Etiket: KOAH

  • Koah hastası yaşlı kadını evine ulaştırmak için büyük çaba sarf ettiler

    Koah hastası yaşlı kadını evine ulaştırmak için büyük çaba sarf ettiler

    Erzurum’un Tekman ilçesinde tedavisi tamamlanan 89 yaşındaki koah hastası yaşlı kadın ambulansla evine getirildi. Kar ve tipi nedeniyle yolların kapalı olduğu ilçede yaşlı kadını eve ulaştırmak için ekipler büyük çaba sarf etti.

    Tekman ilçesinin Kuruca köyünde yaşayan 89 yaşındaki koah hastası yaşlı kadın fenalaşınca ekipler tarafından Erzurum’daki hastaneye getirildi. Burada tedavisi tamamlanan yaşlı kadının yakınları ilçede kar ve tipinin etkili olması nedeniyle kendi imkanlarıyla köye dönemedi. Yaşlı kadın Tekman Belediyesi karla mücadele ekiplerinin yardımıyla ambulansla Kurucu köyündeki evine ulaştırıldı. Kar yağışı sebebiyle yolların kapalı olması nedeniyle Tekman Belediyesi karla mücadele ekipleri önden yolu açarken hasta yakınları minibüs ile hasta ise ambulans ile köye getirildi.

    Yaşlı kadının oğlu Fikri Şahin, “Devletimizden, milletimizden Allah razı olsun. Annem 89 yaşında koah hastası. Erzurum’a ambulansla götürülüp tedavisinden sonra ambulansla tekrar getirdiler. Belediyemize teşekkür ederim” şeklinde konuştu.

  • KOAH hastaları COVID-19’u 5 kat daha ağır geçiriyor

    KOAH hastaları COVID-19’u 5 kat daha ağır geçiriyor

    Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı 18 Kasım Dünya KOAH Günü dolayısıyla bildiri yayınladı. KOAH’ın, nefes yollarında daralmayla seyreden ilerleyici bir akciğer hastalığı olduğu belirtilen bildiride, KOAH hastalarının, COVID-19’u beş kat daha ağır geçirme riski taşıdığı belirtildi.

    Müzmin tıkayıcı akciğer hastalığı olarak tanımlanan KOAH, nefes yollarında daralmayla seyreden ilerleyici bir akciğer hastalığıdır. Hava yollarında veya hava keseciklerinde anormalliklere yol açan, kalıcı solunumsal yakınmalarla seyreden KOAH, aynı zamanda önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. Yaşam kaynağının oksijendir ve tüm vücut organlarının ise oksijene gereksinim duyar. Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı yayınladığı bildiride KOAH’lı bireylerin yeteri kadar oksijen üretememeleri nedeniyle, zaman içinde tüm organların olumsuz etkilenmeye başladığı belirtildi. Bildiride, “KOAH’ta olay sadece akciğerler ile sınırlı değildir. Akciğerlerdeki mikrobik olmayan müzmin iltihaplanma ve yetersiz oksijen üretimi nedeniyle başta kaslar (kol, bacak ve solunum kasları), kalp, beyin hücreleri ve kemik gibi vücudun en aktif organlarında yorgunluk ve hasarlanma oluşmaya başlar” ifadeleri yer aldı.

    KOAH’a ne sıklıkta rastlanır?

    KOAH, dünyada 40 yaş üstü yetişkinlerde ortalama yüzde 11.7 sıklıkla görülüyor. Bu oran yaklaşık her on erişkinden birine denk geliyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre en çok ölüme yol açan hastalık listesinde üçüncü sırada yer alıyor. Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı tarafından yayınlanan bildiride “Dünya genelinde erkeklerde daha sık görülse de tütün ürünlerinin kullanımına paralel artışla, son yıllarda kadınlarda da önceki yıllara göre daha sık rastlanmaya başlanmıştır” ifadesi kullanılıyor.

    KOAH nasıl ortaya çıkar?

    KOAH’ın gelişimini etkiliyen en iyi bilinen ve en yaygın görülen risk faktörünün tütün ürünlerine maruz kalma olduğu belirten bildiride, pasif içiciliğin de KOAH gelişimine katkıda bulunduğu, sadece tütün ürünleri değil, anne karnından başlayarak erişkin yaşa kadar karşılaşılan pek çok faktörün de KOAH’a neden olabileceği ifade edildi. Bildiride bu faktörler, düşük kiloda doğmak, çocuklukta sık solunum yolu infeksiyonu geçirmek, sağlıkta eşitsizlik, odun gibi yakıtlara bağlı ortaya çıkan iç ortam ve dış ortam hava kirliliği, tozlu, dumanlı işyerlerinde çalışmak olarak belirtildi.

