Etiket: Katkı

  • Bartın Üniversitesi’nin projesiyle sürdürülebilir mera ekosistemine katkı sağlanacak

    Bartın Üniversitesi’nin projesiyle sürdürülebilir mera ekosistemine katkı sağlanacak

    Bartın Üniversitesi’nin TÜBİTAK tarafından desteklenen projesiyle yangın sonrası topraktaki değişimlerin analizi sonucunda belirlenecek tedbirlerle sürdürülebilir mera ekosistemine katkı sağlanacak.

    Bartın Üniversitesi Bartın Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şahin Palta’nın yürütücülüğünü yaptığı ve Orman Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Halil Barış Özel’in araştırmacı olarak görev aldığı “Yangının Vejetasyon, Bazı Toprak Özellikleri ve Arbusküler Mikorizal Fungusların Kök Kolonizasyonuna Etkilerinin Araştırılması” adlı proje desteklenmeye değer bulundu. TÜBİTAK 1002-Hızlı Destek Programı kapsamında hazırlanan projeyle yangın sonrası mera ekosisteminin sürdürülebilirliğinin sağlanması hedefleniyor.

    “Yangının mera ekosistemi üzerindeki olumsuz etkileri araştırılarak tedbirler belirlenecek”

    Proje hakkında bilgiler veren Doç. Dr. Şahin Palta, “Mera alanları en ucuz kaba yem kaynaklarıdır. Mera ekosisteminin korunması ve sürdürülebilirliğinin sağlanması ile yem değeri yüksek olan çok sayıdaki doğal mera bitkileri korunacak böylece daha kaliteli et ve süt üretimi sağlanacaktır. 12 ay sürecek projede, mera ekosisteminin vazgeçilmez bileşenlerinden ve meranın sürdürülebilirliği için çok önemli olan arbusküler mikorizal fungusların varlığı belirlenecektir. Arbusküler mikorizal funguslar mera bitkileri ile simbiyotik mutualistik (karşılıklı fayda sağlama esasına dayanan) ilişki kuran efektif mikroorganizmalardır. Ayrıca, proje sonuçlarına göre elde edilecek tedbirler sayesinde özellikle oldukça eğimli bir arazide bulunan mera alanında meydana gelebilecek erozyon da engellenmiş olacaktır. Böylece, yoğun hayvancılık yapılan bölgenin kırsal ve bölgesel kalkınmasına katkı sağlanmış olacaktır” dedi.

    “Üreten üniversite hedefiyle çalışmalarımıza devam ediyoruz”

    Bartın Üniversitesi’nde bölgesel kalkınma odağında sürdürülebilir bir gelişim gösterdiğinin altını çizen Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun ise bölgenin kırsal kalkınmasına yönelik hazırlanan projeden dolayı Doç. Dr. Şahin Palta ile proje araştırmacısı Prof. Dr. Halil Barış Özel’i tebrik etti.

    Rektör Uzun, “Sürdürülebilir bir gelişimin gösterildiği Üniversitemizde Web of Science, Webometrics, SCImago ve ODTÜ University Ranking By Academic Performance (URAP) gibi sıralamalarda kısa sürede üst sıralara çıkmayı başardık. ‘Üreten Üniversite’ anlayışıyla aynı zamanda proje sayılarımızı da her geçen yıl arttırdık. Sadece 2020 yılında 9 milyon TL’ye yakın bir dış kaynağı araştırmalarımızda kullanmak üzere Üniversitemize kazandırdık ve tüm bileşenlerimizle birlikte gayretlerimiz artarak devam etmektedir. Bu düşüncelerle ‘Yeni YÖK’ anlayışıyla birlikte sundukları vizyon doğrultusunda bizleri hep dahi iyisi için teşvik eden YÖK Başkanımız Prof. Dr. Sayın M. A. Yekta Saraç’a ve YÖK üyelerimize teşekkürü bir borç bilirim” ifadelerini kullandı.

  • Göktepeli kadınlar ürettikleri ürünleri satarak aile bütçelerine katkı sağlıyor

    Göktepeli kadınlar ürettikleri ürünleri satarak aile bütçelerine katkı sağlıyor

    Karaman’ın Sarıveliler ilçesine bağlı Göktepe beldesinde 1 yıl önce kurdukları kooperatifle bir araya gelen kadınlar ürettikleri ürünleri satarak aile bütçelerine katkı sağlıyor.

