Etiket: kadın

  • Serası dolu nedeniyle zarar gören kadın çiftçinin tepkisi: ”Patlıcan pahalı diyenler şu halimize baksınlar”

    Serası dolu nedeniyle zarar gören kadın çiftçinin tepkisi: ”Patlıcan pahalı diyenler şu halimize baksınlar”

    Antalya’nın Kumluca ilçesinde meydana gelen aşırı yağış ve dolu nedeniyle serasındaki patlıcanları zarar gören kadın çiftçi yaşadıklarını anlatıp patlıcanın pahalı olduğunu söyleyenlere tepki gösterdi. Seranın ortasına kadar gelen doluyu gösteren kadın çiftçi, ”Patlıcan pahalı diyorlar, halimize baksınlar” dedi.

    Antalya’nın örtü altı üretim üssü Kumluca ilçesinde öğleden sonra meydana gelen aşırı yağış ve dolu nedeniyle bazı seraların plastiği çöktü ve su baskınları yaşandı. Mavikent Mahallesi İncekum mevkiinde etkili olan yağmur ve dolu nedeniyle bazı seraların içine su girerken dolu ağırlığını kaldıramayan plastik örtüler çöktü. Çöken seraların içine dolu aşırı yağmur nedeniyle oluşan sel suları seralara doldu. Dolu ve selden yaklaşık 150 – 200 dönüm seranın etkilendiği öğrenildi.

    Serasının naylon kaplaması dolu sebebiyle yırtılan ve patlıcan ekili örtü altı üretim alanı zarar gören Perihan Akıncı isimli kadın çiftçi yaşadıklarının anlatırken ağlamamak için kendini zor tuttu. Meşakkatli ve çok zor bir işle uğraştıklarını, millete sebze yedirebilmek için yaz kış çalıştıklarını söyleyen kadın patlıcan fiyatına pahalı diyenlere tepki gösterdi. Ağırlığı taşıyamadığı için yırtılan naylon kaplamanın göçmesi sebebiyle seranın içine giren doluları gösteren Akıncı, “Seranın içinde dolular doldu, ne yapacağız böyle. Patlıcan pahalı denilip duruyor çiftçinin halini görsünler sonra konuşsunlar böyle olmaz delirdik biz. Bizi bir tanısınlar baksınlar. Para kazanıyor diye konuşuluyor biz millete sebze yedireceğiz diye uğraşıyoruz, şu halimize bir baksınlar. halimizi gördükten sonra patlıcan ucuz desinler” dedi.

  • Zehra Taşkesenlioğlu Ban, Kadın Kooperatiflerini Erzurum Kadın Kooperatifi’nde topladı

    Zehra Taşkesenlioğlu Ban, Kadın Kooperatiflerini Erzurum Kadın Kooperatifi’nde topladı

    Erzurum milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu Ban, Erzurum’da faaliyet gösteren Kadın girişimciler tarafından kurulan Kooperatif yöneticileri ile bir araya geldi.

    Faaliyet gösteren 7 kooperatif ile kurulma aşamasında olan 2 kooperatifin başkanları, Erzurum Kadın Kooperatifi’ne ait Tebriz Kapı Sosyal Tesisleri’ndeki hizmet ve satış mağazasında bir araya geldiler.

    Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu Ban’ın yanı sıra; Ticaret İl Müdürü Muhammet Güneş, Yakutiye Tarım İlçe Müdürü Nevra Küzeci ve TOBB Erzurum Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Feride Eda Çalıkuşu’nun da katıldığı toplantıya Erzurum Kadın Kooperatifi Başkanı Zeynep Polat, ev sahipliği yaptı.

    Kadın girişimciliğinin önem kazanmasıyla ivme yakalayan ‘kadın kooperatifçiliği istişare toplantısında kadın girişimciliğine vurgu yapan Milletvekili Ban, üretim ve satış noktasında kooperatiflerin kurulumdan çok ürünlerin standartların stabilitesi ve pazar ağlarının online ticaret ile genişletilmesinin kooperatiflerinin sürekliliğinin açısından önemli olduğuna dikkat çekti.

