Mevlana ve Yunus esaslı, onların beslendiği Horasan Erleri’nin sahih akidesini tasfiye etmek istiyorlar. Konya’da DAEŞ’in ne işi var? Mevlana ile Yunus’tan beslenen bu topraklarda DAEŞ’in ne işi var? Ne işi var biliyor musunuz; insansız Batı medeniyetinin karşısındaki en büyük güç olan Mevlâna’nın insan ve sevgi esaslı medeniyeti üretebilme noktasındaki en önemli güç olan o damarı kurutarak bizi Ortadoğulaştırmak istiyorlar. Bunu başarılarsa dünyadaki Neo Liberalizm’in arkasından finansal Kapitalizm’in önünde hiçbir engel kalmayacak” ifadelerini kullandı.

    Anadolu merkezli bakış açısının önemine dikkat çeken Külünk, “Bu bakış açısı dünyadaki gelişmelerden izole olmak mıdır? Hayır. Zamanın ruhundan uzaklaşmak mıdır? Hayır. Dünyadaki değişimi anlamamak mıdır? Hayır. Bütün bunları doğru anlayıp Türkiye’yi yeni zamana ve gelecek zamana hazırlayacak milli yaklaşımlarla, ekonomide, siyasette, savunma sanayinde, eğitimde, insana bakışta bir değerler üretmenin adıdır. 15 Temmuz’da sakallıyla başı açık, Atatürkçü ile dindar, Ülkücü ile Marksist niye yan yana geldi, kim getirdi? Bu topraklara ait olma hissi ve bu toprakları koruyup bu toprakların üzerindeki bütün değerleri birlikte kılma hissi o gece heyecana ve ayağa kalkışa dönüştü. Bu yeni hattır aslında. Bu hattın lideri olduğu için Erdoğan hedefte. Cumhurbaşkanımız, Washington’un ya da Londra’nın çıkarları üzerinden baksaydı problem var mı? Ya da Ortadoğu’yla ilgili yeni haritaya itiraz etmese problem var mı? Erdoğan, bu topraklar üzerinden baktığı için hedefte. Bizim yapmamız gereken şey siyasi düşünce farkı gözetmeksizin bu hatta durabilmektir. Sayın Cumhurbaşkanımız, Suriyelileşme riskini engelledi. Suriyelileşseydik farklılıklarımızın bir anlamı olmazdı” diye konuştu.

    “İnsanlığa söyleyeceğimiz en önemli söz; Mevlana’dır”

    AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, 2023 yılında dünyanın en güçlü 10 ülkesinden biri olmayı hedeflediklerini belirterek, “Onların hedefleri küçültülmüş Türkiye, bizimki ise büyüyen Türkiye. 2023’te dünyanın en güçlü 10 ülkesinden biri olma hedefimiz var. Bu tanıma uygun, kendi reflekslerimizle kendi topraklarımızda ürettiğimiz değerlerin millilik kimliği içerisinde evrenselleşmesi mücadelesi yapıyoruz. Konya’da bu anlamda çok önemli. Bizim insanlığa söyleyeceğimiz en önemli sözümüz ’Şeb-i Arus’tur, Mevlana’dır.’ Bu, Batı’nın asla üretemeyeceği bir değerdir. Batı teknolojik olarak her şeyi üretebilir ama Mevlana’yı üretemez. Mevlana yetiştirebilmek, eşref-i mahlukat olduğunu fark etmektir. Batıda insan yoktur, insan dünyanın merkezi olan Mezopotomya’da ve Anadolu’dadır. Bu gücümüzün farkında olalım. İnsanlığın bunu beklediğini bilelim ama bir şartla; Neo Liberalizm’in teslim aldığı, kendisine benzettiği insan olmamak kaydıyla” ifadelerini kullandı.

    “İhtiyacımız olan birlik ve beraberliktir”

    AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk’e derviş sikkesi hediye eden Başkan Fatma Toru, “Kendisini dinlemekten keyif aldık. İhtiyacımız olan şey milli birliğimiz ve beraberliğimizdir. Allah sayılarınızı arttırsın. Ayrıca Konyasporumuzun sponsoruna ve tribün liderlerine de teşekkür ediyorum” dedi.

