Etiket: Konuşuldu

  • Türkiye’nin stratejik ve jeopolitik konumu Atatürk Üniversitesi’nde konuşuldu

    Türkiye’nin stratejik ve jeopolitik konumu Atatürk Üniversitesi’nde konuşuldu

    Ankademia Eğitim Kulübü tarafından düzenlenen “Demir İpekyolu: Türkiye’nin Jeopolitik Durumu ve Siyaset Açısından Stratejik Konumu” söyleşisine katılmak üzere Erzurum’a gelen AK Parti Genel Merkezi ARGE Birimi Başkan Yardımcısı Mahmut Sami Mallı, programdan önce Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı’yı ziyaret etti.

    Mahmut Sami Mallı’ya söyleşinin diğer katılımcıları olan stratejist-yazar Serdar Bozdoğan ve Stratejik Düşünce Kuruluşu Başkanı Ali Hashalıcı eşlik etti.

    Konuklarına Atatürk Üniversitesi tarihinin en önemli projelerinden biri olan Yeni Nesil Üniversite Tasarım ve Dönüşüm Projesi hakkında bilgi veren Rektör Çomaklı, proje kapsamında kurulan birimleri gezdirerek gerçekleştirilen çalışmaları yerinde gösterdi.

    Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi, (BAP) Proje Geliştirme ve Koordinasyon Ofisi, Dijital Dönüşüm Ofisi, Metodoloji Destek Ofisi, Lisans Eğitim Koordinatörlüğü ile Kurumsal İletişim Direktörlüğü (KİD) ve alt birimlerini ziyaret ederek birim yöneticilerinden bilgi alan Mahmut Sami Mallı, birimlerin Atatürk Üniversitesinin vizyonuna yakışır şekilde dizayn edildiğini söyledi.

    Atatürk Üniversitesinin Yeni YÖK Vizyonu Yaklaşımını dikkate alarak eğitim, AR-GE, sanayi ve topluma fayda anlamında çalışmalar yürütmek suretiyle yoluna devam ettiğini belirten Rektör Çomaklı, yaklaşık 465 bin öğrencisiyle Türkiye’nin en büyük üniversitelerinden birinin Atatürk Üniversitesi olduğuna dikkat çekerek, üniversitenin tüm fikirlere açık, çağa uyum sağlayan ve uluslararasılaşma yolunda emin adımlarla ilerleyen bir eğitim kurumu olduğunu söyledi.

    Birim ziyaretlerinin ardından Prof. Dr. Çomaklı, Mahmut Sami Mallı ve konuklar, Türkiye’nin Jeopolitik Durumu ve Siyaset Açısından Stratejik Konumu söyleşisine katılmak üzere Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezi Mavi Salonda geçtiler.

    Söyleşide öğrencilere, Türkiye’nin jeopolitik konumunun öneminden bahseden Mahmut Sami Mallı, yeni İpekyolu projesinin 65 ülkede yaklaşık 4,5 milyar kişiyi ve dünya ticaretinin de yüzde 40’ını kapsadığını belirterek bunun devasa küresel ekonomik bir sistem anlamına geldiğini söyledi. Mallı konuşmasını şöyle tamamladı: “Tarihte her devletin uyguladığı stratejilerin bir yaşam süresi vardır. Köklü ve güçlü bir devlet süresi dolduğunda stratejisini çağın koşul ve şartlarını gözetleyip kendi kültür ve medeniyetini muhafaza edecek şekilde uyum eşliğinde yeniler. Bu süreç içerisinde uygulanan politikanın gayesi devleti korumak ve güçlendirmektir. Bu güne baktığımızda 21.yüzyılın yönetim şekli bilim, teknoloji, akıl ve insandır. Analitik düşünce içerisinde algılama ve adaptasyon yeteneğini temin ederek, bilim dallarından teknolojinin keşfini akıl ile yürüten insanın en büyük mahareti ufku ve ötesini görmeyi sağlamasıdır.”

  • Sosyal medya üzerinden telif hakları konuşuldu

    Dijital Alanda Telif Hakları Sempozyumu bir üniversitede alanında uzman kişilerin katılımıyla gerçekleşti.

