Etiket: Kemal’i

  • AK Parti’li Külünk: “15 Temmuz’un arkasındaki kirli akıl Turgut Özal’ı elimizden aldı, Mustafa Kemal’i aldığı gibi”

    AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, “15 Temmuz’un arkasındaki kirli akıl Turgut Özal’ı elimizden aldı. Mustafa Kemal’i aldığı gibi. Unutmayın Mustafa Kemal’i Türkiye’nin elinden alıp ülkeyi İsmet Paşa’ya teslim eden güç, Abdülhamid’i Mithat Paşa’ya hallettirmek isteyen güçtür” dedi.

    Memur-Sen Adana İl Başkanlığı tarafından “Yeni Anayasa ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” konferansı düzenlendi. Yüreğir Kültür Merkezi’nde gerçekleşen konferansa konuşmacı olarak AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk katıldı.

    “Memur-Sen iyiden,güzelden,kardeşlikten yana saf tutmuştur”

    Konferansın açılış konuşmasını yapan Memur-Sen Adana İl Başkanı Mehmet Sezer, Memur-Sen’in milletin yanında bir duruş sergileyerek 15 Temmuz darbe girişiminde 1 milyon üye ile sokaklarda olduklarını söyledi. Sezer, “İç ve dış mihraplar ülkemiz üzerinde oynanan oyunları isimlerini değiştirerek sürdürmektedir. Memur-Sen 15 Temmuz’da 1 milyon üyesi ile sokaklardaydı. 15 Temmuz gecesinde genel başkanımız hızlı bir şekilde alanlara inmemizi söyledi ve indik. Durduğumuz yer her zaman milletimizin yanıdır. Memur-Sen iyiden, güzelden, kardeşlikten tarafa saf tutmuştur. 2008 yılında bir darbe girişimi olduğunda hatırlarsanız ortak akıl hareketi ile “Darbeye Dur De” mitingleri düzenlemiştik. 16 Nisan içinde yine biz milletimizin yanında durup ilk önce alanlara inen kurum olduk” dedi.

    “Kenar ülke olmadık”

    Parlamenter sistemde Türkiye’nin darbeler yaşadığını belirten Külünk, Türkiye’nin tarihi boyunca hiçbir şekilde esaret altına girmediğini ifade etti. Külünk, “Biz tarihin hiçbir dönemde nesne olmadık ve sömürge olmadık. Biz kenar ülke olmadık. Merkez ülkeydik ve öyle kalacağız. Bu asır Türklerin asrıdır bunun mührünü vurdurtmaya kararlıyız. Bu ülke ne çektiyse basiretsiz kendi topraklarının, tarihinin farkında olmayanlardan çekti. Bu millet mümessil devletidir. Türkiye’siz dünya sistemi şekillenmemiştir, şekillenemeyecektir” diye konuştu.

    “Sağ-Sol kavgalarını sorgulamadık”

    Türkiye’nin 70 yıldır kendini yöneten insanların basiretsizliğinin de kurbanı olduğunu kaydeden Külünk, “Bu millet 70 yıldır kendini yönetenlerin basiretsizliği yüzünden içlerinden çıkmış Adnan Menderes,Turgut Özal,Alparslan Türkeş,Muhsin Yazıcıoğlu ve Necmettin Erbakan hariç bu kişilere bu ülkede uçak yapamadık, bu ülkede tank üretemedik, otomobil yapamadık, kendi savunma sanayimizi inşa edemedik. Biz AK Parti gibi 14 yıllık güçlü bir iktidarda uçağı, otomobili konuşmaya başladık. Liderlerin kıymetini yaşarken anlamak lazım. Gittikten sonra anlamak bir şey fayda etmiyor. Bu ülkede 12 Eylül döneminde neden sağ, sol kavgası oluyor bunu sorgulamadık” ifadelerini kullandı.