    Konyaspor tribün liderleri de Milletvekili Külünk’e Konyaspor forması takdim etti. Külünk, sponsor firma Atiker’in Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Atiker’den Konyaspor’un daha başarılı olması için daha fazla destek vermesini istedi.

    Meram Uluslararası Gençlik Merkezinde düzenlenen konferansa, Meram Belediye Başkanı Fatma Toru, AK Parti Konya İl ve Meram İlçe Teşkilat Yöneticileri, Meram Muhtarlar Derneği Başkanı Ali Ermiş, Konya Basın Konseyi Başkanı Mustafa Tatlısu, meclis üyeleri, mahalle muhtarları, kamu kurum ve STK temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı.

  • AK Partili Külünk: “Bu coğrafya iddiasız milletleri üzerinde tutmaz”

    Eskişehir’de Türkiye Gençlik Vakfının (TÜGVA) düzenlediği ’15 Temmuz ve Sonrası’ söyleşisine konuk olan AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, zorlu bir süreçten geçtiklerini belirterek, “Bu coğrafya iddiasız milletleri üzerinde tutmaz” dedi.

    TÜGVA’nın düzenlemiş olduğu etkinliğe Metin Külünk’ün yanı sıra Eskişehir İl Emniyet Müdürü Engin Dinç de katıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda 15 Temmuz temalı videoların gösteriminin ardından konuşan AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, son 100 yılın en zor dönemlerini yaşadıklarını belirtti. Türkiye’nin dünyanın jeopolitik olarak merkezinde bulunduğunu kaydeden Külünk, “Çok zor bir dönemden geçiyoruz. Son 100 yılın en önemli virajlarını dönüyoruz. İmtihanımız ağır. Everest Dağı’nın fırtınası, Everest Dağı’nın tepesi kadar olur. Türkiye kendi başına bırakılmayacak kadar farklı ve özel bir ülkedir. Dünyadaki güç sisteminin şekillenme adresi olan bu yerde, kıyamete kadar bayrağımızla, ezanımızla var olmanın mücadelesinin adı olan bu büyük kavga, unutmayın ki bu toprakların bize bir emridir. Bu coğrafya iddiasız milletleri üzerinde tutmaz. Bu coğrafya büyük düşünmeye mecbur eder sizi” şeklinde konuştu.

    “Siz, sizden öncekilerin çektiklerini çekmeden cennete gireceğinizi mi zannediyorsunuz?”

    Türkiye’nin sıkıntılı bir süreçten geçtiğini ancak her zorluktan sonra bir kolaylığın olduğunu dile getiren Külünk, birlik ve beraberlik mesajları verdi. Konuşmasında Hz. Muhammed’in hayatından örnekler veren Külünk, şunları kaydetti:

    “Çilesi çekilmeyen şeyin aşkı olmaz. Galiba biraz fazla rahata alıştık. Bir takım zor dönemlerin ardından eriştiğimiz her nimetin mutlaka bir imtihan olduğunu unutmayalım. Siz, sizden öncekilerin çektiklerini çekmeden cennete gireceğinizi mi zannediyorsunuz? Öyle rahat bir hayat haksa, bunu Allah’ın resulü, peygamberimiz Hz. Muhammed’in yaşaması gerekirdi. Onun hayatına baktığımızda ne görüyoruz? İlk günden itibaren çile ve zorluk. Rahat onun hakkıydı. Onun hayatında Uhud var, Bedir var, işkence var, çile var, savaş var, hicret var. Peygamber niçin bunları yaşadı? Peygamberler bize örnektir.”

  • AK Parti’li Külünk: “15 Temmuz AK Parti ve Türkiye’yi Erdoğansızlaştırma operasyonudur”

    AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, “15 Temmuz AK Parti ve Türkiye’yi Erdoğansızlaştırma operasyonudur” dedi.

