Etiket: Karşıyayız”

  • Ekonomi Bakanı Elitaş: “6 Yıldır 5,1 Büyümeyi Gerçekleştirmiş Türkiye Ekonomisi İle Karşı Karşıyayız”

    Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, “6 yıldır 5,1 büyümeyi gerçekleştirmiş Türkiye ekonomisi ile karşı karşıyayız” dedi.

    Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nin (KOSB) 14. Olağan Mali Genel Kurulu’nun açılış konuşmasını yapan KOSB Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Nursaçan, kurula katılanlara teşekkürlerini ileterek kurulun hayırlar getirmesini temenni etti. Kurulda konuşan Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nin kurulduğundan günümüze gelene kadar kendisini geliştirerek parselde Türkiye’nin en büyük Sanayi Bölgesi olduğunu söyledi. Elitaş, “Sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Uzun yıllar önce müteşebbis üyesi olarak görev yaptığım, katılımcı olarak bulunduğum Organize Sanayi Bölgesi’nde Türkiye ekonomisine katkı sağlayan birisi olarak ve bugün Kayseri’nin gelişmesinde, Türkiye’nin gelişmesinde büyük katkı sağlayan sanayici olmanın zevkini, gururunu yaşayarak siz değerli sanayicilerle bir arada olmaktan büyük bir mutluluk yaşıyorum. İlk defa bugün geçmişe doğru baktığımızda 1970’lerin ikinci yarısından itibaren kurulan bir Organize Sanayi Bölgesi. O günden bu tarafa geldikçe Türkiye’de örnek olarak gösterilen bir sanayi bölgesi. 1980’lerin ilk yarısından itibaren yeni yeni atak yapmaya başlayan ama 1983 yılında ilk defa temelini attığımız Organize Sanayi Bölgesi’ndeki tesisimizde 6. fabrikayı açtık. Bizden önce açılan fabrikalar faaliyetteydi, biz de 6. fabrika olarak temel atmıştık. O günden sonra gelen süre içerisinde 2002-2003 yılına kadar Organize Sanayi Bölgesi’nde hibeler kazandı. Ne zaman ki 2002’de Türkiye’ye huzur ve istikrar geldi, Kayseri Organize Sanayi Bölgesi de kendine geldi. 2004 yılından itibaren ki tarihe geçmiş aynı anda 141 temel atmanın başarısını ortaya koyduk. 75-76 yılında kurduğumuz Organize Sanayi Bölgesi tek parsel üzerinde Türkiye’nin en büyük sanayi bölgesi olması şerefine sahip olmuş bir bölge” ifadelerini kullandı.

    “6 YILDIR 5,1 BÜYÜMEYİ GERÇEKLEŞTİRMİŞ TÜRKİYE EKONOMİSİ İLE KARŞI KARŞIYAYIZ”

    Ekonomi Bakanlığı olarak sanayiciye teşvikler verildiğini ve sanayicilerin bunu değerlendirmesi gerektiğini vurgulayan Elitaş, “Ekonomi Bakanlığı olarak sanayinin önündeki engelleri ortadan kaldırmak, sanayicinin heyecanını harekete geçirmek için kurulmuş bir bakanlığız. Ekonomi Bakanlığı’nın vermiş olduğu önemli teşvikler var. Ekonomi Bakanlığı olarak hem yatırım, hem ihracat konusunda bazı eksikliklerin var olduğunu gördük. Onun üzerine odalar birliği başkanımızla aldığımız karar gereğince en yakın zamanda tüm Türkiye’deki sanayileşme yolunda ilerleyen illerimizle Ekonomi Bakanlığı’nın yaptığı işleri konusunda aydınlatıcı fikirler vermek üzere sanayicilerimizle yaptığımız toplantıda Ekonomi Bakanlığı’nın yaptığı toplantılarla sizlerle paylaşacaklar. Bu imkanlarla da en iyi şekilde faydalanacaksınız diye düşünüyorum. Faydalanmamız gerekiyor, çünkü Türkiye’nin üretmeye, büyümeye ihtiyacı var. 2008 küresel krizin başladığında dünya ekonomisinin nereye gideceği endişesi varken Türkiye teğet geçti hamdolsun. En yakın komşumuz Yunanistan, İtalya, İspanya gibi Avrupa’nın en büyük yerlerinde kriz devam ederken Türkiye ekonomisi büyümeye devam ediyor. 6 yıldır 5,1 büyümeyi gerçekleştirmiş Türkiye ekonomisi ile karşı karşıyayız. Gayretlerimiz devam ediyor” dedi.

    Bakan Elitaş ayrıca Afrika ve Güney Amerika ile ticareti geliştirme çalışmalarının devam ettiğini sözlerine ekledi.

  • Kalkınma Bakanı Yılmaz: “Birçok Terör Örgütünün Eş Zamanlı Saldırısıyla Karşı Karşıyayız”

    Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Türkiye’nin birçok terör örgütünün eş zamanlı saldırısıyla karşı karşıya olduğunu belirterek, “Bunlar Türkiye’nin istikrarını bozmaya çalışıyorlar. Ülkemizin ve bölgemizin kalkınmasına darbe vuruyorlar. Reformlarımızı, gelişmemizi engellemeye çalışıyorlar ama biz bunlara prim vermeyeceğiz” dedi.

    Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Bingöl’e gelen Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, partisinin il başkanlığınca düzenlenen yemek programına katıldı. Bir restoranda düzenlenen programa, Kalkınma Bakanı Yardımcısı Yusuf Coşkun, Belediye Başkanı Yücel Barakazi, AK Parti Bingöl il Başkanı Yılmaz Seven ve parti teşkilatları katıldı.

    Programda bir konuşma yapan Bakan Yılmaz, Türkiye’nin, bölgenin önemli bir süreçten geçtiğini söyledi. Bakan Yılmaz, “Bir taraftan zaman dünyada küresel kriz, diğer tarafta bölgemizde Suriye, Irak başta olmak üzere çok ciddi çalkantılar yaşanıyoruz, çok ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Diğer tarafta birçok terör örgütünün eş zamanlı saldırısıyla karşı karşıyayız. Birisi dini ve dini kavramları kullanıyor ama dinle alakası yok. Bir başkası bakıyorsunuz mezhep kavramlarını kullanıyor mezheple alakası yok, bir başkası etnik yapıyı kavram olarak kullanıyor ama onunda o yapıyla da bir alakası yok. Üç değişik türde terör aynı hedefe hizmet ediyorlar ve arkalarında benzer bir akıl var. Bunlar Türkiye’nin istikrarını bozmaya çalışıyorlar. Ülkemizin ve bölgemizin kalkınmasına darbe vuruyorlar. Türkiye’nin Ortadoğu’da olan bitenlerle çok fazla ilgilenmemesi için kendi içine kapanması için uğraşıyorlar. Reformlarımızı, gelişmemizi engellemeye çalışıyorlar ama biz bunlara prim vermeyeceğiz” dedi.

    “SÖZÜN BİTTİĞİ YERDEYİZ”

    Bölgedeki gelişmeleri değerlendiren Bakan Yılmaz, “Öğrencilerin bulunduğu ortamlara bombalar atılıyor. Sözün bittiği yer denir ya, bu yapılan sözün bir anlamının kalmadığı olaydır. Maalesef bu hadiseleri yaşıyoruz, halkımız onları görüyor ve tepki gösteriyor. Bütün bu çabalara rağmen Doğu’da Güneydoğu’daki halkı ben tebrik ediyorum, bu tuzağa düşmedi halkımız” diye konuştu.

    Terör örgütü amacının halkı sokağa dökmek olduğunu vurgulayan Bakan Yılmaz, şunları söyledi:

    “Kendilerince bir kargaşa çıkarmak, Türkiye’yi bir takım ülkelere benzemektir amaçları. Bu kargaşa ortamında ülkeyi kaosa sürüklemektir. Ama vatandaşlarımız bunlara prim vermedi.”

    Terörden dolayı doğan sıkıntılara dönük çalışmaların yapılacağını ifade eden Bakan Yılmaz, “Terörle mücadele ederken, ister istemez vatandaşlarımız ticari olarak etkileniyor, çevresi etkileniyor, yaşadığı alan etkileniyor. Bütün bu olanlara karşı ilgili bakanlıklarımız çalışıyor genel bir planlama yalıyor. İnşallah terörle mücadele sonrası sıkıntı doğan yerleri telafi edeceğiz, restore edeceğiz ve vadede nitelikli bir kentsel dönüşümle, ekonomik politikalarla, sosyal politikalarla halkımızın rahat bir ortamda yaşamını devam ettirmesi için her türlü tedbiri alacağız. Çok şükür Türkiye Cumhuriyeti’nin buna gücü yetecek konumda, imkanlarımız var” diye konuştu.

    “EKONOMİ YÜZDE 4 BÜYÜDÜ”

    Tüm gelişmelere rağmen Türkiye ekonomisinin geçen yıl yüzde 4 büyüme gösterdiğini vurgulayan Bakan Yılmaz, şunları söyledi:

    “Bu kadar hadiselere rağmen ekonomimiz geçen sene yüzde 4 büyüdü bu sene de inşallah yüzde 4,5 büyüyecek. Ondan sonraki yıllar yüzde 5 bekliyoruz. Biz yolumuza devam edeceğiz. Ne yaparlarsa yapsınlar burada muhatap halkımızdır. Hiç kimse bu halkın temsilciliğini tek başına ben taşıyorum havasına girmesin. Hiç kimse bütün halk adına konuşmasın, herkes kendi adına konuşsun. Halkımız içerisinde farklı görüşler olabilir, farklı siyasi eğilimler olabilir, farklı inançlar olabilir biz hepsine saygı duyuyoruz. Hukuka uyduğu sürece, demokratik bir ortam içerisinde hayatını devam ettirdiği sürece bütün hepsine de saygı duyacağız. Bundan sonraki süreçte de bütün halkımızı muhatap alarak, demokratikleşmemize, sorunlarımızın çözümüne devam edeceğiz.”

