Etiket: “Kimse

  • Kılıçdaroğlu: “CHP’nin Bayrak, Vatan, İnsan Sevgisini Hiç Kimse Reddedemez”

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “CHP’yi eleştirebilirler. ‘Şöyle yaptınız’, ‘böyle yaptınız’ diyebilirler ama bir şeyi kimse söylemez; CHP’nin bayrak sevgisini, vatan insan sevgisini, insan sevgisini hiç kimse reddedemez. Bayrağımızı, çocuklarımızı, insanlarımızı seviyoruz. Biz bir orman gibi kardeşçe yaşamak istiyoruz” dedi.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir’de Balçova Belediyesi tarafından yapılan Şehit Polis Haluk Varlı Parkı’nın açılışına katıldı. Kılıçdaroğlu’nun Adnan Menderes Havalimanı’nda düzenlediği basın toplantısının ardından düzenlenen açılışa, 2015 Eylül’de şehit olan polis Haluk Varlı’nın öğretmen eşi Gül Varlı’nın yanı sıra İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, CHP İzmir Milletvekilleri, Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, ilçe belediye başkanları, CHP İzmir İl Başkanı Alaattin Yüksel, ilçe başkanları, partililer ve çok sayıda vatandaş katıldı.

    Açılışı balkonlarından izleyen vatandaşların, binalarına Türk bayrakları ve Kemal Kılıçdaroğlu pankartlar astığı görüldü. Şehit polisin eşi Gül Varlı, öğretmen arkadaşlarıyla birlikte parkın önünde fotoğraf çektirdi. Açılışta konuşan Kılıçdaroğlu, barış ve huzur vurgusu yaparak, “Şehit polisimiz Haluk Varlı, biz insanca yaşayalım diye hayatını feda etti. CHP’yi eleştirebilirler. ‘Şöyle yaptınız’, ‘böyle yaptınız’ diyebilirler ama bir şeyi kimse söylemez; CHP’nin bayrak sevgisini, vatan insan sevgisini, insan sevgisini hiç kimse reddedemez. Bayrağımızı, çocuklarımızı, insanlarımızı seviyoruz. Biz bir orman gibi kardeşçe yaşamak istiyoruz” diye konuştu.

    Kamuoyunda CHP için “Algı operasyonu yapıyor” dendiğini belirten Kılıçdaroğlu, algıya değil, akıllarına güvendiklerini söyledi. Herkesin Türkiye’de yaşayan mutlu insanlar olacağını ifade eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Biz Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan mutlu insanlar olacağız. Devletin kurumları vardır. Askeri, polisleri vardır, yargıcı vardır. Devlette olması gereken ana unsur adalettir. Adaletin olmadığı yer de devlet de olmaz. Ahlakın olmadığı yerde de adalet olmaz. Güzel ahlakı savunmalıyız. Bu toprakların mayasında yüce ahlak vardır. Sevgili peygamberimiz ‘ben yüksek ahlakı tamamlamak üzere gönderildim’ der. İşte ahlak bu kadar önemlidir.”

    “VEFA BORCUMUZ VAR”

    Polislerin önemine dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Polisimiz görev yapar, polis bizden birisidir. Eğer bu ülkenin sokaklarında rahat geziyorsak, kahvesine, lokantasına gidebiliyorsak polis arkadaşlarımızın onurlu görevi nedeniyledir. Terörün kol gezdiği yerde yine onlar öndedir. Hayatlarını, kolunu, gözünü verir. Bize düşen görev; bu ülke için hayatını veren, canını, kolunu, bacağını veren o insanlara yüksek vefa duygusunu göstermektir. O nedenle ‘ahlak’ diyorum. Parka adının verilmesi elbette yetmez. Onlara ne kadar hizmet edersek bir anlamda kendi vicdanımızı tatmin etmek için. Benim çocuğum komşum, tanımadığım insanlar için hayatını feda eden insanlara vefa borcumuz vardır. O insanlar bizim daha rahat yaşayabilmemiz için hayatlarını feda eden insanlar” dedi.

