Etiket: Kaldırılmasını

  • Berberler pazar günleri çalışma yasağının kaldırılmasını istiyor

    Kahramanmaraş’ta berber esnafı iş yerlerinin pazar günü kapatma zorunluluğunun kaldırılmasını istedi.

    Dulkadiroğlu ilçesi Zübeyde Hanım Bulvarı üzerinde yer alan berber esnafı, kentte uygulanan pazar günleri berber esnafının iş yerini kapatılması zorunluluğuna tepki gösterdi. İnsanların çoğunlukla hafta sonları tıraş olduğunu söyleyen berber Yunus Yedikardeş, “Bize pazar günleri çalışma yasağı geldi, bu yasağın kalkmasını istiyorum. Cumhurbaşkanımızın sürekli çalıştığı bir ülkede bizim çalışmamamız normal değil. Bizim tek derdimiz bu. Neden kapalı oluyor pazar günleri iş yerlerimiz. Zaten insanlar hafta içi tıraş olamıyor. Bütün insanlar genelde hafta sonu tıraş olmak istiyor. Örneğin pazar günü bir düğün var ve damat ve yakınlarının tıraş olması gerekiyor mecburen iş yerleri açılır ve tıraş edilir. Ama işin ucunda cezai işlem var bu yasakların kalkmasını istiyorum” diye konuştu.

    Pazar günleri berberlerin çalışmasını serbest olmasını isteyen berber Bayram Ejderha, “Devlet büyüklerimiz çok çalışacağız derken bizim buradaki yetkililerimiz pazar günleri çalışmamızı engelliyor. İş yerlerimizi açtığımız zaman da cezalı duruma düşüyoruz” diye konuştu.

  • Gelir uzmanları merkez-taşra ayrımının kaldırılmasını istiyor

    Maliye Bakanlığı’na bağlı Gelir İdaresi Başkanlığı’nda görev yapan gelir uzmanları, kariyer meslekler arasındaki merkez-taşra ayrımı düzenlemesinin kaldırılmasını ve özlük haklarının diğer kariyer uzmanlarla eşitlenmesini istedi.

    Gelir Uzmanı ve yardımcısı olarak görev yapan yaklaşık 24 bin kişiyi temsil eden Yeterliğe Tabi Gelir Uzmanları Derneği (YGUD) ile Gelir Uzmanları ve Yardımcıları Derneği (GUYADER) tarafından yapılan ortak açıklamada, “Gelir Uzmanları olarak kariyer meslekler arasında oluşturulan merkez-taşra ayrımı düzenlemesinin kaldırılarak kariyer meslekler arasında eşitliğin sağlanmasını talep etmekteyiz” denildi. 2011 tarihli 666 sayılı KHK ile ‘eşit işe eşit ücret’ uygulamasının merkez-taşra ayrımına yol açtığı belirtilen açıklamada, gelir uzmanlarının maaş, özlük hakkı ve kariyer imkanı açısından mağdur edildiğine dikkat çekildi.

    “Özlük haklarının eşitlenmesini istiyoruz”

    Gelir Uzmanları ve Yardımcıları Derneği (GUYADER) Başkanı Ömer Ali Şenol, “666 sayılı KHK ile Merkez teşkilatında görevli uzman unvanlı kadrolarda bulunanlara farklı maaş uygulaması getirilmiştir. Böylece taşra teşkilatında görevli kariyer meslek mensupları kapsam dışında bırakılarak maaş, özlük hakkı ve kariyer imkanı açısından mağdur edilmişlerdir. Gelir uzmanları olarak bir ayrıcalık talebinde bulunmuyoruz. Daha birkaç yıl öncesine kadar mesleğe giriş sınavlarının dahi ortak yapıldığı eşitimiz olan kariyer meslekler ile özlük haklarının eşitlenmesini istiyoruz. Kaldı ki, gelir uzmanları dışında taşra teşkilatlarında görev yapan Kültür ve Turizm Uzmanı, Vakıf Uzmanı, Denizcilik Uzmanı gibi bazı kariyer mesleklerde bu ayrıma gidilmediğini görüyoruz” dedi.

