Etiket: Kınıyorum

  • Macar siyasetçi Vona’dan 15 Temmuz açıklaması: “15 Temmuz darbe girişimini kınıyorum”

    Macaristan’da ana muhalefet partisi konumundaki Jobbik Partisi lideri Gabor Vona, 15 Temmuz Darbe girişiminin yıldönümü vesilesiyle yayınladığı mesajında, darbe girişimini kınadığını ve Türk halkının yanında olduğunu belirtti.

    Macaristan’da ana muhalefet partisi konumundaki Jobbik Partisi lideri Gabor Vona, 15 Temmuz darbe girişiminin yıldönümü nedeniyle açıklamalarda bulunarak, çeşitli Türk kuruluşlarına mesaj yayınladı. Macar siyasetçi Milletvekili Gabor Vona, Türk-Macar Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Eş Başkanı olduğunu, Türkiye’de geçtiğimiz yıl 15 Temmuz tarihinde yaşanan darbe girişiminin kontrollü darbe olmadığını, bal gibi darbe girişimi olduğunu söyledi. Vona, geçtiğimiz yıl yaşanan 15 Temmuz’un bir gün sonrası partisinin kınama yayınlayarak, Türk halkının yanında olduğunu kanıtladığını, darbe girişimi nedeniyle 249 şehidin verildiğini, bundan böyle Türkiye’nin acı veren buna benzer demokrasi karşıtı utanç verici girişimlerle karşılaşmamasını dilediğini söyledi.

    15 Temmuz sürecinde Macaristan’daki bütün siyasi partilerden Türkiye hükümetine destek geldiğini açıklayan Gabor Vona, Türk -Macar dostluğunun ne kadar köklü ve derin olduğunun bir göstergesi olduğunu söyleyerek, “Demokrasiyle seçilmiş Türk hükümetini koşulsuz destekliyoruz’’ ifadesinde bulundu.

  • Adalet Bakanı Bozdağ: “Norveç’i kınıyorum”

    ABD Adalet Bakanı ile yaptığı telefonu görüşmesinde FETÖ elebaşı Gülen’in tutuklanmasını talep ettiklerini belirten Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, FETÖ üyelerinin sığınma talebini kabul eden Norveç’i kınadığını söyledi.

    Sinop Polisevinde öğle yemeği programına katılan Bakan Bozdağ, program sonunda basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bir basın mensubunun ABD Adalet Bakanı ile yaptığı telefon görüşmesi ile ilgili değerlendirmesini sorması üzerine Bakan Bozdağ, ABD Adalet Bakanı’na yeni göreve başlaması nedeniyle başarı dileklerinde bulunduğunu belirten bir mektup yazdığını söyledi. Mektupta Türkiye ve ABD Adalet Bakanlıklarının şu anda ana gündem olan Fetullahçı Terör Örgütü(FETÖ)’nün elebaşı Fetullah Gülen’in geçici tutuklanması ve bilahare Türkiye’ye iadesi hususunun Türkiye için ne kadar önemli olduğunun altını çizdiğini ve bu konuda beklentilerini ilettiğini ifade eden Bakan Bozdağ, “Daha sonra kendisi ile bir telefonla görüşme talebim olmuştu. Bu talep dün karşılandı. Sayın bakanla telefonla görüşme fırsatım oldu. Kendisine tekrar tebriklerimi, başarı dileklerimi ilettim ve FETÖ elebaşı terörist Gülen’in Türkiye’ye iadesinin Türk halkı ve Türkiye devleti için ne anlam ifade ettiğini kendileri ile paylaştım. Türkiye’nin beklentilerini kendilerine ifade ettim. Çünkü terör örgütü lideri Fetullah Gülen Pensilvanya’dan şu anda Türkiye aleyhine terör örgütünü herhangi bir kısıtlamaya tabii olmaksızın yönetmeye devam etmektedir. Bu durum iki ülke arasındaki ilişkilere iki ülke halklarının birbirine bakışına olumsuz zarar vermektedir. Bunu kendilerine ifade ettik ve şunun altını özellikle çizdim: ABD ve ABD halkı için Usame Bin Ladin dendiğinde ne anlam ifade ediyorsa Fetullah Gülen ismi de Türkiye ve Türk halkı için aynı anlam ifade etmektedir. Bu nedenle bizim gönderdiğimiz dosyaların ivedilikle değerlendirilmesi öncelikle geçici tutuklanma talebimizin gereğinin yapılarak terörist Gülen’in tutuklanması ve bilahare iade sürecinin gerçekleştirilmesi talebinizi yineledik ve bu konudaki Türkiye’nin beklentilerini kendilerine aktardık” dedi.