    Sosyal medya üzerinden telif haklarının konuşulduğu Dijital Alanda Telif Hakları Sempozyumu öğrencilerin katılımı ile bir üniversitede gerçekleşti. Dijital ortamın son dönemlerde yükselen ivmesi ile ihlallerinde önemi arttı. Bir çok konunun ele alındığı sempozyum Telif Hakları Genel Müdür Yardımcısı Fatoş Altunç, Avukat Fethi Merdivan, Emekli Hakim Uğur Çolak, gibi önemli isimlerin katılımı ile gerçekleşti.

    “Umuma iletilen bir içeriğin yeniden iletilmesi mümkün görülmemektedir”

    Eserlerin sosyal medya üzerinden umuma iletimi hakkında konuşan Telif Hakları Genel Müdür Yardımcısı Fatoş Altunç, “Yurt dışında bir ülkede yayına sunulmuş maç yayınlarının şifre olmasa da Türkiye’de link verilmesi değerlendirebilir. Hak sahibi bunu yaparken muhtemelen dilden kaynaklı olarak sadece o ülkede erişime sunulacağı düşüncesiyle hareket etmiştir. Bu noktada aslında ikiye ayrılıyor. Gerçekten ilk iletim legal bir iletim olabilir. Yasal olarak eser sahibinin iznine dayalı bir şekilde hiçbir sınır koymaksızın herkese açık sosyal medya hesabınızın bir iletim yapıyorsunuz. Hiçbir sınır yok herkes görebiliyor. Sizin iletiminize başka bir siteden link veriliyor. Bu takdirde Avrupa Birliği Adalet Divanına göre bu umumi bir iletim eylemi değildir. Çünkü zaten eser sahibinin eylemi ile umumi iletilmiştir. Hiçbir sınırlama olmaksızın umumi iletilen bir içeriğin yeniden umumi iletilmesi mümkün görülmemektedir. Bir eylemde gelir etme amacı yoksa bu kesinlikle telif hakkına girmez yaklaşımı kesinlikle doğru bir yaklaşım değildir. Sadece gelir elde etme amacı taşıyan sosyal medya platformunun bu direktifinin tabi olması gerekir” şeklinde konuştu.

    “Sahip olmadığımız bir eseri paylaştığımız da umumi iletim hakkı ihlali olarak görülüyor”

    Sosyal medyada telif temizliği ve telif sözleşmelerine dair açıklamalarda bulunan Avukat Fethi Merdivan, “Sosyal medya ortamında kendi eserinizi paylaştınız. Kendiniz yönünden bir sıkıntı yok. Sözleşmede yapmadınız ama ortamda kullanılıyor. Bunun sonraki paylaşımlar içinde bir izni olduğunu varsayımda bulunabilir mi? Sosyal medya ortamının niteliğine göre böyle bir sonuca varılabilmesi iyi niyet kurallarının gereği olarak düşünülebilir. Sahip olmadığımız bir eseri paylaştığımız da hiç şüphesiz tipik bir umumi iletim hakkı ihlali olarak görülüyor. Sosyal medya da paylaşılmış bir eser ya da bağlantılı hak konusunu biz aldık tekrar paylaştık. Bizim kavramımız buna pek olumlu cevap vermiyor” ifadelerinin kullandı.

    “İnsan kendi fotoğrafını sosyal medyada kullanmasından dolayı dahi telif hakkı ihlali iddiasıyla karşılaşabiliyor”

    Sosyal medya ihlal konusuna değinen emekli Hakim Uğur Çolak, “İhlal konusunu ikiye ayıracak olursak birincisi kullanıcıya ait olan içerik. Yani tamamen bize ait olan içeriği sosyal medyadan paylaştığımız zaman 10 binlere ulaşabiliyorsunuz. Birde başkasına ait olan içerik var. Sosyal medyada bu çok yaygın. Ekran görüntüsü alıp ya da başkasının içeriğini takipçilerine ve ortamda bulunanlara aktarılabilir. Aslında başta sosyal medyaya üye olurken herkes bir sürü bilgisini sosyal medya ortamına devrediyor. Bununla birlikte tüm dünyaya bilgilerini aktarmış oluyorsun. Bir örnek verecek olursak, geçtiğimiz günlerde bir model sosyal medya mecrasında kendi çektiği fotoğrafını paylaştığı için başkası tarafından açılan davalar oldu. Bunlardan birisi kendi fotoğrafçısı ve bir diğeri de başka bir fotoğrafçıydı. Yani insan kendi fotoğrafını sosyal medyada kullanmasından dolayı dahi telif hakkı ihlali iddiasıyla karşılaşabiliyor” diye konuştu.

