Etiket: “Katma

  • Konya, yüksek katma değerli üretime odaklanıyor

    Konya’da gerçekleştirilen KOBİ’lere, Girişimcilere Sağlanan Destekler ve Finansal Olanaklar panelinde Konya’nın yüksek katma değerli üretime odaklandığının mesajı verildi.

    Konya Sanayi Odası (KSO) ve Konya Ticaret Odasının (KTO) desteklediği Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler, Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı (TOSYÖV), Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) ve Kredi Garanti Fonu (KGF) tarafından düzenlenen ’KOBİ’lere, Girişimcilere Sağlanan Destekler ve Finansal Olanaklar’ paneli gerçekleştirildi. Panelde konuşan Konya Sanayi Odası Başkanı Memiş Kütükcü, Konya’nın yüksek katma değerli üretime odaklanan yeni bir sıçramanın eşiğinde olduğunu söyleyerek, Konya ile iş yapanın her zaman kazanacağı mesajını verdi.

    “Türkiye’de çok özel bir örnek”

    Konya Sanayi Odası konferans salonunda yapılan ve KOBİ’lere verilen desteklerin anlatıldığı toplantının açılışında konuşan KSO Başkanı Memiş Kütükcü, Konya’nın Türk sanayisine lokomotiflik yapan şehirlerden biri olduğunu, 2 milyar doları aşan ihracat gerçekleştirildiğini vurguladı. Konya’nın yüksek katma değerli üretime odaklanan, yeni bir dönemin eşiğinde olduğunu aktaran Kütükcü, “Konyalı sanayicilerimizin 50 yıllık sanayi mücadelesi artık Konya’yı daha stratejik bir geleceğe taşıyor. 24 Konyalı girişimcimizle Aselsan, Konya’da Aselsan Konya Silah Sistemleri Fabrikasını kuruyor. Şu anda arazide çalışmalar devam ediyor. Bu süreç devam ederken, şehrimizin nitelikli üretim kapasitesini artıracak yeni bir gelişme daha yaşadık. Aselsan yatırımının da bulunduğu 1 milyon 581 bin metrekarelik alan Konya Teknoloji Endüstri Bölgesi ilan edildi. Burada da yüksek teknoloji üreten yatırımlar hayata geçecek. Konya Organize Sanayi Bölgemizin 5. kısım genişleme bölgesinde son bir yılda yaptığımız 102 tahsisin 3’te birinin inşaat faaliyetine başlamış olması da, Türkiye’de çok özel bir örnek” dedi.

    Konuşmasında model fabrikaya da değinen Kütükcü, model fabrikanın çalışmalarının Konya Ticaret Odasının yürütücülüğünde, Konya Sanayi Odası, Konya Ticaret Odası ve Konya Organize Sanayi Bölgesinin ortak projesi olarak devam ettiğini kaydetti.

    Daha sonra konuşan TOSYÖV Başkanı Nezih Kuleyin ise, vakıflarının KOBİ’lerin sorunlarının çözümü için kurulduğunu, bu bağlamda KOBİ’lerin desteklenmesine büyük önem verdiklerini, ülkenin birçok yerinde KOBİ’ler ile bir araya gelerek toplantılar organize ettiklerini söyledi. KOBİ’lerin her sorununu dert edindiklerini bunlara çözüm bulabilmek için de KOBİ Akademi uygulamasını hayata geçirdiklerini ifade eden Kuleyin, burada işletmelere dış ticaret, uygulamalı girişimcilik eğitimleri verdiklerini bildirdi. Türkiye’nin yerli üretim ile uluslararası pazarlarda çok önemli bir konumda yer alacağına inandığını aktaran Kuleyin, devlet desteklerinin de bu anlamda büyük katkı sağlayacağını dile getirdi.