    AK Ocaklar Tokat İl Başkanlığı tarafından düzenlenen “15 Temmuz ve Anadolu Ruhu” konferansı Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü salonunda düzenlendi. Konferansa AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, AK Ocaklar Genel Başkanı Hakan Yiğit, 15 Temmuz kahramanı şehit eve gazi ağabeyi Bayram İnat konuşmacı olarak katıldı. Konferansta konuşma yapan Külünk, Tokat’a gelmesinden dolayı rahatsızlık duyanlar olduğunu ifade ederek, “Tabi ben bunları cahillik olarak, zavallılık olarak nitelendiriyorum ve acıyorum. Bu insanlara bu hallerine acıyorum. Onun içinde söylüyorum Tokat’a daha çok geleceğim. O nedenle bizim bu büyük mücadeleyi sürdürmedeki iki tane büyük gücümüz var. Bu gücün birisi milletin birlik ve beraberliğidir. Çanakkale ruhunu ayakta tutmak mecburiyetindeyiz. Milli seferberlik ruhunu ayakta tutmak mecburiyetindeyiz” dedi.

    “15 Temmuz AK Parti ve Türkiye’yi Erdoğansızlaştırma operasyonudur”

    Külünk, konuşmasında 15 Temmuz’da yaşananların perde arkasını dile getirerek, “Şu anda bu örgütün bütün meselesi Erdoğan’sız bir Türkiye, Erdoğan’sız bir AK Parti. Çünkü AK Parti üzerinde hesapları var. Erdoğan eğer düşürülebilirse AK Partiyi teslim alarak ‘öyle zannediyorlar onlar çok beklerler’ bu milletin basireti ve ferasetini görmeyecek kadar gözleri köreldiği için Erdoğan’sız bir AK Partiyi kontrol altına alıp AK Parti üzerinden emperyalizmin Erdoğan’sız bir AK Parti’de emperyalizmin isteklerini karşılayacak bir Türkiye üretmenin peşindeler. Onun için Türkiye’de 12 yıldır Erdoğan operasyonu vardır. 15 Temmuz AK Parti ve Türkiye’yi Erdoğansızlaştırma operasyonudur. MİT krizi doğrudan Erdoğansızlaştırma operasyonun parçasıdır. Uludere faciası Türkiye’yi Erdoğansızlaştırma operasyonun bir parçasıdır. Taksim kalkışması Erdoğan’sız AK Parti ve Erdoğan’sız Türkiye operasyonudur. 17-25 Erdoğansızlaştırma operasyonudur. Çünkü emperyalizmin AK Parti üzerindeki hesapları Erdoğan’sız AK Parti hesabıdır. Çünkü Erdoğan’a tahammül edememektedirler” diye konuştu.

  • Milletvekili Külünk: “FETÖ suikastlar modelini deneyebilir”

    AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 90’lı yıllarda yaşanan suikastlara benzer girişimlerde bulunabileceğini söyledi.

    Kırıkkale’de düzenlenen konferansta konuşan AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, Fetullahçı yapılanmanın oluşturduğu tehdidin ne zaman sona ereceğine dair soru üzerine, “Bu topraklarda yeryüzünün en güçlü 10 ülkesinden veya 5 ülkesinden biri olduğumuz tarihe kadar hep dikkatli yaşamak mecburiyetindeyiz. Çünkü biz, önümüzde Pekin, Londra modern İpek Yolu’nun, dünyanın seyrini değiştireceği bir konunun tam orta noktasındayız, en kritik noktasındayız. Bu kadar stratejik önemdeki bir ülkede çok dikkatli var olmak, bizim vazifemizdir. Büyükelçi Karlov suikastındaki suikastçı profilindeki gibi toplumda tanıma kabiliyetimizin çok zayıf olduğu tipler, henüz rol üstlenmedi. Dolayısıyla bu örgüt, önümüzdeki süreçte ihtimallerden birisi, Türkiye’yi destabil hale getirebilmek için deneyeceği yöntemlerden birisi de suikastlar modelidir, 90’lı yıllardaki suikastları hatırlıyorsunuz. Onun için dikkatli olmak zorundayız ama en önemli dikkatimiz birlik ve beraberliğimiz” açıklamalarında bulundu.

