Etiket: Kullanılmalı”

  • Koray Avcı: “Türkiye’de Türk Lirası kullanılmalı”

    Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde Ayvalıkgücü Belediyespor yararına binlerce hayranına unutamayacakları bir konser veren Koray Avcı, konser öncesi kuliste İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine yaptığı açıklamada “Türkiye’de Türk Lirası kullanılmalı” mesajını yineledi.

    Ünlü sanatçı Koray Avcı yaptığı açıklamada, Ayvalıkgücü Belediyespor yararına Ayvalıklı hayranlarıyla bir kez daha bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti.

    Ayvalık Açık Hava Tiyatrosu’ndaki konsere, kırmızı-beyazlı camiaya kıymet veren binlerce insanın ilgi gösterdiğini ifade eden Avcı, “Ben bu sezon Ayvalıkgücü için güzel şeylerin olacağını düşünüyorum. İnşallah bu konser de bu güzelliklerin başlangıcı olur” temennisinde bulundu.

    Normal konserlerinin dışında zaman zaman hayır işleri içinde konserler verdiklerini kaydeden ünlü sanatçı Koray Avcı, “Haddimiz yettiğince, haddimiz oldukça yapabildiğimiz şeylerde düzenlenen hayır konserlerine katılıyoruz. Haddimiz olmayan noktalarda ise durduruyoruz kendimizi. Önemli işlerin yapıldığını hissettiğimiz zaman bizde düzenlenen organizasyonlara katılarak, hem ihtiyaç sahibi insanlara destek veriyor, hem de sevenlerimizle birlikte oluyoruz.” dedi.

    Son albümün gördüğü ilgiden memnun

    ’Senin İçin Değer’ isimli son albümünün çok iyi bir trend yakaladığını anlatan Koray Avcı, “Son albümümüz, tıpkı eski albümlerimizle aynı oranda seyrediyor. Eski albümlerde 9-10 hafta listelerin başında yer alıyordu. Hatta 2. albümümüz 1 buçuk yıl sırada kaldı. Bu albümümüzde hemen hemen o duruma gelecek diye düşünüyorum. Çünkü albümde 16 tane eser var. Hatta mevsime göre şarkılar var. Aya göre bile şarkılar var. Mesela Kasım ayı içinde ‘Yine Aylardan Kasım’ şarkısına klip çekilecek. Kasım ayını geçtikten sonra Aralık ayı içinde başka bir klip derken gelecek senenin yaz aylarına kadar sanırım bu albüm devam eder. Zaten dinleyicimiz de mutlu. Birazdan konserde bunu göreceksiniz zaten. Albümdeki şarkılara eşlik ediyorlar ve albümü çok beğendiklerini her fırsatta dile getiriyorlar” ifadelerini kullandı.

    Kendi albümlerinin dışında sanatçı arkadaşlarının albümlerinde de görev aldığını hatırlatan Avcı, “Yıldız Tilbe’nin albümünde yer aldık. Nazan Öncel’in albümü yeni çıktı. Biz de o albümlerin içinde yer aldık. Ben şu anda albüm listelerinde ilk üçteyim. Biri Nazan Öncel, biri Yıldız Tilbe, diğeri ben. Albüm listelerinin üç sırasında da ben varım. Yani seslendirdiğim eser var” dedi.

    “Ben insanlara olabildiğince düz yaklaşıyorum”

    İHA’nın ‘Halk seni çok sevdi ve zirveye çıkardı. Bu konuda neler düşünüyorsun?’ şeklindeki sorusunu da yanıtlayan Avcı, “Herkes halktan. Sadece yaşayışlar ve sistem farklı. Biz de bazen sistemin içerisinde halktan oluyoruz, bazen olamıyoruz. Bu bizim o anki yaşayışımıza ve düzenimize bağlı. İnsanların beni sevmesinin sebebini inanın bende bilmiyorum. Aslında bu soruyu nasıl cevaplayacağımı bile bilmiyorum. Ben insanlara olabildiğince düz yaklaşıyorum. Onlarda bundan memnun kalıyorlar. Belki de sebebi budur. Ama bende hümanist bir adamım ve tüm insanları seviyorum. Tabii ki beni Koray Avcı yapan herkesi beni yüreğimin derinliklerinde yerleri var” diye konuştu.

