Etiket: Kudüs

  • Kudüs karikatürleri için jüri değerlendirmesi tamamlandı

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Eyüpsultan Belediyesi’nin katkılarıyla hazırlanan ve Mirasımız Derneği ve Dünya Karikatüristler Birliği (UWC) tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen “Uluslararası Mirasımız Kudüs Karikatür Yarışması”nın jüri değerlendirmesi tamamlandı.

    Karikatüristlerin Kudüs ile alakalı insan hakları, adalet, özgürlük, sevgi, kültür, sosyal hayat, sosyal sorumluluk, barış, şehir hayatı gibi kavramları ve konuları zenginleştirici bir perspektifle işlemesi beklenen yarışmanın başvuruları 16 Kasım’da sona erdi.

    Yarışmaya 40 ülkeden 329 karikatürist tarafından gönderilen 788 eser, ön jüri tarafından değerlendirildi ve yaklaşık 30 eser finale kaldı.

    Finale kalan eserler ise Türkiye’den Ahmet Altay ve Murat Yılmaz’ın yanı sıra Portekiz’den Vasco Gargalo, Fransa’dan Shahrokh Heidari, Mısır’dan Wesam Khalil, Suriye’den Yaser Ahmad ve İran’dan Nahid Maghsoudi’nin yer aldığı ana jüri tarafından 2 gün süren toplantılarda incelendi ve ödül alacak isimler belirlendi.

    Birinciye 15 bin lira ödül

    Yarışmayla İsrail işgali altında bulunan Kudüs konusunda farkındalık oluşturulması ve Kudüs’te yaşayan yaklaşık 400 bin Müslüman üzerinde uygulanan ayrımcı politikalar ile Mescid-i Aksa özelinde gerçekleştirilen ibadet özgürlüğü kısıtlamalarına dikkat çekilmesi amaçlanıyor.

    Uluslararası kamuoyunu harekete geçirmesi beklenen yarışma, Kudüs bağlamında kültürel miras bilincini, sosyal hayatta kültürel mirasın önemini, kültürel miras çerçevesinde sosyal sorumluluk bilincini, Kudüs’ün kültürel mirasa katkısını ve kültürel hayattaki önemini gündeme getirmeyi hedefliyor.

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Eyüpsultan Belediyesinin katkılarıyla hazırlanan “2. Uluslararası Mirasımız Kudüs Karikatür Yarışması”nın kazananları, 9 Aralık’ta Eyüpsultan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilecek ödül töreninde açıklanacak.

    Yarışma neticesinde birinciye 15 bin, ikinciye 10 bin ve üçüncüye 7 bin 500 lira ödül verilirken, biner lira değerinde “Mirasımız Derneği Özel Ödülü”, “Naci el-Ali Özel Ödülü”, “Necmettin Erbakan Özel Ödülü”, “II. Abdülhamit Han Özel Ödülü” ve “Selahaddin Eyyubi Özel Ödülü” de sahiplerini bulacak.

  • Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil: “Kudüs, 12 asır bizim olan bir şehir”

    KASTAMONU (İHA) – Kastamonu’da düzenlenen “Çınaraltı Söyleşileri”nin konuğu olan Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, “Gül ve Ateş” adlı programda Kudüs’ün önemine dikkat çekti.

    KYK Kastamonu İl Müdürlüğünün düzenlediği Çınaraltı Söyleşileri kapsamında Kudüs, “Gül ve Ateş” programında ele alındı. Programa katılarak gençlere seslenen Prof. Dr. Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, Kudüs’ün önemini belirtti. Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, “12 asır bizim olan bir şehir. Bunu düşündüğümüz zaman ne kolay. Bu işin acı bir tarafıdır. Ayrı bir üzüntü verici tarafıdır. Ama 12 asır bin 200 sene bizim olan bir belde. Peygamber Efendimizin olduğu bir belde. Burası namazda kıblesi olmuş. Peygamberlere namaz kıldırmış olduğu bir belde. Böylede bizim açımızdan mübarek bir yerdir. Diğer 3 din içinde büyük anlam ifade ediyor Kudüs. Davud A.S.‘dan itibaren dini bakımdan önem kazanmıştır. Davud A.S.’ın aynı zamanda payitahtı idi” dedi.

