Etiket: Kongresi’nde

  • 5. Sakarya Eğitim Araştırmaları Kongresinde Araştırma Sonucu Açıklandı

    Sakarya’da güncel olaylara ilişkin görüşlerinin incelendiği bir araştırmaya göre katılımcı öğretmenlerin yüzde 97’sinin gündemi yakından izlediği ortaya çıktı. SAÜ Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdürü Doç.Dr. Halil İbrahim Sağlam, sonucun olumlu olduğunu dile getirdi.

    İletişim araçlarının arttığı günümüzde güncel olayların takibi önemli bir hal aldı. Özellikle eğitim sisteminde öğrencilerin problem çözme becerilerini edinebilmeleri açısından öğretmenlerin bu özelliklerinin gelişmiş olması gerekiyor. Konu ile ilgili geçtiğimiz günlerde V. Sakarya Eğitim Araştırmaları Kongresinde önemli bir araştırma sonucu açıklandı. Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Eğitim Bilimleri Enstitüsü tarafından düzenlenen kongrede açıklanan “Öğretmenlerin Güncel Olaylara İlişkin Görüşlerinin İncelenmesi” adlı araştırmada Sakarya’yı sevindiren sonuçlar ortaya çıktı.

    YÜZDE 97 ORAN

    SAÜ Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdürü Halil İbrahim Sağlam ve Sınıf Öğretmenliği Programı Yüksek Lisans Öğrencisi Rabia Eda Bozkan tarafından gerçekleştirilen araştırma sonucunda Sakarya’da öğretmenlerin yüzde 97’sinin güncel olayları takip ettiği sonucuna ulaşıldı. Sakarya’da 30 öğretmenin görüşleri alınarak yapılan araştırmada katılımcıların yüzde 33’ünün internetten, yüzde 14’ünün televizyondan; yüzde 33’ünün internet ve televizyondan yüzde 14’ünün internet, televizyon ve gazeteden yüzde 3’ünün televizyon, gazete ve dergiden yararlanarak güncel olayları takip ettikleri belirtildi. Yine katılımcıların yakından izledikleri konular ise ülkenin ve dünyanın ana gündemleri olurken, bunları eğitim izledi.

    “ÖĞRETMEN REHBERDİR”

    Araştırma sonuçlarını değerlendiren SAÜ Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdürü Doç.Dr. Halil İbrahim Sağlam önemli açıklamalar yaptı. Eğitim-öğretimde en önemli ilkelerden birinin yaşama yakınlık olduğuna vurgu yapan Sağlam, “Günümüzde eğitimin amacı öğrenciye yalnızca bilgiyi yüklemek değildir. Ona öğrenmeyi öğretmektir. Öğrencinin içinde yaşadığı çevrenin ve toplumun sorunlarını bilmesi, çözümler üretmesi sağlamaktır. Küreselleşen dünyayı anlamasıdır. Bunun için en önemli görev öğretmene düşmektedir. Öğretmen rehberdir. Öğretmenin bu rehberliği yapabilmesi için gündemden haberdar olması, ülkede ve dünya da olup-biten hakkında bilgisi olması gerekir. Bunu derslerine yansıtması gerekir” dedi.

    “SONUÇLAR ÖNEMLİ”

    Araştırmada öğretmenlerin yüksek oranda güncel olayları takip ettiğinin ortaya çıkmasının olumlu bir sonuç olduğunu bildiren Sağlam, “Katılımcılar gündemi izliyor. Bu olumlu. Öğretmenlerin güncel olayları ders işlenişinde kullanmasının öğrencilerin farklı bilgiler kazanmalarına, toplumsal ve kültürel hayata adapte olmalarına destek olacak niteliktedir. Bunu başka araştırmalar ortaya koymuştur. Bu açıdan da bu sonuç önemli. Ayrıca öğretmenlerin güncel olayları izlerken farklı iletişim araçlarını kullanmaları da bir başka olumlu sonuçtur. Bu onların olaylara farklı bakış açılarından ve tarafsız bakmaya çalıştığı şeklinde yorumlanabilir. Bu tür araştırmalarımız devam edecek. Enstitümüz bünyesinde yapılan sempozyum ve kongrelerde buna benzer bir çok çalışma ortaya konmaktadır. Bu da bizim açımızdan sevindiricidir. Bu kapsamda araştırmada emeği geçen Sayın Rabia Eda Bozkan ile tüm katılımcılara teşekkür ediyorum” diye konuştu.

  • Kütahya’nın Geleneksel Sünnet Yatağı Bilsem Kongresi’nde

    Kütahya Bilim ve Sanat Merkezi öğrencisi Ata Solmaz, Bilim ve Sanat Merkezi (BİLSEM) Ulusal Çocuk Kongresi’ne ikinci kez katılacak.

    ’Kaybolmaya yüz tutmuş Geleneksel Kütahya Sünnet Yatağı’ projesi ile başarıya imza atan Ata Solmaz’ın ikinci kez başarısı Kütahya’da sevinçle karşılandı.

