Etiket: “Kimse

  • İçişleri Bakanı Ala:”Türkiye sınırları içerisinde milletin verdiği yetkiyi kimse milletin aleyhine kullanamaz”

    İçişleri Bakanı Efkan Ala, belediyelerin görevlerinin milletten aldıkları oyu hizmete çevirmek olduğunu belirterek, “Kim bu hizmete çevirmeyi bir tarafa bırakıp devletin ve milletin imkanları hele hele araçlarını terör örgütlerine bombalı saldırıda bulunsun diye bir şekilde buna imkan sağlarsa tahsis ederse bunun gereği derhal yerine getirilir. Nitekim getirilmiştir” dedi.

    Erzurum’da düzenlenen güvenlik toplantısına başkanlık eden İçişleri Bakanı Efkan Ala, daha sonra Tortum ve Oltu ilçelerini ziyaret etti. Bakan Ala, Tortum ilçesini ziyareti sırasında terör eylemleriyle ilgili bağlantıları bulunduğu iddia edilen belediye başkanlarının görevden alınmasıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

    Bakan Ala, “Bu konuda soruşturma açtığımız belediye başkanlarını meclis üyelerini görevinden uzaklaştırıyoruz. Dün yapılan da Mazı Dağı’ndaki patlamada değerlendirmelere göre ciddi problemler vardır. Orada belediyenin bir kamyonu kullanılmış. Bu olacak iş değildir. Buna fırsat veren kim olursa olsun gereği yapılır. Gereği yapılmıştır. İçişleri Bakanlığından. Bizim tarafımızdan görevinden uzaklaştırılmıştır. Bu top yekün bir mücadeledir. Terörle mücadele küresel bir sorun haline gelmiştir. Uluslararası işbirliği yapılması gereken bir boyuta gelmiştir. Türkiye sınırları içerisinde milletin verdiği yetkiyi kimse milletin aleyhine kullanamaz. Kullanırsa da gereği yapılır. Şimdiye kadar 26 belediye başkanı bu şekilde uzaklaştırılmıştır. Seçilmiş olmak milletin arzu ve isteklerini de beraberinde getirir. Sorumsuz davranmayı gerektiremez. O bakımdan hele hele millete karşı bu terör saldırılarına karşı dik duracak orda seçilenler olmalıdır. Bahane uyduruyorlar. Kurnazlık yapıyorlar. Soruşturmalarda bunlar ortaya çıkıyor” diye konuştu.

    Oltu’da coşkulu karşılama

    Oltu ilçe merkezine girişte çevre yolu kavşağında kalabalık tarafından karşılanan Bakan Efkan Ala, uzun bir araç konvoyu ile ilçe merkezine geldi. Konvoyu karşılayan minik bir kız Bakan Ala’ya çiçek sunarken, Oltu 25 Martspor Başkanı ve aynı zamanda Belediye Meclis Üyesi Ahmet Zengin Bakan Ala’ya Oltu 25 Martspor’un formasını hediye etti.

    Bakan Ala ve beraberindekiler daha sonra yemek için Uzunyaylalar Cağ Kebabı Salonuna geçti.

    Baba ocağı Oltu’da yapımına devam edilen Oltu Hükümet Konağı binası inşaatı ve diğer yatırımları gezecek olan Bakan Ala, daha sonra babası Temel Ala ve annesi Gönül Ala’yı ziyaret edecek.

  • İhaleye Çıkarılan Maden Ocağına Kimse Talip Olmadı

    Zonguldak’ın Ereğli ilçesine bağlı Kandilli Beldesi’ndeki Alacaağzı Maden Ocağının ihalesi hiçbir firma katılmadığı için iptal edildi.

    Türkiye Taş Kömürleri Kurumu (TTK) Armutçuk Müessese Müdürlüğü’ne bağlı Alacaağzı Kömür Ocağı’nın ihalesi bugün TTK Satın Alma Daire Başkanlığı’nda yapıldı. İhale için HEMA Enerji, Hattat Holding ve Demir Petrol şartname almasına rağmen 20 yıllığını ve en düşük ton başı 5 TL bedelle ihaleye çıkan maden ocağına hiç kimse talip olmadı.