  • Başkent’te geleceğin projeleri konuşuldu

    Başkent’te geleceğin projeleri konuşuldu

    Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, bir dizi görüşme ve temaslarda bulunmak üzere gittiği Ankara’da çeşitli ziyaretlerde bulundu.

    Başkent ziyareti kapsamında Rektör Çomaklı’ya, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayhan Çelik, Astrofizik Araştırma ve Uygulama Merkezi (ATASAM) Müdürü Doç. Dr. Cahit Yeşilyaprak ile ATA Teknokent Müdürü Doç. Dr. Ersin Karaman eşlik etti.

    Atatürk Üniversitesinde hayata geçirilen ve geçirilmesi planlanan projelere yönelik Başkentte önemli görüşmeler gerçekleştiren Rektör Çomaklı ile beraberindeki heyet, ilk olarak Türk Havacılık ve Uzay Sanayi (TUSAŞ) Genel Müdürü Prof. Dr. Temel Kotil ile bir araya geldi.

    Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının öncülüğünde başlatılan Yerli ve Milli Teknoloji Hamlesine yönelik atılan adımların uzay ve savunma sanayi adına büyük önem arz ettiğini söyleyen Rektör Çomaklı, Atatürk Üniversitesi olarak ilgili fakültelerde akademisyenlerin ve öğrencilerin sürdürdükleri çalışmaların yanı sıra, Bilimsel Araştırma Projeleri Ofisi ve ATA TEKNOKENT iş birlikleriyle gerçekleştirilen projelerle Milli Teknoloji Hamlesine katkıda bulunduklarını söyledi.

    Daha sonra ise Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir’i makamında ziyaret eden Rektör Çomaklı, İsmail Demir ile çeşitli konularda istişarede bulundu. Atatürk Üniversitesinin Değişim ve Dönüşüm Vizyonu kapsamında ortaya çıkan savunma sanayii odaklı çalışma alanlarına yoğunlaştıklarını dile getiren Rektör Çomaklı, Atatürk Üniversitesinin, ülkemizin “yerli ve milli” teknoloji hamlesine yönelik önemli çalışmalar gerçekleştirdiğini yineleyerek, bunun sonucunda ise dünyanın önde gelen 8 sıralama kuruluşunun yayımladığı raporlar doğrultusunda 8 alanda ilk 500’e girme başarısı gösterdiğini vurguladı.

    Başkent gezisine ASELSAN Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Haluk Görgün’ü ziyaretiyle devam Rektör Prof. Dr. Çomaklı, ASELSAN’ın milli teknoloji ve savunma sanayi anlamında Türkiye’nin en önemli kurumlarından birisi olduğuna işaret ederek, Atatürk Üniversitesinin de Yeni Nesil Üniversite kavramıyla ASELSAN’ın çalışmalarını örnek aldığını ve bu alanda geliştirilen projelere hız verdiğini kaydetti.

    Çomaklı: “Yeni Nesil kavramı, mevcut teknolojilerin yerini alacak olan yeni yaklaşımı, tasarımı ve performansı ifade etmekte. Dünyada yükseköğretim alanında uzun süredir başlamış olan bir büyük dönüşüm bu kavramla tanımlanmaya başlandı. Üniversitelerin eğitim ve araştırma görevlerinin yanı sıra, ister üniversite-sanayi iş birliği merkezli inovasyonu ele alan üçüncü nesil üniversite tanımı, isterse bölgesel kalkınmayı önceleyen dördüncü nesil üniversite tanımı olsun, yeni nesil üniversiteler artık benimsenen bu yeni anlayışla topluma katkı misyonları çerçevesinde şekilleniyor” ifadelerini kullandı.

    Günün son ziyaretini Meteoroloji Genel Müdürü Volkan Mutlu Coşkun ile bir araya gelerek değerlendiren Rektör Çomaklı, Coşkun’a Doğu Anadolu Gözlemevi (DAG) hakkında bilgi verdi.