    İstanbul Bağcılar Belediyesi Enderun Yetenekli Çocuklar Merkezinin ev sahipliğinde yapılacak olan 5’inci Ulusal Çocuk Kongresi’ne Kütahya Bilim ve Sanat Merkezi Müdürü ve Ata Solmaz’ın proje danışmanı Murat Fazıl Akkoç’da katılacak.

    Projesi ile ilgili olarak bilgi veren Ata Solmaz, “Geçmişten günümüze kadar aktarılması gereken geleneklerimizin unutulması ve eskisi kadar yapılmaması hatta yok denilecek kadar az yapılıp geleceğe aktarılamamasıdır. Bu çalışmamızda Türkiye’de tek örneği Kütahya’da ve ilçelerinde olan günümüzde artık sadece anılarda ve resimlerde kalan ’Geleneksel Sünnet Yatağı” mercek altına aldık. Sünnet törenlerinde gerçekleştirilen 650 yıllık bir geçmişe sahip olan, tarihimizi ve kültürümüzü yansıtan “Geleneksel Sünnet Yatağı’ geleneğini gelecek nesillere aktarıp bu konuda kamuoyunda farkındalık yaratmak için bu çalışma yapılmıştır.Amacımız geleneklerimizin korunması, bir nebze de olsa gelecek nesillere doğallığını bozmadan sunulması ve yaygınlaştırılmasıdır. Tarihi Germiyanoğullarına dayanan ve 650 yıllık geçmişe sahip olan bu “Sünnet Yatağı”nın geleneklere bağlı kalınarak tekrar canlandırılması yaşatılması amaçlanmıştır. Sünnet yatağı geleneği aslına uygun şuan çok az kişi tarafından sürdürülmektedir. Gelenek ve göreneklerin geçmişten günümüze ve daha sonraki kuşaklara aktarmak için yazılı ve görsel evrak ve kayıtlara ihtiyaç olup, bu çalışmamız kültürel bilgi aktarımı ve kaybolan kültürel değerlerin korunması için faydalı olacaktır. Araştırma sonucunda, Kütahya’da yapılan ve Türkiye’de başka örneği olmayan, sünnet yatağının gelecek nesillere yazılı bir biçimde aktarılması, bunu içinde bu konuda daha ayrıntılı araştırmalar yapılması gerekliliğini ortaya koymaktadır” dedi. (EFE)

  • Türk Toraks Kongresinde Farkındalık Mitingi

    Antalya’da Türk Toraks Derneği tarafından bu yıl 19’uncusu düzenlenen “19. Yıllık Kongresi” kapsamında temiz havaya dikkat çekebilmek için kongre kapsamında miting gerçekleştirildi.

    6-10 Nisan tarihleri arasında Sueno Deluxe Otel’de gerçekleştirilen kongrenin bu yıl ki sloganları arasında “Birlikte daha güçlüyüz” teması ve “Şiddete Hayır!” sloganları yer alıyor. Kongreye. göğüs hastalıkları alanından yaklaşık bin 500’ü aşkın hekimin katıldığı bildirildi. Kongreye yurtiçinden ve yurtdışından 400’ü aşkın konuşmacı ve oturum başkanı katılacak.

    TEMİZ HAVA İÇİN MİTİNG

    Basın toplantısının ardından, dernek yönetimi ve katılımcı üyeler, temiz hava solumanın insan hakkı olduğunu belirterek, miting yaptı. Katılımcılar, “Temiz hava, sağlık yaşa”, “Toz yok, sağlık var”, “Dumansız, tozsuz hava”, “Termik var, sağlık yok” şeklinde pankart açtı. Dernek üyeleri daha sonra üzerinde “Temiz Hava Solumak İnsan Hakkıdır” yazılı büyük bir pankart açarak temiz havanın önemine dikkat çekti. Dernek üyeleri temiz havasın bir insan hakkı olduğunu vurgulamak üzere çeşitli sözlerden oluşan sloganlar attı. Miting hakkında açıklama yapan Prof. Dr. Ali Fuat Kalyoncu, farkındalık oluşturmak için böyle bir etkinlik yaptıklarını söyledi.

    SİGARA İÇMEYENLER İÇENLERDEN UZAK DURSUN

    Türkiye’nin özellikle kış aylarında kirli havanın daha sık görüldüğünü aktaran Kalyoncu, “Her gün her nefes alıp verdiğimizde akciğerlerimizi bir filtre gibi düşünürsek ortamlarda bulunan her şeyi içimize çekiyoruz. Bunların bir kısmı damar sistemimizi tıkıyor. Bunlar kalp krizine ve felce yol açabiliyor. Daha temiz bir hava için hepimiz elimizden geleni yapmalıyız. Temiz hava almak herkesin hakkıdır. Sigara içmeyen kişiler sigara içenlerin yanında açık alanda da olsa kapalı alanda da olsa durmaması gerekiyor” diye konuştu.

  • Ege Ürünleri Dünya Baharat Kongresi’nde Tanıtıldı

    Küresel sağlık otoriteleri kendi yurttaşlarına gıdaları güvenli sağlamak için misyon üstlenen çeşitli ticari kuruluşların güçlü desteği ile Hindistan Baharat Birliği tarafından düzenlenen Dünya Baharat Kongresi’nde (WSC) 200 uluslararası ve 700 civarında Hintli katılımcı yer aldı. Kongreye, Türkiye’den 10’un üzerinde sektör temsilcisi de katıldı.