    “Konya, 2020’de daha çok üretecek, daha çok ihracat yapacak”

    Konya Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Ramazan Erkuş da, Anadolu ekonomisinin canlandığına vurgu yaparak, “Türkiye’de artık ekonomi denince akla sadece İstanbul ve çevresi gelmiyor. Ülkemizde ekonomik olarak yeni güç merkezleri yükseliyor. Tüm bunların sırrı güven, istikrar, moral ve motivasyondur. Konyalı müteşebbisin gerektiğinde devleti ve milleti için üstlendiği sorumluluk takdire şayandır. Konya iş dünyası olarak 2020’de daha çok üreterek, ihracat yaparak, ülkemize yeniden yüksek büyüme temposu kazandırmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

    “KOBİ’ler işletmelerin yüzde 99.89’unu oluşturuyor”

    KOSGEB Başkan Yardımcısı Ahmet Akdağ ise, “Türkiye’de KOBİ’ler işletmelerin yüzde 99,89’ünü oluşturuyor. Ülkemizde oluşmuş olan istihdamın yüzde 74’ünü KOBİ’ler oluşturuyor. Cironun yüzde 66’sını, yatırımların yüzde 58’ini, ihracatın yüzde 56’sını KOBİ’ler yapıyor. KOSGEB olarak biz de KOBİ’lerimizi desteklemeye devam edeceğiz. Destek programları ile cari açığı azaltmayı ve ithal ürünlerin yerlileştirilmesine katkı sağlamayı amaçlıyoruz” ifadelerini kullandı.

    KGF Genel Müdür Yardımcısı Caner Teberoğlu da, Konya’nın tarım, ticaret ve sanayileşmede büyük gelişmeler kaydeden bir il olduğuna vurgu yaparak, verdikleri destekleri anlattı.

    Konuşmaların ardından gerçekleştirilen panelde ise, işletmelere verilen destekler hakkında bilgi verildi.

    Toplantıya Konya Sanayi Odası Başkanı Memiş Kütükcü, Konya Sanayi Odası Meclis Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil, TOSYÖV Başkanı Nezih Kuleyin, Konya Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Ramazan Erkuş, KOSGEB Başkan Yardımcısı Ahmet Akdağ, KGF Genel Müdür Yardımcısı Caner Teberoğlu ile çok sayıda sanayici katıldı.

  • Sanayicilere katma değeri artırmanın püf noktaları anlatıldı

    Sanayicilere katma değeri artırmanın püf noktaları anlatıldı

    Sanayide İnovasyon, Devlet Teşvikleri, Patent Vergi Muafiyetleri’ panelinde sanayicilere fikri alanda; KOSGEB teşviklerinden ve patent almanın avantajlarına kadar birçok konu hakkında bilgilendirme yapıldı.

    İkitelli Organize Sanayi Bölgesi ve Adres Patent’in ana sponsorluğunda ’Sanayide İnovasyon, Devlet Teşvikleri, Patent Vergi Muafiyetleri’ paneli İkitelli OSB Yönetim Binası Konferans Salun’unda gerçekleştirildi. Panelde sanayicilere fikri alanda; KOSGEB teşviklerinden ve patent almanın avantajlarına kadar birçok konu hakkında bilgilendirme yapıldı.

    “Son 10 yılda Çin’de yapılan toplam patent başvuru sayısı yaklaşık 9,3 milyon adet”

    İnovasyonun hem sanayi hem de diğer sektörlerde uzun zamandır gündemde olan bir konu olduğuna dikkati çeken Adres Patent Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Avukat Hilmi Özalp, “İnovasyonu gerçekleştirme yolu ise patent ve buluştan geçiyor. Dünya ve Türkiye’deki patent sayılarını sizlerle paylaşarak bir perspektif sunmak istiyorum. Son 10 yılda Çin’de yapılan toplam patent başvuru sayısı yaklaşık 9,3 milyon adet, bu sayı Amerika Birleşik Devletleri’nde, 8 milyon, Güney Kore’de 2,5 milyon, Almanya’da 2 milyon, Rusya’da ise 500 bin, dolaylarında.” dedi.