    Kandillili İş Adamı Ereğli Madencilik Firması Sahibi Niyazi Özcan, maden ocağının teşvik kapsamına alınmadığı için kimsenin ihaleye katılmadığını düşündüğünü söyledi. Kandilli’deki Alacaağzı Maden Ocağı’nın özelleştirilmesinde KARDEMİR modelinin uygulanması gerektiğini söyleyen Özcan, “Maden sektörü çok hassas, riski çok fazla. Buradaki maden ocağı teşvik kapsamında olmadığı için kimse ihaleye katılmadı. Burada örnek olarak KARDEMİR modeli uygulanabilir. Alacaağzı Maden Ocağı2nın patronu Kandilli halkı ve daha önce orada çalışan madenci kardeşlerimiz olabilir. Bu model KARDEMİR’de başarıya ulaştı. Hem işçi, hem şehir, hem de devlet bu modelden karlı çıktı. Ben bu konuyla ilgili olarak bir rapor hazırlayıp Başbakanlık, Enerji Bakanlığı, Çalışma Bakanlığı ve Özelleştirme İdaresi’ne gönderdim. Burada akli selimin galip geleceğine inanıyorum” dedi.

    Özcan, Alacaağzı Maden Ocağı’nda yıllık yaklaşık 100-120 bin ton kömür üretiminin gerçekleşebileceğini ve burada 1000 kadar istihdam sağlanacağını söyledi.

  • Figen Yüksekdağ: “Bizi Halkımızdan Başka Kimse Sorgulayamaz”

    Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, dokunulmazlıkların kaldırılmasının ardından ifade çağrıları yapıldığı belirterek, “Bizim cevabımız çok net. Bizleri halkımız dışında, bizi seçen vatandaşlarımız dışında kimse sorgulayamaz. Kimseye söylediklerimizden, siyasi düşüncelerimizden dolayı, halkımızın taleplerini, mücadelesini temsil ettiğimizden dolayı hesap vermeyiz, vermez zorunda değiliz” dedi.

    Figen Yüksekdağ, HDP Mersin İl Başkanlığı tarafından Yılmaz Güney Parkı’nda düzenlenen iftar yemeğine katıldı. İftarda Yüksekdağ’a, Akdeniz Belediye Eş Başkanları Fazıl Türk ile Yüksel Mutlu’da eşlik etti. İftarın ardından konuşan Yüksekdağ, İFTARDA Mersinliler ile birlikte olmaktan memnuniyet duyduğunu ifade ederek, “Bizler her yan yana geldiğimizde halkın ve haklılığımızın iradesini büyütürüz. İster bir mitingde ister parti çalışmasında isterse Ramazan sofrasında bu mübarek ayın dayanışma zemininde bir araya gelelim. Her yan yana geldiğimizde gücümüzü büyütürüz, her yan yana geldiğimizde bu gücün kazanma azmini büyütürüz. Tamda bu nedenle bizim yan yana gelmemizi istemiyorlar. Biz her yan yana geldiğimizde, dayanışmayı büyüttüğümüzde bildikleri her yolla bu dayanışmayı ve birliği dağıtmaya çalışıyorlar. Bugüne kadar bunu başaramadılar, bundan sonra da başaramayacaklar” diye konuştu.

    Dokunulmazlıklarla ilgili de konuşan Yüksekdağ, “Milletvekillerimizin, her birimizin dokunulmazlıkları kaldırıldı. Şimdi savcılar, görevlendirilen hakimler bizleri ifade çağrısı yapmışlar. Cevabımız çok net. Bizleri halkımız dışında, bizi seçen vatandaşlarımız dışında kimse sorgulayamaz. Kimseye söylediklerimizden dolayı, siyasi düşüncelerimizden dolayı, halkımızın taleplerini, mücadelesini temsil ettiğimiz, dillendirdiğimizden dolayı hesap vermeyiz, hesap vermek zorunda değiliz. Bizleri bugün savcılık ve mahkemeler yoluyla hesap vermeye zorlayanlar kendileri hesap verecekler. Bizler bu koşulda da siyaset yapmaya ve var olmayı başaracağız” şeklinde konuştu.

    Belediyelerle ilgilide konuşan Yüksekdağ, “Belediyeler halkındır. 1 yıldır zaten belediyelere sürekli müfettişler yolluyorlar. Bütün inceledikleri belediyelerde bir tane sıkıntı bulamadılar” ifadelerini kullandı.

  • Başkan Karabağ: “Yürüyüşümüzü Kimse Durduramaz”

    Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava sonrası önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Karabağ, “Türkiye haritasında hala cumhuriyet hakimleri olduğunu bugün gördük” dedi. Öte yandan mahkeme heyeti, Başkan Karabağ’ın duruşmalardan muaf tutulması yönünde karar verirken Başkan Yardımcısı Gamze Eraslan hakkındaki adli kontrol şartını da kaldırdı.

