Etiket: Kuaför

  • Kuaför cinayetinin zanlısı adliyeye sevk edildi

    Antalya’da eşinin kendisini aldattığından şüphelendiği kuaförü tek bıçak darbesiyle öldüren adam, emniyetteki ifadesinin ardından adliyeye sevk edildi. Şahıs, adliyeye sevk edilirken gazetecilerin ’pişman mısınız?’ sorusuna “pişmanım” cevabını verdi.

    Antalya’nın Kepez ilçesi Altınova Mahallesi’nde, gece saat 00.30 sıralarında 3 katlı bir binanın teras katında, karısının sevgilisi olduğu iddia edilen Ramazan Acar’ı tek bıçak darbesiyle öldüren Yılmaz B., sağlık kontrolünün ardından emniyete getirildi. Yılmaz B., emniyetteki ifadesinin ardından adliyeye sevk edileceği esnada basın mensuplarının “neden öldürdünüz?” sorusunu cevapsız bırakırken, “pişman mısınız?” sorusuna ‘pişmanım’ cevabını verdi. Cinayet zanlısı Yılmaz B., polis aracına bindirilerek adliyeye sevk edildi.

    Olayın Geçmişi

    Gece saat 00.30’da Kepez ilçesi Altınova Mahallesi’nde işten döndüğü sırada karısının sevgilisi olduğu iddia edilen Ramazan Acar’ın binadan çıktığını gören Yılmaz B., Acar ile tartışmaya başladı. Ramazan Acar, Yılmaz B.’nin bıçak çıkarttığını görünce bina içinden terasa kaçmaya başladı. Acar’ın peşinden terasa çıkan Yılmaz B., terasta Ramazan Acar ile bir süre boğuştu. Yılmaz B., Acar’ı belinden bıçaklayarak öldürdü. Polisi arayan Yılmaz B., “Eşimin aşığını terasta öldürdüm” dedikten sonra telefonu kapatarak kapının önünde bir süre bekledi. Yılmaz B., daha sonra polis ekipleri gelmeden olay yerinden kaçtı.

    Polis ekipleri, Yılmaz B.’yi yaklaşık yarım saat sonra Kepez ilçesine bağlı Baraj Mahallesi’nde yakaladı. 40 yaşındaki Yılmaz B. tarafından tek bıçak darbesiyle öldürülen Ramazan Acar’ın, kuaförlük yaptığı bildirildi.

  • Engellilere özel kuaför açıldı

    Türkiye’de ilk kez Düzce’de hizmete giren ‘Engelliler Kuaförü’nün açılış töreni Vali Zülkif Dağlı, Düzce Belediye Başkanı Dursun Ay’ın katılımıyla yapıldı.

    Düzce, sosyal projelerin uygulanması açısından Türkiye çapında ilklere imza atmaya devam ediyor. Türkiye’de ilk kez engellilere özel hizmet vermek üzere kurulan ‘Engelliler Kuaförü’ başta Düzce Valisi Zülkif Dağlı olmak üzere Düzce Belediye Başkanı Dursun Ay, Düzce İl Jandarma Komutanı Albay Yılmaz Özdemir, Düzce İl Emniyet Müdürü Hüseyin Deniz ile AK Parti Eski Milletvekili ve Türkiye Beyazay Derneği Genel Başkanı Lokman Ayva katıldı.

    Açılışta kuaförün çalışma sistemi hakkında bilgi alan Vali Dağlı ve Başkan Dursun Ay, engellilerin konforlu hizmet alması için özel olarak tasarlanan sistemi inceledi. İşletme sahibi de yaptığı açıklamada hizmetlerin engellilere yüzde elli indirimle sağlanacağının altını çizdi. Sosyal projelere verdiği öneme dikkat çeken Başkan Ay da “bu fikrin ilk kez Düzcemiz’de uygulanması bizi ziyadesiyle memnun etti. Sosyal projelere destek için her zaman hazırız. Arkadaşları da bu açıdan tebrik ediyor, işlerinin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum” dedi.

  • Kuaför sohbeti, yıllar sonra hayatını kurtardı

    Doğumda bacak damarı tıkanarak kangren olan ve yoğun bakımda ölümle pençeleşen kadın, yıllar önce kuaförde ismini duyduğu ve hatırladığı doktorun yaptığı ameliyatla kızına ve ailesine yeniden sarılmayı başardı.

    Doğumda bacak damarı pıhtı ile tıkanan 26 yaşındaki Demet Arslan 15 gün yoğun bakımda ölümle pençeleşti. Genç kadın vasiyetini bile hazırladı. Demet Arslan yıllar önce kuaförde adını duyduğu Yusuf Kalko’nun ameliyatı ile yaşama, kızına ve ailesine yeniden sarılmayı başardı.

