Etiket: Kadınlardan

  • Kadınlardan DOSABSİAD Başkanı Çevikel’e destek

    Kadınlardan DOSABSİAD Başkanı Çevikel’e destek

    Bursa Sağlık ve Eğitim Gönüllüleri Derneği (BUSADER) Bursa Şubesi Gelecek Dönem Başkan Adayı Tülin Günbatılı, DOSABSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Nilüfer Çevikel’i ziyaretinde lider ve üreten kadınların artması mesajı verildi. Günbatılı, kadınlara örnek olan Nilüfer Çevikel’e her konuda destek olmaya hazır olduklarını söyledi.

    Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi İş İnsanları Derneği (DOSABSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Nilüfer Çevikel, Bursa Sağlık ve Eğitim Gönüllüleri Derneği (BUSADER) gelecek dönem Başkan Adayı Tülin Günbatılı’yı ağırladı. DOSABSİAD merkezinde gerçekleşen ziyarete yönetim kurulu üyeleri Elif Evke, Esin Seymen ve Sinem Uğurgün katıldı.

    DOSABSİAD Başkanı Nilüfer Çevikel de BUSADER’in çalışmalarını yakından takip ettiğini belirtti. BUSADER’e ziyaretlerinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getiren Çevikel, kendisine kadınlardan gelen desteklerden dolayı duyduğu gururu ifade etti. Kadınların iş hayatında daha aktif rol almalarından dolayı istihdam ve ekonomide önemli atılımların yaşandığını belirten Çevikel, “Kadınlarımızın özverili yapıları, iş yaşamına başarı getirdi. Artık kadınlarımızı önemli konumlarda, önemli başarılar elde ederken bulabiliyoruz. Hep birlikte ülkemizin geleceği açısından önemli aşamalar kat ediyoruz. İş yaşamında, sosyal hayatta ve sivil toplum örgütlerinde kadınlarımızın yerlerini daha da sağlamlaştıracağına olan inancımız tamdır. Daha çok lider ve üretken kadınlar için çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi.

    Başarılı kadınlar desteklenmeli

    BUSADER gelecek dönem Başkan Adayı Tülin Günbatılı, BURSADER gönüllüleri olarak kadınların iş yaşamı ve sosyal hayatta önemli başarılara imza atarak, yerlerini sağlamlaştırdıkları günümüzde başarıları ile öne çıkan isimlerin, topluma örnek teşkil etmeleri açısından desteklenmeleri gerektiğini vurguladı. Günbatılı, “TÜGİAD Genel Başkanlığı ve DOSABSİAD Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerinin yanı sıra başarılı bir iş insanı olarak ülke ekonomisi ve istihdamına katkılarını yakından ve takdirle takip ettiğimiz Nilüfer Çevikel’in, bu anlamda kadınlarımızın fırsat verildiğinde neler yapabildiğinin en güzel örneklerinden birisi olduğunu düşünüyoruz. Bu tür örneklerin kadınlarımızın azmine azim katarak, kendilerine ve geleceğimize daha fazla katkı sağlamak adına şevkleneceklerine olan inancımız tamdır. Bu anlamda Nilüfer Çevikel ve başarılarıyla örnek olan tüm kadınlarımıza desteğimiz tamdır” dedi.

  • Stockholm’de Türk ve Azerbaycanlı kadınlardan “Dağlık Karabağ” dayanışması

    Stockholm’de Türk ve Azerbaycanlı kadınlardan “Dağlık Karabağ” dayanışması

    Türkiye’nin Stockholm Büyükelçisi Hakkı Emre Yunt’un eşi Figen Yunt, Dağlık Karabağ zaferi sonrası İsveç’te faaliyet gösteren Azerbaycanlı derneklerin görevlilerinin Büyükelçilikte misafir etti. Dağlık Karabağ zaferi sonrası dayanışma günü düzenlendi.

    Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ zaferi yankılarını sürdürüyor. Türkiye’nin Stockholm Büyükelçisi Hakkı Emre Yunt’un eşi Figen Yunt, Büyükelçilikte İsveç’te faaliyet gösteren derneklerin görevlilerini misafir etti. Dağlık Karabağ zaferi sonrası dayanışma günü düzenleyen Figen Yunt, “Bugün buradaki toplantımızın amacını anlatmak istiyorum. Türk ve Azerbaycanlı hanımlarla dayanışma oluşturmak istedik. Bugün kadın derneklerini ve AFİ İsveç Azerbaycan Fedarasyonu’nda çalışma yapan hanımlarla bir araya geldik ve daha sıkı dostluğumuzu ilerletmek fikri hep vardı. Ama biliyorsunuz bazı olaylar oldu. Ermenistan Azerbaycan’ın işgal ettiği topraklardan Azerbaycan’a saldırıya geçti. Bu çatışmanın sonunda Azerbaycan Karabağ’ı ele geçirdi. Bu zafer bütün Türk dünyasında mutluluk yaşattı. Bu iki halkın da birleşmesi, daha da kaynaşmamıza sebep oldu. Dostluğumuzun ne kadar elzem olduğunu anladık. Bütün gayemiz Türk dünyasında olan bütün hanımları bir araya getirmeye çalışmak” diye konuştu.

    İsveç Azerbaycan Kültür Derneği Başkanı Ayda Hashimi, “Ben burada derneğimizi temsil ediyorum. Türkiye Büyükelçimizin eşi Figen Yunt’un daveti ile 20’den fazla kadın toplandık. Türkiye ve Azerbaycan’ın son günlerde elde ettiği Dağlık Karabağ zaferini ve Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü kutluyoruz. Bu güzel toplantı için Büyükelçimize hem de Büyükelçimizin eşine çok teşekkür ederiz” ifadelerini kullandı.

    Diplomat ve ressam Gülşen İpiçürük de Büyükelçilikte resim sergisi açtı.

  • Üreten kadınlardan çocuklar için katkısız ’Anne Burger’

    Üreten kadınlardan çocuklar için katkısız ’Anne Burger’

    Samsun’un Havza ilçesinde kurulan ’İlk Kıvılcım 1919 Havza Kadın Üretim Kooperatifi’nde yapılan ve tamamı doğal gıdadan oluşan ’Anne Burger’, çocuklar tarafından beğeni ile tüketiliyor.

    Üreten ve üretmek isteyen kadınlardan oluşan İlk Kıvılcım 1919 Havza Kadın Üretim Kooperatifi’nde yapılan işler herkes tarafından takdirle karşılanıyor. İmece usulü çalışmayla birlikte kooperatifleşme bilinci ile üreten kadınlar evlerde yaptıkları tamamı el emeği ve doğal olan gıda ürünlerini dükkanda satışa sunuyor. Ayrıca bir araya gelen kadınlar çocukların daha sağlık beslenebilmesi için ’Anne Burger’ üretimine başladı. Organik sebzelerin ve sağlıklı köftenin, Havza’nın ’pıtıl’ diye bilinen ekmeğiyle bir araya gelmesiyle eşsiz bir lezzet ortaya çıkaran kadınlar markalaşma yolunda hızla ilerliyor. Çocukların uğrak yeri olan dükkanda kadınlar üreterek ev ekonomisine katkı sağlıyor.

    Kooperatifte görev yapan Nihal Baştuğ, “Biz Havza’da kadınlar tarafından bir kooperatif kurduk. Biz kadınlar olarak gönüllük esası ve birlik beraberlik içerisinde çalışıyoruz. Amacımız tüm kadınlara ulaşabilmek ve onların sesi olmaktır. Ben değil biz diyerek bir araya geldik. Bir ’Anne Burger’ yaptık. Çocuklara daha sağlık şeyler beslemek istiyorum. Bunun için ’Anne Burger’ yapmak istedik. Dışarıda katkılı ekmek, katkılı köfte yedirmemek için kendimiz yaptığımız bir yemeği yedirmek istedim. ’Anne Burger’ yemek isteyen çok kişi oluyor. Markalaşma ile ilgili Havza Ticaret Odası ile iletişime geçildi” dedi.

