Etiket: Külünk:

  • Metin Külünk dostluk gurubundan Ercişli 550 öğrenciye kışlık giysi

    Metin Külünk Dostluk Gurubundan Van’ın Erciş ilçesindeki 550 öğrenciye kışlık giyecek yardımı yapıldı.

    Erciş Cumhuriyet Savcısı Mücahid Tanılır’ın girişimleri sonucu AK Parti eski İstanbul Milletvekili Metin Külünk Dostluk Gurubu’nca ilçede ilk ve ortaokul öğrencinin kışlık ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla giysi yardımı gönderdi. Giysiler ilçede bulunan 27 okuldaki 550 öğrenciye dağıtıldı. Giysi dağıtım töreninde katılan Metin Külünk Dostluk Gurubu Başkanı Mahmut Yılmaz yaptığı açıklamada, ‘’Külünk bu hediyeleri çocuklarımız üşümesin, onlar üşürse bizler donarız, diyerek gönderdi’’ dedi.

    Erciş İlçe Milli Eğitim Müdürü Erol Şimşek ise gönderilen hediyelerden ötürü mutluluk duyduklarını belirterek,”550 öğrencimize kışlık giyecek yardımı gönderen, vesile olan emeği geçen herkese kurumum ve öğrencilerim adına teşekkürlerimi iletiyorum” ifadelerinde bulundu.

    Konuşmaların ardından bot, kaban, çorap, kazak ve kışlık giysilerden oluşan kıyafetler öğrencilere katılımcılar tarafından verilirken, Erciş İlçe Jandarma Komutanı Yarbay Murat Acar ve personeli ise öğrencilerin ‘Yerli Malı Haftası’ etkinliklerine iştirak ettiler.

    Ebubekir Çiftci, Yahya Kemal Beyatlı ile Tenzile Ana ilk ve ortaokulunda gerçekleşen giysi dağıtım törenine Erciş Cumhuriyet Savcısı Mücahid Tanılır, Erciş İlçe Emniyet Müdürü Can Candaş, İlçe Jandarma Komutanı Yarbay Murat Acar, Erciş İlçe Milli Eğitim Müdürü Erol Şimşek, Metin Külünk Dostluk Gurubu Başkanı Mahmut Yılmaz, gurubun yönetimi kurulu üyesi Mesut Orak ile okul müdürleri, öğretmen ve öğrenciler katıldı.

  • Külünk: “Türkiye’siz bir dünya sistemi asla inşa edilemez”

    AK Parti Siyasi Erdem ve Etik Kurulu Üyesi Metin Külünk, Türkiye’nin zor bir coğrafyada bulunduğunu vurgulayarak, “Endişe etmeyin, ümitsiz olmayın, asla da soğukkanlılığınızı kaybetmeyiz. Türkiye’siz bir dünya sistemi asla inşa edilemez” dedi.

    Mersin Muhtarlar Derneği tarafından Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen ’Liyakat ve Siyaset’ konulu konferansa katılan Külünk, dünyanın gözünün Doğu Akdeniz’de olduğunu ifade ederek, Mersin’in bu nedenle önemli bir kent olduğunu kaydetti.

    Türkiye’nin zor bir coğrafyada bulunduğunu ve bu coğrafyada bulunmanın bir bedelinin olduğunu söyleyen Külünk, “Bu bedel ödenmeden bu coğrafyada millet olarak da devlet olarak da bekanızı sürdüremezsiniz. Anadolu sıradan bir toprak parçası değildir. Anadolu, toprak parçası olarak insanlığın vicdanının kesişme noktasıdır” ifadelerini kullandı.

    Son dönemde yaşanan tüm gelişmelerin soğuk kanlılıkla ve sükunetle karşılanması gerektiğine işaret eden Külünk, dünya sistemindeki güç şekillenmesinin, ancak Türkiye’nin nerede duracağıyla kendi dengesini bulabileceğini söyledi. O nedenle bu topraklarda devlet ve millet olmanın kolay olmadığını vurgulayan Külünk, “Yaşadığımız sıkıntılar, içerisinden geçtiğimiz bu zorlu yolların temel sebebi coğrafyamızın bize biçtiği kaderden dolayıdır. Endişe etmeyin, ümitsiz olmayın, asla da soğukkanlılığınızı kaybetmeyiz. Türkiye’siz bir dünya sistemi asla inşa edilemez. Yeni dünya düzenin de güç şekillenmesinin belirlenmesinin adresi Türkiye olduğu için Türkiye üzerinde büyük hesaplaşmalar var” diye konuştu.

    Akdeniz Belediye Başkanı Muhittin Pamuk ve Mersin Muhtarlar Derneği Başkanı Ergün Ünlü’nün de katıldığı programda, 15 Temmuz gecesini anlatan belgesel izlendi.