    Türkiye’de patent sayılarını artırmak adına devlet tarafından sunulan teşviklerin büyük bir öneme sahip olduğuna işaret eden Özalp, bu kapsamda üniversite sanayi iş birliğinin ülke gündeminde daha fazla yer alması gerektiğinin altını çizdi.

    Adres Patent olarak 2023’e kadar Türkiye’nin 1 milyon patent hedefine ulaşması için kurum olarak üzerine düşen görevleri en iyi şekilde yapmaya özen gösterdiklerinin ifade eden Özalp, “Bu konuda herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini düşünüyorum.” şeklinde konuştu.

    Patent sayılarına başvuru oranları 18 kat arttı

    Patent alanında hem başvuru hem de tescil konusunda önemli bir ivmenin yakalandığına işaret eden Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı İstanbul İl Müdürü Ümit Ünal, “Türkiye’de son 16 yılda patent sayılarındaki başvuru oranları 18 kat artmış. Yerli tescil sayısında ise 38 katlık bir ivme yakalanmıştır. Dünya’da marka başvuru sayısı itibarı ile Avrupa’da birinciyiz. Dünya’da ise sınai mülkiyet haklarını tescilleme konusunda 11’inci sıradayız.” dedi.

    Yatırımlar konusunda verilen teşviklere ilişkin de açıklamalarda bulunan Ünal, “Son 1 yıl içerisinde büyük yatırımlar doğrultusunda sanayi teşvikleri ile ilgili 4 bin 300 projeye 100 milyar lira yatırım amaçlı teşvik belgesi verildi. Proje bazlı 25 büyük projeye ise 55 milyar lira teşvik verilmiş durumda.” bilgisini verdi.

    Patent konusunda izlenecek politikaların Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşma konusunda etkili olduğuna değinen Ünal, “Türkiye 2023’e kadar yüksek-orta teknolojili ürünlerin, ihracattaki oranını yüzde 50’ye çıkarmak istiyor. Bu kapsamda patent alanında atılacak adımlar da son derece kritik bir yere sahip” dedi.

    Ünal, ithal edilen ürünlere yönelik bakanlık olarak yaptıkları çalışmalardan bahsederek, “Türkiye’de yurt dışından getirilen 400 ürün tespit ettik. Buradan da 35 milyar dolarlık cari açığımızı kısa ve orta vadede kapatılmasını hedefliyoruz. Bu bağlamada katma değerimiz artırmak için her güzel fikrin patentini almalıyız.” açıklamasını yaptı.

    “Ülkelerin teknolojik gelişmişliği artık patent sayıları ile ölçülüyor”

    Esenyurt İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Torolsan bilginin korunmasındaki önemin günümüzde giderek artığına işaret ederek, “Üretilen her bilgiyi korumamız gerekiyor. Ülkelerin günümüzde teknolojik gelişmişliği artık patent sayıları ile ölçülüyor. Firmaların patent konusunu sermaye olarak düşünüp, bu konuya daha fazla eğilmesi gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.

    GSMH’nin yüzde 1,3’ü AR-GE’ye ayrılıyor

    Türkiye’de gayrisafi milli hasılanın yüzde 1,3’ünün AR-GE’ye ayrıldığını ifade eden Esenyurt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sudi Apak, “Bu rakamın 8 milyar dolara denk geldiğini görüyoruz. ABD 20 trilyon dolarlık bir ekonomi, AR-GE’ye ayırdığı pay ise 800 milyar dolar. Öte yandan ülkelerin gayri safi milli hasılalarında da patent sayıları önemli bir yere sahip. Güney Kore, Çin, Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri, patentlerin ticarileştirilmesi konusunda önemli mesafeler kat etmiş ülkeler arasında yer alıyor. Üniversite sanayi iş birliklerine ülkemizde oldukça fazla ihtiyaç var” dedi.

