Etiket: konferans

  • “Türkiye’de Darbe Geleneği ve 15 Temmuz” konulu konferans düzenlendi

    Bilecik’te “Türkiye’de Darbe Geleneği ve 15 Temmuz” konulu konferans düzenlendi.

    Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen programa Bilecik Valisi Tahir Büyükakın, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Taş, Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mahmut Hakkı Akın, il müdürleri, sivil toplum kuruluşları (STK) ve kurum yetkilileri katıldı.

    Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan konferans 15 Temmuz konulu kısa film ile devam etti. Açılış konuşması yapan Rektör Prof. Dr. İbrahim Taş, “Uzun yıllar içinde devlet kademelerinde sinsice örgütlenerek, farklı kimliklere sığınarak kendilerini gizleyen FETÖ unsurlarının gerçekleştirdiği 15 Temmuz hain darbe girişimi halkımızın bütün farklılıklarına karşın bir araya gelmesiyle amacına ulaşamadı. O gece yaşananlar pek çok sinema filmine ilham verebilecek kadar kahramanlık ve fedakarlık içermektedir. İnsanlarımızın üzerine tanklar, uçaklar, ağır silahlar ile saldıran bu teröristler demokrasiye inançlarından başka hiçbir silahı olmayan milletimiz tarafından yenilgiye uğratıldılar. 15 Temmuz darbe girişiminin bayrak, vatan, devlet, demokrasi, insan hakları, özgürlük gibi temel kavramları sahiplenme ve benimseme konusunda öz güvenimizi yükselttiği bu milletin tek bir ferdi kalana dek vatanı çiğnetmeyeceğimizi dost düşmana herkese gösterdiğimiz aşikardır. 15 Temmuz bir daha yaşanmasın istiyorsak görev sorumluluğu ve görev bilincimiz en üstte durmak mecburiyetindedir. Bu etkinlik vesilesiyle 15 Temmuz hain darbe girişiminde bu vatan için canlarını feda eden şehit vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyor, mekanları cennet olsun diyorum” dedi.

    “Aslında devletler insanlar için var”

    Ardından konuşma yapan Bilecik Valisi Tahir Büyükakın devletlerin insanlar için var olduğunu ifade ederek, “15 Temmuz hain darbe girişiminin senesi sebebiyle münasebetiyle yapmış oluğumuz ilk program üniversitemizle valiliğimizin ortaklaşa yapmış olduğu program şu anda gerçekleşiyor. Aslında meseleyi birkaç noktadan ele almakta fayda var. Birinci nokta küresel düzlem, ikinci nokta iktidarla millet arasındaki ilişkileri nasıl şekillendiğine ilişkin dikey düzlem. Biri dünyadaki küresel öncelikte gerçekleşen ilişkiler, diğeri ise ülkedeki milletle o millet adına var olan devler arasındaki ilişkiler. 15 Temmuz’un milletin hala sağduyusunda yer olduğunu ve bir daha 15 Temmuz yaşatmama korkusunda dirayeti var. Bizim topraklarımızda bunun ne için olduğunu çok güzel bir şekilde ifade eden biri var Şeyh Edebali bu üniversiteye de adını veren çok kıymetli insan. ‘İnanı yaşat ki devlet yaşasın’ diyor. Aslında devletler insanlar için var. Devletin varlık sebebi, devletin tüm kurumlarının varlık sebebi halktır, halk için varıdır. Biz FETÖ meselesini sadece içeride bir grubun ülkenin milli menfaatlerini yöneltmiş olduğu tehdit olarak gördüğümüzde maalesef eksik bir analiz yapmış oluruz. Şüphesiz olayın küresel boyutları da var. Biz bu topraklarda var olduğumuzdan beri 1071’den beri bu ülke hep bu tür darbe girişimlerine veya benzer suikast olaylarına maruz kaldı. Şüpheniz olmasın ki bundan sonra da hep maruz kalacak. Hiçbir zaman bizi kendi başımıza bırakmayacaklar. Hain darbe girişimi FETÖ girişimi şüphesiz surların arkasındakilerden içeridekilerden destekle yürütülmüş bir operasyon. 1071’den beri bu topraklarda kanını döken canını feda eden başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyorum. Gazilerimizin aziz hatırası üzerinde saygıyla eğiliyorum” ifadelerini kullandı.

    Konuşmaların ardından Necmettin Erbakan Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mahmut Hakkı Akın’ın, slaytlar eşliğinde konferans vermesinin ardından program sona erdi.

  • Sarıgöl’de ’Darbeler tarihi ve 15 Temmuz’ konulu konferans verildi

    Sarıgöl Kaymakamlığı tarafından 15 Temmuz Demokrasi Şehitlerini anma haftası kapsamımda program düzenlendi.