    Kooperatifte görev yapan Ayşegül Arslan ise, “Havza’da üreten, çalışan kadınlar ulaşmak onlara destek olmak adına oluşturduğumuz kooperatifte imece usulüyle çalışıyoruz. Kırsaldaki kadınlara ulaşmak, onlara pazar alanı oluşturmak istiyoruz. Raflarda yer alan ürünler bize güç katacaktır. Bingül Alış hocamız önderliğinde kurulan bu kooperatifte üretmeye devam ediyoruz. Bizi destekleyen Havza Kaymakamlığına, Havza Belediyesine, Havza Ticaret ve Sanayi Odasına ve tüm Havzalılara teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

  • Ödemişli kadınlardan Türkiye’nin dört bir yanına Trabzon hurması

    Ödemişli kadınlardan Türkiye’nin dört bir yanına Trabzon hurması

    İzmir’in en çok Trabzon hurması yetiştiren ilçesi olan Ödemiş’te hasat dönemi tüm hızıyla sürüyor. “Cennet elması” olarak da bilinen yaş ve kuru olarak tüketilen vitamin deposu Trabzon hurması ile Ödemiş’in Pirinççi Mahallesi’nde örnek bir girişimcilik öyküsü de yazılıyor. Ayşe Ocaklıoğlu’nun 2011 yılında 5 kilogram ile başladığı üretim 60 tona ulaşırken, kadınlara da iş olanağı sağlanıyor.

    Evinde başladığı üretimi geliştirerek mahalle içerisinde sera oluşturan, soğuk hava deposu kuran ve Trabzon hurmalarının kurutmaya hazırlama işlemi için kadınlara iş olanağı sunan Ayşe Ocaklıoğlu, 9 yıl önce 5 kilo ile başladığı üretimi 60 tona çıkarmanın heyecanını yaşıyor. Bir zamanlar 50 kuruşa alıcı bulmayan Trabzon hurmasını kurutmaya başladıktan sonra ürünün daha da değer kazanmaya başladığını belirten Ocaklıoğlu, her geçen yıl artan üretimle birlikte soğuk hava deposu kurduğunu ifade ederek, “Trabzon hurması bölgemiz için önemli bir alternatif ürün haline geldi. Ben bu işe başlamadan önce meyveler 50 kuruşa bile alınmıyordu. Adeta çöpe gidiyordu. Ben 300-500 kilo alırken, başka arkadaşlarımız da kurutmaya başlayınca çoğaldı. Ege’de fazla bilinmiyordu, şu anda maşallah yayıldı. Ben üretime 2011 yılında evimde başladım. Evde yemeklik olarak başlamıştım. Eş dost tadınca çok beğendiler. Ben de öyle olunca devam etme kararı aldım. 9 senedir hem yetiştiriyoruz hem alım yapıyoruz. Sonra kurutma aşaması için kadınlarımızla birlikte çalışıyoruz. Memnun kalındığı için Türkiye’nin dört bir yanına ve ihracata ürün veriyoruz” dedi.

    Ayşe Ocaklıoğlu’nun üretim merkezine konuk olan Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, “Burada 15-20 kadınımız Trabzon hurmalarını kurutmaya hazırlıyor. Yani kadınlarımıza da bir iş alanı oldu. Ayşe Hanım’ın başlattığı bu girişim, bu yönüyle örnek teşkil ediyor. Bir yandan teknolojiden de yararlanılıyor. Ayşe Hanım’ı bu cesaret dolu girişimden dolayı, kadınlarımıza iş olanağı sunmasından dolayı tebrik ediyoruz. Onun örnek olmasını diliyoruz. Trabzon hurması, sahip olduğu besin değerleriyle ve vitamin deposu oluşuyla da önemli bir ürün. Hepimiz bugünlerde daha da fazla ihtiyaç duyuyoruz. Bu yönüyle de Trabzon hurması son yıllarda bolca tüketiliyor” diye konuştu.

    İzmir Tarım ve Orman İl Müdürlüğünün 2018 yılı tarımsal yapı ve maliyetler istatistiklerine göre Ödemiş’te meyve veren kayıtlı Trabzon hurması ağaç sayısı 80 bin olup yıllık üretim 3 bin 760 ton olarak belirlendi. Ödemiş ilçesi sahip olduğu bu üretim rakamlarıyla İzmir’in en çok Trabzon hurması üreten ilçesi olma özelliğini taşıyor.

  • (Özel) Devlet destekli kurslara kadınlardan ilgi

    (Özel) Devlet destekli kurslara kadınlardan ilgi

    Muş’ta korona virüs tedbirleri kapsamında bir süredir ara verilen kurslar, Halk Eğitimi Merkezi (HEM) Müdürlüğü ve Çalışma ve İş Kurumu (İŞKUR) İl Müdürlüğü işbirliğiyle kontrollü bir şekilde yeniden açılmaya başladı.