    “Gelir Uzmanları mağdur edilmiştir”

    Yeterliğe Tabi Gelir Uzmanları Derneği (YGUD) Başkanı Faruk Serdar Nişancı ise “Gelir Uzmanları, sadece taşra teşkilatında çalışmaları gerekçe gösterilerek diğer kariyer uzmanların yararlandığı 3600 ek gösterge, 2000 makam tazminatı ve 8000 görev tazminatından mahrum bırakılarak mağdur edilmişlerdir. Bunun sonucunda devlet tarafından yetiştirilmiş ve yatırım yapılmış meslek mensuplarının yaklaşık yüzde 50’si işe başladıktan sonra bir kaç yıl içinde meslekten ayrılmıştır. Nasıl ki hakim, kaymakam, doktor gibi kariyer mesleklerin merkez veya taşrada çalışmalarına göre maaş, özlük hakkı ve kariyer imkanı açısından bir farklılık bulunmuyorsa veya böyle bir ayrımın bulunması bu mesleklerin ruhuna aykırıysa, uzmanlık meslekleri arasında da merkez-taşra ayrımına gidilmesi adalet ve eşitlik duygusunu zedelemektedir” diye konuştu.

  • AKİB, nakliye acentelerinin uyguladığı fahiş fiyatların kaldırılmasını istiyor

    Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) Koordinatör Başkanı Mahmut Arslan, nakliye acentelerinin birçok isim altında tahsil ettikleri ücretlerin fahiş oranlarda uygulandığını ve çoğu zaman navlundan daha yüksek bir meblağa ulaştığını belirterek, yüksek ücretlerin kaldırılması için hükümet nezdinde girişimlere başlandığını bildirdi.

    AKİB Koordinatör Başkanı Arslan, konteyner yüklemelerinde acenteler tarafından firmalardan alınan yüksek ücretlere ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Arslan, dış ticaret alanında faaliyet gösteren nakliye acentelerinin manifesto ücreti, terminal güvenlik ücreti, ekipman survey ücreti, geçici kabul ücreti veya başka isimler altında tahsil ettikleri ücretlerin, fahiş oranlarda uygulandığını ve çoğu zaman navlundan daha yüksek bir meblağa ulaştığını belirterek, tepkisini dile getirdi.

    “Acenteler, firmalardan haksız yere ücret alıyor”

    İthalatta ve ihracatta manifesto, terminal güvenlik tahliye, ekipman-survey, geçici kabul ücretlerinde haksız yere ödemelerin gerçekleştirildiğine dikkat çeken Arslan, “Acentenin gümrüğe yaptığı, yükün geldiğine dair yazılı bildirim için alınan manifesto ücreti, acentenin kendi gideridir. Fakat bu ücreti her acente firmalardan almamakla birlikte, bazı acenteler 25-35 dolar arasındaki manifesto ücretini firmalardan tahsil etmektedir. Terminal güvenlik ücreti ise liman tarafından acentelere kesilmektedir. Liman acentelere 9 dolar kesmektedir. Acenteler ise 10-14 dolar arasında ithalatçı firmalara bu ücreti yansıtmaktadır. Burada her bir konteyner için haksız yere 1-5 dolar arasındaki tutar firmalara yansıtılmaktadır” dedi.