    Türkiye’deki özel sektörün; Almanya’dan Çin’e kadar uzanan koridorda en büyük özel sektör olduğunu ifade eden Apak, “Sanayi ürünleri ihracatının yüzde 80’lik kısmını özel sektör yapıyor. Bu potansiyeli iyi bir şekilde kullanarak patent oranlarına da yansıtmalıyız. Bu bağlamda sanayi-teknoloji-üniversite-finans denklemi çok kritik bir öneme sahip.” şeklinde konuştu.

    1 patent 3 milyar doların yolunu açtı

    Adres Patent Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Ali Çavuşoğlu, ise dünyanın önde gelen teknoloji firmaları arasında yer alan Dyson’ın tarihteki patent sürecine ilişkin bilgi vererek, “Dyson firmasının sahibi James Dyson, toz süpürge üretimi için yatırımcı arayışına girmişti. Ancak bu süre zarfında görüştüğü kişi ve kurumlar toz süpürge kullanımı konusunda kararlıydılar ve yeniliklere kapalı bir duruş sergiliyorlardı. Sonrasında James Dyson İngiltere’de bir bankadan 1 milyon sterlinlik bir kredi alarak, kendi süpürgesini üretmeye başladı. Ancak kendisi üretim sürecine geçmeden ürünün nihai hale ulaşması için binlerce kez deneme yapmıştı. Ürün nihai hale geldikten sonra firmanın almış olduğu bir patent, Dyson’ın 3 milyar dolarlık bir firma olmasının yolunu açtı.” bilgisini verdi.

    Patent konusunda izlenecek yöntemlerin hem özel sektör hem de kamu kurumları açısından büyük bir öneme sahip olduğunu anlatan Çavuşoğlu, “Sanayicilerimizin katma değeri artırması için önceliği patente vermesi gerekiyor. En azından fabrikalarımızın görünür ve dikkat çeken kısımlarına patentle ilgili afişler, sloganlar asmamız gerekiyor. Çalışanlarımızın patent kelimesinin ne olduğunu bilmesi, patent alanında atılacak adımlar konusunda bize yol gösterecektir.” diye konuştu.

    Ticarileşecek ürüne 5 milyon liralık destek

    KOSGEB Uzmanı Mustafa Kemal Güzelyurt da patent konusunda ürünlerini ticarileştirmek isteyen firmalara yönelik verilen desteklerden bahsederek, “Firmanın geliştirdiği ürün teknoloji ürün belgesine sahip olmalı veya doktora çalışmasıyla ortaya çıkarılabilir olmalı; bunun yanı sıra ürün, patent belgesi ile koruma altına alınmış veya herhangi bir kurum tarafından başarılı bir şekilde tamamlanmış bir projeyse, ürün sahibi kişi veya firmalarımıza toplamda 5 milyon liralık destek veriyoruz. Ayrıca mevcut desteği firmalarımıza yüzde 100 sunuyoruz.” şeklinde konuştu.

    Ticarileşmeye konu olan ürünün KOSGEB Kurul’undan geçmesiyle 12 ay içerisinde tamamlanması gerektiğini anlatan Güzelyurt, “Firmalarımızdan 4 ayda bir rapor da istiyoruz. Firmamız bu süre zarfında yaptığı masrafları bizim sistemimize işliyor. Burada şöyle bir bilgi eksikliği var. Ürün tedariki konusunda siz bir firma ile anlaştıysanız. Biz firmalara ‘siz bize faturayı getirin biz sizin adınıza tedarikçinize ödemeyi yaparız’ diyoruz. Böylece sizin cebinizden herhangi bir tutar çıkmamış olur.” dedi.

  • Başkan Tanfer: “Erzurum’a katma değer katacağız”

    Başkan Tanfer: “Erzurum’a katma değer katacağız”

    Erzurum Büyükşehir Belediyesi Kent Konseyi Yürütme Kurulu ilk toplantısını Başkan Hüseyin Tanfer’in başkanlığında gerçekleştirdi.