    “Güçlü lider yoksa şapkasını alıp giden adam olursun”

    Türkiye’nin uzun yıllar boyunca dış mihraplar tarafından hep kriz ortamına sürüklendiğini belirten Külünk, şunları söyledi:

    “Şimdi Necmettin Erbakan hocayı daha iyi anlıyoruz. 1979’da Erbakan hoca meclis kürsüsünde bir şey göstermişti. Sağcıya da solcuya da silahı veren aynı adam. Hatırlarsanız o tarihi konuşmasını. 12 Eylül’e Türkiye’ye kim getirdi. Biz sürekli kavga ederken ortaya Malezya, Güney Kore çıktı. Biz 1960 darbesi ile kavrulurken Türkiye ile Almanya işçi anlaşması imzaladı. Türkiye’den Almanya’ya işçi gitmeye başladı, Almanya arabalar üretmeye fabrikalar açmaya başladı. Biz hale darbe ile uğraşıyorduk. 12 Eylül’den sonra Turgut Özal geldi 4 sene Türkiye’yi yönetti ne oldu? Türkiye etrafını görür hale geldi. Turgut Özal’sız Türkiye anlaşılmaz. Parlamenter sistemin en temel özelliklerinden birisi şudur. İstikrar için güçlü lider bekletir. Güçlü lider yoksa şapkasını alıp giden adam olursun.”

    “Türkiye Mustafa Kemal Atatürk’ten alınıp İsmet İnönü’ye verildi”

    Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye’nin elinden dış güçler tarafından alındığını ifade eden Külünk, bütün güçlü liderlerin elimizden alınmasının arasında bir bağlantı olduğunu belirtti. Metin Külünk, “15 Temmuz’un arkasındaki kirli akıl Turgut Özal’ı elimizden aldı. Mustafa Kemal’i aldığı gibi. Unutmayın Mustafa Kemal’i Türkiye’nin elinden alıp ülkeyi İsmet Paşa’ya teslim eden güç kimdir biliyor musunuz? Abdülhamid’i Mithat Paşa’ya hallettirmek isteyen Hüseyin Avni Paşa’ya Abdülhamid’i hallettiren güç, Mustafa Kemal’i de bu milletin elinden alıp Türkiye’yi daha iyi kontrol etmek, Türkiye’nin bağımsızlığını kontrol etmek için İsmet Paşa’ya teslim etmiştir” dedi.

    “CHP’nin tepe yönetimi küresel para baronlarının emrinde”

    CHP’nin de Atatürkçü çizgisinden ayrıldığını kaydeden Külünk, “İsmet Paşa’nın CHP’si başka bir şeydir. Kuvai Milliye ruhlu CHP’nin Atatürk çizgisindeki hali başka bir şeydir. Biri milli bağımsızlıkçıdır. Bugünkü CHP’nin başındakinin de olduğu çizgi mandacıdır, bağımsızlıkçı değildir bu güç küresel para baronlarının emrindedir. Şuanda CHP’yi başındaki şahıs yönetmiyor onun yanında bir tane genel sekreter var o kim biliyor musunuz. 2001 krizinde Türkiye’ye gönderilen bir muhasebeci vardı Kemal Derviş. O, Kemal Derviş’in asiste ettiğidir. Bugün CHP’nin tabanını vatandaşları tenzih ederek söylüyorum, tepe yönetimini kontrol eden güç Abdülaziz’i batıya kafa tuttuğu için hallettiren, Abdülhamid’i Filistin’i vermediği için hallettiren güç CHP’nin tepe yönetimini kontrol eden güçtür. Tabanını tenzih ederim, onlar vatanseverdir, taban bağımsızlıkçıdır. Biz tabana gidip böyle anlattığımızda oy oranı evet’in yüzde 80. Biliyorum ki CHP’nin tabanı yurtseverdir. Yeterki biz onlara bu çizgiyi ayırt edelim” şeklinde konuştu.

    “Anayasa bu şekliyle durduğu müddetçe sıkıntılar olacaktır”

    15 Temmuz FETÖ darbe girişimi sırasında yaşanan bir hadiseyi de paylaşan Külünk, neden yeni anayasaya ihtiyaç duyulduğunu anlattı. Külünk, mevcut anayasanın 28 Şubatların önünü açan anayasa olduğunu ifade ederek şöyle konuştu:

    “Bu anayasa 28 Şubatların önünü açan anayasadır. 15 Temmuz akşamı saat 00.30 sularında Ankara başsavcısı bu kalkışmanın anayasaya aykırı ve yasa dışı olduğunu hemen ifade edip soruşturmaları başlatmasaydı. Bu alçaklardan 2 kişi Yurtta Sulh Cihanda Sulh konseyi çıkıp deseydi ki biz anayasada aldığımız hak ile bu girişimi bulunduk yalan değildi o. Bu anayasa 28 Şubat’ın temellendiği anayasadır. 1980 ihtilalinde Kenan Evren’in söylediği cümleleri unutmayın. Ne dedi ‘Beni yargılayamazsınız ben anayasa dışı bir şey yapmadım anayasadan aldığım hak’ dedi. 28 Şubat’ın aktörleri ne dedi. ‘İç işleri kanunu 35 anayasadan aldığımız hak ile resen müdahaleyi yapıyoruz’ dedi. O gece kalkışmanın seyrini değiştiren en önemli noktalardan birisi Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Harun Kodalak’ın soruşturmayı başlatıp bu işgalcilerin hamlelerini boşa düşüren en kritik hamleleridir. Bu anayasa bu şekliyle durduğu müddetçe sıkıntılar hep olacaktır.”

    Konferansa AK Parti Adana Milletvekili Fatmagül Demet Sarı, AK Parti Adana İl Başkanı Fikret Yeni, Yüreğir Belediye Başkanı Mahmut Çelikcan, Memur-Sen Adana İl yönetimi ve çok sayıda vatandaş katıldı.

  • Işık Öğütçü, babası Orhan Kemal’i anlattı

    Nilüfer Belediyesi’nin “2017 Yılın Yazarı Orhan Kemal” faaliyetleri sürüyor. “Sessizlerin Sesi Orhan Kemal” isimli söyleşiye katılan Işık Öğütçü, babasını anlattı.

    Nâzım Hikmet Kültürevi’nde düzenlenen söyleşiye lise öğrencileri katıldı. Orhan Kemal’in hayatını ve anılarını anlatan Işık Öğütçü, “Düşünce suçundan dolayı cezaevine giren babamla birlikte biz de çok sıkıntılar çektik. Babayı cezaevine atınca aslında bütün aileyi de hapsetmiş oluyorsunuz. O yazacak bizim de karnımız doyacaktı. Babam cezaevindeyken hem maddî, hem de psikolojik sıkıntılar çektik. Babam Orhan Kemal çok teklif gelmesine rağmen asla kalemini satmadı. O, kalemini kendi menfaatleri için değil, toplumun menfaatleri için kullandı. Bunu yaptığı için zaten Orhan Kemal ismi ölümsüzleşti” dedi.

    Orhan Kemal ile Nâzım Hikmet’in Bursa Cezaevi’nde çok sıkı bir dostluğa imza attıklarını söyleyen Işık Öğütçü, “Babam Orhan Kemal ilk olarak şiir yazmaya başlamış. 1940’lı yıllarda Nâzım Hikmet ile yolları Bursa Cezaevi’nde kesişince şiirlerini gösterme imkânı bulmuş. Nâzım Hikmet, Orhan Kemal’e düz yazı, roman yazmasını tavsiye etmiş. Babam Nâzım Hikmet’e her zaman hayranlık duyardı. Onu mahcup etmemek için çok çalışmış ve birçok esere imza atmış. 300’e yakın film senaryosu yazmış. Kitapları birçok dile çevrilerek uluslararası alanda okunur hale gelmiş” diye kaydetti.

  • Babaeski, Orhan Kemal’i Unutmadı

    KIRKLARELİ (İHA) – Kırklareli’nin Babaeski ilçesinde Orhan Kemal’in oğlu Araştırmacı Yazar Işık Öğütçü ve Gazeteci Yazar Mazlum Vesek’in katılımlarıyla “Babaeski Orhan Kemal’i Anıyor” söyleşisi gerçekleşti.

    Belediye Sarayı Tansa Düğün Salonu’nda düzenlenen söyleşiye, CHP Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu, Babaeski Belediye Başkanı Av. Abdullah Hacı, CHP Kırklareli İl Başkanı Ünal Başkur, STK üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

    Yaşanan terör saldırısı hakkında konuşan Öğütçü, “Bu olaydan sonra aslında insanın morali bozuluyor. Ben de aynı şekilde lanetliyorum. Hem de kaybettiğimiz kişilerin ailelerine başsağlığı diliyorum” dedi.