    Konteynerin gemiden indirme ücreti olan tahliye ücretinde de aynı durumun söz konusu olduğunu kaydeden Arslan, “Liman acentelere 120 dolar kesmektedir. Acenteler ise ithalatçı firmalara 145-175 dolar arasında yansıtmaktadır. Burada, her bir konteyner için haksız yere 25-55 dolar arası tutarın firmalara fatura olarak kesildiğine şahit olmaktayız. İnen her konteyner kontrol edilip, hasar olup olmadığına bakılır. Ekipman denetim ücreti olarak geçen bu hizmeti, acente ve limanın kendi kaliteleri açısından vermeleri gerekmektedir ve konteyneri firmalara sağlam teslim etmek zorundadırlar. Fakat bu hizmet kalemi de firmalara her bir konteyner için haksız yere 12-14 dolar olarak yansıtılmaktadır. Konteynerin boşaltılması amacıyla gümrüklü alan dışına çıkarılıp, boşaltma işlemi bittikten sonra tekrar gümrüklü alana girebilmesi için yapılan prosedürü olan geçici kabulde de sorunlar yaşanmaktadır. Gümrüğe ödenen masrafı acenteler, firmalara yansıtmaktadır. Yaklaşık olarak acentenin maliyeti 15 dolar olmasına rağmen, her bir konteyner için haksız yere firmadan 35-65 dolar alınmaktadır” ifadelerini kullandı.

    “İhracatçılar, acentelerden fahiş olarak kesilen masraflara maruz kalıyor”

    Arslan, ithalatın yanı sıra ihracat yaparken de haksız yere kesilen ücretlere maruz kaldıklarını dile getirdi. Bu alanda yaşanan sıkıntıları anlatan Arslan, şunları kaydetti:

    “Konşimento, acente tarafından hazırlanarak ihracatçı firmaya verilmektedir. Bunun karşılığında da acente firmadan para talep eder. Fakat hazırlanan bu belgenin acenteye kağıt masrafından başka hiçbir külfeti olmadığı gibi acente, firmaya 25 dolar ile 80 dolar arasında değişen bir maliyet yüklemektedir. Geçici kabulde ise konteynerin yüklenme amacıyla gümrüklü alan dışına çıkarılıp, yükleme bittikten sonra tekrar gümrüklü alana girebilmesi için yapılan prosedürdür ve gümrüğe ödenen masrafı acenteler firmalara yansıtır. Yaklaşık olarak acentenin maliyeti 15 dolar olmasına rağmen firmalara beher konteyner olarak 25-118 dolar arasında fatura edilmektedir.”

    Konteynerin gemiye yüklenme ücreti olan free-in ücretini, limanın hatta kestiğini ve acentelere 110 dolar fatura ettiğini belirten Arslan, ancak acentelerin bu ücreti firmalardan 145-175 dolar olarak istediklerine işaret etti. Ayrıca, mühür ücretinde de firmalardan 5 ile 7,5 dolar haksız yere ücret talep edildiğini ifade eden Arslan, limanın acenteye 45 dolar olarak yansıttığı terminal ücretinin acente tarafından firmalara yansıttığı tutarın ise 45-85 dolar arasında olduğuna dikkat çekti.

    1-3 Kasım 2017 tarihlerinde düzenlenen Dış Ticaret Haftası etkinlikleri kapsamında Başbakan Binali Yıldırım’a sunulan 10 maddelik talep listesinde söz konusu belgelerin kaldırılmasının da yer aldığını bildiren Arslan, nakliye acentelerinin aldığı ordino ücretlerinin ihracat yapan firmalara ek maliyet unsuru niteliğinde değerlendirildiğini kaydetti.

    “İhracatçıya maliyeti bir kaç milyar doları buluyor”

    İhracatımızın ana ve yardımcı hammaddelerinde de ithal girdi kullanıldığı düşünüldüğünde, ordino uygulaması ile diğer belge ücretlerinin ihracatçı için büyük bir maliyet ve zaman kaybına neden olduğunu belirten Arslan, ihracatçılar olarak ithal hammadde ve ara malı taşınmasına ödenen bu ücretlerin kaldırılmasını talep ettiklerini aktardı. Arslan, “İhracatçımızın sadece ordino uygulamasından kaynaklı maliyeti yaklaşık 700 milyon lira civarındadır. Diğer işlemler ise bunun 4-5 katıdır. İhracatımızın bu tarz keyfi uygulamalardan dolayı olumsuz etkilenmemesi için ordino uygulamasının kaldırılması için hem Birliğimizce hem de çatı kuruluşumuz olan Türkiye İhracatçılar Meclisi’nce çalışmalarda bulunduk” dedi.

