Etiket: İzleme

  • Eğitim-Bir-Sen ‘Eğitime Bakış 2020 İzleme ve Değerlendirme’ raporunu açıkladı

    Eğitim-Bir-Sen ‘Eğitime Bakış 2020 İzleme ve Değerlendirme’ raporunu açıkladı

    Eğitim-Bir-Sen Başkanı Ali Yalçın, “2019-2020 öğretim yılında yükseköğretim hariç tüm eğitim kademelerinde toplam öğrenci sayısı 18,2 milyona ulaşmıştır. Genel ortaöğretime 626 bin, mesleki ve teknik ortaöğretime ise 443 bin öğrenci yeni kayıt yaptırmıştır” dedi.

    Eğitim-Bir-Sen Başkanı Yalçın, Memur-Sen Genel Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısıyla ‘Eğitime Bakış:2020 İzleme ve Değerlendirme’ raporunu duyurdu. Başkan Yalçın, iyi planlanmış verimli bir eğitim sistemiyle ancak toplumun olgunlaşabileceğini belirterek, “Bir toplumun adalette zirveye ulaşması, bilimde öncü olması, teknolojide yeniliklere imza atması, ekonomik düzlemde standartları yükseltmesi ancak iyi planlanmış verimli bir eğitim sistemiyle mümkündür” ifadelerini kullandı.

    Türkiye’nin 2019 yılı verilerine göre ne istihdamda ne eğitimde olanların oranı hâlâ en yüksek ülkesi olduğunu aktaran Yalçın, “OECD ülkelerinde 2009-2019 arasında ne istihdamda ne eğitimde olanların oranı yüzde 18,7’den yüzde 15,2’ye; Türkiye’de ise yüzde 48,1’den yüzde 33,3’e düşmüştür” diye konuştu.

    “Atama bekleyen öğretmen adayı sorununun önümüzdeki yıllarda da devam edeceği görülmektedir”

    Türkiye’de görev yapan öğretmenlerin istatistiklerini paylaşan Yalçın, şunları kaydetti:

    “2019-2020 öğretim yılında 99 bini okul öncesinde, 638 bini ilköğretim kademesinde, 381 bini ortaöğretim kademesinde olmak üzere toplamda 1 milyon 118 bin öğretmen görev yapmaktadır. Kadın öğretmen oranı yüzde 59’a yükselmiş ve artmaya devam etmektedir. Bu artışa rağmen Türkiye kadın öğretmen oranı bakımından tüm kademelerde OECD ülkeleri arasında en düşük ülkelerden biridir. OECD ülkeleri arasında 30-49 yaş arası öğretmen oranı en fazla olan ülke yüzde 70 ile Türkiye olup OECD ortalaması olan yüzde 54’ün oldukça üzerindedir. Türkiye’de 5 yıllık süreçte 197 bin civarında sözleşmeli öğretmen kamu okullarına atanmıştır. 2020 yılının verilerine göre yeni atanan her beş sözleşmeli öğretmenden ikisi Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne atanmıştır. Öğretmenlik kaynağını oluşturan fakültelerin 2019-2020 öğretim yılında yeni kayıt sayısı yaklaşık 55 bin olup 2018-2019 öğretim yılı sonunda mezun olanların sayısı ise 53 bindir. 2020 KPSS eğitim bilimleri testine 440 bin kişi girmiştir. Öğretmen atama sayıları ve öğretmen adayı sayıları dikkate alındığında ‘atama bekleyen öğretmen adayı’ sorununun önümüzdeki yıllarda da devam edeceği görülmektedir. Öğretmen maaşlarına bakıldığında OECD ülkelerinde genel olarak okul öncesinden ortaöğretime doğru kademeler ilerledikçe öğretmen maaşları da artmaktadır. Türkiye’de ise öğretmen maaşları OECD ortalamalarından oldukça düşüktür. Ayrıca, OECD ülkelerinde kıdem arttıkça maaşlarda önemli bir artış görülürken, Türkiye’de kıdem arttıkça maaş çok az farklılaşmaktadır.”

