Etiket: Konferansı

  • ETÜ’de eğitimde motivasyonu etkileyen unsurlar konferansı

    ETÜ’de eğitimde motivasyonu etkileyen unsurlar konferansı

    ETÜ Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü öğrencilerinin yer aldığı Gen Aktüel Kulübü her hafta salı günleri çok değişik konuları merkezine alan seminer programları düzenlemeye devam ediyor.

    Etkinliğin bu haftaki konuğu Atatürk Üniversitesi Kâzım Karabekir Eğitim Fakültesi Kimya Eğitimi Ana Bilim Dalından Prof. Dr. Mustafa Sözbilir “Eğitimde Motivasyonu Etkileyen Unsurlar” başlıklı seminer verdi.

    Çok sayıda öğrenci ve öğretim üyesinin katıldığı konferansta, Prof. Dr. Mustafa Sözbilir, “Motivasyon nedir? Başarı ve motivasyon arasında nasıl bir ilişki vardır? Başarıyı olumsuz etkileyen faktörler nelerdir?” gibi konuları ele alarak katılımcıları bu konular hakkında bilgilendirdi. Aynı zamanda özgüven eksikliği, öğrenilmiş çaresizlik, mazeret bulma alışkanlığı vb. gibi konularda da bilgilerini öğrenci ve akademisyenlerle paylaşarak eğitimde ve yaşamın diğer alanlarında motivasyonun oldukça önemli olduğuna değindi.

    Konferans sonunda Fen Fakültesi Dekanı, Prof. Dr. Ümit İncekara, Prof. Dr. Mustafa Sözbilir’e sunumlarından dolayı teşekkür ederek plaket takdim etti.

  • Büyükşehir’den “Suriye-Libya” konferansı

    Büyükşehir’den “Suriye-Libya” konferansı

    Suriye ve Libya’da yaşanan gelişmeler Erzurum’da konuşuldu. Büyükşehir Belediyesi’nin davetlisi olarak Erzurum’a gelen Gazeteci-Yazar Mehmet Akif Ersoy, Suriye ve Libya izlenimleriyle bölgede cereyan eden olayların perde arkasını Erzurum’da anlattı. İbrahim Erkal Kültür ve Sanat Merkezi’nin ev sahipliği yaptığı “Suriye-Libya Kamera Arkası” isimli konferansta konuşan Ersoy, söz sahibi olmak için sahada bulunmak gerektiğine vurgu yaparak, “Türkiye bugün Suriye’de de, Libya’da da söz hakkına sahip” dedi. Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in yanı sıra Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Şahin’in de katıldığı konferansa Dadaşların ilgisi de yoğun oldu. Suriye-Libya temaslarıyla bilinen ve bölgedeki izlenimleriyle öngörülerini her gün milyonlarca okuruyla buluşturan Gazeteci-Yazar Mehmet Akif Ersoy, Kaddafi’nin öldürülmesinden sonra birçok ülkenin Libya sahasına indiğini, fakat Türkiye’nin masanın dışına itildiğini anımsattı. Ersoy, yaşanan son gelişmelerden sonra artık Türkiye’nin de söz sahibi olduğuna vurgu yaparak, “Sahada olmazsanız, söz hakkınız da olmuyor” ifadesini kullandı.

    Libya’da uzun bir süre araştırmalarda bulunduğunu ve bu kapsamda Kaddafi ile belgesel çekiminde de yer aldığını kaydeden Mehmet Akif Ersoy; ‘‘Kaddafi’den sonra Libya denilen bir ülke kalmadı. Yani burası artık devletsiz kaldı. Bu sayede şu anda oralarda bir ‘kazan-kazan’ mücadelesi verilmektedir. Çünkü sahada olmayanın masada sözü geçmiyor” diye konuştu.

    “Libya’da elektrik yok, su yok, yiyecek yok, içecek yok, güvenlik yok” diyen Ersoy, “Bu sebepten ötürü de ülkemizden hem askeri, hem de sosyal hizmet, destek ve deneyim almak istiyorlar. Bizim de Doğu Akdeniz gibi bir durumdan ötürü orada bulunduğumuzu söylemek isterim. Çünkü biz Libya sahasına girene kadar söz hakkı tanımıyorlardı. Aynı durum şu anda Suriye için de geçerli’’ şeklinde konuştu.

