Etiket: Kirliliğine

  • Milas’ta hava kirliliğine karşı denetimler arttırıldı

    Muğla’nın Milas ilçesinde son günlerde hava kirliliğinin artması üzerine, özellikle kaloriferle ısınan binaların denetim altına alındı.

    Milas’ta havaların soğumasıyla birlikte kalorifer kazanları ve sobaların yakılması sonucu hava kirliliğinin artması üzerine Zabıtanın kirlilik denetimleri arttı.

    Evleri ısıtmak için yüksek kalorili kömür kullanılmasını isteyen Milas Belediyesi Zabıta Müdürü Süleyman Karatoprak, konuyla ilgili açıklamasında, “Kalorisi çok düşük kaçak kömür kullanılmasının önüne geçeceğiz. Görevli zabıta arkadaşlarımız, hava kirliliğine neden olan konutları denetliyorlar. Bu arada hazırlattığımız uyarı broşürünü de dağıtıyoruz. İlçemizde hava kirliliğinin yaşanmamasını istiyoruz. Halkımızdan, Hıfzıssıhha Kurulu kararı gereği, ilçede uygulanan kalorifer kullanım saatlerine de uymalarını istiyoruz. Bunun için de denetimlerimiz devam edecek” dedi.

    Kış mevsimi öncesinde hava kirliliğinin önlenmesi, insan ve çevre sağlığının korunması için Belediye ekipleri tarafından denetimler yapıldığını belirten Belediye Başkanı Muhammet Tokat ise, “İlçemiz merkezinde kalorifer sistemi kullanılan konutlarda hava kirliliğini önlemek ve kalitesiz yakıtların kullanılmasını engellemek amacıyla Zabıta ekiplerimiz denetimlerine başladı. Bunun yanında kömür satışı yapılan işyerlerinde de gerekli denetimler sıklıkla devam edecek. Daha temiz bir havayı teneffüs edebilmek ve hava kirliliğini önlemek için standartlara uygun yakıt kullanımı, kalorifer bakımı yapılarak periyodik baca temizliği, filtre takılması ve ehliyetli kişiler tarafından yakım işlemlerinin yapılması kanunen gereklidir. Sağlığımız için hep birlikte gerekli önlemleri alalım” dedi.

  • Okullarda gürültü kirliliğine son

    Uludağ Üniversitesi tarafından ilkokul ve ortaokullarda gürültü kirliliğini önlemeye yönelik başlatılan TÜBİTAK projesi, yeni öğretim döneminde de genişleyerek devam ediyor. Bursa’da yürütülen proje Antalya’ya da örnek oldu.

    UÜ Eğitim Fakültesi tarafından yürütülen proje ilkokul ve ortaokullarda bu eğitim öğretim döneminde de sürecek. Proje yürütücüsü UÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mızrap Bulunuz, projede yer alan Mustafa Münevver Olağaner İlkokulu, ÇEK Özel 3 Mart İlkokulu, Saadettin Türkün Ortaokulu ve Dilek Özer Ortaokulu’nun yönetici ve öğretmenlerinden oluşan yaklaşık 200 kişiye, 2016-2017 eğitim öğretim döneminde yapılacakları anlatan bir seminer verdi.

    “Gürültüsüz okul her çocuğun hakkı”

    Seminerde gürültü kirliliğinin kontrol edilmesine dair hazırlanan kılavuz kitabı tanıtan Doç. Dr. Bulunuz, sükûnetli okul iklimi ve öğrenme ortamının her çocuğun en doğal hakkı olduğunu vurgulayarak, ses ve gürültüyü anlamaya yönelik eğitim faaliyetlerinin Türkçe, fen, matematik, müzik, resim ve drama dersleriyle bütünleştirilerek nasıl anlatılacağını öğretmenlere anlattı.

    Bulunuz, çocukların gürültüye maruz kalmanın tehlikelerinin farkında olmadığını ve hatta bu tehlikeyi küçümseme eğiliminde olduklarını hatırlatarak “Çocuklar, tehlikeli gürültü kaynaklarının farkında olmadıkları gibi gürültüden kendilerini nasıl koruyacaklarını da bilmezler. Bu çerçevede geleceğimiz olan çocukların okulda gürültü kirliliğinden korunması öğretmen ve idarecilerin görevidir. Bunun için yapılacak ilk iş, çocukların daha anasınıfından itibaren okulda gürültü kirliliğinin boyutları ve tehlikeler konusunda eğitilmesine ihtiyaç vardır” dedi.