  • Metin Külünk: “Yeni dünya düzeni ya kriz ya da savaş getirecek”

    Eski AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, yeni dünya düzeninin ya kriz ya da savaş getireceğini söyledi.

    Balıkesir’de düzenlenen ’Çok Kutuplu Dünyada Türkiye’ konulu söyleşiye katılan eski AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, her iki dünya savaşından sonra dünyadaki ekonomik ve siyasi düzenin değiştiğine dikkat çekti. Dünyanın çok kutuplu dünya düzenine geçmesinin de üçüncü bir dünya savaşına sebep olabileceğini ifade eden Külünk, “Bu sistem ancak bir büyük krizin arkasından veya savaşın arkasından gerçekleşecektir. Kaşıkçı meçhulü, para savaşları, ticaret savaşları, Suud-Amerika gerginliği, Rahip Brunson’un üzerinden başlayan tartışmalar, İran üzerindeki Amerika’nın yaptırımlarının Kasım’da daha da şiddetleneceği mesajı gündemde yerini koruyor. Ne oluyor dünyada? Trump önüne gelene kabadayılık yapıyor. Bütün bunların hepsinin sebebi ne? Nereye gidiyoruz, dünya nereye gidiyor, Türkiye nereye gidiyordan hareket ederseniz dünyadaki büyük gelişmeleri ıskalarsınız. Dünya nereye gidiyor, dünyada ne oluyor? Bir hesaplaşma var. Bu kimle kimin arasındaki hesaplaşma? Yeni yeni kavramlar hayatımıza giriyor. Bu kavramların inşa edeceği bir sosyal, iktisadi yapı, yeni bir dünya düzeni ortaya çıkıyor. Bunları görmeden yaşadığımız hadiseleri kavrayabilmemiz mümkün değil. Türkiye’nin yaşadığı hadiselerin hiçbirisi salt kendi iç dinamiklerinden kaynaklanan sıkıntılar değil. Türkiye dünyasız, dünya Türkiye’siz olmaz” dedi.

    Dünyanın yeni para sistemine döndüğünü belirten Külünk, “Amerika’nın temel problemlerinden birisi doların egemenlik alanı daralıyor. Dünya IMF’nin bir merkez bankası olduğu, Amerika’nın dünyanın merkez bankası olduğu ve yeni bir kağıda dayalı bütün paraların tedavülde kaldığı ancak arkada bütün paraların aklı olacak yeni bir para sistemi inşa ediyorlar. Tek Kuşak Tek Yol Projesi Çin’den Londra’ya kadar 65 ülkeyi ilgilendiriyor ve bu proje dünya ticaret merkezinin değişmesi anlamına geliyor. Çin bu projeyle Batı’ya doğru ilerliyor ve ABD de gerek ekonomik, gerekse de siyasi gücünü kaybetmemek için bu projeyi engellemek için bölgede terör örgütlerini kullanıyor. Terör örgütleri Üçüncü Dünya Savaşı’nın aparatıdır” diye konuştu.

    Yeni dünya düzeni ile birlikte dijital devrim ve dijital sermayenin de önem taşıyacağını belirten Külünk, “Para aklı dünyayı dijital devrim, robotik devrim, yapay zeka üzerinden okuyor. Bu kavramların ortaya çıkardığı yeni dijital servet kavramı gelişiyor, dijital para gelişiyor. Dijital para tartışması doların egemenliğini tartıştırıyor, doların egemenlik tahtı çöküyor. Artık dünyada dijital servet konuşulacak. Dijitalleşme üzerinden para sistemi, dünya vergi sistemini konuşacak. Dijital devrim üzerinden dünya kolay kontrol edilebilir hale getirilecek. Dünya iki büyük devrimi yapıyor. Birincisi dijitalleşme devrimi, ikincisi robotik ve yapay zeka devrimi. Bu iki devrim üzerinden sosyalleşme, bütün kavramlar gelişiyor” şeklinde konuştu.

  • AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk: “En büyük tehlike Deizm”

    KIRŞEHİR (İHA) – Kırşehir’de Türkiye Gençlik Vakfı tarafından düzenlenen programda konuşan AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, tedbir alınmazsa Türkiye’yi bekleyen asıl tehlikenin Kur ’ansız İslam, Peygambersiz Kur’an daha da ötesi Allah’ın yeryüzünde hiçbir şeye karışmayacağını iddia ettikleri Deizm olduğunu söyledi.

    Neşet Ertaş Kültür Sanat Merkezinde çoğunluğunu öğrencilerin oluşturduğu guruba konuşan Külünk, insanın kalbine dokunmanın ancak, insanın eşrefi mahlukat olduğunu fark etmek ve kabul etmekle mümkün olduğunu belirtti.