  • Çakır: “Terör Kokteyli İle Karşı Karşıyayız”

    AK Parti Tokat Milletvekili Coşkun Çakır, Türkiye’nin bir ‘terör kokteyli’ ile karşı karşıya olduğunu söyledi.

    Tokat Cumhuriyet Meydanı’nda AK Parti İl Başkanlığı tarafından kurulan AK Cafe’de milletvekilleri vatandaşlarla bir araya geliyor. Milletvekilleri ile vatandaşlar birlikte çay içerek gündemi değerlendiriyor. Vatandaşlarla bir araya gelerek üye kaydı yapan AK Partili Çakır, basın mensuplarına seçim çalışmalarını değerlendirdi. Çakır, “Bu seçimlerde istikrarlı bir toplumda yaşayacak mıyız yaşamayacak mıyız? Bunu oylayacağız. Biz bu seçimlerde koalisyonlarla mı yönetileceğiz yoksa güçlü tek parti iktidarı ile mi yönetileceğiz bunu oylayacağız. Biz bu seçimlerde ekonomik istikrarın olduğu ve büyümenin sürdüğü bir tabloyu mu oylayacağız, yoksa istikrarsızlığın hakim olduğu ve arkasından onun güvensizliği ortaya çıkaracağı bir sonuç olarak istikrarsızlığın güvensizliğin olduğu bir toplum mu olacak? Bunu oylayacağız. Ben toplumumuzun aziz milletimizin basiretine ferasetine çok güvendiğim için onlar en doğru tercihi yapacaklar. 1 Kasım’da en doğru, en sağlıklı anketi zerre miktarı sapmayacak olan anketi gerçekleştirecekler. Bu anket bizi inşallah tek başına iktidara getirecek. İki hususun o gün gerçekleşeceğine inanıyoruz. Bunlardan birisi güven. Eğer bir toplumda millette güven yoksa huzur yoksa o toplumda hiçbir şey olamaz. Başımızı yastığa koyup rahat bir uyku çekemeyiz. Huzurumuz kaçar güvenimiz dağılır. Onun için ben bu toplumun en fazla sahip olması gereken şeyin güven olduğunu düşünüyorum. Güven su gibi azizdir ekmek gibi kıymetlidir ve barut kadar değerlidir. İkincisi de istikrar. Bununda iki ayağı var siyasal ve ekonomik istikrar olmak üzere. Eğer siyasal istikrarımız zedelenirse bir siyasal istikrarsızlık ortaya çıkarsa arkasından gelecek olan bir ekonomik krizdir, buhrandır bunalımdır. Allah ülkemizi buhrandan korusun. Bizim ülkemiz artık bir siyasal krizi buhranı kaldıramaz, tepe taklak oluruz. Bizim şuan vaz geçemeyeceğimiz ve mutlaka temin etmek zorunda olduğumuz şey huzur, güven ve siyasal ekonomik istikrardır” dedi.

    “BİR KOLEKTİF BİR KOALİSYON TERÖRDEN SÖZ EDİYORUZ”

    AK Parti’li Çakır, vatandaşın kendilerinden taleplerinde terör ve ekonomi konusunun ön plana çıktığını ifade ederek, “Vatandaşlarla konuştuğumuzda iki şeyi öne çıkarıyorlar. Birincisi güven ve huzur yani terörün sonlandırılması. Ülkemizde bir terör belası var. Bu terör belası sonlanmadan ülkemizde huzur ve güven olmayacak. Terör tek başına sadece PKK’dan ibaret değil içinde DEAŞ, DHKP-C, PYD var. Yani artık tabiri caizse terör kombinasyonu ile karşı karşıyayız. Bir kolektif bir koalisyon terörden söz ediyoruz. Bu kavramları da bilerek kullanıyorum. Tabiatı ile bir terör kokteyli ile karşı karşıyayız. Bu bakımdan biz terörün her türlüsüne nereden gelirse gelsin her türlüsüne karşı çıkmak durumundayız. Şu terör daha iyidir bu terör kötüdür diyemeyiz. Terörün her türlüsü kötüdür. O bakımdan da halkımızın istediği birinci öncelik terörün sonlandırılması ve toplumda huzur ve güvenin refahın sağlanması. İkincisi ise ekonomi. Çünkü 4 aylık süreç içerisinde ekonomik olarak insanlar kaygı duymaya başladı. Yani işveren kesimimiz eğer bir şekilde ekonomik istikrar olmazsa yarın sabah işçilerini çıkarmaya başlayacak. Çok sayıda eleman istihdam eden arkadaşlarımla konuştuğumda dedikleri bana şu: ‘Eğer bu şekilde giderse işe başlayacağımız yer elemanları 10’ar 5’er çıkarmak şeklindedir.’ Bunun iktisattaki okuması şudur: Eğer istihdam krizi çıkarsa arkasından psikolojik sosyolojik kriz çıkar. Bunu yönetemeyiz. Bu bakımdan her birimizin ekonominin sağlam olabilmesi ekonomik istikrarın sürebilmesi için tek parti iktidarına güçlü bir siyasete güçlü bir iktidara ihtiyacımız var. Halkımızın bizden beklediği terörün sonlandırılması ve ekonominin iyi olması” diye konuştu.