Etiket: Kendisidir”

  • Kırkpınar; “İyi Parti merkezin kendisidir”

    Kırkpınar; “İyi Parti merkezin kendisidir”

    İyi Parti Erzurum İl Başkanı Melih Kırkpınar, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Meral Akşener’e yaptığı “Evine dön” çağrısı ve sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “makul bir tekliftir” açıklamaları ile ilgili bir değerlendirme yaptı.

    İyi Parti Erzurum İl Başkanı Melih Kırkpınar, İyi Parti’nin siyasi yükselişinin devam ettiğine dikkat çekerek, “İyi Parti ülkemizdeki merkez parti boşluğunu doldurdu.” dedi.

    İyi Parti’nin siyasi yelpazede milli ve merkezi bir parti olduğunu belirten Kırkpınar, “ İyi Parti merkezin ne sağında ne de solunda olan bir parti değil, merkezin ta kendisidir. Ülkesini seven vatandaşların sağduyusudur.

    Hiçbir ayrım gözetmeksizin bütün vatandaşları kucaklayan, kimseyi ötekileştirmeyen, farklı siyasi kültürlerden gelen insanların ortak paydada buluştuğu bir partidir. Bu yüzden gelinen noktada, siyasi yükselişi devam etmektedir. Bunda Genel Başkanımız, liderimiz Meral Akşener Hanımefendinin emeği büyüktür. Gerilimi körüklemeden, kavgadan beslenmeden, dışlamadan, ötekileştirmeden, her kesimi dinleyerek, eleştirilere kulak vererek de siyaset yapılabileceğini kanıtlamış olması, İyi Parti’ye gönül veren bizleri ziyadesiyle memnun etmiş, gururlandırmıştır.” dedi.

    Bunu vatandaşın gördüğü gibi diğer parti genel başkanlarının gördüğünü belirten Kırkpınar, “Bu gün gelinen noktada İYİ Parti olmadan siyasi bir kurgu söz konusu değildir. İyi Parti siyasetin kilit partisi değildir. Genel Başkanını Cumhurbaşkanı yapmayı, ülkede iktidar olmayı hedefleyen bir yapıdır. Bunun böyle bilinmesini isterim. İyi Parti; Milli birliği savunan, güçlendirilmiş parlamenter sistemi isteyen, sürdürülebilir, rekabetçi ve üretime dayalı ekonominin oluşması için gayret gösteren, milletin merkezde olduğu bir devlet yapısını benimseyen, adil yönetimi ilke edinmiş, adil bir hukuk devletini isteyen, liyakat esaslı kamu düzenini savunan, düşünce özgürlüğünü benimsemiş, herkesle birlikte siyaset yapmaya hazır bir partidir.” dedi.

    Erzurumlulara çağrıda da bulunan İyi Parti Erzurum İl Başkanı Melih Kırkpınar, “ Özgür bir biçimde kendini ifade etmek isteyen, Erzurum’un sıkıntılarını kendisine dert edinmiş, Kendisinin, ailesinin, çocuklarının daha müreffeh bir şehirde yaşamasını arzulayan herkesi İyi Parti çatısı altında siyaset yapmaya davet ediyorum. Özellikle gençlere ve hanım kardeşlerimize sesleniyorum, gelin bu kervanda yerinizi alın. Yarın keşke dememek için hepimize ciddi sorumluluklar düşüyor.” dedi.

  • Demir: “AK Parti milletin kendisidir”

    AK Parti Samsun Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Demir, “AK Parti milletin kendisidir. Büyük bunalımların sonucunda milletin ortaya koyduğu çözümdür” dedi.

    AK Parti Samsun Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Demir, seçim çalışmalarına Bafra ilçesinde devam etti. Sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya gelen Demir, daha sonra muhtarlarla buluştu, esnaf ziyaretleri yaptı. İlk günkü aşkla çalışmaların devam ettiğini belirten Demir, hizmet üreten bir anlayışla, yaptığımız işin milletin emanetini yüklenmek olduğunu bilerek yola koyulduklarını vurguladı.

