Etiket: Kendisini

  • Liseli Tekvandocu Kendisini Kuşakla Asarak İntihar Etti

    Gaziantep’te 17 yaşındaki tekvandocu, sarı yeşil kuşakla kendini tavana asarak intihar etti.

    İddiaya göre, Karataş Mahallesi 404. Cadde’deki Guleken Sitesi’nde oturan 10. sınıf öğrencisi Tarık Dinçoğuz (17), akşam saatlerinde annesi Fatime Yüksel Dinçoğuz ile bilinmeyen bir nedenle tartıştı. Oğluna kızan anne, komşusunun evine gitti. Bir süre evden ses gelmemesi üzerine şüphelenen anne, komşusunu oğluna bakması için eve gönderdi. Elif isimli komşuları eve girdiğinde genci tavanda sarı-yeşil kuşağa asılmış halde gördü. Komşunun çığlıkları üzerine anne Fatime ve diğer komşular eve gittiklerinde Tarık’ı asılı vaziyette buldu. Genç annesi ve komşuları tarafından asılı olduğu yerden indirilirken, olay yerine gelen sağlık ekipleri genç tekvandocunun öldüğünü belirledi.

    Lise öğrencisi Tarık Dinçoğuz’un uzun süredir tekvando eğitimi gördüğü ve sarı-yeşil kuşakta olduğu öğrenildi.

  • İşadamı Tabancayla Kendisini Vurarak İntihar Etti

    Sakarya’nın Sapanca ilçesinde yaşayan işadamı E.A, silahla kendisini vurarak intihar etti.

    Edinilen bilgilere göre, il dışında olan eşi, E.A’dan haber alamayınca durumu sitenin güvenlik görevlisine bildirdi. Kapıyı açan olmayınca eve giren güvenlik görevlisi, işadamı E.A’yı yerde kanlar içerisinde hareketsiz yatarken buldu. Durumu Acil 112 ekiplerine haber vermesiyle olay yerine gelen 112 ekibi E.A’nın öldüğünü belirledi. Polis ekipleri olayla ilgili soruşturma başlattı.

  • Somalı Uçağında Kendisini Patlatan İntihar Bombacısının, Asıl Hedefinin THY Uçağı Olduğu İddia Edildi

    Somali uçağında kendisini patlatan intihar bombacısının, aslında Türk Hava Yolları’na ait bir uçak için bilet aldığı iddia edildi.

    Somalili yetkililer, geçtiğimiz hafta Daallo Havayollarına ait yolcu uçağında meydana gelen patlamanın laptop içerisine yerleştirilen patlayıcının ateşlenmesi ile gerçekleştirildiğini kaydederek, laptopun adına kayıtlı olduğu Abdullahi Abdisalam Borle’nin, aslında Mogadişu’dan kalkış yapması planlanan THY uçuşuna bilet aldığını, ancak uçuşun ertelenmesiyle Daallo Havayollarına yönlendirildiğini söyledi.

    Geçtiğimiz hafta Daallo Havayollarına ait Somali-Cibutu seferini gerçekleştiren yolcu uçağının kabininde kalkıştan 5 dakika sonra patlama meydana gelmiş, uçağın gövdesinde delik açılmıştı. Patlamanın meydana geldiği yerde oturan Abdullahi Abdisalam Borle’nin açılan delikten düşerek hayatını kaybettiği, 2 kişinin de yaralandığı olayda uçak Somali’nin başkenti Mogadişu’ya acil iniş yapmıştı. Somali hükümet sözcüsü Abdislam Aato, patlamanın bir laptop içine yerleştirilen patlayıcının ateşlenmesi ile meydana geldiğini ve laptopun da Abdullahi Abdisalam Borle adına kayıtlı olduğunu doğruladı.

