Etiket: Kırk

  • Kırk Gözeli şelalede tüm zamanların ziyaretçi rekoru kırıldı

    Gümüşhane’nin Şiran ilçesine bağlı Seydibaba köyü sınırları içinde bulunan ve dağdan çıkan 40 ayrı kaynağın dökülmesi sonucu oluşan ender şelalelerden birisi olan efsaneleriyle ünlü Tomara Şelalesi Tabiat Parkında sezon sona erdi. Önceki yıllarda 20 binlerde olan ziyaretçi sayısı bu yıl 175 bine ulaştı.

    Bahar mevsimiyle birlikte artan su debisiyle büyüleyen görüntüler oluşturan, dere yatağının oluşturduğu vadide yeşillikler içinde köpük şeklinde akan suyun oluşturduğu sesin kuş sesine karıştığı Tomara Şelalesinde tüm zamanların ziyaretçi rekoru kırıldı.

    Şehrin ve bölgenin önemli turizm destinasyonlarından birisi olan ve geçtiğimiz yıllarda hem Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü hem de işletmecinin yaptığı yatırımlarla bambaşka bir çehreye bürünen tabiat parkı yörede “Kırk Gözeler” adıyla biliniyor.

    Dağın yamacından çıkan 40 ayrı kaynağın yaklaşık 15 metre metreden yatağına döküldüğü Tomara Şelalesinin suyunun bugüne kadar kesildiği ve kuruduğu da görülmedi.

    Efsaneleriyle ünlü Tomara Şelalesi Tabiat Parkında son 2 yılda yapılan yatırımların ardından yerli ve yabancı turistlerin gözde mekanlarından birisi haline gelirken önceki yıllarda 20-25 bin arası ziyaretçi sayısı bu sezon 175 bine yükseldi.

    Tomara Şelalesi Tabiat Parkının işletmecisi Baki Kara, 2017-2018 sezonunu tamamladıklarını, sezon içerisinde Tomara Şelalesi Tabiat Parkının tüm zamanların rekorlarını kırarak 175 bin ziyaretçi sayısına ulaştığını söyledi.

    20 binlerden 175 bine

    Geçtiğimiz yıllarda 20 binlerdeki ziyaretçi sayısının kamu ve özel sektör yatırımlarının tamamlanmasıyla rekor üzerine rekor kırdığını ifade eden Kara, “Önceki yıllarda ziyaretçi sayıları 20 binlerdeydi. Devlet-millet işbirliğinin en yüksek düzeyde gösterildiği tabiat parkında kamu yatırımları 16 aylık zaman diliminde gerçekleştirildi. Özel sektör olarak işletme yatırımlarımızla birlikte alt ve üst yapı eksiklikleri giderilmiş oldu ve bunun ardından ilgi odağı olmaya başladı” dedi.

    2018 turizm sezonunda 24 Haziran seçimlerinin olması nedeniyle Temmuz sonuna kadar 75 bin ziyaretçi ağırladıklarını, Kurban Bayramı döneminde özellikle 9 günlük resmi tatilde 44 bin ziyaretçi ağırladıklarını hatırlatan Kara, “1 Ağustos’tan bugüne kadar da 100 bin ziyaretçi ağırlamış olduk. Toplamda 175 bin ziyaretçi rakamına bu yıl ulaştık ki bu da tüm zamanların rekoru oluyor” diye konuştu.

    “Tomara 2023’te Doğu Karadeniz’in parlayan yıldızı olacak”

    Ziyaretçilerin ilgisinde yapılan yatırımların çok ciddi etkisi olduğunu kaydeden Kara, “Tomara bölgede adından söz ettiren ve her gelenin bir kez daha gelmek istediği, her gidenin eşine, dostuna, komşusuna tavsiye ettiği bir mekan haline geldi. Tomara Şelalesi Tabiat Parkı önceki dönem Valimiz Okay Memiş’in bizlere koyduğu 200 bin ziyaretçi hedefine çok yaklaştı” ifadelerini kullandı.

    2019 sezonunda Tomara Şelalesi Tabiat Parkına 250 bin ziyaretçi hedefi koyduklarını ifade eden Kara, “Bugüne kadar yapılan özel ve kamu yatırımlarının tamamlanmasıyla 2019 yılı Tomara için sosyal altyapının daha çok yapılacağı sezon olacak. Ziyaretçilerimizin sabahtan akşama kadar vakitlerini dolu dolu geçireceği güzel işler planlıyoruz. Çocuğundan gencine, yaşlısından kadınına, her kesime hitap eden sosyal donatılar ve etkinlikler orada yer alacak. İnşallah bunları devletimizin desteğiyle gerçekleştireceğiz. Tomara 2023’te Doğu Karadeniz’in parlayan yıldızı olacak” ifadelerini kullandı.

