ErzurumFlaş

Etiket: Korkusu

  • Kaynarca sanayi esnafı, su baskını korkusu yaşıyor

    Sakarya’nın Kaynarca ilçesinde yaşanan sel baskınında iş yerleri su altında kalan sanayi esnafı, yeniden su baskını yaşayacakları korkusuyla yaşadıklarını söyleyerek yetkililerden yardım istedi.

    Sakarya’nın Kaynarca ilçesinde bulunan ve yaşanan sel sonrası su altında kalan sanayi, gece boyunca devam eden aşırı yağış sonrası su baskını tehlikesi yaşadı. Zor durumda kaldıklarını ve yetkililerden yardım isteyen sanayi esnafı bu yaşanan durumdan mağdur olduklarını belirttiler. Sanayi esnaflarından Efraim Şeker son yaşanan büyük sel felaketi sonrası hiç bir kalıcı önlem alınmadığını belirterek, “Bize söylenenlerin hiç birisi yerine getirilmedi, çözüm bulamayacaklarsa söylesinler biz kendi aramızda toplanarak bir şeyler yapmaya çalışalım” dedi.

    Esnaflardan Ahmet Sözüçok ise yaptığı açıklamada, “Dere yetersiz geliyor gelen suyu taşımıyor, kalıcı çözüm istiyoruz. Yağmur sonrası artık uykularımız kaçmaya başladı, siyasiler gelip bize söz verdiler ama yerine getirmediler. Neredeyse bizi suçlayacaklar dere yatağına neden dükkan yaptınız diye, biz buraya bu dükkanları yaptığımız 40 yıl oldu” diye konuştu.

  • Hepatit A korkusu velileri tedirgin etti

    Muş’un Kepenek köyünde 28 öğrenciye hepatit A virüsü bulaşmasından dolayı tedirgin olan velilere seslenen İl Milli Eğitim Müdürü Metin İlci, “Velilerimizin tedirginlik duymalarını gerektirecek bir durum söz konusu değil. Öğrencilerimiz gönül rahatlığıyla okullarına devam edebilirler” dedi.

    Merkeze bağlı Kepenek Köyü İlköğretim Okulunda rahatsızlanan 28 öğrenci, geçen hafta Muş Devlet Hastanesinde tedavi altına alınmıştı. Öğrencilere bulaşan hepatit A virüsünden tedirgin olan veliler, çocuklarını okula gönderme noktasında tedirginlik yaşıyor. 300 öğrenci kapasiteli Kepenek Köyü İlköğretim Okuluna gelen öğrenci sayısı ise, yaşananlardan dolayı 100’ü bulmuyor.

    Okulda eğitim görmeye devam eden öğrencilerden Maviş Kalır, hastalandıkları için arkadaşlarının okula gelmediğini ifade ederek, bazı arkadaşlarının ise korktuklarından dolayı okula gelmediğini söyledi.

    Konuyla ilgili gazetecilere açıklamalarda bulunan Köy Muhtarı Nurettin Arslan ise, bulaşıcı bir hastalık olduğunu kaydederek, “Bu nedenle öğrencilerin okula gitmesi biraz tedirginlik oluşturuyor. Öğrencilerde bu nedenden dolayı okula gidemiyor. Bu konuda Muş Valiliği ve İl Sağlık Müdürlüğünün gerekli önlemi alması önemlidir” dedi.

    Su depolarında temizlik çalışması başlatıldı

    İl Özel İdaresi ve İl Sağlık Müdürlüğü ekiplerince köyün su deposunda temizlik çalışması başlatıldığını ifade eden Muhtar Arslan, “Şu anda su depomuzda İl Sağlık Müdürlüğü ve İl Özel İdaresinden gelen ekipler temizlik yapıyor. Depodaki pislik temizlenerek klor atılacak. Buradaki deponun temizlenmesinin ardından okulunda su deposunda temizlik çalışmasına geçilecek” diye konuştu.

    “Tedirginlik gerektirecek bir durum söz konusu değil”

    İl Milli Eğitim Müdürü Metin İlci ise, “Kepenek köyümüzde öğrencilerin içtikleri sudan zehirlenmesi ile ilgili bir durum hasıl oldu. İl Sağlık Müdürlüğü ve Milli Eğitim Müdürlüğümüzce yapmış olduğumuz denetimlerde, çocukların içmiş olduğu suda herhangi bir zehir bulunamadı. Bu anlamda velilerimizin tedirginlik duymalarını gerektirecek bir durum söz konusu değil. Öğrencilerimiz gönül rahatlığıyla okullarına devam edebilirler. Bu konuda İl Sağlık Müdürlüğü ve ilgili ekipler kontrol ve denetimlerini sürekli yapıyorlar. Bundan sonrada öğrencilerin okula devam etmelerini istiyoruz” şeklinde konuştu.