    Sözcü Abdislam Aato, saldırıyı gerçekleştiren Borle’nin, aslında Mogadişu’dan kalkış yapması planlanan THY uçuşuna bilet aldığı ancak uçuşun ertelenmesiyle diğer yolcular gibi saldırganın da Daallo Havayollarına yönlendirildiğini söyledi. Aato, devam eden soruşturma kapsamında en az 20 kişinin tutuklandığını dile getirerek, “Şüpheliler iş birliği yapıyor ve önemli bilgiler elde ettik. Olayın nedeninin en kısa sürede bulacağız” dedi. Hükümet sözcüsü Aato, olayın meydana geldiği günden beri Mogadişu Havalimanında güvenlik önlemlerinin arttırıldığını aktardı.

    THY yetkilileri de konuyla ilgili açıklamasında ilgili uçuşun kötü hava koşulları nedeniyle ertelendiğini kaydetti.

    Olayı şu ana kadar üstlenen olmazken, saldırının Eş Şebab tarafından gerçekleştirilmiş olabileceği belirtiliyor.

  • 6 Ay Önce Evlenen Kadın Su Borusuna Kendisini Astı

    Zonguldak’ta 6 ay önce evlendiği öğrenilen 21 yaşındaki Gizem S., su borusuna kendisini astı.

    Edinilen bilgiye göre olay akşam saatlerinde Kilimli ilçesine bağlı Çatalağzı beldesinde yaşandı. Geçtiğimiz yılın Ağustos ayında Hasan S. ile dünya evine giren 21 yaşındaki Gizem S., henüz bilinmeyen bir sebeple intihar etti.

    Gizem S., evinin banyo bölümünde bulunan su borusuna kendisini astı. Olayın yakınları tarafından fark edilmesi üzerine sağlık ekiplerine haber verildi. İlk müdahalesinin ardından Atatürk Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Gizem S., tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

    Genç kadının ve eşinin ailesi olayı haber alır almaz hastaneye akın etti. Hastane bahçesinde sinir krizleri geçiren aile yakınları sakinleştirilmeye çalışıldı. Polisin olayla ilgili soruşturması sürüyor.

  • Kalp Krizi Kendisini Gösteriyor

    Ünlü cerrah Prof. Dr. Ahmet Akgül, kalp krizinin kendini birçok şekilde gösterebildiğini söyledi.

    Akgül, kalp ameliyatı sonrası spor yapılıp yapılmaması, kalp ameliyatı sonrası kontrollerin ne kadar sıklıkla yapılması gerektiği, obezite ameliyatlarının kalbe zarar verip vermediği, kalp ameliyatı geçirmiş bir kişinin mide küçültme ameliyatı olup olamayacağı, hızlı kilo vermenin kalp krizini tetikleyip tetiklemediği konularında açıklamalarda bulundu.

    Akgül, “En klasik ve yaygın olanı göğüs ön kısmında ani başlayan sıkıştırma tarzında yaygın, çeneye ve sol kola vuran ağrı şeklindedir. Ağrı, yanma veya baskı şeklindedir. Sol kola, bazen de sağ kola yayılabilir. Sırta da yayılabilir. Kalbe bağlı ağrı, eforla yani hareketle kötüleşir. Ağrıya çoğu zaman mide bulantısı, kusma ve soğuk soğuk terleme eşlik eder. Bu tablo özellikle efor sırasında ve/veya stresli ortamda ortaya çıkar. Bazı hastalarda ise ani ölüm veya ani bayılma gözlenebilir. Hastaların büyük çoğunluğunda bu şikayetlerin yanında ölüm korkusu ve yoğun kaygı hisseder” dedi.