    Yeni yönetimle bir araya gelen Kent Konseyi Başkanı Hüseyin Tanfer, Kent Konseyi’nin ilk toplantısında alınacak kararların Erzurum’a hayırlı olması temennisinde bulundu.

    Kent Konseyi’nin Erzurum adına önemli çalışmalar yapmak için yola çıktığını belirten Kent Konseyi Başkanı Hüseyin Tanfer, hep birlikte Erzurum için güzel çalışmalara imza atılacağını söyledi.

    Başkan Hüseyin Tanfer, Kent Konseyi’nin görevleri ve yapması gereken çalışmaları anlatarak, Halkın yönetime katılımını ve denetimini sağlamak, denetimi sağlayacak yöntemleri geliştirmek, kentin sorunlarına sahip çıkma ve bu konuda özendirme, katılımcı demokrasi ve sivil toplumu esas almak olduğunu belirtti.

    Başkan Tanfer sözlerini şöyle sürdürdü; “Kadın ve Gençlik Meclisleri başta olmak üzere, gurupların kendi sorunlarına çözüm üretmek kentin yönetimine katkıda bulunmak gönüllü ve demokratik kaliteli ve yaşanabilir bir kent yönetiminde aktif rol üstlenmek istiyoruz. Kent yaşamında kent vizyonu ve hemşericilik bilincinin geliştirilmesi, sürdürülebilir kalkınma çevre duyarlılığı sosyal yardımlaşma ve dayanışma çalışmalarına katkıda bulunmak düşüncesiyle sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması için bu alanlarda ortaya çıkan sorunların çözümüne yönelik temel strateji belirleme yönünde çalışmalarımız olacak. Halk ile birlikte kentsel öncelikleri belirleyerek kamuoyu ve uygulayıcılarla paylaşarak, Erzurum adına alınan karar ve görüşleri Belediye Meclisi olmak üzere ilgili mercileri harekete geçirmeyi düşünüyoruz.”

    Erzurum’un sorunları Kent Konseyi olarak ortak akılla çözüleceğini belirten Başkan Tanfer, “Erzurum’a katma değer sağlamak için elimizden gelenin en iyisini yapmaya gayret göstermeliyiz. Şehrin faydasına olacak her türlü projeleri Kent Konseyi olarak yapacağımız çalışmalarla destekleyeceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.

    Görev dağılımı; Başkan Hüseyin Tanfer, Genel Sekreter Köksal Yavuz, Medya Tanıtım Melek Allioğlu, Başkan Yardımcıları Lütfü Turan, Hakan Karadabağ, Sinan Oral, Cemil Uygur, İlker Özkara, Bülent Taşkesenligil.

    Engelli Meclis Başkanlığına Burhanettin Yeşilyurt, Koordinatörler, Abdullah Keleşoğlu, Arif Akıncı, Zeki Adil.

    Kadın Meclis Başkanlığına Yadigar Nesrin Şerbetçioğlu, Koordinatörler, Gülsem Şehmuz, Şengül Tan.

    Çocuk Meclis Başkanlığına Betül Şengüllendi, Koordinatörler, Dilek Okuyucu, Sema Kuluçkıran, Pınar Purkankulu Karadeniz, Mahmut Güven.

    Gençlik Meclis Başkanlığına Ahmet İncesu, Koordinatörler, İlker Özkara, Haldun Tuzcuay, Melik Kaya, İsmail Çakır, Ahmet Enes Yazıcı.

    Muhtarlar Meclis Başkanlığına Yavuz Sarı, Koordinatörler, Şinasi Terzioğlu, Harun Köse.

    Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Meclis Başkanlığına Cafer Özdemir, Koordinatörler, Bünyamin Aslan, Cavit Subaşıgiller.

    Çevre Şehir ve Kültür Meclis Başkanlığına Erdal Güzel, Koordinatörler, Cemal Almaz, Erdoğan Atan, Şengül Tan, Dilek Okuyucu.

