Etiket: Komite

  • Çiçekçiler Meslek Komite Üyesi Yılmaz: ”14 Şubat’ta da geç saate kadar çalışma, servis yapma ve Pazar günü açık kalma imkanını elde etmiş olduk”

    Çiçekçiler Meslek Komite Üyesi Yılmaz: ”14 Şubat’ta da geç saate kadar çalışma, servis yapma ve Pazar günü açık kalma imkanını elde etmiş olduk”

    23 No’lu Aktarlar ve Çiçekçiler Meslek Komitesi Üyesi Halil İbrahim Yılmaz, ”Anneler Günü’nde olduğu gibi 14 Şubat’ta da geç saate kadar çalışma, servis yapma ve Pazar günü açık kalma imkanını elde etmiş olduk. Sektörümüz bu destek sayesinde büyük bir mutlulukla yarını bekliyor” dedi.

    Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yılmaz, 23 No’lu Aktarlar ve Çiçekçiler Meslek Komitesi olarak gündeme getirdikleri 14 Şubat Sevgililer Günü’ne denk gelen hafta sonu sokağa çıkma kısıtlamasında sektörün istisna kapsamına alınması yönündeki girişimlerinin olumlu sonuçlanmıştı. Anneler Günü ve 14 Şubat’ta pandemi süresince Covid-19 tedbirleri kapsamında alınan önlemler dolayısıyla çiçekçilik sektörünün çalışamaz hale geldiğini vurgulayan Yılmaz, “365 günde çiçekçiler için 2 gün var. Bu 2 gün onlar için 1 yılın gelirini kazanabilecekleri, 1 yıl rahatlayabilecekleri o 2 özel gün. Anneler Günü ve 14 Şubat. Diğer günler normal ihtiyaçlarını karşılayabiliyorlar. Bu 2 gün pandemi sürecinde sokağa çıkma kısıtlamaları, pazar günü kapalı olma ve gece erken saatte sürenin bitmesinden dolayı bu sektörün çalışamaz hale gelmesini sağladı. Para kazanacağı bu 2 günde para kazanamama riski sektörü çok büyük bir üzüntüye sevk etti. Ankara Ticaret Odası’nın Çiçekçilik ve Peyzaj Sektörü’nün üyeleri olarak biz Valilik nezdinde girişimde bulunma kararı aldık. ATO Başkanı Gürsel Bey, Yönetim Kurulu’ndaki diğer arkadaşlarımla farkındalık oluşturarak girişimlerde bulunduk. Valilik ve İçişleri Bakanlığı nezdindeki girişimlerimizden sonuç aldık. Ben sizin aracılığınızla kendilerine çok teşekkür ediyorum Sayın Valimize ve İçişleri Bakanımıza” şeklinde konuştu.

    Anneler Günü’nde olduğu gibi 14 Şubat’ta da geç saate kadar çalışma, paket şekilde servis yapma ve Pazar günü açık kalma imkanını elde ettiklerini anımsatan Aktarlar ve Çiçekçiler Meslek Komitesi Üyesi Yılmaz, ”Anneler Günü’nde olduğu gibi 14 Şubat’ta da geç saate kadar çalışma, servis yapma ve Pazar günü açık kalma imkanını elde etmiş olduk. Sektörümüz bu destek sayesinde büyük bir mutlulukla yarını bekliyor. Bu çok önemli bir sektör. Neden bu kadar önemsiyoruz bu sektörü? Dünya’da 24 milyar dolar pazarı olan bir sektör. 12 milyar dolarını sadece Hollanda karşılıyor. Türkiye bu pazarda sadece yüzde 0,5 bir etkiye sahip. Ama üretim olarak, üretim çeşitliliği olarak, Anadolu’daki farklılıkları ele aldığımız zaman dünyada bu konuda söz sahibi olabilecek bir ülkeyiz. Birkaç milyar dolar bu pazardan neden katkı almayalım? Neden bu Pazar içerisinde binlerce, milyonlarca, insanın istihdam edileceği bir iş alanı, üretim merkezi olmayalım? Bu sektöre sahip çıkalım ve istihdamın en önemli sektörlerinden biri olan Peyzaj, Çiçekçilik ve üretim sektörünü ayağa kaldıralım istiyoruz” diye konuştu.

    “Yarın herkes bir sevdiğine bir hediye alsın ve yarın herkes mutlu olsun istiyoruz.”

