Etiket: KOAH

  • Diyabet ve KOAH Gününde sağlık taraması

    14 Kasım Dünya Diyabet ve KOAH Günü kapsamında, bu hastalıklara dikkat çekmek ve farkındalık oluşturmak amacıyla Dörtyol Meydanı’nda sağlık taraması gerçekleştirildi.

    Esenler Belediyesi ve İstanbul Üniversitesi Mezunları Derneği’nin ortak çalışmasıyla 14 Kasım Dünya Diyabet ve KOAH Günü çerçevesinde Dörtyol Meydanı’nda sağlık taraması gerçekleştirildi. İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi 1. ve 2. Sınıf öğrencileri tarafından tansiyon, beden kitle endeksi ve karbon monoksit ölçümü yapıldı. Esenler Belediye Başkan Yardımcısı Osman Gökçebaş da stantları ziyaret ederek vatandaşlarla bir süre sohbet etti ve görevlilerden çalışmalar hakkında bilgi aldı.

    Diyabet ve KOAH’la ilgili bilgi verildi

    Dörtyol Meydanı’nda kurulan sağlık çadırlarında Esenlerli vatandaşlara diyabet ve KOAH hastalıklarıyla ilgili bilgiler verildi ve bu hastalıklara yakalanmamak için alınması gereken tedbirler anlatıldı. Öğrenciler, Esenlerli vatandaşlarla yakından ilgilendi. Verilen hizmetten son derece memnun olduklarını dile getiren vatandaşlar proje için yetkililere teşekkür etti.

    Meme muayenesi ve mamografi taraması

    Ayrıca, meme kanseri farkındalık ayı kapsamında da kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserine dikkat çekmek amacıyla; 40 yaş ve üzerindeki belediyemiz personel ve yakınlarına yönelik ücretsiz meme muayenesi ve mamografi taraması yapıldı.

  • NCR’den KOAH hastalarını sevindiren haber

    Gaziantep’teki NCR İnternational Hospital’da görev yapan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Mahir Kotuk tarafından yapılan işlemlerde hem akciğer kanseri riski azaltılıyor hem de hastanın nefes almada yaşadığı güçlükler ortadan kalkıyor.

    Yöntemin oldukça etkili olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Mahir Kotuk, yoğun bakımda yatan ve uzun süre oksijen cihazına bağlı olarak yaşamak durumunda kalan hastaların bu yöntem sayesinde oksijen cihazına ihtiyaç duymadan nefes alabildiğini söyledi. Kotuk, “Dünya genelinde birkaç merkezde yapıldığı bilinen bronkoskopik balon tedavisi ile akciğer bronşları kazınarak temizleniyor. İşlem sonunda nefes almada güçlük yaşayan hastaların akciğer fonsiyonları en az iki katına çıkıyor. Kirli hava, dumanlı ortam ve sigara maruziyetine bağlı olarak solunum yollarında goblet hücresi olarak adlandırılan tıkayıcı bir tabakanın meydana geliyor.Balon tedavisiyle, her iki akciğerdeki bütün solunum yollarının içini kaplayan hücre tabakasına kazıma işlemi uygulayabiliyoruz” şeklinde konuştu.

    Kazıma işlemi için solunum yollarındaki bronşların çaplarına göre seçilen balonlar kullandıklarını aktaran Dr. Mahir Kotuk, kazıyıcı özelliği bulunan bu balonların sert örgü ile kaplandığını, rezektör balonlar yardımı ile goblet hücre tabakasının köpüklü sıvı kıvamına getirilmek sureti ile solunum yollarının orijinal genişliğine ulaşmasının sağlandığını ifade etti.

    Köpüklü goblet tabakanın aspire edilerek, değişime uğramış hücrelerin bronşlardan temizlendiğini söyleyen Dr. Mahir Kotuk, “Bronşların temizlenmesi ile birlikte akciğer kanseri riskinin de minimalize edilmiş oluyor. Böylelikle hem KOAH’lı hastalardaki nefes darlığı gideriliyor hem de kanser oluşumunun önüne geçilebiliyor” diye konuştu.

    Dr. Mahir Kotuk, 100 hastanın 95’inde tek seansın yeterli olduğunu, ciddi kalp sorunu olmayan her hastaya bu uygulamanın rahatlıkla yapılabildiğini sözlerine ekledi.

    Öte yandan KOAH hastalığının bütün evrelerinde (hafif orta, ağır, çok ağır) rezektör balon tedavisinin uygulanabildiğini dile getiren Dr. Mahir Kotuk, balon tedavisinden 1-2 gün sonra hastaların akciğer kapasitesinin an az yüzde 50 arttığını söyledi.

  • KOAH ve astım hastaları bu mağaraya akın ediyor

    Tokat’ta bulunan doğa harikası Ballıca Mağarası’na şifa aryan KOAH ve astım hastaları adeta akın ediyor.