    Proje yürütücüsü Doç. Dr. Bulunuz, seminerde, kılavuz kitaplarında yıl boyunca yürütülecek faaliyetleri destekleyici materyal olarak video, animasyon, sunumlar, çalışma formları ve karikatürleri içeren bir CD’yi öğretmenlere dağıttı.

    Uludağ Üniversitesi’nin okullarda gürültü kirliliğini önlemeye yönelik başlattığı proje, Antalya’ya da örnek oldu. Antalya’daki okullardan bazıları Uludağ Üniversitesi’nden bu konuda destek istedi.

  • Havalar soğudu, hava kirliliğine dikkat

    Halk Sağlığı ve İç Hastalıkları Uzmanı Dr. M.Emin Dinççağ havaların soğuması ile hava kirliliğine dikkat çekti.

    Uzm. Dr. M.Emin Dinççağ yaptığı açıklamada, “Havaların soğuması dolayısıyla ısınma için fosil yakıtların kullanılması nedeniyle hava kirliliği sorunuyla daha fazla karşılaşabileceğimiz günler yaklaştı. Artık gerek dışarıdaki buna dış mekan hava kirliliği deniliyor gerek içeride ev içi hava kirliliğini daha fazla yaşayacağız. Hava kirliliğinin insan sağlığı için önemli olumsuz etkileri olduğu bilinmektedir. Özellikle bronşit, astım gibi solunum sistemi hastalıklarının arttığı, kronik hastaların sorunlarının ağırlaştığı, hastaneye başvuranların sayısının arttığı bilinmektedir. Kalp damar hastalarından hava kirliliği nedeniyle ölümler olduğu bildirilmiştir. Hava kirliliğini yaratan,havadaki kükürtdioksit, nitrik dioksit, karbonmonoksit ve ozon gazının ve havadaki partiküllerin miktarının kabul edilebilir düzeyin üzerinde olmasıdır. Hava kalitesi izleme istasyonlarında ölçülen hava kalitesi indexine göre havada kükürt dioksitin en fazla 100 mikrogram/metre küp olmalıdır. 250 mikrograma kadar orta, 501 mikrogramın üzerinde olması halinde sağlıksız olduğu kabul edilir. Aynı şekilde nitrik dioksit en fazla 5500 mikrogram/ metreküp olmalıdır. 16 bin mikrogramı aşarsa sağlıksız kabul edilmektedir. Ozon en fazla 120 mikrogram/metreküp olmalıdır. 180 mikrogramı aşarsa sağlıksız kabul edilmektedir. Havadaki parçacık miktarının da en fazla 50 mikrogram/metreküp olmalıdır. 260 mikrogramı geçerse hava kalitesi sağlıksız demektir” dedi.

    Hava kirliliğinin en büyük nedeninin endüstrinin fabrika bacalarından havaya saldığı gaz ve toz parçacıkları olduğunu belirten Dr. Dinççağ, “Onun için hava kirliliği en fazla endüstriyel bölgelerde, coğrafik yapının hava akımlarını önlediği bölgelerde, durgun havalarda sık rastlanılır. Sonbaharda ve kışın konutların ısıtılması için kullanılan fosil yakıtlar, tezek kullanma, kalitesiz kömür kullanımı da hava kirliliği için nedendir. Trafikte araçların egzoz gazından çıkan karbondioksitte hava kirliliği için sebeptir. Yine evlerde indoor hava kirliliği,en fazla sağlık sorunu yaratan diğer çevresel faktörlerdendir. Yeterince havalandırılamayan, bodrum katlardaki evlerde radon gazı birikimi ile ev içi hava kirliği akciğer kanserine neden olabilir. Grip, nezle, bronşit ve tüberküloz gibi akciğer hastalıklarının iyi havalandırılamayan evlerde daha çok bulaşma ihtimali olduğu unutulmamalıdır. Ev içi ve ev dışı hava kirliliği halk sağlığı açısından önemli bir sağlık sorunudur ve bu konuda vatandaşın uyarılması ve bilgilendirilmesi uygun olur. Dünya Sağlık Örgütü’nün açıklanan 2012 yılı raporunda dünyada 12.6 milyon insanın hava kirliliği ve çevre sorunları nedeniyle öldüğü açıklanmıştır” diye konuştu.