    “Dezavantajlı bölgelerde genel olarak okullaşma artırılmalı”

    Eğitimde görülen sorunlara ilişkin önerilerini de paylaşan Yalçın, şu ifadelere yer verdi:

    “Özellikle ortaöğretimde okullaşma oranının düşük olduğu dezavantajlı bölgelerde genel olarak okullaşma artırılmalı, özelde de kız çocuklarının okullaşmasını artırmaya öncelik veren projeler geliştirilmeli ve uygulanmalıdır. İlköğretime göre ortaöğretimde, kızlara göre erkeklerde özel eğitim alan öğrenci sayısı fazladır. Kızlara ve ortaöğretim düzeyine öncelik verilerek, özel eğitim ihtiyacı olan çocuklara yönelik kapasite artırılmalıdır. Bilim ve Sanat Merkezleri’nde kurum başına düşen öğrenci yoğunluğu dikkate alınarak öğrenci sayısı azaltılmalı, teknik ve fiziki altyapısı güçlendirilmeli. Türkiye’de üniversiteye giriş sınavına başvuran ve yerleşen aday sayısı arasındaki makasın gittikçe açıldığı, son sınıf düzeyinde başvuran adayların ancak üçte birinin bir programa yerleştiği, her altı adaydan ancak birinin bir lisans programına yerleştiği, yükseköğretime yerleşmedeki sorunlu arz talep dengesinin ciddi oranda bozulduğu dikkate alınarak, yükseköğretim programları toplumsal talebi karşılayacak.”

    “Lise türleri ve bölgeler arası başarı farkı aşırı büyük”

    Eğitimde fırsat eşitsizliğinin azaltılması adına dezavantajlı bölgelere öncelik verilmesi gerektiğini vurgulayan Yalçın, “PISA 2018 verilerine göre lise türleri ve bölgeler arası başarı farkı aşırı büyüktür. Okullar arası hiyerarşinin azaltıldığı bir sistemin kurulması hedeflenmeli ve bölgeler arası eşitsizliği azaltmak için fiziki ve beşeri kaynakların dağılımında dezavantajlı bölgelere öncelik verilmelidir. Türkiye’nin özel harcamalardan kaynaklı olarak eğitimsel eşitsizliğin büyümesini engellemek, tüm çocuklara daha kaliteli ve eşit eğitim fırsatları sunmak için eğitime ayrılan kamusal kaynaklar artırılmalı ve bu kaynaklar dağıtılırken dezavantajlı bölgelere öncelik verilmelidir. Sınıf mevcudu ve öğretmen başına düşen öğrenci gibi hususlarda bölgeler arası eşitsizlikleri azaltmak için yeni okul ve derslik yapımı ile öğretmen atamalarında dezavantajlı bölgelere daha fazla öncelik verilmelidir. Daha kaliteli bir eğitim hizmeti sunulabilmesi için öğrenci başına harcama miktarı 5 bin TL civarından en az 10 bin TL’ye çıkarılmalıdır” şeklinde konuştu.

  • Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev: ”Türk-Rus İzleme Merkezi Ağdam’da yer alacak”

    Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev: ”Türk-Rus İzleme Merkezi Ağdam’da yer alacak”

    Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Karabağ’daki ateşkesi izlemek için kurulacak olan Rus-Türk Ortak İzleme Merkezi’nin Ağdam’da bulunacağını açıkladı.

    Rusya, Azerbaycan ve Ermenistan arasında 10 Kasım’da imzalanan ateşkes anlaşması gereği Dağlık Karabağ’daki tampon bölgede Rus Barış Gücü birliklerinin konuşlandırılması kararlaştırılmıştı. Rusya, anlaşma gereği tampon bölgeye çok sayıda asker ve askeri araç göndermişti. Türkiye’nin de bölgede Rusya ile beraber ateşkesi izleyeceği ifade edilmişti.

    Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Fransa AGİT Minsk Grubu Eş Başkanı Stefan Visconti, ABD Eş Başkanı Andrew Shaffer, Rusya’nın Azerbaycan Büyükelçisi Mikhail Bocharniko ve AGİT Dönem Başkanı Temsilcisi Andrzej Kasprzyk’in ile görüştüğü belirtildi.