    Babaeski’nin kendisi için çok önemli olduğunu söyleyen Öğütçü, “Sayın Başkanımızla da biraz önce konuştuk. Babaeski Belediyesi’nin bu etkinliği düzenlemiş olması olağanüstü güzel bir olay. Kutlanması gereken çok güzel bir olay. Onun için kendisini öncelikle kutluyorum. Böyle bir kültürel etkinlikte ’Babaeski Orhan Kemal’i Anıyor’ başlığıyla üstadı anmamızı burada olmamızı sağladı” ifadelerini kaydetti.

    Babasının cenazesinin İstanbul’a getirilirken Babaeski’de niçin durduulduğunu anlatan Öğütçü, “5 Haziran 1970 yılında babamın cenazesini Kapıkule’den aldık. Çok büyük bir konvoyla İstanbul’a doğru gidiyoruz. O konvoyda kimler yok, Çetin Altan, Yaşar Kemal, yazarlar kim aklınıza geliyorsa hepsi o konvoydalar. Babaeski’de durduk, durdurulduk. Böyle bir grup işçi, Bulgaristan’dan gelen bir minibüs var. Cenaze onda çünkü bir takım başvurular yapıldı. Valilik bize cenaze arabası vermedi. Bulgarlar da bunun üzerine dediler ki ’biz İstanbul’a kadar taşırız bu cenazeyi.’ Babaeski’de durdu araç” dedi.

    “46 YIL SONRA BABAESKİ ORHAN KEMAL’İ UNUTMADI”

    Babaeski’de işçilerin kartona çıtayla raptiyelenmiş bir yazı verdiğini aktaran Öğütçü, “Bu işçiler çok basit. Bir kartona çıtayla raptiyelenmiş bir yazı verdiler. ’Biz işçiler hatıra önünde saygıyla eğiliyoruz.’ O kadar muhteşem bir şeydi ki ve de çok basit bir iple bağlamışlar. Onu aracın sileceğine taktık ve o şekilde devam ettik yolumuza. Onun için Babaeski benim için çok önemli bir yer. Daha sonra biraderim, Nazım abim petrol mühendisiydi. Lüleburgaz’da çok uzun yıllar görev yaptı. 46 yıl sonra Babaeski Orhan Kemal’i unutmadı. Bu açıdan çok teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.

  • Başkan Albayrak, “Vatan Şairi Namık Kemal’i Saygı Ve Rahmetle Anıyoruz”

    Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, “Vatan Şairi Namık Kemal’i ölümünün 127. yılında saygı ve rahmetle anıyoruz” dedi.

    Başkan Albayrak, Namık Kemal’in ölümünün 127. yılında mesaj yayınladı. “Yazdığı eserler ile adını ölümsüzleştirmiş, Türk milletinin hafızasında asla silinmeyecek bir yer edinmiş olan Vatan ve Hürriyet Şairimiz Namık Kemal’in aramızdan ayrılışının 127. yıl dönümündeyiz” diyen Başkan Albayrak, Türk edebiyatının önemli kalemlerinden olan Namık Kemal’in, fikir ve sanat inkılapçısı olarak tanındığını, kendisine milli kahraman gözüyle bakıldığını belirtti.

    Halka halk diliyle hitap etme ilkesiyle yola çıkan, vatan, millet, hürriyet kavramlarını gerçek anlamlarıyla ilk defa kullanan Namık Kemal’in modernleşmenin Tekirdağ’dan doğan ışığı olduğunu dile getiren Başkan Albayrak, “Tanzimat’tan Cumhuriyet’e kadar Türkiye’nin fikir, siyasi ve sosyal hayatını etkileyen büyük şair, hayatı boyunca savunduğu değerlerin mücadelesini vermiştir. Tiyatrodan gazeteye, şiirden romana, makaleden tarihe birçok türde eser vermiş olan Namık Kemal, edebiyatımızda ilklerin kaynağı Tanzimat edebiyatının önde gelen şahsiyetlerinden biri olmuş, fikirleri ve çok yönlülüğü ile içinde yaşadığı toplumu derinden etkilemiş, modernleşme yolunda önderlik yapmıştır. Bu duygu ve düşüncelerle; Türk Edebiyatının cesur kalemi, Vatan ve Hürriyet Şairi Namık Kemal’i vefatının 127. yıldönümünde rahmet ve şükranla anıyorum” ifadelerini kaydetti.