    İlk tören, Sarıgöl Belediye Konferans Salonunda ’Darbeler Tarihi ve 15 Temmuz’ konulu konferansa Sarıgöl Kaymakamı Çetin Kılınç, Sarıgöl Belediye Başkanı Necati Selçuk, sivil toplum kuruluş temsilleri, Sarıgöl AK Parti İlçe Başkanı Erdoğan Büyükdinç, MHP Sarıgöl İlçe Başkanı Ahmet Buldanlı, daire amirleri, okul müdürleri, vatandaşlar katıldı. İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan programda tüm şehitler için saygı duruşunda bulunuldu.

    Sarıgöl Hayriye Ertürk Anadolu Lisesi Tarih Öğretmeni Sadık Çığır tarafından darbeler tarihi hakkında açıklamalarda bulundu. Çığır, “15 Temmuz her yıl Demokrasi Zaferi ve Şehitleri anma haftası boyunca kendilerini gönülden yad edecek, hatıralarını gelecek nesillere aktaracağız. Vatan uğruna canlarını feda eden bütün şehitlerimizde olduğu gibi 15 Temmuz Şehitlerini de minnet ve şükranla her zaman hatırlayacağız. 15 Temmuz’da meydanlarda tıpkı Çanakkale’de, İstiklal Şavaşı’nda olduğu gibi tüm fertleriyle tek yumruk olmuştur. İradesini bir avuç darbeciye çiğnetmeyen büyük Türkiye vardı, büyük Türk Milleti vardı. Bu darbe girişiminde milletimiz tıpkı bin yıl önce Malazgirt’te olduğu gibi bu coğrafyayı vatan olarak sahiplenme konusundaki kararlılığını ortaya koymuştur. Yüce Türk Milletimiz, o gece tıpkı 719 yıl önce Söğüt’te, 565 yıl önce İstanbul’da olduğu gibi, Anadolu topraklarının istikbali olarak gördü. Çanakkale’de, Dumlupınar’da ne cevap vermişse, 15 Temmuz’da da aynı cevabı vermiştir” dedi.

    Konferansta Türkiye’de yapılan askeri darbeler, muhtıralar hakkında da salonda bulunanlara bilgiler aktaran Tarih Öğretmeni Sadık Çığır, “15 Temmuz 2016 Askeri darbe girişimi. Devletin başta askeri, emniyet ve adliye olmak üzere tüm kurumlarının içine sızmış olan FETÖ Terör örgütü devletimize vatanımıza ve birlik beraberliğimize karşı girişilen bir kalkışma harekatıydı. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın halkı sokağa çıkın çağrısı ile Türk halkı tek vücut olarak darbeye karşı dik olarak sokağa çıktı. Tankların önüne kendilerini attı. Kurşunlara kendilerine siper ettiler. Bu FETÖ’cü hainleri adalete teslim ederek bu darbe girişimini başarısızlığa uğrattı. Bu mücadele sırasında 250 şehit, 2 bin civarında gazimiz oldu. Şehitlerimizi Allah’tan rahmet, gazilerimizi de şifalar dilerim” diye konuştu.

    Konferansın sonunda Sarıgöl Halk Eğitimi Müdürü Hasan Oruç tarafından 15 Temmuz günü yaşanan olaylar belgesel video ile konferansa katılanlara anlatıldı.

  • GAÜN’de habercilik sektöründe kadın gazetecilerin durumu konulu konferans

    Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) İletişim ve Medya Topluluğu tarafından hazırlanıp, konuşmacılığını Prof. Dr. Çiler Dursun’un yaptığı ’Habercilik Sektöründe Kadın Gazetecilerin Durumu konulu konferansı düzenlendi.

    GAÜN İletişim Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleşen etkinlikte konuşan Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çiler Dursun kadın gazetecilerin yaşadığı sıkıntılara değindi. Prof. Dr. Dursun, “Türkiye’de yaklaşık 25 yıldır yapılmamış olan bir çalışmayı gerçekleştirdik. Türkiye’deki kadın gazetecilerin televizyon, gazete ve internet haber sektöründe çalışma koşullarını ve ayakta kalma koşullarının mesleğe yönelik bakış açılarını karşılaştırmalı olarak saha çalışmalarımızla analizi yapıldı. Kadın gazetecilerin çalışma koşulları zor. Kadın gazeteciler sektör içerisinde istihdam açısından çok güvencesiz koşullarda çalıştıkları gibi aynı zamanda en çabuk gözden çıkarılan, erkek gazetecililerle karşılaştırıldığında istihdam açısından sıkıntılı olan bir kesimi temsil ediyor ve çok düşük ücretlerle çalışıyorlar. Kadın gazeteciler aile yaşantısını ayakta tutmak ve idare etmek gibi sorumluluklarından dolayı mesleğin içerisinde çok daha ikincil konumlarda istihdam edildiklerini gördüm. Kariyer açısından daha iddialı habercilik yapabilecekleri alanlarla geçmekle ilgili bir motivasyonlarının daha düşük olduğunu sahada gözetledim. Bu sorunların aşınması için neler yapılabilir, kurumsal düzeylerde hem de gazetecilerin kişisel olarak yapabilecekleri bir kılavuz hazırlayarak derli toplu hale getirip ve medya kuruluşlarına sunacağız” diye konuştu.