    Kurulan Göktepe Kadın Kooperatifi belde ve çevre köylerdeki kadınların ürettikleri doğal ürünlerin ekonomik kazanca dönüşmesini sağlıyor. Bölgede üretilen ceviz, toz biber, nane, fesleğen, kuş üzümü, tarhana, siyez unu, bulgur, elma, domates, hurma kurusu ile dağlardan topladıkları sumak, kekik, ıhlamur ve çıtlık gibi ürünler satışa sunuluyor.

    “Bu güzel ürünleri bizim gibi herkesin yemesini istiyoruz”

    Göktepe Kadın Kooperatifi Kurucu Üyesi Seda Ertuğrul, üretici kadınların emeklerinin boşa gitmemesi için bir çatı altında birleştiklerini söyledi. Ertuğrul, “Gerek kadınlar gerek gençler yaptığımız ürünlerin karşılığında maddi olarak da bir kazanç elde etmek istedik. Kadınlar üretiyor karşılığı yok. Diğer sene de diyor ki biraz daha az yapayım ya da yapmayayım, ekmeyeyim, bir şey kazanamıyorum, karşılığı yok diyorlar. Biz de Göktepe Belediye Başkanımız Mustafa Doğan ile ne yapabiliriz diye düşündük ve bir kooperatif kuralım istedik. Kadınlar getirsin gerek burada, gerek internette, gerek yurt dışına pazarlayalım, en azından bu bölgenin bu güzel ürünleri de karşılığını bulsun istedik. Kadınlarımız bir yıl önceye göre şu an daha sağlam ayaklarının üstüne basıyor, daha güçlüler, daha cesurlar, kendilerine daha güvenerek konuşuyorlar. Yaptıklarının daha farkındalar” dedi.

    Seda Ertuğrul, Toroslardan dünyaya açılmak istediklerini dile getirerek, “Şu anda 15 çeşit ürünümüz var. Hepsi bizim denetimimiz altında. Elimizde çok fazla ekipmanımız olmadığı için sabit bir üretim yerimizde olmadığı için tamamen geleneksel üretim yöntemlerine göre üretiyoruz ama ilerleyen zamanda ekipmanımızı sağladığımız takdirde daha çok ürün ortaya koyacağız. Daha çok markalaşmaya gideceğiz, daha çok satış ağı geliştireceğiz. Şu anda bile yurt dışına satışımız söz konusu, yani 15 üründe bile satış gerçekleştirebiliyoruz. Hiçbir şekilde kimyasal madde içermeyen tamamen doğal olan ürünlerdir. Bu nedenle kendimizi daha çok geliştirmek istiyoruz. Bu Toroslar’dan dünyaya açılmak istiyoruz. Bu güzel ürünleri biz yiyoruz ve herkesin yemesini istiyoruz” diye konuştu.

  • Jeotermal kaynaklarla bölge ekonomisine katkı sağlanacak

    Jeotermal kaynaklarla bölge ekonomisine katkı sağlanacak

    Erzurum’un Aziziye Belediyesi’nce Biokütle Enerji Destekli Jeotermal Domates Serası Projesi hazırlandı.

    Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca finanse edilen, Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı (KUDAKA) tarafından da koordinesi yapılan, Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı (CMDP) kapsamında desteklenmeye hak kazanan Aziziye Belediye Başkanlığı Biokütle Enerji Destekli Jeotermal Domates Serası Projesinin sözleşmesi KUDAKA Genel Sekreteri Oktay Güven ve Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan tarafından imzalandı.
    Toplam 9 milyon TL bütçeye sahip projenin 6 milyon TL’si Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı tarafından karşılanacak.
    12 ay içerisinde tamamlanması planlanan Erzurum Aziziye Belediyesi Biokütle Enerji Destekli Jeotermal Domates Serası Projesi ile önemli bir termal potansiyeli barındıran Aziziye ilçesindeki termal su varlığı da böylece değerlendirilmiş olacak.
    Başta domates olmak üzere yılın on iki ayı sebze üretimine yönelik iyi uygulama örneği niteliğinde 10 bin metrekare kapalı alana sahip termal sera kurulması planlandı.
    Proje kapsamında kurulacak serada başlangıç aşamasında 30 kişilik ilave istihdam sağlanacak.

    Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan Aziziye İlçesinde bulunan jeotermal sularından nasıl yararlanılacağı konusunda şu bilgileri verdi: “Jeotermal seradan kastımız şu, termal suyun enerjisi ile seranın ısıtılmasıdır. Seranın içerisinde bulunan ürünlerin yetişebilmesi için belli bir sıcaklık derecesine ulaşılması lazım. Bu anlamda seranın bölgemiz açısından en büyük gider ısıdır. Bu konuda temiz enerjiden yararlanmak ve onu doğru kullanmak adına enerji planını ön plana çıkarmak, oluşan maliyetleri de en aza indirmek açısından yapılmış serada jeotermal suyumuzun ısısını kullanmak olacak. Bu da termal seranın oluşması olacak. Seracılık faaliyetlerinde Erzurum ve doğal olarak ilçemizi değerlendirdiğimiz zaman çok ciddi anlamda boşluk var. Şu demek seracılık ve seracılık mesleği ile uğraşan çiftçi sayımız çok az. Nedeni ise bölgemiz soğuk iklime sahip. Sera içerisinde üretilecek her hangi bir ürünün dönemsel özellikleri çok kısıtlıdır. Ama bizler seranın içerisindeki ısıyı istenilen seviyede tutabilirsek bu da çiftçimize ciddi anlamda katma değer bir artı oluşturmuş olacaktır. Jeotermal serayı kurmakta ki en önemli amacımız bölgemizde termal enerji ile ısıtılan seranın içerisinde üretilen ürünün çiftçilerimiz tarafından gözetim altında tutulmasıdır. İnşallah bizler de bunu başaracağız. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız ile Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı (KUDAKA) bizlere destek verecekler. Sonrasında ise termal suyumuzu o bölgede sera kurmak isteyen çiftçilerimize kullanma imkanı sağlayacağız. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı kapsamından toplam olarak 6 milyon TL destek almış bulunuyoruz. Oluşacak projenin maliyeti ise toplam olarak 9 milyon TL’dir. Desteklerinden dolayı Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mustafa Varank beye de teşekkür ediyoruz. Büyük bölümü Saniye ve Teknoloji Bakanlığınca karşılanacak. Diğer kalan kısmını ise biz kendi öz sermayelerimizden ve müteşebbislerimiz tarafından karşılanacaktır ve proje böylece hayata geçirilmiş olacaktır. İş istihdamı olarak ise sera kurulum alanı olarak 12 dönüme tekamül ediyor. Standartları yüksek bir sera olmuş olacak ki hazırlanan fizibilite projelerine göre ilk etapta 25 kişiye iş imkanı sunmayı planlıyoruz. Tam kapasite ile çalışmaya başlandığı zaman ise paketleme de devreye girmesi durumunda 35 hatta 45 kişiye kadar iş istihdamı sağlamış olacağız. Tabi seralar giderek büyüdüğü zaman ister istemez de iş istihdamımız da artmış olacaktır. Öncelik olarak elimizde bulundurduğumuz termal suyumuzu birinci öncelik olarak insanlarımızın sağlığı açısından elimizde bulunan havuzlarımızda kullanıyoruz. İkincisi ise elimizde bulunan jeotermal sularımızı termal pompaları aracılığı ile tesislerimizin iç ısıtmalarında kullanıyoruz. Üçüncüsü ise yine elimizde bulunan jeotermal suyumuzu sera üretiminin ısıtılmasında kullanacağız. Bundan sonraki süreçte ise termal suyumuzdan çıkan sıcak suyu ısı pompaları yardımı ile güzel konuma getirildiği zaman ilçemizde bulunan kaldırımların ve yolların altına döşeyerek ısıtılmasını sağlayacağız. Yine sondaj çalışmaları yapılan bölge ve alanlarımız var oralardan gerekli sıcaklık elde edilirse konutların ısıtılmasında da kullanım sağlanmasını hedefliyoruz. Aşamalı olarak istenilen çalışmaları hayata geçirdiğimizde elimizde bulunan termal sularımızdan farklı alanlarda da kullanmayı planlamış durumdayız.”