    Daha önce TOBB Kadın Girişimciler Kurulu’nda birlikte görev aldığı Ticaret Bakanı Ruhsar PEKCAN ile de toplantı öncesi Kadın Kooperatifçiliği hakkında görüştüğünü anlatan Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu Ban, Ticaret Bakanlığı’nın kooperatif destekleri hakkında da bilgiler verdi.

    Ayrıca toplantıya katılım sağlayan tüm katılımcılarının kuruluş, ürün yelpazesi ve satışları hakkında bilgi alan Ban, kooperatif başkanlarının kendisine ilettiği tüm konuları ise dinleyerek not aldı.

    Kooperatif başkanlarına, her konuda sonuna kadar destek sözü veren Ban, yaklaşık 2 saatlik toplantının ardından ev sahibi Erzurum Kadın Kooperatifi Başkanı Zeynep Polat’a ev sahipliği, katılımcı kooperatif başkanlarına da katılımları ve sunumları için teşekkür etti.

  • Bakan Selçuk, Kadın Kooperatifleri Doğu Karadeniz Buluşmasına katıldı

    Bakan Selçuk, Kadın Kooperatifleri Doğu Karadeniz Buluşmasına katıldı

    Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Trabzon’da düzenlenen ”Kadın Kooperatifleri Doğu Karadeniz Buluşması”na katıldı. Bakan Selçuk, kadına yönelik şiddeti gündemlerinden çıkarmak ve şiddet meselesini çözmenin öncelikli çalışma alanları arasında yer aldığını söyledi.

    Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Hamamizade İhsan Bey Kültür Bey Merkezi’nde gerçekleşen Kadın Kooperatifleri Doğu Karadeniz Buluşması’na katıldı. Bakan Selçuk, konuşmasında 2023 hedeflerini gerçekleştirmek için 9 ilde 160 milyar tutarında yatırım sağladıklarını belirterek, “Kadın Kooperatifleri 4. Bölgesel Buluşmasında sizlerle bir aradayız. 2023 hedeflerimizi gerçekleştirmek için 9 ilde son 18 yılda 160 milyar tutarında bir yatırım sağlamışız. Bakanlık olarak biz ekonomik kalkınmanın yanı sıra sosyal kalkınmanın da eşgüdümlü olarak gerçekleşmesinin çok önemli olduğuna inanıyoruz. Dolayısıyla hem sosyal yardım istihdam dengesini kurmaya işgücümüzü ve istihdamımızı artırmaya yönelik de projeler geliştirmekteyiz. Bu anlamda İş Kur SGK olarak da teşvik uygulamalarımız ve istihdam seferberliklerimizle de sizlerin her daim yanındayız. Kadın ve gençlerimiz başta olmak üzere 2021’de de teşviklerimize devam ettireceğiz ve sosyal devlet olmanın gereğini de yerine getirerek vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.

    “Sosyal Koruma Kalkanımızı hayata geçirdik”

    Yaklaşık 1 yıldır tüm dünya ülkeleri gibi salgınla mücadele ettiklerini Bakan Selçuk, “Yaklaşık 1 senedir tüm dünya ülkeleri ile beraber biz de salgın ile mücadele ediyoruz. Bu süreçte biz de bakanlık olarak salgından etkilenen tüm toplum kesimlerimize yönelik olarak Sosyal Koruma Kalkanımızı hayata geçirdik. Bu kalkanla beraber hem istihdamı korumak istedik hem de kadınlarımızı, çocuklarımızı, yaşlılarımızı, engellilerimizi ve ihtiyaç duyan her kesime yardımlarımızı ulaştırmaya çabaladık. Kovid-19 salgını döneminde Sosyal Koruma Kalkanı kapsamında buradaki 9 ilimize 1,3 Milyar Liraya yaklaşan bir kaynak aktarmış olduk. İnşallah hep birlikte bu zor günleri de atlatıp, sosyal mesafemizin olmadığı birlikte daha yakın mesafelerle çalışabileceğimiz nice buluşmaları gerçekleştireceğimize inanıyorum. Ve inşallah 2023 hedeflerimiz doğrultusunda da Karadeniz Bölgemiz daha fazla gelişecek, büyüyecek. Kadınlar toplumumuzun yarısı dolayısıyla toplumumuzun yarısının gayreti, çalışkanlığı ile birçok projeye beraber imza atacağız” diye konuştu.