    “HUZUR İÇİNDE YAŞAMAK İSTİYORUZ”

    Kendi ülkelerinde huzur içinde yaşamak istediklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

    “Her gün şehitlerin geldiği ülkemizde yüreklerimizde derin yaralar açılıyor. Neden? Eğer insansak aklımıza kullanacaksak soru sormalıyız ve kendi vicdanımızla yanıtı bulmalıyız. Ne oldu da Türkiye 14 yılda bu noktaya geldi? Bizim bu memlekette huzura ihtiyacımız var. İlk lokmayı alırken nasıl ‘bismillah’ diyorsak ‘huzur’ da diyebilmeliyiz.”

    İZMİR’E ÖVGÜ

    Konuşmasında, İzmir’e de övgüler yağdıran Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

    “İzmir batıya açılan kapımız. Türkiye’nin medeniyetinin en derin köklerinin olduğu yer. Anadolu’nun bütün insanları burada. TEOG sırasında 1. olan Vartolu kız, ‘en büyük arzum İzmir’i görmek’ diyor. Neden İzmir? Çünkü insan sevgisi var İzmir’de. Bütün kimlikler, inançlar var. Biz bu barışı, huzuru tüm coğrafyaya yaymak istiyoruz. Mustafa Kemal hepimizin ortak değeridir. Bütün hayatı savaş meydanlarında geçmiştir ama savaşı bitirdikten sonra ‘yurtta barış dünyada barış’ dedi. Çünkü o da biliyor ki barıştan daha değerli bir şey yoktur. Savaş meydanlarından gelen Mustafa Kemal Atatürk, ‘zorunlu olmadan savaş bir cinayettir’ diyor. Bizim Kurtuluş Savaşımız kutsal savaşımızdır. Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarken binlerce şehidimiz, yetim çocuğumuz, anaların gözyaşı vardır. Biz onların verdiği Türkiye’de huzur içinde yaşamak ve çocuklarımıza daha güzel bir Türkiye vermek istiyoruz. Eğer bunu yapabilirsek ister simitçi, ister mimar, ister başbakan, siyasetçi olalım; eğer çocuklarımıza güzel Türkiye vermek için mücadele ediyorsak o zaman görevimizi yapmış oluruz. Tek bir şey istiyoruz; kendi ülkemizde insanca huzur içinde barış içinde yaşamak istiyoruz.”

    “PARKIN ADINI YAŞATALIM”

    Kılıçdaroğlu, konuşmasının sonunda şehit polisin eşi Gül Varlı ile de bir araya gelerek açılış kurdelesini kesti ve parka şehit polis Varlı’nın adının verilmesine dair meclis kararını verdi. Gül Varlı, “Buraya gelen herkes için sonsuz teşekkür ediyorum. Eşimin anısını bu şekilde sizlerin sayesinde yaşatacağım. Tek isteğim; parkın adını yaşatalım” diye konuştu.

    Açılışta konuşan Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya da, “Dedik ki; ‘burada eşiyle mutlu birlikteliği olan polis arkadaşımız ülkenin bölünmez bütünlüğü için yaşamını feda etti. Biz de mayıs ayında parkın ismini değiştirmek için meclise önergeyi verdik. Bu kent bu ülke, yaklaşık bir yıl önce bile dağdan indirilen terör örgütleri terörle karşılandı. Biz orada değildik. Beraber el ele birlikte yürüdüler. Biz oralarda da yoktuk. Şehitler toprağa düşerken, resmi bayramlar yasaklanırken binlerce kişiyle düğünler yapıldı. Biz yine oralarda yoktuk. Biz olmamız gereken yerlerdeyiz. Şehitlerin gelmesini istemediğimiz halde gelen her şehidin cenazesinde olacağız. İhanetin olduğu hiçbir yerde olmayacağız” dedi.

  • Öztürk: “Kimse Kozan’da Kilikya Ermeni Krallığı Rüyası Görmesin”

    Adana’nın Kozan ilçesinin 96. kurtuluş yıl dönümü törenlerinde konuşan Belediye Başkanı Musa Öztürk, Kozan’ın Ermeni ve Fransız işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünde Almanya’nın ’soykırım’ tasarısını kabul ettiğini söyledi.