    Dün ayrıca Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun da ABD Adalet Bakanı ile yüz yüze görüştüğünü belirten Bozdağ, “Biz yeni yönetimden bu konuda olumlu adımlar beklediğimizi ifade etmek isteriz. Beklentimizin de yüksek olduğunu bunu da ifade etmekte fayda görüyorum. Ayrıca Sayın Cumhurbaşkanımızla ABD Başkanı Sayın Trump arasında ileride yapılacak görüşmede de bu konunun ana gündem maddesi olacağını değerlendiriyorum ve Türkiye olarak ABD’de Türkiye aleyhine faaliyette bulunan bir terör örgütünün herhangi bir kısıtlamaya tabi olmaksızın faaliyetlerini sürdürmesini kabul etmediğimizi kabul etmeyeceğimizi bir kez daha yineleme imkanı bulduk ve bu konunun takipçisi olacağız. Fetullah Gülen’in Türk yargısı önüne çıkarılması, millet adına Türk yargısına hesap verilmesinin sağlanması ve Türk yargısının da millet adına hesap sorması ve adaletin gereği neyse onun yapılmasını sağlamak konusunda hükumet olarak elimizde olan bütün yolları yöntemleri sonuna kadar kullandık bundan sonra da kullanmaya devam edeceğiz. Fetullah Gülen eninde sonunda Türkiye’ye getirilecek ve Türk yargısının önüne çıkarılacaktır. Bugün olur yarın olur ama bunun kaçışı yok.”

    “Norveç’in aldığı bu kararı kınıyorum”

    Norveç’in FETÖ üyelerinin sığınma taleplerini kabul etmesi ile ilgili soru üzerine ise Bakan Bozdağ, şunları söyledi: “Batılı ülkeler de şöyle bir uygulamayı son dönemde çok üst düzeyde görüyoruz. Kim Türkiye’ye zarar veriyorsa, Türkiye Devletinin ve Türk halkının aleyhine çalışıyorsa Türkiye’nin aleyhine ve Türk kanunlarına göre suç işliyorsa onlara üst üstte korumalar sağlanıyor. Ne yapılıyor işte hemen mültecilik statüsü verilebiliyor ve bu statü verildiği zamanda iade süreçleri uluslararası hukuk çerçevesinde tıkanmış oluyor. Norveç’te yer alan haberlere bakıldığında darbeci bazı subaylara sığınma hakkı tanınmış durumda. Tabii bu kabul edilebilir bir durum değildir. Avrupa darbecilerin teröristlerin katillerin sığınacağı bir güvenli liman olmamalıdır. Demokrasiye ve hukuk devletine inananlar hukukun evrensel ilkelerini ve demokratik değerleri savunanlar bu değerlerin ilkelerin gereği neyse onu da yapmaları lazım. Biz Türkiye olarak bu beklentilerimizi hep ifade ediyoruz. Ama maalesef gerek Norveç gerekse diğer Batılı ülkeler hem hukukun evrensel ilkelerini Türkiye söz konusu olunca pervasızca çiğniyorlar hem de demokratik değerleri Türkiye söz konusu olunca göz ardı ediyorlar. Bu açık bir çifte standarttır. Kabul edilemez bir durumdur. Norveç’in aldığı bu kararı kınıyorum. Sadece Türkiye aleyhine olduğu için kınamıyorum, aynı zamanda hukukun evrensel ilkelerini çiğnedikleri için kınıyorum, demokratik değerleri yok saydıkları için de kınıyorum. Kim darbecileri, teröristleri himaye ederse günün birinde himaye ettikleri bu kişilerden Türkiye’nin zarar gördüğü gibi başka tür zararlar görmekle karşı karşıya kalabilirler.”