    “Toplumsal hayatın ve ailelerimizin temel direği de yine kadınlarımız” diye Selçuk, “Toplumsal hayatın ve ailelerimizin temel direği de yine kadınlarımız. Kadınlarımız; karar alma mekanizmalarında daha fazla ne kadar yer alırsa eğitimde, sağlıkta ve hayatın her alanında ne kadar daha fazla yer alırsa inanıyoruz ki ailelerimiz de o kadar güçlü olacak. Toplumumuz da o kadar güçlü olacak. Buna dair hep beraber farkındalık oluşturmamız gerekiyor. Kadınlarımızın özgüvenlerini yükseltmelerine dair önlerindeki en önemli engellerden bir tanesi maalesef kadına yönelik şiddet. Kadına yönelik şiddeti gündemimizden çıkarmak ve şiddet meselesini çözmek bizim öncelikli çalışma alanlarımız arasında yer alıyor. Bu amaçla Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Eylem Planlarımız kapsamında; ŞÖNİM’lerimiz, kadın konuk evlerimiz, KADES gibi, ALO 183 gibi uygulamalarımızla koruyucu ve önleyici faaliyetlerimiz de devam ediyor. İnşallah bu sene buna dair 4. Ulusal Eylem Planımızı da yürürlüğe koyacağız. sürdürüyoruz. Şiddet, tek başına bir kamu kurumunun ya da bakanlıklarımızın tek başına önleyebileceği bir mevzu değil bunun için Sivil Toplum Kuruluşlarımızın, akademisyenlerimizin, medyanın ve bütün toplumun işbirliği ile ancak üstesinden gelebiliriz. Dolayısıyla kurumlar arası işbirliğinin, STK’ların, medyamızın da çok önemli bir katkısı olmalı ” diye konuştu.

    “Kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamımızı genişleteceğiz”

    Konuşmasında kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamını genişleteceklerini kaydeden Bakan Selçuk, “Biz Bakanlığımız öncülüğünde, Adalet Bakanlığımız, İçişleri Bakanlığımız, Milli Eğitim Bakanlığımız, Sağlık Bakanlığımız ve Diyanet İşleri Başkanlığımız ile 2020-2021 yıllarını kapsayan geniş kapsamlı ’Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Planı’nı yürürlüğe koymuştuk. Bakanlıklar arasında çok iyi bir uyum yakaladık. Hem Adalet Bakanlığımız hem İçişleri Bakanlığımız ile birçok eylemi hayata geçirdik 2020 yılı bitmeden. İnşallah 2021 yılında da bu faaliyetlerimizi daha da arttırarak yeni bir eylem planıyla kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamımızı genişleteceğiz. Biz Mercan Seferberliği adı altında bir oluşum oluşturduk Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendi öncülüğünde. İstiyoruz ki Mercan Seferberliği ile hem kadına yönelik şiddetle mücadele edebilelim hem de kadınlarımızın kendi başarı hikayelerini yazabilmelerini sağlayacak fırsatlar sunalım. Kadınlarımız sosyo-ekonomik açıdan güçlensinler, daha iyi eğitim alsınlar, çalışmak isteyen kadınlar iş bulsun, kendi işini kurmak isteyen girişimci ruhuna sahip kadınlarımız hayallerini gerçekleştirsin istiyoruz. Nice başarı hikayeleri yazılsın ve bu hikayeler de inşallah gelecek nesillere rol model olsun. İŞKUR aracılığıyla olsun, diğer bakanlıklarımızın kuruluşları aracılığıyla olsun birçok girişimcilik programları düzenliyoruz. Biz ne kadar girişimcilik semineri düzenlersek düzenleyelim, bir başarı hikayesi dinlemek kadar etkili olmuyor. Dolayısıyla bizim sizlere rol modeli sunabilmemiz için sizlerin bu başarı hikayelerini yazmanız gerekiyor. Bu anlamda kooperatifçilik bunun ilk basamağı ve bu ilk basamağı sağlayabilirsek diğer etapların da geleceğine inanıyoruz. Bizim On Birinci Kalkınma Planımızda da, kadınlarımızın işgücüne katılım oranını yüzde 38,5 gibi bir hedefimiz var. Bu hedeflere ulaşabilmek için de kooperatifçilik gibi çalışmalarımızın çok önem arz ediyor. Aldığımız bütün teşvik ve uygulamalar sayesinde 2002 yılında yüzde 27.9 olan kadınların işgücüne katılma oranını 2019’da yüzde 34,4’e ulaştırmış durumdayız. Yine kadın istihdamı oranı ise yüzde 25,3’lerden yüzde 28,7’ye ulaşmış oldu. Tabi Covid -19 dönemi istihdam hayatı için zor bir dönem oldu. İnşallah bu salgın döneminden sonra verdiğimiz teşviklerle, çalışma dünyamızın katılımlarıyla kadınlarımızın işgücüne katılımı noktasın daha büyük bir ivme yakalayacağımızı, hem istihdam rakamlarını arttıracağımıza hem de işgücüne katılımı arttıracağımıza inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Karar alma mekanizmalarımızda daha fazla kadınımız olduğu takdirde güçleneceğimize inanıyorum”