    Görüşmede Azerbaycan’ın Ağdam bölgesinde bir İzleme Merkezi kurma sürecinde olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Aliyev, “Bu konu 10 Kasım’da imzaladığımız açıklamaya da yansıdı. Türk-Rus İzleme Merkezi ateşkesi izleyecek. Bence bu, bölgesel işbirliğinin çok güzel bir tezahürü. Aynı zamanda Türkiye ile Rusya arasındaki işbirliğinin örneğidir. Bu artık gerçekliktir” dedi.

  • Erzurum’da Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele İl Koordinasyon İzleme ve Değerlendirme toplantısı

    Erzurum’da Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele İl Koordinasyon İzleme ve Değerlendirme toplantısı

    Erzurum’da 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele gününde Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele İl Koordinasyon İzleme ve Değerlendirme toplantısı düzenlendi.

    Erzurum Valiliği Toplantı Salonunda Erzurum Vali Yardımcısı Hamdullah Suphi Özgödek’in başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmet Müdürü Cemil İlbaş, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmet İl Müdür Yardımcısı Harun Akpınar, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi ŞÖNİM) Müdür Vekili Münteha Aydın, kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.

    Toplantıda, önceki komisyon toplantısında alınan kararlar kapsamında yapılan çalışmalar, il eylem planlarının faaliyetleri kapsamında ilgili kurum ve kuruluşlarca gerçekleştirilen çalışmalar, kurumların kadına yönelik şiddetin önlenmesine dair yapmış oldukları faaliyetler, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında yapılacak olan etkinlikler ve mevcut komisyon toplantısı kapsamında alınan kararlar ele alındı.

    Özgödek, burada yaptığı konuşmada, kadına yönelik şiddetin tüm dünyanın sorunu olduğunu belirterek, şiddetle mücadelede kurumlar arası koordinasyonun önemine değindi.

    Şiddet olgusunun önlenmesi konusunda ilgili kamu kurumlarının yoğun gayret içerisinde olduğunu belirten Özgödek, daha önceki koordinasyon kurulunda alınan kararlar ve yapılan çalışmalar hakkında bilgi alarak, İl Koordinasyon Kurulunun, il düzeyinde kadın alanındaki hizmetlerin yürütülmesini izlemek, koruyucu ve önleyici tedbirlerin uygulanmasında yaşanan sorunları tespit etmek, bu sorunlara yönelik çözüm önerilerini uygulamak gibi görevleri olduğunu ifade etti.

    Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Müdürü Cemil İlbaş ise 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Gününün tarihçesine değindi.

    İlbaş, şunları söyledi: ‘’25 Kasım’ın kadına yönelik şiddetin ortadan kaldırılması için uluslararası bir Mücadele Günü olarak ortaya çıkışında da 1960 yılında Dominik Cumhuriyetinde yaşanan trajik ve hazin bir öykünün izlerine rastlanmaktadır. 3 kız kardeşin vahşi bir biçimde katledilmesi tüm dünya kadınlarının “kadına yönelik şiddete hayır” sloganı etrafında birleşmesine ve “uluslararası kadın dayanışmasına” sebep olmuştur. Bütün dünyada yankı bulan bu gelişmeler karşısında BM Genel Kurulu 1999 yılında kadına yönelik şiddete karşı toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla 25 Kasım gününü Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olarak ilan etti. 1999 yılından bu yana ülkemizin de aralarında olduğu birçok ülkede 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında etkinlikler gerçekleştirilmektedir. Birleşmiş Milletler 2015 yılından bu yana 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Gününde farkındalık oluşturmak adına “Orange The World” (Dünyayı Turuncuya Boya) adı ile başlatılan kampanya ile 25 Kasım-10 Aralık tarihleri arasında birçok ülkede “Kadına Karşı Şiddetle Mücadele İçin 16 Günlük Aktivizm Kampanyası” gerçekleştirilmektedir. Ülkemizde de bu kapsamda BM ile uyumlu olarak etkinlikler yürütülmektedir.’’