    RÜŞVET VE İRTİKAPTAN SUÇLANIYOR

    Bayraklı Belediyesi’ne yönelik geçtiğimiz Nisan ayında ’rüşvet ve irtikap’ iddialarıyla yapılan operasyon sonrasında Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ ve yardımcısı Gamze Eraslan’ın da bulunduğu 10 kişi hakkında dava açılmıştı. Başkan Karabağ hakkında 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası, yardımcısı Gamze Eraslan hakkında ise 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası isteniyordu.

    İLK DURUŞMA YAPILDI

    Operasyon sonrası savcı tarafından hazırlanan iddianamenin ilk duruşması dün 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Yaklaşık 8 saat süren duruşma sonucunda mahkeme heyeti, Başkan Karabağ’ı duruşmalardan muaf tuttu. Başkan Yardımcısı Gamze Eraslan hakkındaki adli kontrol şartını da kaldırdı. Dava 3 Kasım’a ertelendi. Açıklamalarda bulunan Başkan Karabağ, “Bugün görüldü ki içi boş bir iddianame saatlerce Bayraklı Adliyesi’ndeki hakimlerimizi ve insanlarımızı meşgul etti. Öncelikle buraya gelen herkese teşekkür ederim. Türkiye haritasında hala cumhuriyet hakimleri olduğunu bugün gördük. Onun için de Atatürk’ün kurduğu cumhuriyet değerlerine, Bayraklı’da bayrağa, cumhuriyete ve Atatürk’e sonuna kadar sahip çıkmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Öte yandan dava süresince bekleyen binlerce kişi çıkışta Başkan Karabağ’ı yalnız bırakmadı.

    SEVENLERİ İLE BİR ARAYA GELDİ

    Başkan Karabağ, dava sonrası Havuz Düğün Salonu’nda partililer ve belediye çalışanları ile bir araya geldi. Burada Başkan Karabağ’ın eşi Bahriye Karabağ, CHP Bayraklı İlçe Başkanı Cemalettin Alper de yer aldı. Önemli ve çarpıcı açıklamalarda bulunan Başkan Karabağ şunları söyledi: “Bugün mahkemede olan arkadaşlar olayı gördüler. Söylenecek bir şey yok. Ama bizim mahkeme sürecinin ilk gününden itibaren, organizenin yaptığı saçma sapan operasyon sonrası, gösterdiğimiz dayanışmayı bu belediyede kalıcı hale getirmemiz gerekiyor. Mesele ben değilim. İçimizden herhangi bir arkadaşımızın başına bir şey geldiğinde haksız da olabilir ama ailesi adına ona sahip çıkmamız gerekiyor. Belediyede bazı arkadaşları değerlendirirken, ‘nasıl tahammül ettin?’ diye soranlar oldu. Ben o insanı tek başına düşünmem. Mutlaka arkasında ailesi vardır. Kendisi tek başına bir şey ifade etmez ama arkasındaki insanlar, hastalar ve çocukları benim için önemlidir. Bana diyorlar ki, ‘başkan getirdiğin adamlar hainlik yapıp yapıp gidiyor.’ Bu onların ayıbı. Benim yapacağım bir şey değil. Ama eşimle bir karar verdik. Eskiden solucan gibi hayvanları yolda gördüğümüzde dikkat etmezdik. Şimdi daha dikkat ediyoruz. Bu hayvanların kıymetini yeni yeni anlıyorum. İçimizdeki yaratıklar demeyim artık, ne olduğu belli olmayan tipler var. Hayvanlar bu tiplerden daha değerli bizim için. Hiç olmazsa birbirlerini satmıyorlar ve vefakar dostlar oluyorlar.”

    “AZİZ NESİNLİK HİKAYE”

    “Ne yaparsa yapsınlar bizim Bayraklı’daki yürüyüşümüzü durduramayacaklar” diyen Başkan Karabağ, “Evimi dinliyorlarmış, gittiğim yerleri dinliyorlarmış; dinleye dinleye bir hal oldunuz. Bir de kendinizi dinleyin bakalım. Her gün yeni bir şey çıkıyor. Beni içeri atacaklarmış. Gider yatarım. ‘Adam gibi yattı’ derler. Davada iki telefon yüzünden 5 saat telefon muhabbeti dinledik. Hakikaten Aziz Nesinlik bir hikaye. Rahmetli yaşasaydı bu davayı anlatırdı. İki telefon geldi mi gitti mi? Nereye gitti? Oraya gitti. Uçaklarla paralar, altınlar gidiyor. Bu süreçleri yaşayacaktık, biliyoruz. Ama şunu söyleyeyim bizim dayanışmamız giderek büyüyor. Sizleri tebrik ediyorum. Dayanışma ruhunu geliştirdiniz” dedi.