    “Karar alma mekanizmalarımızda daha fazla kadınımız olduğu takdirde biz ailelerimizin ve toplumumuzun daha da güçleneceğine inanıyoruz” diye bakan Selçuk, ”Bu noktada baktığımız zaman kadın milletvekili oranımız yüzde 4,4’lerden yüzde 17,45’e ulaştı. Belediye başkanlarımızda, mimarlarımızda, avukatlarımızda, öğretmenlerimizin yüzde 60’ı kadın, öğretim görevlilerimizin yarısından fazlası kadın, hakimlerimizin de neredeyse yarısı kadın. Kadınlarımız artık daha çok karar alma mekanizmalarında yer alıyorlar, daha fazla toplumla sosyo ekonomik hayatın içinde yer almaktalar. Tabi ki büyük ölçüde kadınlarımızın kabiliyeti, çalışkanlığı ve özgüvenlerinden kaynaklanıyor. Burada en önemli nokta kadınlarımızın girişimciliğini teşvik edebilmemiz. Girişimcilik, yeni ekonomik fırsatlar nedeniyle büyüme noktasında önemli bir husus bizim için. Kadınlarımız bilgilerini, üretkenliklerini ve yenilikçi fikirlerini ortaya koydukları zaman bu girişimcilikle beraber dünyaysa açılabilen birçok marka değer oluşturabileceğimize inanıyoruz. Ayrıca çalışma hayatında da etkisi büyüyen bir alan girişimcilik. Dolayısıyla kadın girişimcileri ne kadar arttırabilirsek sosyo ekonomik büyümeyi de o kadar arttırabileceğimize inanıyoruz. 2007’den 2019 sonuna kadar yaklaşık 216 bin kadınımızın girişimcilik eğitimi aldığını görüyoruz. KOSGEB tarafından 2019 yılında başlatılan Yeni Girişimci Programı ile kadınlarımıza ayrıcalıklı destekler veriliyor. Bütün bunların sonucu olarak kadın girişimci oranımız geçmişe kıyasla şu anda yüzde 19-20 lere ulaşmış durumda. Özellikle salgın sürecinde çalışma hayatında birçok yeni sosyo-ekonomik ilişkiler ağının oluştuğuna şahit oluyoruz. Artık yeni çalışma modellerini de konuşuyoruz. Bu değişime salgın sonrasında da hazırlıklı olmamız gerekmekte. Yeniçağın gereksinimleri özellikle dijital teknolojilerin insanlığa sunduğu fırsatları da değerlendirerek hazırlıklı olmak durumundayız. Bu noktada e-ticaret üzerinden, Kadın eliyle fark oluşturan bir üretim ve pazarlama ağının yaygınlaşacağını inanıyorum. Özellikle teknoloji alanındaki rakamlara baktığımızda; Son 10 yılda Türkiye’ deki teknoloji girişimleri kurucularının yüzde 16’sının kadın olduğunu görüyoruz. Kadınlar dijital alanda da daha fazla yer alacaklar bu da ancak kadınlarımızın daha fazla girişimci ruhları, yenilikçi yaklaşımları ve özgüvenleriyle mümkün” dedi.