    Ülkemizde de 2000’li yıllardan itibaren 25 Kasım her yıl çeşitli etkinliklerle kutlandığını hatırlatan İlbaş, ‘’ Gerçekleştirilen etkinlikler ile konuya ilişkin farkındalık ve duyarlılık oluşturmak amaçlanmıştır. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ndeBakanlığımız koordinasyonunda faaliyetler gerçekleştirilmekte, ilgili kurum ve kuruluşlar tarafında yapılan çalışmalara destek verilmekte, kendi bünyelerinde gerçekleştirdikleri programlarında da konuya dikkat çekilmektedir. Bakanlığımız tarafından 25 Kasım çerçevesinde gerçekleştirilecek etkinliklerin Birleşmiş Milletler “Orange The World” kampanyası ile uyumlu olmasına özen gösterilmektedir. Bu kapsamda, çok boyutlu ve tüm tarafların katkısı alınarak, Ülke düzeyinde tematik toplantılar, iletişim ve farkındalık arttırma faaliyetleri gerçekleştirilmektedir. Bunların birbirini tamamlayıcı olduğunu söylemek mümkündür. Özellikle ŞÖNİM’lerin 2012 yılında kurulması ve 2019 sonuna kadar 81 ildeki teşkilatlanmalarını tamamlamaları, yereldeki kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmalarını hızlandırmıştır. 25 Kasım Günü de uluslararası bir gün olması ve farkındalık kazandırmaya dayalı bir gün olması nedeni ile hem ülkemiz hem dünyadaki birçok kuruluş için önemli bir farkındalık oluşturma günüdür. Bu kapsamda, yapılan çalışmalarda çok kıymetlidir. 2019 yılında 25 Kasım 2019 tarihinde Sayın Emine ERDOĞAN Hanımefendinin teşrifleriyle Cumhurbaşkanlığımız himayesinde Bakanlığımız tarafından “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü Programı” gerçekleştirilmiştir. Söz konusu Programda Bakanlığımız, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından imzalanan İşbirliği Protokolü ile 2020-2021 yıllarını kapsayan “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Planı”nın kamuoyuna duyurulması sağlanmıştır. İnsanların olduğu, dikkatlerini çekebilecek her alanı her mekânı kullanmak, mekân ve alanları kullanırken insanlarla da temas kurmak, iletişim kurmak bu konuda görüşlerini alıp kısaca Kanun’lar ve şiddetin suç olduğu bilgisini paylaşabilmek önemlidir. Bu kapsamda, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü olarak spor kulüplerinden, AVM’lere, sokaktan, üniversitelere kadar çok geniş bir alanı farkındalık çalışmalarında kullanıyoruz’’ diye konuştu.

    Pandemi sürecinde farkındalık çalışmalarının önemine değinen İlbaş‘’Pandemi sürecinden geçiyoruz. Bilindiği üzere afet, deprem, pandemi gibi kriz oluşturan hususlar kadınları ve erkekleri farklı olarak etkilemektedir. Belki kalabalık etkinlikler bu sene yapılamayacak ama mekânları ve mevcut koşulları göz önünde bulundurarak farkındalık oluşturmanın önemli olduğunu ve tüm il müdürlüklerimizin de bu sürece destek vermelerini beklemekteyiz. Özellikle pandemi sürecinde başvuru mekanizmalarımız, acil çağrı hatları dâhil, Alo 183, KADES’in daha fazla anlatılması, sunulan hizmetlerin ve başvuru mekanizmalarının yerel medya kanallarında anlatılması, sosyal medyanın etkili kullanılması, basılı ve görsel materyallerin mümkün olduğunca fazla kamusal alanda sergilenmesi ve dağıtılmasının önemli olduğunu düşünmekteyiz. Tüm paydaşlarımıza, tüm katılan ve çalışmalarımıza destek verenlere teşekkür ederiz’’ dedi.

    İlbaş’ın sunumunun ardından İl Jandarma Komutanlığı, İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Sağlık Müdürlüğü temsilcileri tarafından kadına şiddetle mücadele konusunda yapılan çalışmalar ele alındı. Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele İl Koordinasyon İzleme ve Değerlendirme toplantısı, görüş ve önerilerin paylaşımıyla sona erdi.

  • İzleme timlerinden karantinadaki Covid 19 vak’alarına sıkı markaj

    İzleme timlerinden karantinadaki Covid 19 vak’alarına sıkı markaj

    Bursa’da İl Sağlık Müdürlüğü tarafından karantina altındaki hastaların takibi ve denetimi için izleme timleri kuruldu. Sağlık Müdürlüğü uhdesinde polis ekipleriyle birlikte görev yapan timler, sokak sokak, kapı kapı dolaşıp, karantina altındaki Covid hastalarının evde olup olmadıklarını denetliyor.

