Etiket: Katliam

  • Köylülerin ’Katliam Köprüsü’ Tepkisi

    Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde bulunan ve Diyarbakır’a 28 kilometre uzaklıktaki tarihi Dilaver Köprüsü’nde sık sık yaşanan ölümlü trafik kazalarına tepki gösteren köylüler yeni bir köprü yapılmasını istiyor.

    150 köy ve komşu ilçelerle bağlantısı olan tarihi köprünün üst kısımları 2012 yılında onarılmasına rağmen meydana gelen kazalar nedeniyle harabeye döndü. Dört adet kemeri bulunan ve 16. yüzyıl Osmanlı eserlerinden olduğu tahmin edilen tarihi Dilaver Köprüsü dar olması ve keskin virajı nedeniyle sık sık kazalara sebep oluyor.

    “TARİHİ KÖPRÜ BARAJ HAVZASI İÇİNDE OLDUĞU İÇİN YENİ KÖPRÜ YAPILAMIYOR”

    Tek şeritli olması nedeniyle köprüden geçen araçların zorlandığı ve büyük tarım araçlarının geçemediği tarihi köprü ile ilgili olarak açıklamalarda bulunan Tarımsal Sanayici ve İş Adamları Derneği Başkanı ve Kazıktepe Köyü Muhtarı Mehmet Atik, köprünün adına ölümlü kazalar nedeniyle ’Katliam köprüsü’ dediklerini belirterek, “Eski, tarihi ve dar olması, eğimlerinin ve kavislerinin tehlikeli olması, ulaşımlarını sağlayan yüzlerce köyün ve beldenin trafik yoğunluğu, istenmeyen çok sayıda ölümlü trafik kazalarına neden olmaktadır. İki yıldan beridir Devlet Su İşleri (DSİ), karayolları, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’na yüzlerce defa müracaatta bulunduk. DSİ’ye gidiyoruz, bunu karayolları yapacak diyor. Karayollarına gidiyoruz, diyorlar ki Dilaver Barajı’nın havzası içinde olduğu için bunu DSİ yapacak. DSİ de diyor ki bu köprünün korunması için Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bir yazı vermesi gerekiyor. Bu yazı verilirse hem yolunuzu hem de barajınızı yaparız. İki yıldan beridir uğraşıyoruz bir yere varamadık. Çınar Kaymakamı ile birlikte defalarca gittik yine olmadı. Haftanın üç günü muhakkak ölümlü kazalar oluyor. Burası Dilaver köprüsü değil burası katliam köprüsü olmuştur. Halk biliyor bunu. Bu köprüden dolayı bölge halkının acısını biliyorum. Biz devletimizden bu köprünün bir an önce yapılmasını istiyoruz. Baraj yapılıyorsa yapılsın yapılmıyorsa köprümüz yapılsın. Bu köprü 150 köy yoluyla bağlantılı. Burada şu an 70 köy muhtarı bulunuyor. İki sene önce burada üç tane gencecik öğretmen kardeşimiz vefat etti. Üç gün önce bir veteriner köprüden aracı ile uçtu” dedi.

    “BÜYÜK ARAÇLAR 80 KİLOMETRE DAHA FAZLA YOL YAPIYOR”

    Bölgenin tarım bölgesi olduğunu belirten Atik, “Biçerdöver geliyor köprüden geçemiyor. TIR geliyor geçemiyor. Kamyon geliyor geçemiyor. 20 kilometrelik yolu 80 kilometre yapıp öyle geçiyor. Köprüyü iki sene önce gelip restore ettiler. Kazalardan dolayı köprü harabe halde. Ulaştırma Bakanı’ndan, Tarım Bakanı, Kültür Bakanı ve milletvekillerimizden istirham ediyorum. Bir an evvel bize yardımcı olsunlar bu milletin mağduriyetini gidersinler” diye konuştu.

    Çınar Ziraat Odası Başkanı Mehmet Cevat Delil ise yetkililerin bir an önce köprüye el atmasını istediklerini belirtti. Delil, “Bu köprüden Derik ve Mazıdağı’na da gidiliyor. Bu bölgede 150 köyümüz var. Genelde tarımla uğraşan insanlar ve büyük tarım araçları bu köprüden geçemiyor. Bu sorunumuzun giderilmesi için yetkililerin bir an önce buraya el atmasını istiyoruz. Sürekli ölümlü trafik kazalarıyla karşı karşıyayız. Bu yüzden konunun bir an önce ele alınmasını istiyoruz” ifadelerini kaydetti.

  • Salihli’de Katliam Gibi Kaza:3 Ölü 7 Yaralı

    Manisa’nın Salihli ilçesinde 2 otomobilin kafa kafaya çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında 3 kişi hayatını kaybederken, 7 kişi de yaralandı.