    “Cenab-ı Hak ilmi isteyene verir. Zenginliği istediğine verir”

    Prof. Dr. Şimşirgil, “Tarihimiz tamamen böyle tarihlere, kronolojiye, şurada şu oldu, burada bu oldu. Yani tarihi bize bir teknik bilgi yığını haline getirdiler. Ve tarih şuurunu öldürdüler. Lazım değil bana bunlar. Bana ne ders verdiği lazım. Cenab-ı Hak ilmi isteyene verir. Zenginliği istediğine verir. Zenginliği aramakla bulamazsın. Parayı istediğine veriyor. İlmi isteyene veriyor. İlim kıymetli para kıymetli değil. Biz ilmi isteyen olalım. İlme talip olalım. İlim kıymetlidir. İlim seni korur. Parayı sen korursun. Paranın hesabı var. Helal malın hesabı haram malın azabı var derler. İlmin hesabı yok. İlim anladıkça, öğrendikçe artar. Harcadıkça artar, para harcadıkça azalır. İlim kıymetlidir. Onun için ilim sahibi bütün güzelliklerin sahibidir. Parayı nasıl kullanacağını ilim sahibi bilir. Para sahibi bilmez” şeklinde konuştu.

    “Selahaddin Eyyubi İslam’ı temsil ediyor”

    Prof. Dr. Şimşirgil, “Selahaddin Eyyubi’nin adı onun için adil hükümdar diye dünyanın her yerinde anılıyor. Selahaddin Eyyubi İslam’ı temsil ediyor. Ve adil hükümdar diye o gün Kudüs’e girenlerin yaptıklarını Kudüs ve Hıristiyan tarihçiler hala lanetlemeye devam ediyorlar birde bu var. Birde böyle bir hususiyet var. Bu bizim gözümüzü açmalı nasıl Kudüs bin 200 sene elimizde kalmış. Benim elimde Kastamonu kalacak diye ferman yok, İstanbul kalacak diye ferman yok. Kudüs’ün etrafında bulunan o meşhur surları çok büyük hala Kanuni Sultan Süleyman’ın yaptırmış olduğu eserlerdendir. Kanuni Devrini en adi bir devir olarak gösteren Muhteşem Yüzyıldır. En üzüldüğüm şahsiyetlerden biri de Hürrem Sultan’dır” şeklinde ifadelerini kullandı.

    KYK Kastamonu İl Müdürü Reşat Asrak, Çınaraltı Sohbetlerinin bu yıl ilkini yaptıklarını ifade etti. Müdür Asrak, “Genel Müdürlüğümüz bünyesinde Çınaraltı Gençlik Söyleşilerinin bu yıl ki ilk programını burada tertip ediyoruz. Eğitim Faaliyetlerimiz var. Bu noktada yurtlarımızda barınan gençlerimizin ders dışı zamanlarını verimli değerlendirmek için destek olmak aralarında birlik ve beraberlik, kardeşlik duygularını geliştirmek, bağımlılık ve kötü alışkanlıklardan korumak amacıyla eğitim, sosyal, kültürel ve sportif faaliyetler düzenlenmektedir” diye konuştu.

  • Filistin Milli Konseyi’nden İngiltere’ye çağrı: “Başkenti Kudüs olan Filistin devletini tanıyın”

    Filistin Milli Konseyi, İngiltere’ye, başkenti Kudüs olan bir Filistin devletini tanıması ve uluslararası hukuki kararlar gereğince mültecilerin geri dönmesi çağrısı yaptı.

    Filistin Milli Konseyi, Balfour Deklarasyonunun 101. yılı münasebetiyle Amman’daki bürosundan yaptığı açıklamada, İngiliz hükümetinden, Filistinlilerin vatanında Yahudilere devlet kurma hakkı vererek yol açtığı etnik temizlik ve saldırıların günahını temizlemek için başkenti Kudüs olan bir Filistin devletini tanıma çağrısı yaptı. Ayrıca Filistin Milli Konseyi, İsrail’in Birleşmiş Milletlerin aldığı kararları ve insan haklarını ihlal ettiğine vurgu yaptı.

    Filistin Milli Konseyi, yaptığı çağrıda Filistinli nesillerin evlerinden sürülme, mülteci kamplarında ve ülkelerinin dışında çektiği acıları affetmeyeceğinin altını çizdi. Konsey, Filistin halkının topraklarında kendi geleceklerine kendilerinin karar verme ve topraklarını savunma hakkından vazgeçmeyeceğine vurgu yaparak, Filistin halkının haklarının elinden alınmasına yönelik her türlü projenin Filistin halkının hürriyeti, bağımsızlığı ve mültecilerin geri dönüşü için haklı direnişteki kararlılığıyla başarısızlığa uğrayacağı kaydedildi.