    Tomara Şelalesinin efsanesi

    Tomara şelalesiyle ilgili yörede en çok anlatılan efsane ise şöyle: “Seydibaba Köyü çobanı, kendi kendine sürüyü otlatıyormuş. Öğlen saatlerinde sürüyü götürüp ıssız yerde yatırıp, abdestini alır, namazını kılarmış. Köylü, sürüyü susuz bırakıyor diye çobanı, dava etmiş. Bir gün, çobanı gizlice takip etmişler. Tam öğle zamanı çoban yine sürüyü aynı ıssız yere indirmiş. Elindeki değneğini toprağa vurmuş. Çıkan sudan kendisi abdest alıp namazını kılmış, sürü de suyunu içmiş. Çoban namazını kıldıktan sonra bakmış ki köylü kendini seyrediyor. Buna çok kızan çoban kavalını bir tarafa, bıçağının kılıfını bir tarafa savurmuş. Biri düşmüş Tomara Şelalesi’ne, diğeri de Çamoluk ilçesinin Mindaval köyüne. Kaval ile bıçağın kınının düştüğü yerden sular fışkırmış. Kırk ayrı yerden su çıkan Tomara Şelalesi’nin diğer bir adı da ‘Kırk Gözeler’ olarak günümüze kadar gelmiş.”

  • Kocasinanlıların kırk yıllık yol hayali gerçek oldu

    24 saat prensibiyle hizmet atağını sürdüren Kocasinan Belediyesi, Yavuzlar, Gaziosman ve Yunus Emre Mahallelerine kesintisiz bağlantı sağlayacak yeni yolu tamamlayarak, vatandaşların hizmetine sundu. Çalışmaları yerinde takip eden Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, uzunluğu bin 100 metre, genişliği ise 20 metre olan yeni yolun son kontrollerini yaparak, “Hemşehrilerimize hak ettikleri yaşamı sunabilmenin gayreti ve heyecanı içindeyiz” dedi.

    İlçeyi modern bir görünüme kavuşturmak ve vatandaşlara daha konforlu ortamlar sunmak için gece gündüz demeden çalışan Kocasinan Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri, 8 bin ton alt temel malzeme ile 4 bin ton asfaltın kullanıldığı yeni yolun çalışmalarını tamamladı. Çalışmaları titizlikle inceleyen Başkan Çolakbayrakdar, “Kocasinanımıza değer katmaya devam ediyoruz. Yavuzlar Mahallesi’nde uzun süredir beklenen, burada yaşayan vatandaşlarımızın kırk yıllık hayali olan Karadeniz Caddesi’ndeki yol çalışmamızı tamamladık. Yazın başlarında yolun açılması için gerekli çalışmaları başlatmıştık. İmarsız yapıları yıkıp, gerekli alt yapı çalışmalarını başlatmıştık. Uzun süredir gözlediğimiz tabiri caizse her gün gelip gidip çalışmalarını kontrol ettiğimiz, Karadeniz Caddesi’ndeki yolu vatandaşlarımızın hizmetine sunduk ve çevre düzenleme çalışmalarını da gerçekleştireceğiz. Gerek bu bölgede yaşayan vatandaşlarımıza gerekse Kocasinan’da, Kayseri’de yaşayan vatandaşlarımıza hayırlı uğurlu olsun. Kazasız, belasız, sağlıkla iyi günlerde kullanılsın. Bütün amacımız, Kocasinan’ın bütün mahallelerinde gerekli olan bütün sorunları ihtiyaçları anında hızlı bir şekilde çözebilmek. Hemşerilerimizin destekleri ile bütün bunların üstesinden gelmek için gayret ediyoruz” ifadelerini kullandı.

    Başkan Çolakbayrakdar, incelemeler esnasında yoldan geçen vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaşarak onlarla kısa sohbetler gerçekleştirdi. Vatandaşların hayır duasını alan Başkan Çolakbayrakdar, “Bütün gayretimiz hemşehrilerimizi mutlu etmek ve onları daha konforlu ortamlarda yaşatmak içindir” dedi. Bölge sakinleri ise yeni ve modern bir yola kavuştukları için Başkan Çolakbayrakdar’a teşekkür etti.