    “AK Parti ülkemize gelişmeyi ve istikrarı getirdi”

    Görev kendisine tevdi edildikten sonra yoğun bir çalışma sürecine girdiklerini anlatan Demir, “AK Parti milletin kendisidir. Büyük bunalımların sonucunda milletin ortaya koyduğu çözümdür. Bu çözüm ülkemize 17 yıllık gelişmeyi ve istikrarı getirmiştir. Milletin çözümünün bir parçası olmaktan onur duyuyorum” diye konuştu.

    “Asıl olan millet ile birlikte yürümektir”

    Türkiye’nin gelişmesine paralel olarak belli dönemlerle küresel ekonomik saldırılar ile karşı karşıya bırakıldığını ancak her saldırıda milletin istikbaline sahip çıkması ile bu saldırıların yok edildiğini aktaran Demir, “Cumhurbaşkanımızın da sürekli vurguladığı gibi millet ile birlikte yürümektir esas olan. Dayanağınız millet olunca her meselenin en güzel çözümünü bulabilirsiniz” ifadelerini kullandı.

    “Muhtarlarımız ve STK’larımız çözüm ortaklarımızdır”

    AK Parti iktidarları sürecinde milletvekillerin içinden geldiği şehirlere katkısı bakımından Samsun’un iller arasında ikinci sırada olduğunu ifade eden Demir, “Bafra’nın tüm alt yapı sorunlarını beş yıl içerisinde mutlaka çözeceğiz. Bununla birlikte ilçemizin şehir kimliğini hak ettiği kaliteye yükselteceğiz” şeklinde konuştu.

    Bafra programı çerçevesinden Büyük Pazar Yerini de ziyaret ederek vatandaşlarla buluşan Demir, bir araya geldiği muhtara yaptığı konuşmada, “Muhtarlarımız, bizim başkanlığımızda gözümüz, kulağımız gibi hareket ederek çözüm ortağımız olacaklar. Mahallelerimizden şehir merkezine kadar ortak bir akılla çalışma yürüteceğiz” açıklamasında bulundu.

    Ziyaret esnasında Demir’e, AK Parti İl Başkanı Hakan Karaduman ve Teşkilattan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Kenan Saroğlu da eşlik etti.

  • AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Eker: “Çözüm partnerimiz milletin kendisidir”

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, terör örgütü PKK’nın tüm çözüm süreçlerini sabote ettiğini belirterek, artık çözüm partnerlerinin milletin kendisi olduğunu, milletin kendilerine destek, güç ve imkan vermesiyle Türkiye’yi demokratikleşme yönünde daha ileriye taşıyacaklarını ifade etti.

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır 1’nci Sıra Milletvekili Adayı Mehdi Eker, Basın, Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün (BYEGM) “Yerel Medya Bakanlarıyla Buluşuyor” programı çerçevesinde gazetecilerle bir araya geldi. Bir otelde yapılan toplantıya, eski Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Kutbettin Arzu, BYEGM Genel Müdürü Mehmet Karaca, İl Müdürü Fikret Dişlioğlu ve AK Parti İl Başkanı Süleyman Serdar Budak da katıldı.

    “24 Haziran Türkiye’nin en önemli seçimi”

    Toplantıda, Diyarbakır’da bulunanların yanı sıra, Batman, Bitlis, Siirt, Şırnak, Van ve Mardin’den gelen gazetecilere açıklamalarda bulunan Eker, hiçbir seçimin önemsiz olmadığını ancak en önemlisinin 24 Haziran seçimleri olduğunu belirtti. Türkiye’nin 90 küsur yıllık cumhuriyet tarihinin en büyük reformunu hayata geçirdiğini anlatan Eker, “En önemli kılan konu budur. Bu reform bunu önemli kılıyor ve bu yönetim, sistem değişikliği önemli. Çünkü bizim Türkiye’nin kaynağında sistem yatıyor. Türkiye cumhuriyet tarihi boyunca temel 3 alanda sorunlar yaşadı. Sorunları 3 küme etrafında toplandı. Bu 3 kümenin etrafında şekillenen sorunların üçü de sistemden kaynaklı. Birisi Kürt sorunuydu, birisi din sorunuydu, üçüncüsü ise ekonomik sorun” dedi.