    Yarın ATO ve Kent Konseyi olarak Ankara’daki bütün üreticilerin çiçekçilerin telefon numaralarını servis yaptıkları sırada gittiği yerlere bırakmaları yönünde öneride bulunan Yılmaz,” Ankara Ticaret Odası, Esnaf Odamıza bağlı Çiçekçiler Odası ve Ankara’daki bütün üreticiler, yeme içme sektöründe olan arkadaşlarımız gibi paket hizmetiyle uzaktan satın almayla bir farkındalık oluşturalım ve adreslerini ve telefonlarını bırakarak, kentteki 6 milyon kişinin buralardan satın alma yapmasını sağlayalım ve herkes Anneler Günü’nde olduğu gibi 14 Şubat’ta da mutlu olsun. Ankara Kent Konseyi olarak ATO’nun bu çağrısına cevap verdik. ATO’nun temsilcisi olarak burada olduğumuz için, Kent Konseyi de bütün bileşenleri ile küçük bir hediyeyle mutluluğa ve dayanışmaya paydaş olma sürecine dahil oldu. Yarın herkes bir sevdiğine bir hediye alsın ve yarın herkes mutlu olsun istiyoruz” ifadelerine yer verdi.

  • MTSO Meslek Komite Başkanları pandemi sürecini değerlendirdi

    MTSO Meslek Komite Başkanları pandemi sürecini değerlendirdi

    Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Meslek Komite Başkanları, düzenlenen online istişare toplantısında bir araya gelerek pandemi sürecinin sektörlere yansımalarını değerlendirdi.

    MTSO Meslek Komite Başkanları İstişare Toplantısı, Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Başkan Yardımcısı Hakan Sefa Çakır ile yönetim kurulu üyesi Halil Kürek’in de katıldığı toplantıda, komite başkanları kendi sektörlerinin süreçten nasıl etkilendiğini değerlendirip, önümüzdeki süreçte hangi önlemler alınması gerektiği konusundaki fikirlerini paylaştı.

    “Alacaklı olduğumuz kişiler bir gecede mallarını başkasına devrediyor ve tahsilat yapamıyoruz”

    6 No’lu Toptan Gıda ve Muhtelif Ticaret Komite Başkanı Sadık Erhan Attila, gıda sektörünün, bölgenin en hareketli sektörlerinden biri olduğuna işaret ederek, “Şu dönemde en büyük handikapımız otopark sorunu. Dağıtım araçlarımız bu sorun nedeniyle zamanında teslimatta sıkıntı yaşıyor. Ticari açıdan bakınca faaliyetlerimiz arttı ama gıda fiyatlarındaki artış sıkıntı oluşturuyor. Bu artışta en büyük sebep, ambalaj gibi yan ürünlerde büyük ölçüde dışa bağımlı olunması. Döviz arttıkça fiyatlara yansıyor. Bu süreçte yüksek vergiler de zorluyor. Komite olarak discount marketlerle mücadelemizi sürdürdüğümüzü söyleyebilirim. Alacaklı olduğumuz kişiler bir gecede fatura keserek mallarını başkasına devrediyor ve sabah borcumuzu almaya gittiğimizde karşımızda başkalarını buluyor ve tahsilat yapamıyoruz. Bu ciddi bir sorun ve önüne geçilecek düzenleme şart. Bununla ilgili yasal düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.

    “Fabrikalarda ürün kalmadı”

    8 No’lu Dayanıklı Tüketim Malları Komite Başkanı İsmail Kurt, oldukça yoğun günler geçirdiklerini belirterek, “Sokağa çıkma yasağı olduğu dönemde dahi oldukça yoğun çalıştık. Beyaz eşya ve özellikle klimaya bu dönemde ciddi talep oldu. En son fabrikalarda ürün kalmayınca mesaiye kalmadan zamanında evimize gidebilmeye başladık. Çok yoğun çalıştık. 22 yıldır bu sektördeyim böyle bir yıl yaşamadım. Talep çok ama mal yok” diye konuştu.

    13 No’lu Ulaşım Araçları İmalat Satış ve Onarımı Komite Başkan Yardımcısı Ziya Çokgünlü de otomotiv fabrikalarının pandemi sürecinde kapanıp normalleşme sürecinde tekrar açılınca, birikmiş talebe yetişmekte zorlandıklarını dile getirerek, “Talep arttı, arz karşılanamayınca fiyatlar ikinci el de dahil olmak üzere yükseldi. Servis bölümündeki üyelerimiz de dahil olmak üzere pandemi sürecinde ne yapacağız diye düşünürken, pandemi sonrası ilave eleman mı alsak demeye başladık. Sektör adına olumlu gelişmeler oldu. Bunda kamu bankaları aracılığıyla sunulan düşük faizli krediler de etkili oldu. Şehirlerarası izinlerin açılmasıyla araç kiralama firmalarımız da hareketlendi. Bu arada ikinci el araç satışıyla ilgili mesleki yeterlilik belgesi zorunluluğu geldi. Artık belgesi olmayan satış yapamayacak” ifadelerini kullandı.