  • Eskiyi yeniyle harmanlayan kadınlar ‘kırk yama’ sergisi açtı

    Nazillili kadınların el emeği göz nuru kırk yama eserleri sergi salonunda görücüye çıktı. Geleneksel kıyafetlerden oluşan ve Nazilli Halk Eğitimi Merkezi ve ASO kursiyerlerinin hazırladığı eserler Nazilli Belediyesine ait Lütfi Selek Kültür Merkezinde sergileniyor.

    Nazilli Kaymakamı İbrahim Küçük, İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Latif Akgün, okul müdürleri, sanatseverler, kursiyer yakınları ve kursiyerlerin katıldığı açılış töreninin ardından sergiyi gezen konuklar birbirinden ilgin geleneksel kıyafetleri büyük beğeni ile izledi. Nazilli Halk Eğitimi Merkezi ve ASO Kurs Eğitmeni Nihal Erbakan’ın rehberliğinde sergiyi gezen davetliler eserler hakkında bilgi aldılar. Sergiyi gezen Nazilli Kaymakamı İbrahim Küçük, serginin hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkür etti. Küçük, “Tam anlamıyla el emeği ürünler. Eski sandıklardan çıkardıkları kumaşları yeni kumaşlarla birleştirerek güzel eserler ortaya çıkarmışlar. Ellerine yüreklerine sağlık” dedi.

    Çeyiz sandıklarından çıkanlar yenilerle harmanlandı

    Makine kullanılmadan ve tamamı el emeği ile yapılan eserler hakkında bilgi veren Nazilli Halk Eğitimi Merkezi ve ASO Kurs Eğitmeni Nihal Erbakan, “Yatak örtülerinden en ufak çalışmalara kadar elde eski geleneklerimizden olan ‘Kırk Yama’ sanatını yaşatmaya çalıştık. Kullandığımız kumaşlar içinde yeni kumaşlarda var, fakat biz genelde sandıkta unutulmuş, yerel dokunması bile kalmamış olan kumaşları da kullanmaya özen gösteriyoruz. Kısacası, Çeyiz Sandıklarından çıkanlar yenilerle harmanlandı. Kayıtlı 27 kursiyerimiz var ama bu çalışmalarımızı 23 kursiyerimizle tamamladık. Geçtiğimiz yıl 23 Ekimde çalışmalarımıza başladık. Bugün de tamamlamış olduğumuz ürünlerimizi sergiledik. Bu sene ciddi çalışmalara imza attık. Giysilere çok ağırlık verdik. Yarışmalara katıldık. Sarı Kız Efsanesi’ni anlatan bir çalışma ile Balıkesir’de mansiyon ödülü aldık. Diğer eserimizle de Çanakkale’de İlyada konulu çalışmamızla ikincilik ödülü aldık. Son eserimizde yayınlanmaya değer olarak sergileniyor. Çalışmalarımız sürecek” dedi.

  • Kırk yaşında üniversiteyi dereceyle bitirdi

    Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Necmettin Şeker, kırk yaşında bir çocuk babası olarak, üniversiteyi birincilikle bitirdi.

    ERÜ Sabancı Kültür Sitesinde gerçekleştirilen Tarih Bölümü mezuniyet törenine, Edebiyat Fakültesi Dekan Vekili Doç. Dr. Muhittin Kapanşahin, Tarih Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hasan Ali Şahin, bölüm öğretim üyeleri ve görevlileri ile öğrenciler katıldı.

    Açılış konuşmalarının ardından, bir çocuk babası ve kırk yaşında üniversite mezunu olan Necmettin Şeker, öğrenciler adına konuşma yaptı. Eğitim hayatları boyunca kendilerinden desteğini esirgemeyen ailelerini ve hocalarına teşekkür eden Necmettin Şeker, “Bizler, ‘İlim Müslümanın yitik malıdır, nerede bulursa alır’ diyen Hz. Peygamber’in ümmetiyiz. Bizler, ‘Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum’ diyen Hz. Ali’nin takipçileriyiz. Bizler, ‘İlim ilim bilmektir/ İlim kendini bilmektir/ Sen kendini bilmezsen/ Ya nice okumaktır‘ diyen Yunus Emre’nin Anadolu’ya ektiği sevgi çiçekleriyiz. Ve bizler farkındayız ki, ‘Hayatta en hakiki mürşit ilimdir’ diyen Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal’in Cumhuriyeti emanet ettiği Türk gençliğiyiz. Kuşkusuz bugünlere gelmemizde hocalarımızın ve ailelerimizin emeği çok büyüktür. İnşallah bizler de vatanı ve bayrağı için çalışan tarihçiler yetiştirmeye çalışan nesiller yetiştirme gayesinde olacağız” diye konuştu.