    DAG’ın 3150 metrede yer alması sebebiyle hava şartlarını yakından takip ettiklerini belirten Rektör Çomaklı, Gözlemevinin bilimsel çalışmalara başladıktan sonra yüksek verim elde edilebilmesi için Meteoroloji İl Müdürlüğü ile sürekli iletişimde ve iş birliği içinde olacaklarının altını çizdi.

    Meteoroloji Genel Müdürlüğünün sunduğu hizmetlerdeki çeşitliliğin ve sektörlere sağladığı faydaların katma değere dönüştüğü aktaran Rektör Çomaklı, gelişen teknolojik düzene hızlı bir şekilde adapte olan ve vatandaşları anında bilgilendirerek çeşitli olumsuzlukların önüne geçen böylesine önemli bir kurumun çalışmalarının dikkat çektiğini belirterek, misafirperverliği ve çalışmalarından dolayı Meteoroloji Genel Müdürü Volkan Mutlu Coşkun’a teşekkür etti.

  • Atatürk Üniversitesinde kadına yönelik şiddet konuşuldu

    Atatürk Üniversitesinde kadına yönelik şiddet konuşuldu

    Atatürk Üniversitesi Kadın Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü Programı düzenlendi.

    “Kadına Yönelik Şiddete Dur De!” sloganıyla gerçekleşen programa Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Cemil İlbaş, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Medine Güllüce, Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ali Şahin, Kadın Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Reva Balcı Akpınar ile merkez üyeleri, fakülte dekanları, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

    Nenehatun Kültür Merkezinde gerçekleşen program öncesinde, İletişim Fakültesi akademisyen ve öğrencileri tarafından “Şiddetin Sıradan Yüzleri” isimli fotoğraf sergisini gezen Rektör Çomaklı, ülkemizdeki kadın cinayetlerini konu edinen sergiyi ilgiyle inceledi.

    Ardından programın açılışını yapmak üzere salona geçen Rektör Çomaklı burada konuklara seslendi. Kadına yönelik şiddetin tüm dünyada çok yaygın olarak karşılaşılan bir problem olduğuna işaret eden Rektör Çomaklı, Dünya Sağlık Örgütü’nün yayımladığı rapora göre, dünyadaki kadınların %35’inin şiddete maruz kaldığını aktardı.

    Kadim değerlerimizin kadına yönelik şiddeti reddettiğini söyleyen Çomaklı: “Değerlerimiz bize kadını aşağılamayı, engellemeyi, yok saymayı, kadına şiddet göstermeyi değil; onu değerli kılmayı, hakkını teslim etmeyi emreder” dedi.

    Buna rağmen ne yazık ki ülkemizdeki şiddet oranlarının dünyadaki oranlara benzer seviyede olduğunu belirten Prof. Dr. Çomaklı, bu sorunla ilgili çözüm arayışlarına, yapılan hukuksal düzenlemelere, sivil toplum ve kamu kuruluşlarınca alınan önlemlere rağmen konunun hala ülkemizin gündeminde olduğunu söyledi.

    Rektör Çomaklı, “Çok sayıda kadın şiddete ve tacize uğramakta, cinayete kurban gitmektedir. Kadına yönelik yapılan bu aşağılık muameleleri milli, manevi ve insani değerlerin gereği tüm erkekler adına kınamaktayım. Bu sorunların giderilmesine yönelik alınan her kararın arkasındayım ve destekçisiyim. Üniversitemiz ailenin, toplumun ve ülkenin güçlenmesi ve kadın sorunlarının çözümü için kadının güçlenmesi gerektiğine inanmaktadır. Bu bağlamda, üniversitemizde kadının toplumsal statüsünün güçlendirilmesi, kadın-erkek fırsat eşitliğinin sağlanması, kadına yönelik şiddet ve istismarın ortadan kaldırılması doğrultusunda çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalar kapsamında kadına yönelik her türlü şiddete ve tacize karşı politika belgesi yayınlamış, taciz ve şiddetin önlenmesi için çeşitli güvenlik tedbirleri alınmıştır. Son olarak belirtilmesi gereken bir husus daha vardır. Kadına yönelik şiddet yalnızca kadınları ilgilendiren bir durum değildir. Kadına yönelik şiddet tüm toplumu ilgilendirir. Şiddetin önlenmesinde de tüm toplumun sorumluluk alması gerekir. Bu gereklilikten yola çıkarak Üniversitemiz tarafından şiddeti önlemeye yönelik eğitici etkinlikler, seminerler ve kurslar düzenlenmekte, tüm sivil toplum ve kamu kuruluşları ile iş birliği içinde çalışmalar yürütülmektedir” ifadelerini kullandı.