    Şehir Ekonomi Meclis Başkanlığına Osman Demirdöğen, Koordinatörler, Ersin Karaman, Adnan Demir, getirildi.

  • EİB’de katma değerli ürün üretimini artıracak protokol

    EİB’de katma değerli ürün üretimini artıracak protokol

    Ege İhracatçı Birliklerinde (EİB), “Uzman Mesleki Personel Yetiştirme ve İstihdam Sağlama Projesi” protokol imza töreni düzenlendi. Protokol kapsamında, dış ticaret uzmanı ve üretim-kalite mühendisi istihdam etmeyi planlayan firmalar projeye başvuruda bulunabilecek, bu alanlarda eğitim almış ancak henüz istihdam edilmemiş kişiler de projeyle donanımlarını artıracak. Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “Bu proje katma değerli ürün üretimini artırma çabamızın bir adımı” dedi.

    Ege İhracatçı Birliklerinde (EİB), Ege Bölgesi’ndeki ihracatçı firmaların ihtiyaç duyduğu donanımlı dış ticaret uzmanı ve üretim-kalite mühendislerinin mesleki bilgilerini güncellemeleri amacıyla İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) desteği ve Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) iş birliğinde hayata geçirilecek olan “Uzman Mesleki Personel Yetiştirme ve İstihdam Sağlama Projesi” protokol imza töreni düzenlendi. Önümüzdeki 2-3 aylık dönemde dış ticaret uzmanı ve üretim-kalite mühendisi istihdam etmeyi planlayan firmaların projeye başvuruda bulunabileceklerini bildiren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “Dış ticaret ve üretim-kalite mühendisliği alanlarında eğitim almış henüz istihdam edilmemiş kişiler ise bu projeyle donanımlarını artıracaklar. Proje üyelerimiz tarafından talep edilen sayıda yeni mezun veya iş hayatına yeni başlayan dış ticaret uzmanı ve üretim-kalite mühendisliği alanlarında eğitim almış henüz ancak istihdam edilmemiş kişiler arasından ön eleme ile seçilmiş adaylar için projelendirilmiş bir mesleki uzmanlaşma programı ve devamında mentorluk istihdam sürecini kapsıyor” bilgisini verdi.

    “Katma değerli ürün üretimini artırma çabamızın bir adımı”

    Projeyi İZKA ile birlikte gerçekleştirdiklerini kaydeden Eskinazi, “İZKA Genel Sekreterimiz nezdinde İZKA’ya işbirlikleri için teşekkür ediyoruz. Göreve geldiğimizden bu yana yürüttüğümüz tüm çalışmalarımızı, ihracatta katma değeri artırma temeli üzerine oturttuk. ’Uzman Mesleki Personel Yetiştirme ve İstihdam Sağlama Projesi’ de katma değerli ürün üretimini artırma çabamızın bir adımı. Program sonucunda adaylar için uygun şartları sağlamaları durumunda katılımcı firmalarımız İŞKUR desteklerinden de yararlanabilecekler. Bu hususta İŞKUR, program süresi içerisinde bir bilgilendirme eğitimi verecek” diye konuştu.

    “Ülkemize rol model olacak”

    Eskinazi, programa başvuran adaylar arasından yapılacak mülakatla belirleyecekleri kursiyerler hakkında şunları söyledi:

    “Haftada iki günlük eğitime tabi tutulup firma ziyaretleri gerçekleştirecekler. Sınavlar ve bitirme projelerinin sunumundan sonra istihdam süreci için firmalara yönlendirmeler gerçekleşecek. ’Dış Ticaret Programı ve Üretim-Kalite Mühendisi Programı’ için hazırlanan eğitim başlıkları, sektörlerimizin tüm ihtiyaçlarına yanıt verecek şekilde hazırlandı. Bu programla istihdam edecek arkadaşlar şirketlere çok faydalı olacak.”