    Bundan 2 yıl önce kızı Melek’in doğumunda bacak damarının pıhtı ile tıkandığını ve kısa sürede kangrene dönüştüğünü ifade eden Demet Arslan, ”Doğumda bacağım uyuştu. Önce sıradan bir durum zannettim ama sonradan bu uyuşmalar şiddetli ağrılara dönüştü. Meğer doğumda nadir de olsa gerçekleşebilen bir komplikasyon gelmiş başıma. Bacak damarıma pıhtı atmış, damar tıkanmış. Bebeğimi bu yüzden 2 gün kucağımda tutabildim. Hastaneye gittiğimde tetkiklerden sonra beni hemen yoğun bakıma aldılar. Doktorlar durumun çok ciddi olduğunu, bacağımın kesilebileceğini söylediler. 15 gün yoğun bakımda kaldım ve bu süre zarfında 5 ameliyat geçirdim. Ancak sonuç alınamadı. Bacak damarlarım açılmadığı gibi kangren iyice ilerledi. Doktorlar vücudumu enfeksiyon sardığını ve hayati tehlikem olduğunu söylediler” dedi.

    Yaşadığı umutsuzluk karşısında vasiyetini dahi hazırladığını söyleyen genç kadın, ”Bacağımın kesilmesine razıydım ama onu kesmeye bile yanaşmadılar. Masada kalırsın dediler. Nasıl bir çaresizlik anlatamam. Kendimden vazgeçtim ama küçücük, savunmasız bir yavrum vardı. Anne kokusunu, şefkatini hissedemedi bile yavrum. Ona en iyi annemler bakar diye düşündüm. Vasiyetimi hazırladım. Eşim Erkan Arslan (27)’ı çağırdım. ‘ Bebeğime annemler baksın. Sen de benden sonra çok üzülme, hırpalama kendini. Kendine yeni bir hayat kur, mutlu ol’ dedim” şeklinde konuştu.

    Yoğun bakım odasında yıllar öncesine dayanan bir anısını hatırlaması ile hayatının bir anda değiştiğini anlatan Demet Arslan, ”Kafamda bir sürü düşünce vardı, korkuyordum. Ölmekten değil, bebeğimi bırakıp gitmek çok zor geliyordu. O kadar acının içinde beynim aldı beni bir anda yıllar öncesine götürdü. Kuaföre gitmiştim. Kadınlar aramızda konuşuyorduk. Bir arkadaşımın yakını yeni ameliyat olmuştu. Damar hastasıydı ve ameliyatını kimse yapamamıştı. Yusuf Kalko adı geçti. Açamadığı damar yokmuş, çok başarılı bir cerrahmış. Arkadaşımın babasının da iyileşmesine vesile olmuş ameliyatı. O dönem hiç üstünde durmadım haliyle. Ne işim olabilirdi ki Yusuf Kalko’yla? Ben bunları düşünürken ailem geldi yanıma. ‘Bir doktor bulduk seni ona götürmek istiyoruz’ dediler. Bahsettikleri isim Yusuf Kalko’ydu. Birbirimizden habersiz aynı kişiyi düşünmüşüz. Hiç vakit kaybetmeden aldılar beni hemen götürdüler. Tek başıma olsam belki bırakırdım hayatın ucunu ama kızım var ya. Onun için dayandım o kadar acıya. Ha gayret Demet git belki bir mucize olur dedim. O kadar perişan vaziyetteydim ki. Bacağım mosmor olmuş ve kokmaya başlamıştı. Ben 15 gün yoğun bakımda kaldığım için bakımsız kalmıştım. Yusuf hoca ile tanışmamızı hayatım boyunca unutamayacağım. Beni muayene ettikten sonra bacağımın kesilmek zorunda olduğunu söyledi. ‘Bacağı boş ver hayatını kurtarmamız lazım’ dedi. O öyle söyleyince ben de ona, ’Beni kurtarın hocam, giden bacak olsun. Beni bekleyen 15 günlük bir kızım var. Ben ölürsem perişan olur’ deyince boynuma sarıldı hoca, ’Hep beraber seni ayağa kaldıracağız’ dedi. İnanamadım terim, bacağımın kokusu hepsi birbirine karışmıştı ama o doktor bunu umursamadı bile. Öyle büyük bir cesaret aldım ki o sarılıştan, hayata tekrar tutunacağıma inandım gerçekten” şeklinde duygularını ifade etti.

    Hastanın durumunu değerlendiren Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı ve Das Yaşam Merkezi Direktörü Prof. Dr. Yusuf Kalko, ”Demet’in kasık damarları dahil bütün damarları tıkalıydı. Daha önce birkaç kez ameliyat olmuş. Biz derine giden damarını açtık. Kalçadan da kesilebilirdi bacağı hatta hayati riski vardı. Önce hayatını kurtarmaya odaklandık tabi. Bacağı kangren olmuştu kurtarma şansı yoktu diz üstünden kestik. Bu tarz ameliyatlar genelde bacak kurtarmadan çok hayat kurtarma ameliyatları oluyor. Biz de genç bir kadının hayatının kurtarmaya vesile olduk çok şükür. Şimdi durumu da iyi yavrusuna bakabiliyor. Hamilelikte kadınların damarlarını kontrol ettirmesi bu yüzden çok önemli. Çünkü doğumda pıhtı kaçması sonucu kangren durumlarına da rastlayabiliyoruz, ani ölümlere de. Özellikle varis sorunu olan kadınların da damarlarını kontrol ettirmesi büyük önem taşıyor. Doğum esnasına akciğere pıhtı kaçması sonucu ölüm riski hiç de küçümsenecek boyutta değil” dedi.