    Balfour Deklarasyonu

    Balfour Deklerasyonu, dönemin İngiltere Dışişleri Bakanı olan Arthur Balfour tarafından başlatılan Filistin’de bir Yahudi devletinin kurulmasına imkan sağlayan bir teşebbüs olup 2 Kasım 1917’de Lord Rothchild’e yazılan bir mektuptur. Balfour Deklarasyonu olarak tarihe geçen 67 kelimelik mektupta, Filistin topraklarında İsrail ‘vatanı’ oluşturulmasına destek verilmesi ile birlikte Filistin halkına zarar gelmemesinin fırsat verilmeyeceği de vaat ediliyordu.

    Mektupta şu ifadeler yer alıyor:

    “Saygıdeğer Lord Rothschild, Majestelerinin hükümeti adına bakanlar kuruluna takdim edilen ve kabul gören Siyonist Yahudi isteklerini memnuniyetle kabul eden aşağıdaki deklarasyonu göndermekten memnuniyet duyarım. Majestelerinin hükümeti, Filistin’de Museviler için bir milli yurt kurulmasını uygun karşılamaktadır ve bu hedefin gerçekleştirilmesini kolaylaştırmak için elinden geleni yapacaktır. Filistin’deki mevcut Musevi olmayan toplumların sivil ve dini haklarına ve başka ülkelerde yaşayan Musevilerin sahip oldukları hak ve politik statülerine zarar verecek hiçbir şeyin yapılmayacağı açıkça anlaşılmalıdır. Bu deklarasyonu Siyonist Federasyonu’nun bilgisine sunmanızdan memnuniyet duyacağım. Saygılarımla Arthur James Balfour”

  • Filistin Devlet Başkanı Abbas’tan Trump’a Kudüs çağrısı

    Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, ABD Başkanı Trump’a Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak kabul ettiği kararı geri çekmesi yönünde çağrıda bulundu.

    Birleşmiş Milletler Genel Konseyi’nde (BMGK) konuşma yapan Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak kabul ettiği kararını geri çekmesi gerektiğini söyledi. Trump’ın kararının iki devletli çözümü kötü etkilediğini belirten Abbas, “Alınan tüm bu kararlarla, şuan ki yönetim ABD’nin önceden verdiği sözlere ihanet etti” ifadelerini kullandı.

    Trump’ın politikaların bölgedeki gerginliği arttırdığını vurgulayan Abbas, “ ABD Başkanı Trump’a bir kez daha Kudüs konusunda verdiği kararı geri çekmesi konusunda çağrıda bulunuyorum” dedi.

  • Emine Erdoğan: “Kudüs başta olmak üzere tüm dünya Müslümanları Türkiye’nin umut ışığına muhtaç”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün düzenlediği iftar programında şehit aileleri ile bir araya geldi. Programda konuşan Emine Erdoğan, “Kudüs başta olmak üzere tüm dünya Müslümanları Türkiye’nin umut ışığına muhtaç. Myanmar’a, Pakistan’a, sömürülmüş Afrika ülkelerine gittiğimde bunu derinden hissediyorum” dedi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen iftar programına katılarak şehit aileleriyle bir araya geldi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Eğitim ve Kongre Merkezi’nde (PEKOM) düzenlenen etkinliğe Emine Erdoğan’ın yanı sıra Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya ve İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan da katıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda ezanın okunmasıyla birlikte dualar eşliğinde oruçlar açıldı.

    “Kudüs başta olmak üzere tüm dünya Müslümanları Türkiye’nin umut ışığına muhtaç”