    İZKA Genel Sekreteri Dr. Mehmet Yavuz, bir yıla yaklaşan incelikli detaylı çalışmanın ürünü olduğunu ve farklı bir model uygulanacağını ifade ederek, “Üye firmaların personel yetiştirmeleri adına başarılı olacağına, ülkemize rol model olacağına inanıyorum. 2019 yılında ki temamız ’Mesleki Eğitim Rol Model Program’ olarak ülkemizde önemli fırsatlar sağlayacak” dedi.

  • İnşaat seramikleri sektörünün katma değer oluşturma gücü geçen yıl yüzde 36 arttı

    İnşaat seramikleri sektörünün katma değer oluşturma gücü geçen yıl yüzde 36 arttı

    İnşaat seramikleri sektörünün katma değer oluşturma gücü, geçen yıl yüzde 36’ya yükseldi. Seramik sektörünün ihracat yerli katma değer oranı yüzde 82 ile rekor seviyede oldu.

    Türkiye Seramik Federasyonu tarafından hazırlanan yerli katma değer raporu açıklandı. Rapora göre; inşaat seramikleri sektörünün katma değer oluşturma gücünü 2009 yılında yüzde 29,4 iken 2018 yılında ise yüzde 36’ya yükseldi. Seramik sektörünün ihracat yerli katma değer oranı yüzde 82 ile rekor seviyede oldu.

    Rapora göre, 2009-2018 dönemlerini kapsayan 10 yıllık süre zarfında, 7,32 milyar dolarlık inşaat seramikleri ihracatı gerçekleşti. 10 yıl içerisinde gerçekleştirilen toplam ihracat, Türkiye’ye 5,93 milyar dolarlık yerli katma değer sağladı. 2009-2018 yılları arasında, inşaat seramikleri sektörünün üretimden oluşturduğu katma değer, sürekli olarak artış eğilimi içinde. 10 yıllık dönemde, seramik kaplama malzemeleri toplam 13 milyar TL ve seramik sağlık gereçleri ise 5,5 milyar TL üretimden katma değer oluşturdu. Bu sayede inşaat seramikleri sektörü, son 10 yılda cari fiyatlarla 18,5 milyar TL üretimden katma değer oluşturmuş oldu.

    “İhracatımızın artması için ihracat odaklı enerji politikalarına ihtiyacımız var”

    Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı Erdem Çenesiz, konu ile ilgili değerlendirmesinde, “Sektörümüz, 300 binden fazla dolaylı istihdam oluşturan büyük bir yapı. Yerli katma değer raporu, seramik sektörünün Türkiye’ye ne kadar net döviz kazandırdığını net bir şekilde ortaya koyuyor. Sektörümüzün gerçekleştirdiği her 100 dolarlık ihracatın 82 doları Türkiye’de kalıyor. Bu oran başlı başına bir rekordur. Seramik sektörü ihracatının artması cari açığın kapanmasında kıyaslanmaz oranda katkı sağlıyor. Yerli katma değer oranı çok yüksek ancak enerji yoğun bir sektörüz. İhracatımızın artması için sektöre özel, ihracat odaklı enerji politikalarına ihtiyacımız var. 2018 yılı başından bu güne 20 ayda sanayi doğalgaz fiyatına gelen yüzde 91’lik fiyat artışı uluslararası rekabet gücümüzü düşürüyor. Yüksek oranda yerli katma değer oluşturan bir sektör olarak enerji politikalarında ihracata dayalı bir bakış açısına ihtiyacımız var” dedi.

    10 yılda 56,8 milyar TL değerinde üretim yapıldı

    Açıklanan raporda, 2009-2018 yılları arasındaki 10 yıllık dönemde, seramik kaplama malzemelerinin toplam 42,1 milyar TL ve seramik sağlık gereçlerinin ise 14,7 milyar TL üretim değerine ulaştı. İnşaat seramikleri sektörünün son 10 yılda cari fiyatlarla 56,8 milyar TL değerinde üretim yaptı.