    Tanı

    KOAH’lı hastalarda en sık görülen yakınmaların uzun süreli nefes darlığı, öksürük ve balgam, alevlenme olarak adlandırılan atak dönemlerinde ise bu şikayetlerde geçici artışlar yaşanması olduğu belirten bildiride, basit ve ağrısız bir test olan “nefes ölçüm testi” ile tanının kolayca konabildiği, erken tanının ise hastalığa bağlı sakatlık ve ölüm oranlarını azaltabildiği ifade edildi.

    Tedavi

    KOAH tedavisi ile ilgili açıklamaların da yer aldığı bildiride, en temel tedavi basamağının elektronik sigara dahil tüm tütün ürünleri kullanımının ya da maruziyetinin sonlandırılması olduğu belirtildi.

    Devam eden tedavi yaklaşımında ise ilaçlar, aşılanma ve fiziksel aktivite yer almaktadır. KOAH tedavisinde kullanılan nefes açıcı özellikteki ilaçlar “inhaler” olarak adlandırılan cihazlar ile alınmaktadır. Bu cihazlar içindeki toz ya da gazlar, ağız yoluyla akciğerlere iletilmekte ve hastalığa bağlı oluşan daralmadan kaynaklanan yangının önüne geçilmektedir. Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı tarafından yayınlanan bildiride ileri evredeki hastalara yönelik tedavi planı için ise şöyle denilmektedir: “İleri evre olup solunum yetmezliği gelişmiş KOAH’lı hastalarda evde oksijen veya solunum cihazı tedavisine ihtiyaç olabilmektedir. Hastalığın kötüleşmesi ve seyrini etkileyen, hatta ölümlere neden olan ataklardan ve zatürreden korunmak için grip ve zatürre aşılarının yaptırılması, nefes yoluyla alınan ilaç tedavilerinin düzgün uygulanması gerekmektedir. Bu tedavilerin yanı sıra fiziksel aktivite ve gerekirse akciğer rehabilitasyonu uygulanması da hastaların günlük yaşamlarının kalitesini artırmaktadır.”

    KOAH ve COVID-19

    Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı tarafından yayınlanan bildiride, KOAH hastalarında COVİD-19’un daha sık görüldüğü, bu hastaların COVİD-19’u ağır geçirme riskinin ise beş kat daha yüksek olduğu belirtildi. Bu çerçevede KOAH hastalarının COVİD-19’dan korunma önlemleri bildiride şöyle ifade edildi: “KOAH hastalarının da toplumun tüm bireyleri gibi Covid-19’a karşı standart kişisel koruyucu önlemleri alması gerekmektedir. KOAH hastalarında temel hedef; hastalığın mevcut tedavisinde değişiklik yapmadan, pandemi öncesinde kullanılan KOAH ilaçlarının aynı şekilde kullanılmaya devam edilmesi ve hastalığın stabil halde tutulabilmesidir. Oksijen ve ev solunum cihazı tedavileri de aynı şekilde devam etmelidir. KOAH atakları ile ilişkili yakınmalar, COVİD-19 enfeksiyonunda da görülebildiğinden, mutlaka doğru tanı gereklidir. Yapılan çalışmalarda, pandemi nedeniyle yüz yüze klinik ziyaretlerin azaldığı tespit edilmiş, aynı şekilde pulmoner rehabilitasyon programlarının kesintiye uğradığı gözlenmiştir. KOAH hastaları alevlenme dönemlerini evde geçirmeyi tercih etmişlerdir. Bu süreçler için tele sağlık ‘uzaktan ya da online’ sağlık uygulamaları geliştirilerek KOAH hastaları desteklenmektedir.”

  • KOAH hastaları Covid-19’u daha ağır geçirme riskine sahip

    KOAH hastaları Covid-19’u daha ağır geçirme riskine sahip

    Dünyada ölüm nedenleri arasında dördüncü sırada yer alan KOAH (Kronik Tıkayıcı Akciğer Hastalığı) hastaları, Covid-19’u daha ağır geçirme riskine sahip.