    Muş’ta HEM ve İŞKUR desteğiyle açılan kurslar, özellikle ev kadınları ve genç kızlardan ilgi görüyor. Kursa katılan kursiyerler burada hem meslek öğreniyor hem de İŞKUR’un sağladığı 47 TL’lik harçlıkla aile bütçelerine katkıda bulunuyor. Korona virüs tedbirlerinin uygulandığı kurslara katılan kursiyerler, unutulmaya yüz tutmuş Osmanlı motiflerini halı ve kilimlerin üzerine nakşederek tarihi değerleri yaşatıyor. HEM tarafından korona virüs tedbirleri kapsamında sınırlı sayıda açılan 20 kursa yaklaşık 250 kursiyer kayıt yaptırdı. Devam eden kurslarla ilgili bilgi veren İŞKUR İl Müdürü Mehmet Emin Taylan, dünyada ve Türkiye’de baş gösteren korona virüs nedeniyle bazı kurslara ara vermek zorunda kaldıklarını söyledi.

    “Kursiyerlerimizi ekonomik olarak destekliyoruz”

    Kentin en büyük sorununun mesleksizlik olduğunu işaret eden Taylan, “Bizler de bu mesleksizliği gidermek, insanların bir meslek sahibi olup ileriki yaşamlarında sürekli bir kazanç elde edebilmeleri için meslek kursları açmaktayız. Bu süreçten sonra Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğümüzle birlikte gerekli tedbirleri alıp yine kurslarımıza başladık. Şu anki mevcut kursumuz ilk kurslarımızdan bir tanesi. Burada halı ve kilim kursu verilmekte. Bölgemizin önceden gelen bir mesleğidir. Unutulmaya yüz tutmuş bir meslek. Biz tekrar bu mesleği canlandırmak, evde oturan hanımlarımızın, kızlarımızın hem bir meslek öğrenmeleri hem de aile bütçelerine katkı sağlamaları amacıyla böyle bir çalışmanın içerisindeyiz. Halk Eğitim Merkeziyle ortaklaşa açtığımız 17 kursumuz var. Yine bu virüs sürecinden dolayı sınıflarımızdaki sayıyı 10 ile 15 arasında sınırladık. Yaklaşık 200-250 kursiyerimiz bulunuyor. Bütün kursiyerlerimize hem genel sağlık sigortası hem de harçlık olarak 47 TL para vermekteyiz” dedi.

    “Elde ettikleri ürünleri satışa bile sunabilirler”

    Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Mahmut Baskın ise halı ve kilim kursunu İŞKUR işbirliği çerçevesinde açtıklarını, pandemi nedeniyle ara vermek zorunda kaldıklarını ve kurslara kaldıkları yerden devam etmeye başladıklarını ifade etti. Halı ve kilim kursunda 15 kursiyerlerinin olduğunu anlatan Baskın, “Bu işi yaparken bu iş sadece burada kalacak değil. işin öğrenme aşaması burada oluyor. Kurs bittikten sonra aynı zamanda bu çalışmalar evde de sürdürülebilir. Çalışmalar sonucu elde ettikleri ürünleri satışa bile sunabilirler. Kendilerine de bir katkı söz konusudur. 20 civarında farklı alanlarda kurslarımız var” diye konuştu.

    “Bu süreci çok güzel değerlendirip kendimizde meslek sahibi olabiliriz”

    Kursa katılan kursiyerlerden Yasemin Eroğlu da, “İŞKUR ve HEM’in açtığı mesleki halı ve kilim dokuma kursuna katıldığını kaydetti. Kursa katılarak hem terapi gördüklerini hem de eve katkı sağladıklarını aktaran Eroğlu, “kendimizi ifade etmek adına bize burası büyük bir destek. İŞKUR ve HEM’e teşekkür ederim. Burada hem meslek öğreniyor hem de aile bütçemize katkıda bulunuyoruz. İnşallah bize verilen emeğin karşılığını verir, bu süreci çok güzel değerlendirip kendimizde meslek sahibi olabiliriz” şeklinde konuştu.