    Suriye’de 2011 yılından bu yana yaşanan gelişmelere de değinen Mehmet Akif Ersoy, İdlip’te ise bambaşka bir durumun söz konusu olduğunu söyledi. Suriye’deki radikal grupların ve terör örgütlerinin önce İdlip’e süpürüldüğünü, şimdi de göç dalgalarıyla bu yapılanmaların Türkiye’ye sokulmak istendiğinin altını çizen Ersoy, “Biz büyük bir kavganın içerisindeyiz. Türk Silahlı Kuvvetleri burada çok güçlü bir yığınak yaptı. İdlip’te yapmaya çalıştıkları şey, orada sivilleri bir alana sıkıştırıp, Türkiye’ye girmelerini sağlamaya çalışıyorlar. Beraberinde radikal grupları, terör gruplarını da Türkiye’ye sokmaya çalışıyorlar. Bu gruplar dünyanın hemen her ülkesinin istihbaratlarıyla teması bulunan, provokasyon gruplar. Bu yüzden Suriye konusundaki tavrımız, bölgenin hem huzur ve barışı ve hem de kendi milli güvenliğimiz açısından önemlidir” diye konuştu.

  • ETÜ’de ‘Eğitimde Dijital Dönüşüm’ konferansı

    ETÜ’de ‘Eğitimde Dijital Dönüşüm’ konferansı

    Erzurum Teknik Üniversitesi Fen Fakültesi’nde “Eğitimde Dijital Dönüşüm” adlı konferans gerçekleştirildi.

    Konferansa, ETÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İrfan Kaymaz, Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit İncekara, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tevfik Şükrü Yapraklı, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.

    Konferansa konuşmacı olarak katılan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İrfan Kaymaz, “İnternet ve dijital teknolojilerin baş döndürücü bir hızla gelişip tüm sektörleri temelinden sarstığı bir dönemde, dijital nesil olarak adlandırılan öğrencilere daha iyi eğitim vermek amacıyla, dünyada en yaygın kullanılan “Öğrenme Yönetim Sistemlerinden (Learning Management System)” biri olan “Blackboard” programında tüm derslerin tanımlandındığını ve ders tanıtım videolarından ders materyallerine, uygulama örneklerinden ödevlerin dijital ortamda toplanmasına ve dijital ortamda sınavların gerçekleştirmesine imkan verecek bu uygulama sayesinde öğrencilerimiz; derslere aktif katılımı sağlayarak dersteki motivasyonlarını ve başarılarını artırmanın yanı sıra günümüzün en önemli yetkinliklerden biri olan dijital okur-yazarlık yeteneği de kazanmış olacaklardır. Ayrıca öğrencilerimiz dijital ortamdaki derslere Erzurum Teknik Üniversitesi web sayfasında verilen Blackboard linkinde e-mail adresleri ve şifreleri ile giriş yapabilecekleri gibi Google Play veya Apple Store’dan indirebilecekleri Blackboard uygulamasıyla da rahatlıkla ulaşabileceklerdir” dedi.

    Konferans sonunda Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit İncekara, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İrfan Kaymaz’a konuşmalarından dolayı teşekkür ederek plaket takdim etti.

  • ’Türkiye’den Irak’a Bakış’ konferansı

    ’Türkiye’den Irak’a Bakış’ konferansı

    Toros Üniversitesi, ekonomi toplantıları kapsamında ’Türkiye’den Irak’a Bakış’ konferansı düzenledi. Konferansta 6 iş insanı, Türkiye ile Irak arasındaki ekonomik ilişkileri anlattı.

    Toros Üniversitesi 45 Evler Kampüsünde gerçekleştirilen panele, üniversitenin Mütevelli Heyet Başkanı Yusuf Sertaç Özveren, Rektör Haluk Korkmazyürek, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Ayhan Kızıltan, Mersin-Tarsus Organize Sanayi Bölgesi (MTOSB) Başkanı Sabri Tekli, Mersin Tarsus Tarımsal Ürün İşleme İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (TÜİOSB) Başkanı Gül Akyürek Balta, Mersin Sanayici ve İş Adamları Derneği (MESİAD) Başkanı Hasan Engin ile Türkiye ile Irak Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TISİAD) Başkanı Nevaf Kılıç ve öğrenciler katıldı.