    “Bu listeyi Mehdi Eker yapmadı”

    Eker, konuşmaların ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, AK Parti Diyarbakır milletvekili adayları ile ilgili tartışmaların bulunduğu ve listeyi kendisinin yaptığına ilişkin iddiaların bulunduğuna ilişkin sorusunu cevaplayan Eker, şunları kaydetti:

    “Bunu söyleyenler, yazanlar keşke yazmadan önce bana sorsalardı. Fakat maalesef Türkiye’de böyle bir gelenek ne medyada var ne de bizim toplumda var. Adalet ve Kalkınma Partisi kuralların ve kurulların partisidir. Dolayısıyla bu liste AK Parti’nin listesi ama bu listeyi Mehdi Eker yapmadı. AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki üst kurul yaptı ve ben o üst kurulun üyesi değilim. Ben Diyarbakırlı olmakla, Diyarbakır’a yeniden aday gösterilmekle şeref duydum, onur duydum. 2015 yılı seçimlerinde 1 Kasım’da Diyarbakır’a müracaat ettim benim partim gördüğü lüzum üzerine beni İstanbul’dan liste başı olarak gönderdi. Bu seçimde ben Diyarbakır’dan değil İstanbul’dan başvuru yaptım ve benim partim beni İstanbul’dan değil Diyarbakır’da aday gösterdi. Hepsi bu, içinde ne varsa bu. Tabi işi daha iftiraya götürenler oldu onlar hakkında da dava açtım.”

    “Bizim çözüm partnerimiz millettin kendisidir”

    Çözüm sürecinin yeniden başlayıp başlamayacağı yönündeki bir soruyu da yanıtlayan Eker, şu ifadelerde bulundu:

    “Bizim karşı olduğumuz şey şiddet ve terördür. Zaten en başında başladığımızda ‘dağdakiler silahları bıraksınlar’ dedik. ‘Demokratik Açılım’ sürecinde eğer Türkiye’de cinayet işlememişlerse, terör eyleminde bulunmamışlarsa silahlarını bırakıp gelsinler Türkiye’de siyaset yapsınlar. Bunun önünde hiçbir engel olmadı. Bu sabote edildi. Sonrasındaki ikinci aşama yine sabote edildi. Sonrasındaki ‘Çözüm Süreci’ yine sabote edildi. Buradaki problem örgüt AK Parti’nin barış içerisinde bu meseleyi çözme iradesini, kararlılığını gördükçe bunu sabote etti. Çünkü onların ajandasında bu yok. Ajandalarında kaos var, her Kürt evinden bir cenaze çıksın anlayışı var. Onun için barış ve kardeşlik içerisinde çözüm onlarda öyle bir düşünce yok. Biz bunu bu şekilde buraya getirdik. Bizim buradaki çözüm partnerimiz millettin kendisidir. Millet bize destek verir, millet bize bu gücü, imkanı verir biz Türkiye’yi demokratikleşme ve sivilleşme yoluyla daha ileri noktalara taşırız. Toplumun talepleri, oluşan toplumsal talepler meşru zeminde ve meşru araçlarla dile getirildiğinde toplum tarafından kararlaştırılır. İşin özü bu.”

  • Prof. Öke: “En Fazla Tüketilen İnsanın Kendisidir”

    İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Mim Kemal Öke, öğrencilere mutluluğun formülünü anlattı.

    Öğrencilerin ufkunu açmak için eğitim seminerlerine devam eden Uludağ Üniversitesi İnegöl İşletme Fakültesi tarafından düzenlenen konferansın konuşmacısı Prof. Dr. Mim Kemal Öke oldu. Öke, öğrencilere mutlulukta 3A, mutsuzlukta ise 4 Y formülünü anlattı. Fakültenin çok amaçlı salonunda düzenlenen konferansı Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Başsavcı Osman Köse, İnegöl İşletme Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İbrahim S. Canbolat, öğretim görevlileri ve öğrenciler takip etti.