  • Çevre kirliliğine eşeklerle dikkat çektiler

    Tunceli’de belediye, yerel bir gazete ve tiyatro grubu tarafından eşeklerle çöp toplanarak, çevre kirliliğine dikkat çekildi.

    Tunceli’de belediye, Özgür Dersim Gazetesi ve Oyun Değirmeni isimli tiyatro grubu, Munzur Vadisi Milli Parkı’ndaki çevre kirliliğine dikkat çekmek amacıyla çöp toplama etkinliği düzenledi. Etkinliğe katılanlar vadi boyunca topladıkları çöplerin büyük bölümünü belediye araçlarına yükleyerek çöp toplama alanına gönderirken, bir bölümünü ise eşeğe yükleyerek kent merkezine getirdi. Oyun Değirmeni isimli tiyatro grubu oyuncusu Musa Oktay, yaşlı adam kılığında çöp yüklü eşekle sokakları gezdikten sonra toplanan çöpleri vatandaşlara göstererek, çevre temizliği konusunda duyarlı olmalarını istedi.

    Seyit Rıza Meydanı’nda etkinliğe ilişkin bilgi veren Oyun Değirmeni Tiyatro Grubu Yönetmeni Yılmazcan Şare, “Siliç Köprüsü’nden Ana Fatma’ya kadar çöp topladık. Başka bir Dersim başka bir Munzur, başka Pülümür Irmağı yok. Eğer bizler aydın toplumun fertleriysek eğer aydın yönlerimizle gurur duyuyorsak eğer Dersimliysek ki bu bizim onurumuzdur. Onurumuza nasıl sahip çıkıyorsak kendi toprağımıza, nehirlerimize de kutsallarımıza da sahip çıkmamız gerekiyor” dedi.

    Tiyatro Grubu Oyuncusu Musa Oktay ise, insanlara doğayı kirletmeme ve sahip çıkma çağrısında bulundu.

    Açıklamaların ardından toplanan çöpler bir süre sergilenmek üzere Seyit Rıza Meydanı’na bırakıldı.

  • Yıldırım belediyesi gürültü kirliliğine savaş açtı

    Yıldırım Belediyesi, ilçedeki gürültü kirliliğine savaş açtı.

    Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü ekipleri gelen şikayetler üzerine ses – desibel kontrolü yaparak kurallara uymayan işyerlerine yaptırım uyguluyor. 2015 yılında 185, 2016 yılının ilk 3 ayında ise 83 adet denetim yapıldı. Bu denetimlerde belirlenen desibelin üstünde gürültü çıkartan işyerlerine ise cezai müeyyide uygulandı. Denetimlerde müzik kaynaklı gürültü ve havalandırma kaynaklı gürültü sebebiyle çevreyi rahatsız eden işyerlerine idari para cezası verildi. Canlı müzik, mesken gürültüsü, düğün, havalandırma ve jeneratör gibi kaynaklarla inşaat gibi gürültü kaynaklarına ilişkin şikâyetleri denetleyen ekipler, vatandaşları da sık sık uyararak konuyla ilgili bilgilenmelerini sağlıyor.

    Gerek vatandaşların, gerekse devletin çevreye karşı sorumlu olduğunun altını çizen Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali, “Yaşanabilir bir Yıldırım adına ilçemizde hiçbir kirliliğe geçit vermiyoruz. Çevre, hava ve görüntü kirliliğinin yanı sıra gürültüye de savaş açmış durumdayız. Vatandaşlarımızın hoşuna gitmeyen, rahatsız edici sesler çıkartan fabrika, işyeri, atölye, eğlence yerleri gibi mekanlarda sık sık kontroller yapıyoruz. 400 bin metrekarede 700 bini aşkın nüfusu, 230 bin adetten oluşan ev ve işyeri hacmine sahip Yıldırım’da hayata geçirmeye başladığımız kentsel dönüşüm projeleri ile bu sorunun da önüne geçmeyi planlıyoruz” diye konuştu. Edebali, korna, klakson ve yüksek sesin de bir çevre kirliliği olduğunu hatırlatarak, vatandaşları daha hassas olmaya davet etti.