    KALP KRİZİ ÇOĞU ZAMAN “GELİYORUM” DER

    “Bazı kişilerde çok müphem göğüs ağrısı olabilirken özellikle kadınlar, yaşlılar, şeker hastaları ve obezite hastalarında bu tip şikayetler bulunmayabilir hatta bu kişiler hiç şikayeti olmadan da kalp krizi geçirebilir” diyen Prof. Dr. Ahmet Akgül, “Kalp krizi çoğu zaman “geliyorum” der. Kişide bir hava açlığı olur, sıkıntı artar. O anda yaptığı işten kendini alır, yüzünde kaygı dolu, endişeli bir hal oluşur. Rengi solmaya başlar. Gömleğinin yakasını gevşetir, ceketin düğmelerini açar, en yakın pencereye veya hava alacağı bir alana meyil eder. Daha önce kalp hastası ise ve yanında ilaçları varsa onları almak için ceplerine bakmaya başlar. Kendimiz kalp krizi geçiriyorsak farklı, bulunduğumuz ortamda biri geçiriyorsa öncelikler farklıdır. Nihai sonuç hastanın en yakın zamanda teçhizatlı bir sağlık ekibine ulaştırılmasıdır. Bu bir ambulans da olabilir, veya bir sağlık kurumu da olabilir. Nedeni bu hastaların çok hızla monitörize edilmesi yani kalp ritmi ve atımının görüntülenmesi ve her duruma müdahale edilmesi gerekir. Bu sırada hasta veya yakınlarında dilaltı hapları, nitrat spreyleri, aspirinler varsa kullanılmalıdır. En hızlı emilim yeri dilin altındaki bölgedir, o nedenle ilaçlar bu bölgeden uygulanır. Hap olanlar içilebilir ama içilen ilaçların emilim süresi ve kana karışma süresi uzun olduğundan öncelikle dil altı ilaçlar tercih edilmelidir” diye konuştu.

    Kriz sırasında tek başına olunması halinde “Krizi hisseder hissetmez en kolay arayacağınız kişiyi arayın ve durumu bildirin” diyen Prof. Dr. Ahmet Akgül, daha sonra şunları söyledi: “Bulunduğunuz yerin kapısını aralayın ve açık bırakın, boğazınızı veya göğsünüzü sıkacak tüm giysilerden kurtulun, pencereyi açın ve temiz hava alın, dil altınızı alın, 1-2 tane aspirin için, kesinlikle yemek yemeyin, ayakta durmayın, bulantı kusma da olabileceği için yarı yatar pozisyonda yan dönün, olduğunuz yere yan yatarak kusun tuvalete gitmeyin, burnunuzu kapatarak birkaç defa kuvvetle öksürün, efor yapmayın, sıcak veya soğuk duş almayın, derin derin nefes alıp öksürmeye devam edin.

    Eğer yanınızda olan biri kalp krizi geçirip, bilincini kaybetti ise hasta yere yatırılır, ayakları hafif yukarıda duracak şekilde ayaklarının altına yastık veya benzeri cisim konur, çenesi yukarı kaldırılır, dili boğazını tıkamasın diye kontrol edilir, nabzı kontrol edilir, göğüse tam ortasına yumruk vurulur, nabız yoksa kalp masajı ve suni solunum yaptırılır. Bu işleri yaparken ambulans çağırmak için etrafınızdaki birini kullanın, hastayı bir an olsun yalnız bırakmayın, en önemli hata bu işleri bırakıp ambulans için telefonla uğraşmaktır. En kritik saniyeler kalp durduktan hemen sonraki 120 saniyedir. Bu nedenle her vatandaş ilk yardım temel eğitimlerini almalı, nabızların nasıl bulunabileceğini bilmeli, telefonlarında acil aranabilecek numaraları kaydedilip tek tuşla aranır hale getirmelidir.