    Konferansa GAÜN İletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Emine Şahin, Fakülte Radyo Televizyon ve Sinema bölüm Başkanı Doç. Dr. Emre Köksalan, Gazetecilik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Mesut Yücebaş, Doç. Dr. Gökhan Gökgöz ve çok sayıda öğrenci katıldı.

  • Yenice halkına HES konusunda konferans

    TEMA Vakfı Karabük İl Temsilciliği ile Yenice Platformu’nun ortak çalışmasıyla Ihlamur Teras konferans salonunda Yenice halkına HES konulu bir konferans verildi.

    Hidro Elektrik Santraller (HES) konusunda uzman olan Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç.Dr. Oğuz Kurdoğlu tarafından verilen konferansta, HES’in olası etkileri konusunda Yenice halkı bilgilendirildi. Konferansa, Yenice Belediye Başkanı Zeki Çaylı, CHP Karabük Milletvekili Aday Adayı Sedat Karaoğlu, İYİ Parti Karabük Milletvekili Aday Adayı İlhan Alpboğa, SP Karabük Milletvekili Aday Adayı Murat Çenesiz, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı. Konferansta Bartın Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Erdoğan Atmış, Yenice Platformu Başkanı Mustafa Akay, Karabük Üniversitesi Orman Fakültesi öğretim üyelerinden Dr. Murat Alan birer konuşma yaptılar. Slayt eşliğinde anlatım yapan KTÜ Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Dr. Oğuz Kurdoğlu HES’lerin yaratacağı tahribata dikkat çekti. Doç.Dr. Oğuz Kurdoğlu, “Yenice ormanları Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından ‘acil olarak korunması gereken noktadan biridir. Yapılmak istenen HES’ler böyle özel bir bölgede kuruluyor. Hem de kendi ÇED raporlarında yazdıkları kurallara bile uymayarak. Tünellerden çıkardıkları kara parçalarını ve molozları dere yataklarına doldurarak. Daha inşaat aşamasında doğaya telafisi imkansız zararlar veriliyor” dedi.

    Konferans daha sonra soru cevap şeklinde devam etti.

  • ‘Robot Dünyası ve İnsan’ konulu konferans düzenlendi

    İstanbul Gedik Üniversitesi İnsan Hakları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen ‘Robot Dünyası ve İnsan’ konulu konferans alanında uzman birçok akademisyenin katılımıyla İstanbul’da gerçekleştirildi.

    Robotların sanayide ve günlük yaşantımızdaki etkilerinin konuşulduğu ‘Robot Dünyası ve İnsan’ konulu konferans alanında uzman birçok akademisyenin katılımıyla İstanbul’da gerçekleştirildi.

    Konferansa İstanbul Gedik Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Hülya Gedik, İstanbul Gedik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Zafer Utlu, İstanbul Gedik Üniversitesi İnsan Hakları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Berin Ergin, alanında uzman birçok akademisyen ve geniş bir davetli topluluğu katıldı.

    İHA muhabirine açıklamalarda bulunan İstanbul Gedik Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Hülya Gedik, robotlar ile insanların artık aynı yaşamı paylaştıklarına vurgu yaparak, “Robot ve insan artık günlük yaşamımız içerisine girmiş vaziyette. Uzman akademisyenler bu konu hakkında bizlere detaylı bilgiler veriyor. Artık insan ve robot bir arada aynı yaşamı paylaşıyoruz. Bundan dolayı tüm denklemler değişmiş vaziyette. Robotlar kendi yaşamımızı kolaylaştırırken aynı zamanda bazı belirsizlikler ve bilinmezlikler de bizde korku ve endişe meydana getiriyor. Bu konuya çözüm aramak, birlikte nasıl bu dünyada bir arada olabiliriz bunları tartışmak üzere bugün buradayız” dedi.

    “Robotların ve yapay zekanın kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum”

    Robotların günlük ve iş yaşamını kolaylaştıracağına inandığını ifade eden Hülya Gedik, şu ifadeleri kullandı:

    “Robotların ve yapay zekanın kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum. Biz bir sanayi kuruluşuyuz aynı zamanda. Üniversitemiz olduğu kadar sanayi kuruluşlarımız da var. Bunlarda da Sanayi 4.0 uygulamaları içerisindeyiz ve bu tip robot, otomasyon sistemleri günlük ve iş yaşamımızı daha kolaylaştıracağımız ve insan olarak beynimizin daha farklı gelişmelere ve inovasyonlara karşı yönlendirici olacağına inanıyorum.”