    “ATATÜRK YOLUNDAN YÜRÜMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

    Karabağ, kendisinin Bayraklı’dan gitmesini bekleyenler olduğunu belirterek, şöyle konuştu: “Şimdi bekliyorlar ki Hasan Başkan Bayraklı’dan gitsin. ‘Bayraklı’yı alalım’ diyorlar. İyi de nasıl alacaksınız? Burada herkes Hasan Karabağ oldu. Hiçbir yerde bu birliktelik yok. Keşke İzmir’de bunu yapabilsek. Sevgiye dayalı, partili partisiz herkesi kucaklayan bir belediye başkanına sahip çıkma duygusu. Aslında bu duyguları İzmir’de büyütebilirdik. Ama maalesef o orijinde ve misyonda insanlarla bir arada değiliz. Onun için dünya nimeti kaygısı fazla olan arkadaşlar o kaygılarla baş başa bırakıyoruz. Biz Atatürk yolunda yürümeye devam edeceğiz. O bizim her şeyimiz. Atatürk’ün yolundan ayrılmadığımız sürece bu ülkenin başına bir şey gelmez. Ama ayrılınca bugünlerde rezilliğimiz çıktı. Bana dernekler geliyor. ‘Piknik yapacağız, kahvaltı yapacağız, halay çekeceğiz’ diyorlar. Bunları yapalım da bu ülke, cumhuriyet yıkılırsa nerede halay çekeceğiz kadınlı erkekli? ‘Birçok ilin konfederasyonları var, onlara bir araya gelin’ dedim. Sivil toplum kuruluşlarının dayanışma zamanı. Liseliler kadar olamadık. İşimiz kolay değil zor. Ama sizin gibi inançlı kardeşlerimle bu işlerin üstesinden geleceğini düşünüyorum.”

  • Ağar: “Kimse Kıdem Tazminatına El Uzatamaz”

    Türkiye Yol İş Sendikası Genel Başkanı ve Türk İş Genel Mali Sekreteri Ramazan Ağar, kıdem tazminatının her zaman tartışıldığını belirterek, “Kimse kıdem tazminatına el uzatamaz” dedi.

    Türk İş 4. Bölge Temsilciliği’nin verdiği iftar programına katılan Ağar, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Ağar, kiralık işçi meclise geldiğinde takip ettiklerini ve karşı çıktıklarını hatırlatarak, “Hala da karşı çıkıyoruz. İsmi bile doğru değil. Ama bu yasa çıktı. Bunun 7-8 maddesine müdahale ettik ve değiştirdik. Çıkmasa iyi olurdu ama çıktı. Özel istihdam büroları kiralık işçi temini yapacak. Kiralık işçiler oradan temin edilecek. Ama bir ay başka bir yerde bir ay başka bir yerde çalışacak. Kiralık işçi yasası Avrupa ülkelerinde çıkmış ama uygulanamamış. Avrupa bile bundan vazgeçmeye başlamış. Çıkan yasanın bu şekliyle uygulanabileceğini düşünmüyoruz. Çok uygulanabilir değil. Bazı partiler anayasa mahkemesine bunun iptali için başvuracaklar” diye konuştu.

    Bireysel emekliliğe de karşı çıktıklarına dikkat çeken Ağar şöyle devam etti:

    “Bireysel emekliliğe biz karşıyız. İşçiye hiçbir katkısı yok. İşçinin rızası alınmadan maaşlarından otomatikman 100 lira kesinti yapılacak. Bu doğru değil ve anayasaya aykırı. İşçinin rızası olmadan hiçbir yere para kesilemez. Bu yasa çıkartılmaması lazım. Çıkacağını da tahmin etmiyoruz. Olur da çıkarsa da anayasa bunu iptal eder. Ama isteğe bağlı olarak çıkabilir. Siyasi hükümet de tam anlamıyla kendi aralarında anlaşamadı.”

    Kıdem tazminatının her sene tartışıldığını ifade eden Ağar, “Bu dönem biraz daha tartışılmaya başlandı. Kıdem tazminatına kimse el uzatamaz. Hiçbir değişiklik yapamazlar. ‘Kıdem tazminatını herkes alamıyor’ diyorlar. Tabi ki kıdem tazminatını herkes almalı. Ancak herkes alırken de 30 günlük kıdem tazminatı hakkı olan bir işçinin gün sayısı düşürülmemeli. Bunu da yapamazlar, yaptırmayız da. Böyle bir dayatma olursa Türk İş olarak biz milleti çağırırsak millet sokağa dökülür. Bu seviyeye geleceğini düşünmüyorum” dedi.

    İftara, Adana Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü Haşim Meydan, Türk İş 4. Bölge Temsilciliği Başkanı Edip Gülnar ve çok sayıda sendika üyesi katıldı.