    “Kürt kardeşlerimiz ve Türk kardeşlerimiz çok dikkatli olmalı”

    Kuzey Irak’ta yürütülen Bağımsız Kürdistan Referandumu girişimleri karşısında herkesin çok dikkatli olması gerektiğine dikkat çeken Milletvekili Külünk, “Bugün Netanyahu da açıklama yapmış, ’Kuzey Irak’taki bağımsızlığı destekliyoruz’ diye. Bu konuda inanıyorum ki Kürt kardeşlerimiz de çok dikkatli olacaktır. Çünkü birileri PKK üzerinden bu toprakları bir yüz yıl Türklerin, Kürtlerin, Arapların birbirleriyle hasım olduğu bir döneme mahkum etmek istiyor. Petrol ve doğalgazı dilediğince kullanacak bize de kan ve gözyaşı kalacak. Onun için herkes akıllı olmalı, Kürt kardeşlerimiz de çok dikkatli olmalı, Türk kardeşlerimiz de çok dikkatli olmalı, İran da çok dikkatli olmalı. Çünkü eğer bu coğrafyada bir harita değişikliği söz konusu olursa bu harita değişikliğiyle Emperyalizmin emrinde sömürgeleştirilmiş bir yapının ortaya çıkması söz konusu olursa Allah muhafaza, İran da tek parça kalamaz. Rusya da tek parça kalamaz. İşte FETÖ, 15 Temmuz’daki o hain yapı, Orta Doğu harita değişikliğindeki üç terör örgütünden bir tanesidir. Şimdi bu örgütün elemanlarını koruyanlar, kollayanlar, saklayanlar, oraya buraya gidip kefil olanlar, değil diyenler bildikleri halde, emin oldukları halde, bu örgütün çekirdek kadrosunu bilenler otursunlar bu perspektifte kendilerine yer beğensinler. Ya vatan haini olarak anılacaklar ya da vatansever olarak anılacaklar” ifadelerini kullandı.

  • AK Parti’li Külünk: “15 Temmuz’un arkasındaki kirli akıl Turgut Özal’ı elimizden aldı, Mustafa Kemal’i aldığı gibi”

    AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, “15 Temmuz’un arkasındaki kirli akıl Turgut Özal’ı elimizden aldı. Mustafa Kemal’i aldığı gibi. Unutmayın Mustafa Kemal’i Türkiye’nin elinden alıp ülkeyi İsmet Paşa’ya teslim eden güç, Abdülhamid’i Mithat Paşa’ya hallettirmek isteyen güçtür” dedi.

    Memur-Sen Adana İl Başkanlığı tarafından “Yeni Anayasa ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” konferansı düzenlendi. Yüreğir Kültür Merkezi’nde gerçekleşen konferansa konuşmacı olarak AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk katıldı.

    “Memur-Sen iyiden,güzelden,kardeşlikten yana saf tutmuştur”

    Konferansın açılış konuşmasını yapan Memur-Sen Adana İl Başkanı Mehmet Sezer, Memur-Sen’in milletin yanında bir duruş sergileyerek 15 Temmuz darbe girişiminde 1 milyon üye ile sokaklarda olduklarını söyledi. Sezer, “İç ve dış mihraplar ülkemiz üzerinde oynanan oyunları isimlerini değiştirerek sürdürmektedir. Memur-Sen 15 Temmuz’da 1 milyon üyesi ile sokaklardaydı. 15 Temmuz gecesinde genel başkanımız hızlı bir şekilde alanlara inmemizi söyledi ve indik. Durduğumuz yer her zaman milletimizin yanıdır. Memur-Sen iyiden, güzelden, kardeşlikten tarafa saf tutmuştur. 2008 yılında bir darbe girişimi olduğunda hatırlarsanız ortak akıl hareketi ile “Darbeye Dur De” mitingleri düzenlemiştik. 16 Nisan içinde yine biz milletimizin yanında durup ilk önce alanlara inen kurum olduk” dedi.