    Necmettin Şeker, birincilik plaketini ve belgesini Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdülkadir Yuvalı’dan aldı. Mezuniyet töreni, diğer öğrencilere belgelerinin takdim edilmesiyle sona erdi.

  • Kırk: “Sağlık turizminde dünyada birinci sıradayız”

    Ortadoğu Turizm ve Seyahat Acenteleri Derneği (OTSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kırk, Karadeniz’in Arap turistlerin son yıllarda gözde destinasyonları arasında birinci sırada yer aldığını belirterek dünyada da Arap turistlerin ziyaret ettiği birinci sıradaki ülkenin Türkiye, ikincisi sırada ise Amerika Birleşik Devletleri’nin olduğunu söyledi.

    “Fuarlara en fazla Trabzon katılıyor”

    Giresun Turizm Altyapı Hizmet Birliği (GİRTAB) tarafından düzenlenen toplantıya katılan Kırk, geçen yıl Doğu Karadeniz bölgesinde 410 bin gibi rekor seviyede Arap turist geldiğini belirtti. Kırk, “Ortadoğu turizmi deyince Karadeniz ciddi anlamda yol aldı. Yol almasının nedenlerinden bir tanesi de Trabzon‘a ve özellikle Uzungöl’e fırsat verildi. Bunu çok iyi değerlendirdiler. Ortadoğu’da yapılan fuarlara Karadeniz’den en çok gelen şehir Trabzon oldu. Samsun’da artık buna dahil oldu ama bunu artık Ordu ve Giresun’da yapmayı planlıyoruz. Çünkü son 10 yılda Karadeniz turizminde Uzungöl ile Trabzon payını aldı ve 410 bin ile geçen yıl rekor bir seviyeye geldi bu sene yaklaşık 600 bin beklenmektedir. Fakat gelen Arap turistlerin farklı destinasyonları aradıklarını biliyoruz ve biz bu destinasyonun Karadeniz’den kaybolmasını istemiyoruz onun için buraya hem Giresun’u hem Ordu’yu bir de Orta Karadeniz’in en önemli ili olan Samsun’u entegre etmeye çalışıyoruz” dedi.

    “25 Milyon Arap turistten 3,5 milyonunu alabiliyoruz”

    Arapların gayrimenkul ve yatırım konusunda Karadeniz’i önemsediklerini ifade eden Kırk, “ Biz bir araştırma yaptığımız vakit Ortadoğu’daki ülkeleri dolaştığımız zaman Araplar yıllık 25 milyonun üzerinde kendi ülkelerinden çıkıp farklı ülkelerde turist olarak tatillerini geçirmekteler. Fakat bunun sadece 3.5 milyonu ülkemizde gelmektedir. Nitelikli Arapları biz sadece 800 bin ile 1, 5 milyon arasında çekebiliyoruz. Bu güne kadar bu 1,5 milyon Arap yatırımcının ülkemize yatırım yaptığı mebla 25 milyar dolar civarında. Bu yatırımları genellikle İstanbul ve Karadeniz’de görebiliriz. Karadeniz’in her bölgesinde bir Arap yatırımcının mekanı, oteli ve bir AVM’sini görme imkanımız var” şeklinde konuştu.

    “Araplar en çok saç ve bıyık ekimi için Türkiye’ye geliyor”

    “Sağlık turizmi olarak hâlihazırda 3-4 milyar dolar civarında bir pay almış durumdayız” diyen Kırk sözlerine şöyle devam etti:

    “ Dünyadaki sağlık pastasında burada OTSAD’ın üyeleri olarak günlük, haftalık 150 ve 500 saç ekimi yapılıyor. Ciddi anlamda Araplar sadece saç ekiminde değil, bıyık, kaş ekimi, estetik gibi sağlık hizmetlerinde de faydalanmaktadırlar. Arapların dünyada ülkemizi tercih etmesi birinci sırada, ikinci sırada ise Amerika var. Biz Amerika’yı sağlık turizmi anlamında geçmiş durumundayız, hem fiyat olarak hem kalite olarak.”