    Gençlere tavsiyelerde bulunan Külünk, “Gençler, küçük düşünmeyin. 140 kelimeye tutsak olmayın. Dünyanın sizi beklediğini bilin. Dünyanın Türkiye’yi beklediğini bilin. Dünya insanlığının bir kez daha düştüğü yerden ayağa kalkmak için Anadolu topraklarında sizi beklediğini bilin”dedi.

    İnsanlığın ruhunun ayağa kalkışını beklediğini anlatan Külünk konuşmasında, “Bir kez daha küllerimizden yükselmemizi bekliyor. Bir kez daha insanlık için adalet düzeninin inşasını bizden bekliyor. Bu ülkede 15 yıldır verilen mücadele sadece Avrasya Tünelini yapmak için değil, sadece Ahi Evran Üniversitesini yapmak bu güzel sanat merkezini (Neşet Ertaş Kültür Sanat Merkezi) için değil, bu mücadele bir büyük medeniyet mücadelesidir. Onun için bu büyük medeniyet mücadelesinin büyük medeniyet mücadelesinin inşası için önce Türkiye diyoruz ”ifadelerini kullandı.

    “Asıl tehlike tedbir alınmazsa Deizim”

    Türkiye’yi bekleyen asıl tehlikenin Deizim olduğunu anlatan Külünk, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Eğer tedbir almazsak bu milletin evlatlarını bekleyen tehlike Kur’ansız İslam, Peygambersiz Kur’an, daha ötesini söylüyorum; Allah’ın yer yüzünde hiçbir şeye karışmayacaklarını iddia ettikleri Deizm. Dikkat, dikkat,dikkat. FETÖ belasını savdık. Ama, Türkiye kendi başına bırakılmayacak. Şimdi Allah’ın varlığını kabul eden amma Kur’anın Kur’an hükümlerinin Allah’ın yer yüzüne karışamayacağını iddia eden her noktaya sirayet edecek yeni bir tehlikenin farkında olun. Bu tehlikeyi fark etmezsek 10 yıl sonra çok değil 15 yıl sonra bambaşka bir tehlikeyle karşı karşıya geleceğiz”.

    Program Külünk’ün konuşmasının ardından ödül töreni ile sonra erdi.

  • AK Parti İstanbul Milletvekili Külünk: “Türkiye’yi dünyanın doğru okumasının adıdır Kanal İstanbul”

    MUĞLA (İHA) – AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, “Kanal İstanbul sadece iki denizin birleşmesi değil, kıtalar arasındaki değişen dengeler içerisinde üzerinde bulunduğu coğrafyanın stratejik öneminin farkında bu stratejik gücü daha güçlü bir Türkiye yolunda kendi milletini ve milletlerin çıkarlarına hizmet etmek üzere öne çıkarmasının adıdır Kanal İstanbul. Türkiye’yi dünyanın doğru okumasının adıdır Kanal İstanbul.” dedi.

    Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Uzaktan Algılama Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından ‘Büyük ve Güçlü Türkiye Yolunda Su Stratejileri’ konferansı AKM’de yapıldı. 22 Mart Dünya Su Günü kapsamında düzenlenen konferansa AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk ‘Kanal İstanbul ve Bağımsızlık’, Ulaştırma Denizcilik Haberleşme Bakanlığı Deniz Ticareti Genel Müdür Yardımcısı Emre Dinçer ‘Dünya Deniz Ticaretinde Kanal ve Boğazların önemi’, Yıldız Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. Cemal Zehir ‘Türkiye ve Çevresi Su Politikası ve Su Stratejileri’, Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ünal Öziş ‘Türkiye’nin Sınır Aşan Akarsu Havzaları’, Emekli Büyükelçi Dr. Oğuz Çelikkol ‘Türkiye’nin Ortadoğu ile İlişkilerinde Su Sorunları’ ve Huriye İncecik Ceylan da Ortadoğu Su Denkleminde Türkiye’ konulu bilgilendirme yaptı.