    35 yaşında profesör olarak Türkiye’nin en genç profesörü unvanını alan Mim Kemal Öke, “21. yüzyılda ne okursanız okuyun bir şeyin uzmanı olmanız gerektiğini söylüyorlar. Doğrudur, ama eksiktir; siz sadece bir şeyi görmeye başladığınız zaman toplumda çok sıkıcı bir insan olursunuz. Yani, kendinizle konuşacak insan bulamazsınız. Resmin bütününü göremediğiniz takdirde siz yoksunuz. Beşeri bilimlerde en önemli şeylerden bir tanesi; bütünü görebilmeye çalışmaktır. Son dönemde sizleri telefonla arıyorlar, başsavcıyım, polisim, savcıyım diyerek işletiyorlar. İstediğiniz kadar bilim sahibi olun, disiplinler arası çalışmak çok önemli. Yeni bir yaklaşım tarzı var; uygarlıklar çalışmaları. Bizim sosyal bilimlerde en önemli kavram; uygarlaşmak. Medeniyetin neresindeyiz? Ecdadın gelmiş olduğu nokta, ilişkiler açısından baktığımız zaman hakikaten geçmişten çok mu daha iyiyiz? Komünizm gidince hani refah gelecekti? Fay hattı kırıkları var. Suriye’de neler oluyor? Hangi enstantaneyi ele alırsanız alın 21. asırda çekilen fotoğraf kareleri bize geçmişten çok daha kötü olduğumuzu gösteriyor. Geçmişe nazaran daha katıyız, daha kabayız, daha saldırganız, daha fanatiğiz. Çocuk, kadın istismarları… Bugünkü terör masumlara yönelik. Dünyanın neresinde bir çatışma olursa, bunu istismar eden sapıklar var. Adam öldürmekten hoşlananlar var ve onlara kucak açılıyor” dedi.

    21. yüzyılın kaygı çağının da ötesine geçmiş, absürt olduğunun altını çizen Öke, “Neredeyse kıyametin bütün alametlerini üzerinde taşıyacak bir çağdayız. Haçlı seferlerinde İslam’la savaşıyor, fakat İslam’dan nefret etmiyorlardı. Dünyada şimdi ciddi bir şekilde anti İslamizm var. İstanbul’daki Ahi Evren Camii’nin Karadenizli imamı, cuma namazına gelen cemaate; ’Ne iyi ettiniz de cumaya geldiniz. Diğer namazları hep kaçırıyorsunuz. Buralara milyonlarca turist geliyor, sizi görüp bir tanesi Müslüman oldu mu?’ diyor” diye konuştu.

    “MUTSUZ İNSAN ÇOK TEHLİKELİDİR”

    21. yüzyılda insanların mutsuz olduğuna işaret eden Öke, “Sapıklarımız artmış, delilerimiz, saldırganlarımız artmış. İnsanlar mutsuz. Mutsuz insan çok tehlikelidir. Mutsuz isyan eder. Mutsuz insan karanlığa gömülür, insanların arasına çıkmaktan hoşlanmaz. Onun tek koruyucusu vardır; antidepresan ilaçları. Ondan hiçbir iyilik bekleyemezsiniz. Orhan Gencebay ‘Batsın bu dünya’ dediği vakit intihar komandolarını kastetmemişti. Alıyor bombayı üzerine ve insanların arasına giriyor, intihar ediyor. Mutlu olmamın imkanı yoktur diyerek, mutlu insanları da beraberinde götürüyor. Korkunç bir şey” ifadelerini kullandı.