    “Kuzey Irak taşımaları firmalara büyük maliyetler oluşturmaya başladı”

    20 No’lu Uluslararası Yük ve Eşya Taşımacılığı Komite Başkanı Hasan Büyük, Kuzey Irak’a yönelik taşımalarla ilgili sıkıntılar yaşadıklarını ifade ederek, şöyle devam etti; “Uluslararası taşımacılık yapan araçlarımız, birçok ülkeye taşıma yapıyor ama Irak’a yapılan taşımalarda karşılaştıkları sorunla karşılaşmıyorlar. Avrupa’dan veya Türkiye’den yüklediğimiz yükler Habur Sınır Kapısına geldiğinde araç karşıya geçebiliyor ama Türk şoför geçemiyor. Araçlarımızı Iraklı şoförler devralıyor. Yük karşı tarafa geçip de aracımızı tekrar devraldığımızda, araçlarımızın çok önemli hasarlara maruz kaldığını görüyoruz. Ayrıca hem kendi şoförümüze hem karşı taraftaki şoföre ücret ödeyince maliyetlerimiz de artıyor. Bunun çözümü için yetkililerle acilen temas kurulması gerekiyor. Bu sorun bir Irak’ta bir de Türkmenistan’da yaşanıyor.”

    29 No’lu Kırtasiye, Matbaa, Reklam Ajansları ve Basın Yayın Hizmetleri Komite Başkanı Turgay Demirtaş, basın ve medya kuruluşlarının sıkıntı yaşadığını kaydederek, “Pandemi sürecinde bazı yayın organlarımız yayın hayatına ara vermek zorunda kaldı. Özellikle dövizdeki aşırı yükseliş, birçok sektörde olduğu gibi bizleri de olumsuz etkiledi. Maliyetlerimizi karşılayamaz duruma geldik” dedi.

    “Sigorta sektörüne bu dönemde güven arttı”

    30 No’lu Sigortacılık Hizmetleri Komite Başkanı Abdulcelil Alkış ise sektörde, BDDK benzeri bir düzenlemeye gidilerek Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (SDDK) kurulduğunu belirterek, “Haziran ayında atamaları yapıldı. Heyecanla bekliyoruz. Umarım acenteler için güzel sonuçlar çıkar. Pandemi sürecinde hepimiz evden çalışmaya devam ettik ve sigorta şirketleri olarak büyük bir güce eriştik. Korona virüs nedeniyle gelen tüm hastaların masraflarının sigorta şirketlerince karşılanacağı açıklandı. Bununla sektörümüz daha güven veren bir pozisyona ulaştı. Uzun zamandır kapanan bir sigorta şirketi yok. Bu dönemde alacak sigortaları da öne çıkmaya başladı ve bunu kullanmanızı tavsiye ederim. Bu konuda mutlaka sigorta acentelerinden detaylı bilgi alınmalı. Sektörümüz pandemi döneminde iyi bir sınav verdi, kimse mağdur edilmedi. Umarım bu güven artarak devam eder” diye konuştu.

    “Döviz kurlarındaki artıştan dolayı demir çelik ihracatında önemli artış yaşanıyor”

    32 No’lu Metal Sanayi Komite Başkanı Yavuz Beller de dolardaki artışla birlikte Türkiye’deki demir çelik fiyatlarının uluslararası pazarlara göre ucuzladığını ve gelen taleple birlikte ihracatın kolaylaştığını dile getirerek, şu bilgileri verdi; “Türkiye şu anda ciddi oranda demir çelik ihraç ediyor. Ticari hayatıma başladığım 2003’te Türkiye, demir çelikte dünya 13.’süydü. Şu anda 8’inci sırada. Sektörümüzde özellikle imalat alanında çalışan arkadaşlarımız var. Amerika ile Çin arasındaki ticaret savaşlarının sonucu olarak gerek Avrupa gerek Amerika, Çin ürünlerine yüzde 20’ye yakın vergi koydu. Bundan Türkiye de etkilendi. Türkiye de Çin üzerinden gelen ürünlere yüzde 20 vergi koydu. Bu, Avrupa ülkelerinden bir kısmının beyaz eşya, demir çelik ürünleri, elektrik elektronik ürünlerini Türkiye’den almasını sağladı. Türkiye ekonomisini bir miktar bu yöndeki ihracatların ayakta tuttuğunu düşünüyorum.”