    “Ülkemde Türk Lirası kullanılmalıdır”

    Üzerinde Atatürk resmi olmayan parayı kullanmayı sevmediğinin altını çizen başarılı sanatçı, “Ben bunu daha önceki bir konserimde de dile getirmiştim. Aslında bu bir latifeydi. Euronun 7 buçuk lira olduğu anda biz sahnedeydik. Bu konuda izleyiciler arasından bir latife ortaya atıldı. Ben de Atatürk sevgimi O’na bağdaştırıp, ‘Üzerinde Atatürk resmi olmayan hiçbir parayı kullanmam’ dedim. Bunu söylerken, Avrupa’da ‘Gelin lan buraya Türk parasıyla alışveriş yapın’ diyemem yani. Bu mümkün değil. Kendi memleketimde Türk parası kullandığım için bunu söyledim. Bu benim Atatürk’e olan sevgimi de ortaya koyuyor aslında. Parayı kullanarak, Atatürk sevgimden bahsettim. Tabii ki bu benim için onurdur. Çünkü ülkemde başka bir para birimi kullanılamaz. Tabii ki ülkemde Türk Lirası kullanılmalıdır. Memleketim çok kıymetli. Bayrağım, Atatürk’üm, Türkiye’m çok kıymetli. Ben ülkemi ve milletimi çok seviyorum” şeklinde konuştu.

    İHA muhabirine yaptığı açıklamaların ardından sahneye çıkan Koray Avcı, seslendirdiği birbirinden güzel şarkılarla, Ayvalıklı hayranlarına güzel bir gece yaşattı.

  • (Özel Haber) Kış aylarında da güneş gözlüğü kullanılmalı

    Kayseri Memorial Hastanesi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Abdullah Özkırış, kış aylarında da güneş gözlüğü takılması uyarısında bulundu.

    Kışın yağan karın etkisiyle güneş ışınlarının daha çok yansıma yaptığını ve bunun da gözün kornea kısmını hasara uğrattığını belirten Prof. Dr. Abdullah Özkırış, “Örneğin kaynağa bağlı göz korneasında yanıklar oluşuyorsa, aynı şekilde korneada yanıklar oluşuyor. Bu özellikle dağcılarda ve dışarıda çok fazla vakit geçirenlerde daha fazla görünüyor. İnsanları bunu ilk başta fark edemiyor. Ama birkaç saat sonra yanma, batma, sulanma, kanlanma ve ağrı gibi şikayetlerle karşılaşıyor. Buna keratit adı veriliyor” dedi.

    Daha ciddi yanıklar kalıcı körlük nedeni

    Daha ciddi yansımalar ve yanmalarda gözün arka tabakasında da yanıklar oluştuğuna dikkat çeken Prof. Dr. Abdullah Özkırış, böylesi bir durumun kalıcı körlüğe kadar giden hasarlara neden olabileceğini vurguladı.

    Ultraviyole polaroid gözlükler kullanılmalı

    Söz konusu yanma ve hasarlara maruz kalmamak için yazın olduğu gibi kışın da güneş gözlüğü kullanılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Abdullah Özkırış, “Nasıl ki güneş tutulmalarında güneşe filtresiz ya da çıplak gözle bakmayın diyorsak, karlı havalarda güneş olduğu durumlarda da aynı önerimiz geçerli. Karlı ve güneşli, dolayısıyla yansımanın çok olduğu havalarda, ultraviyole ve polaroid gözlükler kullanılmalı” ifadelerini kullandı.

  • TESK Genel Başkanı Palandöken: “Çevremizi korumak için kese kağıdı ve file kullanılmalı”

    Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, yılda ortalama 35 milyar poşetin kullanılarak doğaya atıldığını belirterek, çevrenin korunması için kese kağıdı kullanılması gerektiğini söyledi.

    Gelecek kuşaklara yaşanabilir bir çevre bırakmak ve sağlıklı yaşamak için alışverişlerimizde kese kâğıdı ve bez poşet kullanma alışkanlığının tekrar kazanılması gerektiğini belirten TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkemizde yılda 2 milyon 400 bin ton ambalaj atığı toplanıyor. Yılda ortalama 35 milyar poşet kullanılarak doğaya atılmaktadır. Sağlıklı nesiller yetiştirmek için kullandığımız her şeye dikkat etmemiz gerekiyor. Belki farkında dahi olmadan her gün kullanıp attığımız naylon poşetlerin, paketlerin, kutuların sonra ne olduğunu düşünüyor muyuz? Plastikten üretilen ve yaşantımızın her anında kullandığımız sentetik ürünler kullanırken sağlığımızı, daha sonra da doğayı ve çevremizi tehdit ediyor” dedi.