    Şimdi 2 yaşında olan Melek’le geleceğe dair hayallerini de paylaşan genç anne, ”En büyük hayalim kızımı çok iyi bir şekilde yetiştirmek. Ona yetebilmek, her şeyi ile ilgilenmek, her şeyine yetişebilmek. Kızımın hiçbir şeyde gözü kalmasın istiyorum. Ona her şeyi verebileyim onunla her yere gidebileyim. Bunun için hayatımı biraz daha kolaylaştırmak için uğraşıyorum. Daha iyi yürüyebilmek için çalışıyorum, spor yapıyorum” dedi.

  • Kuaför cinayeti sanığına 15 yıl

    Bursa’nın İnegöl ilçesinde, zihin engelli bir gencin darp edilmesi sırasında çıkan kavgada kalbine aldığı bıçak darbesiyle hayatını kaybeden kuaför cinayeti zanlılarına ceza yağdı. Cinayeti işleyen zanlıya 15 yıl, diğer iki sanığa ise tehdit ve mala zarar verme suçlarından 4 yıl, 7 ay hapis cezası verildi.

    17 Ocak 2016 tarihinde Tamer Yıldırım’ın öldürülmesiyle alakalı tutuklu yargılanan Ali Ş., Mert S. ve Hamdi K, son defa hakim karşısına çıktı. Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklara son sözlerini sordu. Tutuklu sanık Ali Ş., “Ben yapmadım, Hamdi yaptı, beraatimi istiyorum” dedi.

    Tutuklu sanık Mert S. ise cinayeti işlemediğini savunarak beraatini talep etti. Sanık Hamdi K. de suçlamaları kabul etmedi.

    Mahkeme heyeti, sanıkların son sözlerinin ardından kararını açıkladı. Bir numaralı cinayet zanlısı Ali Ş.’ye 15 yıl hapis cezası verilirken, tutuklu diğer iki sanık cinayet davasından beraat etti. Sanıklar Mert S.’ye tehdit suçundan 4 yıl, Hamdi K.’ya ise mala zarar verme suçundan 6 ay hapis cezası verildi. Mert S. ile Hamdi K. tahliye olurken, cinayet zanlısı Ali Ş. cezaevine götürüldü.

  • Sahte estetik uzmanı kuaför, hırsızlık suçundan tutuklandı

    Adana’da internet üzerinden kendisini ’estetik uzmanı’ olarak tanıtıp silikon yaparak kadınların hayatını kabusa çeviren kuaför Soner Gülnaz (34), 2012 yılında bir marketten çaldığı 2 şişe alkolden dolayı hırsızlık suçundan yargılandığı mahkeme tarafından 5 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Teslim olmayarak firari yaşayan Gülnaz, polis tarafından yakalanarak cezaevine gönderildi. İnsanların sağlıklarıyla oynayan Gülnaz, üzerine atılan suçlamaları kabul etmedi.

    Marketten rakı çaldı

    Kadın kuaförü Soner Gülnaz’a dudak estetiği yaptıran hemşire Merve Keleş (22) ve dudak dolgusu yaptıran Güllü Sel’in (32) hayatları kabusa döndü. Kendilerini bu hale getiren kuaför Soner Gülnaz’dan şikayetçi olan kadın eski sağlıklarına kavuşmak için tedavi altına alındı. Bu arada genç kadınların kendilerini bu hale getirdiklerini iddia ettikleri Soner Gülnaz, 2012 yılında bir marketten farklı zamanlarda alkol çalarken yakalandığı, açılan davada hırsızlık suçundan 5 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldığı ortaya çıktı.

    Suç dosyası kabarık

    Tutuksuz yargılandığı davada Yargıtay tarafından cezası onanan sahte estetiysen teslim olmak yerine firari yaşamaya başladı. Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı Aranan Şahıslar Büro Amirliği ekipleri, tehdit ve hakaret’, ’kasten yaralama’, ’intihara teşebbüs’, ’işyeri ve kurumda hırsızlık’ gibi birçok suçtan kaydı bulunan Soner Gülnaz’ı Namık Kemal Mahallesi’nde yakaladı. Hükümlü Gülnaz adliyedeki işlemlerinin ardından Kürkçüler Ceza evine konuldu.

    Bana yaptıklarından cezalandırılmalı

    Çukurova Üniversite’sinde tedavisi devam eden Merve Keleş, “Başka bir suçtan ceza alması beni ilgilendirmez. Bana yaptıklarından dolayı yargılanmalı ve cezalandırılmalı” dedi. Hırsızlık suçundan cezaevine konulan Soner Gülnaz, Merve Keleş’in dudaklarına kalıcı dudak dolgusu enjekte ettiği suçlamalarını kabul etmediği öğrenildi.

    Bu arada, hırsızlık uyuşturucu ticareti adam yaralama suçlarından 8 yıl ile 4 yıl arasında hapis cezası alan 8 kişide yakalanarak cezaevine gönderildi.