    Öztürk, törende yaptığı konuşmasında, “Biz Balkan Harbi’nde çarpışırken 900 sene birlikte yaşadığımız ve kardeş diye bağrımıza bastığımız Ermeniler, Fransızlarla işbirliği yaparak bizi sırtımızdan vurdu. Güya Çukurova’da Kilikya Krallığı kuracaklar, Kozan’ı da başkent yapacaklardı. Şimdi ilçemizdeki manastırı geri almak için uluslararası mahkemelerde sözde Ermeni soykırımını gerekçe göstererek davalar açıyorlar, parlamentolardan yasalar çıkartmaya çalışıyorlar. Ermeni soykırımı diye bir olay yok, bunların hepsinin açıklaması devlet arşivlerinde var” dedi.

    O dönemde ülkemizde yaşamaya devam eden Ermeni sayısının 464 bin olduğunu belirten Öztürk, “Nerelerde peki onların çocukları şimdi? Bir kısmı Güneydoğu’da PKK adı altında karşımıza çıkıyor. Askerimize, polisimize kurşun sıkanların çoğu Ermeni soyundan gelmektedir. Kozanımızın Ermeni mezaliminden kurtulduğu 2 Haziran’da, bugün Almanya 1915 Ermeni Olaylarını ‘soykırım’ olarak niteleyen yasa tasarısını kabul etmiştir. Kozanımızda Kilikya Krallığı kurma rüyasını gören Ermenilere ve tüm dünyaya sesleniyorum, kimseye verecek bir karış toprağımız yok” diye konuştu.

  • “Kardeşime Süt Alacağım” Dedi, Kimse Dönüp Bakmadı

    İzmir’in Gaziemir ilçesinde bir vatandaşın cep telefonuyla kaydettiği görüntüler yürek dağladı. Görüntüde, sokakta mendil satan küçük bir kız çocuğu “Kardeşime süt alacağım” diye bağırıyor ancak yoldan geçen kimse dönüp bakmıyor.

    Yürek burkan olay, İzmir’in Gaziemir ilçesinde İzmir Banliyö (İZBAN) Semt Garajı istasyonunun önünde meydana geldi. Bir vatandaşın cep telefonu ile kaydettiği görüntüde, ismi ve yaşı bilinmeyen bir kız çocuğu İZBAN’dan inen yolculara mendil satmak için yoğun çaba sarf ediyor. Önünden geçenlere “Kardeşime süt alacağım. Anlayan yok mu?” diye seslenen küçük kıza, önünden geçen kimse dönüp bakmıyor. Küçük kızın, orada bulunduğu süre içerisinde aynı şekilde bağırmaya devam ettiği ancak kimsenin dönüp bakmadığı görüldü.

  • Hamzaoğlu: “Kimse Altında Bir Şey Aramasın”

    Bursaspor Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu, dün Konya’da Galatasaray eski başkan yardımcısı Abdurrahim Albayrak ile yemek yemelerine Bursaspor taraftarından gelen tepkilere ilişkin yaptığı açıklamada, “Kimse altında bir şey aramasın. Ben Bursaspor’un teknik direktörüyüm ve buradayım onu da söyleyeyim” dedi.

    Spor Toto Süper Lig’in 30. haftasında 22 Nisan Cuma günü deplasmanda Kayserispor ile karşılaşacak olan Bursaspor’da hazırlıklar sürüyor. Akşam saatlerinde yapılan antrenman öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu, Akhisar Belediyespor karşılaşmasında alınan mağlubiyete ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Hepimiz üzüldük ama galibiyeti de çok hak edecek oyun oynamadık. Oyun olarak rakibe üstünlük kuramadık. Bundan dolayı üzgünüz. Taraftarlarımız çok güzel bir şekilde tribünleri doldurdu. Takıma bir güç vermeye çalıştı. Biz o reaksiyonu çeviremedik. Bu kaybettiğimiz ilk maç değil, son da olmayacak. Kafamızı kaldırıp maçlara hazırlanmaya çalışacağız. Kayseri maçında kaybettiğimiz puanları telafi etmek istiyoruz” diye konuştu.

    “EMRE’NİN SAKATLIĞINA ÜZÜLDÜK”

    Sakatlığı bulunan Emre Taşdemir ve Deniz Yılmaz’ın son durumları hakkında da bilgi veren deneyimli çalıştırıcı, “Emre’nin sakatlığına üzüldük. Kötü bir sakatlık ama daha da kötü olabilirdi. Bağ sakatlığı ile onu atlatması güzel. Deniz iki hafta sonra hazır olacak. Onun dışında bir sıkıntı gözükmüyor” dedi.