    Türk Toraks Derneği 23. sanal kongresine katılan KOAH Çalışma Grubu Sekreteri Doç. Dr. Aylin Alpaydın, KOAH’ın akciğerdeki hava yollarının mikrobik olmayan iltihaplanması ile ortaya çıkan; bronş ve/veya hava keseciklerinin harabiyetine neden olan yaygın, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir akciğer hastalığı olduğunu söyledi.

    KOAH’ın tüm dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olmasına karşın, yeterince bilinmediğinin altını çizen Alpaydın, “KOAH’ın görülme sıklığı dünyada 40 yaş üstü yetişkinlerde yüzde 8.4-15.0, Türkiye’de ise yüzde 5.3-19.1 arasındadır. Yani Türkiye’de 40 yaş üzerinde her 5 kişiden birinde KOAH olduğu tahmin edilmektedir. KOAH, dünyada ölüm nedenleri arasında dördüncü sırada yer almaktadır. Nüfusun yaşlanması ve KOAH risk faktörlerine maruziyetin artarak sürmesi nedeniyle hastalık yükü ve hastalık nedeniyle ölüm giderek artmaktadır. Türkiye’de solunum sistemi hastalıkları ölüm nedenleri arasında üçüncü sıklıktadır ve bu ölümlerin yüzde 60 kadarı KOAH nedeniyle ortaya çıkmaktadır” dedi.

    Alpaydın, “KOAH gelişimi için tüm dünyada en yaygın görülen risk faktörü tütün ürünlerine (sigara, nargile, puro, ısıtılmış tütün ürünleri) maruziyettir. Çevresel tütün dumanı da KOAH gelişimine katkıda bulunmaktadır. KOAH gelişiminde etkili olduğu gösterilen diğer risk faktörleri, genetik (sınırlı ölçüde), akciğer gelişiminde yetersizlik ile ilişkili hasta faktörleri (düşük doğum ağırlığı, çocuklukta sık geçirilen solunum yolu infeksiyonları), sağlıkta eşitsizlik, biyomas (odun, tezek, benzeri yakıt) kullanımına ikincil iç ortam hava kirliliği, tozlu, dumanlı işyerlerinde çalışma, son yıllarda önemi giderek vurgulanmaya başlayan fiziksel aktivitede azalma. KOAH’da en sık görülen yakınmalar nefes darlığı, öksürük ve balgam çıkarmadır. Sigara içen kişiler öksürük ve balgamı kanıksarlar ve bu nedenle doktora başvurmazlar. KOAH’ın tanısı, basit ve ağrısız bir test olan ’nefes ölçüm testi’ ile kolayca konabilmektedir” dedi.

    KOAH’ın tedavisi

    KOAH’ın önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu belirten Alpaydın, “KOAH tanısı konulan kişilerin bu hastalığa neden olan ve hastalığın kötüleşmesine ve ilerlemesine yol açan sigara kullanımını bırakmaları, zararlı toz, gaz dumanından, hava kirliliğinden uzak durmaları gereklidir. KOAH tedavisinde nefes açıcı özellikte “inhaler” olarak adlandırılan solunum yolu ile uygulanan ilaçlar ile hava yollarındaki daralmanın ve mikrobik olmayan iltihaplanmanın önüne geçilmesi amaçlanmaktadır. Bu sayede nefes darlığının ve alevlenme riskinin azaltılması hedeflenmektedir. Solunum yetmezliği olan KOAH’lı hastalarda evde oksijen tedavisi ve/veya evde solunum cihazı tedavisi gibi tedavilere ihtiyaç olabilmektedir. Hastalığın kötüleşmesi ve seyrini etkileyen, hatta ölümlere neden olan ataklardan ve zatürreden korunmak için grip ve zatürre aşılarının yaptırılması ve nefes yoluyla alınan ilaç tedavilerinin düzgün uygulanması gerekir. Bu tedavilerin yanı sıra fiziksel aktivitenin ve gerekirse akciğer rehabilitasyonu uygulanması hastaların günlük yaşamlarının daha kaliteli hale gelmesini sağlar. Son yıllarda KOAH hastalığının özgün bir alt grubunda, tüm tıbbi tedavilere rağmen yakınmaların fazla olduğu hastalarda, ayrıntılı incelemeler yapıldıktan sonra bronkoskopi ile yapılan sarmal tel veya valf yerleştirme veya termal uygulama tedavileri, akciğerlerde ortaya çıkan aşırı derecede havalanmanın (hacim artışının) azaltılması için önerilen girişimsel işlemlerdir. Ancak, daha önce de belirtildiği gibi bu tedaviler her KOAH hastası için uygun değildir. Tedavinin gerekliliği değerlendirilmeli ve yarar görecek hastaların belirlenmesi için ayrıntılı incelemeler yapılmalıdır. Bu tedavilerdeki en önemli husus hastalığı değil etkilerini geçici bir süre giderebilecek tedaviler olmalarıdır, yani hastalığın ortadan kaldırmazlar. Son zamanlarda ‘KOAH’da bronkoskopik balon tedavisi’ hakkında haberlere basın yayın kuruluşlarında sık yer verildiği görülmektedir. KOAH hastalığının uluslararası kabul gören tanı ve tedavi rehberlerinde yer almayan, yayınlaşmış iki çalışmayla etkili olduğu ifade edilen balon tedavisinin kamuoyuna hastalığın tedavisi bulundu şeklinde yansıtılması, hastaların yanlış yönlendirilmesine ve hasta mağduriyetlerine sebep olmaktadır. Bu nedenle, KOAH tedavisinde etkinliği ve güvenilirliği birçok çalışmayla gösterilmiş bilimsel kanıtlar ışığında, uluslararası rehberlerde kabul edilen ve önerilen tedavi yaklaşımlarının hastalarımıza uygulanmasının hayati önemde olduğunu belirtmek isteriz. Tüm bu bilgilerden anlaşılacağı üzere KOAH’lı hastaların tedavilerinin gereğince planlamasında, bilgi ve kanıta dayalı olarak ayrıntılı bir değerlendirme gerekmektedir. Bunun için yeterince zaman şart olup, yine bu yıl kongrede sunulacak bir çalışmada KOAH’lı hasta değerlendirmesinde en önemli sorunlardan birinin yetersiz hasta bakım süresi olması çarpıcıdır” dedi.