    Toplantıda, diğer sektör temsilcileri de sorunlarını dile getirdi.

  • İletişim Fakültesinden, komite ekibine teşekkür yemeği

    İletişim Fakültesinden, komite ekibine teşekkür yemeği

    Atatürk Üniversitesi tarafından düzenlenen Kar Film Festivalinde emeği geçen İletişim Fakültesi öğrencilerine teşekkür yemeği organize edildi.

    Bir restoranda düzenlen yemeğe gazetecilik, radyo televizyon ve sinema, halkla ilişkiler bölümü öğrencileri katıldı.

    15. Kar Film Festivali Komite Başkanı Çağatay Burak Ayaz, “Güzel bir festivaldi yemek ile bu olayın tatlandırılması bizim için motivasyon oldu. 16. festivali sabırsızlıkla bekliyorum” dedi.

    Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü öğrencisi ve festival sunucusu Mehmet İncekara ise Festivalin meşakkatli bir süreç olmasına rağmen engin tecrübeler kazandıklarını söyledi.

    Gazetecilik Bölümü öğrencilerinden Sevgi Canpolat’da, “İlk defa katılmama rağmen çok memnunum. Festival kapsamında oyuncular, gazeteciler ve yapımcılarla bir arada olduk, çok önemli insanlar tanıdım. 4 gün süren festivalin ardından bu yemekte kendimize anı saklıyor olmamızda çok değerli oldu” ifadelerini kullanırken Yasemin Karlıdağ, Festivalin İletişim Fakültesindeki tüm bölümlerin birbiriyle kaynaşmasına bir sebep olduğunu belirtti.

    Ahmet Ercüment, Kar Film Festivali ekibi olarak çok büyük emek verdiklerini ifade ederek, “Hocalarımız festival organizasyonunda bize güvendi, hep birlikte başardık” dedi.

    Halkla ilişkiler Bölümü öğrencisi Ümmügülsüm Özkan’da, “Senelerce aynı fakültede okumamıza rağmen herkesi tanımıyorduk. Festival tüm öğrencilerin birbiriyle kaynaşmasına vesile oldu. Bu imkanı bize tanıyan ve organizasyonu düzenleyen İletişim Fakültesi hocalarına teşekkür ediyorum. Şimdi hep beraberiz” diye konuştu.

    Düzenlenen yemeğin ardından 15. Kar Film Festivali hatıra fotoğrafı çektirildi.

  • Van-Hoy Kentleri Arası 52. Alt Güvenlik Komite Toplantısı

    Van Valisi Murat Zorluoğlu başkanlığındaki Türkiye heyeti, Hoy Fermandarlığındaki ‘52. Alt Güvenlik Komitesi Toplantısı’na katıldı.

    Toplantı açılışında Vali Zorluoğlu ve heyetini illerinde ağırlamaktan büyük mutluluk duyduklarını dile getiren Batı Azerbaycan Genel Vali Yardımcısı ve Hoy Kenti Fermandarı Seyid Muhammed Abidi, 2 ayda bir yapılması kararı alınan toplantıların 51.’sinde alınan kararlar doğrultusunda yeni bir toplantıda daha bir araya geldiklerini söyledi.

    Heyetini tanıtarak sözlerine başlayan Vali Zorluoğlu da, toplantının hayırlara vesile olmasını temenni ederek, “Sizlerle birlikte olmaktan, şahsım ve heyetim büyük mutluluk duyuyoruz. İran topraklarına girdiğimiz andan itibaren bize gösterilen misafirperverliğe ve teveccühe teşekkür ediyorum. Van’dan buradaki kardeşlerimize selam getirdik. Bu toplantıda uyuşturucu ve insan kaçakçılığı başta olmak üzere tüm kaçakçılık faaliyetlerini, en önemlisi de terör örgütlerine karşı ortak mücadele ve bu konudaki işbirliğine ek olarak diğer bazı konulara da değineceğiz” şeklinde konuştu.

    Görüşülen konuların ilgililerce hassasiyetle takip edileceğini bildiren Vali Zorluoğlu, her seviyedeki muhatapların ortak çabalarıyla iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da gelişeceğini ve ortak sorunların böylelikle çözüleceğinin altını çizdi.