    “BEŞİKTAŞ MAÇINDA ATILMASAYDIM BİRAZ DAHA FARKLI OLABİLİRDİ”

    “Akhisar Belediyespor maçı başta benim hatam” diyen Hamzaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Beşiktaş maçında atılmasaydım biraz daha farklı olabilirdi, oyuncularımızın daha gayretli olabilirdi. Kendime pay alıyorum. Ne kadar kızarsak kızalım kendimizi tutmamız gerekecek. Herkes sizden galibiyet bekliyor. Bunu başaramamış olmak insanı tedirgin ediyor. Maçta biraz geriyor. Ne olursa olsun, bunu son dakikalarda dahi yaşamış olsak da bütün oyuncularımın maçın sonuna kadar mücadele etmesi gerekiyor. Birçok neden sayabiliriz” şeklinde konuştu.

    “BEKİR ELİNDEN GELENİ YAPTI”

    Akhisar Belediyespor karşılaşmasında taraftarların Bekir Yılmaz’a tepkilerini de değerlendiren tecrübeli teknik adam, “Hosogai’nin yokluğunda Jem’i düşündük. O da hastalandı. Bekir’e söyledik. Elinden geleni yaptı. Sadece hata yapan Bekir değildi. Bence biraz taraftarlarımız Bekir’e fazla yüklendi. ‘Hocam ben burada kötü oynarım’ deyip takımı düşünmeden hareket edebilirdi. Hataları herkes yapıyor hoşgörü ile yaklaşmakta fayda var. Oyuncularımız bize bir günlük değil, her zaman lazımlar” dedi.

    “KİMSE ALTINDA BİR ŞEY ARAMASIN”

    Dün ödül almak için gittiği Konya’da Galatasaray’ın eski başkan yardımcısı Abdurrahim Albayrak ile yemek yemelerinin taraftarlar tarafından tepkiyle karşılandığının hatırlatılması üzerine deneyimli teknik adam, “Ne yapacağız, keseceğiz mi bütün ilişkilerimizi? Ödül törenine gittik, uçakta karşılaştık kendisiyle. Orada sadece Abdurrahim ağabey yoktu, Ali Gültekin de vardı. Eski dostlarla birlikte olmak güzel. Kimse altında bir şey aramasın. Ben Bursaspor’un teknik direktörüyüm ve buradayım onu da söyleyeyim” şeklinde konuştu.

    “DANY BUNDAN SONRA KADROMUZDA OLMAYACAK”

    Tecrübeli defans oyuncusu Dany’nin kadro dışı kaldığının hatırlatılması üzerine deneyimli çalıştırıcı, “Yönetimimizin aldığı bir karar. Gerekçesini biliyorum ama buradan söylemeyeyim. Dany bundan sonra kadromuzda olmayacak” dedi.

  • Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gedikli: “Kimse Türkiye’yi Durduramayacak”

    Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Bülent Gedikli, Türkiye’nin dünyada bütün ülkelerle ticari ve ekonomik ilişkilerini geliştirmeye devam edeceğini, içeriden ve dışarıdan Türkiye’yi durdurmak isteyenlerin bunu başaramayacağını söyledi.

    Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Bülent Gedikli, Zambiya Ankara Büyükelçisi Miriam Mulenga ve Büyükelçilik Katibi Harold Luyando’yu Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki makamında kabul etti. Türkiye’nin bütün ülkelerle ticari ve ekonomik ilişkilerini geliştirmek istediğini kaydeden Gedikli, Türkiye bu gelişimi sağlarken birilerinin bunu engellemeye çalıştığını kaydederek, “Biz birilerinin söylediklerine göre değil, tarihin ve değerlerimizin bize yüklediği misyona göre hareket ediyoruz” dedi.