    Yapılan girişimlerin sonuç verdiğini, konuyla ilgili Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’ndan sevindirici haberin geldiğini aktaran Arslan, “Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yayınladığı resmi yazı ile ordinonun kaldırıldığını, Türkiye’deki tüm gümrük müdürlüklerince aranmayacağını belirtti. Bakanlık, resmi yazıda gümrük mevzuatında ordino hakkında bir hüküm bulunmadığını da belirtti. Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi ve Müsteşar Cenap Aşçı’ya, sesimize kulak verdikleri, vakit kaybetmeden sorunumuza çözüm buldukları için tüm ihracatçılar adına çok teşekkür ediyoruz. Ordino dışındaki diğer ücretlendirmelerde de gerekli düzenlemelerin yapılmasını ümit ediyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Tugay Komutanı Belediye Başkanı’ndan araçların kaldırılmasını istedi

    Şanlıurfa’da Tugay Komutanı Albay İsmail Güzeller, kendisini kışlada ziyarete gelen Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Ekinci’den kışladaki çöplerin kaldırılması için darbe girişiminin olduğu gece kapının önüne park edilen belediye araçlarının kaldırılmasını istedi.

    Şanlıurfa’da gözaltına alınan 20. Zırhlı Tugay Komutanı Metin Alpcan’ın yerine vekaleten getirilen Albay İsmail Güzeller, kendisini ziyaret eden Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Ekinci’den içerideki çöpleri atabilmek için kışlanın kapısının önüne park edilen ve giriş çıkışları engelleyen belediye araçlarının kaldırılmasını rica etti. Ziyarette Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Ekinci, Albay Güzeller’le bir süre Tugay’ın kapısında sohbet etti. Kendilerinden bir istek ve taleplerinin olup olmadığını soran Başkan Ekinci’ye Albay Güzeller, “Erzaklarımız dün bizlere geldi. Çöp sıkıntımız var. Çöplerimizi almamız lazım çünkü kaç gündür çok arabası içeri girmiyor” şeklinde konuşarak Belediye Başkanı Mehmet Ekinci’den kapıdaki araçların kaldırılması ve içerideki çöplerin alınması için ricada bulundu. Albay Güzeller’in bu talebi üzerine Belediye Başkanı Mehmet Ekinci ise, araçların kapıdan kaldırılması ve Tugay Komutanlığı içindeki çöplerin alınması talimatını verdi.

    Albay Güzeller, “Bu ordu milletin ordusudur. Bunu herkesin bilmesi gerekiyor. Dün de milletin ordusuydu, bugün de, yarın da milletin ordusudur. İçimizden çıkan hainler bunun karşılığını alacaklardır zaten. Bizler sizler için varız, bundan emin olabilirsiniz. Şanlıurfa halkımız rahat olsun, huzurlu olsun” ifadelerini kullandı. Başkan Ekinci ise, Şanlıurfa halkının da ordusunu sevdiğini ve ordusunun her zaman yanında olduğunu dile getirdi.

  • Şamil Tayyar, Dokunulmazlığının Kaldırılmasını İstedi

    Ak Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, TBMM’den dokunulmazlığının kaldırılmasını istediğini açıkladı.

    Milletvekili Şamil Tayyar, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, TBMM Başkanlığından dokunulmazlığının kaldırılmasını istediğini duyurdu. Milletvekili Tayyar açıklamasında, “Partiler ne yapar bilemem, Gazi şehre gelmeden TBMM Başkanlığından dokunulmazlığımın kaldırılmasını istedim. Buyurun” ifadelerine yer verdi.