    İftar programında konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, “Türkiye oldukça dikenli yollardan geçerek bu günlere geldi. Son 16 yıldır ülkemizin büyüyüp, gelişmesi karşısında çok sayıda sınamadan geçtik. Neler yaşadığımızı hepiniz biliyorsunuz. Yargı yoluyla, ekonomik açıdan ve nihayetinde askeri olarak bizi çökertmeye çalıştılar. 15 Temmuz gibi kanlı bir ihaneti yaşadık. Meclisimiz bombalandı. Şehitler, gaziler verdik. Rabbim o günleri bize bir daha göstermesin. Böyle zamanlarda Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale bize ilham veriyor. Ecdadımızın mücadelesi bize rehber oluyor. Böyle imtihanlar dayanıklılığımızı daha da arttırıyor. Kudüs başta olmak üzere tüm dünya Müslümanları Türkiye’nin umut ışığına muhtaç. Myanmar’a, Pakistan’a, sömürülmüş Afrika ülkelerine gittiğimde bunu derinden hissediyorum. Türkiye tarihi bir dönemeçten geçiyor. İnşallah 24 Haziran itibariyle yeni bir yola gireceğiz. Türkiye’yi şaha kaldıracak yeni bir dönem başlayacak. Ülkemizin potansiyelini harekete geçirmek bizlerin elinde. Gencimizle, yaşlımızla, kadınımızla ve erkeğimizle ülkemizin 2023 hedeflerini gerçekleştirmek için ortak bir azim ve kararlılık içinde olmalıyız. Yaklaşan bayramın 7 yıldır tüm dünyanın gözü önünde zulme uğrayan Suriyeli komşularımıza, gözü yaşlı Filistinli, Yemenli, Afrikalı kardeşlerimize hayırlar getirmesini diliyorum. Kadir gecenizi şimdiden tebrik ediyorum” dedi.

    “Rabbim Kuzey Irak Operasyonu’nda kahraman ordumuzu muzaffer kılsın”

    Program kapsamında konuşma yapan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya ise, “Anadolu’yu bizlere yurt kılan, Malazgirt’te, Çanakkale’de ve Kurtuluş Savaşı’ndaki şehit ve gazilerimizin kanıdır. Biz bin yıldır bu topraklarda barış ve adalet içinde yaşıyorsak bunu şüphesiz şehitlerimizin kahramanlığına, gazilerimizin kahramanlığına borçluyuz. Kadınlarımız yeri geldiğinde vatanı uğruna can vermekle kalmıyor, gencecik evlatlarını düğüne uğurlar gibi şehadete uğurluyor. İşte çok yakın bir zamanda Zeytin Dalı Operasyonu’nda kahraman Mehmetçiğimizin Afrin’e nasıl düğüne gider gibi gittiğini hep birlikte gördük. Terörle, ekonomiyle ayağımıza vurulmaya çalışılan prangaları bir bir kıracağız. Bizler şehitlik ve gazilik makamının ne denli yüce bir makam olduğuna iman etmiş bir milletiz. Şehitlik bizim için peygamberlikten sonraki en yüce makam. Bugün doğuda, güneydoğuda, El Bab’da, Afrin’de muzaffer kıldığı gibi Rabbim inşallah Kuzey Irak Operasyonu’nda, Kandil Operasyonu’nda da kahraman ordumuzu muzaffer kılsın” diye konuştu.

    “Aziz şehitlerimizin hatıralarını daima canlı tutmak adına şehitler albümü çalışmasını başlattık”

    Şehitlerin hatıralarını daima canlı tutmak adına şehitler albümü çalışmasını başlattıklarını belirten İstanbul İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan ise, “Şehit ve gazilerimiz bizim için her karışının diyeti kanla ödenen kutsal vatan toprağını paha biçilmez hale getiren ve aynı zamanda millet olarak varoluşumuzun, birlik ve beraberliğimizin, vatan ve bayrak sevgimizin sembolü ve tabiri caizse bu ülkenin tapu senetleridir. Onlar vatan hizmeti adına üzerlerine düşen vazifeyi en iyi şekilde yerine getirdiler. Bizlere düşen de aynı iman ve şuurla hareket edip devletimizin bekasını, aziz vatanımızın bölünmez bütünlüğünü, asil milletimizin birlik ve beraberliğini korumak, şanlı al bayrağımızı her yerde gururla dalgalandırmak için elimizden gelen azami gayreti sarf etmektir. Büyük aile projemiz kapsamında aziz şehitlerimizin hatıralarını, daima canlı tutmak ve onları her zaman hatırlamak adına bir şehitler albümü çalışması başlattık. 1955 yılından bu yana ilimizde vermiş olduğumuz 410 şehidimiz var. Tarih sırasına göre en sondan başlamak suretiyle geriye doğru 67 şehidimiz için bir albüm hazırladık” şeklinde konuştu.

    Program sonunda İstanbul İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, Emine Erdoğan’a hediye takdim etti.