    Edinilen bilgiye göre kaza Salihli-Gölmarmara yolu Bintepeler mevkiinde saat 22:00 sıralarında meydana geldi. Gölmarmara istikametinden, Salihli yönüne gitmekte olan Süleyman Girgin(47) yönetimindeki 09 S 0393 plakalı otomobil ile Salihli istikametinden, Gölmarmara yönüne gitmekte olan Emre Işıklı(20) yönetimindeki 35 KB 1374 plakalı otomobil Tekelioğlu Mahallesi yakınlarındaki Bintepeler mevkiinde çarpıştı. Çarpışma sonucu 2 araçta hurdaya dönerken, 35 KB 1374 plakalı otomobil ise tarlaya uçtu.

    Kazada 09 S 0393 plakalı otomobil sürücüsü Süleyman Girgin ile aynı araçta yolcu olarak bulunan Ahmet Usta(59) ve Güzin Çetin olay yerinde hayatını kaybetti.

    Kazada her 2 araçta olmak üzere toplam 7 kişi yaralandı. Yaralılar olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından Salihli Devlet Hastanesi ve ilçede bulunan özel hastanelere kaldırıldı.

    Yaralılardan Emre Işıklı(20) ve Selahattin Göktepe(30) Özel Can Hastanesi, Murat Özüsan(21) Özel Salihli Medigüven Hastanesi, Muhammet İsa ve Cuma Kadir Özel Salihli Hastanesi, Sedat Toprak(35) ile Hanife Girgin ise Salihli Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alındı.

    Jandarma kaza ile ilgili soruşturma başlattı.

  • Katliam Gibi Kazanın Davası Başladı

    Kastamonu’da meydana gelen trafik kazasında kamyon ile otomobilin çarpışması sonucu 6 kişinin ölümüne sebebiyet verdiği gerekçesiyle tutuklu yargılanan kamyon sürücüsünün yargılanmasına başlandı.

    Geçtiğimiz yılın Ekim ayında Kastamonu’nun Araç ilçesinde İlyas H. idaresindeki 37 PN 372 plakalı kamyon ile Mustafa Tozan yönetimindeki 34 EF 8737 plakalı otomobil, Şenova mevkisinde geldikleri esnada çarpışmış, kazada otomobil sürücüsü Mustafa Tozan ile otomobildeki Aynur Tozan, Ruhiye Korkmaz, Şahin Karabey, Gülnur Karabey ve Şevval Karabey, olay yerinde hayatını kaybetti.

    Kaza sonrası gözaltına alınan kamyon sürücüsü İlyas H. çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Hakkında Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılan İlyas H.’nin yargılanmasına başlandı. Duruşmada söz alan İlyas H.,kazada bir suçunun olmadığını belirterek, suçlamaları kabul etmedi. Dava, dosyadaki diğer eksikliklerinin giderilmesi için ileri bir tarihe ertelendi.

  • Zonguldak’ta Katliam: 3 Ölü

    Zonguldak’ta bir evde, başlarından birer kurşunla vurularak öldürülmüş 2 kadın, 1 erkek cesedi bulundu.

    Edinilen bilgiye göre, olay, Çınartepe Mahallesi Baruthane Sokak iki katlı bir evin alt katında meydana geldi. Bir süre önce cezevinden çıktığı öğrenilen B.D (34) ve annesi H.D’den (57) haber alamayan yakınları evlerine gitti. Aralık bırakılan kapının ardından eve giren yakınları, B.D, sevgilisi olduğu iddia edilen S.G ve H.D’nin cesetleriyle karşılaştı. Cumhuriyet Savcısı olay yerinde inceleme yaptı. Olay yerine gelen polis ekipleri de evde inceleme yaptıktan sonra cesetler cenaze araçlarıyla Atatürk Devlet Hastanesi Morgu’na kaldırıldı.

    Polis, B.D ile aralarında husumet bulunduğu iddia edilen H.K.’nin olayın faili olabileceği şüphesiyle, soruşturma başlattı. Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü’ne bağlı ekipler, H.K.’nın kiraladığı tahmin edilen aracı, evin yaklaşık 200 metre uzağındaki geniş alanda buldu. Olay Yeri İnceleme ekibi, terk edilmiş halde bulunan otomobilin üzerinde parmak izi taraması yaptı.

    Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

  • Ganire Paşayeva: “Hocalı’da Katliam Yapanlar Şimdilerde PKK’ya Destek Veriyorlar”

    Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN), Hocalı Katliamı’nın 24’üncü yıldönümünde hayatını kaybedenleri düzenlenen bir programla andı. Anma programına katılan Azerbaycan Milletvekili Ganire Paşayeva, “Hocalı’da katliam yapanlar şimdilerde PKK’ya destek veriyorlar” dedi.