    KOAH hastalarında Covid -19’un daha sık görülmemekle beraber, KOAH hastalarının Covid -19’u daha ağır geçirme riskine sahip olduklarını kaydeden Alpaydın, “KOAH hastaları da toplumun tüm bireyleri gibi Covid-19’a karşı standart önlemeler almalıdır.

    KOAH atak ile ilişkili yakınmaları COVID-19 enfeksiyonunda da görülebilir. Bu nedenle, risk faktörleri varlığında ayırıcı tanı mutlaka yapılmalıdır. Kortizon tedavisinin alevlenmelerde kullanımı Covid-19 varlığında bile önerilmektedir. KOAH hastalarında temel hedef hastalığı mevcut idame tedavisinde değişiklik yapmadan (pandemi öncesinde kullanılan KOAH ilaçlarına yanı şekilde devam ederek) stabil halde tutabilmektir. Oksijen ve ev noninvaziv ventilatör tedavilerine yine yanı şekilde devam edilmelidir. Yapılan çalışmalarda, pandemi nedeniyle yüz yüze klinik ziyaretlerin azaldığı tespit edilmiş, aynı şekilde pulmoner rehabilitasyon programları kesintiye uğradığı gözlenmiştir. KOAH hastaları alevlenme dönemlerini evde geçirmeyi tercih etmişlerdir. Bu süreçler için telesağlık ”Uzaktan ya da Online” sağlık uygulamaları geliştirilmeye çalışılmaktadır. KOAH önemli bir toplum sağlığı problemidir. Tüm kronik hastalıklarda olduğu gibi KOAH hastaları da pandemi sürecinden etkilenmiştir. Ancak, KOAH hastalarının bakımı tüm dünyada uzaktan süreçlerle desteklenerek devam ettirilmektedir” diye konuştu.

  • KOAH rehabilitasyonu kolaylık sağlıyor

    Nefes darlığı çeken, solunumsal problemler nedeniyle günlük yaşantısında sorunlar yaşayan kişilere yönelik uygulanan Pulmoner Rehabiilitasyon; kronik solunum hastalarının da fiziksel ve psikolojik durumlarını düzeltmeyi amaçlıyor.