    “Amaç; Endüstri 4.0’ı yakalamak ve geleceğe hazırlanmak”

    İstanbul Gedik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Zafer Utlu ise amaçlarının Endüstri 4.0’ı yakalamak ve geleceğe hazırlanmak olduğunu belirterek, “İstanbul Gedik Üniversitesi olarak düzenlemiş olduğumuz Robot Dünyası ve İnsan konulu konferansta temel amacımız endüstri 4.0’ın konuşulduğu bir dünyada bizim olayın neresinde olduğumuzu, neler yapabileceğimizi veya robot dünyasının hangi aşamalardan geçtiğini ve nereye kadar uzanabileceğini belirlemek. Bu tespitlerimiz doğrultusunda insana olan etkileri üzerinde bir görüş birliğine varmak amacıyla düzenlenmiş bir konferanstır. Bunun ötesinde biz Türkiye’deki üniversiteler olarak neler yapabiliriz, Endüstri 4.0’ı nasıl yakalayabiliriz. 2030-40’lı yıllara nasıl hazırlanmamız gerektiğini ortaya koymamız gerekiyor” diye konuştu.

    “Neler yapılması gerektiğini zihinlere kazımak istiyoruz”

    İstanbul Gedik Üniversitesi İnsan Hakları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Berin Ergin de İnsan Hakları Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak ilk defa robotlarla ilgili bir toplantı yaptıklarını ifade etti. Prof. Dr. Ergin, şöyle konuştu:

    “İstanbul Gedik Üniversitesi sanayi tesisleri olduğu için yani holdingin bir sanayi işletmesi olarak faaliyette bulunduğu için sanayide robotları kullandığından ve üniversitemizde de Mekatronik ile ilgili fakültelerimiz olduğu için bu ikisinin arasındaki ilişki İstanbul Gedik Üniversitesi’nin diğer üniversitelerden daha ön sıraya geçmesini sağladı. Bu bağlamda hem öğrencilerimiz faydalansın diye bir tarihi geçmişe ve bugün gelinen durumu, bundan sonra da neler yapılması gerektiğini zihinlere kazımak istiyoruz. Üniversitemizin İnsan Hakları Merkezi ilk defa bir robotlarla ilgili toplantı yapıyor çünkü bu daha ziyade sanayiciler ve teknik açıdan değerlendirilen konuydu. Ama bir sosyal faaliyette bulunan ve insan haklarıyla ilgilenen bir merkez olarak bu ikisini birleştirip böyle bir toplantı yaptık.”

    Gedik Holding CEO’su Dr. Mustafa Koçak, sempozyumun yanlış bilinen bazı durumlara ışık tutacağını ve doğru bilgilerin paylaşılacağını belirterek, “Robot ve İnsan kelimeleri aslında birbirlerini tamamlayan nesnelerdir. Fakat toplumda genel bir kanı olarak sanki robot insanların işini çalıyor ya da insanlar robotları insan benzetmeye çalışıp mekanik ve sanal bir insan oluşturmaya çalışıyor gibi birbirleriyle çelişen ve karışık teknolojilerin ve bilgilerin dolaştığı bir ortamdayız. Bu sempozyum bunları birazcık düzene sokmak ve bu konudaki uzmanların doğru bilgilerini öğrencilerimizle, bu konularla ilgilenen insanlarla paylaşmak için bu sempozyum düzenlendi” ifadelerini kullandı.

    “Amacımız; teknolojinin insanlığın refah ve mutluğu için kullanılması”

    Sempzoyuma konuşmacı ve moderatör olarak katılan Dr. Cüneyt Kalpakoğlu, teknolojinin insanlığın refahı ve mutluluğu için kullanılması gerektiğini kaydetti. Dr. Kalpakoğlu, “Şöyle bir ön yargı var; acaba yapay zeka insanlık açısından olumsuz bir risk taşıyor mu diye. Ben olumsuz risk taşıma ihtimalini göz ardı etmiyorum ama bizim amacımız teknolojinin insanlığın refahı ve mutluluğu için kullanılması gerektiği yönünde bir farkındalık oluşturmak” dedi.

    Konferansta, teknolojiyle hayatımıza giren yapay zeka ve robotların tarihsel gelişim süreci, Türkiye’nin bu gelişmeler karşısında geri kalmaması amacıyla yapılan Ar-Ge çalışmaları ve yol haritası belirlenmesinin önemine vurgu yapıldı.