    Türkiye’de bir kişinin haftada ortalama 6, yılda 312 poşet kullandığını söyleyen Palandöken, “Plastik poşetlerin sağlık yönünden, çevre yönünden sakıncalı olduğu biliniyor. Hele siyah renkte olanları için uzmanlar hiç iyi şeyler söylemiyor. Artık ülkemiz insanı bilinçli bir şekilde hareket etmeli ve siyah poşetten uzak durmalı, daha az naylon poşet kullanmaya toplum olarak özen göstermeliyiz. Vatandaş soruyor bize, artık kese kâğıdı göremiyoruz diye? Özellikle gıda alışverişlerinde kese kâğıdı veya bez torba kullanımını tavsiye ediyoruz. Gıda sektörü dışında naylon poşet kullanımı zaruri olan alanlarda da yeniden dönüştürülen materyal kullanımının teşvik edilmesi için çağrıda bulunuyoruz. Eski günlerdeki gibi gıda ürünlerini koymak için kese kâğıdını tercih etmeli, yanımızda bez torba veya file bulundurarak alışverişe çıkmayı tekrar hayatımıza sokmalıyız” diye konuştu.

    “Her yıl 30 milyar naylon poşeti doğaya atıyoruz”

    Plastikten üretilen her nevi mamulün kullanılıp atıldıktan sonra doğada en az 100 yıl, daha dayanıklıların 400 yıl çözünmeden kalabildiğine dikkat çeken Palandöken, “Ülkemizde yılda yaklaşık 30 milyar naylon poşet tüketilmektedir. Dünyada ise her yıl plastik torba üretimi için yaklaşık 250 milyon ton plastik kullanılıyor. Ülkemizde ise 2 milyon 400 bin ton ambalaj atığı toplanıyor. Bu kadar çok plastik torba kullanımının yarattığı çevre kirliliğinin yanında doğadaki canlılara ve sağlığımıza vermiş olduğumuz zararın farkında değiliz. Son zamanlarda toplumun bilinçlenmesi, belediyelerin ve sivil toplum örgütlerinin de katkılarıyla plastik ve kâğıt-karton atıklarının toplanarak geri dönüşümü için gösterilen çabaları yadsıyamayız. Belediyelerin topladığı çöplerin yaklaşık yüzde 10’nunu plastik atıklar oluşturmaktadır. Son dönemde büyük marketlerin uygulamaya koyduğu ücretli poşet satma olayı ise çok yanlış. Gerçekten çevreyi düşündüğünü iddia edenler poşet yerine alış verişlerde sattıkları ürünlere kese kağıdına koyarak satmalı ve çevreyi korumalıdırlar. Kağıdın hammaddesi ülkemizde yeteri kadar var. Ancak naylonun hammaddesini dövizle ithal ediyoruz” dedi.

  • 3. Havalimanında yerli mermer kullanılmalı

    Eskişehir Mermerciler Derneği Başkanı Abdülkadir Sönmez, mermer ve granitlerde bulunan radyasyonun insan sağlığı için tehlike oluşturmadığını belirterek, İstanbul’daki 3. havalimanında yerli mermer kullanılması gerektiğini belirtti.

    Sönmez yaptığı açıklamada, konuyla ilgili üyeleri olan 3 maden mühendisinin görüşlerinin alındığının altını çizdi. Günlük yaşantıda yenilen, içilen birçok gıda maddesinin radyasyon içerdiğini söyleyen Sönmez, “İçtiğimiz su ve kahvede de radyasyon vardır. Burada önemli olan bu radyasyonun insan ve çevre sağlığına tehdit eden miktarda olup olmadığıdır. Bu kapsamda doğal granit ve mermer radyasyon açısından insan sağlığı için herhangi bir tehlike teşkil etmemekle birlilikte rahatlıkla kullanılabilecek doğal bir yapı malzemesidir” dedi.

    Konuyla ilgili detaylı bilgiler veren Sönmez, açıklamasını şöyle sürdürdü:

    “Evlerimizde kullandığımız fayanslar, dekoratif amaçlı diğer nesneler ve kaplama malzemelerinin de ne kadar radyasyon yaydığını ve insanların bu radyasyonun ne kadarını soluduğunu halkımızın büyük bir kısmı bilmemektedir. Mermer diye isimlendirilen, kireçtaşı, dolomit, traverten, mermer, oniks gibi sedimanter veya metamorfik kökenli doğal taşlarda radyasyondan söz edilemez. Kaldı ki, yeryuvarındaki tüm mağmatik kökenli granit türü doğal taşlarda da radyasyon olması olasıdır. Ancak bunların nihai ürünleri gerekli ölçümleri yapılarak selekte edilerek kullanılabilir. Bu hususta bilimsel raporlar yayınlanmıştır, nihaî kullanıma yönelik bilgilendirmelerde yapılmaktadır. Avrupa Birliği (AB) ve Türk Standartları Enstitüsü ile Türkiye Atom Enerjisi Kurumu tarafından da onaylanmış test, ölçüm raporlarıyla Türk doğal taşları kullanıma sunulmaktadır.”