  • Çavuşoğlu: “Nice şehrindeki terör saldırısını kınıyorum”

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Bakü’de Azerbaycan Elmar Memmedyarov ile gerçekleştirdiği basın toplantısında, “Fransa’nın Nice şehrinde dün gece meydana gelen alçak terör saldırısını bir kere daha kınıyorum, lanetliyorum. Terörün her türlüsüyle mücadele etme konusunda kararlılığımızı bir kez daha vurguluyorum” dedi.

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Elmar Memmedyarov’un davetiyle Bakü’ye gelen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bugün temaslarına devam ediyor. Çavuşoğlu, Azerbaycanlı mevkidaşı Elmar Memmedyarov ile bir araya geldi. Çavuşoğlu ve Memmedyarov, Dışişleri Bakanlığı’nda gerçekleştirdikleri ikili ve heyetlerarası görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Görüşmelerin olumlu geçtiğini aktaran Çavuşoğlu, “Fransa’nın Nice şehrinde dün gece meydana gelen alçak terör saldırısını bir kere daha kınıyorum, lanetliyorum. Terörün her türlüsüyle mücadele etme konusunda kararlılığımızı bir kez daha vurguluyorum. Fransız halkına ve Fransa’ya baş sağlığı diliyoruz. Esasen terörün, terör örgütlerinin hepsiyle mücadele etme konusunda ve özellikle de bunların beslendiği bataklıkları kurutma konusunda daha da kararlı olmamız gerektiğini maalesef bu terör saldırısı bir kez daha ortaya koydu ve Fransa başta olmak üzere müttefiklerimizle terörle mücadelede daha kararlı olacağız. Son zamanlarda Türkiye’de de terör saldırıları meydana geldi. Bu saldırılar sonrasında Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın Aliyev’in ve Elmar’ın, tüm Azerbaycan yönetimi ve halkının Türkiye’ye verdiği destekten dolayı da tüm Azerbaycan ve Azerbaycan halkına teşekkür ediyorum” dedi.

    Çavuşoğlu, bugün yaptığımız görüşmelerde ikili konuları ele aldık, siyasi ticari. Çok şükür iki cumhurbaşkanının kardeşlik münasebetleri, ilişkilerimizin her boyutuna yansıyor. Her geçen gün aramızdaki bağları daha da güçlendiriyoruz. İyi günde de kötü günde de dayanışmamız herkesin kıskandığı bir düzeyde. Bundan da mutluluk duyuyoruz” dedi.

    “Rusya’ya karşı yaptırımlara katılmayan tek NATO üyesi ülkeyiz”

    Çavuşoğlu, “Uçak düşürülme hadisesinden sonra Rusya’nın aldığı bazı kararlar, tedbirler vardı. Turizme yönelik ve ticarete yönelik. Ama biz Rusya’ya karşı herhangi bir karar almadık. Hatta şu anada Rusya’ya karşı uluslararası yaptırımlara katılmayan tek NATO üyesi ülkeyiz. Şimdi ilişkiler normalleşmeye başlayınca tekrar turizmde ve ticarette eski günlere dönebilmek için görüşmelerimiz devam ediyor. Her şeyden önce Rusya ile Türkiye arasındaki ilişkilerin normalleşme sürecine verdiği katkıdan dolayı ve destekten dolayı Azerbaycan Cumhurbaşkanı sayın Aliyev’e ve dostum Elmar’a ve Azerbaycan’a çok teşekkür ediyoruz. İki gün önce gönderdiğimiz heyetle özellikle bundan sonra turizm konusunda nasıl işbirliği yapabiliriz, charter seferleri nasıl başlayabilir ve yeniden hangi tedbirleri alabiliriz. Bunları değerlendirmek için bir heyet gönderdik. İleriki zamanda bakanlarımız da bir araya gelecek. Özellikle ekonomi ile ilgili bakanlarımız bir araya gelecek. Çin’deki G20 Zirvesi’nden önce Putin ile sayın Cumhurbaşkanı’mız Erdoğan bir araya gelecek. Bunun planlamasını yapıyoruz. Dolayısıyla 7 aylık kesintiden sonra ilişkileri yeniden rayına koymak için bu türlü heyetlerin gelip gitmesi normaldir. Dünkü ve ondan önceki günkü görüşmeler de son derece verimli ve faydalı olmuştur” diye konuştu.