    Dünyanın en büyük ve en görkemli mağaralarından birisi olan Tokat Ballıca Mağarası ziyarete açılan 680 metre uzunluğunda 8 salonu ile ziyaretçilerini hayran bırakıyor. Milyonlarca yılda oluşan doğa harikası mağaranın henüz ziyarete açılmayan ve keşfedilmemiş bölümleri ile gizemini korumayı sürdürüyor. Yaşı yaklaşık 3.4 milyon yıl olarak tespit edilen Ballıca Mağarası, şimdiye kadar tespit edilen tüm mağara oluşumlarına sahip olmanın yanı sıra, özgün Soğan Sarkıtları ile de uluslararası önem taşıyor. Mağaranın ziyarete açılan bölümlerinde dolaşmak, her adımda hayrete düşüren, heyecan veren gizemli bir yolculuğa çıkmak gibi geliyor. 1995 yılında turizme açılan mağara büyük damla taşlar salonu, sütunlar salonu, mantarlı salon, fosil salon, çöküntü salonları ile ziyaretçilerini hayran bırakıyor.

    KOAH ve Astım hastaları akın ediyor

    Ballıca Mağarası, temiz oksijenli havası ile KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı) ve astım hastaları şifa buluyor. Tokat’ın Pazar ilçesine bağlı Ballıca Köyü’nde, deniz seviyesine göre 1.085 m. rakımda yer alan Ballıca Mağarası yaz-kış ortalama sıcaklığı 18 derece ve nem oranı yüzde 54 seviyesinde. Mağaraya erken saatlerde gelen hastalar belirli noktalarda oluşturulan banklarda 3-4 saat oturarak bol bol oksijen alıyor. Dışarıda oksijen tüpü ile dolaşan hastalar mağarada oksijen tüpü takamadan rahat nefes alabiliyor.

    Mağaraya gelen şifa buluyor

    İstanbul’dan Tokat’a eşi ile birlikte gelen KOAH hastası Şevket Kula, nefes almakta zorlandığı için Ballıca Mağarasına gelerek şifa bulmaya çalıştığını belirterek, “Faydasını görüyoruz ama daha uzun süre kalmak gerekiyor. Zaman zaman gelebiliyoruz” dedi. Eşi Gülten Kula ise mağaraya girdiklerinde temiz oksijen alarak rahatlama hissettiklerini ifade ederek, “KOAH hastasıyım mağarada nefes alışım çok daha rahatladı. Mağara temiz havasının yanı sıra çok etkileyici. Her köşesi ayrı güzel” diye konuştu.

    Samsun’dan Tokat’a eşi ile gelen astım hastası Özay Yılmaz, 4 gündür mağarada belirli saatlerde gelerek dinlendiklerini ifade ederek, “18 saat Ballıca Mağarasında kaldım. İnşallah şifa bulursam tekrar geleceğim. Mağarayı çok beğendik. Havası da temiz geldi. Memnunuz, herkese de tavsiye ederiz” diye konuştu. Rıza Yılmaz ise bol oksijenli mağaranın bulunduğu ilçede konaklayacak bir otel olmamasından yakınarak, “Edindiğimiz bilgiye göre mağaraya girdiğinizde en az 3 saat kalmak, 3 gün geçirmek gerekiyor. Ama Pazar ilçesinde konaklama yeri yok. Tokat’a gidip geliyoruz” dedi.

    Yılda ortalama 100 bin kişi ziyaret ediyor

    Ballıca Mağarası Sorumlusu Akın Erol, tabiat parkı olarak ilan edilen mağaranın yerli ve yabancı turistlerin her geçen gün arttığını kaydetti. Turistlerin yanı sıra mağaranın astım ve koah hastaları tarafından da ilgi gördüğünü ifade eden Erol, “Süreç olarak günümüzden 3.5 milyon yıl önce oluşum başlamış. Günümüzde de bu oluşum devam ediyor. Yıllık ortalama 100 bin kişinin ziyaret ettiği bir alan. Bugünlerde de özellikle astım , nefes darlığı çeken hastalara iyi gelmekte. Mağara akşamdan sabaha kendini temizliyor. Sabah erken saatlerde gelip birkaç saat oturmak birkaç gün bunu tekrarlamak gerekiyor. Yurt içi ve yurt dışından hastalar gelen hastalar faydasını görüyor. Özellikle bu tür hastaların denemesinde fayda var”

  • PAÜ’de KOAH hastalarına başarılı ameliyat

    Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Hastanesinde Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalının başarılı operasyonuyla KOAH hastası olan 54 yaşındaki Fazıl Demirdöğer ve 71 yaşındaki Hasan Karaca tel tedavisi ile sağlığına kavuştu.

    Yrd. Doç. Dr. Erhan Uğurlu, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı’nın (KOAH) genellikle zararlı partikül veya gazlara ciddi maruziyetin neden olduğu havayolu veya alveoler anormalliklere bağlı kalıcı hava akımı kısıtlanması ve solunumsal semptomlarla karakterize, yaygın, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu kaydetti. Uğurlu, KOAH’ın karakteristik özelliği olan kronik hava akımı kısıtlanmasının her birinin göreceli katkısının kişiden kişiye değişen küçük hava yolu hastalığı (obstrüktif bronşiyolit) ve parankim yıkımının (amfizem) birlikteliği sonucu geliştiğini dikkat çekti. Uğurlu, bu hastalığın en sık rastlanan nedeninin sigara içilmesi ve olguların ancak yüzde 10’nunda genetik, mesleki ve çevresel faktörlerin sorumlu olduğunu ifade etti.