    “Bütün ülkelerle her türlü ticari, kültürel bağları kurmak için gayret ediyoruz” diyen Gedikli, bu gayretin bir adımı olarak Zambiya Büyükelçisi Miriam Mulenga ile biraraya geldiklerini kaydetti. Gedikli, “Dünyada enformasyon devrimi oldu, her yere ulaşmak son derece kolaylaştı. Dünyada bütün ülkelerle bu tür ilişkileri geliştireceğiz. Birilerini rahatsız ediyor bu gelişmeler. Türkiye kültürel ve ticari bağlarını güçlendirdiği taktirde öncü devlet olacaktır. Yarından itibaren bunun somut tezahürünü görmüş olacağız. İİT zirvesi var, bu bizim geldiğimiz noktayı göstermesi açısından önemli. Bu toplantı, bundan sonra İslam coğrafyasında ve Ortadoğu’da kaderin değişmesi bakımından son derece önemli bir toplantı” diye konuştu.

    AK Parti dönemine kadar Türkiye’nin kendi içine kapanmış bir ülke konumunda olduğunu söyleyen Gedikli, “Biz bunları değiştirdik, artık Türkiye kendi değerleri ile buluştu, devlet-millet kaynaşması oldu. Bu kaynaşma olduktan sonra biz iş adamlarımızın, yatırımcılarımızın, ülkemizin büyük bir potansiyele sahip olduğunu biliyorduk. Bu potansiyel sahaya yansımaya başladı, Türkiye’nin varlığı ortaya çıktı. Biz tarihimizin ve değerlerimizin bize yüklediği misyon ile hareket ediyoruz. Birilerinin söylediklerine göre hareket etmiyoruz. Bize engel çıkartmaya çalışanlar olacaktır, ama biz artık Türkiye olarak farklı bir noktaya geldik. İİT aslında bu somut tezahürün yansıması. 10 yıllık bir eylem planı yapıldı, Türkiye tarafından bu hazırlandı, Türkiye şimdi dönem başkanlığını devralıyor. Biz kendimize güveniyoruz. İçeriden ve dışarıdan birileri ‘yapamazsınız’ diyecek, ama biz yapacağız, kimse Türkiye’yi durduramayacak” şeklinde konuştu.

    Zambiya Ankara Büyükelçisi Miriam Mulenga, Türkiye’nin Zambiya’ya yönelik dış siyaseti konusunda müteşekkir olduğunu ifade ederek, Zambiya’nın bir Afrika ülkesi olduğunu hatırlattı. Türkiye’nin son derece güçlü bir ekonomisinin olduğunu söyleyen Büyükelçi Mulenga, Türkiye’nin Afrika’ya karşı farklı bir yaklaşımının olduğunu dile getirdi. Türkiye’nin dış politikasındaki en önemli unsurun ortaklık kurmak olduğunu belirten Büyükelçi Mulenga, Zambiya olarak güçlü bir ekonomiye sahip ülke ile işbirliği yapmak istediklerini kaydetti. Ancak iki ülke arasındaki ilişkilerin çok yeni olduğunu belirten Mulenga, ilişkilere büyük adım olarak bakmaya ihtiyaç duyduklarını ifade etti. İki ülke arasında ilişkilerin güçlendirilmesi amacıyla ortak bir komisyon kurulduğunu kaydeden Büyükelçi Mulenga, çift vergilendirmenin önlenmesine yönelik bir diğer anlaşma taslağının ise yeni bir şekle ihtiyaç duyduğunu kaydetti. Mulenga, yatırım teşviki ve korunması anlaşmasına değinerek tüm bunların nihayetlendirildiğini bildirdi.

    Zambiya’nın oldukça fazla yatırım fırsatına sahip bir ülke olduğunun altını çizen Büyükelçi Mulenga, bu durumda oldukça iyi mükafatın da bulunduğunu belirtti. Zambiya hükümeti için kazanç alanlarının ise madencilik sektöründe olduğunu vurgulayan Mulenga, Zambiya’nın en büyük dördüncü bakır madeni ülkesi olduğunu ve aralarında altın madeninin de bulunduğu bu sektörde çeşitli fırsatlara ev sahipliği yaptığını söyledi. Enerji konusunda da yatırım yapmak isteyen Batılı yatırımcılar için önemli potansiyele sahip olduklarını kaydeden Mulenga, enerji sektöründe yatırımcılara önemli fırsatlar sunduklarını, enerji konusunda yapılan yatırımın sadece Zambiya’ya yatırım yapmak anlamına gelmediğini, aynı zamanda bölge dışına da yatırım yapmak anlamına geldiğini, çünkü Zambiya çevresinde bulunan ülkelere de enerji ikmali sağladıklarını vurguladı.