  • Eşi tarafından pompalı tüfekle vurulan kadın hayatını kaybetti

    Eşi tarafından pompalı tüfekle vurulan kadın hayatını kaybetti

    Bursa’da dini nikahlı eşi tarafından pompalı tüfekle vurulan kadın, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Şahıs, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    Olay, dün gece merkez Yıldırım ilçesi Arabayatağı Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, 25 yaşındaki Selma Taşkaya ile dini nikahlı eşi 26 yaşındaki Fahri K. kıskançlık meselesi yüzünden telefonda tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesiyle aracına binen Fahri K., Selma Taşkaya’nın kaldığı evin önüne geldi. Burada konuşan çift kavga etmeye başladı. Bu sırada Fahri K. aracında bulunan pompalı tüfeği alarak Selma Taşkaya’ya ateş etti. Yaralanan kadın, kanlar içerisinde yere yığılırken Fahri K. olay yerinden kaçtı. Durumu gören mahalle sakinleri sağlık ve polis ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, Selma Taşkaya’yı Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırdı. Olay yerinden kaçan Fahri K. bir süre sonra devriye gezen ekiplerce gözaltına alındı. Fahri K. ilk ifadesinde eşinin kendisini aldattığını iddia etti.

    Olayın ardından hastanede tedavisi devam eden 25 yaşındaki Selma Taşkaya yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamazken, zanlı Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Bürosu’ndaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Fahri K. çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

  • SUBÜ Rektörü Sarıbıyık: “Eğitim modelimiz kadın istihdamı için avantaj”

    SUBÜ Rektörü Sarıbıyık: “Eğitim modelimiz kadın istihdamı için avantaj”

    ‘Çeşitli Sektörlerde Kadının Güçlendirilmesi’ başlıklı uluslararası konferansa katılan SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, hayata geçirdikleri eğitim modelinin kadın istihdamı noktasında ciddi avantajlar sağladığını belirtti.

    Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, Hindistan’dan CT Üniversitesi ile Birleşik Krallık merkezli Tradepreneur Global Academic Platform iş birliği ile düzenlenen ‘Çeşitli Sektörlerde Kadının Güçlendirilmesi’ başlıklı uluslararası konferansa katıldı. 13 ülkeden akademisyen ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin bulunduğu konferansta, Türkiye’den SUBÜ’nün yanı sıra Akdeniz Üniversitesi akademisyenleri de yer aldı. Rektör Sarıbıyık, kadının önemine değindiği konuşmasında SUBÜ’nün uyguladığı sistemin kadın istihdamı açısından sağladığı avantajlara değindi.

    Tecrübe aktarımı kıymetli

    Çeşitli ülkelerden konferansa katılım sağlayan akademisyen ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir arada olmaktan mutluluk duyduğunu belirten SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, “Kadının güçlendirilmesine yönelik uluslararası akademik toplantılar oldukça önemli. Farklı coğrafyaların tecrübe aktarımlarının böylesine evrensel bir konuda oluşturulacak bütüncül yaklaşıma ciddi katkısı olacak ve farkındalık oluşturacaktır. Ünlü Mısırlı fikir adamı Hasan El Benna, ‘Toplumun yarısı kadınlardan oluşur, diğer yarısını da kadınlar yetiştirir’ derken; Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ise, ‘Dünyada her şey kadının eseridir’ ifadelerini kullanmıştır. Dünyaya gözlerimizi açtığımız ilk andan itibaren hayatımızın her alanında kadınların yeri doldurulamaz katkıları bulunuyor. Ailede olduğu gibi toplumun ve kurumların şekillenmesinde de çok önemli roller üstleniyorlar” dedi.