    Operasyonun başındaki doktor ameliyatı anlattı

    Uğurlu, ameliyathane ortamında anestezi verilerek yapılan ameliyat hakkında yaptığı açıklamada, “Amfizem KOAH’lı hastalarda gaz alışverişi yapan dokuda geri dönüşümsüz olarak yıkıma yol açma özelliği taşımaktadır ve temel sorun elastik dokuda yıkıma bağlı ortaya çıkan aşırı havalanma olduğu için, temel olarak nefes açıcılar ve antienflamatuar özelliklere sahip geleneksel medikal tedavinin yararları genelde sınırlıdır. Akciğer volüm küçültücü coiller (teller) akciğer volüm küçültücü teller nitinol tellerden oluşmuş olup bunlar açıldıktan sonra parankimde kompresyon oluşturacak bir biçim alacak şekilde önceden yerleştirildi. Bu teller kendilerine uygun bir taşıyıcı sistem kullanılarak bronkoskopik olarak yerleştirilmektedir. İlk önce seçilen segmentteki havayolu bronkoskopik olarak belirlenir ve direnci düşük olan kılavuz tel floroskopi altında havayoluna ilerletilirler. Bir kateter ise kılavuz telin üzerinden geçirilir ve havayolunun uzunluğu kılavuz telin üzerindeki radyo opak markerler aracılığıyla ölçülür. Kateter geriye çekildiğinde yay şeklindeki telin aracılığıyla havayolunu bağlı bulunduğu parankim ile birlikte geriye çekmesi sağlanır. Yerleştirme sürecini tersinden uygulayarak bu teli çıkartmak ya da yeniden yerleştirmek mümkündür” dedi.

    “KOAH’ta erken tanı önemli”

    Uğurlu, KOAH tanısı alan hastalarımızın bu tedavi yönteminin uygunluğu açısından Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Göğüs hastalıklarına başvurmaları gerektiğini bildirerek erken tanının önemini de vurguladı.

    KOAH hastası olan 54 yaşındaki Fazıl Demirdöğer ve 71 yaşındaki Hasan Karaca ise çok rahat nefes aldıklarını bu işlemden fayda gördükleri için emeği geçen herkese teşekkür ettiklerini söyledi.

  • Sigara içenleri bekleyen gizli tehlike: ’KOAH’

    Dahiliye Uzmanı Dr. Salim Çınar, sigara kullanan bireyleri bekleyen gizli tehlike rolündeki ’KOAH’ hastalığına dikkat çekti.

    Türkiye’de her yıl yaklaşık 100 bin civarında insanın sigara ve sigaraya bağlı sebeplerden dolayı hayatını kaybettiğini belirten Özel Esentepe Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Salim Çınar, daha uzun ve sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için sigara ve alkol gibi zararlı maddelerden uzak durulması gerektiğini vurguladı. Dr. Salim Çınar, sigara ve alkolün bağışıklık sistemini zayıflatan ve hastalıklara karşı savunmasız bırakan etkilerinin olduğunu belirterek, “KOAH bir akciğer hastalığıdır. Etkin biçimde sigara kullanımı KOAH hastalığını tetikler. Öksürük, soluk darlığı, hırıltılı solunum gibi belirtileri vardır. KOAH hava yollarını daraltır ve akciğerlere daha az hava girmesine sebep olur. Sigaradan uzak durmak, çevresel ve mesleki sigaraya maruz kalmanın kontrolünün yapılması, bu hastalığı büyük ölçüde önler. Sigara kullanımı, bireysel olduğu kadar toplum sağlığı açısından önemli bir sorundur” dedi.

    Sigarayı bırakmak için yapılması gerekenlere değinen Dr. Salim Çınar, “Sigara tansiyonu, kalp hızını, vücut hareketlerini hızlandırıyor. Mide ve bağırsak salgılarını artırıyor. İdrara çıkma isteğini artırıyor. Yani kısaca sigara uyarıcıdır. Sigarayı bırakmak için öncelikle gerekli hazırlık yapılmalı. İlk olarak buna beyinde başlayacak ve kendinize bir tarih belirleyeceksiniz. Bırakma esnasında sporla ilgilenebilir, çerez, çikolata gibi aperatifler tüketilebilir. Sosyal hayata daha aktif şekilde yönelebilir. Beynin başka şeylerle oyalamanız gerekmektedir” diye konuştu.

    Son olarak, ülkemizde 3 milyondan fazla kişinin KOAH’lı olduğuna dikkat çeken Dr. Salim Çınar, insanların çok fazla önemsemediği bu sinsi hastalığa karşı, erken tanı ve müdahalenin önemli sonuçlar ortaya çıkardığını kaydederek, herhangi bir şikayet görülmesi durumunda vakit kaybetmeden doktora gidilmesi tavsiyesinde bulundu.