    Dünya Baharat Kongresi (WSC) 27-29 Şubat 2016 tarihlerinde, Dubai’de gerçekleşen Gulfood Fuarı’nın hemen ardından, Hindistan’ın Gucerat eyaletinde Ahmedabad kentinde düzenlendi. Ege Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Tarakçıoğlu ile Ege Hububat, Bakliyat ve Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Moiz Hemsi’nin katıldığı Dünya Baharat Kongresi (WSC), ithalatçılar, ihracatçılar, düzenleyiciler ve baharat sektörünün diğer paydaşlar arasında tartışma ve etkileşim için küresel bir platform haline dönüştü.

    Ege Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Tarakçıoğlu, kongrede Türkiye’nin baharat ihracatını ve Hindistan-Türkiye arasındaki gıda ihracatı hakkında bir sunum gerçekleştirdi. Her iki ülkenin ekonomi dinamiklerinin benzer olduğuna dikkat çeken Tarakçıoğlu, “Genç nüfus ve kalkınmakta olan ekonomi olmaları gibi özelliklerinden dolayı gıda konusunda özellikle çok uluslu şirketlerin hedef pazarı konumundayız. Türkiye’nin ihracatının Hindistan’dan ithalatına karşın düşük durumda. Özellikle kekik, defne yaprağı ve adaçayı gibi ürünler Hindistan pazarına henüz yeni giren ürünler ve pazarda potansiyellerinin yüksek olduğunu görüyoruz” dedi.

    Başkan Tarakçıoğlu, Dünya Baharat Kongresi’nde baharat endüstrisindeki ürünlerin, pazarların ve son trendlerin dile getirildiğini belirtti.

    Kongreye katılan Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Moiz Hemsi, “Birliğimizin iştigal sahasına giren kimyon ve anason ile ilgili dünya üretim rakamlarına baktık. Hindistan’da 220 bin ton kimyon üretimi olacak, rekolteleri gayet iyi. Suriye’de 4-5 bin ton anason üretimi bekleniyor” dedi.

    Dünya gıda güvenliği konularında hızlı değişimler yaşandığını kaydeden Başkan Hemsi; “Dünya genelinde tuz yerine baharat tüketimi artıyor, bunda iki etken öne çıkıyor. Birincisi insanların değişik tatlar ve yeni lezzetler arıyor olması, diğeri ise baharatların antioksidan etkisi ve metabolizma hızlandırma özellikleri ile sağlığımıza faydaları” diyerek sözlerini sonlandırdı.

    Temiz ve kaliteli baharat üretimini sağlamak için verimli ve müşteri odaklı tedarik zinciri ağı kurmak için artan bir ihtiyaç olduğuna dikkat çekilen kongrede, bu ihtiyacın özellikle kişniş, kimyon, rezene, çemen, ajowan, kereviz gibi tohumlarda ortaya çıktığı görüşü oluştu.

  • Yakın Doğu Üniversitesi 2. Uluslararası İlaç Ve Eczacılık Kongresi’nde

    İlaç ve eczacılıkla ilgili paydaşları bir araya getirmeyi hedefleyen 2. Uluslararası İlaç ve Eczacılık Kongresi, Haliç Kongre Merkezi’nde “İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı” sloganı ile gerçekleşti. Yakın Doğu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi de kongrede temsil edildi.

    Türkiye başta olmak üzere dünyanın farklı ülkelerinden ilaç, tıbbi cihaz ve eczacılığın tüm alanlarındaki meslektaşlar, paydaşlar ve öğrenciler bir araya gelerek, çok yönlü bir platformda buluştu. Kongrede Yakın Doğu Üniversitesi’ni Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İhsan Çalış ve Öğretim Üyesi Dr. İlker Gelişen temsil etti.

    Kongrede ayrıca dekanlar toplantısına katılan Prof. Dr İhsan Çalış “Tıbbi Bitkilerden İlaca giden yol” isimli oturumda oturum başkanlığı yaptı. Öğretim Üyesi Dr. İlker Gelişen ise üyesi olduğu Kanıta Dayalı Tıp Derneği’nin düzenlediği ‘Sağlık Teknolojileri Değerlendirme Yuvarlak Masa Toplantısı’na katıldı. Kanıta Dayalı Eczacılık Uygulamaları isimli oturumda Klinik Araştırma Eczanesi adlı bir bildiri de sundu. Sunumda Amerika Birleşik Devletleri’nin California Eyaleti Los Angeles şehrinde bulunan University of Southern California (USC) Sağlık Bilimleri Merkezi’ndeki eczane yapılanması ve bu eczanelerden biri olan Klinik Araştırma Eczanesi’ni anlattı.

    Kongrede daha sonra Türkiye’deki klinik çalışmalar ve bu çalışmalarda görev alan eczacılar ile ilgili konular masaya yatırıldı.