    Prof. Dr. Ahmet Özer, konferansın açılış konuşmasında, üniversite olarak eğitim-öğretim döneminde her hafta böyle etkinlikler yaptıklarını söyledi. En az ayda 4 bu tür etkinlikler düzenlediklerini kaydeden Özer, “Buradaki amacımız, öğrencilerimize bir mutluluk, memnuniyet oluşturmak. Fakat maalesef şimdiki öğrenci yapısı bizim dönemdeki öğrenci yapısı gibi değil. Şu anda burada kentin önde gelen en önemli iş insanları var. Öğrencilere ’gelin burada iş insanları var, başka yerde bu insanları bulamazsınız’ diyoruz ama çok ilgi duymuyorlar. Bizim amacımız öğrencileri bu konuda memnun etmek. İkinci amacımızda üniversite ile kenti buluşturmak. Uzun yıllardır bunlar yapılmamış. Bu ilişkileri sürdüreceğiz ve burada başarılı olacağımıza inanıyorum. Bunlara devam edeceğiz. Bugünde önemli bir konuyu konuşacağız. Konuşmacı olarak gelen 6 iş insanımıza teşekkür ediyorum” dedi.

    “Bu coğrafyanın düzelmesi için burada yaşayan insanların söz sahibi olması lazım”

    MTSO Başkanı Ayhan Kızıltan, güzel düşünülmüş bir konferans olduğunu vurgulayarak, “Çünkü Ortadoğulu olmak diye bir deyim var. Ortadoğu ülkesi olarak mı kalmak istiyorsunuz yoksa gelişmiş bir batı ülkesi mi olmak istiyorsunuz? Yani burada bu coğrafyada Ortadoğu’ya bir olumsuz bakış var. Bunun da suçu belki bizdedir. Ortadoğu’yu bir türlü çağdaş bir coğrafya haline getiremedik. Buradaki sorunlar, burada yaşayan insanlar tarafından çözülür. Eğer biz bu coğrafyaya 3. ülkeleri dahil etmeye devam edersek, sonuç ortada. 3. ve 4. ülkelerin kaç tanesinin karıştığını saymak zor. Bir kere bu coğrafyanın düzelmesi için burada yaşayan insanların söz sahibi olması lazım” ifadelerini kullandı.

    “Biz Türkiye gibi olmak istiyoruz’ diyorlar”

    Bölgenin düzelmesi için durmadan çalışmak gerektiğine dikkat çeken Kızıltan, “Bunun için ne gerekiyor? Eğitim. Bölge eğitim düzeyinin en düşük olduğu bölgelerden birisi. Kültür düzeyinin artırılması gerekiyor. Her şey ticaretle olmuyor. Irak ve Türkiye sınır komşusu, birbiriyle akraba iki ülke. Biz hep ticaret gözüyle baktığımızda bir sonuç alamıyoruz. İkili ilişkilerle bazılarınız ticaret yapabiliyor ama yine bu ticarette de farklı ülkelerin buraya müdahalesiyle ticaret de bazen kesintiye uğrayabiliyor. Bu coğrafyada öyle ya da böyle Türkiye çağdaş, kurumsal, devlet geleneğine sahip büyük, kültür ve deneyimi olan bir ülke. Kuzey Irak’ta biz 4-5 gün geçirdik. Buradaki halkla konuştuğumuz zaman, ’Bizim yüzümüz Türkiye’ye dönük, Türkiye’nin de yüzü Batıya dönük’ diyorlar. ’Biz Türkiye gibi olmak istiyoruz’ diyorlar. O coğrafyada da bir uyanış olduğunu gördüm. Ticareti geliştirmemiz için sadece biz malımızı satalım diye düşünürsek onlar ’gelin satmayın burada yatırım yapın’ diyorlar. Bunu karşılıklı yarar sağlayacak şekle dönüştürmeliyiz. Bunun için de iki ülke arasında bir kere güven ortamı oluşturmalıyız. 3. ülkelerin oluşturduğu yapay düşüncelerden kendimizi arındırmamız lazım. Biz iş insanları, siyaseti pek bilmeyiz, siyasetçileri bizim yönlendirmemiz lazım. Mısır’da, Irak’ta, Suriye’de siyasiler arasında sorun var ama iş dünyasında sorun yok. Bizler cesaretle kurduğumuz ikili ilişkilerle, hem fikirlerimizi karşı ülkelere empoze etmeliyiz hem de siyasetçilere yol çizmeliyiz. Ülkelerin birbiri arasındaki ilişkilerin düzeyinin artması için iş dünyasının büyük bir rolü var. Biz de o rolü kullanmalıyız” şeklinde konuştu.