    “TÜKETİM TOPLUMUNDA EN FAZLA TÜKETİLEN ŞEY İNSANIN TA KENDİSİDİR”

    “Y” harflerinden oluşan bir tablonun 21. asrın insanını çok güzel resmettiğini ifade eden Prof. Dr. Öke, “Birincisi yabancılaşma, yozlaşma, yalnızlaşma, yoksunluk, yoksulluk, yıkıcılık… Hepsi 21. yüzyıl insanını ifade ediyor. Tarihin değil, insanlığın sorunu. Tüketim toplumunda en fazla tüketilen şey insanın ta kendisidir. Çok enteresan bir şekilde 20. yüzyılın filozofu Friedrich Nietzsche; hiççilik, yıkılış manasında her şeyi imha ediyor, bu anarşizmin de ötesine geçiyor. İnsan her kötülüğü yapabilir. Korkunç bir dönemden geçiyoruz. Bu insanı nasıl kurtarabiliriz? İdealist bir kuşaktan geliyorum. 1980’lerde düşündüğümüz de karşımıza sihirli bir kelime çıktı; sistem. Ecevit de diyordu; bu düzen değişmeli, bu düzeni değiştirelim. Bunun için devrim yapacaktık, sokaklara çıkacaktık. Sisteme takmışlar. Kaçıncı defa sistem değişti. Bu mutsuzluk hep devam ediyor. Bütün dünyada devam ediyor. Kapitalizm, komünizm geldi gitti, her şey geldi gitti; düzen değişmedi. İnsan haklarını sabah-akşam tartıştılar. İnsanın insana zulmü… İnsanın haklarından bahsederken, insanın ne olduğundan bahsediyor muyuz? İnsan kim? Düşünce özgürlüğü deniyor sabahtan akşama. Peki özgürlük düşüncesi üzerinde duruyor muyuz? Sistemi değiştirmekle olmuyor. İnsanı değiştireceksin. Komünizmin Türkiye’ye gelmemesi için biz çok mücadele verdik. Keşke vermeseydik. Keşke Türkiye’ye gelseymiş. Dünyada komünizmi de biz bozardık. İnanın komünizmi bir bela olmaktan kurtarırdık. Ben son 15 yıldır insan üzerinde duruyorum. İnsan bozuk olursa, sistemi de bozar. Meyhanelerin önünden geçtiğinizde bir takım filozoflar var. Bir tanesi; ‘Ben kimim, ben bu dünyaya niye geldim?’ diye sorar. Soruyor musunuz? Öbür tarafta Allah sorar, dünyada ne yaptın diye. İnsan dediğiniz bedenden ibarettir. Beden bitti sen de bittin. Ekonomiye giriş dersinde; ekonomi, kıt kaynaklar ve sonsuz ihtiyaçlar… Böyle bir şey olabilir mi? Dünyada kıt kaynaklar varmış, yalanın daniskası. Şirke düşüyorsunuz; Allah’ın kurmuş olduğu dünyayı beğenmiyorsunuz. Allah, defolu dünya yarattı demek istiyorsunuz. Maide suresi var… Ben bir tane simit yiyorum, ikicisini yiyemem mesela… Yemeye gayret ederseniz obez olursunuz. Allah insana kanaat diye bir şey vermiştir ve kanaat insanın fıtratındadır. İhtiraslar sonsuz değildir, hepsinin bir sonu vardır. Dünyayı yıkanlar zaten akil adamlar olmuştur. Biz hep akıllılardan çektik. Akıl denen şey, ihtiraslarımızı meşrulaştırmak için kullandığımız bir aygıttan başka bir şey değil. Mevlana diyor ki; ’Sen neyin elbisesi olduğunu bil de ona göre davran’. Neyin elbisesiniz?” dedi.

    3A FORMÜLÜ

    Mutluluğun 3A reçetesini veren Öke, “Mutluluğun yolu 3A’dan geçer. Adem olarak kendinizi keşfedeceksiniz, yani insan olarak. Almaktan değil, vermekten dolayı mutlu olacaksınız. İkinci A alemdir. Alemlerle irtibat halinde olacaksınız. Üçüncü A da Allah’tır” diye konuştu.