    “Dağlık Karabağ’da Ateşkesi Bozmaya Yönelik Adımların Faydası Olmadığını Nisan Ayında Gördük”

    Çavuşoğlu, “Azerbaycan’ın işgal edilmiş topraklar meselesi ve Dağlık Karabağ meselesinin barışçıl ve diplomatik yollarla çözülmesi gerektiğini sözlerimin başında söylemiştim. Bu türlü tahrik edici, ateşkesi bozan adımların faydası olmadığını nisan ayında gördük. Sorunun çözümüne de faydası yok Ermenistan’a da hiçbir faydası olmadığı ortadadır. O nedenle bu tür tahriklerden herkesin kaçınması gerekiyor, Ermenistan’ın kaçınması gerekiyor. Bu meselelerin diplomasi yoluyla, barışçıl yollarla çözülmesi için Türkiye de desteğini verecektir. Rusya ile ilişkilerin normalleşmesi bu konuya mutlaka faydası olacaktır. Lavrov’a da söylediğim gibi, bundan sonraki süreçte Türkiye bu türlü girişimlerde destekleyecektir, Minsk Grubu’nun içinde Türkiye de var. Minsk Grubu Eşbaşkanları Pazartesi Ankara’ya gelecekler. Onlarla da görüşeceğiz ve burada Azerbaycan’ın kabul edeceği formülleri bundan sonraki süreçte de desteklemeye devam edeceğiz. Doğrudan artık Rusya ile temaslarımız olduğu için bu meseleleri hem Cumhurbaşkanları seviyesinde, hem de dışişleri bakanları seviyesinde Rusya ile de görüşmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

    Türkiye’nin Dağlık Karabağ sorununun çözülmesi için çabaları desteklediğini ifade eden Çavuşoğlu, “ Biz Azerbaycan’ın çıkarlarına uyacak şekilde sorunun çözülmesi için her türlü çabaları destekliyoruz ve başarılı olacağına umut ediyoruz” dedi.

    Memmedyarov: “Türkiye’nin sorunun çözümüne ilişkin bilgili olması gerekiyor”

    Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Mammadyarov, görüşmede güvenlik, siyasi işbirliği ve Dağlık Karabağ sorununun çözümü meselelerinin ele alındığını bildirdi. Memmedyarov,“Mevkidaşımı Dağlık Karabağ müzakerelerine ilişkin bilgilendirdim. Bölgenin öncü ülkelerinden biri ve AGİT Minsk Grubu üyesi olan Türkiye’nin sorunun çözümüne ilişkin bilgili olması gerekiyor” dedi. Memmedyarov, Türkiye-Rusya ilişkilerinin normalleşmesinin Dağlık Karabağ sorununun çözümüne ölümlü katkı sağlayacağını kaydetti.

    Azerbaycanlı üst teğmenin Ermeni askerleri tarafından vurulması hakkında konuşan Memmedyarov, “Bu olaylara son vermek için diplomatik yolları kullanmalıyız. Çünkü yaşanan tatsız olaylar gösteriyor ki, görüşmelerin yapılmasını istemeyen güçler mevcut. Ermenistan askerleri temas hattında kaldıkça, bu tür tatsız olaylar gerçekleşmeye devam edecek” dedi.

  • Başkan Alparslan “Terörü Şiddetle Kınıyorum”

    Edremit Bakkallar Odası ve Edremit Esnaf Sanatkarlar Odası Başkan Mustafa Alparslan Ankara’da yaşanan hain saldırıyı kınayarak, saldırıda başsağlığı diledi.