    Kadın Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Reva Balcı Akpınar ise yaptığı konuşmasında, kadına yönelik şiddetin, kadınların insan haklarından yararlanmalarını ciddi biçimde engelleyen; yaşam, güvenlik, otonomi, saygınlık, sağlık hakkı gibi temel haklarını ihlal eden tutum ve davranışlar olduğunu söyledi.

    Akpınar, “Kadına yönelik şiddet fiziksel, psikolojik, ekonomik ve cinsel boyutta ortaya çıkmaktadır. Şiddet yolu ile kadınların eğitim, çalışma, kendi yaşamları hakkında karar alma, dahası kendi yaşam haklarını ellerinden alabilmektedir. Kadına yönelik şiddet, erkeklerin kadınlar üzerindeki baskı aracı, güçlünün güçsüzü istismar etmesinin en ciddi ve trajik biçimidir. Bu istismarın sona erdirilmesi için kadının her alanda güçlendirilmesi elbette çok önemlidir. Ancak daha önemli bir husus vardır ki o da sorunlarını insani yollardan çözmeyi öğrenmiş, adalet, nezaket ve saygıyı temel değer olarak kabul etmiş, ahlaklı ve vicdanlı bireyler yetiştirmektedir. Bu bağlamda annelerin, babaların, öğretmenlerin, medyanın, politikacıların kısaca kadın ve erkek tüm bireylerin sorumluluğu vardır” dedi.

    Açılış konuşmalarının ardından program, kadına yönelik şiddet konusunda sokak röportajları, şiir dinletisi, açılış ve kapanış şarkısı, kısa oyunlar ile “Şiddetin Toplumsal Yüzü” başlıklı panel etkinliklerinin düzenlenmesiyle son buldu.

  • Atatürk Üniversitesinde kadın sorunları konuşuldu

    Atatürk Üniversitesinde kadın sorunları konuşuldu

    AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu Ban ve IWF (International Women Forum) Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Gülden Türktan ile forum üyeleri Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı’yı ziyaret ederek çeşitli görüşmelerde bulundu.

    Rektörlük toplantı salonunda gerçekleşen görüşmeye ayrıca, Atatürk Üniversitesi Kadın Merkezlerinden Sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Medine Güllüce ile Kadın Sorunları Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Reva Balcı Akpınar ile merkez yöneticileri de katılım sağladı.

    Kadın sorunları, kadın girişimciliği ve kadın liderliğinin desteklenmesi konularının görüşüldü toplantıda, kurumlar arası iş birliğiyle kadınlara yönelik yapılacak proje ve programlar konuşuldu.

    Atatürk Üniversitesinin yönetim, idari, akademik ve öğrenci anlamında kadınların söz sahibi olduğu bir kurum olarak ön plana çıktığını belirten Rektör Çomaklı, kadınların başarılarıyla toplumun her kesiminde söz sahibi olmaları gerektiğini söyledi.

    Rektör Çomaklı: “Başta Kadın Sorunları Araştırma Merkezi olmak üzere birçok araştırma ve uygulama merkezimiz; kadınlar, sorunları ve toplumdaki yerleri hakkında sık sık sempozyum, çalıştay, konferans, panel vb. programlar yapıyor. Biz de yönetim olarak onları sonuna kadar destekleyerek bu konuda yalnız olmadıklarını gösteriyoruz. Ülkemizde yaşanan kadına şiddet ve kadın cinayetleri konularının toplum nezdinde araştırılmasının zorunlu olduğunu hissederek çalışma arkadaşlarımıza bu konuda talimat verdik. Hayatımızın her anında yanımızda olan kadınların, şiddet ve kötü muameleye maruz kalmamalarını temenni ediyorum” dedi.

    Misafirperverliği ve güzel düşünceleri için Rektör Çomaklı’ya teşekkür eden Taşkesenlioğlu ve Türktan, Atatürk Üniversitesi gibi önemli ve güçlü bir kurumla gerçekleştirilecek iş birlikerinin kadınlara her anlamda güç katacağını söylediler.