    Öte yandan, bazı öğrencilerin hastanede tedavilerinin devam ettiği bildirildi.

  • Hafriyat kazısı deprem korkusu yaşattı

    Bursa’da bir inşaatın temel hafriyatı sırasında oluşan sarsıntılar paniğe sebep oldu. Vatandaşlar kendilerini dışarı ataren, sarsıntıyla birlikte evin duvarlarında derin çatlaklar meydana geldi.

    Olay, İhsaniye Mahallesi’nde meydana geldi. 150 dairelik sitenin yanında yeni bir inşaatın temel kazısı sırasında aşırı sarsıntılar meydana geldi. Evlerinde uyudukları sırada vatandaşlar sarsıntı ve duvarların çatlaması sonucu deprem korkusuyla kendilerini dışarıya zor attı. Evlerinin duvarında derin çatlaklar oluştuğunu belirten vatandaşlar isyan etti.

    Ev sahiplerinden Riyale E, ’’Güya bizi korumak için inşaatın çevresine konulan koruma tabelalarını aşıp bahçemize kadar girdiler. Kazı sırasında bize ait olan ağaç karşı tarafa geçmiş, fakat dalları bu tarafta. Duvarlarda inceden çizgiler vardı, ama şimdi çatlaklar oluştu. Bu binaların temelleri atılmaya başlayınca duvarlar çatlamaya başladı. Zaten yatmamız mümkün değil. Sabah sekizden itibaren arkadaşlar saygısızca çalışıyor. Kayalar varmış, onları parçalıyorlarmış. Sabah deprem olduğunu zannettik. Üst komşuya çıktım, o da deprem oluyor zannetmiş. Ben de oğlumu aradım. Yönetici buranın şantiye şefiyle görüşmüş, ’Kayalar var, onları kırıyoruz, o yüzden olmuş’ diye cevap almış” diye konuştu.

    Site sakinleri yetkilere bir an önce bu durumla ilgilenmeleri konusunda çağrıda bulundu.

  • Malmö-Beşiktaş maçı öncesi terör korkusu

    UEFA Avrupa Ligi I Grubu ikinci maçında Beşiktaş, deplasmanda Malmö takımı ile karşılaşacak TSİ 22.00’de başlayacak maç öncesi terör endişesi ile stat civarında ekstra güvenlik tedbirleri alındı.

    Son zamanlarda İsveç’te artan suikast ve eylem ihbarlarının ardından İsveç polisi Beşiktaş – Malmö maçı öncesinde güvenlik önlemlerini artırdı. Stat ve çerçevesinde birçok noktada kimlik kontrolü ve aramalar yapan güvenlik güçleri kuş uçurtmuyor. Alınan güvenlik önlemleri doğrultusunda istihbarat, terör, organize ve asayiş ekipleri görev yaparken havada da polis helikopterleri uçuyor.

  • Ardahan’da çiftçiyi kuraklık korkusu sardı

    Ardahan’da baharın gelmesine rağmen yağışların olmaması çiftçileri endişelendiriyor.

    Kış mevsiminde yeterli derecede kar yağışının yaşanmadığını, yağmurun da gerekenden az yağdığını söyleyen Ardahan’daki hayvan besicileri, bu durumun kendilerinde kuraklık endişesi oluşturduğunu söyledi.

    Bu yıl yaşanan yağış azlığından dolayı meralarda ot yeşermeyeceği endişesini taşıyan büyük ve küçükbaş hayvan besicileri çaresiz durumda. İlkbaharda yeterli yağış düşmemesinden dolayı bölgede yüz binlerce hektarlık mera alanları kururken, yem alma güçleri olmayan hayvan yetiştiricileri, yüksek dağlarda yer kiralayamadıkları takdirde hayvanların telef olacağını ifade ettiler.

    Besiciler, “Bahar aylarına girmemize rağmen samanın tonu 700 liraya satılmakta. Bir çuval yem ise 70 lira ve biz bu rakamlarla bu hayvanlarımızı nasıl besleyeceğiz. Bu yıl kuraklıkla mücadele ediyoruz. Ot diye bir şey yok ve başka bir dağ almamız lazım. Ama bütçemiz yetmiyor? Bu nedenle hayvanlarımız bu kurak alanlarda perişan oluyor. İthal etin de girmesiyle çiftçinin emeği boşa gidiyor.” şeklinde konuştular.