    Aziziye ilçesinde yaşayan vatandaşlar ise “Aziziye ilçesinde hayata geçirilecek bu proje bana göre çok geç kalınmış bir projeydi. Başkanımızın çalışmaları neticesinde kurulacak serada bu sulardan yararlanma imkanı bulacağız. Bilindiği gibi iklim şartlarımız batıya göre çok elverişli değil. Yer altından çıkarılan jeotermal su sıcak olduğu için her ürünü yetiştirmemizde bizlere çok yararlı olacak, verimliliğimiz artacak. İklimin çok sert olmasından dolayı bölge olarak domates yetiştirme imkanımız bulunmuyor, neden mi iklim şartlarımızın uygun olmaması. Ama başkanın çalışmaları ile hayata geçirilecek jeotermal sularından yararlanma durumunda ilçemiz farklı çehreye kavuşacak. Başka bir vatandaş ise şunu söylemek gerekirse ilçemiz için önemli projeler arasında bulunuyor. Çiftçilerimiz bu projeden yararlanacak. Üretim olarak çiftçiye güven gelecek. Esnaf kazanmış olacak. Aziziye ilçemiz de gelişmiş olacaktır. Yalnızca ilçemizde bulunan termal tesislerinden yararlanılıyor. Ama bu proje hayata geçerse ilçemiz faklı bir çehreye kavuşmuş olacaktır. Yatırımcı da gelir ve gelen yatırımcı ile de iş istihdamı da sağlanmış olur” diye konuştular.

  • Vali Masatlı: “Kooperatiflerimiz, kadınlarımızın ev ekonomilerine katkı sağlamaları açısından da büyük önem taşımakta”

    Vali Masatlı: “Kooperatiflerimiz, kadınlarımızın ev ekonomilerine katkı sağlamaları açısından da büyük önem taşımakta”

    Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un Trabzon’dan katıldığı toplantıda, Amasya Valisi Mustafa Masatlı ve Esra Masatlı ise video konferans yoluyla yer aldı.

    Toplantıya ayrıca Gümüşhane, Bayburt, Ordu, Rize, Giresun, Artvin ve Tokat illerinden valiler, vali eşleri, kadın milletvekilleri, kadın kooperatifi başkanları, aile çalışma ve sosyal hizmetler il müdürleri, ticaret il müdürleri ile tarım ve orman il müdürleri katıldı.

    Toplantıya ilk olarak Amasya’dan başlayarak selamlama konuşmaları yapıldı. Taşova Hünerli Eller Kadın Kooperatifi Başkanı Emine Özcan Özdemir’in kooperatifi hakkında bilgiler aktarmasından sonra Amasya Valisi Mustafa Masatlı, konuşmasında şunları söyledi: “Geleneğimizde ve inancımızda kadınlarımız daima karşılık beklemeyen sevginin, hoşgörünün ve emeğin sembolü olmuşlar, bu yönleriyle toplumları ve insanlığı şekillendirmişlerdir. Kadınlarımız bugün ise hemen hemen her sektörde ülkemiz ekonomisini ayakta tutan unsurlardan olmuşlardır. Kadın girişimciliğinin günümüzdeki tezahürü ise kadın kooperatifleridir. Özellikle son 18 yılda Sayın Cumhurbaşkanımız öncülüğündeki hükümetimizin destek ve teşvikleriyle sayıları hızla artan kadın kooperatifleri hem ekonomimize katma değer sağlamakta hem de yöresel ürün ve lezzetlerin ulusal ve uluslararası düzeyde bilinirliğini de arttırmaktadır. İlimize baktığımızda ise kadın girişimcilerimizin öncülüğünde 2015 yılında Amesia Çalışan Arılar Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifinin, 2019 yılında Misket Eller Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifinin, 2020 yılında ise geçtiğimiz hafta eşimle birlikte üretim merkezinin açılışını yaptığımız, Taşova Hünerli Eller Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifinin faaliyete geçtiğini memnuniyetle görmekteyiz. Bu üç kooperatifimiz unlu mamuller, süt ve süt ürünleri, reçel, marmelat, elişi ve el sanatları alanlarında üretim yapmaktadır.