    ‘Eşitler’ değil ‘eşler’

    Kadınların; anne, eş, evlat, çalışan, yönetici, sporcu, sanatçı ve daha nice statünün bir ya da birkaçını bir arada başarılı bir şekilde taşıdıklarını vurgulayan Sarıbıyık, “Türkiye’de Anneler Günü için yayınlanan ‘Benim annem hem doktor, hem aşçı, hem öğretmen, hem kuaför’ şeklinde hepimizi duygulandıran bir reklam vardı. Ayakkabı bağlayışımıza kadar yanımızda olan bir değerdir annelerimiz. İnsan dediğimiz varlığın yarısını erkekler oluşturuyorsa, diğer yarısını da kadınlar oluşturuyor. Bunlardan birisini resmin gerisinde tutmak, insanlığı eksik bırakmaktır. Kadın ve erkeği ailede ‘eşitler’ olarak değil, ‘eşler’ olarak düşünmek gerekir. Bir çift ayakkabının eşit değil eş olduğunu, birbirinden farkının olmadığını bilmeliyiz. Ancak, sağ ayakkabıyı sol ayağımıza giydiğimizde hem ayakkabıya hem de ayağımıza eziyet edeceğimizi unutmamalıyız” diye konuştu.

    Türkiye Avrupa’nın önünde

    Üniversitelerin eğitim-öğretim, Ar-Ge ve topluma hizmet olmak üzere üç temel görevi bulunduğunu hatırlatan Sarıbıyık, “Ülkemizdeki üniversitelerde bu görevleri yerine getiren akademisyenlere baktığımızda kadın akademisyen oranının yüzde 45’e yükseldiğini görüyoruz. Geleceğin öğretim üyeleri olacak araştırma görevlilerininse yüzde 51’i kadınlardan oluşuyor. Özetle, Türkiye kadın akademisyen oranında Avrupa ülkelerine göre daha iyi bir konumda. Temsiliyet oranındaki bu durum yönetici pozisyonlarına da yansımaya başladı. Üniversitemiz de geliştirdiği sistemle bu anlamda önemli bir başarıya imza atıyor. Özellikle son yıllarda teknolojinin hızlı bir şekilde dönüşümüne üniversitelerimiz ayak uyduramadılar ve yetiştirdiğimiz öğrencilerin üniversite öğrendikleriyle sahada yaşananlar arasında farklar oluşmaya başladı. Bunun neticesinde kendini yenileyen iş dünyası nitelikli çalışan bulamamaya başladı” şeklinde konuştu.

    İstihdama katılım süresi kısaldı

    Sorunu fark ederek iş dünyası ile görüşmeler gerçekleştirdiklerini ve üniversitelerin aslında sahadan ne kadar koptuğunu fark ettiklerini söyleyen Sarıbıyık, “Üniversitemizin mottosunu ‘Bilgiyi beceriyle bütünleştiriyoruz’ olarak belirledik. Bunun üzerine ‘+1 Uygulamalı Eğitim Modeli’ dediğimiz bir model hazırladık. Bu modelde her eğitim düzeyindeki öğrencilerimiz eğitim hayatlarının bir ya da iki dönemini tam zamanlı olarak işletmelerde geçirmek ve uygulama becerisi edinmek zorunda. Bunun yanı sıra müfredatlarımızı da iş dünyası ile hazırlıyoruz ve iş dünyasından önemli isimleri üniversitemizde derslere davet ediyoruz. Sistemimiz kadın öğrencilerimizin de sahada erkeklerin yapabileceği düşünülen birçok işi yapabildiğinin görülmesini sağladı. Kadın mezunlarımızın istihdama katılım süreleri kısaldığı gibi istihdam alanları da genişledi. Kazandıkları becerilerle ülkemize ve dünyaya farklı alanlarda da katkılar sağlamaya başladılar. Kadın akademisyenlerimiz ise gerek öğrencilerimizin iş yeri eğitimlerinin takibinde gerekse iş dünyası ile bağlantılar kurulmasında kritik rol oynadılar. Bunun sahadaki yansımasına katkı sağlamak bizleri ayrıca mutlu ediyor” ifadelerini kullandı.