    Unutmayın, hastanın kalbinin durduğunda, daha önce öğrendiğiniz şeyleri uygulamanız, “hastaya zarar veririm” düşüncesiyle panik yapıp veya endişeye kapılıp uygulamamaktan çok daha yararlı olacaktır. Korkmayın, panik yapmayın, kararlı olun ve sağlık ekibi gelip hastayı devir alana kadar hastanın yanından ayrılmayın ve işlemleri uygulayın. Tek kişi iseniz 2 kere suni teneffüs ile hastaya derin nefes verin, 15 kere kalp masajı yapın, iki kişi iseniz iş bölümü yapın 1 nefes verin 5 kalp masajı yapın. O sırada sizi izleyenler arasında çok çeşitli yorumlar olacaktır, siz kafanızı karıştırmayın, bildiğinizi kararlılıkla uygulayın. Etrafınızda sağlık mensubu varsa iş bölümü yapın ve sağlık mensubunun önerilerine uyun ama ambulans gelene kadar işleme devam edin. Bazen ambulans gelmesi dakikalar hatta saatler sürebilir, yorulabilirsiniz ama işbölümü yapın, masaj ve teneffüsü saniyelik de olsa bırakmayın.

    Kalp ameliyatı sonrası yapılan egzersiz ve spora gelince, bu hastaları 2 grupta inceleyebiliriz: Birinci grup genç yaşta kalp ameliyatı olanlar ve ikinci grup gerontolojik (65 yaş üstü) yaşta kalp ameliyatı olanlar. Çok ilginç gelecek ama genç yaşta kalp krizi geçiren ve baypas olanlarda ameliyat sonrası sporlar daha tehlikelidir. Özellikle adrenalin gerektiren ve aşırı kalori harcatan sporlarda kalp hasarı riski artar. Çünkü genç yaşta kalp krizi geçirenlerde kalpte ana damarlara yardımcı olan yandaş (kollateral) damarlar henüz oluşmamıştır. Yani kalp kası yalnızca ana yoldan gelen kan akımına bağlı çalışır. Uzun, yıpratıcı ve adrenalin dolu spor ve egzersizler kalpte aşırı oksijen tüketimine yol açar. Genç kişi baypaslı olmasına rağmen yandaş damarların eksik olmasından dolayı kalp damarlarında spazma ve tıkanmaya daha yatkın hale gelir. Yaşlılarda ise yandaş damar fazlalığı nedeniyle spora karşı daha korunaklıdır.”

    Kroner baypastan sonra spor ve egzersizin gerekli olduğu, fakat o kişinin yaş ve kalp ameliyatı öncesi damar durumunun iyi bilinmesi ve bir kalp uzmanı gözetiminde egzersiz programı yapılması gerektiğini anlatan Prof. Dr. Ahmet Akgül, “Obezite ameliyatı kalbe zarar verir mi” sorusu çok gündemde olan bir soru. Benim de bu tip hastalarım oldu. Önce kalp ameliyatı olup sonra obezite ameliyatı olan. Hasta obezite ameliyatından sonra böbrek enzimleri kötüleşti ve hala onu tedavi ediyoruz. Böbrek enzimlerinin çokluğu da kalp kasını bozar.

    Aslında obezite ameliyatları insan fizyolojisi ve biyoritmine uyan ameliyatlar değillerdir. Kişinin midesi artık eski fonksiyonunu görmez. Bu nedenle hasta hızla kilo kaybeder. Çok yaygın ve popüler olmasına rağmen daha yeni yeni 5 yıllık sonuçları yayınlanmakta ve orada da hala uzun dönem sonuçları beklenmekte. Bir işlemin kabul görebilmesi için en az 10 yıllık süredeki sonuçları bilinmelidir. Şu anki bilgilerimizle özellikle tip 2 diyabet ve ölümcül obez hastalarda ilaç tedavisine göre başarılı olduğudur fakat doğal zayıflamaya göre başarılı değildir. Özellikle aşırı kiloya alışan kalplerde ani kilo vermek kalp kaslarını zayıflatıp, ritm bozuklukları ve kalp krizlerine yol açabilir. Bunu özellikle obezite ameliyatları için söylemiyorum, çok hızlı kilo veren her işlem için söylüyorum. İdeal olan ayda 4-6 kilo vermek, obezite ameliyatı sonrası ilk aylarda bunun kaç katı verilmekte. Ani ve hızlı kilo verdiren işlemleri kalbinde sorun olan hiçbir hastama tavsiye etmiyorum” dedi.