    Yeni normalleşme sürecinin ardından Covid 19 vak’alarının artmasının üzerine İl Hıfzıssıhha Kurulunun kararları doğrultusunda her geçen gün yeni kararlar açıklanıyor. Yeni normalleşme ile birlikte il genelinde düğünler 2 saate indirilirken pek çok iş yerine kısıtlamalar getirilip tedbirler arttırıldı.

    Sağlık Müdürlüğü ekipleri koronavirüs tedavisinin ardından evlerinde karantina altında tutulan Covid 19 hastalarını da sıkı markaja aldı. Polis ekipleri ile birlikte mahalle mahalle sokak sokak gezen filyasyon ekiplerine yardımcı olmaları için oluşturulan izleme timleri, Yıldırım ilçesinde karantina hastalarının evlerine gidip evde olup olmadıklarını denetledi. Yapılan denetimde, İl Sağlık Müdürlüğü’nden evlerinde izolasyona tabi tutulan kişi bilgilerini alan ekipler, bu kişilerin özellikle ilk 7 günlük süre içerisinde izolasyon şartlarına uyulup uyulmadığını takip ederek, gerekli bilgilendirmelerde bulundu.

    Yıldırım İlçe Sağlık Müdürü Uzman Doktor Ferhat Ekinci, ’’Mart ayında başlayan pandemi ile birlikte, yoğun bir şekilde Covid’li hastaların hastanede tedavilerini, temaslarını tespit ederek evdeki izolasyonlarını filyasyon ekiplerimiz ile birlikte sağlamaktayız. Son 10 gündür İç İşleri ve Sağlık Bakanlığının talimatlarıyla evde izole ettiğimiz pozitif hastaların ve temaslı hastaların kurulan izlem timleriyle evde izole olup olmadıklarını yoğun bir şekilde kontrol etmekteyiz. Buradaki amacımız, izole olarak evde kalması gereken pozitif hastaların ve temasların topluma çıkıp hastalığı topluma yaymalarını engellemek. Bursa genelinde İl Emniyet Müdürlüğümüz ile birlikte bu denetimleri sıkı bir şekilde yapmaktayız. Çok yoğun ihlallerle şuanda karşılaşmamaktayız. Gittiğimiz her evde yaklaşık her gün 100 haneyi ziyaret edip ve hastaların evde kalarak izole olmaları konusunda bilgi vermekteyiz. Sorunları varsa onları da not alıp müdahaleyi yapmaktayız’’ dedi.

  • Erzurum’da orman ekosistemlerini izleme eğitimi verildi

    Erzurum’da orman ekosistemlerini izleme eğitimi verildi

    Erzurum OBM’de orman ekosistemlerini izleme eğitimi verildi.

    Orman Genel Müdürlüğü Orman Zararlılarıyla Mücadele Daire Başkanlığının, Orman Ekosistemlerinin İzlenmesi programı kapsamında, Erzurum Orman Bölge Müdürlüğü “Seviye 1 ve Seviye 2 Gözlem alanlarında gerçekleştirilen Taç Durumu ve Hasar Etmenleri Görsel Değerlendirmesi konusunda Kalibrasyon Eğitimi verildi.

    Kalibrasyon eğitimi; Orman Ekosistemlerini İzleme Şube Müdürü Sıtkı Öztürk, Orman Mühendisi Özlem Aktaş ve Doğu Akdeniz Ormancılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünden Dr. Celal Taşdemir tarafından gerçekleştirildi.

    Eğitime; Bölge Müdür Yardımcısı Muammer Tizi, Orman Koruma Şube Müdürü V. Nabi Yumlu ve Bölge Müdürlüğümüze bağlı İşletme Müdürlüklerinden ilgili Orman İşletme Şefleri katıldılar.

    Taç Durumu ve Hasar Etmenleri Görsel Değerlendirmesi konusunda; Bölge Müdürlüğü Yaşar Öztaş Eğitim Merkezinde teorik ve fotoğraf testi, uygulamalı olarak sahada seçilen ağaçlar üzerinde zarar etmenlerinin formlara doldurulması ve arazi çalışmalarının istatiksel değerlendirmesi ile Kalibrasyon eğitimi tamamlandı