    Yerli mermer kullanılsın

    İstanbul’daki 3. havalimanı yapımında yerli mermer kullanılması gerektiğini söyleyen Sönmez, şunları söyledi:

    “6 Eylül 2011 tarihli ve 28046 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 2011/13 sayılı Başbakanlık Genelgesi ile kamu inşaatları ve benzeri mekânlarda Türk doğal taşlarının kullanılması hükmü getirilmiştir. Ülkemize gelen yabancıların, turistlerin ilk ayak bastıkları ve ilk intiba edindikleri mekânlarda ithal girdisi bulunmayan yüzde 100 yerli ürünümüz olan Türk doğaltTaşlarının kullanımına azami özen gösterilmelidir. Hele dünyada ikinci büyük hava limanı olarak nitelendirilen 3. Havalimanı inşaatında ithal doğal taş kullanılması; hem döviz çıktısı açısından, hem üretici, işçi, istihdam açısından, hem de ülkemizin tanıtımı açısından öncelikle çok mahsurlu bir tercih olmakla, psikolojik yönden morallere etki edecek, maddi kayıpların oluşmasına ve maneviyatın kaybolmasına sebep olacak bir düşüncedir. 3. Havalimanı yapımında yerli mermer kullanılacağından Eskişehir Mermerciler Derneği olarak hiçbir şüphemiz yoktur. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konudaki hassasiyetine güveniyoruz.”

  • Yılmaz: “Gübre Zamanında Ve Dozunda Kullanılmalı”

    Ordu Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Kemal Yılmaz, Mart ayının gelmesi ile fındıkta ilkbahar bakımlarının başladığını ve bu bakımlarda en önemli payın gübreleme olduğunu belirterek, “Üreticilerimiz gelişigüzel gübre kullanmamalı” dedi.

    Mart ayının gelmesi ile birlikte fındıkta ilkbahar bakımları başladı. Mart ayı bakımlarında gübreleme önemli bir paya sahip olurken yetkililerden gübreleme konusunda uyarı geldi. Konuya ilişkin açıklama yapan Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Kemal Yılmaz, özellikle bu dönemde yeni sezon ürününün verim ve kalitesini doğrudan etkileyecek olan gübreleme işlemlerinin önemli olduğunu söyledi.

    “SAHİL VE ORTA KUŞAKTA GÜBRE ATMA ZAMANI GELDİ”

    İlkbahar bakımlarında önemli bir yer tutan gübreleme işleminde üreticilerin dikkat etmesi gerektiğini ifade eden Yılmaz, “Üreticilerimiz gelişi güzel gübre kullanmamalı. Erken dönemde yoğun bir şekilde kullanılan azotlu gübreler bitkinin erken uyanmasına yol açabiliyor ve bu durum muhtemel doğal afetlerde bitkinin daha fazla zarar görmesine neden olabiliyor. Ancak azotlu gübreyi zamanını geçirerek geç dönemlerde uygularsak bu seferde verimde kayıplar yaşamamız söz konusu oluyor. O zaman ne yapmalıyız gübreyi doğru zamanda ve doğru miktarda vermeliyiz. Şu dönemde sahil ve orta kuşaktaki üreticilerimiz için gübre atma zamanı gelmiş durumdadır. Üreticilerimiz mutlaka dönemi geçirmeden kullanacakları azotlu gübrenin yarısını fındık bahçelerine doğru bir şekilde uygulamaları gerekiyor” diye konuştu.

    “AZOTLU GÜBRENİN İKİ SEFERDE VERİLMESİ GEREKİYOR”

    İlkbahar bakımlarının ilk döneminde kullanılan azotlu gübrenin tek seferde atılmaması gerektiğini, iki kez ve zamanında atılması durumunda ise ürünün kalitesinin artabileceğine dikkat çeken Yılmaz, “Gübrelemede önemli bir husus ise iki seferde verilmesi gereken azotlu gübrenin tek seferde verilmesi durumu. Bu doğru bir uygulama değildir. Birinci azotlu gübreleme ile daldaki uzun sürgün sayıları artar ve karanfil büyümesi daha iyi olur. İkinci azotlu gübreleme ile de meyveler büyür, gelişir ve gelecek yılın verimine etki eder. Ordu’da ilk azotlu gübre uygulama zamanı gözlerin uyanmaya başladığı sahil ve orta kesimlerinde bugünlerde atılabilir. Yüksek kesimlerde ise fındığın uyanmasını beklemek gerekir. Azotun ikinci dilimi ise daldaki sürgünlerin büyümesinin durduğu Mayıs ayı sonu Haziran ayı başlarında verilir” şeklinde konuştu.