    “Kenar ülke olmadık”

    Parlamenter sistemde Türkiye’nin darbeler yaşadığını belirten Külünk, Türkiye’nin tarihi boyunca hiçbir şekilde esaret altına girmediğini ifade etti. Külünk, “Biz tarihin hiçbir dönemde nesne olmadık ve sömürge olmadık. Biz kenar ülke olmadık. Merkez ülkeydik ve öyle kalacağız. Bu asır Türklerin asrıdır bunun mührünü vurdurtmaya kararlıyız. Bu ülke ne çektiyse basiretsiz kendi topraklarının, tarihinin farkında olmayanlardan çekti. Bu millet mümessil devletidir. Türkiye’siz dünya sistemi şekillenmemiştir, şekillenemeyecektir” diye konuştu.

    “Sağ-Sol kavgalarını sorgulamadık”

    Türkiye’nin 70 yıldır kendini yöneten insanların basiretsizliğinin de kurbanı olduğunu kaydeden Külünk, “Bu millet 70 yıldır kendini yönetenlerin basiretsizliği yüzünden içlerinden çıkmış Adnan Menderes,Turgut Özal,Alparslan Türkeş,Muhsin Yazıcıoğlu ve Necmettin Erbakan hariç bu kişilere bu ülkede uçak yapamadık, bu ülkede tank üretemedik, otomobil yapamadık, kendi savunma sanayimizi inşa edemedik. Biz AK Parti gibi 14 yıllık güçlü bir iktidarda uçağı, otomobili konuşmaya başladık. Liderlerin kıymetini yaşarken anlamak lazım. Gittikten sonra anlamak bir şey fayda etmiyor. Bu ülkede 12 Eylül döneminde neden sağ, sol kavgası oluyor bunu sorgulamadık” ifadelerini kullandı.

    “Güçlü lider yoksa şapkasını alıp giden adam olursun”

    Türkiye’nin uzun yıllar boyunca dış mihraplar tarafından hep kriz ortamına sürüklendiğini belirten Külünk, şunları söyledi:

    “Şimdi Necmettin Erbakan hocayı daha iyi anlıyoruz. 1979’da Erbakan hoca meclis kürsüsünde bir şey göstermişti. Sağcıya da solcuya da silahı veren aynı adam. Hatırlarsanız o tarihi konuşmasını. 12 Eylül’e Türkiye’ye kim getirdi. Biz sürekli kavga ederken ortaya Malezya, Güney Kore çıktı. Biz 1960 darbesi ile kavrulurken Türkiye ile Almanya işçi anlaşması imzaladı. Türkiye’den Almanya’ya işçi gitmeye başladı, Almanya arabalar üretmeye fabrikalar açmaya başladı. Biz hale darbe ile uğraşıyorduk. 12 Eylül’den sonra Turgut Özal geldi 4 sene Türkiye’yi yönetti ne oldu? Türkiye etrafını görür hale geldi. Turgut Özal’sız Türkiye anlaşılmaz. Parlamenter sistemin en temel özelliklerinden birisi şudur. İstikrar için güçlü lider bekletir. Güçlü lider yoksa şapkasını alıp giden adam olursun.”

    “Türkiye Mustafa Kemal Atatürk’ten alınıp İsmet İnönü’ye verildi”

    Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye’nin elinden dış güçler tarafından alındığını ifade eden Külünk, bütün güçlü liderlerin elimizden alınmasının arasında bir bağlantı olduğunu belirtti. Metin Külünk, “15 Temmuz’un arkasındaki kirli akıl Turgut Özal’ı elimizden aldı. Mustafa Kemal’i aldığı gibi. Unutmayın Mustafa Kemal’i Türkiye’nin elinden alıp ülkeyi İsmet Paşa’ya teslim eden güç kimdir biliyor musunuz? Abdülhamid’i Mithat Paşa’ya hallettirmek isteyen Hüseyin Avni Paşa’ya Abdülhamid’i hallettiren güç, Mustafa Kemal’i de bu milletin elinden alıp Türkiye’yi daha iyi kontrol etmek, Türkiye’nin bağımsızlığını kontrol etmek için İsmet Paşa’ya teslim etmiştir” dedi.