    Tekli: “Komşum ile iş yapamamaktan dolayı çok üzülüyorum”

    MTOSB Başkan Sabri Tekli ise Irak ile yüzde 20’lik ihracat kapasitesine ulaşmak istediklerinin altını çizerek, “Şu anda 58 firma Irak’a değişik ürünlerle ihracat yapıyor. Ana madde gıda, arkasından cam, çelik konstrüksiyon, makine ve mobilya sektörü geliyor. Çok ciddi ihracat rakamlarına sahibiz. Üreten toplumlar konusuna değineceğim. Geçmiş savaş teğet geçer. Biz savaşlara karşı üretiyoruz. Savaşan milletin bizim ürettiklerimize aşırı derecede ihtiyaç duyduğunu bilmemek yanlış olur. 1990’lara kadar ihracata kasa yetiştiremiyorduk sonra ne olduysa savaşlar çıktı ve bugün güneyimizde savaşmayan ülke yok. Bizler üreten ülkelerin evlatlarıyız, üretmezsek sonumuzun ne olacağını biliyoruz. Mersin’in savaşlar ardında ezilmesini hiç hoş karşılamıyorum. Artık bu savaşlar sonlanmalı. Bunlarla bizi yok ediyorlar. Bizim değerlerimizle onların değerleri birleşse örnek bir bölge olacaktı Ortadoğu. Bizi birbirimize düşürdüler. Komşum ile iş yapamamaktan dolayı çok üzülüyorum. Biz komşu değil, bu ülkelerle kardeştik. 1990 yılından itibaren bu bölgelerde savaş bitmedi. Hepsi enerjiden, gazdan sıkıntı yaşıyorlar. Bizlerle ortaklık yapıp üretim yapmak istiyorlar. Petrolleri var ama üretimleri yok. Kendilerini bu konuda yetiştiremedikleri için en büyük desteği bizim vermemiz gerektiğini biliyorlar. Bizler komşumuza yardım etmeliyiz ki, gelecekte bölge ekonomisini birlikte paylaşalım. Belki bizde petrol yok ama onlarda olmayan da bizde var. Su var, tarım var” ifadelerini kullandı.

    Başkan Gül Akyürek Balta da iş insanları olarak Mersin’de her türlü yatırım imkanını geliştirmeye çalıştıklarını söyledi.

    Diğer 3 panelist de konuşmasının ardından iş insanları, öğrencilerin sorularını yanıtladı.

  • Erzurum ve yöresi kuyumculuk faaliyetleri konferansı

    Erzurum ve yöresi kuyumculuk faaliyetleri konferansı

    Oltu Meslek Yüksek Okulu tarafından, Oltu taşının daha iyi değerlendirilmesini sağlamak, yöre esnafını bilgilendirmek ve bilinçlendirmek amacıyla, “Erzurum ve Oltu yöresinde kuyumculuk faaliyetlerinde sahtecilik yöre ekonomisi üzerinde etkileri ve kuyumculuk faaliyetlerinin düzenlenmesi” konulu bir konferans düzenlendi.

    Yer bilimleri, kuyumculuk ve takı sektörünün önemli isimlerinden olan Dokuz Eylül Üniversitesi DGL Gemotoloji Test Laboratuvarı Müdürü Prof. Dr. Murat Hatipoğlu ile Adana Menderes Üniversitesi Mücevherat Merkez Müdürü Öğretim görevlisi Hakkı Babalık ve Oltu Meslek Yüksek okulu Öğretim görevlisi Dr. Volkan Çil’in konuşmacı olarak katıldığı konferansa madenler hakkında çok önemli bilgiler verildi.

    Konferansa Oltu Kaymakamı Şenol Turan,Beşeri Sosyal Bilimler Dekanı Prof.Dr.Aslan Gülcü,Oltu Meslek Yüksekokulu Okulu Müdürü Prof Dr. Cavit Yeşilyurt, Beşeri ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç.Dr.Adem Polat,Oltu Milli Eğitim Müdürü Ömer Zengin Oltu Halk Eğitim Müdürü Cemal Tanrıver, Oltu Ticaret Odası Başkanı Baki Karaca katıldı.

    Konferansa, Oltu Yer Bilimleri Fakültesinden kimsenin katılmaması dikkatlerden kaçmadı.