    26 Şubat 1992 yılında Azerbaycan’ın Dağlık-Karabağ bölgesindeki Hocalı Kasabası’nda 106’sı kadın, 63’ü çocuk toplam 613 Azeri sivil vatandaşın Ermenistan ordusu tarafından öldürüldüğü Hocalı Katliamı’nın 24’üncü yılında Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN) anma programı düzenledi.

    HASEN Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Halil Akıncı’nın moderatörlüğünde gerçekleşen anma programına Azerbaycan Milletvekili Ganire Paşayeva, Azerbaycan Eski Milletvekili Havva Memmedova, HASEN Dış Politika ve Güvenlik Uzmanı Seda Birol katıldı. Yoğun bir katılımla gerçekleşen Hocalı Katliamı’nı anma programında HASEN tarafından oluşturulan ‘Hocalı Soykırımı’ raporu hakkında bilgiler aktarıldı. Program kapsamında HASEN tarafından 5 dilde hazırlanan ‘Hocalı Gerçekleri’ isimli belgesel ilk defa gösterime sunuldu.

    “HOCALI SOYKIRIMINI SÖYLEMEKTEN ÇEKİNİLMEMELİDİR”

    Hocalı Katliamını anma programına katılan Azerbaycan Milletvekili Ganire Paşayeva, “Hocalı’da bütün Azerbaycan’da ve ülkenizde şehit olan kardeşlerimiz için baş eğerek konuşmaya başlıyorum. Hocalı soykırımı sadece Azerbaycan’a yapılmış bir soykırım değildir. Bütün Türk milletine yapılmış bir soykırımdır ve hepimizin sorunudur. Bu düpedüz bir soykırımdır, katliamdır, bunu söylemekten bizim kardeşlerimiz her yerde söylemekten korkmamalıdır. Bizim dedelerimizin yapmadığı soykırımları konuşarak, hiçbir delil olmadan bunu yapabiliyorlar. Ama bizim insanımız her delili, bilgisi ortada olan soykırımı söylemeye çekiniyorlar. Türk oldukları için katlettiklerini söylüyorlarsa, bu direk soykırım olduğu ortadadır, bizim insanımız bunu söylemekten asla çekinmemelidir” dedi.

    “HOCALI’DA KATLİAM YAPANLAR ŞİMDİLERDE PKK’YA ASKER GÖNDERİYORLAR”

    Hocalı Soykırımı’nın sadece Azerbaycan halkına karşı yapılmış bir soykırım olmadığını ifade eden Milletvekili Paşayeva, “Hocalı soykırımı tek Azerbaycan Türklerine yapılmış bir olay değildir. Azerbaycan Türklerine o soykırımı yapanlar şimdilerde ise PKK’ya asker gönderiyorlar. Sonra da o terör olaylarında hayatını kaybedenlere taziyeye gidiyorlar. Daha sonra da PKK ve Ermenistan bayrağına sarılı tabutun başında onlara güzel şeyler söylüyorlar. Görüyorsunuz değil mi o zamanki zihniyet cezasız kalırsa hangi olayın tekrarını getiriyor. Türk diplomatlarını yurtdışında öldüren ASALA örgütü daha sonra Karabağ’da başladı. Yani bu zihniyet bizim insanımıza karşı bir zihniyetti” şeklinde konuştu.

    “ERMENİSTAN’I DEVLET YAPAN RUSYA’DIR”

    Bu olayları yapanların arkalarındaki güçlere bakılması gerektiğini belirten Paşayeva, “Bazen bize soruyorlar, sayın vekilim bunu Ermenistan yaptı da kimse bunu görmedi mi? diye bize soruyorlar. Bunu Rusya gördü, ama görmesine rağmen hiçbir şey yapmadı. Tam tersine Ermenistan’ın o soykırımı yaptığı 366’ncı askeri üs, Sovyetler’den kalan Rusya’nın askeri üssüydü. Bu askeri üs bu olayların tam olarak içindeydi. Ama o zaman bu olayları yapanlar hiçbir şekilde ceza almadılar. Ermenistan o savaş yıllarında Rusya’dan çok silah aldı. Zaten Ermenistan’ı orada devlet gibi yaratan Rusya’ydı. Bu duruma Avrupa da destek verdi. Çünkü, Azerbaycan Türkleri Rusya’nın bünyesinde olsa bile, Çanakkale Savaşı’nda Anadolu’ya savaşmaya geldiler” diye konuştu.