    “CHP’nin tepe yönetimi küresel para baronlarının emrinde”

    CHP’nin de Atatürkçü çizgisinden ayrıldığını kaydeden Külünk, “İsmet Paşa’nın CHP’si başka bir şeydir. Kuvai Milliye ruhlu CHP’nin Atatürk çizgisindeki hali başka bir şeydir. Biri milli bağımsızlıkçıdır. Bugünkü CHP’nin başındakinin de olduğu çizgi mandacıdır, bağımsızlıkçı değildir bu güç küresel para baronlarının emrindedir. Şuanda CHP’yi başındaki şahıs yönetmiyor onun yanında bir tane genel sekreter var o kim biliyor musunuz. 2001 krizinde Türkiye’ye gönderilen bir muhasebeci vardı Kemal Derviş. O, Kemal Derviş’in asiste ettiğidir. Bugün CHP’nin tabanını vatandaşları tenzih ederek söylüyorum, tepe yönetimini kontrol eden güç Abdülaziz’i batıya kafa tuttuğu için hallettiren, Abdülhamid’i Filistin’i vermediği için hallettiren güç CHP’nin tepe yönetimini kontrol eden güçtür. Tabanını tenzih ederim, onlar vatanseverdir, taban bağımsızlıkçıdır. Biz tabana gidip böyle anlattığımızda oy oranı evet’in yüzde 80. Biliyorum ki CHP’nin tabanı yurtseverdir. Yeterki biz onlara bu çizgiyi ayırt edelim” şeklinde konuştu.

    “Anayasa bu şekliyle durduğu müddetçe sıkıntılar olacaktır”

    15 Temmuz FETÖ darbe girişimi sırasında yaşanan bir hadiseyi de paylaşan Külünk, neden yeni anayasaya ihtiyaç duyulduğunu anlattı. Külünk, mevcut anayasanın 28 Şubatların önünü açan anayasa olduğunu ifade ederek şöyle konuştu:

    “Bu anayasa 28 Şubatların önünü açan anayasadır. 15 Temmuz akşamı saat 00.30 sularında Ankara başsavcısı bu kalkışmanın anayasaya aykırı ve yasa dışı olduğunu hemen ifade edip soruşturmaları başlatmasaydı. Bu alçaklardan 2 kişi Yurtta Sulh Cihanda Sulh konseyi çıkıp deseydi ki biz anayasada aldığımız hak ile bu girişimi bulunduk yalan değildi o. Bu anayasa 28 Şubat’ın temellendiği anayasadır. 1980 ihtilalinde Kenan Evren’in söylediği cümleleri unutmayın. Ne dedi ‘Beni yargılayamazsınız ben anayasa dışı bir şey yapmadım anayasadan aldığım hak’ dedi. 28 Şubat’ın aktörleri ne dedi. ‘İç işleri kanunu 35 anayasadan aldığımız hak ile resen müdahaleyi yapıyoruz’ dedi. O gece kalkışmanın seyrini değiştiren en önemli noktalardan birisi Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Harun Kodalak’ın soruşturmayı başlatıp bu işgalcilerin hamlelerini boşa düşüren en kritik hamleleridir. Bu anayasa bu şekliyle durduğu müddetçe sıkıntılar hep olacaktır.”

    Konferansa AK Parti Adana Milletvekili Fatmagül Demet Sarı, AK Parti Adana İl Başkanı Fikret Yeni, Yüreğir Belediye Başkanı Mahmut Çelikcan, Memur-Sen Adana İl yönetimi ve çok sayıda vatandaş katıldı.