    “Türkiye’yi dünyanın doğru okumasının adıdır Kanal İstanbul”

    AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, “Suyollarının, enerji yollarının ve çelik yollarının kesiştiği bir kavşak noktadayız. Böyle bir zaman diliminde çeliğin su ile buluştuğu şehrin adıdır Kanal İstanbul. Kanal İstanbul’da 21. yüzyıla Türkiye’nin söyleyeceği en önemli söz, Kanal İstanbul sadece iki denizin birleşmesi değil, kıtalar arasındaki değişen dengeler içerisinde üzerinde bulunduğu coğrafyanın stratejik öneminin farkında bu stratejik gücü daha güçlü bir Türkiye yolunda kendi milletini ve milletlerin çıkarlarına hizmet etmek üzere öne çıkarmasının adıdır Kanal İstanbul. Türkiye’yi dünyanın doğru okumasının adıdır Kanal İstanbul. Türkiye’nin çelik üzerinden ve suyolları üzerinden, enerji yolları üzerinden adım attığı tüm başarılı projeler aslında bugünün projeleri değildir. Türkiye yarından bugüne bakıyor, 50 yıl, 100 yıl sonrasından bugüne bakıyor. Dünyanın yeni baştan güç mücadelesinde şekillenmesi ile doğru orantılı olarak seyrettiği için tarih bu milletin önüne bir kez daha fırsat getirdi. Pekin-Londra İpek Yolu. Çeliğin bir kez daha Dünyadaki güç mücadelesini şekillendiren bu çelik ipek yolu nedir sorusunun cevabını verdiğinizde Kanal İstanbul’un ne ifade ettiğini göreceksiniz. Hiçbir millet bizim kadar şanslı değil. Beş denizin ortasındayız. Kızıldeniz, Hazar, Akdeniz, Basra ve Karadeniz. Dünyanın yüzde 65-70 enerji kaynaklarının bulunduğu coğrafyanın merkezindeyiz. Dünyanın en stratejik ticaret yollarının geçiş noktasındayız. Çünkü coğrafya, devletlerin ve milletlerin kaderidir. 21. yüzyılda Londra arasında gerçekleşecek Çelik İpek Yolu ile ve bu Çelik İpek Yolu’nun suyolları ile de birleşerek dünya ticaretinde 65 ülkenin doğrudan etkilendiği, doğu ile batı arasındaki mesafenin üç aydan, 60 günden 12 güne, 9 güne düşeceği bu süreçte Kanal İstanbul, Çelik İpek Yolu’yla, havayolunun, su yolunun birleşerek Türkiye’nin 21. yüzyıla güçlü bir şekilde altyapısını hazırlama mücadelesinin adıdır. Alamadığımız, ancak Kanal İstanbul ile beraber bu milletin kasasına 8 milyar dolar geçiş ücreti kasasına girecek ” dedi.

    “Susuz hayat mümkün değil”

    Rektör Prof. Dr. Mansur Harmandar, susuz bir hayatın mümkün olmadığını belirterek, “Şayet suyun yapısı düz olsaydı, bugün hiçbirimiz yoktuk. Dünyada canlı yoktu. Cenab-ı hak suyu özel olarak insanlara sunmuş. Eğer suyun yapısı düz olsaydı Ay’dan farkı yoktu. Bunun için biz insanların suyun kıymetini bilmemiz gerekiyor. Su akar, Türk bakar tezi artık geçmişte kalmıştır. Bunun için ümitliyiz, geleceğe güveniyoruz. Türkiye’de her yıl yüzlerce gölet ve barajlar yapılıyor” diye konuştu.

    “Su kaynakları etkin ve verimli kullanılmalı”

    Vali Esengül Civelek, “Günümüzde bizler ve diğer canlıların yaşamlarını devam ettirebilmesi için vazgeçilmez ve hiçbir madde ile kıyaslanması mümkün olmayan, alternatifsiz, yaşamsal kaynak olma özelliği önemini sürdürüyor. Geldiğimiz bu noktada suyu, ekonomik, sosyal, çevresel ve stratejik boyutları ile ele alıyor ve kalkınmanın başlıca itici gücü su kaynaklarının etkin, verimli kullanılması gerekir. Büyük ve Güçlü Türkiye yolunda Muğla özeline bakacak olursak Muğla’nın yüzde 68’i ormanlarla kaplıdır. Muğla, Rize’den sonra en fazla yağış alan, yağış ortalaması yüksek ikinci ildir. İlimizde sulama, içme, kullanma ve enerji üretme amacıyla 10 baraj ve üç göletimiz bulunmaktadır” şeklinde konuştu.

    Etkinliği düzenleyen Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi ve CBS-UZAL Müdürü Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, “Dünya Su Günü, herkesin güvenilir bir şekilde su kaynaklarına ulaşabilmesi hedefiyle her yıl dünya çapında kutlanmaktadır. Küresel bir koridor niteliğindeki ülkemiz, Anadolu’yu, Fırat ve Dicle gibi Basra Körfezi’ne, oradan Hint Okyanusu’na bağlayan, Aras gibi İran üzerinden Hazar Denizi’ne açan, Asi gibi geçmişimize uzatan, Meriç gibi Avrupa’ya bağlayan akarsuların ve dünyanın en önemli su kanallarının merkezinde bir tarihe ve bir geleceğe sahiptir” ifadesini kullandı.