    Amasya’mızın saygıdeğer kadınlarının öncülüğünde üretim ve istihdamımıza katkı sağlayan kooperatiflerimiz, kadınlarımızın yeni meslekler edinmeleri ve ev ekonomilerine katkı sağlamaları açısından da büyük önem taşımaktadır. Valilik olarak daima desteklediğimiz, ihtiyaç ve sorunlarının çözüme kavuşturulması noktasında her zaman yanlarında olduğumuz, bu kooperatiflerimizden ikisi 2020 yılında hazırladıkları projelerle toplamda yaklaşık 250 bin TL’lik bir hibe desteği de almışlardır. Bununla birlikte kooperatifçilik bilincinin oluşması noktasında, en son geçen ay düzenlediğimiz Kooperatifçilik Bilgilendirme Toplantıları da Ticaret Bakanlığımızın uzman bürokratlarının desteğiyle ihtiyaç duyuldukça yapılmaya devam edilecektir. Bu vesileyle ihtiyaç duyduğumuz her an bizlere sağladığınız destekten ötürü, başta Sayın Cumhurbaşkanımız ile sizlere ve ilgili bürokratlarımıza teşekkürlerimi sunuyor, toplantımızın verimli geçmesini ve bölgemiz adına hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.”

    Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un konuşmasının ardından Kadın Kooperatifleri Doğu Karadeniz Buluşması sona erdi.

  • Ekonomiye 20 milyon katkı verecek Taşköprü Hasanlı göleti çalışmaları başladı

    Ekonomiye 20 milyon katkı verecek Taşköprü Hasanlı göleti çalışmaları başladı

    Kastamonu’nun Taşköprü ilçesine yapılacak olan Hasanlı göletinde Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından çalışmalar başlatıldı. Projenin tamamlanmasıyla birlikte 10 bin 630 dekar tarım arazisi sulanırken, ekonomiye ise 20 milyon lira katkı sağlaması bekleniyor.

    Tarım ve Orman Bakanlığı, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü tarafından Kastamonu’ya yapılan yatırımlarla kentin mümbit topraklarını su ile buluşturmaya, vatandaşlara içme ve kullanma suyu temin etmeye ve derelerdeki taşkın riskini azaltmaya devam ediyor. Bu kapsamda Kastamonu’da Taşköprü ilçesinde Hasanlı göletinde çalışmalar başlatıldı. Çalışmaların kısa sürede tamamlanarak vatandaşların hizmetine açılması hedefleniyor.

    DSİ olarak son yıllarda modern sulama projelerini geliştirerek uygulamaya koyduklarını belirten DSİ Genel Müdürü Kaya Yıldız, “Modern sulama ile tarımda sağlanan verim artışları, üretim deseninin çeşitlenmesi, çiftçi gelirlerinde doğrudan ve dolaylı artışa neden oluyor. Bu durum bir yandan kırsal kalkınmanın hedeflerinden olan yoksulluğun azaltılması amacına hizmet ediyor bir taraftan da yaşam standardını yükselttiği için göçü önlüyor. Bu kapsamda Kastamonu il ve ilçelerinde son dönemde yapılan su yapılarının artması bölgedeki tarımsal faaliyetlerin gelişmesinde de önemli rol oynamaktadır” dedi.

    DSİ Genel Müdürü Kaya Yıldız, “Taşköprü Hasanlı Barajı sulaması inşaatında çalışmalara başlanılmıştır. Projenin tamamının bitirilmesi ile birlikte toplamda 10 bin 630 dekar tarım alanı sulamaya açılacak. Projenin şu anda yüzde 17’lik kısmı tamamlanmış olup, 55 kilometrelik sulama ve içme suyu isale hattının 7 kilometrelik kısmına HDPE boru döşenmiştir. Projenin hayata geçirilmesiyle milli ekonomiye yılda 20 milyon Türk lirası katkı sağlanacaktır” diye konuştu.