    Başkan Alparslan, yaptığı açıklamada şunları kaydetti: “Başkent Ankara’nın merkezinde sivil vatandaşlarımıza yönelik gerçekleştirilen, çok sayıda insanımızın hayatını kaybettiği ve yaralandığı alçak saldırıyı büyük bir üzüntü içinde takip etmekteyiz. Yetkililer, saldırının bombalı bir araçla otobüs duraklarının yakınında yapıldığı bilgisini paylaştı. Menfur saldırıyı gerçekleştirenleri ve terör faaliyetleriyle insan canına kasteden karanlık zihniyetleri şiddetle kınıyorum. Zor zamanlarda dayanışma, birlik ve beraberlik içinde olan milletimiz, bu süreçte de gerçekleştirilen kanlı eylemlere karşı metanetli tavrını ortaya koyacaktır. Canımızı en derinden acıtan bu hain saldırı sonucunda yaşamını yitiren vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Başımız sağ olsun.” Dedi.

  • Malatya’da ‘Terörü Kınıyorum, Askerime, Polisime Yazıyorum’ Kampanyası

    Malatya’da ilkokul ve anaokulu öğrencilerinin de yazdığı yaklaşık 30 bin mektup, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde terörle mücadele eden kahraman asker ve polislere gönderilecek.

    Malatya’da İnsani Yardım ve Terörü Telkin Platformu tarafından başlatılan ‘Terörü Kınıyorum, Askerime, Polisime Yazıyorum’ adlı mektup kampanyası kapsamında anaokulu ve ilkokul öğrencilerinin de yazdığı yaklaşık 30 bin mektup Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde terörle mücadele eden güvenlik güçlerine gönderilecek.

    Himayeye Muhtaç Yaşlılar ve Kadınlar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (HİMYAÇ-DER), Önce Vatan Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Emniyet Teşkilatı Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Vakfı ve Malatya Oğuz Bayındır Akkoyunlu Dayanışma Derneğinin (OBA-DER) destek verdiği ve İnsani Yardım ve Terörü Telkin Platformu tarafından başlatılan ‘Terörü Kınıyorum, Askerime, Polisime Yazıyorum’ adlı mektup kampanyası kapsamında yazılan yaklaşık 30 bin mektup Şırnak, Mardin, Diyarbakır ve Hakkari illerindeki Komutanlıklar ve Emniyet Müdürlüklerinde görev yapan asker ve polislere gönderilecek.

    HİMYAÇ-DER Genel Başkanı ve Malatya İnsani Yardım ve Terörü Telkin Platformu Sözcüsü Ayşe Ece Budan, OBA-DER Başkanı Bülent Oral, Önce Vatan Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Muharrem Kıbrıs ve Emniyet Teşkilatı Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Vakfı Başkanı Sıddık Selçuk bir araya gelerek basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

    Dernek başkanları adına konuşan HİMYAÇ-DER Genel Başkanı ve Malatya İnsani Yardım ve Terörü Telkin Platformu Sözcüsü Ayşe Ece Budan, kampanya hakkında bilgiler vererek terörle mücadele eden güvenlik güçlerine bir nebzede olsa moral vermek istediklerini söyledi.

    Budan, “Tek vatan, tek bayrak, tek millet için teröre geçit vermeyen, canını hiçe sayan, bu vatanın huzurunu ve birliğini korumak için kar, kış demeden illerde ve ilçelerde görev yapan kahraman askerlerimiz ve polislerimiz bizler için vatan, şeref ve namus mücadelesi veriyorlar. Bizlerde onların her zaman yanlarında olduğumuzu hissettirmek ve onlara bir nebze de olsa moral vermek için böyle bir kampanya başlattık” diye konuştu.

    Mektup kampanyasının bugün itibari ile sona erdiğini belirten Budan, “Bugünden itibaren 30 bin adet mektubumuz, karakol ve komutanlıklarımıza iletilecektir. Bu kampanya süresince bizlere destek veren herkese sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Türk Milletinin olmazsa olmazı ezan dinmez, bayrak inmez, vatan bölünmezdir. Tüm kahraman polis ve askerlerimizin Allah yar ve yardımcısı olsun” dedi.

    Budan, kampanyanın tüm Türkiye’ye örnek olmasını dileyerek, “Biz komutanlıklarımız ve emniyet müdürlüklerimize bu kampanya hakkında bilgi verdiğimizde o kadar çok mutlu oldular ki bizler buna çok sevindik ama böyle bir kampanyayı daha önce yapmadığımız için de çok üzüldük. İnşallah Malatya bu kampanya ile diğer illere örnek olur” şeklinde konuştu.