    Mutabakat metinlerinin imzalanması ve hediyeleşme ile sona eren toplantıya Vali Murat Zorluoğlu’nun yanı sıra Vali Yardımcısı İbrahim Civelek, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Yavuz Özfidan, İl Emniyet Müdürü Mehmet Suat Ekici, 6. Hudut Alay Komutanı Albay İlker Ertuğrul, Başkale, Çaldıran, Özalp ve Saray kaymakamları, Van Valiliği Özel Kalem Müdürü Dr. Ali Kılıçer, İl Göç İdaresi Müdürü Cuma Omurca, Mütercim Cemil Sönmez ve Daktilograf Adem Uludağ katıldı.

  • MTSO komite üyeleri kampta bir araya geldi

    Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) tarafından, komite üyeleri arasındaki diyaloğu artırmak adına geleneksel olarak yılda bir kez düzenlenen ’MTSO Komiteleri Kampta’ programı düzenlendi.

    Kamp süresince komite üyeleri doğru iletişim ve networking oluşturmadan, profesyonel yaşamda giyim kodlarına, kurumsal temsilden protokol kurallarına kadar birçok konuda uzmanlarından eğitim aldı. Ritim Atölyesi etkinliği ile başlayan kampta üyeler, ortak ritim çalışması ile grup olarak hareket etme ve takım ruhunu geliştirebilme adına performans sergiledi.

    “El birliği ile Mersin’in sorunlarının çözümü için çalışıyoruz”

    Kampın açılış konuşmasını gerçekleştiren MTSO Meclis Başkanı Hamit İzol, “Yıllar önce meclis üyelerimize dahi önem verilmez, tüm çalışmalar yönetim kurulu üyeleri tarafından yürütülürken bugün meslek komitelerimiz ön plana çıkıyor. El birliği ile Mersin’in sorunlarının çözümü yönünde çaba sarf ediyoruz. Sizler üyelerinizi, bizler hep birlikte Mersin’i temsil ediyoruz. Kimse odadan uzak durmasın. Toplantılara katılıp mutlaka fikirlerimizi anlatalım” dedi.

    Açılışın ardından ilk sunum MTSO Genel Sekreteri Abdulkadir Dölek tarafından gerçekleştirildi ve komite üyeleri oda çalışmaları hakkında bilgilendirildi. Odanın birimlerini tanıtan Dölek, yürütülen projeleri anlatarak, MTSO’nun görev aldığı yurtiçi ve yurtdışı organizasyonları hakkında bilgi verdi.

    “Yüz yüze iletişim önemini hiçbir zaman yitirmeyecek”

    İletişim ve Netwrorking Uzmanı Ertuğrul Belen, önce iletişim ve networking konusunda kısa bir sunum gerçekleştirip ardından da katılımcılara 3’er dakikalık hızlı tanışma uygulaması yaptırdı. Bu uygulama etkinliği ile komitelerde ilk kez görev alan üyeler bir taraftan birbirlerini daha yakından tanıma fırsatı bulurken diğer yandan karşılıklı hangi alanlarda işbirlikleri yapabileceklerini öğrendi. Konuşmasında dünyada artık herkesin akıllı işbirlikleri oluşturmaya gayret gösterdiğini anlatan Belen, Türkiye’de kurulan işbirliklerinin ise bunu tam olarak yansıtmadığına dikkat çekti. Çalışma kültüründe hemşehrilik kavramının artık bir kenara bırakılması gerektiğini de vurgulayan Belen, teknolojinin yakından takip edilmesi gerektiğini ancak yüz yüze iletişimin ise önemini hiçbir zaman yitirmeyeceğini anlattı.

    “Küresel dünyadan kopmadan bölgesel rekabet edebilmek önemli”

    ODTÜ İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erkan Erdil ise üyelerle bir araya gelerek son dönemlerin en çok öne çıkan kavramı ‘akıllı uzmanlaşma’ya yönelik bir sunum gerçekleştirdi. Akıllı uzmanlaşmanın bilgi ve iletişim teknolojilerini merkezinde tutan, inovasyon ve yüksek teknolojili sektörlerin önemine dikkat çeken, bilgi akışını üst düzeye çıkaran ve bilginin yayılmasına önem veren, bölgenin kendisine has özelliklerini tanımlayan bir uzmanlaşma olduğunu açıklayan Erdil, “Akıllı uzmanlaşmanın söylediklerine göre inovasyon ve yüksek teknolojiyi mutlaka çalışmaya dahil edin. Bir bilgi akışı mutlaka olsun. Tüm paydaşlar bilgiyi paylaşsın. Bölgesel ve küresel perspektiften olaylara bakılsın. Küresel dünyadan kopmadan bölgesel rekabet edebilmek önemli” ifadelerini kullandı.