    Eskişehir Fizyomer Terapia Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi Kurucusu ve Tıbbi Direktörü Dr. Türkan Tünerir, merkezde sundukları Pulmoner Rehabilitasyon uygulamalarına ilişkin bilgi verdi. Dr. Tünerir, Pulmoner Rehabilitasyondan; hiçbir hastalık tanısı olmayan fakat doğru nefes alıp verme gereksinimi duyan bireylerde, tanısı konulmuş hastalıklarda, solunum sıkıntısı yaşayan ve doktor referansı ile gelen hastalık gruplarında: çocuk felci hastalarında, göğüs duvarı bozukluklarında, kanserli hastalarda, kas hastalıklarında, obeziteden dolayı solunum sıkıntısı yaşayan hastalarda, hamilelik dönemindeki solunum sıkıntılarında, KOAH hastalarında, astım ve daha pek çok alanda yararlanıldığını aktardı. Dr. Tünerir, solunum rehabilitasyon nasıl yarar sağlandığına dair şunları aktardı:

    “Solunumsal problemleri olanlar nefes darlığı gelişme korkusu nedeniyle, fiziksel aktivitelerini kısıtlarlar. Aktivite kısıtlandığında dayanıklılık ve güç azalır. Pulmoner Rehabilitasyon, bireyin kapasitesinin el verdiği ölçüde aktif olmasına yardımcı olur. Yürüme, bisiklete binme gibi aerobik egzersizleri ve güçlendirme egzersizlerini içerir. Tedavi, ilaçların etkileri ve yan etkileri, inhaler kullanma teknikleri, yardımcı solunum cihazlarının kullanımı ve kendine bakım, solunum teknikleri, egzersizin önemi, solunum problemleri, nefes darlığı, öksürme, balgam çıkarma ile baş edebilme yöntemleri öğretilir.”

    “Yaklaşık 1 saat sürüyor”

    Koah Rehabilitasyon tedavisinde öncelikle kişiye özgü ve tamamen hastanın ihtiyaçlarına yönelik planlamalar yapıldığını belirten Dr. Tünerir, “Bu planlamalar çerçevesinde kişilere uygun programlar çizilmektedir. Bu programlar; solunum egzersizleri, göğüs fizyoterapisi teknikleri ve bu tekniklere destek cihazlarla oluşturulan solunum fizyoterapi seansları gibi işlemler olup, kişinin günlük yaşam aktivitelerinde ideal kapasitesini kullanmasını sağlarlar. Programların süresi hastanın ihtiyacına ve toleransına göre 30 dakika ile 1 saat arasında değişebilmektedir. İşlemlerin sıklığı da hastanın genel durumuna göre ayarlanmaktadır. KOAH Rehabilitasyonunda solunum kontrolü öğretilir. Mobilizasyon ve postur egzersizleri öğretilir. Egzersiz toleransı arttırılmaya çalışılır. Günlük yaşam aktivitelerinin fonksiyonel değerlendirilmesi yapılır. Egzersiz eğitimi verilir. Solunum kaslarının eğitimi yapılır. ‘Biofeedback’den yararlanılır. Oksijen tüketimini ve solunum işini azaltma yöntemleri öğretilir. Hastanın çevre ve ev ortamı ayarlanır” dedi.

    KOAH Rehabilitasyonunun faydaları hakkında bilgi veren Tünerir, “Nefes darlığını azaltır, egzersiz kapasitesini arttırır, günlük yaşamdaki aktiviteleri bağımsız yapabilmeyi sağlar, yaşam kalitesini arttırır, vücudun direncini ve kondüsyonu arttırır, kişinin günlük işlerini veya mesleğini yapabilme kapasitesini arttırır, ilaçlara ihtiyacı azaltır, oksijen tedavisine ihtiyacı azaltır, KOAH alevlenme ataklarının sıklığını azaltır” ifadelerini kullandı.

  • KOAH hastası kadın evinde ölü bulundu

    Düzce haber alınamayan kadın evinde ölü bulundu. KOAH hastası olduğu öğrenilen 55 yaşındaki kadın için endişelenen yakınları, çilingirle açtıkları kapının arkasında acı gerçekle karşılaştılar.

    Olay Düzce merkez’de öğlen saatlerinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre evinde yanlız yaşayan 55 yaşındaki KOAH Hastası Ümran B.’ye akşamdan beri ulaşamayan kardeşi, Ümran B.’nin hayatından endişelendi. Hemen bir çilingir alarak kadının yaşadığı Uzun Mustafa Mahallesi 828. Sokak’ta bulunan evine gitti. Çilingir yardımıyla kapıyı açan kardeşi acı gerçekle karşılaştı. 55 Yaşındaki Ümran B. geçirdiği KOAH kriz sonrası fenalaşarak yere yığılmış vaziyette bulan kardeşi hemen 112 Acil Sağlık ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri yaptıkları ilk incelemenin ardından Ümran B.’nin hayatını kaybettiğini belirlediler. Ekiplerin haber vermesi üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Polis olayla ilgili inceleme başlattı.